13 Şubat 1940 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TTT Gördüğü ..,__A.__._.. aBt «— Aferin.. Aferin!,, diyrrek dikkat ve alâkayla dinledikten son. ra, bana: _“— Aferin çocuğum, dedi. Gö. rüyorsun ki, gayret ve'amek boşâ gitmiyor. Çalışan insan, öğrenen, okuyan ve yazan insan, en sonun- da, nasil olsa, emeğinin, yorgunlu. ğunun semeresini görüyor. Şimdi seni, yüz elli kuruş maaşla va a- saleten, vilâyet tahrirat kalemine tayin ediyorum. Temenni ederim ki, böylece girdiğin memuriyet ha- yatında, istikbalin de, zihnin, ve temiz kalbin gibi açık olsun!,, O efendi adamın, pederane bir şefkatle söylediği bu sözleri din- lerken duyduğum heyecanı tarif. ten âcizim. O sözlerini bitirdikten sonra, boyun eğmekten, dalkavuk. luk etmekten tiksindığim halde, el- lerini öpmiye davranmayı, bir te. kâpu saymadım. Ve o gun, işimin başında çalışırken ömrümün en büyük saadetlerinden birini tada- rak, çeşit çeşit mihnetler ve me- şakkatlerle geçen bir mazinin bü- tün yorgunluklarını unuttum. 1. çim, beni yeni ümitlerime kavuş. turabilecek taze bir hız ve vesa- retle doldu!,, ine Ahmet yazıyor: *— O sıralarda, henüz pek cüzi malümata sahip olduğum halde, kendimi allâme sanıyordum: Za« ten, nefsime itimadımıa fazlalığı da bundandı. Kendi hakkımdaki bu hüsnü vehmimden dolayı beni ayıplamayın: Bu zannımın bu de- rece küvvetlenmesinde, daha doğ- rusu, o kadarcık malümatla, o de- rece şımarışımda, Mithat Paşadan gördüğüm teveccünün çok dahi vardı. O, benimle fazla meşgul ol. mıya, bana sık sık iltifatta bulun. mıya başlamıştı. O kadar ki, hafta- nin bir, iki gecesinde sofrasında yemek yemek şerefine bile kavu. şuyordum. Eğer henüz çocuk deni- lecek bir yaşta bulunduğumu da düşünürseniz, o derece şimarmakta beni mazur görürsünüz. Mithat Paşa, huzuruna kabul olunduğum günlerden birisinde, bana: “— Sen, dedi, bundan sonra, her sabah, erkenden, benim kayın biraderle birlikte, Hacı Salih E- fendinin medresesine devam ede- cek, biraz da arabi, ve farisi oku. yacaksın!,, Bu sevindirici emri aldığım gün. den itibaren, her gün, Mithat Pa- şanın kayın biraderi Namık Bey- le birlikte Rusçuk fuzalasından Hacı Salih Efendinin medresesine devama başladık. Bu suretle, ba- şarmek riyetinde olduğu işler artmıştı. Fakat buna rağmen, ben, hepsinin altından kolaylıkla ikalktıktan başka, bol böl sefahat yapmıya da vakit bulabiliyordum. Hem sefahatim, tek cihetli de- ğildi. İçim ve hayatım çeşit çeşit alâkalarla doluydu. En aşağılık ve sefih heves uğrunda can vermek, benim için işten bile değildi. Zira adına hayat denilen şeyin kadrini, kıymetini kavrayabilecek kemale kavuşamamıştım. Sabahleyin medresede dersimi aldıktan, bütün gün, dairedeki işle- rimi bitirdikten ve akşam Üzeri, fransızca dersimi tamamladıktan sonra, konçları kasıklarıma kadar çıkan kocaman Macar çizmelerini ayaklarıma çeker, kalın bastonu. mu koluma takar ve soluğu, içleri her çeşit sefahate sahne olan ma« hallerde alırdım: Fransızca hocam, Aragan adın- da bir zattı-ve bu zat, ömrümde o güne kadar tanıdığım insanların en bilgilisi idi. Fakat, benim ondan te. min ettiğim istifade, sadece lisanı- mı ilerletmekten 1baret kalmadı. Her şeyi bildiğine inanabilecek de- recede zavallı bir hale düşmüş o- Mithat Efendi Yazan: Merhumun Oğlu Dr. Kâmil Yazgıç Bu DereceŞimarmamın Sebebi, Mithat Paşadan Teveccühdü