ASKERİ VAZİYET Yunan - İfalyan Cephesinin Krokisi ve Cephe Gerileri (ASKERİ MUHARRİMİZ YAZİYOR ) Cenubi — Arnavutluktaki — Yunan - İtalyan cephesinin çizgisi, — garptaki sahil Himara Y nin 10 kil kadar şimal başlar; şarka doğru Kurveleş dağlık cenup içinden Tepedelen'in takriben 8 kil ka- dar cenup ve şarkından şimale doğru hafif bir kavisle Klisura — boğazının şimal ucundan geçer; oradan hep dağ hk mıntakalar içinde olmak şartiyle Toşk - Dobruş - Duşar - Mogliç - Leng hattının önünden şarktaki Ohri gölü kıyısında Pogradeç'ln takriben 10 kil kadar niha- €) Tepedelen - Avlonya; d) Logora - Avlonya; e) Avlonyâ - Fier - Lüşna- Draç; £) Glava - Berat - Kuçi - Luş- na - Draç şose yolları. : * * - Görülüyor ki, iki cephe arasındaki nakliye imkânları farkı, hemen he- Mmen yüzde yirmi nisbetindedir. Ve bu nisbet İtalyanların lehmedır Fa- kat İtalyan cephe gerisinin hafif ve nazik bir noktası da vardır ki, Yu - nan ordusiyle işbirliği yapan - hava kuvvetlerinin, bu noktaya şimdiye kadar icap ettiği derecede ehemmi - yet bulur. Bu cephe çizgisinin uzun- Yuğu takriben 220 kilometredir. Cep- henin içi, önü ve arkası 1000, 2000 ve hattâ bazan 2500 metre irtifada dağlarla mesturdur. Cephenin, Cenu- | bi Arnavutluğun ova kısımlarına en yakın tarafı, Himara'nın ilerisi ile Tepedelen ve Berat'ın şimal ve şi- mali garbi bölgeleridir. Fakat Hi- mara 'Tepedelen — istikametinden — ki, en yakın kısmıdır — ova sa- hasına varmak için katedilecek daha 50 — 60 kilometrelik dağlık mınta- kalar vardır. Cephe krokisini çizmekten maksa- dımız, burada cereyan etmekte olan muharebelerin cereyan şekli üzerin- de mühim tesirleri olduğuna kail ol- duğumuz şu iki nokta etrafında, 0- kuyucularımıza daha sarih malümat verebilmemiz içindir: 1 — Yunan Başkumandanlığı, Gö- trice, Ergiri ve Himara merkezleriyle bunlara mensup havalinin büyük kıs- maniın işgali ile neticelenen muhare- belerde, pek maharetle tatbik ettiği yet ini görüyoruz, Bu nok ta da şudur: İtalyan cephesinin Beri- leri üç büyükçe nehrin üzerinden ge- çer, Bu nehirler, bu sahadaki nakliye köprülere sistematik — hava akmlan yapmak şartiyle, İtalyan cepheleri - nin haiz olduğu nakliye üstünlüğünü kendi aleyhlerine çevirmek mümkün- dür. Bu köprü yerleri şunlardır: 1 — Viyasa üzerinde Mifol köprü- sü (Avlonyanın şimalinde); 2 — Semeni üzerinde Brostar ve bunun şarkında Kuçi köprüleri; 3 — Şkumbi üzerinde Rogozin köp rüsü, (Bu köprü Luşna'nın şimalin- dedir; Draç'dan hem şarka doğru El- basana, hem de cenuba doğru Avlon- ya ve Berat'a giden yolların iltisak noktasıdır.) Dünyanın Siyasi bir “dağ stratejisini,, kullanmıştır. M Bu strateji sayesinde hem ileri ha- AD SÖLakğ Bi Hindel (Başı 3 üncü sahifede) nı verilmemiştir. Fakat cephe hattı antıdı 30'0 1000 t?n]t':ıığıftî:; valara yal dağ ;;.; d 5 mılynıı tonılâtodan az iktifa etmenin de imkânı - ktır ki, caktır. Bunun içindir ki, Yunan ka- rargâhı, şimdiye kadar cephe gerile- rinde tuttuğu ve küçük dağ müfre- zelerinin açtığı yollar üzerinden mer- kezlere doğru sonradan arkadan ye- #onra cephe yakınlığında toplu bir #ürette bulundurmak ve bu mreue ovalara kuue halinde bu suretle elinde yine — simdi. ye kadar battığı iddia edilen 5 milyon tonilâtoluk gemiler de hesaba dahil edildiği halde — 14 milyon tonilâtoluk nakliye gemisi kalacaktır. Buna İngilte- re, Kanada, Amerika, Avustral. ya temâhlarımlı ve Hîndıqtan- lmakta olan Slcad * miz, ınklııe meselesini onayı at- maktadır. 