| | BOĞAZIÇI ! | Nur içinde bir âlem... İpek, çiçek, altın, pırlanta ve b inel.. Parıl parıl sularda kuğular gibi süzülen Boğaziçi çiçi sonbahar | maun sandallar... Biribirinden güzel tarifeleri bugün N '="" "::'ı"' .;'k'ı İ tatbika başlanıyor t ette tahmin edersiniz; keti Hi İ ğ bitmez, tükenmez içki... Ha l Yo ha ae eei Ti başlıyacaktır. Tarifede, yaz tark K e Tasilide, bi fesine göre hayli değişikliğler var- dır. Bilhassa akşamları Boğuzda ; Mısırın F lllll e Eçaei ge b erken saatlere alınmıştır. - Fakat İ' ae yi ünlediek Boğaziçi hılhhn ıLıııı;ıâın Köprü- | 'den Boğaza İ stasının : Mısırlı; yalnız, sazdan, sözden, (1 7; Yare S n ve sabahları p Rumeli ve Anadolu yukarı iske - | zevkten yaratılmış bir adamdır. Bi ee Syu H postaların kaldırılmasından mem- de seksenlik bir Gürcü Beyi, karşı ya- İ — Bir, demişti. Gürcü erkekleri,| nayretle yüzüme baktı: hayalta Üç şeye gönül vermişizdir: © dlunmayınca ağlar, & maşlıram olunca da yaşıyamayıs! ve kendi. kendime: böyle düşünse, böyle Sırtta koyu renkli, dümdüz — bir bez entari ve başta bir bayağı tak-| ke... İşte Iâakal on müyon Misirli- | min Hbas dediği şey bu. ve sade bün-| dan ibarettir. Başkı Evet en mühim mesele: Ne yer, me içeri ÜU Etendim; Misirtinif - bötün Arap) ÜU dünyasında - dillere — destan olmuş, | Üğek makbal ve müteber bir milli ai Yardır:. Ful. Mısırın ne tarafına giderseniz gi O düinir, ister sabah, ister akşam gidi- Biz, İster miniminicik aşçıya, (ster kaskoca lokanlaya gidinia, görürsü Büz ki gelsin ful, giteln fult... Var-| ma Tul, yoksa ful! Bu; fasulya tanesi böyüklüğünde Vir nevi kuru bakladır. Hafif ateş- te, büyük bekır güğümlerde saatler-| ©* haşlanır, sonra sirli toprak ça- Baklara konüp — üzerine zeytinyağı $ gerdirilir. ve limon sıkılır... Ve Mi- Birli İncecik pideleri parmakları ara- | sında evirip çevirerek kaşık vazife- getirir.., Ondan keyfine! üü >e0- ae şakli. Tadı? Doğrusunu işterseniz, ben bir şey Anlamadım. Öyle nmııı, keşke Tan- yanın günü <Ah fulf.. diye ağzı, “eulanan ber Misirli, dnune bür Ç'ırılı Ü b haşlanmış bakladan getirtebile Gek küdrette olun? N — Yapamaz ki. İN Zira; Masırda, hele köylerde, vasa ÜŞ U eçi gündeliti nedir bilir misiniz? Bir buçuk, iki, nihayet en yükseği üç Ü buruş. Yani bizlm parayla 1914, 18, £T koruş Üşte Minrdaki büyük Bir ekseri- Yelin günlük kazancı garilar içinde yaşıyan insan, ber za- hat, mesat ve behtiyar ola- Kirrini nereden bulmüştür. ae ŞÜ — Bunu o bülmez... Nafile, İğ Holay kolay bulamaz. Şekor bayramının ilk — günüydü, Kahirenin meşhur hayvonat bahçe BÜ cinde dolaşıyordum. Her taraf, a - Ü Gacların altı, çimenlerin üstâ, havuz| Ş Başları, kafes önleri, yol kenarları, Üİ Bani bir kanış boş iyer Uirakmamaz İ casına ber taraf küme küme, öbek Gbek insanlarla dı.nııılıı Coluk ço Guklarile çelmiş aileler, Leylâlarile Mecnunlar, arkadaş grupla- Hattâ benim