lan ben, cahaletimin hudutsuzlu. ğunu ondan öğrendim. Cahaletimi her fırsatta yüzüme vurur, hattâ, cahaletimi yüzüme- vurmak için, sık sık fırsat icat ederdi. Bu vazi. yetlere düşmenin acı hicabın: sık sık duyuşum sayesindedir ki “ilim,, haline kavuşturduğumu vehmetti- ğim derme çatma bilgimin boşlu. ğunu, hiçliğini anladım. Ve yine bu sayededir ki, içine gömüldüğümü anladığım cehalet deryasında bo- gulmaktan kurtulmak için, gözle- rimi yeniden birer can kurtaran gibi görümen kitaplara sarıldım. Bilhassa o devirde, okunacak türk- çe kitapların kıtlığı, beni, fransız. caya daha fazla çalışmıya sevketti. Bir taraftan fransızcaya çalışıyor, bir taraftan kitap okuyordum. Hem tıpkı, yaman bir açlık hisseden İn« sanın eline geçen her şeyi midesi- ne İndirmesi gibi, elime geçen her kitabı okuyordum. Bereket ki, be. yin, mide gibi çabucak fesada uğ- rıyan bir uzuv değildi. Eğer böyle olsaydı, o sıralarda, beyin Tcsadan- — dan öleceğim muhakkakfı. Fakat, hem arabi;'Târisi öğrenmek, hem akşâma kadar dairede çalışmak, hem fransızca ders almak, hem bol bol kitap okumak, hem de bu arada bile sefahati birakmamak, zaten zayıf olan bünyemi yeniden sarsmıştı. Doktorların tavsiyesi ile, ve Mithat Paşanın müsaadesile, Ziş- toy adındaki sayfiyede, bir müd. g- ı Mısır Kralı Majeste Faruk'un doğum yıldönümü münasebetile evvelki gece Mısır Konsoloshanesinde bir kabul recmi yapılmış ve gece de bir suvare verilmiştir. Yukarıki resimler, süvareden iki intıbaı tesbit ediyor. N Karadenizde FIRTINA Şiddetlendi Evvelki gün yağan karla beraber, hava soğumuş ve denizlerde fırtına kısmen şiddetlenmiştir. Rasathane liman reisliğine şimal fırtınaSının de. vam edeceğini bildirmiş, keyfiyet dün denizcilere tamim edilmiştir. Dün E. ge ve Marmarada lodos İırtınasının biraz-sükünet bulmasına mukabil Karadenizde karayel fırtınası devam etmiştir. Yolda bulunan küçük mera- kip limanlara sığınmışlardır. Büyük vapurlar yollarına devam etmekte- dirler. — Denizlerde hâdiseler İnebolulu Salihin idaresindeki 22 tonluk Kamer motörü Yemiş ile Seb- ze hali arasında Riza Taşpınarın 3258 numaralı sandalına çarpmış, parçalayarak batırmıştır. Sandalda bulunan ik ikişi kurtarılmış, hâdise etrafında tahkikata başlanmıştır. det e YD aA görEmüaE GRRR orada işten, dersten ve kitap'ardan kurtulmuş, fakat maalesef, sefa- hata dalmak fırsatını yine bulmuş ve kaçırmamıştım. Hattâ, bilâkis, muvakkaten bıraktığım meşgale- lerden artan bütün vakitlerimi se- fahatle geçirmiye başlamıştım. Be- reket ki, bu istirahat (!) uzun sür- medi. Yoksa, bu sefer de “Tartı is. tirahat,, (!) tan öleceğim muhak. kaktı. Tam o sıralarda, Sofyada, bir ıslahhane ve fabrika inşa olunması kararlaştırılmıştı. Bu inşaata ne- zaret etmek vazifesi . askerliğini bitirmiş, ve Mithat Paşanın tevec- cühünü kazanarak maiyetine gir- miş olan - büyük kardeşime veril. mişti. Fakat kardeşim, lisan bilmi. yordu. Halbuki, inşaatta, bir eene- bi mühendis çalışacaktı. Ve karde. şimin onunla sık sık temasta bu- lunması lâzımdı. Bu itibarla, beni de, tercüman olarak kardeşiimn ya- nına vererek, Sofyaya gönderdiler. Fakat bu gidiş, benim için, hiç te hayırlı olmadı. Çünkü Sofya, be« nim bir türlü yakamı biırakmıyan sefahate, çok müsait bir meydandı. Nitekim, ilk gençliğimin en çılgın- ca sefahat âlemlerini o sıralarda, ve Sofyada yaşadım. Fakat, artık, gittikçe