2 — İtalyan eıpludnıu ıerner! Yunan nakliyat bakımından, çok daha mü- saittir. Yunan cephesi gerilerinde an- cak iki nakliye yoluna maliktir: a) Selânik - Florina demiryolu ve oradan Görice ve Pogradeç'e kadar giden şose yolu; b) Yanya - Egiri şo- sesi, Birinci yolun Florina - Görice göse kısmı pek sarp ve kışın sık sık sekteye uğr;yan dağlik bir mıntaka- dan geçer, Diğer yol, düz ova yolu- dur. Fakat çıplak dağ mıntakaları i- çinde taarruz hareketini yapan bir Oordunun bütün muharebe nıtiıach- na - Draç; c) Tiran - Drud:tyolu, alaca- ğı ve kafilelerin refakatinde kullanacağı muhripleri de ilâve edecek olursak, denizaltı harbi- nin, bir sene zarfında İngilte” - reye öldürücü bir darbe indire- miyeceği görülür. M. ANTEN TAN Gazetesi İlân Fiyatları | IÜOi 50 Başlık maktu olarak 750 1 inci sayfa santimi 600 TAN Gînema Dünvasında ) Laurel İle Hardy Birbirlerini Sevmiyen Bir İş Arkadaşıdırlar Birbirlerinden nefret eden fakat tek başlarına bir ise uaramadıkları için birbirlerine katlanan Laurel ile Hardy inema dünyasının en meş- hur komiklerinden biri de Lorel ile Hardi'dir. Şarlo, Haröld Loyd ve sair meşhur komikler- den sonra sıra bu çifte gelmiştir. Sahnede daima her derde bera- ber düşen, daima birbirlerinin imdadına koşan bu iki arkadaş, hususi hayatlarında birbirlerin. den hiç hoşlanmazlar. Lorel ile Hardi, ilk gününden birbirlerine şlardır. Te- ra, muhtelif tecrübeler, iki artis- tin seslerinin birbirine çok iyi uyduğunu göstermiştir, Nelson Edy, bu neticeye Jea- nette ile birlikte «Yeni ay», «Bir melekle evlendim» ve «Hem tat- lr, hem acı» isminde üç film çe- virdikten sonra gelmiştir, e 0 a James Stevard'ın Arkadaşı sadüfen ikisi de ayni günde bir iş bulmak ümidiyle bir film re- jisörünü görmeğe gitmişlerdir. İlk randevüsü olan Hardy'dir. Fakat randövüsüz olan Lorel da- ha evvel gelmiştir. Bu sebepten dolayı iki adam arasında rejisö- rün bekleme salonunda bir kav- rün kâtibi vaziyeti ida- reden âciz kalır. Zira iki ada- mın kavga ederken halleri o ka- dar komiktir ki, iş için müraca- ata gelen diğerleri bu vaziyet karşısında ister istemez katıla katıla gülmeğe başlamışlardır. Gürültüyü duyan rejisörün kendisi büyük bir hiddetle dışa. rıya fırlar. Kâtibesini azarlamak üzereyken onun da gözü salonun ortasında birbirleriyle kavga eden Laurel ile Hardy'ye ilişir. Hiç se- sini çıkarmadan bir müddet on- ları seyreder.. En sonunda şöyle seslenir: — / Yetişir, kavgayı kesiniz. İkiniz birlikte içeriye geliniz. Iki. nizi birlikte göreceğim. Ve onları aldığı odada kendi- lerine: A — İkiniz birlikte fevkalâde bir çiftsiniz. gtizi, beraber çalış- mak üzere, angaje ediyorum.