21 Şubat 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8

21 Şubat 1939 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bir Balkan Federasyonu Yapılamaz mı? (Başı 1 incide ) teminine muvaffak oldu. Ve Bal - kan birliği yer yüzünde en kuv - vetli bir sulh âmili olarak tanındı. Atatürün ideali Balkan devlet- leri arasındaki hududları da kal- dırmak, ve tam bir Balkan birliği nı söylemiştir. İspanya İçin Müzakereler düşüncelerini umumi olarak 15 Şu- batta izah ettiği cevabını vermiş ve vaziyette hiçbir değişiklik olmadığı- Diğer taraftan Henderson, Fransa namına Berard tarafından yapılan ikerelerden başkı Libyaya Asker Gönderildi (Başı 1 incide ) ile Avrupa mahafili yeni bir takım mühim inkişaflar hakkında bir şey bilmediklerini haber vermektedir - ler. Londra mahafili, vaziyetin dai - (Başı 1 incide) etmekle beraber yeni bir hâdise vu- ku bulmadığını haber vermektedir. İtalyan ve Alman gazeteleri bu be- İngiliz mü- | yanatı hiddet ve asabiyetle karşı - vücude getirmekti. Ömrü bu bü - | mü yük idealinin tahakkukunu gör - meğe yetmedi. Fakat hâdiseler o- nun görüşüne hak verdi, tur. messili Hodgsonun da müzakereler- de bulunup bulunmadığını sormuş- lamıştır. Libyadaki İtalyan tahşidatı Beynelmilel siyaseti bulanıklaş - TAN Mekteplerde Açılacak Spor mi tayakkuzu icabettirdiğini takdir B ugün hâdiseler, siyasi ihti - raslar, büyük devletler is.. tilâ emelleri artık tebellür etmiş bulunuyor, Bükreşte toplanan Bal- kan Antantı konseyi son zaman - ların hâdiseleri karşısında daha re- alist bir görüşle, daha uzağı göre- rek ona göre Balkan birliğine da- ha küvvetli, daha sarsılmaz bir şe- kil vermek vaziyetindedirler. Bu şekil bir Balkan Federas « yonu olamaz' mı? Balkan devletlerinin siyasi men faatleri müşterektir. İktısadi men- faatleri arasında büyük bir ahenk vardır. Balkan milletleri birbirle- rine derin sevgi duygulariyle bağ- hdır. Yani bir federasyon için lâ- zım olan bütün unsurlar mevcut - tur. Balkan devletleri arasındaki an- laşmayı kendi aleyhinde bir teşek- kül zanneden Bulgaristan da böy- le bir federasyona memnuniyetle girebilecek vaziyettedir. Çünkü o vakit hudud tashihi, emniyet mese lesi kalmayacaktır. Yugoslavya, Rumanya, Bulga - ristan, Yunanistan ve Türkiyeyi i- çine alan bir Balkan federasyonu Avrupanın cenubu şarkisinde yet- Chamberlain demiştir ki: İngiltere hükümeti Fransa hükü- metiyle çok samimi bir temas idame etmektedir. Franconun tanınması ve İspanyol mültecileri hakkında müza- kereler yapılmaktadır. Bu müzake- relerin gidişi hakkında şimdilik hiç bir şey söyliyemem.., Azana, Madride dönmüyor Diğer taraftan, İspanya Cümhur- reisi Azanaya Madrittem, Başvekil Negrinden yeni bir davet telgrafı gelmiştir. Azana, verdiği cevapta, mütareke akdi lehinde olduğunu te- yit etmiş, mukabelei bilmisil yapıl- mıyacağına dair Franko tarafından temihat verildiği takdirde istifaya hazır olduğunu bildirmiştir. Bütün İngiliz ve Fransız gazetele- ri bu mesele ile meşgüldür. Taymisin siyasi muharririne göre, Frankonun müsamaha göstereceği biricik nokta siyasi mücrimlere aittir. Umumiyet- le muhafazakâr İngiliz gazeteleri Frankonun hemen tanınması lehin- dedir. Fakat liberal gazetelerin neş- riyatından anlaşıldığına göre Fran- sanın Fransız mümessili Berard u- mumi