"İttihat ve Terakki,, Nasıl Kuruldu ? Ubeydullah Efendinin Oynadığı Roller IYAZAN: Dr. HÜSEYİN ZADE ALİ) Merham Ubeydullah Efendinin eski bir resmi o ne?!.. Ubeydullahm şahsiye- tinde birde şairi âzamın dehasından izler mi aramıya kal kıştın — Buna pek cesaretim yok; fa- kat iki dostu biribirile mukayese caizdir, sanırım!.. Dalma yükseklerde, “ecram için- de”, göklerin “derin bir cevvi lâ- huti,, sinde, geniş bir darbel şeh- per,, le (1) dolaşan Hamid, “Byro- nien,, veya V. Hügo ayarında ro- mantik bir şairdi, hem de kâbına yarılamıyacak derecede büyük bir şairi B u cihet malâm! '& beydullah ne idi? “Pegase,, dan mahrum olan, da- fma yalniz yer yüzünde, kendi a- yaklariyle dolaşan ve zaten şairlik iddiasında bulunmıyan Ubeydul lah, şiir kılıklı bir şeyler yazmış- 8a da, az yazmıştır, hattâ... par- masyen (parnassien) şairimiz Yah- ya Kemalden bile çok az yazmış tır! Fakat, şiir vadisinde, kelebek kadar bile yükselmemiş olan U- beydullah, hürriyet yolunun, milli ve #iyast ülküler alaninin çok yük #ek ruhlu mücahitlerinden biridir! Evet, o, yer yüzünden ayrılmamış- tı, çünkü daima halkı irşat için, gâh yurdunun köşesinde bucuğn - da, gâh o yurdun dışında, bıkma- dan, yorulmadan koşup durmuş- tu!.. Bunun için bazan da uzak men- falarda sürünmüştü!.. Hâmit, ilhamın “infilâkı, fe veranı,, halinde, nafiz mazarile “sehabı çik ederek”, arasıra yer yüzüne “gökten... bir işaret eyle- miştirtir.,.. (2) Hâmidin, daha doğrusu, Hümit- lerin yüksek ideal işaretlerini te- lükki eden, kavrayıveren Ubey- dullah, bunları biraz da kendi di- ni, fakat realist felsefe içtihatla- riyle yuğurarak, devrinin yeni ye tişen nesillerine anlamıya ve Türk gençliğine bir ihtilâl ruhu aşıla- mıya çalışmıştır... Bu suretle, bütün bir devir zar- fında biribirinin âdeta mütemmi- mi olan bu İki veladar dost, niha- yet, Büyük Önderimiz Atatürkün kutsal dehası sayesinde, ülküleri- nin fazlasiyle gerçekleşmesini gör- dükten sonra, gözleri artlarında kalmıyarak, yine beraber ilâhi bir nura karışarak “gittiler öbede, ge Hip ezelden”. (3) ir gün Ubeydullah bana “Şeyh Sadinin memleketin- de bir cevelân,, yapacağını söyle di. Dedim ki: — Üstat, isminiz “Ubeydullah olarak kaldıkça, korkarım, bu ce- velân “seyahatnamei İbrahim bey,, | deki, idealist bir İranlı gencin (Masırda doğup büyümüş bir Acem Don - Kişotunun! seyahatlerinden daha maceralı ve daha tehlikeli o- Tur. (Ben bunu söylerken, merhum hatip Ömer Nacinin, bir İran hapi- sanesinde, İsmi yüzünden başın- dan geçenleri henüz duymamış tım.) Ü stat şöyle cevap verdi: İsmim, Kerbelâ vaka- sına sebep olan İbni - Ziyadı ha- tırlattığı için, demek istiyorsun!.. Fakat İraniler arasında Ubeydul- lah adı yerine, bunun benzeri olan “İbadullah,, kullanılır. Ben de, ta- bii, bir İbadullah oluveririm!. — Daha iyisi bir “Mirza İbadul- | lah,,!., — Hayır, daha münasibi şeyh İbadullah!.. (4) Malâmya, Macar O müsteşriki Vamberi de İran ve Türkistan ta- raflarında dolaşirken şarklı bir şeyh olmuştu! bir halde mesele şok!.. Sadiler, Hafızlar, Urfiler yetişti- raza, “Meşhedi