| — 2 10-60-99 BUGÜN Yine Arapları Kışkırtmak | Yazan: Ömer Rıza DOĞRUL Ben ve Roma radyolarının a- rapça konuşan dillerinin bu - günlerde yaptıkları neşriyatın mih - veri, Hatay meselesidir. Bunlara gö- ?e Türklerle Fransızlar eninde sonun da Suriyeyi parçalamak için uyuştu- İsr ve bu parçalamayı tahakkuk et - tirmek yolunu tuttular, Araplara dü- Sen vazife ise bu zulme boyun eğme” Mek, ve Suriyenin £ parçalanmasına karşı gelmektir. Hatayın Türklüğü bütün dünya - Min kabul etmiş olduğu kati bir ha- kikat olduğu için, mihverci propa - Handanın arapları kıştkırimak için takip ettiği bu hattı hareket, ancak Basmane telâkki © edilebilir. A- tapların içinde aklıselim sahibi olan- lar Hatayın Türklüğünü esasen ka - bul ediyorlar, Aklıselim sahibi olmu: Yanlarsa hiç olmazsa emrivakii ka- bul ediyor ve Hatayın anavatanı o - lan Türkiyeye döndüğünü söylüyor - lar. Arapların vaziyeti bu merkezde olduğuna göre onları Türkiye aley - hinde kışkırtmak ve Türklerin Suri- Yeyi parçalamağa iştirak ettiğini ile. Tİ sürmek, küstahça bir (o tahrikten başka bir şey sayılamaz. Bizce muhakkak olan bir nokta, mihverci propagandanın arapça söy- Yiyen ve arapların kafasını zehirle - mek "isteyen neşriyatının araplık âle Araplar, Berlin ve Roma radyoları - in sandığından çok uyanıktırlar. Ve Arapların hedefi, şu veya bu devle - tin emperyalizminden kurtularak da- ha ezici emperyalizme boyun eğ- mek değildir. Hedef, tam hürriyet - tir ve tam istiklâldir. Arapların bu davasını ve bu davalarının kıymet ve kudsiyetini en çok takdir edecek bir millet varsa, biz Türkleriz. Arapların kendileri de bunu an - yer ve biliyorlar. Türklerle arap » wixbirleriniç lerine karşı alacakları vaziyetleri çok İyi takdir ederler, Mihverci propa - Banda ne yaparsa yapsın bu hakikat- ler üzerinde müessir olamaz. * inin kurtuluşa,, “Fil sünün Filistinden bahsettikçe “Şehit Filistin” diyerek bu kanlı canlı öl keyi ölmüş ve işi bitmiş gösterdi ayni zamanda afaplarla o yahudileri boğuşmağa davet ettiğini anlatmış, Filistini ölmüş göstermenin sebep ve mahiyetini anlamadığımızı söylemiş» tik, Bu mülâhaza derhal tesirini gös- terdi, Çünkü bir iki gündür, Berlin radyosu da artık Filistinden bahset « tikçe “Mücahit Filistin” diye bahse başladı. Görülüyor ki, bizim bir mülâha - zamız Filistini ölümden kurtarmış - tır, Bu sütunun, Arapları da herhal - de uyandırmağa yardım edeceğine i- nanıyoruz. “İngiliz Mühimmat Nazırının Salâhiyeti Londra, 9 (A.A.) — Avam kama- Tası, mühimmat nazırının salğhiyeti- ni tarif eden kanun Jâyihasın: reye konmadan kabul etmiştir. Bu salâhiyetin kâfi olmadığı hak- kında amele partisine mensup me - buslar tarafından verilen bir takrir, 114 reye karşı 235 rey ile reddedil- miştir. Mühimmat nazırı, Leslie Burgin, | projeleri hakkında izahat vermiş, ne- zaretin geniş salâhiyetleri olacağını, ve ancak mulat ikna vasıtaları kâfi gelmediği takdirde bu salâhiyetler - den istifade edeceğini tasrih etmiştir. Yeni nezaret, senede 100 niilyon liraya kadar sarfedilecek meblağlar- dan mesuldür. Star gözetesinin yazdığına göre İn-| gilterenin eski Roma büyük elçisi Lord