.. amm 28-6-939 —— 28 Haziran 1939 TAN ABONE BEDELİ Türkiye Eenebi * 4400 Kr. | 1 Sene 7 2900 Kr. wo * Gay 1 » “ ” say 150 VAY “ Milletlerarası posta itlihadınz dahil olmıyan memleketler için abone bedeli müddet sırasiyle 30, 16, 9, 3,5 liradır. Abone bedeli peşindir. Adres değiştirmek 5 kuruştur. Cevap için mektuplara 10 kuruşluk pul ilâvesi lâzımdır. ——————— Sokakları Kapayan Taştan Kafesler Din Avrapa devletlerinden biri. nin şehirlerde tayyarelerden atılacak zehirli gazlere karşı korun. ma tedbiri olarak, evlerin bahçe du. Yarlarını yıkmağa karar verdiğini o. kuduk. Bu duvarlar sokaklarda havanın seyrine mâni olduğu için ve yerlere yayılacak zehirli gazlerin de dağılıp uçmasına engel teşkil edermiş, Bn haberi okurken gözümün önü. ne İstanbulu getirdim. Eski “harem hayatı, evlerimizi kafeslerle ışığa ve güneşe kapadığı gibi, bahçeleri - mizi de taştan yüksek duvarlarla çe- virmiştir. Evimizin içi görünmesin diye pencerelere kafes, bahçede do- laşan karımızı görmesinler diye et - rafa duvar koymuşuz. Bu duvarlar yalnız harp zamanında değil, sulh zamanında sokakların hava alması - na mâni oluyor. İstanbulda fazla ola. rak şehirliye tablatin güzelliğini ka. piyor. Beşiktaşa giderken sağlı sollu yükselen saray duvarlarını yolcuları nasıl dar bir koridora | hapsettiğini hepimiz hergün görüyoruz. Kafesleri attığımız gibi, hahçele. rimizin etrafına çevirdiğimiz duvar. ları da yıkalım. Tabiatin güzelliğini kendimize hasretmeyelim, * *-ronya İle Sovyetler Arasında Uzakşarkta Tientsin meselesin - den doğan hâdise kapanmadan, Sov. yetlerle Japonlar arasında Dış Mo. golistanda mevzii bir muharebe eere. yan ettiği öğrenildi, Dış Moğolistan, İngilterenin Mı. sırı vaziyetindedir, Sovyet Rusya ile arasında askeri bir ittifak vardır. Ordusu Sowyetler tarafından (idare edilmektedir. Hariciye Komiseri Lit. vinof istifasından evvel Sovyet Şü - rasında Dış Mogolistana vâki olacak herhangi bir taarruza derhal muka. bele edileceğini bildirmiştir. İşte bugün Dış Mogolistan hudu. dunda Sovyetlerle Japonlar arasında cereyan etmekte olduğu bildirilen muharebe, Japonların Dış Mogolis tan hududunu geçmek istemelerin . den doğmuştur, Japonyanın burada o Sovyetlerle bir harbe tutuşmak isteyeceği tah » min edilemez. Sovyet kıtaları ile harp halinde iken, Çinin imtiyazlı mınta. kalarmda İngiltere, Fransa ve Ame. rikayı kızdıracak hareketlere teşeb. büs etmesi ise mantığın kabul ede - ceği bir hal değildir. Onun için bizce bu hâdise mevziidir, ve bunun bir Japon « Rus harbi doğurması ihtima. li pek azdır. * İyi Bir Vatandaş: Kime Derler? Amerikada âlimlerden mürekkep bir heyet iyi bir vatandaşın haiz ol - ması lâzım gelen meziyetleri tesbit ederek, buna göre bir sunl listesi ter. tip etmişler. Her vatandaşa, ne dere. ceye kadar iyi vatandaş o olduğunu anlamak için bu sualleri soruyorlar, Bu sunller arasında hakikaten bi- ze garip görünecek sualler | vardır: Meselâ: — Ne kadar seyahat ettiniz? Di. ye soruyorlar. Bu suale (o Amerika Cümhurreisi şu cevabı Bir buçuk milyon kilomet; Biz vatandaşlarm © vaziyetlerini bu suallere göre tesbite kalksak içi - mizde tam numara alacak pek az in- san bulunur, Fakat çok seyahat et - mek iyi vatandaşlığın hakikaten i 'eaplarından sayılabilir mi? TAN ÇE My Türkiyenin yaptığı son anlaşmalar, Balkanlarda, Akdenizde ve Avrupanın