gibi yapayaltız, e dolaşanlar. Bir aralık, ayaklar altında çiğne-| Bİp erilmekte olan o tarhlara, n genk renk çiçeklerle betenmiş gö rıyan da dipdiri duran — beyaz palabıyıklı| na gıb'm lâfmı salıverdi: Ü maçlardan — sürülerin melemelerine karışarak gelen kabkahalara kulak| mi ? — vererek: Kadın, çarap ve zurnal! Bunlardan| sak olur mü?... biri bulunmayınca küser, ikisi bu -| rin, bırak ta müllet güle ünden birden | yahul Misirda sik sık bu sözü hatırlar| miyen bir yerden, bandonun çaldığı «Ya Mısırlı da| karyoka düyüldü. Aman yarabbi. « isteseydi, ga di-| sahne hâlâ gözlerimin önündedir: O diri kalırdı acaba?» der-| çimenlerin, çiçeklerin ve kumların — yarda kaç ü'e Fakat Mizirli u olanlı yedisinden z gerdim... Fal haarti Ka -| muş olunlar, : ..î"..y.u okluğu gibi kabul etmiş| kadar bep: Ü Mütevekkil ve külender insana, be-| zemberekler - gibi, l men hemca hiç rastgelmedim. Şüp- İ be yok ki enun da her Insan gibi bir| Ü Çök tatlardan hoşlanan Bir midesi, İ bir kadi, bir rühu var. Amma hi Ü bir gey bulamadığı zamanlar bilı Ü bilseniz o, yine ne kadar ferah, me-| daha seri ve di Ü vt ve vendir. mırdı. dersiniz' İba? | Müfettiş Kâzım Di aatafnun olmamışlardır. Dükkânları yedide kapanan kimselerin 45 . İdakika iskelede bekliyeceğii sabahları da iş, güç sahiplerinin her iskeleye uğryan — vapurlarla saatlerce deniz üstünde kalarak dedi, — Nasil manaleceş?. Yasak değil Tara çıkmıya mecbur kalacakları- ni ileriye sürmektedirler. Katadeniz kış tarifesi Denizyollarının Karadeniz hattı kış tarilesi yarın tatbika başlana- © zaman, gözlerini dört açarak, Yasak mi?. Birden, ağaçların arasında, görün- mıyacak, bu süretle - Karadeniz seyahati kısalmış olacaktır. İstanbul - Mudanya kış tarifesi Teşrinievvel sonunda tatbika baş lanacaktır. İSTANBUL MÜFTÜLÜĞÜN DEN — 8 birinciteşrin 940 taribine| müsadif perşembe günü — Ramazan: gerifin Hptidası olduğu ilân olunur, n tedariki için Memleketin kinin ihtiyacını te min için hariçten kâfi miktarda kinin — getirtebilmesi maksadile Türkiye Kızılay Cemiyetine He- yeti Vekile kararile bir milyon li- ya kadar bir kredi tahsis e miştir. Üstünde yayılmış. serpilmiş, otur - yetmişine| bir anda boşanıvermiş şan oklar gibi zıplıyarak, bir soluk- ta birer şüh ve şen zilli bebek olu- ile bundan daha toplu, daha çevik, ha canlı mi ayal y, en içden gel daha coşkun.| daha kıvrak, daht oynak / ve daha Ççılgin bir havamı yaratabilirdi. aei Bötün yüzler gölüyor, bütün cutlar kıvrıla kıvrıila, büküle bükül eynuyor ve eller havada... Şakırda şakır, bir. ülem kâ.., Ba kabina siğmıyan neşeyl yara. tan me? Bandodan sızan ağıme mi* Hayır, önün kaynağını Misıirlinin nedir, koder medir, derd. nedir| miyen der ve serazad rubuün- da aramalışınız... Şu anda belki aklınıza gelebilir: *«Ne içiyorlardı!» diyebilirsiniz. Sut ga: bi Çorlu, 8 (Husust) — Kaymakamı miz / Müzâaffer