Perth zamanında İşliyecek olan “Tstihbarat,, nezaretine tayin olun - muştur, İstihbarat nazırına fevkalâ- de salâhiyetler verilmektedir. Lord Perth hazırlık mesaisine baş- lamıştır. minde hiçbir tesir bırakmıyacağıdır. ıyı tanırlar VE pirimi: | Bir kaç gün evvel Berlin radyo -| Berlin, 9 (A.A.) — Pragdan Alman istihbarat bürosuna bildiriliyor: Bohemya ve Moravyadaki Alman hâmisi tebliğ ediyor: 7 - 8 Haziran gecesi Kladno Jisesi önünde Alman zabıtasına mensup bir çavuş katledilmiştir. Bu vaziyet karşısında hâmi, yeni bir emre kadar muteber olmak üze- re Kladno mıntakası için şu tedbirle- ri almıştır:” Pencere açmak yasak Açık havada yapılacak her türlü iştimalar memnudur. Bütün sinemalar, tiyatrolar ve mü- esseseler kapanacaktır. Hocaların büyük bir kısmı tahri- kât yaptığı için bütün mektepler ka- panacaktır. Saat 20 ile sabahın 5i arasında bütün kapılar ve pencere- ler kapalı bulunacaktır. Gecenin bu saatlerinde açık ke- lan pencerelere Alman zabıtası ateş edecektir. Kindnonun belediye reisi ile bele- diye meclisi azası azledilmişlerdir. Bunların yerine bir komisyon teşkil edilecektir. Vazifelerini yapamadık- ları için Çek devletinin polisleri si- lâhları alındıktan sonra vazifelerin - İden çıkarılacaklardır. İ 9 Hazirandan evvel cinayetin fail- İleri tevkif edilemediği takdirde baş- ka tedbirler de alınacaktır. Vaka Alman, milletinden Barlin, SLALA.) —Havas: Boh3mya ve Moravyadaki Alman umumi valisinin Kladno hâdisesi hakkındaki tebliği D. N. B. ajansı tarafından diş mem- leketlere mahsus servisinde neşredil- diği halde dahile mahsus servisinde neşredilmemiştir. Bu sabahki gazete- ler, Almanyanın Çekoslovakyada ma- İruz bulunduğu zorlukları açığa vuran İbu tebliğden hiç bahsetmemektedir- ler. Katile mükâfat Klando hâdisesi üzerine Alman makamları katili bulacak olana 300 bin kronluk mükâfat vadetmişlerdir. — İngiliz - Japon iz Gerginliği Londrü, 9 (A. Aslım Şimali Çin- de İngiliz ve Japon memurları ara - sındaki münasebetler gittikçe daha vahim bir şekil almaktadır. Tokyodan verilen malümata gö - re, Amoi adasında Kulangsu beynel- milel imtiyaz mıntakasında evvelce hâdis olan büyük gerginliğe muadil bir vaziyet te bugün beynelmilel Ti- yençin imtiyaz mıntakasında tahad- düs etmek üzeredir. * Honkong, 9 (A, A.) — Son on beş gün içinde Japonlar on beş bin ölü vermişlerdir. Bu mu - hasematta bidayetindenberi Japonla- rn Şanside uğradıkları en ağır mağ- lübiyettir. Muharebeler Fengho civa- kında Parisi ziyaret etmesi * kereler cereyan ediyor. Bir Alman Jandarması Öldürüld gg rsrsa ile İspanya arasında şiddetli bir takım müza- N Sebebi, Fransada bulunan İspanya altınlariyle İs panya mallarının fadesidir. Bunların üzerinde İspan- ya Hariciye Nazırı Jordana ile Fransız fevkalâde mü- lir) Bohemya ve Moravyada Alı bah Kladnoya hareket etmiştir. Evvelki akşam Pragda bir hâdise| tir. Çekler, askerin tabancasını almış- idaha cereyan etmiştir. Çeklerie Al |lardır. Bu arada askerin yüzü bere-; İmanlar, Çekler tarafından kazamıl - |lenmiştir. Tabanc: Bohemya ve Moravyada Zulüm Yapmaya Başladılar e. üğü Iman istilâsından bir intiba Çek