30 Eylül 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2

Mert Mağlüpların Hakkı Yazan: M. Turhan TAN © G2 yam önce bir avuç Türk, şimdi ğ Varşovada olduğu gibi, Plev- Beye kapanmışlar ve & kendilerinin “on misli düşman askerini o köyün etrafına muhlamışlardı. Yârın da, ağ- yarın da gözü tam yüz yetmiş gün bu küçük köye dikildi ve Plevne, u- omumi coğrafya, di sanı olmıyan Z mini bir nokta iken medeni â min hatıralar haritasında en büyük “ şehirlerden daha meşhur oldu. © Nihayet rakamların ifade ettiği ezeli hakikat Plevne macerasında da kendini tanıttı, çokluk azlığı yendi! we Plevne kahramanları, ayağından “yaralanan kumandanları ile beraber teslim olmak ıstırarında kaldı. © Plevne kahramanlarının tarihi p Dün diploma alan kurmay subaylar TAN” hamasetini şahsında temsil eden Ga- “zi Osman paşa bir kulübede yarasını! © sardırırken sarılmıştı. Onu yaralı ya. © xalı çeviren Rus generallerinden Ga- — metski, tek başına müdafaadan fay- da çıkmıyacağımı, tebliğ ettiği vakit, o, bu şifahi notayı okuyan zabile de, İğil, yanındaki hekime yüzünü çevir- idiz | — Bir gün, dedi, bir güne uymu- iyor, dün neydik, bugün ne oluyoruz. Fakat bu mert mağlâpların bahtı tamamiyle kararmış değildi. Galip. | lersonların haklarına saygı göstere- cek kadar yiğit ruhlu insanlardı. Ni- İnşaat Yapanlar Şikâyetçi Mimarlar İhtikâr Komisyonuna Gittiler ee Harp Akademisinde Merasim Yapıldı en Dün Atinaya giden atletler Rumen sporcularile tekim Osman paşa bir arabaya ko . nularak wmumi karargâha Oo doğru sevkolunurken rastlayan prens Sarl (Romanya kralı birinet Karol) he - men atını durdurdu, büyük bir heye- canla elini mert mağlüba uzattı: — Siz, dedi, bir kahramansınız. Askerleriniz de birer kahramandır. © Sizi hayraniyetle selâmlarım, O esnada Rus orduları başku - mandanı Grandük Nikola (sahneye yetişmişti. Prens Şarl gibi o da he- yecan içindeydi. Uzun bir'lâhza ya- ral mağlâlu seyrettikten sonra eli. pi tutup hararetle sıktı; — Plevneyi, dedi, omüdafanda gösterdiğiniz iktidar gerçekten ha- rikadır. Sizi hürmetle tebrik ederim. Grandüke refakat eden general Skobelef, o esnada, Osman © paşayi yanındaki zabitlere gösteriyor ve şu sözleri söylüyordu: — Bu çehre büyük bir kumandan gehresidir. Onu hafızanıza hakşedi- niz ve bir mağlübun galiplerden ba. san daha yüksek kalacağını unutuia- yınız. i İ | | İ İ r »*mriyle onun kendi hususi çadırına götürüldü, yarası yeni baştan tımar 2dilip sarıldı ve bu iş bittikten sonra Çar Aleksandr çadıra geldi, Osman paşanın elini avucuna aldı, hir hayli müddet o vaziyette tuttu; — Siz, dedi, tam bir askersiniz. Gerçekten cesur bir adamsmız, Bi - «im pezdimizde bulunduğunuz, yâni misafirimiz olduğunuz müddetçe el. bisenizi, kılıcımızı, nlarınızı taşi- mak hakkına maliksiniz, Çar, göstermiş olduğu (nezaketle bir kaç cemile daha kattı, kendi hu - #usi hekimini Osman paşanın tedavi. sine memur ettiği gibi İstanbuldaki