11 Temmuz 1941 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3
TAN... Karen değiştir. TaDD Kr, mek (251 meş, 750. 6 Ay anzarası neminin 1 — Sovyer - Alman cephesinde Sn hafta zarfında mühim inki- kaydedilmemiştir, Birkaç Süne kadar kanlı muharebelere katlzar. edilmekimdi — Sevyetlere İngiliz ve Ameri- Ken yardımının müsbet bir saf- — gizmek üzere olduğunu gös“ emareler mevcuttur, üm — Litvinof'un mufkundan harbe Sirek roi ve Fran kumandanları arasında başi Yan mütareke müzakerat henüz ye öeikemde Cephesinde: ovyet - Alman harp cep- hesinde son hafta zarfın- (8 mühim inkişaflar kaydedil. İ Birkaç giine kadar Stalin mü- yha hattı önünde çok büyük lı muharebelere intizar #dilmektedir. On sekiz gündür cereyan den muharebeler hakkında, biz. işi Sİ Alman kaynakları da dahil Yimak. üzere muhtelif kaynak - alınan malümata istina - den, şimdilik, şu neticeler çika- i ordusu, simdiye ka- için en büyük mu» âmili olan hava kuv- ıhasında, ilk defa olu iyet ve hâkimiyeti te - » Alman hava i, bugüne kadar, Mos- iyefi, Odesayı ve hat- sadece birkaç yüz uzakta bulunan Le- büyük bir ehemmiye- inyeper elekirik sa: bombardıman edeme Buna mukabil Soy - tayyareleri Köstence şeh - ine getirmisler ve ŞEFAZRI, mii ii — 2 3 7 di MAN Mi EE) ii 7 sene 2800 Kr. 1460) ABONE 2 Ecnebi. aa e m. Turkiye, am Km. 3 Ay 150 . 1 Ay sarfetmektedir. Miktarı bitmi - yen, fakat nâmütenahi olmadı ğt muhakkak olan meveut stok- tüketecek olan bu harp, bir iki ay daha devam ettiği ve bu müddet zarfında Rumen petrol. leri esaslı bir surette tahrip o- lunduğu takdirde, Alman ordı su, telâfisi mümkün olmıyan bir güçlükle karşılaşacaktır. © Bu petrol darlığı, Alman ordusunu, Sovyet kuvvetleri - ni mağlüp etse dahi, Kafkas petrollerini tahrip edilmemiş bir sekilde eline gecirmedikce, İngiltereye karşı âciz bir vazi - yelte hırakmıya kâfi gelebilir. © Sovyet ordularının çekil miye mecbur oldukları yerde Almanların ellerine yiyecek ve kullanacak bir şey bırakmama. ları, organize cetelerin Alman ordusunun gerilerinde mütema- diyen tahribat yapmaları, yol- ların bozulması, Alman kıtala- rmın bilhassa hava kuvvetleri- nin üslerinden gittikçe uzak- laşmaları gihi hâdiseler, Alman ordusunun ilerleyisini hic ol mazsa, güçleştirmekte ve ağır - laştırmakta ve Sovvet ihtiyat kuvvetlerinin ve müdafaa hat- larının o hayırlanmasına vakit hirakmaktadır, © Bunlara rağmen, bugün Alman ordusu — belki Prut ve Kareli cepheleri bariç — diğer cephelerde, daha evvel hazır - lanmış ve teşebbüsü (eline al. mış olması dolayısiyle, daha üstün bir vaziyette bulunmak. tadır. Bu üstünlüğü muhafaza veya kaybetmesi, yakında vu- kuuna intizar edilen büyük harplerin neticesine göre taay - yün edecektir. İngiliz Yardımı: HEKİMİN ŞİA Şeretlere İngiliz ve Ame- rikan yardımının müs- bet bir safhaya girmek üzere olduğunu — gösleren emareler mevcuttur. Moskovada Sovyet hükümeti ricali ile müzakerelerde bulu- nan heyetinden başka, Sovyet kara, deniz ve hava kuv vetlerinin mümessillerinden ve, teknik e in 2 rekkep mühim bir heyet iki gün evvel Londraya varmış ve ingiliz Hariciye ve Harbiye Na- zırlariyle derhal temasa g€ç- miğtir, ni Stalin, İngiliz Sefiri ( Crippa ile bugün tekrar bir mülâkat yapmıştır. z S. Welles de iki gün evel gazetecilere: Amerika tarafın. dan Sovyetlere yapılacak yar - dım plânmın süratle ve fiilen hazırlanmış olduğunu beyan etmiştir. En son bir habere göre, mü - him miktarda harp mine eğ dan başka, Sovyetler Bir- “ii e Polonya hükümetleri mümessilleri arasında başlıyan