olmak heve- siniz de varsa İmam Ali Rizanın Meşhedine kadar yolu uzatıp, fe rah ferah İranın her tarafında do- laşabilirsiniz! Ancak, evvelki “Se- yahatnamei İbrahim « bey, i oku- Yunuz, sonra bunun bir eşinide siz yazınız! Eminim ki bu çok en- terosan birşey olur. Malüm ya A- merika maddi garibeler ülkesi ise, İran da manevi ecibeler diyarıdır!. — Seyahat esnasında ciddi bir şey yazmak kolay değil... Bu ciheti İrandan dönüşten sonra düşünü- rüz, Her halde müşahedatıraı mot ederim. beydullah Efendi hakkında- ki bu hatıralarımı bir dilek- le bitirmek isterim: Bilmiyorum, merhum seyahatlerini, bu seyahat- lerde ve, umumiyetle, istibdada ve ber türlü irticaa karşı olan w- zun bir mücadele hayatında, ba- şından geçenleri yazmış nu? Miras bıraktığı evrak arasında bu yolda mı?.. Varsa bir an evvel neşrini, tabii, herkes arzu eder, ) Mei şayet böyle birşey yok- sa, o halde merhumun mü- nevver dostlarına bir vazife dü- Şer: Ona dair hatıralarını, ondan işitip duyduklarını yazmak, sonra toplayıp bunları bir kitap halinde neşretmek... Eminim ki böyle bir kitap Swift in “voyage de Gulliver, i, veya Sterne'in “voyage sentimental, 1 kadar lezzetle okunur, enteresan ve istifadeli bir eser olur, BİTTİ (4) T. Fikret: “rvengi tasüviz,. ezelden, (4) İranda “şeyh, 6 rum; fakat onun bir bir Tekkenin şeyhliğini deruhte ettiği maldmdur... JEORSADA : Bir Heyet Bugün Ankaraya Gidiyor Şehrimizdeki borsa acenteleri An- karaya nakil hazırlıklarını bitirmek üzeredirler. Maliye Vekâleti ile te- İmaslarda bulunmak üzere bu akşam acente birliği umumi kâtibi Nedim Akçerin reisliğinde üç kişiden mürek kep bir heyet Ankaraya gidecektir. Borsacılar heyeti, yardım sardığı projesini de beaberlerinde götürmek tedir. Ankarada görüşülecek mühim meselelerden biri de orada muazzam bir borsa binasının inşasıdır. Bunun için Paris, Londra ve Nevyork borsa- larının plânları getirtilmiştir. 26 gün sonra faaliyete geçecek olan. TAN BELEDİYEDE : Ciğer Vesaire Seyyar Olarak Satılmıyacak Baş, ciğer, ayak, işkembe gibi mad- deler satılan dükkânların sıhhi ve fenni şartlara uymadığı görülmüş ve belediye bunlar için bir talimatname yapmıştır. Bu talimatnameye göre, dükkânlarda delik deşik olmayacak, dükkânların zemini ve etrafı su geç mez maddelerden yapılacak, ayrıca akar su bulunacak ve münasip bir yerde ıskafalı bir delik olacaktır. Bu gibi maddeler hiçbir zaman ve hiçbir maksatla seyyar şekilde gatıl- İmıyacaktır. Buz Satılan Yerler Buz satılan dükkânlar ve buz satı- şına mahsus depolar, kâgir binalarda ve zeminleri ile bir buçuk metre yük- sekliğine kadar duvarları yıkanabilir suretle su geçmez maddelerle döşeli İolacak ve zeminlerinde lâğıma bağlı #ifonlu bir delik bulunacaktır. Buzların muhafazası için üzerine konulacak Kepekler, talaşlar hususi ve temiz bir kutu içinde bulunduru- lacak ve buzların üzerine ayrı bir âletle tutularak dökülecektir. Buzlar müşterinin önünde SIHHAT İŞLERİ : Beykozda Sıtma İle Mücadele Beykorun Rıva deresi kenarinda- ki köylerde ötedenberi şiddetli bir sıtma hastalığı hüküm sürüyordu. Sıtma