Güvenin — relsliğinde) fanliyete geçen Hava Kurumu Çorlu şubesi merkez kaza ve köylerinde â- z0 kaydına başlanıkmıştır. Halkımız- da bu milli mücscremize karşı bü- yük bir alâka ve sevgi görülmekte- ir. v Kazamız orta ve ilk mekteple- rine talebe kayit ve kabulüne devam edilmektedir. Vakt müraenatlara g- re bu seneki talebe kaydının geçen İsenelerden fazla olacağı tahmin edil- mektedir. * Vakit vakit açılan muhtar ve köy kurelarında — bükümet ve köy müamelâti, bükâümetin mühtell£ gu- belerini teşkil eden dalreler memur- ları tarafından mühtar ve kâtiplere anlatıldıktan başka, köy bürosu ta-| rafından da köyler gezilerek köy mu- ameleleri kostrol. muhtar ve kâtip- ler tenvir edildiğinden Köy işlerinde bir İntisam ve sürat göze çarpmak- tadır. *& Singer kumpanyasının — Çorlu gübesinin burada açtığı dikiş, rnkış kursuna bir çok kadın ve kızlarımız devam etmektedir. İyi — müallimiler mezaretinde devam eden kursu İstan- Bal civarı şubeleri müdürü Mehmet Uzan da büyük bir dikkatle takip 've kontrol etmektedir. * Uzün müddet Çorlu Belediye zbbat memurluğu ve zabıtal Beledi. ye ümirliğinde bulunan Fehmi Gürel Taparta merker sıhhat memurluğunu tayin edilmiş ve yeni vazifesine haş- kamak üzere Çorludan ayrılmıştır. *& 200 evi, 1720 nüfunile Çorlu-| BUn böyük köylerinden olan Marma- ra Ereğlisi bu defa kendisine tâbi sekiz küy ve #ç çiftlikle nahiye mer- O gün orada boy boy destiler.| Tenk renk gişeler, İrlli ufaklı bar- daklar ve kadehler sudan başka ma- yi ve dudaklar audam başka (içki) örmedi. Sonra... Bir geceydi. Kahirenli Şobra semtinde sırf bu iş için baş- tan başa tamir edilmiş eski bir zevk sarayında, bütün. Mur aristokrasi-| #nin iştirakile bir (Binbir gece) e$ lencesi ihya edilmişti. altın, pırlı sularda koğular sandallar... Bi gınlar, müzik, mln — edersiniz; -| ieki... Fakat sabaha karşı saraydan çik-| tığımız zaman gördüm kiz kapının önündeki şaförlerle uşaklar, ağızla- Tına bir katre bile içki koymadıkları haldı, içeridekilerden çok fazla eğ- lentyorlardı Evet, Misirli, © halis. Mizirhi, mü: hakkak ki; sade hazdan, şevkten, ne- gedi ilanş bir. bambaşka in- rinden güzel ka -| aks ve... Elbette Lab- bitmes, tükenmez Dahiliye Vekili Edirnede Edirne, 28 (Husus) — Bugün Dahiliye Vekili. yanında Teki dağı Meb'usu Cemil ve Umumi ik olduğu hal- de Keşandan şehrimize geldi. Ve- kil, Belediyede bir saat meşgul aldu. Kâzım Dirikten ve Validen izahat aldı. Açıkta kalan 900 oörtamektep |sik sık vukubulan talebesi için 15 bin lira ile yarım kalan bir öortamektep — binasının &a lanmasına tavassut edece. i bildirdi. İstanbulun mektep ihtiyacı Beklere haktım da, başka - günlerdel böylelerini sopasınt sallıyarak: «Yı veledi... Ya gel ven çavuşa/ sokuldum: Günah değit mi?.. Bak mahvo- burmak- ta devam ederek, ağzmı tutulmuş, söy- De liyemiyor, dedi, ta SıııLıı- gözlerini kapadı. Biraz ev- Ve