Başvekili General Alois Elias | lerini izhar ederken bir Alman a#- tahkikata iştirak etmek üzere bu sa- | keri birdenbire tabancasını çekmiş- mış olan Prag - Berlin futbol maçı-|ran diğer bir askı nın neticeleri hakkmda aşını kınından çıka» | erin de derhal silâ- münakaşa | hı alınmıştır. Polis bir kaç Çek tev- etmekte idiler. Çekler, memnuniyet- |kif etmiş ve restoranı kapatmıştır. İçin Bütün Mektepler, Sinemalar, Tiyatrolar, Kahveler Kapatıldı, Çek Polisleri İşlerinden Çıkarıldı, Gece Pencere Açmak Bile Yasak. Koca Bir Memleket Dehşet İçinde. Kladnoda dehşet Kladno, 9 (A.A.) — Havas muha- biri bildiriyor: Alman makamları, Kladnoda bir Alman jandarmasının öldürülmesi ne ticesinde hiniaye idaresi şefi Von Neurath'ın çıkardığı emirnameye bu gün öğle üzeri bir zeyl neşretmiştir. Bu zeyle göre, katili teslim etmek için halka verilen mühlet 24 saat, ya- ni yarın saat 20 ye kadar uzatılmış- tır. Alman jandarmasımı öldüreni ih- bar edecek olan şahsa verilecek mü- kâfat, 30 bin marktan yüz bin marka yan fakat bunları ihbar veya teslim etmek İstemiyen her şahıs, idam o- Yunacaktır. Kladno halkı, tamamile dehşet İ- çindedir. Şehir, binlerce asker tura- fından işgal edilmiştir. Süngü tak - mış askerlerden mürekkep devriye- ler, yanlarında hafif makineli tüfek- lerle sokakları gezmekte ve abloka altında bulundurmaktadır, Kahveler, gezinolar ve lokantalar, Alman as- kerlerinin kontrolü altındadır. Alman idari makamatının bulunduğu bina- ların önünde, askeri kordon bilhassa sıkıdır. Alman askerleri, daimi su - çıkarılmıştır. Katilleri bilen, tanı - | Havamıza da Diyecek Yok! Yazan: B. FELEK asrettin hoca bir gün sıcaktan şikâyet ediyormuş. Yanında- kilerden birisi hocayı iskât için: — Canım hoca! Yaz olur sıcaktan şikâyet edersin, kış gelir soğuktan, Deyince: — Güzel söylüyorsun ama, hiç bahar havasına ağız açtığımı gör- dünüz mü? Cevabını vermiş. Deveye sormuşlar: — Yokuşu mu seversin, inişi mi? — Düz yola kıran mı girdi? Ce- vabını vermiş. Gerçi bir hafta evveli, kuraklık» tan şikâyet ettiydik. Lâkin böyle durmaz, dinlenmez bir yağmur haf- tası da istemedik. Yazlığa gitmiş ©- lanların hepsinde nezle, öksürük ve boğaz. Gitmemiş olanlarda da: — İyi ki, gitmedik, Kış geri gek di, diye bir teselli! ede kiralık yeri olanlar, güneşi tayyare piyangosu gibi bekli. yorlar, Ehline sordum. Bu yağmur kiraz- ları arslan marka yaparmış (Bu söz satıcıların bir sstilahıdır. Ne demek olduğunu anlayıverin!) Haziran ortasında böyle bir ha pek görülmüş şey olmadığından bu- nu, şu geçenlerde üstümüzden geçen kuyruklu yıldızın tesirine yoranlar var, Meteoroloji bakımından bu müta. lea ne dereceye kadar isabetlidir, bilmem ama, ameli hayatta bir yıl dızın kuyruğuna takılnanın rahme- te sehep olduğu sik sık görülmüştür. İ Ancak bu yıldızın çabuk ufül etmez yıldızlardan olmasına dikkat lâzım» rette toplanan grupları dağıtmakta- Ing'lizHükümdarlarının Amerıka Seyahatı Hükümdarlar Parlak Bir Şekilde Karşılandılar Vaşington, 9 (A. A.) — İngiliz hü-/ kümdarlarının treni; dün öğleyin bu- raya gelmiştir. Cumhurrelsi ve Ba| Roosevelt, kral ve kraliçeyi bekleme! salonunda