ailesi ile muhabereye mezun olduğu- nu da müjdeledi. Varşova kumandanınm — silâhını bıraktığı haberini okurken düşünce- lerim “mert mağlâpların hakkı” meselesi üzerinde kümelendi, durdu. Almanların bu haklara riayet ede - <eklerini umuyorum, © fakat içimde bir düğüm var: Varşova kuhianda - mina ailesiyle muhabere için verile» <ek musaadeden o, nasıl istifade ede. €ek7.. Vatan O kalmayınca yuva mı kalır hiç?.. ———aaa Dördüncü Türk Dil Kurultayı Toplanmıyor Ankara, 29 (A.A) — Türk Di Kurumu Başkanlığından: Dördüncü Türk Dil Kurultayınn bu yıl toplanmasma imkân görülme- diğinden kurum çalışmalarının Üçün cü Türk Dil Kurultayının erir yz dı ama göre, onun seçtiği ze. kurulu elile ileri götürük mesi yerinde görülmüştür. Osman paşa, Grandük Nikolanın | Mimarlar Birliği dün, Ticarot ods- sındaki ihtikârla mücadele komisyo- muna müracaat edetek inşaat malze. mesinin fazla yükselmesinden ş'kâ- yet etmiş ve bu vaziyet karşısında taahhüt etmiş oldukları inşaatın ik. mal edilmesine imkân kalmadığını beyan etmişlerdir. Mimarlar Birliği- nin bu malzeme hakkında piyasada yaptığı tetkiketa göre bir eylülden evvelki fiyatlara nazaran camda yüz de yüz, kalayda yüzde dört yüz, ban- yo Jevazımatında, yüzde beş yüz. fiyat tereffüğ; vardır. Birlik bu malzemeyi satan tüctar. ların, bunları eylülden evvei tedarik ettikleri halde şimdi böyle yüksek fiyatlarla satmalarının bir ihtikâr mâhiyetinde olduğunu ve kömisyo. nun bu ciheti nazarı dikkate ajarak makul bir fiyat tesbit etmesini, âksİ takdirde gerek mimarların, gerekse inşaat sahiplerinin büyük zararlara duçar olacaklarını bildirmiştir. Mi marlar bu'fiyatları, gösterir'bir de Hste hazırlıyarak komisyona vermiş” lerdir. Kömisyön pazartesi günü tek rar toplanarak Mimarlar birliğinin teklifini tetkik edecektir. Toptancilardan beyanname isteniyor İhtikâr tetkik heyeti dün £oplan. inamış, yalnız yapılan şikâyetler ü- zerinde araştırmalarla moşgul ol - muştur. İhtikâr kanunu Büyük Mil let Meclisinden çıkar çıkmaz tatbik mevkiine konulacaktır. Kapunun tat- bikatını kolaylaştırmak için toptenci tüccarlardan birer mal beyannamesi #alep edilecektir. Bu amelerde malların miktarı ve eylülün birinci gününden evvelki fiyatlar gösterile- cektir. Satışların dabu fiyatlarla muvazeneli olması lâzım geldiğinden toptancıların hem ellerinde bulunan miktarlar anlaşılmış, hem de fiyatlar üzerindeki temevvüçler tesbit edil. miş olacaktır. Kanundaki hükümlere göre ihtikâr yapanların her ne paha. sma olursa olsun ağır surette ceza- iandırılması mümkün olacaktır. ça age gi Erzurum Hattında Yataklı ve Yemekli Vagonlar diğine göre, Devlet demiryolları idâ- resi Erzurum hattı üzerinde Erzin - masi üzerine haftanın bazı günlerin. de İstanbul ile Aşkale arasında iki defa yataklı ve üç defa da yemekli vagonların işletilmesine karar ver- miştir. Buna nazaran, İstanbuldan Aşkaleye salı ve cumartesi günleri, Aşkaleden de İstanbula cuma ve salı günleri kalkacak olan trenlerde yataklı, yemekli vagonlar, çarşamba günleri, İstaribuldan ve pazar günle- ri de Aşkaleden kalkacak trenlerde de sadece yemekli vagonlar ve caktır. Akademiyi Bitiren Otuzbir Kurmay Subaya Merasimle Diploma Verildi Harp akademisinin yeni mezunle.