af ve yabancı gönüllülerin çekilmesi esasına dayanan bir barış teminine çalışryor. Bu gazetelere gö- re Frankodan kati teminat almadan ali sormuştur: tıran bir hâdise de, İtalyanın Libya - da yaptığı tahşidattır. İngiltere ha - riciye müsteşarı Butler, vam kamarasında İtalyanın Libya - ya yeniden (35000) asker gönderdi - ğini bildirmiş, ve bunun Libyanın se- lâmetini temin için yapıldığı hakkın- da Kont Cianonun İngiltere sefiri- ne teminat verdiğini söylemiştir. Bu beyanat üzerine amele me - buslardan Mister Henderson şu su- “— İtalyanın bu tahşidatı İngiliz- | tır. İtalyan anlaşmasına mühalif — değil mi? İngiltere bu bahaneyi kabul e- diyor mu? Fransızlar değil, İtalyan- lar tehdit vaziyeti almış bulunuyor- lar, hükümet bunun farkında mı?,, Butler, verdiği cevapta bu yüz - den İngiliz - İtalyan anlaşmasının bo zulmadığını söyledikten sonra İtal - yanın Libyadaki kuvvetlerini art - tırmakla anlaşma sırasındaki vazi - yeti iade ettiğini söylemiştir. Badogliyo Trablusa gitti Bugün Romadan haber verildiği- ne göre mareşal Badoglio, İtalyan şi- mal Afrikasının müdafaasına ait hu- susi bir memuryietle Trablusa hare- lJan İstanbul milli sanayi birliği kon- gresi ekseriyet olmadığından 28.2.939 miş milyonluk muazzam bir blok vücude getirir. Böyle bir blok haklarına hürmet ettirmekte, güç- lük çekmez. Böyle — bir kuvvete göz koyacak yabancı bir devlet hayli düşünmeğe mecbur olur. Böyle bir kuvvet Akdeniz mu- vazaneasinde de mühim bir rol oy- nayabilir. O vakit Akdenizde men- TAĞLI Vdi ue vyactacı wU REUR UA — saba katmağa mecbur olurlar. Bir Balkan — federasyonunun Balkan milletlerine temin edece - ği kuvvet, hürriyet ve istiklâl bu fikrin üzerinde işlemeyi icabetti - recek kadar mühimdir, Onun için soruyoruz: Bir Bal- kan federasyonu yapamaz mıyız? müşahedelere göre hafta d onun hükümetini tanımak doğru de- ğildir. Halbuki Fransız göre Berard Burgosta yaptığı ruaslardan bahsederken bunların an- cak iyi bir intıba bıraktığını söyle- mekle iktifa etmiştir. Bazı su ziyareti hariçte sanıldığı derecede alâla ila. karcılanmamıctır. — Eişasen Frankonun hariciye nazırı Jorı pır. Barselonaya gidip Franko ile görüşmesi Berard ile yaptığı temas- ları kesmiş ve bu da Fransız mümes- silinin İngiliz ajanile görüşmesine imkân vermiştir. Fransız gazeteleri Berardın memuriyeti üzerinde umu- meiyetle nikbindir. İngiliz mahafili de bu nikbinliğe iştirak etmekte ve evvel Frank ket etmiş ve muvasalat etmiştir. Alman gazeteleri bu hâdiseyi e- hemmiyetle kaydetmekte ve İtalya- nıin Afrikadaki kıtalarını takviyeye devam ihtimalinden bahsetmektedir. Bu gazeteler, İtalyanın Afrikada ani bir hücuma Mmaruz bulunmak is- temediğini ilâve ediyorlar. Mısır ve Filistinde bir teftiş se - Ye elT AA GS SKİ A krah tarafından kabul edilmiştir. Bügün Tunustan verilen haber - lere göre İtalyan konsoloshanesinin muhaceret işleriyle meşgul olan me- muru casusluk töhmetiyle tevkif o - lunduğu gibi ayrıca on beş İtalyan tevkif edilmişlerdir. mahafiline te- siyasi Berardın Burgo- na- ta- | dipl getirilecektir. Sanayi Birliği Kongresi 21.1,939 tarihinde toplanacak o- Diğer taraftan salı günü saat on beşe tehir edilmiş- tir. 