dişeri dünyanın içindeki akisle-| Fini merak ettiğim bu başın şimdi Bazıl bir dehşet manzarası tahgyyili ettiğini anlıyordum. Merakım boşu- ha değilmiş. Beni biraz da İnsan Sarrafı haline getiren mesleğin ver- diği atla, bu kızın hüviyetinde bir havası saklandığını hisret. Hl?'llııüıı Pa ; t diye Tola geli-| DU abildiğine min etmiştir. Ankara 28 (telafonla) — İstan bul Maarif Müdürü Tevlik Kut, sabah hareket etmiştir. Bura- da Vekâletle yaptığı temaslar ne- ticesinde İstanbulun — mektep ve |muallim ihtiyacını tamamen te - Gözlerini açtı, kaşlarını kaldırdı ve başını salladı. O geceyi, ertesi gü- Nü ve ertesi geceyi, dili çörülüneiye) kadar me müzhiş isuraplar — içinde Keçirdiğini unlattı. Bonra teyzesi Tip onu almış, Başıktaştaki evine gö-) türmüş. — Anmemi bir daha — görmedim;; dedi, — mezari” Rumelihisarındadır. Zavallı teyzem bu felâketten sanra) kederinden iğne, ipliğe dündü. On bir, tam on bir sene bana kızi gibi baktı. Önün elinde, onun sayesinde) mektebe yazıldım. ve lisenin san kezi olmuş ve nahiye müdürlüğüne de Şahinler nahiyesi müdürü Naci — TASVİRİ EFKÂR Mahkemelerde SONBAHARI Parmağı kırılan bir piyanist TARİFESİ | 1500 lira tazminat istiyor. , Bir yol kesen, bır sene hapis / cezası yedi üncü Asliye Ceza mahkeme- sinde garip bir tazminat davası | görülmektedir. Iddia olunduğuna | göre hüdise şudurt 936 senesinin — yılbaşı gecesi Londra birahanesinde İzidor ve Hayim Moskeviç adın- da iki kişi müthiş bit kavga yap- mışlar ve Moskoviç, İzidoru bir hayli dövmüş. — sağ elinin — orta parmağını da sakatlamıştır. İzidor, hayatını — piyanistlikle kazandığından. parmağı kırılınca piyano çalamamış Ve işsiz kal - mıştır. Bunun üzetine şimdi bir gea - mofoncu dükkânında plâk satan piyanist kendisini döven M: viç aleyhine bir di 7500 lira tazminat Muhakeme, dün son safhasına Jmiş ve Müddeiumum! Fehmi Sin, mütaleasını — söylemesi için başka bir güne bırakılmıştır. Bir sene hapis yatacak Geçenlerde Eyüpte bir vak'a olmuş, nişanlısı ile gezinmekte 0- lan Ali Osman. — yanındaki kıza takılan Mehmede ihtarda bulu - nunca, Mehmet bıcağını çekerek kendisini yaralamıştı. Ali Osman yaralandıktan son- ra kaçmış, fakat Mehmet bu se fer de tabancasımı çekerek arkı sından ateş etmiş. Münevver a - dında bir de kadını bacağından yazalıyarak, sekizinci A_.ı.,. Ce za mahkemesine Mahkeme dün Mehmedin mu- bakemesini bitirmiş. suçunu sa - bit görerek kendisini | sene, 9 gün hapis cezasına mahküm et - miştir. ismi ve! istiyorlar İzmit (ı—ıu.uıı muhabirimiz- den) — Şehrimiz Halkevi müze ve tarih şubesi, Halkevi Reisliği- 'me verdiği bir takrirde (İzmit) is- minin (İsmet) diye tesmiyesini arz ve teklif etmiştir. . Müze ve tarih şubesi, İzmit is - minin, İzmit ve İznik şehirlerine çok olan müşabeheti dolayısile yanlışlıkların ve Milli bu süretle önlenmesi kahraman İsmet İ: ni taşıyacak bir şehrin