müzakerelerin memnuniyet ve- inkişaf ettiği için bugün fiili bir kuvvete derine yesil Selayuiyin Vİ mi lerin ancak sembolik ED EKSİK KALAN İKİ İNKILÂP eme lap Dil Ve Musiki OSMANLICA GİBİ OSMANLI MUSİKİSİNİN DE PROPAGANDASINI YAPMAKTAN VAZGEÇELİM. YÜKSELİŞ MÜCADELEMİZDE ÇOCUKLARIMIZI ÇAĞDAŞ MUSİKİ KÜLTÜRÜ İLE YETİŞTİRMELİYIZ a Hemen söyliyelim ki, bu yazı ile sark musikisin- den zevk alan yurttaşlarımızın şahsi duygularına saygısızlık göstermek istemiyoruz. Bu yazı © maksatla yazılmış olmaktan çok uzaktır. Tek üzüntümüz, çocuklarımızın daha yüksek bir kültürle ve çağdaş medeni mu- $iki zevkini almış olarak yetiş- melerini teminden ibarettir. Yanlış olarak alaturka deni- len Osmanlı musikisi için, A- tatürk'ün, Kamutay kürsüsün- den, bunun yüz ağartacak bir musiki olmadığını ifade buyur- duklarını hepimiz hatırlarız. Her şeyi inceden gören yüce dehasiyle Büyük Milli Şefimi- zin, “Madam Baterflay” operası münasebetiyle, bütün musiki umutlarımızın yalnız konserva- İuvarda ve genç sanatkârları mızda toplandığını ifade buyur. maları, hakiki milli vicdanın dileğini tayinde şüpheye yer bı. Takmaz, Şurası muhakkaktır ki, zecen yazımızda dil bahsinde söyledi. &imiz gibi alışkanlık ve zevki bahane ederek Osmanlıcanın eli bayaklı propagandacılığını yap- mak suretiyle onu idame ettir- meye kalkışmak nasıl büyük bir bata Osmanlı musikisinin çocuklarımız arasında propagan dasını yapmak da ayni mi suretle i bir yavrusuna lar hakkında iyi öğütler verme. ye kalkışması nasıl bir gaflet ve bali derdi tinei dez, Osma dil, edebiyat ve musikisi zevki Yazan: Dr. M. SAFFET ENGİN ei de, hem kendisinin ileri ve mua- sır esletik zevkinden mahrum olduğunu, hem de inkilâp ruh ve zihniyetini anlamamış veya anlamışsa ona karsı menfi bir cephe aliniş bulunduğunu gös“ terir. Hele musiki, ruhun gıda- sı olduğundan ve terbiyede son derecede müessir bir rol oyna- dığından çocuklar üzerindeki te. siri de o nisbette, başka her türlü tesirden daha derin ve ru- ha doğrudan doğruya istikamet verici bir mahiyet gösterdiğin- de şüphe ARE “Yoksa bu köhne şark musi- kisinin muasır musikiye üstünlüğü mü ileri sürülecek? Yanlış olarak alaturka denilen şark musi muasır ileri bir musiki olmaktan uzak bu- ilerleyiştir. için bu gayretkeşliği göstermek li enteral bir musiki, ruhi zevklerde eşsiz bir istihalenin i- fadesidir. Tabiatte kuş sesleri, güftesiz biz siki tabiatin müsikisidir, Böyle bir ince musiki zevkinin ruh- larımızda işlenmesine muhtacız. Güfteli ve çak sübjektif olan sark musikisi homojendir, ve tekâmül tarihinde iptidai devir. lerin karakterini taşır. 77 — Bu musiki, muasir mu- siki tekniğinden m ve bünyesi onu kabul edebilecek bir durumda da değildir. Yani, kısaca, bu musiki milli Türk ru. bunun musikisi olmamakla be- raber, muasır manada islenip tekâmül ettirilmesi de mümkün olmıyan monoton, Kasvetli, gay- ri tabii ve armonisiz tek sesli bir geri musikidir. eden Osmanlısa, ve Osmanlı di- van edebiyatı gibi Osmanlı mu- sikisi de, hiç olmazsa çocukla- rımızı onların geri tesirlerinden koruyacak derecede bir yana bırakılmalıdır. - » girse için de, bu musikinin mekteplerden kal- ip olması gibi, radyo dev- let müessesesinden de kaldırıl. ması gerektir. Bu, hem prensip itibariyle inkilâpçı ve garp mu- sikisimetereltir bir"devlet"ol duğumuz “için, hem de gençler böyle olması lâzımdır. Milletimizi musiki inkilâbına alıştırmak ve yeni yetişecekleri eski musikiden elimizden pe diği derecede uzaklaştırmak i- çin, yalnız mektepleri buna gö- re