Yirmi Dokuzuncu Yıl Ne; 7915 Cumartesi 19 'AĞUSTOS 1939 Anadolu Her gün sabahlari İzmirde çıkar Siyasi gazetedir. Telefön No, 2778 — (Nüskân Ker yerde 5 kuruştur) Polonya Bohemya, Moravya ve Slo- vakya hudutlarını kapattı İtalya - Almanya Ihtılafı Hşlledılmedı Türk ordulan ayakta! Yazan : Mahmut Esat BOZKURT Kaşğarlı Mahmud, Divanı lügatı Türkünde; «Tanrı Türk ulusunu yensin di- Ye yarattı!» Diyor. Gene bu kitabının başlangıcında, Türk demek, Tanrı askeri demek tir, Tanrı, yoldan çıkan ulusları Türk'le terbiye eder. Türk'e sığınan- lar şerilerin kötülüğünden masun kalırlar...» Diyor. Koca Türkoğlu, ne güzel duymuş, Ve milletini yer yüzünde ne güzel ödevlerle borçlandırmış! Kaşğarlı Mahmud, Bugünkü (Hukuku düvel) in i alini, asırlarca önce keşfetm'ş, ide- &lin icra vasıtası olarak da kend: Milletini göstermi; Ne mutlu onal.. Kaşğarlı'ya göre, Türk varlığının ir mânası, âlemde haksızlıklara Mmeydan vermemek, meydan verdir- Mmemektir. Bu büyük Türkoğlunun düşündü - #ünü tarih de teyid eder. Tarih d'kkatle tetkik edilsin, gö- Yülecektir k': Türk fetihleri; insan- hk için hayır olmuş; insanlığa iler- leme hamleleri vermiş, ona yeni de- virler açmış.. Onu zulümden zulmet- lerden kurtarmış, hakka ve nura ka- Yüşturmuştur. I"Ynüllııcııinduı iki misalcik: *Nyeni çaglara geçirdi. naanlık, ilerleyişin; yeni çağlara sludur. Akdenizin Türk hâkimiyeti altına Firişi Akdeniz milletlerini deniz eş- kiyası elinden kurtardı. Ve Ameri - 'nın keşfine sebeb oldu! Sanki Tanrı, Türkün eline kılıcı, İnsanııgın bahtında, kapanık yolları Açsın diye verdi Sanki cedlerimizin ellerindeki kı- İçlar, karanlıkları yakan birer şim- tekti. Kaşğarlı Mahmud, (Tanrı, Türk'ü, yensin diye ya - Fattıl) Diyor. ,Bu bir hayal değil, hayali geçen hakikattir. ' yirmi yıl önce, büyük devlet- İltden birine mensüb on iki kişilik N hütrümnin 'elinden; Vayta zalik İ olmak üzere, bu havalide, Byada süklirmin almdığıma fah'd oldum, Vakanın kahramanı, Çoraklı Ha- ndır, Ve Selçukta sağdır. Haksızlığın elinden, tokatla silâh k şanatının aşinalarındanız. u, çök zordur diyeceksiniz, ,_'-ınd. şüphe yok, fakat Türkoğ - Bunu sen söyleme.. Bunu Türk ""ny...ı.r söyliyebilirler. Fakat sen söyleme.. kü: Bu sanatın sırrı, tılasımı Türk ol - Maktır, yı"'hn manevraları devam ediyor. 'Ordu geçid resmini yapacaktır. ÜŞK tarihin tanıdığı alevden bay- u lariyle, gene o tarihin bütün asır- a Sinde dinlediği —mü: riyle D Nıkı.kıudı, gözleri ilerilerde .,_l..rdu.u. bir kere daha sert a - la, Trakya göklerini ve top- k— 1 çınlatacaktır. hk gözler bunu görecek ve kuü- lıv di luyacaktır. Tan © yüz yıl önce Sırp sındığını ya- "ıı, edıemm.n önünden, ikinci bir ı—."ı sındığı yapmak azmiyle to- Arı bu, kt'r. T.' igün geçecekt' h.,_" ordusu ayakta! Yüş; * Silâh hakkı ve hakları bekli - k ı 18-8-939 İzmir. teşrif ederek tetkikatta bu ç *“Edirne, 18 (A.A.) — Dün gecey Kırnıne İatgnvı mmıııl) Hukdat , trno- tü bu sabah tekrar BSdnlıkiraş kerali. ae Mussolini ağır hast Doktoriarın yaptıkları konsültasyon neticesinde mide fesadına uğradığı anlaşıldı Avrupadan celbedilen doktorlar,Duçe- ye uzun istirahat tavsiye ettiler Varşovada çıkan 12 ağustos tarih-|haber Roma mehafilince tekzip e- li ve 221 sayılı İllustrovany Kuryer! dilmişti, Codziemry gazetesi Duçenin sıhhati| — Halbuki 9 ağustos günü Duçenin tedir: 10 ağustos tarihli gazeteler Duçe-İ yazılı doktorlar celbedilmiştir. nin hastalığından bahtetmişler ve bul — — Devamı 4 ncü Sahifede — Polonya hükümeti Bohemya, Moravya ve Slovakya hudutlarını kapatmısur Leh - lman hududlarından bir görünüş Paris, 18 (Radyo) ya Bo-|şüphelenen Lehli Almanlâr, hudud- hemya, Moravya ve Slovakya hu -|lara koşarak Almanyaya geçmek is- dudlarını kapatmıştır. Hududları de muvaffak — olamamiş.