nâmüte - hi bir şeref duyacağını tebarlüz ettirerek kanunt formalite ve ka- bulü için icap eden muat intacını Halkevi Reisliğinden Ti- ca etmiştir. Bu haber şehrimizde alâka ve sempati ile karşılanmıştır. İztitin yeni Halkevi binası İzmit (Hususi) — Şehrimiz de yapılmakta olan yeni Halke- | ———0 EEE LN vimizin inşaatı bugünlerde bit - mek üzeredir. İzmit şehri -î“' mıuıı..n. bir güzellik arzeden bu binanım açılış teemi Cümhuriyet bayramında yapılacaktır. İzmit Belediyesi, Halkevinin | bulunduğu sahada yeni bir rıhtım || yaptırmıştır. Uzunluğu 370 metre olan bu nhtım sahasının da tan - zim ve tenvirine — başlanılmıştır. Rıhtim, şehir mütehasssı mühen- dis Wenderberg'in çizdiği bir plâna göre tanzim — ve tarhedil- mektedir. Eskiden şehrimizin ba- Çeneli mıntakasında tü Bir müddet evvel Tophane Di- kimevinde Pmbı. T..ııı ıı. ümele Mustafa iş ga etmişler, Tıvâl hıçıbıı eı.k miş. Müstafanın gözüne saplıya- rak kör etmiştir. Tevfik yakalanmış, ikinci A - ğirceza mahkemesine verilmiştir. Dün yapılan muhakemesinde suç lu inkâr etmiş, muhakeme, şahit celbi için kalmıştır. Bir limon muhtekiri cezaya çarpıldı İstiklâl caddesinde Koço adın- dı bir bakkal, fiyat murakabe he tesbit ettiği miktardan bözla Tayia Tarte'eeka ye sekizinci Ceza mahkemesine verilmişti. Koçonun muhakemesi dün bi- tirilmiş Milli Korunma kanunu - na göre 25 İira ağır para cezası - na mahküm olunmuştur. i kumarbaz mevkufun muhakemesi Tevkifhanede zarla kumar ©: nıyan mevkul Şeril, kavga ettij mevkuf Bekirin — yüzünü birkaç yerinden jiletle yaralamıştır. Dün Şerifin birinci Sulh Ceza | mahkemesinde başlıyan muhake- esi, şahitlerin — çağırılması için başka bir güne birakilmıştır. Banka odacısı d aya mahküm oldu Türk Ticaret bankasında oda- cılık yaptığı sırada vezneden 100 Kiralık bir kâğıt çalan Faik, dün birinci Sulh Ceza mahkemesi ta- rafından 4 ay hapse, 4 ay da po- lit nezareti allında bulundurul - mahkâm olunmuştur. TC AÜLALİDLÜ — KÜÇÜK HABERLER #—), Çorlu haberleri |İzmitliler İzmitetİsmet.|Belediyede: * YENİ YOL VE BAHÇELER e Harbiye arasındaki y Hkele an evvel bitirilmesi husu sunda dün Belediye — rela muavin: Ltf Aksoy, Sular ve Elektrik İda- resile tenas etmiş ve lâzimgelen ted birler ahumıştır. Vali konağı kar- gamdaki çocuk bahçesinin de İnşe- Ati bemen bamen bitmek üzeredir. Bunün mermer merdivenleri 2 birin- dİteşrigde ihale edilecektir. Akaaru; daki yeşil sahanın yapılmasına bir kac güne kadar başlanacaktır. Tak- sım yolu ve çacuk behçesi L nümüzdeki Nı»hnrw': Ürrüne kadar bitmiş olacaktı 4& KOSKA YOLUNA BAŞLANI- YÖR — Koşka yolunun istimlâk işi hemen kemen bitmek üzere olduğun YERLİ KADIN ORABI GÖRÜSLER ÖE DÜŞPÜNÜŞLER Ü Acı hakikatler Mosrlilar, italyanın harke yüz yerli kadım|bir veziyettedirler ve bu Ti pları piyasaya ı.ıuııuu-ı.ıl—-"' çıktı vi Gemlik sun'i ipek fabrikası, Dhıı'l.ılınıilhı-—'lı ılınıı—:“uv.