az 19-8-939 TAN Slovakya Himaye Altına Girdi Almanlar Slovakyaya Asker Tahşid Ediyor Macar Hariciye İki Taraf Bir. Askeri Nazırı Ansızın Pakt İmzaladılar Romaya Gitti (Başı 1 incide) dia edilen mezalime sütunlarını tah- Başı 1 incide | şis etmektedirler. : » ; v > v z ç v v v ve v v v v v 2332333373X Manevra Muharebeleri Devam Ediyor $ Başı İ incide vermelerini sabırsızlıkla bekliyen Kırklarelililer, şehre giren caddenin iki tarafını doldurmuştu. Talebe, memur, köylü kadın ve erkek bütün halk, bir gün evvel olduğu gibi bu- gün de saatlerdenberi İnönünü bekli yorlardı. Saat 6,40 da hususi tren Kırklareline girerken halk arasında bir kaynaşma oldu. Casusluğa Ait Hikâye Serisi BEYAZ ZENCİ Yazan: Arthur Mills - Çeviren: Cevat Şakir İK DOCC0000CCe 0000000000 iz ei “ — Ben senin için, şöyle geçer ELLE > . v” lediğini söylemiştir. Londra ve Paristeki kanaat Londra gazeteleri Kont Csakynin Hitler ile görüşmüş olduğu kanaati- ni beslemekte ve Lehistan aleyhinde başlıyan neşriyattan bahsetmekte ve azimkârane davranmak lâzım geldi- Bini anlatmaktadır. Paris mahafiline ve gazetelerine göre, bütün bu faaliyetler Salzburg. taki konuşmaların neticesidir ve mihver devletleri yeni bir takım gösterişler yapmak fikrindedirler. Jour gazetesi diyor ki: “Berlin hükümetinin Macarista- nin müzaheretini elde etmeğe çok uğraştığı muhakkaktır, Almanyanın kanaatine göre, sinir harbinin bu. günkü (vaziyetinde (o Macaristanın mihvere iltihakı mühim bir rol oy- nıyacaktır. Ancak Almanya hesap- larnda aldanıyor. Çünkü hiçbir şey ne Polonyanın mukavemet azmini ne de müttefiklerinin kati kararını kıramaz. Esasen Macaristanın Al. manya tarafından teklif edilen oyu- na gireceğini gösterir bir alâmet mevcut değildir.,, Figaro ise Sinyor Mussolininin Mareşal Badogliyo ile görüşmesini bahis mevzuu ediyor ve Mareşelin geçenlerde Libyayı teftiş ettiğini ha- tırlatarak diyor ki: “Mussolini ile Mareşal Badogliyo arasında bu yeni müzakereler ve Ha riciye Nazırı Kont Ciano'nun dün resmen ilân olunan Arnavutluk se- yahati hakkındaki haberleri bazi Roma mahafilinde Salzburg mülâ- katının bir neticesi olarak telâkki Bükreş, 18 TAA) — Kon Csaky, bugün “UJ Magyarsağ., gazetesinin bir muhabirine aşağıdaki beyanatta bulunmuştur: “Almanyada ikametim, tamamile, hususi bir mahiyettedir. Hiç kimse ile müzakerelerde bulunmadım. Bununla beraber Bükreşte Alman yanın Macaristanın askeri, siyasi ve| iş bir mikyasta mali bakımdan müstakil olacak tarzda mihverin as. keri misakına İştirak etmesini arzu etmekte olduğu söylenmektedir. Son on sekiz ay zarfında, Macar bütçesinin tahammülü nisbetinde Macar ordusunun kuvvetini arttır. mak için bir takım mesai sarfedilmiş $#e de Almanya için Macaristanın askeri kıymeti, Polonyaya Yugos- lavyaya veyahut Romanyaya karşı yapılacak diğer askeri harekâtta azi- met noktası teşkil etmektedir. Gayri resmi müşahitlere nazaran Macaris- tanın bu gibi maksatlarla istihdamı #stiklâlinin tamamile ziyaı mânasını tazammun edecektir. Resmen beyan edildiğine göre, böyle bir mesele mevzuubahs değildir. Macaristan mihverin umumi siyasetini takip et. mesi için ültimatoma benzer hiç bir şey almış değildir ve Macaristan, her ne bahasına olursa olsun istiklâ- Jini muhafaza azmindedir ve dostla- rının bu İstiklâle riayet edeceklerin- den asla şüphe görmemektedir. Bir türlü anlı Londra, 18 (A.A.) — Daily Sceteh Kazetesine göre, Berchtesgaden'de, Almanya