- |* Mahmud Esad BOZKURT hakkında aşağıdaki haberi vermek-|ahvali sıhhiyesinde büyük bir gayri| , İtabülik görülmüş ve aşağıda isimleri| ” Öğle yemeğini -meğini hususi trenlerinde yediler Milli Şef, geceyi Karaağaç istasyonunda geçirdiler Cumhurrsisimiz, dün de vilâyet örnek fidanlığını lundular Yarın açılacaktır. Eser, çok güzeldir “Vekil ve Sefirler yarın geliyor - lar. Hazırlıklar bugün bitirilece İzmir enternasyonal fuarı, yarın * akşam saat on sekizde büyük mera- simle açılacaktır. Fuar sahasında fa- aliyet azami haddini bulmuştur. Bu akşam ve yarın öğleye kadar fuar sa- hasında bütün hazırlıklar sona ermiş olacaktır. Dün gece fuar sahasında umumi| | bir temizlik yapılmış, belediye te -| | mizlik işçilerinden elli kişi, sabaha| ' kadar çalışmıştır. Cumhur reisimiz, Milli Şefimiz İnönünün büstü dün| akşam üzeri fuarın inkılâp meydanı- retle Türki- nün hey- kelini dikmek İzmire nasip olmuştur. )4 | Heykel Türk sanatkârları tarafından ğ |/ Ziya ön ş Ağır hastadır unlarından Denizbank sabık u müdürü Ziya Ö Ir sürette eye nak- umumilikten müsaade Kont Saki Tayyare ile Ro- maya gitti » 18 (Radyo) — Macaristan sonra doğruca Budapeşteye uıdecek iken, angızm vazgeçmiş ve Alman hükümetinin tahsis ettiği bir tayyare General C. Taner şehrimize geldi Beden terbiyesi genel direktörü genoral Cemil Taner Ankaradan şeh mize gelmiştir. İzmirde iki hafta kadar kalacak, spor teşkilâtını tet - kik edecektir. General Cemil Taner, fuar müsabakalarını gördükten son ra Ankaraya dönecektir. Dün bele- diyede belediye reisini ziyaret et - kapanması üzerine -kendilerinden |lardır. miştir; fuar sahasında uzur bir çalışma ne-| Milli Şefimizi: — Devamı 2 nci Sahifede dikilen büstleri |Hava denemeleri Istanbuldan sonra diğer bazı şehir- lerimizde de yapılacak Dahiliye Vekili Faik Öztrakın, bugün” lerde şehrimize gelmesi muhlemeldır İstanbul, 18 (Telefonla) — Dahi. Niye vekili Faik Öz! yet müdürlüğüne gitmi; det tetkikatta bulund polis mektebini teftiş Vekil, müteakıbe bir müd-|İri hazırlıklariyle h sonra, — Devamı 2 nci Sahifede — r— İslâm Tarihi VE Hz. Muhammed —00 M. Ayhanın alâka ile takip edi- lecek büyük bir eseri Cahiliyet devri —— Arabistanda hayat — Peygamber HZ. Muhammedin — doğuşu — Gençliği — Zaman şartları — İslâmiyet dini — Mücadeleler — Istrap voe korku ile geçen günler — miyetin inkişafı — İlk büyük İslâm simaları — Peygamberin hususi kocalı ka- dınlar — Nikâh çe mal cephesi ve koyduğu esaslar.. Pazartesi günü ANADO- LU sütunlarında okuyacaksınız ESER ŞÖYLE BAŞLIYOR: Bir dağ başı.., İhtiyar, nurani bir adam var. Bu Peyganiber İbira - himdir. Ağır ağır ilerliyor. Uzakta bir kadın, kucağındaki bir yavrayu kaldırarak ağlıyor ve bağırıyor: — Ya İbrahimt...., Bizi bu wsz dağlarda yapayalnız kime birakdın da gidiyorsun. İhtiyar Peygamber eli ile gökleri gösteriyor: —ALLAHA!.... Bu kadın, Hacerdir, çocuk da müstakbel Peygamber İsmail.. Yani KUREYŞ sülâlesinin ilk siması... İslâm Peygamberi , işte bu sülâleden geli