'Kongrede: Senelik mesai rapo- Tu, senelik hesap raporu, nizamna - menin bazı ahkâmında 2312 sayılı kanuna göre yapılacak tadilât mü - zakere edilecektir. vekâletten kayın AKA GÜNDÜZ — O sizin altınlığınız Bayım. * Sonbahar gelince bu hayattan da bıktı. Kış yak- laştıkça kazancı artıyordu. Yine ihtiyar madamla baş başa kaldı. Fındık Eleni, Meli'ye eşit bir Ha- nım bulup kapılanmıştı. Rahatı iyi imiş. O hanımı- na değil, âdeta hanımı ona hizmet ediyormuş. Ara- da bir uğradıkça; açık hikâyeler yazan bir muhar- rir için pek zengin mevzular olabilecek şeyler an- latırdı. Yeni hanımına bakılırsa, Meli zemzemle yıkanmış gibidir. Bir akşam ta Abdülhamit devrindenberi ahbabı olan madam güzel Atinanın evine uğradı. Çok za- man vardı ki bir bonsuvar dememişti. Yaradılışın- da kibar ve şen olan madam bırakmadı. Bir çakıntı âlemciği kurdu. Vurgun bir aralık dostluğa güve- nerek sordu: — Yahu, madamcığım! Şunun şurasında otuz beş yıldır ki bu evde yaşıyorsun, Gözünün üstünde kaşın var diyen yok. Hiç kimse sana ilişmez. Bu- nun sırrı, hikmeti nedir? — Bu da söz mü Bay Vurgun? Insan namusiyle dıktan sonra niçin ilişsinler? — Ben ta- âluııîîmîîş:ir kimse değilim ki, bütün dünya beni tanır, sever. Kimseye fenalığım yok. Çak bakalım! (Ahenkle) Bir gelir insan cihana durma çak! Altın bileziklerini şakırdatarak uzattığı dolu ka- “ deh birdenbire yere düştü ve kadeh kırılmadı. Ma- damın yüzü sapsarı kesildi. nınmiş olacağını söylemektedir. Fransız kabinesi toplanıyor Yarın toplanacak olan Fransiız kabinesi Berardın , avdetine kadar Frankonun yeni | toplantısmı geciktirmiştir. Bonnet, bir kabine hazırladığı haber veril- | bugün Fransanın Londra sefiri Cor- mektedir. Yeni kabinede Franko baş | bin'i kabul etmiştir. İspanya Cüm- biraderi Serrano |hurreisi Azanayı Madride dönmek Sunner lehine feragat edecek ve ka- |üzere ikna için Parise giden devlet binede mühim tadilât yapacaktır. |nazırı M. Giral Parise muvasalat et- Hariciyeye meslekten yetişme bir miştir. TEFRİKA No. 46 — Aldırma madam, üstüme dökülmedi. — Hayır Bayım! Bunda bir uğursuzluk Korkarım başıma bir belâ... — Hayra yor hayra! Kötü şeyler düşünme, Sen herkese iyilik ediyorsun, hiç üzülme. Şu altın bi- leziklerini şakırdata şakırdata bir daha sun baka- yım. *** O gece geçirdiği saatlerden çok memnun ol- du. Bütün elemleri, ıztıraplariyle beraber, dünya- yı da unutmuştu. Bir küçük dosttan bulamadığı te- selliyi bir geçkin Atina'nın gizlisiz, kapaklısız ah- baplığında bulmuştu. Fakat bu hareketi doğrü muydu? Adam sen de bir defa deyip geçseydi doğru olabilirdi. Elemi ve hayatı unutturuyor diye kürekleri akıntıya salı- vermek bir felâket olabilirdi. Bunun farkındaydı. Mesafesini ölçemediği bir yerde bir uçurumun bu- lunduğunu inkâr edemiyordu. Bu uçurumun kena- rına ne vakit varacak ve içine..... Adam sen del! Bir gelir insan cihana durma çak! Çak, unut her şeyi giderayak! Nazlının Hıçkırıkları Vurgun, Nazlı'nın gönderdiği mektubu bir kaç dakika elinde tuttu. Okumakla okumamak arasın- da içini acıtan bir tereddüde düşmüştü. Ya sinir- lenini bozacak bir şey varsa, ya yoksa. — Madam! Gel buraya. Bak, elimdeki tubu gördün ya, sana bir şey soracağım: var. şu mek- Ben bu — Yurtlarına (Başı 1 incide ) 5$ — Birden fazla mektep spor yurdu o- lan yerlerde bir küme tescil edilecek ve bir vilâyet mıntakasına dahil olan bütün mektep spoör yurtları bir bölge yapacak- lardır, 6 — Mektep spor bölgesinin başkanı vilâyet valisi, bir şehrin spor kümeleri başkanı vilâyet maarif müdürü ve bir mektep spor yurdunun başkanı — mektep müdürü olacaktır. 