ile İtalya arasında görüş farkları çıktığına ait yeni deliller mevcuttur, Ciano bir kere daha Von Ribben- tropu ziyaret edecektir. Ve Avrupa hükümetleri pek âlâ biliyorler ki, iki mihver devleti arasında daha bir çok noktalarda ihtilâf mevcuttur. Mussolininin yakında mühim bir nutuk söylemeğe karar vermiş oldu- ğu ve fakat bu ihtilâf üzerine bu nutkun tarihinin tesbit edilemediği de malümdur. , Roma, 18 (A.A.) — Hariciye Na- zırı Kont Ciano, bu akşam Macar Hariciye Nazırı Kont Csaky'yi ka- bul etmiştir. Kont Ciano, İhgiltere, Amerika ve Japonya Büyük Elçileriyle bu- Rün için slmış olduğu randevuları tehir etmiştir. Bn hücumlar geçen Eylülde Çe- koslovakyaya karşı yapılan hücüm- ları hatırlatmaktadır. Alman müke- cileri hakkında yine ayni haberler neşredilmekte, sivil halka silâh da- ğıtıldığını ve hükümetin vaziyeti kontrol edemiyecek bir hale gelmek üzere bulunduğuna dair yine syni telmihlerde bulunulmaktadır. “Polonyadan gelen mültecilerin a. dedi 70,000 i geçiyor, “Yukarı Si- lezyada Polonyanın tedhiş hareket. leri,, ve “Bütün Alman maden ame lesine yol verildi... başlıkları altında Deutsche Allgemeine Zeitung diyor ki: “Bilhassa Yukarı Silezyada Alman ırkdaşlarımıza karşı Polonyanın ta2- yikleri günden güne, hemen saatten #aate artmaktadır. Polonya hüküme- tinin vaziyete daha kaç gün hâkim olabileceği parmakla sayılabilir. Ha. yale kapılmıyalım: Alman ırkdaşla- rımızın emniyeti meselesinde vakti gelince ne yapılmasını tayin edecek olan Büyük Almanyadır.,, Prusyadan yeni sevkiyat Bütün bu hamleler, geçen sene Çekoslovakyaya karşı yapılan ham-! er leleri hatırlatmaktadır. Danzige Şarki Prusyadan sevkettik- leri silâh ve mühimmat yeniden gö- ze çarpar bir genişlik almıştır. Leh-İ Milere son derece müteyakız davran makta ve itidallerini kaybetmemek- te, halkı heyecanlandıracak “neşri- yattan da sakınmaktadırlar. Almanyada asker toplamak işinin. devam ettiği, Münihte sivillere ben- zin verilmemesinden de göze carpi yor. Almanyada askerler resmen manevra ile toplanıyor ve Almanya ya bitişik hemen her memlekette ayni şekilde hareket ediliyor. * Alman matbuatı, melhuz bir sulh konferansı etrafında yapılmakta o- lan neşriyatı mevzuubahsederek bu şayiaları hep İngilizlerin çıkardığını ve Danzig ve Koridor meselesinde Almanyayı Polonyaya tarizlerde bu- lunmıya sevkiçin bir İngiliz manev- rasından başka bir şey olmadığını yazmaktadır. Gazeteler koridordan geçen AL manlara ( Polonyalıların © yaptığı hesspsız o müşkülâtı o kaydederek, Almanyanın bu meselede hiç bir mutavassıt tesviye suretini kabul e. demiyeceğini söylüyor. Matbuat keza Polonyadaki Alman lara yapılan fena muameleleri teba- rüz ettirmekte ve bu vaziyete sür- atle bir çare bulunması lüzumunda israr eylemektedir. Londra gazeteleri, hükümeti son derece uyanık davranmıya ve son derece azimkârsne harekete davet etmektedir. “Dalyli Herald, diyor ki; “Danziğ'in Almanyaya ilhakım kabul etmek, enternasyonal tesanü- dün ve ittihadım istinat ettiği bütün prensiplerden vazgeçmek olur... Gestapo'nun araştırmaları Berlin, 18 (A. A.) — Gestapo po- Vs teşkilâtı dün Almanyadaki Polon. ya ekalliyetinin merkez binasında ve bu ekalliyetin talebeler birliğinde araştırmalar yapmıştır. Tevkifat ya. pılıp yapılmadığı henüz belli değil; dir, İne konulan otomatik projekiörler fa. . Waşhington 18, (A. A) Z Alman- Amerikan cemiyetinin fâaliyeti hek. kında tahkiketta