——— ? PENCEREMDEN Sanat Bizde de Kıymetleniyor Yazan: M. Turhan TAN ürk sanat tarihi, hakikate na - nazaran yüzde seksen nisbe - tinde eksik olmakla beraber yine bir haylı sanatkâr ismi kaydeder. Dini hükümler yanlış telâkki edilmesi yü- zünden, İnsan resmi yapmanın yasak edilmiş olmasına rağmen o sanatkâr- lar arasında, gerçekten üstat, ressam lar da vardır. Her çeşit resim yapan ve o arada Şebih denilen portreyi de ihmal etmeyen bu ressamlara suret- ger denilirdi, Selçuk oğulları ile onlara takad- düm eden devirlerdeki (o ressamlar hakkında diyeceğim yok. Fakat res- me son derece meraklı bulunan Fa - tik Sultan Mehmedin İtalyadan ge- tirttiği ressam Bellini'ye kendi por « tresini yaptırdığı gibi Sinan bey ad- Mi bir Türk ressamı da himaye edip yetiştirdiğini biliyoruz. Bu zat “Me - makibi hünerveran” adlı esere İsmi Mastori Pavli şeklinde (geçen Fra Paslo da Pistojo'nın ve Pauloda yine Menakibi hünerveranda Damyan di- ye mukayyet olan Bergamalı o Fra Damianonun şakirdiydi. On beşinci asırda sanat bilhassa İtalyada terakki etmiş olduğu için Sinan bey gibi Türklerin oralı üs - tatlardan ders alımalarındaki isabet, tabiatiyle, söz götürmez. Onlar yad ellerde kazandıkları hüneri, kendi yurtlarındaki istidat ve kabiliyet sa- hiplerine devretmekte de büyük bir himmet gösteriyorlardı. Nitekim Fa- tihin ressamı Sinan bey Bursalı asil gençlerden Şüblizade Ahmedi - ken di kadar üstat sayılacak bir surette « yetiştirmişti. Yavuz ve onun oğlu (o Süleyman devirlerinde Tacettin, Bali, OKıncı Mahmut, İbrahim Çelebi, © Galatalı Mehmet Çelebi, üstat Osmün ve şa - kirdi Mehmet beyle Kefeli (o Hasan Çelebi büyük şöhret. kazanmışlardı. Yavuzun Topkapı sarayında yaptırt- tığı bir köşke kendiliğinden ve ezber! olapak Fatih Sultan Mehmedin. res -| mini nakşetmeğe çalışırken sanatkâr tarafından görülerek: . — Bu, dedem mi, hâşa ve hâşa. Onun burnu kiraz üzerine süzülen Şehir meclisi, dün birinei rels ve- kili Necip Serdengeçtinin riyasetinde toplanmıştır. Dünkü celsede mülhak müessese. ler bütçelerine ait esbabı mucibe mazbatası okundu. Mazbataya göm, Şehir tiyatrosu 939 varidatı 108 bin lira tahmin edilmiş ve masraf kısmı da 148-489 lira olarak gösterilmiştir. Bütçedeki açık uncak belediye büt çesinden yapılan 40.089 lira ile ka- patılmak suretile muvazene temin edilmiştir. Yeni bütçede operet şefliği lâğve- dilmiş, fakat, sanatkârların ücretleri- ne birer miktar zammediliiştir. Konservatuvar varidat bütçesi ise 8000 lirası ders ücreti, 2200 lirası müteferrik varidat, 80 bin lira da be- lediye bütçesinden yapılan yardım oimak üzere 85.200 liradır. Masraf bütçesi de yine 85.200 Ji- radır. Yeni bütçe ile konservatuvar müdürünün maaşı 55 liradan 70 lira- ya çıkarılmıştır. Memur ve müstah- dem maaşları ise şu şekli almıştır: Ueretli piyano ve nazoriyat münl- limine 120 lira ücret, yardımcı piya- no muallimine 75, şan muallimine 150, musiki ve keman muallimliği