| bedir. Fakât seciye, irade ve nefse rına dün saat 14,30 da, Yıldızdaki| hâkimiyet mselesidir. Hiç bir kalite, akademi binasında merasirale 'diplo. | seciye kadar aşınmıya, yıpranmıya vetliler hazırlanan büfzde Izaz edil mişlerdir. Mezun olanlar Ankara, 29 (A.A.) — Bize bildiril. ! can - Aşkale kısmının işletmiye açı). | malari veşilmiştir.» Kara sınıfından 15, deniz sırifından 3 ve bava snr fından 4 olmak üzere bu sene diplo. ma alan kurmay subâyların mecmuü 22 dir. Yüksek levazım okulundan da 9 subay imezün olmuştur. Hava narp &âdemisi vü Sene Tik mezunlarını verwiştir.. Deniz hârp akâdemisinin yedinci ve kara harp akademisinin de 83 üncü mezunları diploma almışlardır. Dün 8041430 davİstiklâlsmar» sile başlanan merasimde, vali ve be. lediye reisi LüMi Kırdar, İstanbol komutanı Halis Bıyıktey, Selimiye komuten-Tümgenersi Osman Tu - fan, İstanbul garnizonuna men$üp yüksek rütbeli erkân ve ümera ile emekli generaller ve üniversite rek #örü Cemil Bilsel ile Emniyet müdü. rü Mvraffer Akalın hazır bulunmuş- lardır. Bandonun çaldığı İstiklâl marşın. dan sonra Çanakkale sddafilerinden emekli Orgeneral Esat tarafından diplomalar mezunlara tevzi edilmiş. tir. Komutanın nutku Bunu'müteakıp Harp akhdem! komutanı yeni mezunlara bir hitabe- de bulunmuştur. Komutan bu hita. besinde ezcümile şunlârı; söylemiştir: “— Akademimizin geyesi yüksek tahsil görmüş - subay: değil, -güzlde yetiştirmektir. Modern kurmay -subayi her şey- den evvel özü, sözü bir, dürüst, ce. sur bir adam olmalıdır. Kurmay vasıflarının esası seciye. dir. Zekâtalidir, istidat bir mevhi- ve tehdide maruz değildir. İntisap eylediğiniz meslekten bü. yük irisanlar yetişmiştir. Atatürk, İsmet İnönü, Mareşal. Vatanın Kür- tuluş ve istiklâlini, Türklüğün şe. vefini herealir alnitmuz Ebedi Se. fimiz Atatürkün, -ebediyetin ufukla- rında yükselmekte olan “Büyük A- tatürkün,, vicdanlarımızda büküm- ran olan hatırasını tazimle tebeil e. derim, i Bu mektep onun da mektebi idi. Şüphesiz şu anda, onün mânevi hu. zurunda bulunuyoruz. Genç kur maylar, 6 #ize bakıyor. Milli Şefimiz İsmet İönü, topçu erkânı harbidir. Her mektepte, her sınıfta, her yıl bi- rinci iği, Mektepten çıktıktan sonra: Batarya Komutanı, süvari tümeni kurmay subayı, Yemen kuyayı umu. miyesi kurmay başkanı, Büyük Harp te: Karargahı umumi harekât şubc- si'müdürüğ ordu kurmay bâşkanı kolördu komutanı, İstiklâl Harbinde; Serdar, sonra Lozanı yapan Hariciye Başvekil, Reisicümhur, Müstesna bir kurmay suhayının i- lâ miehrekini temaşa ediniz. Mareşal, Büyük. Herpte: Tümen komutanı, kolordu. komutanı, ordu komutanı, İstiklâl Harbinde