24 Ocak 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4
Mahkemelerde Kadın Yüzünden Çıkân| © Cinayetin Muhakemesi Dün ağırceza mahkemesinde geçen | nisanın on sekizinci günü Çatalcanın Çiftlik köyünde çoban Muradı balta | ile öldürerek cesedini Kumlucaköyü civarındaki fundalıklara attığı iddin olunan Hüseyinin muhakemesine de- vam edildi. Geçen celsede müddeiu- mumi mütaleasını söylemiş, suçluya ceza verilmesini istemişti. Dün de a- vukatı müdafaasını yaptı. Suçu ta - mamen İnkâr ederek şunları söyledi: — Muradı Hüseyin öldürmemiştir. Murat Hüseyinin hemşiresinin dama dıdır. Üç yetimi kalmıştır. Katle se- bep olarak gösterilen hâdise yarım dönüm çayırlığın bozulmasıdır. Ora- larda bir dönüm çayırın kirası elli kuruştur. Yarım dönüme 25 kuruş &-| sebet eder. Bir İnsan yirmi beş kuruş için biradama kıymaz. Onun katilini | başka yerde aramak lâzımdır. Mura- dın karısı köydeki bekârlardan Tav- şanlı Ahmede sevdalanmıştı. Hattâ | Tevkifhanede Sıcak Çorba | Verirler mi Müddetumumilik dün Ahmetis minde bir hırsızlık suçlusu çocuğun tahkikatını bitirdi ve kendisini dos- yasile beraber Sultanahmet sulh ikin ci ceza mahkemesine verdi. İddiaya göre, Ahmet Sultanahmette bisiklet- çi Sırrının dükkânının önünden bir bisiklet çalmiş, bunun parçalarını a-| yırdıktan sonra şuna buna satarken| sürmü meşhut halinde yakalanmış- tır, AAhmedin ayakları çıplaktı, urtıne| In kirden muşambaya dönmüş, bir keten bezi vardı. Zahgır zangır tit- riyordu. Hâkimin hüviyetini tesbit ederken yaptığı muhavere şöyle de- vam etti: — Babanın adı.ne? — Bilmem. — Baban yok mu senin? — Yok. Ben küçükken Xmüş, — Ya annen? — Omu da bilmem. O da küçükken ölmüş. — Soyadın? — Anam, babam yok ki soyadım olsun. — Sen nerede yatıp kalkarsın. — Yazın Köprü altında, kışın da, para çıkarabilirsem bir kahve pey- kesinde yatarım. — Ne iş görürsün? — Hamallık filân yaparım, Ama şimdi hamallık da yok. Belediye kü- feciliği menetti, Adamakıllı bir elbisem de olmadı- Bı için hanınmlar bana oşya taşıtmaz- lar, Aç ve sokakta kaldım. Orada sa hipsiz bir bisiklet gördüm. Çalmıya mecbur oldum. Parçaladım. er gün bir parçasını satarak ekmek pörası yapacaktım. Yakalandım. Şahit filân dinlemiye Hizum yok. Ben yaptığun! olduğu gibi söylüyorum. Hâkim. Ahmedin tevkifine karar verdi. Jandarma çocuğu mahkeme- den çıkarıyordu. O yanındakilere sordu: — Acaba tevkifhanede bana sıcak çorba verirler mi ———— Kurşunları Çalarken Yakalandı Evvelki gece saat 19 da sabıkalı ursızlardan Bulgaryalı Çakır Hasan Gümüşsuyu caddesinde - Celâl Emi- nİn evinin hamamına girerek çinko, ve kurşun boruları sökerken hırsızı adım adım takip etmekte olan ma- halle bekçisi 613 numaralı Hüseyin tarafından yakalanmıştır. Dün asliye dördüncü ceza mahke- mesinde duruşması yapılan Çakır Hasan İ ay 5 gün hapis cezasına mah | Muhakemesi " İ güphelendiği için bizi yakaladı. Fa-| bir gün bu kadın İrfaniye köyündeki | Tavşanlı Ahmede kaçtı. Kendisi na- | hiye müdürüne mürâcaat ederek k, dını tekrar getirtti. Hattâ M gün, ben bu kadından korkuyorum. Beni öldürür, demişti. Bu bödisenin yegâne şahidi olan Rıza da müekki- limin düşmamdir. Aralarında eski bir husumet vardır. Rıza ceset dört gün arandıktan sonra bir gün müddelu- mumiliğe müracaat ederek. — Ben Muradın katilini size haber vereceğim. Onu tarlada balta ile Hü seyin öldürdü. Ben gördüm. Fakat o, seni de böyle öldürür, dediği için elinden alamadım, demiştir. Ceset muayene edildi. Cesedin üzerınde bal | ta yarası değil, beş santimetrelik bir yara bulundu. O balta ile değil, ka-| yışla boğulmak suretile öldür tür. Muhakeme karr için başka bir gü ne bırakıldı. Uç Dilencilik Suçlusunun ülmüş- suçlusu verdi, Bunlar ayn ayrı sorgu ya çekildiler. İlk suçlu hüviyetini an- Tatırken: — Ben Ardıhanlıyım. 