eriyen zayıf bünyem, yü. zümü ilk defa görenlere bile endi- şe verecek hale girmişti. Anam, babam, beni reddetmekle tehdit mecburiyetini — duydular. — Kar« deşim ettiği nasihatlerin hiçbir te- sirini göremediği içın, bir gün, gö- zümü korkutmak, ve beni tuttu- ğum bu tehlikeli yoldan geri çe- virmek — için tehlikeszce — vur- durttu. Fakat, aldığım bu bıçak yarası bile, uslanmama sebep ola- madı. Ve ben, maalesef, Suofyanın ölümü bile göze aldıracak derece. de cazip bulduğum sefahat âlem- lerinden talisiz yakamı kurtarama- dım, N ihayet, ailem, en son çareye başvurdu ve beni şimdiki re. fikam Servet hanımla evlendirdi- ler, Bereket ki, bu İşi yaparken, bir hayat arkadaşı seçmek hakkı. ni elimden almamışlardı. Nitekim bu sayededir ki görüp severek aldı- ğım refikamla kurduğum yuva, bedbaht olmadı. (Devamı var) Bir mayin görüldü Diğer taraftan, Kandıra limanının eski Krepe mevkii ile Sarısu arasın. da bir mayin görülmüş ve liman reis- liğine dün telgrafla bildirilmiştir. Mayinin imhası için bugün bir müf. reze gönderilecektir. Vapurların ma- yinden uzak geçmeleri denizcilere ta. mim edilmiştir. Fransız Profesörünün İkinci Konferansı Konferanslar vermek üzere şehri- mize gelmiş bulunan Kollej dö Frans profesörlerinden Luis Massijan ikınci konferansını da dün öğleden sonra Güzel Sanatlar akademisinde vermiş tir. Profesörün dünkü konferansının mevzuu (Sanata verdiği ilham bakı- mından Hallaç Mansur) du. Profe- sör konferansında, ilk evvelâ Hallaç Mansur devrinin akidelerine temas etmiş ve Mansuru yetiştiren içtimai muhiti de anlattıktan sonra Hallacın takip ettiği gayeyi, akidesinin muah- har devirler sanati üzerinde bıraktığı tesiri izah etmiştir. Profesörün konfe rans Hilmi Ziya Ülgen tarafından türkçeye tercüme edilmiştir. Tifüs Mücadelesi Vilâyet ve belediye sıhhiye müdür- leri, tifüs hastalığının önüne geçmek için esaslı surette mücadeleye başla- mışlardır. Bu maksatla şehirdeki be- kâr odalarında yapılan kontroller, bu odaların kısmı azamisinin gayet pis olduğunu göstermiş, buralardaki be. kârlar hamamlara sevkedilerek gerek odalar, gerekse bu bekârlara ait eş- yalar dezenfekte edilmiştir. Temizlik mücadelesi için bütün ilk ve orta mekteplere de bir tamim gön derilmiş, talebenin saçlarının kesti. rilmesi, sabahları talehenin temizlik nemiyen talebelerin aile adreslerinin bildirilmesi istenilmiştir, Karga Mücadelesi Üsküdar kazasında karga mücade- lesine başlanmıştır. Herkes bir karga öldürmiye mecbur tutulmaktadır. Şimdiye kadar yapılan mücadelede 3 kurt, 800 karga öldürülmüştür. Tramvay - Kamyon Çarpışması 3946 numaralı kamyon dün Osman beyde 139 numaralı Şişli . Tünel tramvay arabasına çarpmış ve tramı- vay hasara uğramıştır. Nüfusça za- yiat olmamış, fakat bu çarpma hâ- disesi dolayısile münakalât bir saat kadar durmuştur. muayenesine tâbi tutulması, temizle- | bu kaza dahilinde 22 tilki, 24 çakal, | murahhas, liman r Hzine, muştur, Liman tarife Almanyaya İsmarlanan Bütün Vapurlarımızın İnşası Tamartlandı Almanyaya evvelce sipariş edilen 5,300 tonl ze indirilmesinden sonra ayni tonajdaki Savaş v 3500 tonluk Şalom va. purlarınm inşaları da bitirilmiş vaziyettedir. rilip getirilmiyeceği belli değ'ldir. 5,300 tonluk! sinin inşası bir hayli zaman evve! bitirildiği halF limanımiza getirileme. miştir. Almam hükümeti vapürlarımızı