*ı hiyette idi: HÖ'.' ve tamamen — Bizim italya ile e kadın çorapları piyasaya çıkmış- vamız y.l. italya da bizimle Diğer bazı fabrikalar da he-|bir olmadığını SAA 'm.""“"",..... Oaşlür d Bi rekei l lar anda ya, bizim topraklarımıza %[ di çaresine bakar, ve onunla barbö leri parlak renkli olınk mdüı— girmeyi göze alırız. ni tarı den, çorapları mat yenkte yap -| — İtalya da tarzda söz YÖY" k ü lüyordu. O dir. Fakat bu ikinci boya, ipekle-| — — Musrla hiçbir meselem ...uı’ uıl' ri yakmakta ve biraz çürütmekte- |(Fakat şu Mısıra ııııı 'dir. Bunun önüne geçmek Üzere (l uğrata bundan sonra — Cemlik fabrikası |de getirdikleri ı.ı.-. ve bizzat yarım mat renkte ipek çı-| tahrip edeceğim! karacaktır. Avrupadan madeni eş- :ı..... hürmet eıın-lı':d" ya ıııı;ı d:lıcık hGth'oNı(m n:ı"ı'ı;n ingiltereye Madeni eşya ve demir tedarik €-| — — Siz İtalyanın verdiği »ı_ mek üzere'dün bir heyet Avrüpaya , utacağına inanıyorsanız, bana Üi hareket etmiştir. Madeni Beya Birli- ""h de sizi lınlınıiî' Bi umaml kâtibi Nacinin reisliğinde bana BT olan heyette demir tücenrlarından ten sizinle mushedemiz, - Mür ve fiçi fabrikatörü Hamdi » Belgrad ve Peş- teye uğrıyarak Çekyaya kalar gide- ralardaki fabrikalarla - te: mas ederek madeni eçya mübayaası- na çalışaenktır. BAĞDAD. İSTANRULDAN ÇİKOLATA İSTİYOR — Bagdad dan Mintaka Ticaret Müdürlüğüne | bir mektupta şehrimizden 600 ktlo çıkolata istenmiştir. Ayrıca bu (partinin bir #ümüne mahiyetinde 0- lacağı ve beğenilirse yenlden mühlm siparişler verlleceği İlâve edilmiştir. Fabrikalarımız teklifi kabul etmiş - lerdir. İlk partinin ucuz olarak gön- derilmesini temin için 600 kiloluk| gikolatanın inhisar ve gömrük rezim- | iade edilecektir. MaDar bu güne gönderilecekti nalına çekiliyorum ve kayı müdafaa ile meşgol olur?” * SOKAKLARDAKİ KÖPEK- LER ZEHİRLENECEK — Son gön-| ler zarfında şehir sokaklarında kedi v0 köpeklerin çoğaldığı. Belediyenin| nazarı dikkatini çelbetmiştir. Bun - ların itlâfı için, dün Temizlik müdü- Tüne ve kaymakamlara emirler ve - rilmiştir. Poliste : *& KADIN YÜZÜNDEN — Top-| hanede dikimevinde çalışan Mehmet,| bir kadın yüzünden kavgaya tutu-| tuğu arkadaşı İsmalli bıçakla ağır| sürette yaralamış ve yakalanmıştar. * KAVGA — Şehremininde otu- ran Mehmet, bir kavun pazarlığı yü: zünden çıkan kavga senasında Ha isminde birl tarafından yaralanmış- tır. 5 Â & zırlasmıya başlıyacakları bu işi 1922 senesine lar. Ne diye 1922 de Mizirliları müdafaa .