21 yaşında- yım. Adım da Şahindir, dedi ve hâ-| kimin: Niçin dileniyorsun, k şöyle karşıladı — Ben İstanbula iş bulmak için| gelmiştim. Başvurmadığım yer kal- madı. İş bulamadım. Mâmleketten gelirken beş, on kuruş getirmiştim. | | Onu da yedim. Sonra âç ve sokakta kaldım. Çeşme yalaklarında, H#prü | altlarında yatmya başladım. Açlık- tan ölmemek için ara sira dileniyo- rum. Ne yapayım bay hâkim, Bir iş bulunuz da çalışayım. | Şahinden sonra mahkemeye alnan || suçlular Yaseft ve Nazlı işminde ki | Musevi kadını İdi. Bunların yaşları elli beşti. Kendilerini müdafaa eder- lerken: — Biz dilenmedik, polis elbisemi- zin pejmürdeliğinden, eskiliğinden sualini de ağ kirlik ayıp değildir. Paramız olsa biz de temiz giyinmesini, gezmesini İste- mez miyiz, dediler. Hâkim şahitleri dinledi, Dosyala- rını tetkik etti, Üçünü de boğazı tok Yuğuna sekizer, onar gün âmme hiz- metlerinde çalışmıya mahküm etti. — — o Sarhoşluktan Üç Lira Ceza Verecek Aksarayda seyyar satıcılık yapan Kastamonulu Yusuf, Pazar günü ak| şamı iki arkadaşile beraber, gece ya- rısına kadar bir meyhanede içmişler, lerdir. Yusuf kapıyı çalmış, karısı aç mış ve bakmış ki, kocası zllzürna sar. hoş, hemen onu içeri diğer iki tanımadığı kapamıştır. almış ve kapıyı ı adamın yözüne başlamışlardır. Yusuf, karısının Üs” tüne yürümüş, o avazı çıktığı kadar bağırmış. Derken bütün komşular u yanmışlar, polis gelmiş. Yusuf dün Sultanahmet sulh Ö-! çüneli ceza mahkemesine verilmiştir. Suçlu her şeyi inkâr ediyordu. Hâ- kim şahitleri dinledi. Yusufun sar- hoşluğunu sabit gördü. Kendisine üç küm olmuş ve tevkif edilmiştir. ve arkadaşları Tek ma B Yarın akşam TURAN Tiyatrosunda Ses Kraliçesi HAMİYET YÜCESES ) ve Heyeti Temsiliye birlikte CADALOZ KADIN Vodvil 4 Perde yeni varyete, Sant ve Düete Jira para cezası kesti, İ CEMAL SAHIR Asıl adı Anne Charpenticr. Sarı saçlı kara gözlüdür. Boyu (150) dir, saat yarımda kolkola vermişler. sal- || lana sallana Yusufun evine gelmiş- || Yusufla karısı bu yüzden kavgaya | 22127 «———ğ” i SİNEMA ALBÜMÜ ANNABELLA | 14 Temmuz 1912 de Fariste doğmustur. | fakat FİLMLERİ | 14 Temmuz, Sabahın kanatları, Kırımızı elbise fe, Ritz deyemek, Valet ve Barones. | YARIN AKŞAM MELEK Sinemasında A MİYAN — Önümüzdeki Perşembe Akşamı SARAY MUSİKİ KISMINI TERTİP ve İDARE “Yar Akşam SÜME Sinemasında İ (ASKA TAPAN KADIN) Filminde cazip ve muhrik Türkçe Sözlü - Alaturka Musiki ve Şarkılı DEANNA DURBİN Kanndanin nun 1922 de doğmuştur. Ası! Durbindir. Kestane rengi saçlı, mavi (1.60) boyundadır. FİLMLE Vinnijez şehrinde 4 ilkkâ- I adı Edna Mae gözlü. Her pazar, Uç parlak kız, Bir kız yüz erkek, Mu- siki çılgını. ŞAHESERİ 2 SENE ÇALIŞILARAK narın sasi ERP BİR SİNEMA MUGİZESİ ve İPEK SIR'da Başlayıp ATEŞLİ SAHRALARDA geçen Büyük AŞK ve HEYECANLI MACERALAR | Ni sesi ile bütün seyircileri gaşyetmiş olan şayanı hayret yıldızı ZARAH LEANDER En son çevirdiği MAVİ TİL | Büyük Aşk ve ihtiras recektir. B ufülm dilminde deha sanatkâranesini bir daha göste- VLİ BİR KADININ İKİ AŞK ARASI «mini tasvir eden bir ihtiras romanıdır DA tak | Sinemalarında MUAZZAM SÂHNELER ENLER: M. C. ve CEVDET KOZAN GAZEL VE ŞARKILARI: MUSTAFA ÇAĞLAR