— Sahife: 2 DIYARINDA» Bir gece yarısı, Menderesin sağ kıyısından düşmanın gerisine geçtik üi li Yörük Alinin sofrasında insan, bir nahiyede bulunduğunu unutuyor. Ter temiz, ütülü, sakız gibi örtü ve peçe- teli, gümüş çatal kaşıklı, çiçekli bir yemek masası. 40 modeli pırıl pırı! radyodan perde perde Karmen co - guyor. — Bu havalardan hoşlanırsın diye efe.. Mese'â, yemekten sonra bir Zey- bek şarkısı... Gevrek gevrek gülüyor: — Buldun şarkı okuyacak adamı! İnanmazsın belki; ömrümde ne - bir şarkı söylemiş, ne bir oyun oynamı- gımdır. — Ne biçim Zeybeklik bu? — Sen de şaş, ben de şaşayım; bes. be'li kazara Efe olmuşum ben. — Peki düşkünlüklerin? — Hiç yoktur. Bir kadeh içki iç- medim gimdiye kadar. Kumar da bi! * mem. Öteki işlerle de başım hog de- ” ğildir. On yedi yaşımda iken evlen- dim. O gün'bugün yuvama sadığım- dir. Kendimi tutamıyarak sordum: — Doğru söyle Efe, dağtarda iken hiç kız kaçırmadın mı? Çatalını bıçağını elinden — bıraktı, sert sert yüzüme baktı — Ne dedin, ne dedin?.. Kız mı ka-| Yörük Al£ Efenin Başka bir resmı düşmanla çarpıştık. Fakat, artık or-| du teşekkül etmiş, kuvvetlenmişti. ğı bu idi zaten, hamdolsun Yarab - bi!.> dedim. Güneş ufka yaklaşıyor, ağır ağır davranmak, revan olmak niye- tindeyim. Yörük Ali: — Olmaz, diyor. Bir haftacık ol- sun misafirimiz kalmadan, nereye gi- diyorsun? Bak Yenipazarımızda bu gece düğün de var.. oraya da gider- sin, merak etme canın sıkılmaz. İnan, biz sıkmayız adamı... — Düğünden bana ne Efe, diye gülümsüyorum, benim düğünüm de- ğil ki... Hayretle, gözlerini dört açıyor: — Necee?.. Yoksa evli değil misin? Vallah, ben Başvekil olsam evli ol mıyana muharrirlik, gazetecilik de ğil ya, hamallık bile yaptırmam! - ve işi tatlıya bağlamak için - gel, diyor gel seni bizim köyde evlendirivere - lim bari. — Nazilliden dönüşte inşallah — Buraya uğramazsın bile, bili - yorum. — Nasıl olur, daha soracağım bir goök geyler var... — Ne gibi meselâ? Yilı saate sığ dırarak topunu birden, bir çırpıda anlattık, daha ne kaklı ki? — Atlattığın en büyük tehlikeyi öğrenmek isterdim. j n i Mayıs gençlik bayramına mekteplilerin hazırlığı 419 Mayısta yapılacak gençlik bayramı provalarına başlanmıştır. Yukarıdaki ihi vesim Beşiktaştaki Şark vilâyetlerine —| gazete gilmiyor Bu sene hüküm süren karakı- şın ikide bir yolları kapatması yüzünden — postaların — intizamı sekteye Uuğramış — bulunuyordu. Bir kaç haftadanberi yollarda bi- riken gazetelerin toplu bir halde Doğu vilâyetlerinde gazele ba- yilerinin eline ulaşması gerek Rgözete bayilerini ve gerek dört gözle havadis bekliyen halkımızı maddi ve manevi zararlara dü - şürmekte idi, fakat bunün gibi tablatın z cilvelerini yen - mek fani küdretimizin olan bir şey addedilebili , ATlık gazeteleri muntar: man alacağımızı ummakta iken, a defa da haftada üç defa ola- cümurtesi ç günleri çıkması gereken posta - galı ve Şeref stadında