bulunmağa memur komisyonun reisi Dies demiştir ki: “Cemiyetin Alman hükümetinin ajanslarile birlikte çalıştığı ve ağle. bi ihtimal Almanyadan talimat aldı. ği son iki gün zarfında Kuhn'un be- yanatından açıkça anlaşılmaktadır. Japonyaya göre Tokyo, 18 (A.A) — Domel Ajan- sının bildirdiğine nazaran, bugünkü kabine toplantısında Maarif Nazırı General Araki, Danzig vaziyeti hak- kında Hariciye Nazırı Arita'dan ma. lümat istemiştir. Arita, Danzig meselesile alâkadar Sevinçten kabına sığamıyan halk Saatlerden beri devam eden yağ. mur ve fırtınaya rağmen kimse ye- rinden kımıldamiyordu. Şefin 6t6- mobilleri uzaktan görününce sonsuz bir sevinç içerisinde kabına sığamı- yan halk, eaddeye yayıldı, yedi se kiz yaşlarında küçük köylü çocukla- rı inzıbatı temine memur polislere “şimdi bizi zaptedebilir misin,, diye | haykırarak ileriye atıldılar. Mili Sef, çok yaşa, bin yaşa avazeleri bi. i takip ediyordu. . Tezahürat arasında “Allah bizim ömrümüzü sa na versin, sesleri duyuluyordu. İnönü, tütün deposu önündeki mey. danda otomobilden indiler, Başvekil | le beraber yürümeğe © başladılar. Halk, İnönünün etrafını sarmış, mü. temadiyen tezahürat yapıyordu. Mil- i Şet, coşkun halkla yanyana yürü. yor, güler yüzle etrafı selâmlıyarak iltifatta bulunuyorlardı. İnönü, şehre girerken kurulan ta. kın altından geçerek bu sonsuz teza. at arasında beş dakika kadar yü- rüdüler, sonra otomobillerine bine. rek şehirde küçük bir cevelânı mü. teakip hususi trenlerinde istirahate çekildiler, Kırklareli, 18 (Sureti mahsusada gi- den arkadaşımızdan) — Mil Şefin yarın (bugün) İstanbula avdetleri çok muhtemeldir. Manevralar sona eriyor Ordumuzun büyük manevra hare- kâtı inkişaf etmekte, kati safhasına girmektedir. Edirne büyük tayyare meydanında büyük resmigeçit için 30-35 bin" kişiyi” istiap edecek tri-| bi r yeaplırılmaktadır. zartesiye kadar bitecektir. Ecnebi ataşemiliterlerle İnşaat pas davetli- iler ve halk bu tribünlerde kendileri. ne ayrılan yerlerde rahatça geçit res. mini seyredebileceklerdir. Büyük Trakya O manevralarının son gününde ve geçid resminde hazir bulunmak üzere davet edilen ecnebi sefaretler oataşemiliterleri pazartesi sabahı manevra sahasına hareket © deceklerdir. Tayyareler Temsili Bomba Atacaklar (Başı 1 incide) dirde ikinci tecrübe gece, birincisi gece yapıldığı takdirde ikincisi gün- düz olacaktır. Bunun için muhtelif ekiplerin gece vazifelerini hakkile ifa edebilmelerini temin maksadile bazı tedbirler alınmıştır. Ekipler, Emniyet müdürlüğüne bağlı bulun. dukları için havaya karşı korunma komisyonunun bu hususta verdiği kararlar dün Emniyet Müdürlüğüne bildirilmiştir. Emniyet Müdürlüğü de bu karara göre bugünden itibaren icabeden tedbirleri almağa başlıya- caktır. Bu tedbirler cümlesinden 0- larak tahrip ve yangın çıkarılacağı farzolunan mahallerde ekiplerin ça- Hişabilmeleri için tenvirat yapılacak. tır. Aktif korunma için de hücüm ede cek tayyarelerin gece takip edilebil mesi ve top ateşlerine hedef olabil. i meleri için şehrin muhtelif semtleri- aliyete getirilecektir. Temsili bombalar atılacak Havaya karşı korunma tatbikatı yapılırken, tayyareler halka zarar verecek hiç bir şey atmıyacaklardır. Yalnız hakiki vaziyeti kısmeri temsil içim, temsili bombalar atılacaktır. Havada yanan bombalar yangın bom basini, havada beyaz duman çıkaran bombalar tahrip bombasmı, “havada kırmızı duman çıkaran bombelar da gaz bombasını