karşılamışlardır. Mütea <| hk arasında Beyaz Saraya doğru te veccüh etmiştir. Bu arada hüküm süren dehşehtli sıcaklardan bir çok kadınlar bayıl - mıştır. Roosevelt, Beyaz Sarayda İngiliz hükümdarlarına Amerika hükümeti erkânını takdim etmiştir. İngiliz sefiri Sir Lindsay da hü - kümdarlara kordiplomatiği (Otakdim etmiştir. Sarayda ziyafet rilen akşam ziyafetinde Roosevelt Yarı hatırlatmış ve iki memleketin medeniyete ve milletlerin selâmet ve refahına olan hizmetlerini kaydeyle - miştir Roosevelt, “iki memleket arasın- daki anlayışın devam ederek gittik- çe inkişaf etmesini ve dostluğumu - zun itilâsını dilerim” demiştir, Bü nutka cevap veren İngiltere kralı, gördüğü hararetli o kabulden çok mütehassis ve müteheyyiç oldu » rında kanl; bir surette devam ediyor.'ğunu kaydettikten sonra demiştir ki: | hin: ziyaret edeceklerdir. ' © İrsiiterenin eski Hariciye Nazırı Mister Edenin ya- beklenmektedir. Eden, bu ziyaret sırasında Fransanın en nüfuzlu şah- siyetleriyle görüşecektir. Fransa siyasileri, Mister E- den'in siyasi nüfuzunu ölçmeğe ve icabında bu nü- fuzdan da istifadeye ehemmiyet vermektedirler, Mister “— Endişe ve ıztırap anları yaşa» dık, fakat bunlar bize bu 2! silesini ne kadar arzu ettiğimizi an- lata.” Kral, iki komşu olan Amerika ile kiben alay, gayet büyük bir kalaba-| Kanada arasındaki dostluk bağların. dan ve İngiltere ile imparatorluğun riy Amerikaya karşt olan samimi hüsnü- niyetinden cümhurreisini temin eyle- miştir. Saat 11 de Alman polisi, bütün şe- hirde baskın mahiyetli umumi bir a- raştırma yapmıştır. Bütün sokaklar tutulmüştum. Miş. kimea, me mekte, ne de şehirden çıkabil- Saat 20 den beşe kadar yalnız işe gittiğini veya işten döndüğünü isbat edebilecekler, sokağa cıkacaklardır. Derhal tediye edilmek üzere şehre 1500 bin kuronluk bir ceza tarholun- muştur, Bütün belediye azasile pe- zar meydanında silâhlarından tecrit olunan Çek polisleri hapsadilnişler- dir. Şehirde bir çok binalarda tahar- yapılmış ve üç yüz kişi tevkif olunmuştur. Bohemya ve Moravyada gazeteler, bu mesele hakkında yalsız resmi teb- Kral, Amerikanın terakki ve re-| Jiğleri neşretmek emrini almışlardır. fahı ile iki memleket dostluğu hak - kındaki kanastini teyit ederek sözle- rini bitirmiştir. Nevyork sergisini ziyaret dolayısile alınan tedbirler İngiliz kral ve kraliçesinin Nev - Dün akşam cümhur sarayında ve-| york sergisini ziyareti esnasında üni. formalı 13.282 polis memuru kordon bir nutuk söyliyerek İngiliz impara -|teşkil edecektir. Polis hususi tedbir - torluğunu Amerikaya birleştiren bağ |ler almıştır. Diğer taraftan kral ve kraliçenin geçeceği yol üzerindeki bazı nokta « larda durmağa mezun 60 bin davetli mevcuttur, Dedektifler, bomba bulu- nabilecek bütün yerlerde, * İrlânda müfritleri şefinin evinde ve o kralın geçeceği bütün noktalarda araştır - malar yapmışlardı. Kral ve kraliçe sergiden © sonra Kolombiya üniversitesini ve sonra da | Biga Çayı Taştı, 2 Ölü Var Biga, 9 (TAN) — Şiddetli yağinur- lar yağmış, bu yüzden Biga çayı ta- şarak ovadaki mezru araziyi su için de bırakmıştır. Şose üzerindeki iki köprü yıkılmıştır. Bir