- Ve böylelikle herkesi kahkahalarla güldüren Laurel ile Hardy çifti meydana çıkmıştır. Fakat, o gün bugün bu iki a- dam birbirlerini hiç sevmezler. > L : Nelson Edy'nin Partöneri Balalaika filminde büyük bir sükse yapan güzel sesli artist Nelson Edy'nin birlikte film çevrimekten hoşlandığı ar- tist Jeanette Macdonald'dır. Zi- James Steward'ın en iyi ve eski arkadaşı Margaret Sullivan'dır. Bu iki genç ahbap, son zamanlarda birlikte iki film çevirmişlerdir. Bunlardan biri «Köşe başında. ki dükkân», diğeri de «Ölüm fır- tınası» dır. b Emsalsiz bir musiki festivali: « ENEERAL DA tarafından temsil MARİA CEBOTARİ ea TAsKALA ve CLAUDİO GROLLO ile ROMA OPERA RUVAYAL'i Orkestrası ve 'teganni hey'etleri tarafından parlak bir tarz- da yaratılan VERDİ'nin En Meşhur OPERASI LA TRAVİATA Bu Perşembe Akşamı SARAY Sinemasında — Artistik bir hâdise teşkil edecektir. Şaheserler daima büyük kudretlerin birleşmesinden yaratılır. Meşhur Rejisör “MİCHAEL CORTEZ” Amerikada - İdeâl sevgili ismini alan ER-O GUN M G Keşif Alayı ve Vatan Kurtaran Arslan gibi filmler çevirtmişti. Bugün de Güzel JOAN BLONDELL'e BAKİR ADAM harikasını hazırlattı. Üç kudreti bir araya toplayan bu film Bu Perşembe Akşamı LA LE Bursa Nafıa Müdürlüğünden 1 — Bursa - Müdanya asfalt yolunun .0 -- 718 — 2 -- 718 kilomet- releri arasındaki bozuk soğuk asfalt şosenin sandoviç sistemi betona tah- BUGUNKU PROGK 8.00 Program 18,038 Çaz! 8.03 Haberler — | 18.30 K 8.18 Müzik (PL)l 1845 Köy S2f 8,45 Yemek lis-| )4 oo.?LY'”’ $ v 19.30 Haberler * 1945 İncesaz 12.30 Program dyo 12.33 Şarkılar y ıla 12,50 Haberler 13.05 Şarkılar 13,20 Müzik (PL) * 18.00 Program ÖLÜM Devlet Demiryolları paşa matbaaşı kalem dat Kansüunun oğlu 19 yaşıtı, da lise son sınıf - talebesint” Oğuz Kansu uzun ,_aınand ri çekmekte olduğu "h:z lıktan kurtulamıyarak vefi miştir. Cenazesi bugün cıdaki evinden kaldırılarak “| küdarda Karacaahmette kabristanına defnedllme-k“' ASLAN ve ESE MÜTTEHİT ÇİMENTO * v SU KİRECİ FABRİKA> LARI ANONİM İLÂN Ticaret kammuuun 361 nci VE ket g 20445 Ork““’ | 2230 Hal ErWİ 2245 Örki 23.00 Cazband — 23.25 Knpl’” d vili 16000 lira keşif bedeli üzerinden kapalı zarf usulile ko. nulmuştur, 2 — Esksiltme 3/3/1941 pazartesi günü saat on birde Bursa vilâyeti Daimi Encümeninde yapilacaktır. 38 — Bu işe ait evrak şunlardır: Vahidi fiyat listesi, keşif, eksiltme ve bayındırlık işleri genel şartna- meleri ile mukavele projesidir. Talipler bu evrakı Nafia Müdürlüğünde görüp tetkik edeceklerdir * — Talipl k iştirak i için 1200 lira mu- vakkat teminat yatırmaları, bu iş için vilâyet makamından ilân tari- hinden sonra alınmış ehliyet vesikası ibraz etmeleri, 940 senesi için Ti. caret Odasına kayıtlı olduğuna dair vesika almış * olmaları ve üçüncü ddede yazılı ve fenni evrakını görüp kabul ettiklerine FEN | ni Dünkü Maçın Galipleri: İnönü ve Çamlıca Dün öğleden sonra Eminönü Halkevinde kız mektepleri ara- sındaki vyoöleybol şampiyonasına devam edilmiştir, İlk maçı Bo- ğaziçi ile İnönü takımları yap- mışlar ve İnönü takımı faik bir oyundan sonra maçı 15-8 ve 15- 10 kazanmıştır. Takımlar, aşağıdaki kadrola - rile oynamışlardır: İnönü: Güzin, Refan, Ayhan, Mahide, Nedlâ, Zekiye. Boğaziçi: Nilüfer, Handan, Rebia, Handan, Lâmia, Zeliha. Son maç Çamlıca ile Şişli Te- rakki arasında olmi . Çam- hcanım Şişli Terakkiye nisbet le kuvvetçe faikiyeti oyun üze rinde derhal tesirini göstermi ve