temsil edeceklerdir. ——————-——— olmak üzere Almanya, İngiltere ve Polonya aresindaki münasebetlere dair malik olduğu mühtelif malü- matı bildirmiş ve mezkür meselenin nasil halledilebileceğini kestirmenin cok müskül olduğunu söylemiştir. ayak, bir alâka mevzuu olan bir tanıdığınım. İşte o kadar, Ne o hay. ret ediyorsun. Bünu nasil bildiği- me şaşıyorsun. Sana söyliyeyim. Kendimi bildim bileli kadı: beyni bana bir tetkik mevzuu teşkil etti, Onun için senin bu an. da düşündüklerini, biliyorum. Sen bana bakıyorsun ve içinden “Bu adamın beni öpmesini hiç istemem,, diyorsun. Fanel saçlarına kadar kızardı: “.- Doğru yolda olmasına doğru yoldasın, fakat yolu gösteren tabe- lâların üzerindeki yazıyı okuyamı, yorsun.,, dedi. “.- Bu da ne demek?,, — Artık onu sen bul!, Klotz, koltuk sandelyesinden kalkarak gidip yanıbaşında gur. du. “ — Yani beni sevmesini istiyor. sun da bir'türlü sevemiyor muşun demek,, “.- Ben her zaman istediğimi yaparım, Fanelin eli yanıbaşında sarki- yordu. Klotz elini tuttuğu zaman kız elini çkmedi. “ Pek büyülü bir kadınsın!,, “.- Teşekkür ederim.,, Klotz, sol elini kızın omuzuna koyarak, yüzünü yavaşça kendin. den tarafa çekmek istedi. Fanel ir. kilir gibi oldu, ve adamın yüzü ken di yüzüne yaklaşınca yüzünü çek. ti. Yavaşça “Hayır!,, dedi. “— Hayır mu?, “.— Her şeyi olduğu gibi bira- kalım. Bugüne kadar, birbirimize hoş bir arkadaştık.,, “. “Bugün ne yaptım ki? inde bir masum çocuk edası vardı. Tâve etti: “— Bugün İngiltere hakkında söylemediğinizi bırakmadınız!,, “— Öyle, hakkın var söyleme. meli idim. Fakat senin anlamanı istedim. “— Ben sana seni bir İngilize döndüreceğimi söyledim.,, “— Zaten döndüm demektir. İn. giliz kızı!,, “— Eğer bir İngiliz kızım sever. seniz, bu sevginiz sizi İngilizleşti- rir mi?, “— Belki, “— Ondan sonra memleketin za- rarına olabilecek bir şeyi yapar veya söyler misiniz?,, Klotz: “— Ben bir askerim. Bana he e- mir edilirse onu yaparım.., dedi. 'Tek gözlüğile ve gerili göğsile dimdik duruyordu. Fanel güldü: “— Sen anlaşılmaz bir adam. sn. Vakit artık geçtir. Onun için seni kapı dışarı edeceğim dedi Klotz saatine baktı: “— Buraya geleli bir saat ol- muş. Vakit amma da çabuk geçi. yor. Kız kapıyı açmıştı: “— Aramızda geçen tuzlu biber. li sözlere aldırma. Yine beni gör. meğe gel!,, dedi. “— Yarın olur mu?,, “— Arzu edersen olur.,, O güne kadar, adamı kendisile görüşmeğe hiçbu kadar istekli bulmamıştı, İşler tıkırında gide cekti galiba, Ona: “— Yalnız pek erken olmamak şartile, bana gündüz telefon et,, de di: Harbiye sordu: “— Söyle bakalım Perey ne ha. Yadisimiz var?,. “— Pek az. Klotz Mis Wooda gitmiş. Fakat hiç sululuk etmemiş. Terbiye ve edebile oturmuş. İngi- lizlerden bahsetmiş, “— Mutlaka İngilizler dünya. nın en sevilir ve en güzel insanla- rı olduklarmı söylemiştir. “— Hayır fena komşulardır,, de miş, “— Aferin, açık konuşuvor de. mek... Nezaretinde © Albay Şoför, aksi suratlının biri idi “. İlk önce, kiz onunla konuş. manın caiz olamıyacağını söylemiş sonra tabiyeyi değiştirmiş. Onu bir İngiliz etmeğe kalkışacağını bildir. MİŞ.,, “ - Herif ne yapmış”, “— Pek âlâ, uğraş demiş ve son ra çıkıp gitmiş, Albay bu halden hiç de memnun olmadığını ifade eden bir eda ile: “— Demek ki Mis Wood dün gece onunla beraber çıkmadı ha?,, dedi Yorgunmuş. Gece uyuyup dinlenmek istiyormuş. Gece rahat uyumuş, bizimle çalışmağı kabul ediyor.,, “— İyil Şimdi Klotzu Fransaya götürmeğe bakmalı. Kız bunu yap. mak istiyecek mi?,, “— Vallahi bilmiyorum... Albay çekmeceyi çekti. Oradan bir dosya çıkarttı baktı. Önümüz. deki pazar günü Pariste Auteuilde, büyük at yarışları var. Mis Wood yarışları seyretmeği İstiyecek, ve Yüzbaşı Klotza, kendisine refakat etmesini yalvaracak. “.