AMERİKAN SİNEMACILIĞININ vanası Birden TEPEBAŞI DRAM KISMİ Bu akşam Sant 20,30 da MAYBUTLAR 5 Perde Bu ukşam saat (9) da Beklen Operet (MODERN KIZLAR) Yazanf M. Yesari 21-1-999 SUDE. ANKARA RADYOSU Türkiye Radyodifüzyon Postaları Türkiye Radyosu Ankara Radyosu Dalga Uzunluğu 1539 m. (o 183 Kes 120 Kw. T.A G isra m 15198 Ken 120 Kw. T. AP 3MT0 m. 0456 Kos 20 Ew 24,1, 939 Salı 1230 Program 1235 Türk müziği Pİ, rolaji haberler,i 110.14. Mi Y£ senfonik plâklar), 10.30 Pro Türk ini am, 18.35 iği (Hicaz fesh), Çalanlar: Hak- r, Ham b geçiyor, 4 « Arif bey: Muhayy Türkü: Güneş şeler, Olcuyaı Yar Müzeyyen Senar, Çalan ni #örönlerin bahtı siyah olur- müş, 3 » Lemi: Bin gül çıltarırdım, 4 - A- tif bey: Yanılma ateşi aşkı, “5 - Haydar bey; Penbe kız, Okuyan: Muzaffer İlkar, Çslanlar: Vecine, Tleşat Erer, Cevdet Kozan, Mesut Ces meteoroloji haberleri, sir; yat), 21. Memleket sant ayarı, Bohem; (yazan: Henri ve radyofanik sin ozasında tal, (içrem Reşit) term» dyonun küçük orkast Puccini'nin (a Behem) öperasından pi çalar çalacaktır. 22. Kücük orkces seti Necip Aşkın), £ » Johann Strauss Viya na kanı; Vals, - Cangiberger Benim küçük Teddi sym: $ Bruno Hartmann! Pi dad Edene 0“ YAN Sabah selimi! Fantezi, 6 - S: Bana a söylet ağır Val hımi* Centner 8 « Hans Zan der: Pauli; Polka, 2230 tabvilât, kambiyo: hükut borsası (fiyat), 2240 zik (operetler ve eğlen Me). 254824 Son ajanı haberleri ve yarınki program. . HAFİF KONSERLER: 740 Berlin kısa dalgam: Eflencel! prog- ram. (8.15: Deyi Sabah neşriyatı. lin kışa dalgası: Hafif müsfef, (1415: Pevma), 13. ) Bükreş Dinicu orkestrüsi (1430: Kon- 14.05; Bratelava: Orkestra eri, 16,16: Prag: Şarkılı musiki prog- tüm. 1649 Berlin kısa dalyan: Orkestra konseri. 17.10 Brno; Karışık pregram, 17, 45 Belgrad: Halk musikisi, 1745 Berlin kisa dalaasr İş sonu konseri (İNİK De- 4x Belgrad: Plâk mu 0 Ke s2 dalgani Neş'eli pidklar, 2020 BüVTep Ko- t0 havaları, 21 Prax: Stüdyo şarki, 21 Balarad: Konser, 2115 Bükreş; Stüdyo orkestrası (Bas, s0 (3216: Deva orkestrası, 29,0 Brat seri. 33.15 Bükre Belgrad: Plik musikisi Plâk musikisi. seri, 2320 Ostrava: İl oda konseri, 1810 Prag: Ya İysne ie), OPERALAR, OPERETLER: 31,49 Betlin kısa dalgöen Simav sarman (Geisha) opereti, ODA MUSİKİSİ; 15,15 Eerlin kisa dalgasu Yaylı sazlar yaslı sazlar kuarteti. RESİTALLER: 1830 Berlin kım dulgas: Hu- go Wolfun şarkıları, 1848; Piyanc reslta- U (Schubert). 19 Belgrad: Muhtelif şar ler, 19.15 Bükrer Rumen halk şarkıları, 30,25 Çocuk konseri, İRTİHAL Merhum doktor Bahattin Şakir haremi Cenan Baha, uzun müddet- tenberi müptelâ olduğu hastalıktan || kurtulamıyarak dün akşam tedavi e- dilmekte olduğu Şişli Etfal hastane sinde hayata gözlerini kapamıştır. Cenazesi bugün saat 11 de hasta neden kaldırılarak Feriköy mezarlı İğina defnedilecektir. TEŞEKKÜR Ateş Mehmet Paşa Zade Bahriye Mirslaylığından mütekait Mehmet Galip Ateşin - irtihali münasebetile cenazesine merasimi askeriye ile İş- tirak eden Yüksek hükümeti Cüm- kuriyemize ve merhuma karşı gerek İbizzat ve gerekse tahriren alâka gös- teren vefakâr komşularımıza ve muh terem ahbaplarımıza ve kıymettar akraba ve talükatımıza (teşekkürü bir vecibe bilir, kederlerimizin ayrı ayrı bu vazifeyi İfaya mâni olması hasebiyle gâzstenizin tavassutunu ri- ca eyleriz. Aile efradı: Maide Ateş Melek Moralı Mustafa Re- şit Moralı Sandal Bedesteninde Kıymettar bir çift zümrüt küpe ve bir tak taş Zümrüt Yüzük 26/1/9309 Perşembe günü satıla caktır.