her siyasi vaziye- #inde sulh cephesini çelik bir duvar haline getirmiştir. Kütahya Mebusu arkadaşımız Sadri Ertem, sulh cephesinin cihan sulhüne #emin ettiği avantajları bu makalesiyle tahlil ediyor. ç Prensip ve Türkiye T ürk - İngiliz anlaşmasın- dan sonra Türk - Fran- sız ittifakı sulh ve demokrasi cephesinin ikinci zaferini teş- kil etmektedir. Akdeniz ve Balkanlar icin çok kıymetli bir sulh garantisi olan bu an- laşmanın faydalarını, beşeri kıymetini izaha lüzum gör - müyoruz. Bunun neler ifade ettiğini dost ve düşman cep- helere kulak verenler derhal anlarlar. Dostlar bu arlaşmanm beşeri ve reel kıymetini derin bir hazla idrak ediyorlar sulh düşmanları yels ve ıztırap içindedirler. Anlaş. manm büyük değerini unuttur - mak için ellerinden geleni yap « mak istiyorlar. Bir eserin muvaf fakıyeti için daha başka delile ih. tiyaç var mı? Cümhuriyet Türkiyesi: 1 — Beşeri ideal, HI — Geopolitik, — Milli bünye bakımından, Sulh cephesinde yer almış ve ikinci anlaşmayı da yine bu mak- satla imzalamıştır. kdeniz ve Balkanlarm sulhü. nü garanti etmek davasının beşeri hüviyeti çok vazıhtır. bu vuzuhu büyük ve keskin (hatlar halinde insanlarm vicdanına ak » settiren sebepler arasında Avru - pa kültür tarihinin inkişafı birin. ci dereceyi işgal eder. Avrupa medeniyeti dediğimiz, yâni 16 meı asırdanberi Avrupa. da insan ve millet hakkını tesise eh imbienle #ilmile dei — Selesiyie; sanatı İle insanların fer. di ve milli hürriyetlerini üzerinde münakaşa kabul etmez birer bedi. hi hakikat haline koymuştu. Bil - hassa 1789 dan sonra milletlerin kendi mukadderatlarını . bizzat kendilerinin tayin etmesi esasi mil letler arasında modern hayatın bir düsturu halini almıştır. Bunun içindir ki Rönesans ter. biyesi almış olan milletler Çek ta. arruzlarından sonra inandıkları bir fikrin, ibadet ettikleri bir âki. denin tecavüze uğradığını gördü. B ugün bütün Avrupada sorus lan bir sual var; — Danzig meselesi ne olacak? Acaba Almanya burasını zorla alacak m? Almanyanın bu hareketine kar- şı Lehistan mukabelede bulunacak ma? Yoksa ikinci bir Münihle mi karşılaşacağız? Harita vaziyeti bir hayli aydın- Yatmaktadır. Bir kere koridor nedir? Burasi Almanya ile şarki Prusya arasına gerilen bir arazi parçasıdır ve 1919 da Versay muahedesile vücude getirilmiştir. Buranm adı Pomor- ya ve Lehlilerle meskün olan bir yerdir. Lehlilerin anlatışına göre burada oturanların dörtte üçü Lehli ve dörtte biri Alman- dır. Hitler (24-4-939da) bu koridordan tamamile Alman- lara sit olacak bir yol açmak ve bir demiryolu uzatmak istediğini anlattı. Fakat Lehliler bu talebi reddettiler. Almanlar Danzigin hür bir şe- hir olduğunu ve 1919 danberi Mil- letler Cemiyeti idaresinde bulun- duğunu, fakat bunnla beraber bir Alman limanı olmaktan çıkmadı- ğını söylüyorlar. Danzigin idaresi, bir âyan meclisinin elindedir. Ve bu meclisin ekseriyeti nazisttir. “Lehlilere göre 1772 de Prusya, Avusturya ve Rusya tarafından taksim edilmeleri üzerine Danziz de ellerinden alınmıştı. Gerçi Leh- lilerin 1938 dan başlıyarak inşa ettikleri “Gdynia limanı bugün Danzig'den fazla iş görmektedir ve Danzig'in 7 milyon tonu geç- - — Yazan: SADRİ ERTEM ler, Alman ve İlalyan taarruzları önünde beşeri galeyan, “milli hâ. kimiyet” prensibini korumak için derhal bir cephe tesis etti, B" cephede “millet hakkını” ta