kadrodan çıkarılmış, bunun yerine MÜTEFERRİK: Eski Eserler İçin Karar Müzeler umum müdürü Bay Aziz Ozan Nevyork Beynelmilel sergisine eski eserlerimizi götürmek üzere va- purla hareket etmeden evvel Maarif Vekâletine gönderdiği bir raporda es- ki eserlerin sergilere gönderilmesin- deki mahzurları göstermiş ve bun- den sonra eserlerin seritilere gönde- rilmemesi hakkındaki mütalealarmı bildirmiştir Maarif Vekâleti, içinde eski sanat eserleri bulunan ve yanan Paris va- purunu da bir örnek tutarak bu hu- DAHİLİ HABE Belediye Mülhak Bütçe Müzakereleri Başladı Konservatuvar Müdür ve Muallimlerinin Maaşlarına Zam Yapıldı. Şehir Tiyatrosu Bütçesinin 40 Bin Lira Açığı da Kapatıldı yeni ihdas edilen armoni ve musiki tarihi muallimliğine 150, sulfej mu- allimine 120, obva muallimine 130, | Fogot muallimine 130, flüt maalli- mine 130 verilmek suretile kısmı â- zamının Ücreti arttırılmıştır. Düşkünlerevinin varidat bütçesi belediye bütçesinden yapılan 85.429 yardımla beraber 171.224 liradan i- barettir, İdarenin masraf bütçesi de yine 171.224 liradan ibarettir. An - İcak yeni bütçe ile müessese müdürlü- güne sertabiplik unvanı verileceği den hâlâ müessese kadrosunda çalı- şan 55 lira maaşlı bir doktor kaldı rılmıştır Bundan başka yeni kadroda daha bazı memurluklar Tâğvedildiğinden bunlara tazminat olarak verilmek ü- zere bütçeye iki bin liralık bir tahsi- sat konulmuştur. Karaağaç mezbahasının varidat bütçesi 1.156.400 lira, masraf bütçe- si ise 465.400 Liradır. Bu hesaba göre TAN müessese bütçesile belediyeye 691 bin liralık safi bir kâr temin edecek: tir, Bu suretle mülhak müesseselere a- it bütçeler okunup bütçe encümenine gönderildikten sonra rusnamede mev cut diğer teklifler de ait oldukları encümenlere havale edilmiş ve aza tarafından verilen 2 takrir oktunmuş- tar. Takrirlerden birisi Şişli ve Fo-| riköy semtlerinde kanalizasyon ol - mamasından dolayı bu semtlerdeki Jâğımların çukurlara akıtılmakta ol duğu ve toprağın Imtisas kı den mahrum olması yüzünden pislik- lerin bu çukurlarda birikerek taaf- tün ettiğinden bahisti. Tkinei takrir ise belediye tarafından vaktile istim- lâk edilmiş bulunan Abbas Hilmi Pa- şa.yalısından istifade şarelerinin g- ranılması hakkında idi. Bu iki takrir de riyaset makamına havale edildik- ten sonra toplantıya nihayet veril. miştir. Gümrük Evvelki gün Avrupa seyahatinden dönen gümrük umum müdürü Mah- mut Nedim, dün öğleden sonra güm- rüklere gelerek meşgul olmuştur. U- mum müdür bugün de tetkiklerine devam edecek ve yarın Ânkuraya gi- decektir, Umum müdür dün kendisile görü- şen bir muharririmize Londradaki turizm kongresi, Avrupadaki tetkik- susta tetkikat yapmıya ve haziranda Şahin gagasına benzerdi. Sen bu re - simdeki burnu, kendi burnuna ben - zetmişsin! Sözü ile istihzaya uğratılan res - sam da belki Tacettindi. İkinci Selim devrinde deniz kah- ramanlarından Reis Haydar, portre yapmakta da zamanın cn