Çamlıca ekibi rahat bir o - yündan sonra maçı iki sette 15-0 ve 15-7 kazanmıştır. Çamlıca: Süheylâ, Neclâ, Nec lâ, Nebahat, Hayrünnisa ve Nu runnisa. Şişli Terakki ise; Selime, Refan, Sıdika, Türkân, Neclâ ve Emelden mürekkepti. dair imzaladıktan sonra 2490 sayılı kanuna uygun olarak hazırladıkları te)dı! urilarım 3/3/1941 günü saat ona kadar Bursa vilâyeti Dsi'ml Eu— fikan Aslan ve Eskihisaf mw mento ve su kireci tabrikaları nim şirketi hissedaranı 17 Mart tarihine müsadif pazartesi günü 16.30 da Beyoğlunda İştiklâl sinde Serklidoryan (Cercle d binasında inikat edecek adi ran heyeti umumiyesi Wpll" davet olunurlar. RUZNAMEFİ MÜZAKERA 1 — Meclisi İdare raporu ile i lâzmdır. Postada gecikmeler kabul edilmez. (994) rakıp kıraati, r 2 — 1940 senesi muamelâtına Devlet Denizyolları İşletme İdaresi İlânları Mudanya Tarifesi Değişmiştir 17 Şubat 941 Pazartesi gnnunden Itıbuen muvakkat bır zaman için ya ve haf- tada dört posta yapılacaktır. Vapurlar İstanbuldan Pazartesi, Carşamba ve Cuma günleri 9.00 da, Pazar günü saat 9,50 de | Sah, Perşembe ve Cumartesi 11,00 de, Pazıır 16.00 da dönecektir. Pazartesi ve Cuma postaları Armudluya uğrayarak Gemliğe ka- dar gideceklerdir,. Pazar sürat' postası (Sus) vapuru ile diğer postalar eski vapur- larla yapılacaktır, (1165) ——-—’ saat İstanbul Vakıflar Öîrekförlüğü İlânları Yıllardanberi K alâka iyen ve adresi idaremizce bilinemiyen (Eski maliye nazırı Mehmet Halet Ef, bin Elhaç Halil Ef.) Vakfının mütevelli kaymakamı Tevfik Amirin ida- rTemize vakfına ait leyi takip ve hayır şartlarını ifa etmesi için ilânen vâki tebligata icabet etmediğinden, kendisine ilân ta- rihinden itibaren on beş gün daha mühlet verilmiştir, Bu müddet zarfında da gelmediği takdirde hakkında kanuni mua- mele yağlılacağı ihtar makamına kaim olmak üzere ilânen tebliğ olunur. (1207) kabulü ve Meelisi âzasının ibrası Ve mezkür sene yici muamelâtına dair Meclisi nin teklifi, 3 — Meclisi İdare âzasına cek ücreti huzurun tayini ile umuru şirketin İdaresine surefi susada memur edilecek âza tesbiti, 4 — Meclisi İdareden çıkan yerlerine yenilerinin intihabi, 5 — 1941 senesi için bir intihabı ile aidatının tesbiti rakıbın mazereti halinde ifayi " eylemek üzere diğer bir zatif '. Lâakal 25 hisse senedine lup ta, bu toplantıda hazır mak istiyen zevat Ticaret »kanl 371 nci maddesine tevfikan” tarihinden bir hafta evvel ni şirket merkezine tevdi K ler, Bankalara tevdi edilecek histt) nedatı mukabilinde alınacak tuplar şirket merkezine uvdw hiyetinde olarak kabul MECLİSİ İDA' İstanbul, 17 Şubat 1941 el lllledeleeleeleielleealalk eee De DRAM â A Akşam uıv 2080 da , MEŞALELER KOMEDİ KİS Bu aksam oyun Korkudan rile kulaklarımı tıkadık! yumdu. zorimr. yine Budenblre ev yıkılacakmış gibi ka koptu. A: titriyerek koltuğıı oturdu, parmakla- tan sonra gözlerini sıkı sıkı Yine göz kapaklarının arkasından ışıkları ulaki VK gürüllülerini duyu » mut*!.uş bır tara- alnın- dan hrlıywdmuş glbı buyuriı Bağn'mıyor kilit- lenen dişlerini açamıyordu. O sırada yandaki e| derek sözüne devam ediyordu: TEFRIKA No. 60 na doğru yürüdü. Karısı gözleriyle onu takip e- dan şiddetle kapıyı açıp odasına