Bryan herkes yer almıştır. Bu cephe mukavelelere, muahedelere dayanan bir cephe değildir. Sede. ce beşeri vicdanın erarettiği yolu tutmuştur. Cümkhuriyet Türkiyesi bu bese. Tİ cepheyi daha © mukavelelerini imzalamadan tutmuştu. MU Şef İnönü Türk milletinin bu beşeri davayt nasıl telâkki “ettiğini 29 mayıs 1939 tarihli nutkunda şöyle anlatıyordu: “Nüfusu çok milletler gibi, nü. fusu az milletlerin de müstakil ve milli bir hayata müstahak olduk - ları samimi olatak kabul edilme Hidir, “İnsan cemiyetlerinin, büyük » leri tarafından yutulması mukad « der olduğu nazariyesini, hiç bir yer için kabul etmiyoruz. Benliğine ve şuuruna sahip olan her milletin dokunulmaz müstakil bir devlet 0- larak yaşaması hakkı, “İnsanlığın sarsılmaz müşterek bir âkidesi o « Askin median inley —selimmmser Beynelmilel münasebetlerimizde, bizim zihniyetimizde bulunan dev. letlerle müşterek prensip ve em - niyet davası, bizi müşterek cep - heye sevketmiştir. Siyasi anlaşma. larımızı ve itsifaklarımızı bu zavi. yeden görmelidir.” u beşeri vicdan bükümleri - ne itaat eden Cümburiyet Türkiyesi için coğrafi sebepler de emniyet meselesinde hangi cephe. Yi seçmesi lâzım geldiğini ihtar et. mektedir, Cümhuriyet Türkiyesi için em. niyet bakımından demokratik cep. hede yer almak, hudutlarını ve cephelerini ona göre tayin etmek ayni zamanda bir akıl ve ( hesap meselesidir. Demek istediğimiz nokta şu» dur: Türkiye Cümhuriyeti kalbi We sulh cephesini tutarken mantık ve akıl da onu © cepheye sevketmek. tedir. Realitelerin, aklın icapları ile idealin birleşmesi hayatta düşüle- bilecek tozatlara mani olacak ye. gâne kudrettir. Denizlerde İngiltere ile, Av - rupa kıtasmda PFransaile ta - rihi epey uzun bir devreye mal o- lan bir emniyet birliği vardır. I ngiltere ile olan münasebetler 18 inci asırdan sonra başlar, Çok defa birbirinin davasını ken- di davam halinde mütalea etmek mecburiyetinde kalan iki devletin bu psikolojiye sahip olmasını za - rurileştiren sebepler dünya üze - rindeki yayılış esnasında ayni cins düşmanla o karşılaşmış olmaktan başka bir şey değildir. Kısacası: Akdeniz emniyeti bunu en iyi şe. Fransa ile olan münasebetle - rin tarihi dahs 16 ıncı asra kadar çıkar, Kanuni Süleymanın ordu - ları ile Fransa krallığı arasında iş i, ittifakı zaruri kılan sebep bugün de ayni (şekilde, dünya emniyeti bakımından taptazedir, Cümhuriyet Türkiyesinin bütün temayülleri kararlarının men « bal halktır. Halkın sosyal bünye « sidir. Bu bünyenin dili olarak demago « jik organların hepsini bir kalem - da inkâr edebilirsiniz. Mili bün » yenin ifade ettiği temayülleri İ- zah edecek ancak Türkiye halkı - nun sosyal kuruluşudur. vik ürkiye halkı iş nevi itibari. le mütecaviz olacak bir nü. fus kitlesine sahip değildir. Nüfu. sun yüzde sekseni köylüdür. Bu - mun tecavüz gibi, harp taraftarlı - Ht gibi arzusu yoktur. Sanayi faaliyeti henüz iç pa- zarları bile fethetmiş değildir ki yeni pazarlar için harbi bir gıda telâkki etsin. Harp sanayii ne hususi serma. yenin elindedir. Ne de tamamen kurulmuş haldedir. Bunun da bir harp organı olmasına imkân yok » tur. Halkımızın sosyal seviyesi, iş hayatı tabii bir Surette sulh sev - gisine dayanır, İmparatorluğun yüklerini taşı. maktan bitâp bir hale gelen hal - kımız tabiate hâkim olmak, tabia. ti hakkiyle istismar etmek, insanı bakiki