düzeltmek ve milli bir ifti- har duyduğumuz konservatuva- maksatla bu musikiyi radyomuz dan da kaldırmak yalnız zaru- ret değil, ayni zamanda makul istikbalini düşünerek elimizden geleni yapalım da, ah ve vah çati ve vaveylâ musikisinden zevk alanlar ve menfi düşünceliler de bildikleri gibi hareket etsin Şurası muhakkaktır ki, mua- sir müsikiyi almakla miliyeti millet kendi malı imiş gibi on- dan istifâde etmekle, tıpkı dk sardan getirilen otomobil, tren vesaire kullanır gibi, kendi mil. liyetinden hiç bir şey kaybet- mez. Muasır ruh ve zihniyet, en çok bu musiki ile bir millete İkem Buna doğrudan doğruya tesir ve nüfuzu altına ihtilâs Davası Muhakemeye Dün de Ankarada Devam Edildi Ankara, 10 (TAN Muhabirin- den) — Kızılay cemiyeti vezne- darı Celâl, vezne kâtibi Sami, ve muhasebe kâtiplerinden Semset- tin hakkındaki muhakemeye bu- Rün de devam edildi. Dinlenen sahitler tediye emirleri üzerinde sahtekârlık yapıldığından, İmza- ların taklit edildiğinden haber- dar bulunmadıklarını, ancak en son bir hadise ile bu işe muttali olduklarını anlattılar, Evvelâ Kızılay idare merkezi €ski reisi Hüsamettin Kural din- lendi. Kendi namına edi- İerek ve imzası taklit edilerek Bara alındığından bilâhare haber. dar olduğunu ve bunun kimin tarafından yapıldığını bilmediği- İni söyledi. Bundan sonra Kızılay mu- mürakibi Mehmet A- hasebe her) li dinlendi. Maznunlardan Şem- setlin'in uzaktan akrabası bu- Junduğunu, son günlerde Sem- nazarı dikkatini celbettiği için bu hali muhasebe müdürüne giz- MH olarak sorduğunu söyledi. Veznedar Celâl, şahidin bazı sözlerine itirazlarda bulundu. Vezne ki Saminin avukatı Cemal Hâzım, 100 lira kadar bir para üzerinde nazarı dikkati cel- beden bir yolsuzluğun bir sahte. kârlık hadisesini orta kacak) Kını söyliyerek dedi ki: böylelikle mümkün ve tamam olur, Muasır uluslar arası musiki. den ayrı olarak, her millete mahsus musikilerin yanında, bi- zim de, garp tekniğiyle işlenmiş halk musikimiz bulunâcaktır; bu musiki, motiflerini Anadolu. nun ve bütün Türk dünyasının ruhunda kaynıyan ai alarak iki tekiğiyle ei edilecektir. İşte müsi- ki meselemiz bundan ibarettir. O halde, eski musikinin, ne mek tep ve radyoda smeli olarak, ne de söz ve yazı ile nazari olarak hiç olmazsa genc nesiller üze- rinde propagandasını yapma- mak suretiyle kendimizi bu men cereyandan vü Blv aynen döl Vee kul bir hareket yapmış olu- “Bu iş bir anda yapılmış olma. dığına göre çine muhasebenin Bunun üzerine Kızılay avukatı Ziya Erkmen söz aldı ve şunla- n e “Bu suretle müdafaa yapmak doğru olamaz. Muhasebe vazifesi. mİ yapıyormuş veya yapmıyor muş... Bu bizi alâkadar etmez. Ve bu maznunlarla avukatların vazl fesi değildir., Müddeiumumi muavini de vukat Ziya Erkmenin fikir mü. “Muhasebenin vazifesini iy! veya yanlış yapması, diğer murların bundan istifade pi ai Gl icap görüsme enlağei hire da tebligat Biz burada öl yar Takibi değil, bu işte maznun ola rak cıkan karşımıza veznedar, Kİ kata ve mulağebe KANAR hakeme Daha sonra - sonra Kızılay muhasibi Osman Saydam dinlendi. Osman . | datın bir söyledi. Her türlü evrak ve sene- suretinin de veznede .) saklandığını ve bu müessif hadi- ve üçüncü ciltlerine mürcaat edile bilir, seden sonra bu usulün kâldırıl- dağını Düve et. Baki Pirler pm yevmiye servisi şefi Ülsi Özok, mutemet ve tahsildar ttin dinlendi- söy! Avukatların dava evrakını tet. kik etmeleri ve bazı şahitlerin daha dinlenmesi için mahkeme bu ayın 16 ıncı gününe talik e- Kaldırılan Nevileri YERE He BU SEREİER e me ii