provaya iştirak eden kız ve erkek talebeleri gösteriyor minesinesiinizmnaaamaeii Yeni Otobüs Hatlar TesisEdiliyor Belediye otobüs komisyonu dün toplanarak bazı kararlar verdi Belediye otobüs komisyonu dün bel|mesi dolayısile Boğaziçindeki ihtiya* lediye reis muavini Lütfi Aksoyun|cı düşünerek Taksim ile Tarabya &- riyaseti altında toplanmıştır. Komis-|rasında yeni bir hat tesisi kararlaşı | yon otobüsçülerin bir çok dilekleri-|tırılmıştır. Bu yeni hatta üç otobüf ni tetkik etmiştir. çalışabilecektir. Bu arada. Maçka - Süleyma Maçka - Beyazıt hattında çalışaıt ğ Kurtuluş - Süleymaniye hatlarına 0-| otobüslerin Aksaraya kadar temdidi & tobüs tahsisi müzakere edilmiştir.| istenmekte idi. Komisyon bu talebi Komisyon bu hatlara otobüs tahsi -|fiyat farkı kabul etmemek şartile sini zarur) görmüştür. Müracaat e -İ'asvip etmiştir. Ayrıca Eyüp - Ke < | tildiği takdirde bu yeni hatlar için|merburgaz arasında yeni bir hat te- müsaade verecektir. Ayrıca yaz gel- sisi kabul edilmiştir. Paristeki ticaret|İnsan kovalıyan heyeti avdet etti tehlikeli yılan Fransızlar beş milyon kilo|Zeki isminde birisini ısırdı, tütün almağa karar verdiler|jadamcağız hastaneye yatlı Üsküdarda Solak Sinan mahalle- sinde Kösedayı sokuğında 4 numarali evde oturan Kâmil oğlu Zeki düm gezmek maksadile kırlara —çıkmış, fakat birdenbire karşısında bir yıla- nın çöreklenmiş bir halde yattığını ancak haftada bir veya iki çıkmaktadır. Beş ta- toplanıp bir arada çırmak?.. Elin namuslu evlâdın: Pa aü K mü koymak? Yuh olgun öyle Zevtey | Bana da <Hele biraz istirahat etir| — A LA CA A liğe! İçimizde böyle bir südü Dosuk | dediler. Böylece milli kuvvetimizi 57 İpüşman gece bizim tarafa - geçmiş Çıksa da kız kaçırsa, temyizi ietinafi| "S firkaya devrettim, ve Aydın & $ izi uzaktan çevirmiş, haberimiz yok Yoktur, en hafif cezesı idamdır - 9-| *YIMIZ 37 inci alay ismini aldı. Çinede | Çöprünün başında nöbetçimiz vardı, nun. Efe; gebertin keratayı, der.|Yedi sekiz ay kadar sözde istirahat-|oraya hücum ediyor, zorlıyarak köp- Lâhzada köpek gibi leşi serilir soy-|te idim amma, müfrezem yine düş rüyü geciyor, müsademeye tutuşu 'İ suzun! manın gerisinde, bilhassa. istihbarat | Yoruz. mıı en büyük ııhıııı'e_k'rd'yx Yarıda kalan bahse dönmek iste-İişlerinde faaliyet gösteriyordu. Der | 'Tile orada yorum: dim: ken, bizim umumi taarruz başladı.| Mak tehlikesi! Fakat çok geçmeden, | — O müthiş, kanlı savaşla Aydıma| Bana <İstersen düşmanın gerilerine|PİT Mucize kabilinden muhasarayı | girdin' z, sonra? sark!