7 — Ankaradaki dil, tarih, coğrafya fakültesi, siyasal bilgiler okulu ile Gazi terbiye enstitüsü de ayrı ayrı spor yurt. ları kuracaklardır. Bunlar Ankarada di- Ber mekteplerin yapacakları kümeye da- hil olmıyarak Maarif Vekâletine — bağlı Mmüstakil birer yurt-halinde idare edilecek. lerdir. 8 — İstanbul Üniversitesine bağlı her fakülte ile her yüksek mektepte birer spor yurdu olacak, fakültelerde yurt başkanı fakülte dekanı ve Üniversiteye — bağlı mekteplerde mektep müdürü spor yurdu- nun başkanı olacaklardır, , Üniversiteye bağlı fakültelerin tesbit et. tiği yurtlar bir küme vücude Bgetirecekler ve Üniversite rektörü bu kümenin reisi olacaktır. Üniversite kümesi, doğrudan doğruya Maarif Vekâletine bağlı olacak. 9 — Üniversite mülesseselerine dahil bütün askeri talebe ayrı bir yurt teşkil e- derek Üniversiteye bağlı olacaklardır. 10 — İstanbuldaki diğer Üniversite hâ- ricindeki yüksek mekteplerin yurtları da Üniversite gruplarına dahif olacaklardır. l1 — Mekteplerde muallimlerden birisi mektep müdürünün inhası üzerine baş- kaptan tayin olunacaktır. 12 — Bir mektebin bütün talebesi mek- tebin spor yurduna girmeğe ve sıhhi ma- nii olmıyanlar, bütün spor faaliyetine gir. meğe mezun olacaklardır. 138 — Talebe yalnız kendi müessesesi içinde bulunan mektep spor yurduna gire- bilecek, tatillerde başka bir yere gittiği takdirde oradaki mektep spor yurtlarına muvakkat olarak dahil olabileceklerdir. Bu talebeler, bu spör yurtlarının resmi müsabakalarına iştirak edemiyeceklerdir, 14 — Muhtelif mekteplerde kız talebe spor yurtlarına âza olacaklar ve kızlara mahsus spor takımlarına girebilecekler- dir. 15 — Kız ve erkek talebe arasında her hangi bir şekilde toplu veya tek spor müsabakası yapılmıyacaktır, 16 — Erkek talebenin yapacağı sporlar: A — Mecburi kısım:? 1 — Atletizm, 2 — Hendbol ve voleybol, 3 — Yüzme, 4 — Yürüyüş, 5 — İzcilik, 6—— Müsait iklimde dağcılık ve kayakçı- DÇ T melİRAP KİT — —— — — — — 1 — Futbol, 2 — Güreş ve boks, 3 — Bisiklet, motosiklet, 4 — Tenis, 5 — Es- krim, 6 — Yelken ve kürek, 7? — Âğır âletli jimnastik, 8 — Japon güreşi. Kız talebe bunlardan A kısmındaki şu- beletinin faaliyetlerine ve B kısmının te- nis, eskrim, kürek ve kayak şubelerine iş- tirak edeceklerdir. 17 — Mektepler kendi aralarında husu- sİ ve her sene mektenpler birinciliği namı altında resmi müsabakalar yapacaklardır. Mıntaka birincileri Ankarada toplanarak mektepler birincisini seçeceklerdir. 18 — Orta mektepler ve kız talebeler bu müsabakalara iştirak etmiyeceklerdir. 19 — Resmi ve husust bütün mektep ta- lebeleri hariçteki klüplere giremiyecek- lerdir. 20 — Mektep, spor yurtları ile Belen Terbiyesi teşkilâtına dahil sivil klüpler vilâyet, Maarif müdürlüğü ile mıntaka beden terbiyesi müdürlüğü arasındaki an- Ait Esaslar laşma neticesinde ve valinin muvafâkati. le antrenman temasları ve eşvik müsa- bakaları yapacaklardır. Bunların resmt birincilik müsabakalarına iştiraki için Be- den Terbiyesi direktörlüğünün teklifi ü. zerine Maarif Vekâletinin Müsaadesi şart olacaktır, 21 — Yüksek tahsil Mmüesseselerinin spor yurtları bu temasları doğrudan — doğruya yapabileceklerdir. 