Atatür. kün kurmay başkanı, Bugün Çümhu- riyet ordusunun vicdanı, dimağı ve baş komutarıdır. Bu büyük insanların izinde yürü- meği, size tavsiye etmekle size €n güze) hedefi gösteriyorum.,, Komutanın hitabesinden sonra da- 8 — Resmi bir dairede memurum. Belçikalı bir ka evlenebilir. mis yin? i € — Devlet memurlarının ecnebi kan dırlarla evlenmeleri kanunla o menedil, miştir, Ecnebi kadını ile evli olan devlet memuru memuriyetinden çıkarılır. | # $ — Kizkulesini kim ve me vakit yaptırdı? ri C — Bu kale | hakkında - bir kısmı masal olmak üzere . bir kaç rivayet var, dır. Meselâ mitolojik öşiklardan Lean. dr'm sevgilisi Heroya o kavuşmak üzere Boğası aşarken boğuluşunu hatırlatmak üzere ba kulenin yapıldığı söylenir ki masaldır. Çünkü mitolojide, bu vakar cereyan ettiği yer Çanakkale Boğazıdır Burunla bersber garp lisânlarında Kır. kulesine Leanâr külesi ağı verilmiştir. İkinci rivayet kulenin Atinalı gene- £al Hares tarafından zevcesi (Damalis) gömmek için yapıldığına dairdir. Tarih, Ss CEV bu rivayeti de kabul etmiyor. Hakikste uygun düşen rivayet kulenin milâğtan $00 yıl evvel ve Atinalı kamandan AL kibyat tarafından gümrük mevkii olarak inşa edilmiş olmasmı gösterir. Karade, pizden gelen gemiler bu kuledeki me #murlara gümtürk resmi öderletdi. Bir aralık bü kuleye küçük bir kale hali verildi. Bundan dolayı da — Lean dr kalesi, Damalis kulesi isimlerine lâ. veten — Arkla ismini aldı ki küçük kale demektir. Istanbulun Türkler tarafmdan zaptı sırasında (1455) ba kalecik duru- yordu ve bir Venedikli kumandan tara- İindan müdafan olunuyordu. Harpten sonra Türkler kaleyi bir kuleye tahvil ettiler. Sonraları kuleye bit fener koya, rak gemilere kılâvuz yaptılar, 18 ibel a. sır başlarında feneri deviren bir firlms kuleyi deateşe vetdi. Üçüncü o Ahmet devrinde kule, tamamiyle kârgir olarak yeniden yapıldı. 1839 da kârantine evi haline konuldu. Bu yıl mezun olanların isimleri şunlardır: Hava: Yüzbaşı Kemal, yüzbaşı Zühtü, —İ” yüümtem Mer Deniz: Binbaşı Saip, yüzbaşı Atıl, yüzbaşı Muhittin. Kara: Yüzbaşı Danyal, Şeref, Naci, Fev. zi, İlhami, Kemal, Sait, Vahdettin, Nâzım, Enver, Kenan, Gündüz, Ke- mal, Haydar, teğmen Ertuğrul, Yüksek levazım mezunları: Yüzbaşı Haydar Günay, Müştak Dikmen, Osman Zeki, Recep Niyazi, Nevzat Timurtaş, üstteğmen Fahret. tin Ayan, Celâl Tansu, Tahir Necati Uçanak, İlhami Eryüce. İhtisas Vesikalarından Harç Alınacak Hükümetin Meclise verdiği yeni bir kanun lâyibasilç asistanlık müd- detini bitirerek mütehassıs olan ve. ya Juri tarafından mütehassıs olarak kabul edilen hekimlerle kimyagerle- rin ihtısas vesikalarının harca tâbi İtutulması teklif edilmektedir. Ayni lâyiba ile küçük sıhhat memurları mekteplerinden çıkanlara verilen ş8. hadetnamelerden, ebelere ve sünnet” çilere verilen ruhsatnamelerden, hu- susi hastahaneler açılması için veri. len ruhsatnamelerden de tescil harcı alınacaktır... Bundan