> diye haber gönderdiler. İster-|YO'ıyor, kurtuluyoruz. ç — Aydında üç gün kaldık. Düşman|sen?.. İsterseni var mı* bunun? Bir| — Ya kurtulamayıp da düşmana e- ü sir olsaydın Efe? büyük bir kuvvetle geldi, Aydımı|gece yarısı hemen Yenipazar üzerin- ' çıkması gerek sarliyat ve gerek havadis alma bakımından kıyıme- tini kaybetmektedir. Anladığımıza bakılırsa, bu hal Erzurum Ankafa - 1 postalarının ha rinin — biribirine uymamasından et etmektedir. Ne olur, alâkadar makamlar bu postaları muntazam bir şekle ksa da biz de diğer yurddaşlar postalarile Tütün ak için temaslarda bu- lunmak üzere bir müddet evvel Fran saya giden heyet reisi Tütün Limi- ted Şirketi Müdürü Celâl dün sabah- ü ki ekspresle Paristen şehrimize dön- tekrar aldı. Biz de yine Çine - Aydın Ka Ve köprüsüne döndük. Kuvvet, sayı far- kını gözönüne getirin, başka türlü yapamazdık. Aradaki fark o kadar büyüktü ki, bunu hiçbir nisbetle, ra- kamla ifade etmeğe imkân yoktur. Ya'nız, bizim içimizde bir iman var- dı: Ergeç Biltün nisbetleri, rakamla- rı yeneceğiz! Çekildiğimiz bu noktada üç dört gün müsademe ile vakit geçirdik. Bir yandan da Aydma tekrar hücum |- çin kuvvet topluyorduk. Bu sırada düşman, bir gece baskinile bütün kuvvetlerimizi dağıttı. Biz de Çineye çekildik. Beş altı gün orada kaldık. Sonra Dalana gittik, milis teşkilâtı yaptık, mülüzim Zekâi Beyin kuman- dasında tabur teşkil ettik. Bu arada Demirci Mehmet Efe de harekete is- tirak etmek Üzere Umurlu'ya gel Biz de Dalamada hazırlığımızı temam liyorduk. Nihayet Köşkte yaptığımız toplantıda Üçyol'dan taarruza karar verdik ve bu cepheye vardık, —düş- manla temas ettik. 24 saat süren şid detli bir muharebeden sonra düşma- nı kovaladık, amma arkasından o bi- zi kovaladı. Baktık ki, iş böyle sökmiyecek, bas. kın hareketlerini azalttık, cephe teş- kilâtı kurduk. Umurlu Ve Köşk ara- sında Çayyüzü mevkiinde — kuruldu! ilk cephemiz. Ben Aydın cenup mın-| takası kumandanı idim. Demirci Efe de Menderes milli alayile Çiftlik cep hesini tesiş etmişti. İşte bir seneden fazla da bu şekibi ide mücadele ettik, İnönü harplerinden evveldi, zanne- derim 336 haziranında düşman bü- yük, umumi bir taarruza geçmiş bi- zi, Uşak ve Menderesi takip ederek Çala kadar bozmuştu. Bunun üzeri- me Boz dağında ikinci milli Aydın a- dayımı » yüzbaşı Baha beyle - kurup |den, Menderesin sağ kıyısından, Sul- İtanhisar yakınından düşmanın geri- sine geçtim, Sabah olunca da dağla- |ra çekildik. Zateri vaziyet bir tuhaf- tı burada: Şimendifer boyu, ova kıs- mi düşmanların - elinde, dağ kısmı bizim elimizde idi. Düşmanın gerisinde Buldan üze- rine kadar gittik ve orada,. sorma, artık, Ne oldu? — Düşman bozu'muştu! Ordumuz yıldırım gibi Akdenize doğru iniyor- du. Biz de 3 üncü süvari fırkasile bir- leştik. Kaşla göz arasında Bellenibu- lu'daki düşman karakolunu hakla - dık. Çavuşdağından Tekke yaylasına gittik, yirmi dört saat kadar Alaşe- hir ovasında düşmanın gerilerini ta- rassıt ederek bekledik, Amma, ne keyifli gündü o gün; düşman çil yav rularına dönmüş, sıçan deliği bir pa- re, yetişebilene aşkolsun, tabana kuv | » vet kaçıyordu. Artık kabadayılıktan — bahsedile - mez; vur ha vur! Ödemişe girdik, düş; mandan eser yok. Torbalıya sarktık. Meğer tam vaktinde yetişmişiz. Ora- da