kiymetlerin menbat telâk. ki etmek arzusundadır. Müsbet ilmi inkişaf ettirmek, ona göre bir hayat seviyesi tayin etmek isteyen bir cemiyette tabil inkişaf ancak sulh yolu ile olabi » lir, Bu tabii vasıflara Türk milleti. nin tecrübelerini ilâve edecek o . lursanız onun, niçin sulhü sevdiği. ni ve niçin sulh cephesine iltihak ettiğini daha kolay anlarız. arbin ne olduğunu, sulhün na sıl bir nimet telâkki edil . sapta Milli Şef İnönü tamamen milletimizin - timsalidir. Kendisi Harbi ve sehrüderteri ve sevklerile yaşamış bir halk arasında doğ - muştur. Bizzat askerlik (o sanatını yakından tanımıştır. Harbin ne ol. duğunu, cephe hattının bir mille. tin hayatında ifade ettiği elemleri kitapta okumamış, kendi hayatın. da tecrübe etmiştir. Tıpkı milleti. miz gibi sulhe ateşten, ıztıraptan merhalelerle geçerek kavuşmuş - tur. Bu sebeplerdendir ki, Türk mil. leti hissi, akli ve bünyevi sebep « lerle demokrasiler cephesini ter - cih etmiştir. Danziş Hâdiseleri Göynin: Lah koridorunun İimem- dır, 1926 dan başlıyarak inşa olun- makladır ve bi sehir için 20.000000 Lehistan. variyeli dikkatle takip &tmekte ve İngiliz « Fransız müzahe- retine dayandıktan başka Rusyanın yardımını da kabüle hazırlanmakta» dır. Bundan başla Lehistan bir mil- yon askeri silâh altında bulundüru- yor. miyen faaliyetine mukabil 9 mil- yon tonluk fasliyet yapmaktadır, fakat Lehistan hâlâ Danzig'e da- yanmakta ve Gdynia'ya giden de- miryollar da Danzig'den geçmek- tedir. Bundan başka Lehistan Ha- riciye Nazırı M. Bek, Denzig'in Vistül nehri ağzında bulunduğu- nu, bunun bir Leh nehri olmasına mebni Danzig'in Lehistan için pek tabii bir deniz limanı olduğunu anlatıyor. Buna mukabil Geob- bels. Almanyanın o halde Ren neh- Durziş: Milletler Cemiyetinin hi- mayesi slundadır. 1480 dan başlıya- yak bu Hrnanın nisya dönmektedir. hi ve VARŞOVA. Alman askeri mütehaassları Ber- linin Leh hududundan 125 mil me- safede bulunduğunu, İngiliz ve Prün- sız teyyarelerinin Alman şehirlerine tasrruz ederek Lehistan şehrilerin- den alacakları mahrukat ile Alman- yadan tekrar Frsnsuya dönebilecek- lerini unutmuyorlar, rinin ağzını ve ağzındaki Rotler- dami istiyebileceğini söylüyor. Her Hitler, birkaç defa, bütün Almanların Rayh içinde birleşme- leri lâzım geldiğini anlatarak aha- list Alman olan Danzigi de iste- mişti. Danzig'e “Hür şehir,, deniliyor- sa da burası bir ülkecik teşkil e- der. Genişliği 754 mildir. Ve nü- fusu 407.000 dir. En son rivayetlere göre Ak Eskiden Almanyaya sit olan Me- mel 1023 teni başlıyarak Litvanyaya verilmiz, döha sonra Almanlar tura- fından istirdat edilmiştir. Bu liman hay: Kitvanyanın iklsadi kimdir ve buranın eren bir ibcel dersi 1 manya Hariciye Nazırı Von Rib- benirop, Milletler Cemiyetinin Danzig komiseri Profesör Burch- hardt'a Almanyanın Danzig yü zünden bir gerginliğe sebebiyet vermiyeceğine dair teminat ver. miştir. Fakat Lehistan siyasileri bu teminata emniyet etmiyor ve Danzlg'den istim toplıyan Alman propagandasını dikkatle takip edi- yorlar. Zİ Toprak Vatan, Gök Vatan 2r< 35 Yazan: Sabiha Zekeriya Sertel atan hududunu, toprak sınır » larda çizdik, Bu etrafı çizilmiş hududun içindeki toprak, bütün tari. hi, bütün müesseseleri, kültürü, me. deniyeti, taşı toprağı ile (ovatandır. Vatan sevgimizi bu toprağa bağla - dık. Bu toprağı eşeleyip biçen