geçti. Şermin, dudaklarında tatlı, müşmik bir te- bessümle onun arkasından uzun uzun baktıktan sonra lâmbayı söndürüp yatağına uzandı ve başı- nı yastığına gömerek gözlerini kapadı, Ancak, şafak ağarırken uyumaya muvaflak olduğu için ertesi sabah saat onda gözünü açtı ve bir akşam evvelki vakayı hatırlayarak gülüm- sedi. Kocasmın müşfik kolları, tatlı sesi aklından çıkmıyor, hâlâ o unutulmaz dakikaları yaşadığını zannediyordu. Hazırlanınca hemen aşağıya, yemek odasına Ü Bi SADA Sea ka- K 5 pinm açıldığını, k. M_. n beğü iyle Na.k.leden. Muazzez Tahsin Berkanı yavaş yavaş yaklaştığını gördü. Geniş bir el sıcla- — Yıldmm çok yakına düşmüş olacak Nejat. rmıokşadı.nuşiüı.tıthbırsssığ;ırıgırkonu — Evet, civarda bir yere düştü. -Artık tehlikı mıya başladı: kalmadı. Şermin hakikaten çocuklaşmış, korkudan aklıni hybetmıştı. Bilâihtiyar ellerini uzatarak kocası- nın ellerini , onları bütün kuvvetile sıkmı- ya başladı. Vücudü ngaıda kalmış bir yaprak gi- bi titriyordu. Birdenbire kuvvetli bir çift kolun kendisini bir tüy gibi kaldırarak yatağının üzerine ğını, kocasının müşfik elinin örtülerini dü- zelttiğini hissetti. Bir saniye sonra Nejat yatağın başucuna oturmuş, kolunu omuzuna dolıyarak ba- şını kendi kuvvetli omuzu üzerine dayamıştı. — Korkma yavrum, bak şimşek çaktı, gök gür- Hiyecek.. Iştetehm:egeçtı artık rahat nefes al, tit- yöstEİ asimğn örn dt di ct — Biliyorum, aptalca bir korku bu Nejat; fakat cocıxkl ğumdanberi bundan kurtulamıyo! rüm. İşte yine şimşek çaktı. Rica ederim buradan ayrılma- yınız, korkuyorum Nejat... — Tabii buradan aynhnxyacağun Şermin, “bak seni nasıl sıkı sıkı tutuyorum.. Ben yanında iken neden korküyorsun? — Bilmiyorum. şimsekler âsabımı bozuyor, Bunu söylerken başını onun göğsüne sokmak is- tiyormuş gibi kocasına yaklaşıyor, onun himaye- sini dileniyordu, Birdenbire tüyler örpertici bir taraka duyuldu we bina temelinden sarsıldı. O kadar ki, genç ka- dının nefesi tutulnnık bütün vücudü elektriklen- mis p'bı titredi. geçti yavrum. 'lhı-lîıdh-ı vaslar akıvor. | — Beni korkutan hakikt bir tehlike değildir. Bu fırtına sinirlerimi bozuyor. eei Bu çocukca muhakeme Nejadı hafifçe güldürdü. — Evet anlıyorum yavrum. Senin cesur bir kız olduğunu biliyorum. Bilâ ihtiyz4 karısına “Sen,, diyordu. Şermin de bunu pek tabii buluyor, sesini çıkarmıyordu. — Fırtına kopacağı belli idi. İki üç gündür ortalık cehenneme dönmüştü, Allahtan ki siz bu- rada bulundunuz Nejat; yoksa ben bu otel oda- sında yapa yalnız ne ım?. Bunu söylerken utanıyor, kızıyordu. — Beni çok korkak mı %uluyorsunuz Nejat? Genç adam tatlı ve müşfik bir tebessümle karısına baktı. — Hayır Şermin, sadece küçücük bir kızsınız.. — Kendimi : a galışıyorum ama görü- yorsunuz ya, her şimşe bilâihtiyar ürperiyo- rum... — samet dashlevsa dilerii CE EBİ . — Artık korkma yavrum, bak fırtına yavaş yavaş şiddetini kaybetti. Şermin cevap vermeden başını onun omu- zuna dayadı. Kendisini sakin ve müsterih hisse- diyor, bu sükünetin devamını arzu ediyordu. Ya- vaş yavaş şimşeklerin seyrekleştiğini, gök gürül- tülerinin daha derinden geldiğini görünce artık bu vaziyette kalmasının muvafık olmadığını hissede- rek ağır ağır