limaıımi"'lıı teslim şartını kabul ettiği takdirde mesele kalmıyacâktır. | : Yeni Bir Komisyon Kutldu Denizyolları İşletmesi vapurlarının vaziyeti ya oturan Tırhan vapuru hâdisesi etrafında tetikat yapmak üzere liman reisliğinde bir komisyon kurulmuştur. Komisytda Münakalât Vekâleti teftiş heyeti reisi, başmüfettiş ve bir müfelğ de heyeti fenniy reisi bulunmaktadır. Ko. misyon ilk toplantısını dün yapmış ve akşam #Ç vakte kadar meşgul ol- ğuü ve Egemenin deni- ak bu vapurların geti- apurlarımızdan İlk iki. Alanya civarında kara- le heyeti fenniyeden hbir komisınu Liman tarife komisyonu yarın öğleden sort ilk toplantısını yapamk' bu arada tetkik edilecektir. %mı-_—ı__uı nmedla ği çeni güzmeme e ea d e aa tir. Yeni teskilât kanunu dolayısiyle benıı_vinrı ve Liman İşletmesinin tarifeleri Vekâlet tarafından hazırlanacaktır Münakalât Vekâleti liman dah'linde işliye Vapur ücretlerinde tenzilât için tetkikat yapmaktadır. Bilhassa yaz için Aalar — Yalova ve Havdar. pasa — Kadıköy hattında tenzilât imkânlar| havalisi Tramvay Sirketivle anlaşılarak Kifüden, son tramvay durağı olan Bostancıya kadlar gidiş — geliş tenzilğ aranmaktadır. Üsküdar ve tek bilet usulü ihdası da Çoban Şabanın Tecziyesi İstenildi Sütlücede kendi ağılına koyun soktu diye, Niyazi ve Tahiri öldüren Arnavut Şabanın muhakemesine dün Birinci Ağır Cezada devam edilmiş. tir. Suçlu Şaban cinayetlerini tama- men inkâr ederek bunları patronu- nun akrabası olan Cevadın yaptığını ve dinlenen şahitlerin para ile tutul. gduklarını iddia etmiştir. Müddetumumi iddianamesinde Şa- banın suçunu sabit görerek ölüm ce- zasına çarptırılmasını istemiş, fakşıt cezanın tahfifi cihetine gidilmesi için de işte esbabı muhaffefe mutalea et- tiğini söylemiştir. Muhakeme, dosyanın tetkiki ile karar vermek için başka bir güne bi- rakılmıştır. P Cei n S SRd e Gazete Kâğıdı Geliyor Gazeteler için, Basın kooperatîf'ı, İtalyadan on iki vagon kâğıt satın al- mıştır. Kâğıtlar yola çıkarılmıştır. Ayrıca Slovakya ve Macaristandan dahi bin ton kadar gazete kâğıdı te- 8 — Mülkiye mektebi nerededir? Gir- me şartları, tahsil müddeti ne kadar- dir? C — Mülkiye mektebi Ankaradadır. Yeni ismi Siyasal Bilgiler okuludur. Tahsil müddeti 3 senedir. İlk iki sınıfı umumidir. Son sınıfı idari, mali ve Sİ- yasi olarak üç şubeye ayrılmıştır. Tür- kiye tâbiiyetinden olmak, 18 - 25 Yağ lise ve olgunluk diplomalarını, 6 adet 6X4,5 büyüklüğünde — fotograf. sıhhat raporu ve çiçek aşısı kâğıdı, taahhüt se- nedi ve dilekçe ile okul direktörlüğüne müracaat etmek, girme şartlarıdır. Okul || aoktorunun vereceği müuayene raporu esas tutulur. 1 - 30 eylül arasında talebe * kabul edilir. Muayyen miktardan fazla talip çıkarsa, aralarında müsabaka Ya- arasında bulunmak, hüviyet cüzdanı İle - 4 izel Sanatlar Şülası Toplanacak Maşif Vekâleti, önümüzdeki yaz mevsif9de Ankarada bir güzel sa- natlarÜrası, toplamağı düşünmekte- dir, phün için, vekâlet tetkiklere başlar$tır. Bu tetkikler mırasında, muhtef Sanat şubelerine mensup bil gi ve Mtısas sahibi olanlarin fikirle. rindey'de istifade edilecektir. Şüra- ya, bıfanat şubeleri mensupları iş- tirak Eğîileceklerdir. Tetkikler bi- ter b vekâlet şürada konuşula- cak riseleler hakkında bir program hazırfâ&rak alâkadarlara göndere- cektir Talebe pasoları işi Ün!