şh U A Pa gy ea eÜt Ü ç B $ A dan bu yolun inşasına başlanacak- tır. Yola Jözim ölan parkeler gümd: den getirilmiye başlarmıştır. e ARAZÖZ ALINIYOR — Seh- rimiz sokaklarınım iyi bir surette te- mizlenmesi ve yıkanması İçin yeni- den 10 adat arasöz abnmasına ka- yar verilmiştir. Bu araaözler için 60 bin lira tahsisat konmuştur. — Bu sene Ko ütün mahsu- lü pek nefis bir şekilde idrak © - |dilmektedir. Bilhassa tütün tohu- munun müt için çok &; decektir. Yalmız zürraın mahsu - lâtnı tamamile kırması, dizmesi ve kurutması için mahalli köy (l etmesi Tâzimgelmektedir. Kaza Kaymakam ve Nahiye Müdürleri ile, muhtârların bu göt- l' iyar heyetlerinin, #ürraa yardım | y * KAYNAK YAPARKEN PAR-| LIYAN FİÇİ — Galatada Musta -| fanın kaynakçı dükkânında kalfalık t! x «den Yaşar, benzin dolu bir. fıçıya| — 1922 de anlaşmış 'ai kaynak yaparken dikkatsisliği yü -Jradaki 18 sene MMM zünden benzin parlamış, Yaşar muh-| dafaasını bir şeye rğizler telif yerlerinden yandığı için hasta-|mümkün olurdu. Fakat iert de neye kaldırılmıştır. bunu ibmal ettiler ve , dahi ancak Habeş harbinin Şekıı fahrikalarında üç sant fazla şılacak Milli Korunma kanununün hü- kümleri dairesinde — şeker fabı kalarında günde 3 saat fazla me- sai yapılması ve bu şekilde çalı - şan işçiye her Fazla çalışma saati için İş Kanunu mücibince âzami munzam ücret verilmesi kararlaş- urılmıştır Be-| yordu. Liseyi bitirmeme bir rane kal- tayin edilmiştir. Marmara Ereğtisinde mektep, ir- kele, yol ve saire gibi İmar inşaatı olduğu gibi Çorlunun muhtelif köy- lerinde de mektep, yol, küprü inşa- #ti devam etmekte ve kaza telefon şebekesi islah ve genişletilmekte, köy teza dolaplarının noksanları tamam- Tanmaktadır. kunsız ve harap bit semti olan 88- | 1ermesi cok yerinde — ölzcakt hil boyu, mih mrapıldıktar Saa | Tütün d, luhtarilar. biliz Ta en şerefli ve güzel yerlerinden |nik şeli Ekmel, şehi biri olmuştur. - Buradaki köhne l tir. Tetkiklerde ğ:.ı....m:îıfdım ebniyeler de istimlâk edilerek bi- | — ©4 T DA vamaktadır. ver birer yıkılmaktadır. İzmit balkı, İzmite hediye edi-| — İzmit (Hususi) — İzmitte o - len bu rıhtimdan dolayı Belediye- |dun ve kömür derdi başlamıştı Çorlu Malmüdürü ye minnetardır. Rıhtımın ikinci| Bir araba odun 5 - 6 liraya, kö < Balya malmüdürü Fazl Akme | Ye *on kısmı bugünkü vaziyet do- | mürün kilosu 6 -7 kuruşa satıl - maklen Çorlü malmüdörlüğüne gel -|Tayısile yaj maktadır. Halk bu vaziyetten şi- miş ve İşe başlamış bulunmaktadır.İta ikmal edilecektir. küyetçidir, rinder tiz, tertipli, çok aklı başında bir k hoşl a Tangozluk, — elektrikçil Bayılır dndı. Bütün tahşilimi ve terbiyemi ona borçluyum. Bir kero bile kı 'h»'hunluıı Evin her tarafını 6 tamir! âkis kendimden RK? mi kırmamış, baha kendi evlâdi gibi| eder... Eşya yapar: Kanape, koltuk,| rek dinledim. sizi. Famla vermeniz| bakmıştır. Çocuğu yoktu. O da gençi dolap; velhasıl ber gey elinden beni bzecek, Fakat o kadar dalmışım yaşında dul kalmıştı. Mariz bir kı—ııı Yüzüne baksanız, göyet masum| ki yanaklarınıtın — kazardığım — bile, dındı. Sonra eiğerinden hasta olduğu nür; temiz bakışlı, iri siyak, ca-| simdi görüyorum. anlaşıkdı. Dört sene evvel sizlere ö-| hane gözel gözleri vardır. Güzel a- Cok mu kızardı? imür. Ne büyük matemdi benim için.