meşhur üs- tadı oldu. Yavuz Sultan Selimin mü- kemmel bir resmini yapan, tersane reisliğine kadar da denizcilik metle- ğinde yükselen bu zatın evi o devir «dip ve şairlerinin toplantı yeri imiş. Sonraları - devletin inhitatı ve İç- timai hayatın tereddisi ile müvazi 0- larak - resim sanatı da körleşti, kıy- metsizleşti, Üçüncü Ahmet devrinde Selimiyeli Reşit, Mustafa ve Süley - man Çelebi gibi ressamlara tesadüf olunmakla beraber bu tereddi Tanzi- mat devrine kadar devam edip git - miştir, Bu devirde resme kin besle - mek, ressamı kâfir saymak alıklığını gösterenler yine çoktu. Bizzat ben, kardeşinin resmini “melek girmez” diye odasına asmayan, fakat kardeş Tik hissiyle o resmi yırtamıyarak da apteshane kapısının arkasına mıhla- yan kerli ferli bir efendi ianırım ki yirmi yıl evveline kadar sağdı. Fakat ressamların padişahlardan Müfat veya hakaret gördükleri devir. lerin hiç birinde refaha kavuşm. ları muhakkaktır. Pek seyrek olarak güler yüz görü , tatlı söz işiti - yorlardı. Ekseriyâ da cahil ve muta- assıp tabakanın kahrına uğruyorlar- dr. Meselâ ikinci Beyazıt, tahta çikar çıkmaz, saraydaki bütün © resimleri! parçalatıp sokağa attırmıştı, Onun zamanında o ressamların kan yutup kan kustukları elbette şüphe götür mez bir hakikattir. Bununla beraber ressamlar - tıp- kı şairler, muharrirler ve dalkavuk olmayan âlimler © gibi - ömürlerini yoksulluk içinde geçirmişlerdir. Res- muayyen geliri olmayan ressamlar daha düne kadar sıkıntı içinde yaşı - yorlardı. Ancak Cümhuriyet devrin- de onların da yüzleri biraz gülmüş ve resim sanatına, şöyle böyle, biraz Büyük Millet Meclisine verilecek o- lan müzeler ve eski" eserler kanın Ifyihasına bir madde ilüvesine lüzum görmüştür. Kayseri Umumi Meclisi Kayseri, 21 (Tan Muhabirindeni— Vilâyet umumi meclisi beş yıllık me- sal programını ve 939 bütçesini ka- bul ederek nisan devresi içtimamı bitirmiştir. Vilâyet bütçesi muvaze- neli olarak 707 bin liradır. 939 yılı içinde evvelce başlanmış olan mektep, halkevi ve bulvar inşa- st tamamlanacağı gibi İncesu kaza- sına da bir hükümet konağı yapıla- caktır. 13 Bin Liralık İhtilâs Eminönü malmüdürlüğü veznedar Kâzan, hazineden mühim miktarda para ihtilâs ettiği için tevkif edilmiş. ti. Dün yapılan tahkikat ihtilâs edi- len para miktarının 13 bin liraya var- dığım göstermiştir. Kâzim bu para- ları hazine pullarını aşıtarak satmak suretile yapmıştır. Közimin ayrı ay- rı evlerde iki metresi olduğu ve aşır- dığı paraları bu kadınlara yedirdiği tesbit edilmiş, Kâzımın ve metresls- rinin evinde yapılan araştırmalarda hiç para bulunamamıştır. Tahkikat, derinleştirilmektedir. Thtilâs mikta- “|rının daha fazla olduğu tahmin edil- mektedir, Yaponların Berlin Sefiri Jâponyanm Berlin Sefiri Togo Shi- genari dün şehrimize gelmiştir. Sefir Berlinden Moskovaya gitmiş ve oru- dan da Bükreş yoluyla şehrimize gel- leri ve muhtelif gümrük işleri üzerin de şu beyanatta bulunmuştur: “— Londrada topldnan turizm kon gresinde ve hava nakliyatında kulla- nılan benzin ve mayi yağların güm- rük resminden muafiyeti hakkında beynelmilel bir mukavele akdi işini görüşen konferansta Türkiye delege- $i olarak bulundum. Konferans 20 şubatta toplandı. Şubat sonunda bit- ti ve beynelmilel mukaveleyi bazı ta- dilâtla kabul etti, Bazı devletler muafiyet hakkında ihtirazi kayıtlar ileri sürdüler. Biz de yalnız memlekete girecek transit ve sivil kava gemilerinin ecnebi me leketlerde tedarik ettikleri ve depo- larında arta kalmış olan mayilerden dışarı çıkarılmaması şartile resim almamak kaydi ihtirazisini dermiyan ettik ve mukaveleyi bu şekilde im- İ zaladık. Konferansta beynelmilel hava nak liyatımı kolüylaştırmak mevzuları ü- zerinde de müsbet kararlar alındı. Kongre bittikten sonra Fransa gümrüklerinde tetkikata memur e- dildim. Londrâdan Fransaya geçerek Paris, Havr ve Marsilya gümrükle- rinde tetkikat yaptım. Dönüşte Yu- nanislanda da kalırak Atina, Pire gümrüklerinde ve bilhassa Selânik serbest gilmrük mıntakasında meşgul İşlerinde Yapılacak Yenilik oldum. Iki ay kadar devam eden tet- kiklerim gümrüklerimizde yapacağı- İ mız yenilikler bakımından çok isti- fadeli olmuştur. Gerek Londrada, ge- rek$e Fransada ve döst Yunanistan. da geniş hümü kabul gördüm. Bu memleketlerde tetkiklerimi temin &- çin samimi ve hususi bir &lâka gös- tetilmiştir.” Umum müdür yeni gumrük W nu ve gümrüklerde yapılması tasav- vur edilen yenilikler hakkında da şunları söylemiştir: “Hazırlanmakta olan yen! gümrük kanunu projesi bitmek üzeredir. Av. fupa gümrüklerinde gördüğüm va- ziyetlerin "Bu yeni kanunda da mem- leketimize uygun şekilde yer alması ihtimal; vardır. Bugün gümrükleri- mizde ıslah ve yenilik hedefi tüccara mümkün olan kolaylığı göstermektir. Gümrük muamelelerinin daha pratik ve daha çabuk ikmali için de ayrica esaslı tedbirler alıyoruz.” POLİSTE: Mezbahadan Kaçan Boğa Dün akşam sast 17 de mezbuhada bi- çak »ltındar kaçan bir boğa sütlüceyi si- tiet etmistir. Karaağaç merbahasında kesilmek Üze- re olan boğa dısarı fırlıyarak Sütlüce s0- kaklarında dolaşmaya başlamıştır. Polis boğayı on bir tebancş kursunu e öldürebilmiş ve bu suretle mühlemel bir önüne geçilebilmiştir. kan aktığı karakoluna çele. rek komşusu Recep farafından sopa yaralandığını iddia etmiştir. Recebin al hastası olduğu iddin edilmektedir. Boa- tan sokağında oturduğu ve isminin de Makbule oldujturm söyliyen #adın Gure- ba hastanesinde tedavi altına alınmış, Re cep yakalanmıştır. Kayseri Umumi Meclisi : miştir. m — revaç gelebilmişti. Halk Partisi Genel Sekreterliği o mahdut revaca bir hamle ile yük « sek bir seviye verdi ve iki üstat reş- sümımızın birer resmini altışar hin ikişer yüz liraya satın almakla bizde de artık “hakkına” kavuştuğunu gös- terdi. Darısı şairlerimizle muharrirleri- mizin ve musiki üstatlarımızın başı - zmei Umizmi Meclis özaları Vali ile beraber