başını kaldırdı, kocasından uzaklaştı. — Teşekkür ederim Nejat. Bana bu akşam büyük bir yardım ettiniz. Genç adam dudaklarında acılışmı bir gülüşle »“derhal verinden sesini çıkarmadan odası- 'kendi japtallığına — İstediğiniz zaman dünyanın en iyi kalpli, en müşfik adamı oluyorsunuz. Nejat cevap vermeden ağır adımlarla yolu- na devam etti. — Yalnız, korktuğum için benimle alay et- tiniz... Bu biraz ihtiyatsızca bir hareket olmadı mı? 4 Neıat birdenbire durarak başını arkaya çe- V N — İhtiyatsızca mı? — Tabit; ben de sizin korkunuzla alay ede- bilirdim... — Benim korkum mu? Eli kapının tokmağıtu cevmrken durdu' — Fırtınadan kork istemiyorum. İri mavi gözleri, sarışın bukleler arasından ona fettan fettan bakıyordu. Nejat bilâihtiyar ka- pının tokmağını sıkarak olduğu yerde durup ona baktı. — Sizi korkutan sebeplerin en az iki tanesini biliyorum: Bir zaman Mithattan korktunuz... Nejat, dudaklarını ısırarak cevap vermedi. — Simdi, bu dakikada size haşyet veren se- hebi de söyliyeyim mi? Merak etmeviniz bu. sim- sekten ve yıldırımdan daha zararsızdır. Siz bu anda sadece benden, beni sevmekten korkuyorsu- nuz değil mi Nejat? Genç adam, kendisine işkence ediliyormuş gibi boğuk bir sesle: — ŞSermin! Diye haykırdıktan sonra bir iki saniye yerinde hareketsiz kaldı. İcln ıçm bir mü- cadele y kta her çizgisi !'belli idi; fakat ağzından bir tek kelime çıkarma- indi, Nejat pençerenin önünde sokağı seyrediyor- du. Ayak seslerine başını çevirdi, göz göze gel- diler. Şermin ne söyliyeceğini bilmiyordu; çün- kü onun, bir gece evvel geçen hadiseden sonra nasıl bir haleti ruhiyede olduğunu tahmin edemi- BULMACĞ 13239060 10 $ | €nld. yordu. Zevahir pek t verici ol kla be- rebar yine: — Bonjur Nejat! Demekten kendini alamadı. Genç adam ahenksiz bir sesle; — Bonjur Şermin! Cevabını verdi. — Henüz kahve altı etmediniz mi? — Sizi bekliyordum. Şermin kocasına dikkatle baktı: — Çöok naziksiniz... Bu sabah dost muyuz, ik | düşman mı? , Nejat cevap vermeden çayları istemek için zile bastı. — BSükütunuz menfi cevap demektir; fakat bana karşı böyle fena hisler beslemenizin sebebi nedir bilir misiniz? İ Kocası gözlenm kaldırarak onu süzdükten — Madem kl bemm hislerimi bu. kadar iyi biliyorsunuz, o halde bu izahatı siz veriniz. rmin güldü: — İste sebebi de bu... — Nasıl sebep? — Hislerinizi anladığım için.. O dakikada hizmetçi elinde çny tepsisiyle gir- diği için gene kadın bunu bahane ederek sözü kesti. Gülsüm, bir taraftan fincanları —masanın üzerine yerleştirirken, bir taraftan da konuşu- : (Arkası Var) Sağa: 1_AB!" Fransız müstemlekesi 2 Z £ mak - Cereyan eden $ Z gW" Ters okunursa duhul 4 h dngil Yükselmek 5 — M Şumullendırmekgu nası 7 — Bir renk — * i yet merkezi 8 — Ârli g emir - cemi edatı 6 — Yi Bir Türk denizi. A Yukardan Aşağı: 1 . T0 | da bir dağ silsilesi 2 Gt okunursa Habeş | g Karanın bir hecesi 3 9 Dadı değil 4 — Teff geh nursa: — Boy boybos ” delenmiş tahta 5 — BİP ç g Yeninin bir hecesi yim 7 — Sunmak - B“M Bir divan şairi - Ter$ “güy sa Üçcüdür buhar 9 — —— bir devlet. j Evvelki Bulmaca — , | sağa: Bingazi 2 — AFi Ş - 3 — Dalak - Kin 4 ğf kale 5 — Marat 6 — 'I—Iney Prlmsş, 9-—'0!1 u