| damdır. Fakat müvasenesiz... — Bir| — Seniye ellerini yözüne götürdü. Ne kadar ağladım... Hayatta büx-| bakaramız, günlerce oline sigura a| — Yorulursanız ateşiniz de yük -| bötün yalnız kalıyordum. Bir beni| maz, biç içki içmer, tövbe eder, ra-| selebilir. dağru değil... Yarın devami gok seven halam vardı. Ben de onü| hipler gibi yaşar, sonra bir Azış &-| edersiniz. . Ç gok severdim. Teyzem ölünce halum| zar, aman allahim, ci beni yanına aldı. Aksarayda oturu-| canavar, anlatamam Kgörmemişsinizdir. maştı. İşte, Allahım. hayatının en| — Seniye durdu, nefes aldı ve devam Tüthiş senelerinden — birl de odür.| etil: Halamın otüx iki yaşlarında bir oğ- zi yormıyayım. Bu ayrı hikâ. Tn vardı. Bu adamı tarif edemem #i-| yedir, ayrı Tomandır. Benim o adam- ze... Bakarsmız bir melek, bakarste| dan çektiklerim... Ah, me kadar yaz- nız bir şeytan, bir eanavar; san de-| mak işterdim hayatımı... Fakat hu- rece merhametli ve hain, son derece| lâsa edeceğini yimdi. müvazenesiz... Ve cahil, çok Gahil...| Yanaklarına kan çıkmıştı. Mektebi yarıda bırakıp çıkmışı Ö:| S Dürünüz, ; fakat bunu| Onun bu şüphesini öldürmek için tekrarladım : — Çok merak ediyorum. Mesleği-i miz bizi başkalarının ıztırabına kar- gi kanıksatır. Düşlününüz ki hergün on beş, yirmi kişinin şikâyetlerini dinlemiye mecbarta, Bunlafın araai-, dedim, hatırası bile | na hayatın ea Te;cklılr B. MEMDUH ÖNGER'in âni ve- fatı basebile, bizleri teselliye koşan, cenaze merasiminde bulunan, kabre| kadar ihtiyar zahmet — bı telgraf, telefon, mektupla büyük acı- miza iştirek eden — dostlarımıza ve merhumun dalre arkadaşlarına ayrı ayrı teşekküre İmkân bulamadığımız- dan, — minmettarlığımızın — güzeteniz vasitaslle İDlâğını dilariz. Onyer ve Sırınah aileleri yan ve S DBDT YLTPD L DPEİLESE SİLRLE Z dan © kadar bıkmişizdir kt vapur- da, trende yanımıza bir tanıdık gel-| diği saman bize yine derdini açma- zından Gdeta tevahhuy ederiz. Fılııı İhep öyle olur. Doktorsmuz ya, sizt | Herkese size kendi- vücudündeki şüp- | belerinden, exki bir hastalığının tep.| mesi korkusundan, bir tanıdığının derdinden mutlaka bahteder; - fiktr, tavsiye, malümut, hattâ yol ortaşım- da vapor veya reçete İster. Pakat sizin vaziyetiniz hiç öyle değil. Ta-| mamlle aksi, Sizi gördüğüm andan itiharen bende hüviyetinize karşı de- rin bir merak uyandırdımız. Anlat « lıkııııı hayat parçası, merakım azal- acak yerde çağalttı. Sizi böyle gün. | e Gnüyelilieie. “Yonsümn, ian den, eyumadan dinliyebilirim, Fakat, yorolmunu letemiyorum. Siz benim imtiyazlı hastamsınız. İyl olmanız, mesut olmanızı, çok yaşamanızı, çok mesut olmanısı İstiyorum, LISRLSESPE SKSU P N dokunmuyan, bir kimseye vermek mecburiyetini ş yen, kasası, vicdanının ıd"" Tini kissedon bir İnsan için bEr gün bayramdır. ğ Bizim bir ata sözümüz vardir Deliye göre kergün bayık der ? Eğer bu deliden maksti,