he | | Yakın Tarihin E En Esrarlı lı Çehresi: 55 Az Kaldı Beni de Öldüreceklerdi | Bereket Versin Hamdi Çavuş Tam Vaktinde Yetişti Ve Beni Muhakkak Bir Ölü yam. ederse öleceğ iemden ayri Icap va ten bir asker ve sadakatiyle cesur v gerçekten anın da katıştığı seçiyorlarken buldum, uldum. Beni Ver binbaşı Ramazan ağanın nevri Bibi gözleri de döndü. Beni göst Terek Hamdi çavuşa ıldadı. Kimbilir, be biraz #vvel öldürdükleri adliye nazırı Nüzım Paşa ile Lâzikıye mebu Emir Aslan Beyin yanlarına uzat- Yacaktı beni bu habis. Bereket bizim, süvari kumandanı çavuş Kazretlerinin tem e zamanında tecelli ©€- şahadetine. Hem en kurtarıp ba- ralarıma girmek, işe karışmak hakkını ka- ştı bana, de, Fes im ele başıları, biraz sonra ben rümden kesilen gi Eeee A elem KAZ 8 nezaro- k adamda bir türlü u- lardı. vuşlar Nâzım Paşayı istiyo: Hocalar da, nasil olur, hem ktepli, hem de erkâmharp, faz- ınsizin de biridir © namzetleri olan damat hmet Paşayı, ayak direyerek, eri sürüyorlardı. Onu da, ihtiyar- beceriksizliğini bahane ede- Yek alaylı ağal Jardı O ler yüzle Buldum, dedi. Gazi Ethem fudur, hem alaylı. kend rada Derviş Hem burasında söze m. Alaylı za- örüşmenin «ben de karıştu azlarına yl olduğuna ça- Vuşları da, hocaları da inandır- dım. Karar verilmişti artık. Har- azırı Gazi Ethem Paşa ola- caktı, Görüşmeler uzayıp gidiyor. çiyor bir türlü sadrazam- Ba diğer nazırlıklara da birer 2- İaylı bulunamıyordu. Buna da Ab- dürrahim adında bir dersiam efen- di çare buldu ve ; dedi. kendinizi üj Paşayı rağmen Neye vakit sadrazam ları o, bulsun, Biz şimdi şevketlü Padişahımıza bir telgrafla dilek- , bu arada Ethem Paşanın beraber Harbi- is azamlıkla retine tayin edilmesini mizi bildirelim. ır bulunan hocalar ve alay- lıların kabul ettikleri bu n düzme kahraman- avuşlar da münasip tekli Yığını görd da Abdullah çavuşun e ve Hamdi ça- bölükle zapt! burla Harbiye ne- Yuşun da bir t Zaretlerine gi Bulgar Sadık, Bulgar Mektebi Harbiyesinden çıktıktan sonra zabit üniformasile (soldaki) danının da ahrete gönderilmeleri teklifi atıldı ortaya, v ba Durula- cek zaman değildi. Yeni teklif hakkındaki verilecek kararı yı sarmıştı, vradan savuştum bahçesir bir arab. zap Olup biter stleri nedi hmet belediy ünde bul resine gelen kacak can kudurmuşlardı. Semt semt, ardı. Içlerin- de tutuşturulan şeriat aşk ve ateşi uğruna buldukları mektepli zab lerin kanını dökmüşler, kırdıkları meyhanelerin çı, şişe şiş YOR 04 re attıkları kurşunlarla her tarafı delik deşik etmişler, savurdukları işlerdi. mahallelere dağılır Istanbulda panik başlamıştı. Tt- tihat ve Terakkiye bağlı mebu: lar, genç zabitler, cemiyet supları kaçıyorlar, Beyo ve Yeşilköylerindeki eenebilerin evlerine gizleniyo dı. İsyanın Ayasofya arasındaydım. O günkü Ebüzziya Tevfik Beyle oğul- ları Talha ve Velit parçalanacaklarını. haber k kendilerini zapti; sokuğındı evlerinden Bakırköyündeki ev ktan ibaret & men- ikinci günü ben meydanında, rine alıp ka dı. skat üçüncü günü büyük Fam verme, azar elindeki, yokedecekleri kimselerin isimleri yazılı olan defteri uç: tum. Zavalk Ethem Paşa har- bu azgınları ya aşıyor, didini mi biye nazırı olmuş tıştırmak için UĞ yordu. O sabah, bazı dileklerini bildirmek şayı meclis dairesine çağırmışlar. dı. Dilekleri de, defterden isimi rini çıkardıkları bir çok büyük rütbedeki zabitlerin hemen