son zamanlarda Beykoza bile geçmiş, geçen sene çokça vukuat ver- mişti, İstanbul sıtma mücadele heye- temiz | inin gönderdiği mümessiller sıtma - e bu köylerin de mücadele örme na alınmasına karar vermişlerdir. Sıhhat Vekâleti de bu kararı tas- dik etmiştir. Buralarda esaslı tedbir- ler almak için bu köylerin merkezi olan Bozhaneye bir mücadele memu- ru tayin edilmiştir. Bu memur yeni mücadele minta- kasındaki köylerin nüfusunu defteri- ne geçirmekte ve bunların üzerinde her hafta ayrı ayrı tetkikat yapmak- ta, icap eden ilâçları köylünün ayağı- na kadar götürmektedir. Bu suretle süratle köylülerin sıtmadan kurta- rılmalarına çalışılmaktadır. Bu civar daki birikinti sulara mazot dökül « mek suretile Sıtma sineklerinin to- humları imha edileceği gibi bataklık ların da yer yer kurutulma ameliye- sine başlanacaktır. Tabii manzarası- nın güzelliğile iştihar eden bu yer- ler, birkaç sene sonra İstanbulun bir sayfiyesi halini alacaktır. Zeynep Kâmil Hastanesinde Üsküdarda Zeynepkâmil doğum e- vi ve kadın höstanesi şehrin nakil va- sıtalarının uğramadığı bir köşededir. Son zamanlarda hastaneye müracaat edenlerin sayısı hayli artmıştır. Üs- küdar kaymakamlığı ve belediye, has taneye olan 'beti nazarı itibara a- larak bu çok hayırlı sıhhat müesse- sesini nakil vasıtasına kavuşturmıya karar vermiştir. ADLİYE; Eski İkinci Noterlik Tahkikatı... 14 rosu şefi Bay Sabri, dün pazar olm. sına rağmen, birçok suiistimalleri yü zünden Adliye Vekâletince lâğvedi- len İstanbul ikinci noterliği hakkın- da yapılan yeni bir ihbar tetkik et- miştir. Bu noterlikteki sulisstimaller senelerdenberi devam ettiği için bun- lar gün geçtikçe hâdiselerin icabile ortaya çıkmaktadır. Takas Yolsuzluğu Meselezi binasının iki katında calısaraktır. Iamaktadır. Müddeiumumilik ikinci tetkik bü-| TOPLANTILAR: Darüşşafakanın 65 inci Yıldönümü Samimi Bir Şekild Mektebin eski mezunlarından musiki muallimi B. Kâzım kürsüde.. İstanbulun en eski ve şerefli irfan yurtlarından afakanın 65 İn- ci yıldönümü v faka mezunları kurumu, mektep bi- nasında bir sile toplantısı yapmışlar- n bu çok samitai top- takanın ilk mezunla- rını teşkil eden 60 - 70 yaşında mü kilerde bulunan Darüşşafakalılar ve| üniversitede okuyan . Darüşşatakalı | iştir lerdir. genele Ayman mış ve kurum b: nı Vefik Palmir, kısa bir söylev vererek gelenlere te- şekkür etmiş, bunu müleskıp Tica- ret mektebi muallimlerinden Togo, bir hitabe irat ederek bilhassa şun- | ları söylemiştir: | “— Bizler her yıl tekrarlamayı en İ büyük bir emel bildiğimiz bu bayram günlerinde biribirimize birer yıl da- tiyarlamış olarak kavuşuyoruz. le görüyoruz ki, Darüp- şafaka her yıl biraz daha gençleşerek dimdik bir irfan âbidesi halinde du- İruyor.,, Bundan sonra Şefimiz Atatürke ve anane mucibince kurumun daimi fah ri relsi telâkki olunan Başvekile, Mu- arif Vekiline ve mektebe çok hizmet etmiş olan İnönüne birer tazim ve teşekkür tek grafı çekilmeşine karar verilmistir. Törenin bu resmi çephesinden $on- ra toplantı bir aile toplantısı halini almış, maruf şairimiz