çayır çayır yanmak - tehlikesine maruz bir sürü kardeşimizi dar kur- tardık, 'Torbalı ovasında, Aydın ta- rafından Cellât gölü sol kıyısından iki düşman alayı kaçıyordu, - onları önledik ve hayli çarpıştık, Neticede, eh, bir parçacığı kaçabildi yine! U- zatmıyayım, Gazlemre kadar geldik. Orada, hani bir lâf vardır, işte o: Stop! — Neden? — Türk ordusu İzmire giriyordu! — O andaki sevincin, Efe? — Vallahi, doğrusunu istersen, hiç de fevkalâde bir heyocan ve ge- | vinç duymadım. Siğaramı tellendir-| Sarayköy cephesini tu'tuk. Oradan, | dim, göyle bir geniş nefes çektin — Canım, harp hu, besapta her şey var, — Olmazdım.. — Büyük söyleme... — Olmazdım! Ben... Esir... Olmaz- dim! Masanın üzerindeki rovelveri a vuçladı, tetiğe parmağını dayadı, namluyu alnına çevirdi: — Bu vardı elimde.. nime, dedi, Bir müddet, dalgın dalgın onun yüzüne bakakaldım. Sonra, yine sor- dum: — Ya en hazin hatıran? — Yanan Aydına, çarpışa çarpısa ukardım bey- Kaynak mahallesinden girmeğe çalışı | yorduk. O sırada, © atı saçları başları darmada gözleri dönmüş, yara bere içinde birkaç dınli nine bize kadar gelebilmii! rimize sarılmış: «Güvur kosiyor, Ca buk olum, çabuk girin Aydma!'» diye ardı.. O anda, o kanrevan ortasında, elle- içindeki Türk kadınının bir lâhzada| dediğini yapamamak, yüreğime tarif edilmez bir acı veriyordu. O sahneyi | '#Pılacağı 1 te ne zaman hatırlasam, hâlâ içimin sız ladığını duyarım, — Başka? Yörük Ali, gözlerini batmakta olan güneşin son alevine çevirdi, ve beni unutmuş gibi kemdi kendine söyler di; — Köşk ile Umurlu arasında eski Milif Aydın alayının karargâhi olan Çayyüzü denen mevkide — söğütlerin müştür. Heyet âzasından İnhisarlar Satış Şubesi Müdürü Kenan, Fransaya ih- raç edilecek tütün mukabilinde İn - hisarlar melzemesi almak üzere te - gibi hiç olmazsa vaktinde gaze - teleri alabilsek. Bunu alâkadar makamlardan ehemmiyetle rica ederi çöscak ve salonun Karslı bir vatandaş maslara devam içim Pariste kalmış - Yolcu salonu Modern salon denizciler bayramında merasimle açılacak Yeni Galata yolcu salonunun, de- nizciler bayramına tesadüf eden 1 temmuzda merasimle açılması ka - rarlaştırı!mıştır. Mütecahbitten tesellümü bir iki gü pılmak üzere — harekete geçilmiştir. Liman işletmesi bu parkın yapıla -| cağı sahadaki binaları yarından iti baren yıktırmağa başlıyacaktır. Par- kım inşasına da kısa zamanda başla- açılma merasimi Za yetiştirilmesi- çalışılacaktır. yet bulan asfalt yolun da, modern salonun önünden geçmek üzere Top- ne kadar ikmal edilecek olan salo -| vun karşısına bir otemobil parkı ya-| Liman işletmesinin önünde niha -| tır, Tütün Limited Müdürü Fransa- görünce kaçmağa başlamıştır. Yıları bu vaziyette Zekinin arkasından ate Tamış ve ısırmıştır. Zeki hastahane- ye kaldırılmıştır. ) daki temaslar etrafında dün gazete -| cilere şu izahatı vermiştir: — Pransızlar tütünlerimizi beğen- diler, Şimdilik