Maarif Vekili Hasan Ali Yücel, dün sabah şehrimize gelmiştir. Ve- kil, istasyonda maarif erkânı ve ar- | kadaşları tarafından karşılanmıştır. Hasan Ali Yücel renden indikten sonra evvelâ evine giderek bir müd- det istirahat etmiş ve bilâhare üni- versiteye giderek müessesenin ihti- yaçları hakkında rektörle görüşmüş- tür. Vekil bugün de maarif idaresine gelerek buradaki vekâlet müfettişle- ri ve maarif müdürile görüşsesktir. Hasan Ali, buradaki işlerini ikmal ettikten sonra bir mayısta toplanacak olan neşriyat kongresi hazırlıklarile meşgul olmak üzere Ankaraya gide- cektir, “ 19“ Mayıs Şenlikleri Jimnastile muallimleri dün“öğleder sonra maarif müdürlüğünde maarif müdürü Tevfiğin riyasetinde topla- mark 19 mayıs şenliklerinin yapıla- cağı yer hakkında konuşmuslardır. Dünkütoplunlıda vu. sene aksim stadyomile Beşiktaş stadında şenlik- ler yapilmamâsına ve bütün mektep- lilerin Kadıköy stadında yapılacak şenliklere iştirak etmesine karar ve- rilmiştir. Bu maksatla o gün gerek Şirketi Hayriye, gerekse Denizbank tarafından Kadıköyüne ihtiyaç nisbe- tinde vapur kaldırılacaktır. Bu Senenin Kampları Maarif idaresi, bu sene tesis edile- cek talebe kamplarının 3 temmuzda, muallim kampmın da 6 temmuzda masını kararlaştirmiştır. BELEDİYEDE ; Hususi Duraklar Belediye tarafından muhtelif semt lerde hususi otomobiller için yer ay- rıldığı halde bazı câddelerde bir çak husus otomobiller durak yerlerin. de değil, yazıhane ve ticarethanele- rin önüne bırakılmaktadır. Belediye dün bütün şubelere gön- derdiği bir temimde durak mahalle- rinden gayri yerlerde otomobil dur- malarıma müsaade edilmemesini ve zabıtanın bu hasusta tenhihatımı din- lemiyenler hakkında ceza zaptı tu- tulmasını bildirmiştir. Yeni Otobüs Hatları Eyüple Keresteciler Ve Cihangir- le Eminönü arasında İşlemek üzere dün yeniden 11 otobüse ruhsatname- leri iade edilmiştir. Meydanların Tenviri Belediye, meydan ve bahçelerin tenviri için bir proje hazırlamakta- dir. Imar müdürlüğü bu işle meşgul olmağa başlamıştır. Bu arada #min- önü, Taksim ve Beyazıt gibi fazla kalabalık olan ve bir çok merasim ve geçit resimler'ne sahne olan meydan- Isra ait tenvirat işi de halledilecek- tir. Yol İnşaatı Belediye, bu sene asfalt olarak inşa edilecek caddelerden başka diğer yol inşaatını Cümhuriyet Halk Partisi kongresinde ileri sürülen temennile- re ve halkın dileklerine göre yaptır- mağa karar vermiştir. 22-4-939 Ne Cz Yugoslavya Nüfusunda Ekalliyetler ? S — Yugoslav nüfusunda e kalliyet mıktarının o umun nisbeti nedir? İçlerinde Al manlar da var mıdır? C — Yugoslav nüfusunun yüz 18 ini ekalliyetler teşkil eder. Yüzx 82 si Yugoslavlardır. Yugoslavyac dağnık bir halde bir Omıktar G Alman vardır ve bunlar umumi ni fusun yüzde dördünü teşkil ederle Bunlardan sonra yüzde 390 Maca 3.67 Arnavut, 1.93 Romen, 1,26 Türl 0.11 İtalyan gelir. * S5 — Yugoslavyanın iktısadi yatı ne gibi istihsalâta isti nal eder, buğday