İsmail Safanın bütün Darüşşafakalılarca söylenen bir şiiri okunmuştur. Bu şiirden sonra eski Darüşşafaka da talebeleri izinsiz bırakan “Eva mir,, adlı suçlar cetveli okunmuştur. Şimdi her bir! yaşını başımı almış ak muhterem ihtiyarlar o günleri ile hatırlamışlardır. Sayılan suçların kahkaha ile karşılananları arasında şunlar da vardır; DÜNKÜ TOPLANTIDA : Suçlusunun sayısı altmış ve tah- kikat dosyasının ağırlığı tam kırk kiloyu bulan takas sutistimali davası Ankara borsası şimdilik Sümerbank |nın ikinci tetkik safhası bugün baş- ıtya mebusu İsmet İ-| YERLİ HABERLER e Kutlandı sır Yusuf Ağanın tütününe gübre ka- rıştırmak, abdessiz namaz kılmak, feslerin püskülünü koparmak, taam- haneden revani çalmak, gizli izmarit içmek ve saire..,, Bu suçlar ve cezaları okundukça hazır bulunanlardan Şirketi Hayri- yeden Mehmet Izzet, Hüseyin Lofça, avukat Arif, mektep müdürü Ali Kâ mi ve “Paşa,, lükabile maruf Mehmet Ali, ayrı ayrı kürsüye çıkarak, ze- manlarında Darüşşafakada geçen gü- lünçlü hâdiseleri ve bu meyanda Ab- dülhamide isyan hikâyelerini anlat- mışlardır. Bundan sonra yemekhaneye inil- miş, burada mektebin fasulyalı pilav ve hoşaftan mürekkep ananevi yeme Ri yenmiş ve Darüşşafaka marşı söy- lenmiştir. Programın öğleden sonra- ki kısmında, talebeler tarafından mu siki parçaları çalınmış, şark musikisi ve halk şarkıları söylenmiştir. Küçük bir Darüşşafakalının söyle- möhöloğdan sonra sanâtkörları- mızdan Bedriye Tüzün, Necip Ce lâl tarafından bir konser verilmiş ve saat 17 de bu çok samimi sile top- lantısına son verilmiştir. Bursa Liseleri Mezunları İstanbulda 300 azası bulunan Bur $a kız ve erkek liselerinde yetişenler dün yıllık kongrelerini Eminönü hal- kevinde yapmışlardır. Mühendis Ayni tarafından kongre açıldıktan sonra başkanlığa tıbbiye- İden Hasan, sekreterliklere edebiyat- ten Şevki seçilmişlerdir. Bundan son- ra İdare heyetinden tıbbiyeli Merih, okumuştur. ra tabbiyeden Baha söz almış ve ku- söylemiştir. Merih, verdiği cevapta, Bursadan kâfi derecede yardım gör- mediklerini söylemiş ve kurumun E- gelilerin cemiyeti kadar fanliyet gös terebilmesi için bazı temennilerde bu lunmuştur. Bundan sofra yeni idare heyeti s6- çiminö geçilerek başkanlığa Nuri E- rim, genel sekreterliğe Nihal Betil, vemedarlığa Merih Odman, muhasip | WMiğe Hüseyin Otan. idare işlerine Ul viye Eriz, azalıklara Lütfi Erzi, Mu- zafter Ege, "Teftiş heyetine: Cahit Ö- zen, Nadir Uluç ve Pertev Arsman seçilmişlerdir. ERBAADA: Tütün Safışları Erbaa, (TAN) — Taşova tütün pi- yasasının başta gelen alıcılarından Austro-Türk tütün şirketi de merke- ze bağlı Darma köyünden gelen beş denklik bir mahsulün üç denğini alt- mış, bir dengini kırk, bir dengini on lüç kuruştan almak suretile ilk mü- bayaasını yapmıştır. | Diğer alıcı firmaların da yakında — Bahçeden kiraz çalmak, mubas | piyasaya girecekleri anlaşılmaktadır, Emektar Darüşşafakanın dünkü yıldönümü toplantısında talebeden bir grup rumun faaliyetini kâfi görmediğini | pe ie iz d en Millet Meclisinde Yeni Kanun Lâyihaları Ankara, 6 (TAN