başka şimdiye kadar hiçbir kayda tâbi tutulmuyan fenni gözlükçüler de ruhsatname â- flacaklar ve tescil harcı verecekler - dir. Tarifeye göre tabip Ve kimyager alınacaktır. ra alınacaktır. ilk ödenen harcın yarisı alinacaktır. e A Lüleburgaz Ortamektebi MH atılmıştır. ilerden birinci sınıf ihtısas vesikası çiçin 20, ikinci sınıf için 10, sıhhat me- mürlârı için 2 ve ebeler için bir lira İç Para ile hasta bakan hüsust Hası tahanelerden yirmi yataklıya kadar olunlarından ruhsatname © harcı ola. rak 20, daha fazlasından > 40, fenni gözlükçülük ruhsatnamesinden 20 li, Ruhsatnamelerin kaybedilmesi ha“ linde ikinci bir vesika alabilmek için Lüleburgaz, 29 (A.A) — Orta o- İ kul için yapılacak yeni binanın teme. beraber Ati Gittil Ankarada Güreş ele eğe Birinciliği Başlıyor Balkan oyunlarına iştirak edecek &tletlerimiz dün Romanya vapurile ve Pire yoluyla Atinaya hareket et- mişlerdir. 35 kişilik kafilede idareci olarak federasyon başkanı Adnan, eski 100 metre şampiyonu Semih, manitör Naili Moran, “Vamık Gezen gitmektedir. Balkan; oyunlarının müassisi çl-w mak dolayısile komite tarafından da. vet edilen istişare heyeti azasından Burhan Felek te beraber gitmiştir. mangalı after ge ayn vap Dre mektedirler. Serbest Güreş Müsabakaları Yarın başlıyacak olan güreş birin- ciliklerine iştirak edecek güreşçiler, Ankarada toplanmışlardır. Araların. da milli takım güreşçileri de bulu. nan güreşçilerin yapacakları müsa. bakalar neticesinde yeni serbest gü- reş milli takım kadrosu tesbit olu - nacaktır. Güreş federasyonu bu müsabaka. lar için eski tanınmış güroş idareci. lerinden Vehbi Emre, Seyfi Cenap, İsmail Hakkı Vefayı hakem olarak Ankaraya davet etmiştir. Hava yağmurlu olduğu takdirde müsabakalar bugün Serzisvinde ya. pılaçaktır. a ol ci Yeni Bir Köprünün - Temeli Atıldı Mersin, 29 (A.A.) — Gülek nahi- yesi ile Pozantı srasındaki şose üze- rinde yeniden yapılacak büyük be- ton köprünün temeli atılmıştır. Tarsusta belediye tarafından yap- tırılan modern çocuk bahçesi ikmal edilmiştir. Pozantı yolu üzerinde U- mumi Harpte ölen askerlerimizin metrük mezarlığının tanzim ve ıslahı işine de başlanmıştır. —————— TAKVİM ve HAVA ,. 30 Eylül 1939 CUMARTESİ B uncu ey Gün: 30 Oo Husr: 140 Arabi 1358 Turab: 1955 Şaban: 16 Eyltk 17 Günes: 545 — Öğle: 120 İkindi: 15.24 — Akşam: 1755 Yatım; 1028 — İmsâk: 413 Hava Vaziyeti Yeşilköy meteoroloji istasyonundan &lı- nan malâmata göre, heva yurdun Akdeniz kıyıları şarkında ve cenup doğusunda bU- Yatlu, diğer bölgelerde çok bulutlu ve wa? yer yağışlı göçmiş, rüzgârlar Trakya, Ege, Orta Anadolu bölgeleri ile Marmara hav- zasında cenubi istiksmetten orta kuvvette, Ede denizinde fırtına şeklinde ermiştir. Dün İstanbulda hava kapalı ve yağışlı geçmiş, rüzgür gimalden saniyede 3-8 met. te hizla esmiştir. Sast M de hava taryiki 10110 :miliber 141. Sühunet en yüksek 17 ve en düşük 10,2 santigrat oluruk kayden dilinişir