- Adam gitmeği kabul edecek mi acaba?,, “— Bana kalırsa edecek, Çünkü kıza vurgun olduğu belli: Dün ge- ce edepli ve terbiyeli davranışın- Ömer Seyfettin İhtifali Basin Kurumu Başkanlığından: Mahmutbaba mezarlığının kaldı. rılması teşebbüsleri üzerine orada gömülü bulunan merhum Ömer Sey. feddinin kabrinin asri mezarlığa nak- li kararlaştırılmıştır. Önümüzdeki 23 ağustos çarşamba günü saat 10 da merhumun kemik. leri belediyece, Mahmutbaba mezar. liğındar alınacak ve Üsküdardan a- raba vapurile Beşiktaşa ve oradan da Asri mezarlığa götürülüp saat 13'de evvelce hazırlanan, medfenine O gö- mülecektir. Basın kurumu bu münasebetle Ö. met Seyfeddin için bir ihtifal hazır. lamıştır. O gün saat 1430da Şişli Halkevinin Nişantaşındaki binasında bir toplantı yapılacak ve Ömerin aziz hatırasmı anmak için tanınmış kalem sahipleri söz söyliyecektir. , Ömer Seyfoddini sevenlerden iste. yenler, öğleden evvel Kuşdilindeki merasime iştirak edebilecekleri gibi istiyenler de öğleden sonra Asri m&- zarlıkta yapılacak merasimde hazır bulunabilirler, Vakitleri bu iki merasime iştirake müsait olmıyanlar Şişli Halkevinde yapılacak ihtifalde hazır bulunabilir. ler, Bütün matbuat ve edebiyat men. supları İle arzu edenler bu ihtifale davetlidirler. dan belli ki kızın bir ajan olduğun. dan şüphelenmiyor. Şüphelensey. di, kızı sıkıştırmak isterdi Değilmi ya? Dinle Percy, sakin ? ğini kestirdi. İçinden eğer albay böyle bir şeyden şüpheleniyorsa, şüphesinde çok yanılıyor diye dü- şündü: “ — Kati yeceğim,, ded *“— Klotz'un edepli terbiyeli 0- turuşundan korkmakta olduğunu anlıyorum. Kadına kapılmaktan ürküyor. Zaten bir ajan bir kadı. na kapıldı mıydı artık ondan hayır bekleme. İşte Klotz bunu biliyor. “— Pek iyi, öyle ise bu kadını biz boşu boşuna kullanıyoruz, de- mektir. Herif müteyakkız davran. dıkça kız ne yapabilir?,, “.— Hayır hayır sen yanılıyor. sun. İngilterede kendini tutar ve salıvermez. Fâkat Fransaya geçin. ce iş değişir. Orada foyasını mey- dana koymakta bir bels görmez. “— Fransada, Fransız kontre. spiyonajından korkmaz mı?. (Devamı Var) le biz şey söyliyemi i Konya Ankaralasıyor (Başı 5 incide) daki temiz yarışın verdiği zevkten çok oluyor. Anavatanın mündereca- tı günden güne kıymet alıyor, tam ; süslü, tam konforlu, tam medeni bir vatan. İşte inkılâpçılığımızın baş ideali, Konya, Ankaralaşıyor. İstanbul, Ankaralaşıyor. Erzurum, Diyarbakır, Van, Bitlis Ankaralaşıyor. Ve yurdun her yanı Ankaralaşmı- ya adım atmıştır. Bununla beraber (o Ankaralaşın Konyanın işlerinden en büyüğü, en mühimmi su işidir. Yerin dibinden mi, dağların bağrından mı, nerden gelecekse, su gelmeli, Cabuk gelme. li ve bol gelmeli. Konyanın Anka ralaşması bir gazeteci fantezisi de- dildir. Bahçe ve sehir ehassısı getir. tiyor, elektrik O mütehassısı getirti. yor, maden ve su mütehassısı getir- tiyor. Ve her işini mütehassısa, etü- de, metoda, programa bırakıyor. Benim Konya vilâvetinden ve he- lediyesinden edindiğim intıbalar budur. Mısır Kabinesi Kahire, 18 (Hususf) — Ali Mahir Paşa yeni kabineyi teşkil etmiş ve Hariciye ile Dahiliye Nazırlıklarını