istihsalâl ne kadardır? C — Yugoslavya arazisinin yüz de 51 i ekilebilir arazidir. Yüzde 3 unu da ormanlar kaplar. En çok hu bubat, (buğday, mısır, arpa, çavda ve yulaf) ile bakliyat (fasulye, mer cimek, bakla) ekilir; Buğday itibari le Yugoslavya, bütün dünyada “o üçüncü ve Avrupada da yedinci ge lir. Buğdayın en iyi yetiştiği yerle: Tuna ve Sava etrafındaki ovalârdır Buraları mahsulün yüzde yetmişin verir, Senelik buğday mahsulü vasa ti olarak 25 milyon kental kadardır Buğdaydan bir hayli de ihracat ya pılir. Meselâ 1934 te Yugoslavya 97! bin kental buğday ihraç (etmiştir Yugoslav buğdayları evvelce mün hasıran Avusturya ve Çekoslovakyı tarafından alınıyordu, Şimdi de Al manyaya gidiyor demektir, Yugöslavyada buğdaydan sonra musır, tütün, şerbetçi otu ziraati ik ipek böcekçiliği de mühim bir iktısa di kiymet gösterir. Yugoslavyadı madencilik ve sanayi yeni yeni doğ maktadır. —-— ————— Sinanın Camileri Maarif Vekâleti Mimar .Sinanır kıymetli ve birinci sınıf eserlerinden bulunan Eyüpteki Siyavüş Paşa tür. besile Ret1-> v. iğ ş Paşa -kasrının derhal ye itinalı bir surette tamir ettirilmelerini müzelet umum müdürlüğüne bildirmiştir. Mü zeler mimarı Kemal Altan üç günden beri bu eserlerin tamir plân ve ke şiflerini hazırlamakla meşguldür. Ta- mire derhal başlanacaktır. Maarif Vekâleti bu kararı gazete mizde yaptığımız neşriyatı nazarı £- tibara alarak vermiştir. X Şehitlikleri İmar Cemiyetinden £- dirmekapı Şehitliğinin o imarına sarfedii- mek üzere Belediye bütçesinden Cemiye. “mize (5000) lirn tahsisat verilmesinin. Vilâyet Umumi Meclisinde teklif ve ka- bul olunduğunu gazetelerde okuduk. Vatan ve İstiklâl fedeilerinin yattıkları yerleri mütevazi bir bütçe ile tmara çalı- şan cemiyetimizin hayırlı maksat ve ga- yesine karşı gösterdikleri bu yüksek ve kiymetli alâka ve müzüheretlen dolayı Umumli Meclisin rwuhterem vels ve AÂza- larına alenen teşekkürü bir vazife bili. yoruz. ei Şehrin Kömür İhtiyacı Belediye, şehiri bir senelik odun ve kömür ihtiyacını, kati rakamlarla tesbit etmiye karar vermiştir. Eti. bank da bu tetkike göre Istanbulun kömür ihtiyacını temin etmek üzere hazırlıklar yapacaktır. TAKVİM ve HAVA CUMARTESİ 22 Nisan 1939 4 üncü ay OGür:30 (o Kasım: 106 Arabi: 1958 Rumt: 1955 Rebiülevvel: 12 Kisi Güneş 8.12 — Öğle 1219 İcindi; 10.00 — Akşamı, 18.38 Yatsr: 20,38 — İmsâk: 32 Hava Vaziyeti — Yeşilköy meteoroloji 'stasyonundan alı- nan malâmüta göre, hava yurdun Kara- deniz kıyıları ile Orta Anadolunun Şark kısımlarında ve Kismen de Trakya, Ege bölgelerinde kapalı ve mevzil yağışlı, di- Ber yerlerde bulutlu geçmiş, rüzgârlar umumiyetle Garbi iştiksmetten orta kuy- vetta, Be deniinde kuvvetlice esmintir. Dün 'İstanbulda havs kismen bulutlu geçmiş, rüzgür Şimeli Şarkiden saniyede 2 — 3 mötre hizla eemiştir. Saat 14 te hü“ va tazyiki 1018/9 milibar idi. Sülmet «9 yüksek 15,2 ve en düşük 2,2 santigrat o israk kaydedilmiştir.