çocuk yıldırım isabeti neticesinde ölmüştür. Bir ka- dın, sularm hücumile yıkılan kulü- besi içinde kal tür, derecede zarara uğradığı tahmin dilmektedir. Divrikide şiddetli dolu Roosevelt ailesinin hususi ikametgi ! sada bulunan altınlar, Taz hasar yapmıştır. rahhası Berard arasında bir anlaşma yapılmıştı, Fran- İspanya devlet bankasma nit- tir, Sonra Fransada bir takım İspanyol zırhlıları, ti- caret gemileri, harp malzemesi bulunmaktadır. Bun- lar, dahili harp serasında Fransaya naklolunmuş, ve bütün bunların iade ve teslimi kararlaştırılmıştı, Tes- lim muamelesinden sonra, şVebe panyollar meselesi de İspı lunduğu söyleniyor. anın Paris sefirini geri almak tehdidinde Fransaya hicret eden İs- dostane bir şekilde halledile- * cekti, İspanya tarafından Fransaya verilen en son ho- | tanın âdeta bir ültmal tom mahiyetinde olduğu ve bu- şehrei 'ak boğulmuş ölmüş- Sular, 120 arı kovanını alıp götür- müştür. Bu selden mahsulün mühim « Divriki, (TAN) — Buraya 15 da- kika, cevize yakın büyüklükte dolu! Vİ yağmış, yalnız meyva bahçelerine bi- dır. Aksi halde, rahmet beklerken insan zahmete uğrar. Bu yağmurun zerzevatlara hayrı dokunurmüş, kâbâklar büyür, hiyar- lar gelişir diyorlar, Ne yapalım! Bir işeye Hayri dokunsun da, ister kaba- ğa dokunsun, ister hiyara. Ben, böyle sırnaşık yağmuru Ho: landada gördüm. Hiç unutmam, bir gün Sait Çelebi ile sehire inmiştik. İlBen de budala gibi konuşuyorum. İ Holandada ne münasebetle Saitle be» raber olduğumuzu, sanki hepiniz bi liyormuşsunuz gibi söylüyorum. 928 bizim kafileye iltihak etmiştide, Holandada beraber bülünmüştük.) Saidin ayağında bir şey vardı, Ga- liba tırnağı iltihap yâpmıştı. Çocuk (O zaman çocuktu, Sait) ayağına. kundura giyemediğinden dolayı bir / ayağında terlik vardı, Şehrin bizim Taksim meydanı gi | deyken, aldı da bir yağmur. Biz sı Zındık bir kapının altına. Bekle ba” İbam bekle! Orta yerde de seyrüsefe- İri idare İçin bir polis duruyordu. Boylu, boslü bir adamcağız. Bir sa» atten fazla devam eden sağnak al tında zavallı şelâle oldu. Arabalara. yol göstermek için kolunu açtığı za- man omuzuna saçaklı şal atmış gibi kolundan sicim sicim su akıyordu. © İ zaman Holandalılara iklimlerinden İşikâyet etmiştim. Bana mevsimin pek iyi gittiğinden bahtetliler. De- mek yerine göre böyle şey hoşa gi- diyor. Ben haziranın” bu kadar sw lusunu sevmem. Çünkü harman var, yapılacak yollar var, hattâ oynana- cak pahalı futbol maçları var. Bu pazara bir yağmur, Fenerle İngiliz” ler arasındaki maçı çamur edebilir, Onun için artık bu derece rahmet | kâfi. Bize şimdi bir kaç porsiyon da güneş gelsel Yağmur Ankarada da ayni vazi- yette. Ay başında oradayken bir dostuma Ankaradaki yağmurlardan bahsettim, — Kırk ikindiler, dedi, ğ — Sabahleyin hu! Sualime de: 4 — O da beynamaz oldu. Öğleyi | ikindiyi birbirine karıştırıyor. Kusu. ra bakma! Cevabını verdi, : Kâh kırk ikindiler, kâh batı sağ- nakları bizi ıslatıp duruyorlar. karıdan her başımıza ineni rahmet sanıp ta yağmurluksuz, şemsiyesiz dışam çıkanların Allah yardımcısı * olsun! A indi olur mu, ya de Olimpiyadlara giderken, Salt te bir merkezin- a