beş milyon kilo ala- caklardır. Bu miktar Pransada'” bir sene zarfında sarfedilen tütünün yüz de onu kadardır. Satışlara ihracat tacirlerimiz de İş, tirak edebileceklerdir. Tütüne mu - kabil Fransadan sigara kâğıdı, av ba- utu ve şarap tankı gibt iahisar mad deleri alacağız. Muhtelif mahsullerimizden — satın almak üzere yakında Pransadan bir beyet gelmesi muhtemeldir. Kör katil Üç sene hıpî; kararını göz yaşlarile karşıladı haneye kadar uzatılması işine dün - den itibaren başlanmıştır. Yol 1 tem muza kadar asfaltları olacaktır. — —. yarete gelmiş, *Vatan için ölenlerin> huzurunda dakikalarca eğilmiş, say- gölgesinde ebedi uykularına dalmış on | &? Böstermişti. beğ kadar şehidimiz vardır. Burada - çok değerli arkadaşım mülâzim Ze-| Şimdi de bizimdir bu toprak, bu şe-| kâl Beyin himmetile, hem de düşman istilâsi esnasında dikilmiş - bir mer- mer sütun görülür. Bunun Üstünde *«Burada, vatan icin ölenler yatıyor' cümlesi okunur. Bu sütun buraya di çildikten sonra, ©o taraflar tekrar düşmanların ellerine geçmişti. Ve © taarruz etmek üzere Çal kazasının| bir daha, bir daha çektim, dumanır aya gelen düşman kumandam malyı Ondan sonra oralara biz - geldik. hitlik.. Fakat, acaba kaçımız gidip, oracık ta bir fatiha okumuş, vatan için can verenlerimizin huzurunda bir lâhzacık baş eğmiştir.. İşte üzerinde durula- cak en hazin, en acı nokta budur. Hasan adındaki arkadaşını iki se- ne evvel bir gece yarısı kahveden İçıktıktan sonra sebepsiz bir kavga İneticesinde öldüren Arif adında 18, |19 yaşlarındaki gencin dün Birinci ır Cezada muhükemesi bitirilmiş- pir. Hapishanede mevkuf “bulunduğu iki sene zarfında bır hastalık netice- |sinde iki gözünü birden kaybeden bu genç katil hakkında mahkeme 18 |sene ağır hapis cezası tayin etmiş ve İfakat yaşından dolayı cezasım 3 se - ye indirmiştir. Yarabbi,.. Ne çabuk unutuyoruz..» Hava kararıyordu.. Kulktim Arif, babasının yardımile girdiği mahkeme salonundan karardan san- BORS 8/ 5S yısıa Açılış Kapanış 1 Sterlin — 5M 100 Dolar —— 152,15 160 Fraak — 29647 100 Liret — Z2 100 fav, Fr. 29,2715 M0 Floriün — 81430 21,97 697 işkt I] Amsterdam Berlin Brüksel Atina Sotya 100 Peçeta 100 Zloti 100 Pongö 100 Ley 100 Dinar 3,x4$0 100 Yem 35,4650 100 İsveç Ki 31,008 100 Ruble - ESHAM ve TAHVİLÂT 1938 *45 ikramiyeli 19, « Sıvas - Erzurun 2 Sıvas - Erzuruz 3 X Savas > Erzurum Sıvas - Erzuram —— $ 1966 Türk Ticaret bankası A nama 0,75 —— —— İ Elkâr ! İamama ea eei ae Damenamemanmanın 2 1050 0,625 rin seyrüseferine dair elde bir nizam name olmadıkça gerek — Dersaadet,; gerek vilâyatta işlettirilmesinde mu- vafık olmuyacağından — bu bapta bif nizamname tanzimile tatbik olununcua POrtaküy karyesine doğru uzandık ve keyifli keyifli savurdum da; «Olaca- Lile beraber bu gşehitliği bilhassa zi KANDEMİR İza ağlıya ağlıya çıkmıştır. :tı ııııtıuııwlı—ılıı olduğu ilh... — “hayli ıslanmış : zateb CrX nn