*Tsite ve yüksek tahsil genç- liği &Mvaylarda tenzilât!a seyahat için p39 taşımıya mecbur tutulma- malartl ve hüviyet varakalarının tram”Y Mmemurları tarafından paso makâ'nda kabulünü rektörlükten isteyilerdir. min “Üleceği haber alınmıştır. Bu kâğr’_gazetelerin ihtiyacına göre, teyz *dilecektir. pur Mektep yatılıdır. g— Bizde sanatkâr yetiştiren mek- tep V midir? —» — Endüstri sahasında kendilerin- def İStifade edilebilecek sanatkâr ye- için açılmış olan erkek böle- t Okulları vardır. Bunlar ikisi ih- Ve üçü teknik olmak üzere Üç sınıf '& ederler. Ayrıca ağaç işleri, model demir, döküm, elektrik gibi a- hâvidir. Bu mekteplere ilk- bitirenler, yaşı 13 den aşağı V? den yukarı olmıyanlar girebilir- :j(&' mektepler yatılı ve yatısız ol- Üzere iki kısımdır. İmtihanı kaza- nrı" mektebe parasız yatilı olarak | edilirler. Paralı ve yatısız talebt | »| ması üzerine iki memleket arasındi İtalya İle Tesbit Edilen Esaslar İtalya ve Türkiye arasındaki tica- ret anlaşması mucibince iki hükü” met heyetlerinin her altı ayda bir de- fa toplanmaları lâzım gelmektedir. Romada yapılan son toplantı bu mak satla yapılmıştır. Altı aylık ticari mü badelâtın beş milyon Türk lirası ol« Mması tâkarrur etmiştir. Anlaşmanın bugüfimzalanması beklenmektedir. İtalya piyasalarina satılacak malların zere bir haftaya kadar şehrimize İtal yan tüccarlarından mürekkep bir grup gelecektir. İngilizlerle ticaretimiz İngiltere ile yapılan ticaret anlaş: ticaret mübadelesinin bir kaç misli artacağı anlaşılmaktadır. İngiliz! dominyonlârdan — alamadıkları — ve Mizden almâkta o10uxlArı DuLuli Mmâ ları mübayaa edeceklerdir. £ kap tiftik rekoltesi İngilterenin b İngiltere bizden tiftik te alacaktır. İngilterede alâkadar heyetlerce if- halât ve ihracat maddelerine ait lis- teler hazırlanmıştır. Bu listelerin bu günlerde neşredileceği bildirilmekte- dir. Slovakyanın istedikleri Slovakya piyasamızdan külliyetli miktarda balık konservesi istemiştir. Fabrikalarımız bu talebi henüz ka- bul etmemişlerdir. İstenilen miktar, eldeki işlerin bitirilmesinden sonra temin edilebilecek ise 'de Slovakya ile mevcut ticaret ve kliring arılaşe ması, nisanda nihayet bulacağı gibi Slovakyadan da mal gelmediği için kliring hesapları da dolmuş gibidir. Konservacılar bu vaziyetten haber- dar edilmişlerdir. Dünkü ihracat Dün piyasamızdan 250 bin liralık muhtelif mallar ihraç edilmiştir. İn- giltere, Fransa başta olarak diğer bi. taraf memleketlere gönderilen bu mallar arasında tiftik, fındık, balık, konserva, tütün, kenevir, yumurta ve zahire bulunmaktadır. Arpa işinde kâr edenler . Arpa ihracınin men'i üzerine arpa- lar dört buçuk kuruşa düşmüş, on gün sonra tekrar ihracata müsaade edilmesi üzerine fiyatlar altı kuruşa kadar fırlamıştır. Beş altıtüccar ararda ge- çen müddet zarfında bu düşük fiyat- lardan istifade ederek bir kaç yüz vagon arpa toplamışlardır. İhracata tekrar müsaade edilmesi bu tüccar- ların mühim kârlar temin etmesine yâramıştır. Son günlerde arpa satış- ları eski hararetini kaybetmiştir. TAKVİM 13 Şubat 1940 SALI | ' | 2 nday Gün: 29 Kasım: 98 Arabi: 1358 Rumt: 1355 Muharrem: 4 Tkincikânun: 31 Güneş: 6.59 — Öğle: 1228 & ; 15.20 — Aksam! 1740 “ Yatsı * 19.11 — İmsâk: 519 ı — ” ,îîhana tâbi. tutulmazlar. b ı | ü fiyat ve kalitelerini tesbit etmak Ü tün ihtiyaçlarını temin etmediğinden" sötütlüdişümüü j İ

Bu sayıdan diğer sayfalar: