p | O 3.5108 TAN Gündelik Gazete TAN'ın hedefi Habe i: Haberde, fikirde, her- #eyde temiz, dürüst, samimi olmak, Karlin gazetesi | oimiya | çalışmaktır. —iyiim ABONE BEDELİ Türkiye Ecnebi 1400 Kr, 1 Sene 200 Kr, 0 Kr Gay 1400 Er, 400 Kr, 3 ay 800 Kr, 150 Kr. 1 Ay 200 Kr, Mületlererasi pota ithadıma dahil ole Kiyan memleketler için 30, 35 ira dir. Abone bedeli peşindir: değiş- Hrrmek 28 kuruştur. Cevap için mektup Mira 10 kuruşluk pul ilâveni bizimdir. emma GUNUN MESELELERİ Yunanistandaki Türk Muhacirleri IYazan: M. ZEKERİYA) Atinada iken, Matbuat Nazırı, biz- Kifisyada bir ziyafet verdi Bu- Tası Atinanın en güzel sayfiyelerin- den biridir. Yemekten sonra otomobillere bin- dik. Çam ormanlarının içinden do- Atinaya dönüyoruz. Birden yüz kişi ellerinde Türk ve Yo- dan bayraklarile yolumuzu kestiler. Otomobillerimizi sardılar. Bizleri a- Yağı indirerek ortalarına aldılar. Dük an, kahvehanelerden, evler» den çıkanlarla kalabalık büyümüstü, sesler yükseliyordu: — Yaşasın Türkiye, — Yaşasın Atatürk. Merkes türkçe konuşuyordu. Va- 'tandan kopmuş bir parça içine düş- Müş gibi idik. Her tarafta Türk bay- Takları, ber tarafta türkçe, hattâ kah- Vehanelerdeki gramolonlar bile türk- $ plâklar çalıyor. Tamamen kendi Yurdumuzda, kendi evimizdeyiz. Büyük kahvehanenin sokağa &- tılan geniş masası etrafında toplan- dık. Bize bir tarafı Türk, bir tarafı Da bayrağı birer bayrak dağıt. Hoş geldinizler, selâmlar, göz yay- sarmaşmalar ve sevişmeler; — Efendiler, bize eski vatanımız Zan kokusunu getirdin “e *-s—x Meğer burası, İzmirden getirilen muhacirlerin iskân edildikleri Filâ- delfiya adındaki yermiş. * Yunanistanda Türk muhacirleri Mühim bir unsurdur. 6 milyonluk Yunanistanın ? milyo- Bu Türkiyeden gelmiş muhacirdir, türel ve politik hayatında mühim Tol “Ynamışlardır ve hâlâ oynamaktadır. Yunanistanın bellibaşlı büyük fab- Tikaları bunların elindedir. Yunanistanın en büyük mimar, mü hendis ve entellektüelleri bunlar a- Tüasından çıkmıştır. Yunanistana yemek, giymek ve ya- Yamak zevk ve sanatini bunlar sok Muşlardır. Adetlerinin çokluğu ve seviyeleri- Bin yüksekliği ile de politika haya- tında mühim bir âmil olmuşlardır. Yunanistandaki derin Türk sevgi Din temelini bunlar atmışlardır. Bun- larda Türk ve Türkiye sevgisi o ka. dar kuvvetlidir ki, Türkiyeyi ikinci Vatanları sayacak kadar ileri gider- ler. Zaten Yunanistanda türkçe hil- miyen yok gibidir ve burası hakika- ten ikinci bir Türkiye sayılabilir. Türk - Yunan ittifakının kuvveti de bu derin ve samimi sevgiye dayan Masından ileri gelir. Yalnız, Türk - Yunan dostluğunun temelini teşkil eden bu eski yurttaş» bir derdi vardır: Türkiyeyi bir daha görmek. İçlerinde sönmez bir dalissıla vardır. Onlar için hayatta *n büyük dilek, ölmeden bir defa iyeyi görebilmektir. Halbuki Lozan muahedesi bu mu- hacirleri Türkiyeye, her ne vesile ile olursa olsun, dönmekten sureti kati. Yede meneder. Bu muahede, ahkâmı- Da riayet etmiş olmak için ne Yuna- "istan bunların Türkiyeyi ziyaret et- Melerine müsaade eder, ne de Tür- iye, Halbuki aradan on beş sene geç. miş, bütün eski acılar unutulmuş, ya: Falar kapanmıştır. Muhacirler Yuna- nistanda yerleşerek buranın müstah- #il unsuru olmuşlardır. Onlarda yaşı- Yan yalnız çocukluklarım geçirdikle- Fi toprakları bir defa daha görebil Mekten ibarettir. İki hükümet anlaşarak eski Türk Bunlar Yunanistanın ekonomik, kül. | Japonların akıllanması ve Orta Çindeki ordularını kâfi derecede kuvvetlendirmeleri için Taierchu- ang'da Çinlilerin adamakıllı bir köteğini yemeleri lâzım geliyor- muş' Çinlilerin, bir ay evvelki Hsü chow savaşında, Japonların Taier- chuang'taki taarruzu solcenahları- ıkları seri ve ani mukabil taarruzu ve çevi eserd ve, bu çevirmeyi bir de, Japonların sağ cenah ve gerilerine, Linckeng ve Tsinan'a, ayni zamanda yaptık- ları mükemmel akınlarla tamam'la- yaaları ustaca bif hareket olmuştu, kürtleri sentenmeli Finn Cin Ordusunun kuvveti ve top; tank ve uçak gibi harp vasıtaları ve mü- himmatı kâfi derecelerde olsa idi, Talerehuang çevirmesi ile o güzel akınlar, Japon ordusunu muhak - kak bir hezimete uğratabilirdi; fakat kâfi kuvvetlerle yapılamıyan bütün kuşatma ve çevirmeler gibi nihayet bunlar da, kuvvetli düş - manın mukabil mukavemetlerine çarptılar ve ancak hasmın ehemmi- yetsiz bir ricati ile neticelenebil- diler. Taierchuang darbesi, muhakkek Japonları uyandırdı ki, bugün Şantug vilâyeti cenubunda bâm- başka ve takriben üç ay evvel tav- siye ettiğimiz bir tarzda yeniden büyük bir savaşa girişmiş ve hattâ muvaffakıyet eşiğine yaklaşmış ol- duklarını görüyoruz. Biz daima, Çindeki Japon askeri kuvvetleri - nin, iç Mogolistandan, Şanghay ce- nuplarına kadar, şimali ve orta Çinde bir takım sonsuz işgal ve tedip hareketlerine girişmekle be- raber, uyanan ve dirilen Çin ordü- suna karşı da, Şhensi'den Sarı de- nize kadar, takriben 1000 km. lik bir cephede Sarı nehri geçmek, Lunghei hattını almak ve Japon- lar kadar Çinliler için de çok mü- him bir sevkulceyş noktası olan ve bu sebeple kuvvetli bir Çin ordu- su tarafından müdafan olunan, Hsuchov'u zaptetmek, hareketleri- ni hep birden ve ayni zamanda bâ- şarmıya kâfi gelemyieceklerini ve bütün Japon muvaffakıyetsizlikle- rinin ve mevzit mağlübiyetlerinin başlıca sebebinin dağınıklıkları ol- duğunu yazmıştık. Ayni zamanda, Japonlar için, askeri harekât ile doğrudan doğruya münasebeti ol- mıyan Uzak Çin vilâyetlerini iş- gal hırs ve hevesinden muvakka- ten sarfınazar ederek * ve yalnız mühim ve harekâta lüzumlu de - miryollarını tedafül surette tut- muhacirlerinin muayyen şartlar için- de Türkiyeyi ziyaret etmeleri im - künını temin eden bir yol aramalıdır. lar. Bu yol bulunursa Türk - Yunan birliği daha ziyade kuvvetlenecek, her sene Türkiyeye gelecek yüz bin. lerce muhacir memlekete milyonlar- ca döviz getirecektir. Gö Bir ay kadar evvel Japonlar, Taierchuang'da Çinli- lerden adamakıllı bir kötek yediler. Fakat bu hâdise kendilerine bir ibret dersi oldu. Ve nihayet Hsu- chow'u zaptetmek suretile bu hezimetin intikamını aldılar. Aşağıdaki yazıda bu harbin tahlilini ve Ja- ponların yeni hareketlerinin hedefini bulacaksınız. Japonların Uzak Şarkta Kazandıkları Son Zaferin Tahlili YAZAN: GENERAL H. EMİR Modern şekilde talim görmüş bir Çin kıtası makla kanarak, Şimali Çindeki bü- tün istifade olunabilir kuvvetleri Şantung cenubunda toplamak ve bu suretle Tsinan bölgesinde vücut TAN EK a Uzak Şarkta son harekâtı gösteren harita bulacak kuvvetli bir ordu ile şimal den ve Nanking ordusundan ayrıla cak kuvvetli bir kol ile de cenuptan Hsüchov istikametinde taarruz ci- (MUVAFFAK # OLMANI mek lâzım olduğunu, Üç ay evvel bildirmişti. Bu suretle Hsüchov daha üç sy evvel, yani Çin ordusuna mânen ve maddeten bu derece kuvvetlen- mek için zaman ve imkân bırakıl- madan, şüphesiz daha kolay düşer ve şimali Orta Çindeki Japon or- duları Tsinan - Pukov demiryolu üzerinde çoktan birleşmiş olurlar» dı. Sarı nehir harekâtı ancak bun- dan sonra başlar ve Kaifeng şehri, Peking - Chenghov demiryolu kıs mı ve Lunghay kattı ele geçtikten sonra da merkezi Hangkov üzeri» ne, üç hareket ordüsu halinde top- | kaynıyan bir faaliyet v lanacak olan bütün Japon kuvvet- leri ile, mütekarip büyük askeri harekât yapılırdı, bizim üç ay ev- vel, tavsiye ettiğimiz şekil, işte bu idi, Şimdi görüyoruz ki, Japonlar ni hayet bunları yaptılar. Çinden ge- Jen malümat her ne kadar dalma çok noksan ve hattâ mütenakıs ise | de, görülüyor ki Japonlar, Taler- chuang köteğinden sonra, Şansi'yi Honan vilâyetinin şimalini işgal ha reketlerinden ve bu bölgelerde Sa- rı nehri geçmek ve Lunghay hat- | tını zaptetmek © teşebbüslerinden muvakkaten sarfınazar ettiler ve buralardaki o kuvvetleri doğuya Tsinan - Kalfeng arasına yanaştır- dılar, ayni zamanda Hsüchov şimal LArkası: Sayfa 7, sütun 5 de) Memurda Aranan VYasıflar İş aradığınız zaman, müracsat ettiğiniz müessese ve ticarethane- lerin bir memurda ne gibi vasıf- ların bulunmasını istediğini. bilir misiniz? İster, yeni bir iş arıyan gençte, isler yanında çalıştırdığı kimseler- de iş sahiplerinin aradığı vasıfları tesbit eden bir liste veriyorum. Bu liste, iş arıyanlara bir nevi rehber vazifesi görmek Üzere tertip edil- miştir. Kesip saklayınız. İş arıyan gençlere gösteriniz. Bilhassa İş a- rıyan genç kızlar bu listeden çok istifade edebilirler; niş Giyinişin insan hakkında veri- lecek hükümde büyük rolü var - dır. İş arıyan veya bir müessese- de çalışan genç temiz, fakat muha fazakâr bir şekilde giyinmelidir. El bisede, kravatta, şapkada züppe- liğe, hoppalığa kaçmamalıdır. Kun- AOG iğ ğ ğ ği Lİ duralar sade ve temiz olmalıdır. Kız ise, küpe, gerdanlık, mücev- berat kullanmaktan içtinap etme. lidir. Saçlarda muhafazakâr bir tu valet yaptırmalı, çığırtkanlığa git- memelidir. Cildi fazla boyamama- lıdır, Gözlere rimel koymamalı - dır, Dişler temiz ve yıkanmış ol- malı, tırnaklar boyanmamış, pa maklar sigaradan sararmamış ol. malıdır. Konuşma Açık, sakin, mutedil bir lisanla konuşmalı, ne acındıracak kadar alt perdeden, ne de kızdıracak kâ- dar üst perdeden gitmemeli. Sıhhat Çalışan adamın iyi sıhhatli ok ması şarttır. İşe dayanıklı, mun - tazam. yaşıyan, içkiye düşkün ol- muyan, sinirlerine hâkim olan İn- san daha kolay iş bulur, Tavır ve hareket İşe karşı her zaman zeki bir dik- kat göstermeli. Tenkit ve methe tahammül edebilmeli, daha iyisini yapmıya çalışmalı, Beraber çalıştığı arkadaşlara kar şı da nazik ve efendi olmalı, dedi- kodudan kaçmalı, hem ümirlerle, hem memurlarla el birliği yapa” rak çalışabilmelidir. Karakter Dürüst, itimada şayan olmalı - dır. İşi sonuna kadar götürmek hu susunda ısrarlı olmalıdır. Mahrem işlerde ketam olmasını | bilmelidir. Mücssesenin vazettiği bütün ka- idelere harfi harfine riayet etme- lidir. Bu şartlara dikkat ve riayet e- der, çalıştığınız yerlerde bu evsafı haiz olduğunuzu teslim ettirirse « niz İşsiz kalmazsınız. Psikoloğ gi — — GOPÜŞLER Zaman ve Mesafe Yazan: Sabiha Zekeriya Sertel Bursa ile İstanbul arasında ilk s0- ferini yapan “Trak,, vapuru iskele- de. Duha modern bir şehrin ilk basa yeler ve yakın denizlerde işliyen va 'purlardan birindesiniz. Denizlerin bi ribirinden farkı olmadığı için kendi- nizi kısa bir zaman için Avrupada telâkki edebilirsiniz. Vapurun bu ilk seferini tesit eden Denizbankın misafirleri, denizciler, bankacılar, gazeteciler ve saire. Ya- ni, modern Türkiyeyi yaratmak için seferber edilen kuvvetlerin, dima - ğı, kalbi, ciğerleri diyebilirsiniz, . Bugüne kadar İstanbulla Bursa 0- rasındaki mesafeyi beş saatte geçen vapurlara karşı, asri tekniğin yarat- tığı süratle iki buçuk saatte geçme- yi üzerine alan Trak vapuru Mu - danya iskelesine sözünü tutan mu - zaffer bir kumandan gibi giriyor. Halk iskelede birikmiş. Bursayı İs- tanbula yaklaştıran, hudutsuz deniz- lerin mesâfesini kısaltan, zamanı ve mesafeyi yenen bu ilk sürat vapuru- nu alkışlarla karşılıyor. İskelenin bir kenarında kurban kesiyorlar, Za- man ve mesafeyi mağlüp edişin za- ferini, kurbanın kırmızı kanile tesit ediyoruz. © Otobüsler hareket ediyor. Bir da- kika evvel zaman ve mesafe uğuru - na canını veren koyunu geçiriyor » lar, Boynu kıpkırmızı, alkanlar içi de. Mudanyadan Bursaya kadar gi- den yolun iki tarafı kıpkırmızı gelin. ciklerle dolu.... Kurbanın kam ka- dar kırmızı. Yeşil çimenlerin içinde minnacik kırmızı şemsiyeler gibi açıl mışlar, dört bir tarafı yeşil Bursa- nın içinde bir yeşil ve kırmızı zıddi- yeti ve ahengi yapıyorlağ. Gölgeli ağaçların altında halk kır âlemi ya- pıyor. Kiminin yanında öküzleri top rağa yaslanmış keyif çalıyor, çocuk- lar, geçen otomobilleri seyrediyor. Bursa, eski Bursa daldığı sükün ve re İ havet uykusundan uyanıyor, içinde « Yolun iki tarafına taşlar dizilmiş, beton asfalt yol, Avrupa işi bir vapurun getire - ceği yolculara lâyık bir yol olmıya çalişiyor, Saat on ikide Çalikpal, Sanki Büyükadaya Gi ni keş Bu gelişte belki bir fazlalık yok. Fa kat harikulâde bir şey var ki, sürat, zamanı Ve mesafeyi yeniyor. Şimdi. ye kadar zamana birakılan, zama. nın kendi hesabına, kendi hayat se nelerini aşan yürüyüşüne terkedi » len Türkiyenin terakkisi bu defa za- manla çarpışıyor, saatlerini beşten iki buçuğa yüzde elli bir süratle ken di hesabına kullanıyor. Mesafeyi ye- niyor, hudutsuz denizlerin ufku da- ralıyor, kısalıyor ve yaklaşıyor. Bu- nun maddi kazancı bir tarafa, rasyo- nel ve teknik ilerleyişteki mânevi ka zanet diğer tarafa konursa, ikincisi üstün gelir, çünkü zamanı ve mesa- feyi yeniyoruz. Avrupa Tren Hattında Fevkalâde Venzilât Devlet demiryolları idsresi, Ay « rupa. hattında seyahat edecek grup lar için fevkalâde tenzilât yapmıştır. Bu esasa göre, en aşağı on kişilik gruplardan gidiş ve dönüş ücretle - rinde, yalnız gidiş parası alınacak - tır. Grup, 21 kişiyi bulduğu takdirde ayni tenzilâtla beraber, bir kişi üc- reti de alınmıyacaktır. Daha büyük gruplarda her yirmi kişide bir kişt parasız seyahat edebilecektir. Bundan başka. her gidiş biletinin dönüşü iki ây için muteber olacak - tır, Tenzilâtlı tarifenin tatbikine hazi- randan İtibaren başlanacaktır. Ta « rife muayyen bir müddetle tahdit e- dilmemiştir. IN 4 TAAA ER BERLİTZ 373 İstiklâl enddesi Akşam Lisan Kurları Fransızca - İngilizce v. ». Haftada 3 ders Ayda 4 liradır. | İ |