ordu ile ilişiklerini kestirmek, yerleri- ne de alaylılar: mekti. Bu münasebetle ortaya çıkan, elden ele gezen defter, bir ık m telgrafhanesinin büyük mas zerinde kalmıştı. Boynunu bü ix kırpıp duruyordu ban: Paşa birden ele b yerle ü- müş, O esnada da Ethem meclise gelivermiş. Paşayı karşılamak için yaklanmaları bana beklediği satı bağışlamıştı. Hemen def koynuma, papuçları koltı Kıştırmış, soluğu zaptiye nazırı Sa mi Paşanın konağında almıştım. İki saat sonra azılılar beni arı- mden Kurtardı rdusu * Paşa vutlak kesk ve şahsına Muhataplarında ir bıra süzd kan bakışlarile be pek yakışan ciddiliğiyle de: Oğlum Sadık efend izin öv seltiğ her sırm r tehlikeye W velial anda ş umulur gönder ir suç attıracağım bir anbula o dönecek Yazacağım mektubu veliahtın e Sabit Beye verip da yerleşeceksin. vapçı baş damlarınla Biz Istanbula ge liahta karşı y dan ndan tutarım ar Dedi, vazife ile de ilgili bir gizli emirler verdi (Devamı inceye ka: ılacak her hangi ver) KALDIRIM GÜLÜ Yazan : İ Bunun pek farkında d san aylarla ye kaldırımlı rme şadığı vlerine na g kabiliyo: ğin rengi ned Diye meden oracak , cevap vero- ırıp kalacaktım. çak penceremin önünden de, yarı açık, yarı kapa- öz kapaklarım arasından ten - enbel bakıy Birdenbire ku li bir motör 8 di ve ben bur yetini pek anlıyamı klarım, kuv dar Doğruld: kopt LOKMAN HEKİMİN | EGÜTLERİ i “© MEVSİME GÖRE YEMEK Gıdalarımızdan o çıkardığımız kalorilerin altıda beşini vücudu- muzun tabii sre. mi ayni de. recede muhafa: Bu tu muhafaza et - mek işi de muhitin sıcaklığı d recesine göre değişir, vücudumu- zun etrafındaki hava soğuk olun- ca vücut dak k hararet kay- beder, kaybettiğini telâfi etmek için de daha ziyade kalori çikar- mağa mecbur olur. n dolayıdır ki, kışm ye- artar, yazın s1 - caklarda da azalır. Buraya kadar mesele pek basittir, bunu herkes bilir. Bilmesek İştahamız haber verir. Kışın iştiha artar, yaz mev siminde de azalmr, Ancak gıdalarımızm hepsi bi örnek değildir. Biliyorsunuz ki vücudumuzun işlemesine lüzum - lu olan madenlerden ve vilamin- lerden önce, sadece kimya baki - mından gıdaları üç türlü ayırır lar: Albüminler, ya; , ve şe - kerler... Bu üç türlü gıdanm vil - cudumuzda gördükleri işler de baska baskadır: Albümünler cudun şeklini kurmağa, eskiyen kısımlarını yeniden yapn larla şekerler de vücudun si için lüzumlu olan kuvvet ve vücutta sıcaklık temin etmeğe ya rarlar. Bizimki gihi mutedil hir mem- leket ikliminde vazın sicakta ya- hut kışın soğukta ayni işi gören bir adamm albümin bakımından ihtiyacı mevsimlere göre pek değişir. Halbuki yağ ve seker ih- tiyacı yaz ve kış mevsimlerinde havlice farklıdır. Kıs mevsimind. rutubet de y gıdalarımızm lüzumlu miktarı zerine tesir eder, Fa aksine olarak, soğukta da, sıcak- ta dn hava pek rutubetli olunca teneffis zayıflar. Ondan dolayı yediğimi: tubetsiz havadaki ka dar yakamayız, Onun için hava rutubetli olunca yemeği liriz, Havadaki tazyik derecesi İle elektriğin miktarı bile yemekle rimizin lüzumlu miktarmı değiş - ğuktan haç ka, li Kuru, tazyik derecesi nor - mal ve elektrik miktarı mutedil bir havada - islahin açıldığından da farkma varırız - yemek ihtiy cı artar. Halbuki havanm tazyi derecesi düşer, elektrik o miktarı artarsa daha az vemek yeriz: Fır. imalı günlerde olduğu gibi. Fiziyoloji âlimlerinin yaptık Tı hesanların neticesine göre, m edil iklimlerde, kısım, insan vie un ağırlığından her kilosu ba- gma beş kalori arttırmalı, vazm da © kadar eksiltmelidir. Soğuk mem leketlerde kısın, arttırma nishetir yazın da eksiltme nisbeti onar ka- İoriye erkar. Bunlar, tabii Bir gü maz. O | samak İste miktarı da hı vasati hesaplar, | klığı bir » lâzımdır tazyikind ğinde bir de de ona göre azaltıp, ç cap eder... Bereket versin ki buna imkân | yoktur. İmkân olsaydı, her isleri. mi fennin keşiflerine uydurarak yaşamak istiyenler - her öylnde havanın derecelerine göre yemek. lerini ölçerken - akıllarını kaybe- işme olunen yem. Simdiki halde kış İle vaz ara - | sında, ağırlığımızm her kilosu ba- şma heş kalori verecek nisbetle yemekleri çoğaltın arttırmakla ik- tifa edebiliriz. Kışm biraz daha yağlı ve biraz daha fazla tatlı ye- mek de bu isi temin eder, Zaten, vücudumuzun üzer kaplıvan elbisenin kalınlığı ya inceliği de yemek İhtiyacını de - Kistirir, kalm givinen daha »z ye. mekle kanaat eder. Onun icindir ki kürk manto hayan İştahı- nı kser, M. B, harflerile imza eden okn- yacuya: Mahkemeye gitmis, olan bir işe dışardan lâf karıştırmak he kimin kaidelerine aykırıdır. Me - rakımızdan kurtulmak in mah - kemenin vereceği kararı gazete nizde kollamanız daha aya Ş olmaki r, otomobi- le yaklaşmak istemiyorlardı Mef arabanın kapısı a elli yaşla z bir kürk rında, adamla, y antolu gen bir kadın telâşla dış gibi du- i hiddetle pia arip bir uhteş dın, y kaladı — Bırak, ona bir şe Dedikten sonra, titri m gevşer eme ve MŞmermen için ağır ağır yürüyerek bizim ta- rafa doğru geldi, dilenc ye dönerek » kendisine b tutup şaşkın gö erkeği kolun dan apatımandan yretten dona k. m. Gi yordum. Rüya gör inandır. » inana: düğüme kendi in içinde bir iki sa- iy tamamiyle uyanıktı gekliğim bü geçmiş, bunun bir tecessü: kaim olmuştur. ar pencereye yak hayretim büyüdü dırımın kenarına otu £ sonra, mutfa) ni doyuran ve ısır mda halının kens , bana hayatının acı macerası- nı şöylece anlattı: Onunla ben iki ikiz kardeş riz. Nerede ve ne zaman doğdu. Bumuzu bilmiyorum. Kend adığımız zaman o Ak bir i ruyord Bu kadın bizi an kıze yangın yerinde, beraber ot ne teyze derdik hkta ın ölmiyecek kadar giydiri pislikten ölmiyecek kı temiz erdi. Kardeşimle ben sabahtan ak sama kadar kedi yavruları gibi kal #rinde, yiranelerde, şu- a dolaşır dururduk #mle birbirimize aşka çocukların anneler ba. baları olduğuna o kıskançığımızı söylemeğe cesaret edemeden şirdık, * sabah bize yatak vazifesini gören eski bir çul üzerinde ko yun koyuna yatarken kapı açıldı, kaklarda © rastladığı a bir dünyanın de ve 30s- Muazzez Tahsin Berkand uzatarâk ona “ dedi. açmış ki kadın ön dal süslü çok Kapıdan ç lerden ba Bu para ile geçinirsiniz. Onlu para ne bol bol altına bir bir sınd piçlerine murcaklar! andığını tüylerimiz r yüyen çocukla ş-kapilıyetleri çabuk inkişaf de b den geler miz olduğunu & bizi mekt dursun, bir bile yeltenmiyordu. Her kar kalkmaz; bizi hus karı elimize bi- se ydi bakalım, kaldırım lünün yumurcakları, ekmek para- s1 ka Diyer anı k biri kapı dışarı ederdi nnemiz bir k ı bera- benden kadına ç benim F dilencilikten ka dığımız paradan bir kaç kuruşu iğim i bir ve- y e ayrı bir oda tutmak, ond. fabrikaya gidir n çıktık an çok bir iplik fabri k. O zaman on al © yemin et, lerimizi birbirimizin başına (Lütfen sayfayı çeviriniz)