22 — Mektep Spor yurtları içinde yük- sek kabiliyet Bösteren ve uygun vasıfları _taşıyan bazı talebelerin temsili maçlara iştiraklerine ve bu Bibilerin hususi prog- _ram!ar]a yetiştirilmelerine küme başkanı ile mıntaka beden terbiyesi müdürünün müşterek teklifleri üzerine valiler tara- fınıf_'l:m müsaade edilecektir. Üniversite ve yüksek mektep talebesi için bu müsaadeyi Maarif Vekili verecek- tir. 23 — Üniversite ve yüksek mektenler- deki talebenin su ve atlı spor Şubeleri için Beden Terbiyesi teşkilâtının sivil klüp- lerinden lisans almalarına Maarif Vekili müsaade edecektir. 21 — Bu mıntakada mevcut asker! ve sivil yurt ve yuvalarda mevcut öğretmen- ler ihtisasa taallük eden hususlarda biri- birlerine mütekabilen yardım ve biribirle. rinin saha ve levazımından istifade ede- ceklerdir. . Balkan Konseyi (Başı 1 incide ) ya matbuat komitesi reisine tevdi ettiğini bildirmiştir. Bundan sonra intihap edilen si- yasi teknik ve kültürel komisyonlar mesailerine başlamışlardır. Prapaganda ve matbuat, Nazırı Kapka otelinde Balkan matbuat mü- messilleri şerefine bir öğle ziyafeti vermiştir. Bu ziyafette matbuat nazırından başka Yunanistan, Yugoslavya ve Türkiye murahhasları tarafından nu tuklar söylenmiş ve Balkan matbua- tının müşterek gayeye varmak için sarfettiği emekler ve yaptığı hiz - metler birer birer tetkikten geçiril- miştir, Bugünkü ziyaretler Yarın Başvekil muavini —Arman Kalinesku Hariciye Nezaretinde bü- yük bir öğle ziyafeti verecektir. Ay- ni gün akşamı da Yünan sefaretha- ziyafetten sonra da Kral / sarayında | verilecek konsere gidilecek — Kral Suriyeye Ültimatom (Başı 1 incide ) miş, ve bu yüzden Cemil Mardam hükümeti düşmüştü. Bütün Suriyede Fransanın bu si- yasetine karşı şiddetli bir hiddet ve asabiyet gösterilmektedir. Bununla beraber Cümhurseisi bazı siyasiler- le konuşmağa başlamıştır. Fakat milli blok mensuplarının çoğu Cüm- hurreisile konuşmağı kabul etme- mektedirler. Dün de nümayişler oldu Dr. Şehbender taraftarı müfrit- lerle istifa eden Başvekil Cz-mil Mardam taraftarı olan mutedil nas- yonalistler dün kabinenin istifası do" layısile nümayiş yapmışlardır. Nü- mayiş esnasında müsademeler olmuş ve polis Cemil Mardamın otomo- bilinin etrafını alan nümayişçileri dağıtmak — mecburiyetinde kalmış- tır. Polis, müfritler birliğinin bina- sına nasyonalistler tarafından taar- ruz edildiği esnada bir kere daha müdahale etmeğe mecbur olmuştur. Halepte dün birçok dükânlar ka- panmış ve talebe nümayiş yapmış ise de hiçbir hâdise kaydedilememiş- tir. Hamada çarşılar kapanmıştır. Ce- belidürüzde sükünet hüküm sür- mektedir. Şehbender, Havas ajansının mu- habirine bitaraf ve kuvvetli şahsi- yetlerden mürekkep bitaraf bir ka- bine teşekkül etmesini arzu ettiğini ve bu sayede vaziyetin istikrarına in- tizaren muvakkat bir sureti tevsiye bulunmuş olacağını söylemiştir. An- cak milli paktın tatbikma imkân ve- ren bir muahedenin akdi suretiyle Fransız - Suriye münasebetleri ta- vazzuh ettikten sonra vaziyette bir istikrar hasıl olabilecektir. Mısırda endişe var Mısır matbuatı Suriye meselesile fevkalâde alâkadar olmakta ve u- zun makaleler neşretmektedir. Suri- yedeki değişiklikler Mısır gazeteleri tarafından derin bir endişe ile takip olunmaktadır. 