Muhabirin- den) — Büyük Millet Meclisi bu devre ki toplantılarında ye“ ni mali yıl biltçesinden ayrı rak mühim kanun lâyihaları m zakere edecektir. Avukatlık k nununun da bu devre içinde mü sakere ve kabul edilmesi kuvvet le muhtemeldir. Bundan başka ehemmiyeti hs is daha bir takım adli kanun lâ yihalarının daha bu devre içinde Meclise sevkedileceği de söyle niyor. Ayrıca şu yakınlarda iktisadi kalkınmamıza ait bazı kanun 1“ Yihalarının da Millet Meelisine gönderilmesi beklenmektedir. Diğer taraftan Maliye Vekâle- € de Millet Meclisinin bu devre toplantısına © yetiştirmek (üzere bazı kanın Jâyihaları hazırl maktadır. Ziraat Vekâletinin ya- pacağı İşlere nit birkaç lâyihanın da hazırlanmak üzere olduğu öğ” nilmiştir. MeclisEncümenlerinde Ankara, 6 (Tan muhabirinden) — Mület Meclisi encümenlerinde son celselerde şu meseleler tetkik ve in- taç dilmiştir: Nafia Encümeninde: Demiryolla * rile eşya nakliyatına dair beynelmi” lel mukavelenameye istinaden te * şekkül eden heyete benyelmilel nak liyat komitesi tarafından ittihaz ©- lunacak kararların Nafla Vekilinin tasdikile meriyete konulmasına dair kanun lâyihası müzakere ve kabul edilmiştir. f Milli Müdafaa Encümeninde: Sü- baylar heyetine mahsus terfi kanu" nunun bazı maddelerini değiştiren ola” 2000 sayılı kanunun birinci maddesi nin değiştirilmesine dair olan kanuB tekaitlerle, bugün birçok mühim mev |tan Muzaffer ve yüksek mübendis-| âyihası müzakere ve kabul olun * muştur. Arzuhal Encümeninde: Encümen? # tevzi edilen arzuhallerden ruzns “wi lerden ve encümehlerden gele nee vaplar tetkik edilerek bu arzuha:. İle, karara bağlanr Maliye Encümeninde: Küp şekef ambalâjında kullanılmak üzere d* sarıdan getirilmesine zaruret has olan sandıklık kerestelerin gümrük resmi, Matbut umum müdürlüğü tarafın dan Almanyada bastırılan albümle re ait gümrük resmi; ; Orman çiftliği bira fabrikası için getirilecek bira şişesine ait gümrük” resmi; Hariçten İthal edilecek şekef€ | ait gümrük resmi, 2294 sayılı kanunun verdiği salâhir | yete istinaden indirildiğinden keyfi | yetin tasdiki hakkında Başvekâle terkerelerini müzakere ve kabul | | miştir. Yada Al Atatürk Günü Antalya, 6 (Tan muhabirinden) — Büyük Şefimiz Atatürkün şehrimiz? ilk şeref verdikleri bugün “Atatürk günü,, olarak kabul edildi ve mers “| simle kutlandı. Bu münasebetle ko?” ser ve konferanslar verildi, bir ğf fener alayı. yapıldı. TAKVİM ve HAVA 7 Mart 1938 PAZARTESİ 3 üncü ay: Güniği Kasım 130 Rurak 1354 SALES EFI SY Güneş: 6.26 İrindi: Yatsı: 1937 — İmei: - 2 YURTTA HAVA VAZİYETİ fx, Yurdun “Trakya, Kocaeli mmtakakff in Me Egenin Orta Anadolu ve Ki deniz xıyılarının Garp taraflarında bedi ve kapak, diğer yağlile kapalı; ve ser İİ k Püğışldır. Rüzgârlar Doğu. İl Doğusu ve Si. Mubi Anadoluda Cepmbi ve diğer mi te esmiştir. İstanbulda hava Kapalı geçmiş. rsi kalarda Şimali İstikamette orta ku Şimali istikarnetteri saniyede dört 18 * metre hızla esmiştir. Sont 14 te havavtaryiki 7083 - kı ti tu Te idi. Sühunet en yüksek 10,6 ve en © ik 4 santigrat kaydedilmiştir. REM MESDERDAR. e rm