köylü, alnının teriyle bu toprağa ne il bağlı ise, kanını bu toprak için dö - ken asker, bilgisini bu yurdu yük seltmek için yayan öğretmen, yazi » cı, mütefekkir, devlet makinasını çe. viren diplomat, ve onun yardımcısı memur, fabrika dumanlariyle bera - ber kolunun emeğini bu toprağa dö. ken işçi, vücudü ile, sâyile, kekini gönlü ile bu toprağa bağlıdır. Ya gökler?.. : Toprak vatan da, gökler vatan di. şında mı? Şimdiye kadar düşmanı toprakta beklemeğe alıştığımız için, vatanı çerçeveleyen bu kubbeyi top. rak kadar içimize sindirmedik. Yer. den göğe baktığımız zaman, yıldız - ların parıltısı gözlerimizi kamaştır - dı, boş, derin maviliğin rengi, yük sekliği şairlere ilham verdi, Uçan kuşların kanat çırpışlarını hasretle seyrettik. Gökyüzü, yeryüzündeki » ler için ser dolu bir âlemdi. Mongolfiye biraderlerin ilk balon uçurdukları günden bugüne kadar geçen asırlar, gök yüzünün sırlarını çözdü. Yere bastığımız toprağa ne kadar hikmediyorsak, gök yüzünün hâkimleri de bizleriz. Artık düşme. nı toprakta beklediğimiz kadar, gök yüzünde de bekliyoruz. Vatan sevgi. miz gökleri de içine aldı. Almının te. rini toprağa akıtan köylü bu topra- ğa ne kadar bağlı ise, cesaretini, ha yatını, varlığını gök yüzüne peşkeş çeken tayyareci de gök vatana o ka. dar bağlıdır. Göklerin hududunu emniyet al». tana almak için hergün adedi artan, gök kahramanlarını, ordu kuman » danları gibi, minnetle selâmlıyoruz. Türkkuşunun, dört bin kilometrelik seyahatten dönen neferleri, düşman hudutlarını keşiften dönen, gökleri biraz daha vatanlaşlırın bir zafer | kolu gibi o döndüler. Bu gençlerin gözlerindeki cesarete, imana, fedai. liğe baktığımız zaman, toprakla gö » kü birleştiren tek vatanın ışığnı görü yoruz. Yer yüzünün aksi göklere vurur mu? Artık mavi sema, kuşlarm kanat çırptığı sonsuz bir boşluk değildir. Medeniyeti, kültürü, milletlerin yük. seliş seviyesini göklerde © arıyoruz. Okyanusu aşıp geçen Lindberg, Stra- tosfere çıkan pilot, göklerde bin bir zafer kazanan yaratıcı insan, gök yüzünü de, milletlerin tarihi, mües. seseleri, kültürü, medeniyetiyle sa « hip oldukları vatan haline getirdi. Şimdi düşmanı toprakta beklediği « miz kadar orada da bekliyoruz. Türk geneliği vatan — severliğini göstermek için yer © yüzünden gök yüzüne çıktı, Bu göklere ne kadar | kuvvetle sahip olursak, toprak © dar emniyettedir. Bugün yaratır dünya gencinin gözü göklerdedir. Okyanusları aşmak, Siratosfere çikmak, tayyarecilikte birinci millet olmak, cesur teyyareciler yetiştir - mek, milletleri medeniyet ve kül « tür bakımından ikinci bir imtihana © çekti, Toprakta birinci asker millet olan Türkün, göklerde de — birinel millet olması, Türk gencinin cesare. tini, imanını, idealistliğini imtihana | çekti. Türkkuşunun tertip etÜiği se - yahatten © muvaffakıyetle | dönen gençleri bu imtihanı kazanmış gök © vatanın çocukları olarak selâmliyo. ruz. Fakat gökler, Türk gencinden çok daha büyük fedakârlıklar bekli. yor, “ i Bir Aile, Yıldırımdan Mahvoldu z Balıkesir Şamlı nahiyesinin Kamçılı köyündeki tarlasında çalışır. ken başlıyan yağmur üzerine bir sr-. mut ağacının altına sığınan Hah), karısı Vasfiye ve 16 yaşlarındaki © ğulları Mehmet Ali, düşen bir yim rımin tesirile ölmüşlerdir. Çağış nahiyesinin Akbar köyünden Hurşit oğlu 22 yaşında Yakup ta bir yıldırım isabetile ölmüştür.