'Umumiyetle hüküm Ü bugünkü siyasetini değiştirmedi. Bi takdirde Suriye Cümhuriyetinin Karol konser sırasında Hariciye Na- zıriyle konuşacaktır. yakında ortadan kalkacağı merke- zindedir. Nevralji, kırıklık, ve bütün SK -| İcabında günde KA DAT Uyza Baş, Diş, Nezle, Grip, Romatizma ağrılarınızi derkal keser. 3 kaşe alınabilir. mektubu okuyayım mı okumiıyayım mı? şünmeden çabuk söyle! — A! Beyefendi, fal yasaktır bilmorsun? — Gülüp durma, cevap ver! — Erkekten mi gelor, dişiden mi? — Bir Bayandan? y — Meli'den geliyorsa yırt at. Nazlı'dan geldi ise sonunadak oku! Hem bir kaç defa oku ki, azıcık ferah bulasın. — Sen onu seviyorsun ama o bana fena bir oyun Btü' : 3 : * — Kadının fendi erkeği yendi demişler, böyle bir oyuna düştü isen hiç karşı dururum sanma, ye- nilirsin. Mektubu okumağa başladı: i hocam, îâî:khaftalnr sana karşı kinle karışık bir _h.îdde't duydum. Bu duygüm yavaş yavaş geçti_.. Yerine hi- cap ve azap geldi. Hicap sana karşı ğegıl. _Babama. anneme, ve arkadaşıma karşı. Çünkü seni onlara sen gibi anlatmıştım. Onlar da seni benim kadar sevmişlerdi. Fakat sen, sen gibi çıkmadm.. lBam- başka bir insan olarak göründün. Bunu ış_tıyeı_'ek böyle yaptığına hükmediyorum. Onların gözlerine bakamıyordum. Sanıyorum ki bakarsam gözlerinde şu mânayı okuyacağım: — Yanmış kibrit kız! Daha ne umuyorsun? Kül tablasına atıldın işte. Halbuki sen bizi de bütün gönüllerimiz ve isteklerimizle bir gayeye sürükle- miştin: Onunla mantıki, normal bir yuva kurmak gayesine... Bak o ne yaptı? Bir Meli bir Nazlı'yı parçaladı. Bir karga bir şahini parçalar mı? Azap duyuyorum; çünkü: Onların bana verdiği büyük serbestiyi iyi kullanamadım. Sana bir ro- mantik yolla ulaşmak istedim. Öteki tanıdıkların- dan başka birisi olduğumu anlatmak hulyasına ka- pıldım. Bilemedim ki son zamanlarda anormal bir adam kesildin. Neye evimize o kadar iyi gledin de, — kötü de- miyeceğim — alevli gittin? Babamın hürmeti, an- nemin sevgisi, benim duygularım, ve arkadaşımın Hiç dü- sevinçleri gücüne mi gitti? Senin hir sürmediğini biliyonın'ı. bundan zevk :îı':ak?: yğî Fabpr BÜĞL DiL GAT Siluğünü Üa eh Yesçısiar tin. İşte bu bana cesaret vermişti. Hasretiniîi' dış— mek ve hayallerimi hakikate erdirmek dm ir- kapildim; sevdasına Benim hayalim ve kararım Şüydu: güvenmemek, kendimden ileri blris. Senden önce böyle birisini aramadı lm olur. Ar:dîmjı aıîcak seni buldum. Bütâna:ek îaıl:n huşur, düşünürdük: Hayatını nasıl tanzimvceedecî Bör îî:' "'.s“nîi';': bir. gençliğe, yeni bir hayata, yeni verim ğ Yıllardanberi taîaıîvur ett.ığin halde bir türlü başlıyamadığın bu_?'uk eserîne.nasıl başlatncağız'_ı Sen bir kişinin ;ieğll, beş lfışmmA uıcfeîine kaynak olacaktın. Yıl- arca alıştığın, âdeta ikinci huy edin diğin başı boği luktuı ’_“”'““1'“”' için bütün hırçınlıklarına, ace- miliklerine peygamber Sabrından üstün bir s;ıbırla göz yumacaktık. O kadar ki bir gü K gün Meli'ye bir aşk Mektubu yazmağa - kalkışsaydın kâğıdını ben vere- tektim, o kâğıdı sen Yazacaktın Sen bu kadar bizden olmu : Yaşıtlarıma ine eş olmak. ve yürek edinmiş adam memleketin adı şinci, onuncu derecede kendisinindir. Bunları sana şunun için Yazıyorum, (Devamı var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: