ER | İ Yazan: Ali Haydar Mithat (Tercüme ve iktibas hakkı mabfuzdur,) Macaristanda Ayrı Sulh Fikir ve Tavsiyeleri No, 78 Helferich fle görüştüğümün * etresi günü bir Alman dos- tum Adlon oteline geldi. Beni Hariciye müsteşarı B. Zimmer- mannı'lu götüştürmek arzusunu gös- terdi. O gün Alman Hariciye müs- teşariyle hariciye binasında karşı- laştık ve uzun bir mülâkafta bu- Yunduk. Baron Boryanın İstanbul ve bo- Zazlar Hakkında söylediği sözleri kendisine tekrar ettim. Avusturya Hariciye Nâzırının görüşlerini is- tihzalı bir lisanla reddetti. Sonra dedi ki: — Fransızların maneviyatı bo- yulmuştur. Yakında sulh diledikle- Tini duyacaksınız. Denizaltı gemi- Teri büyük işler görüyorlar, Sulh masası başında çok büyük menfa- atler elde edeceğiz. Fakat o zama- na kadar sabır lâzım, metanet 1â- Zım... Memleketinizde muharebe 8- İeyhinde bir takım cereyanlar bu- unduğunu hissediyorum. Bunlara nihayet verileceğini ümit ederim. Teessürle görüyorum ki askeri ri- calle sivil devlet adamları arasın- da anlaşmamazlıklar da var. Bunu da ortadan kaldırmıya bir çare düşünmek lâzımdır. Ne çare ki sizde herkese birden hâkim ola- cak yüksek bir kuvvet yok. (Alman Hariciye müsteşarı bu sözlerile Be- şinci Mehmedin zâfını ima ediyor. du.) Şurasını daima hatırda tutu- nuz ki Türkiyenin yükselmesi Al manyanın maksat ve emellerine ve sramızdaki karşılıklı menfaatlere uygundur, usvaşar YOR aamir WEE asa kullanıyordu. Kendisine kı- sâca'tevap verdim. Harpten ve ha- rici işlerden hiç bahsetmedim, Yal- nız dedim ki: — Memleketimizde âskeri rical. le sivfl devlet adamları arasında anlaşmamazlıklar bulunduğunun farkında değilim. Her yerde oldu. ğw gibi, ufak tefek hâdiseler gelir, geçer, Bunların devlet bünyesi ü- zerinde bir tesiri olamaz. Berlinde kaldığım iki hafta için- de Almanyanın harici işlerle ve bil hassa Şark meseleleri ile uğraşan birçok adamları ziyaretime geldi- ler. Dahili idaremize sit işleri çok yakından takip ettiklerini ve her türlü teferruatı da bildiklerini hay retle gördüm. p Berlinden Karlsbada gittiri, Te- davi müddetimi doldurdum. Sonra Viyana yoluyla Peşteye vardım. Dostum Rakofski ben! karşıladı. O. nun delâletiyle, Başvekil Kont Ti- zayı Parlâmento binasında ziyaret ettim. O zaman müttefikimiz olan mem leketlerin devlet adamları arasın- da en #iyade dikkatimi celbeden bu zat oldu. Kont Tiza hakikati olduğu gibi söylemekten çekinmedi. Dedi ki: — Harp karanlıklar içindedir. Şimdiden peygamberce bir höküm vermek kabil olamaz. Galip gelsek bile gelecek nesiller bunu bir müu- vafakıyet saymıyacaktır, Türkiye hakkında ortaya bir ft. kir sürmekten çekindi, Yalnız sor- du: — Türkiye balk: harbi nasıl kar- gıliyor?. — Harbe bir defa girdikten son- ra söyliyecek birşey kalmamıştır. Türkiye halkı, her türlü mahrumi- yetlere katlanıyor va bir defa giri- len harpten muzaffer çıkmak için elinden geleni yapıyor. P eştede bulunduğum müddet için Nimzeti klübüne deva- edildim. Orada Macar siyasi adamlarile ve birçok asilza- delerile tanıştım. Harbin muhtelif safhaları ve müttefik memleketler arasındaki arzular hakkında bir fi- kir sahibi olmak mümkün oldu. ma davet Macar devlet adamlarından Kant Apponl harbin gidişinden ve AL manların hareket tarzından âcı acı şikâyet ediyordu: — Almanların, Türklere ve Ma- Garlara ettikleri vaitlere dürbünün. ters tarafiyle bakmak doğru olur. Diyordu. Muhalif fırkaya mensup Kont Karoli bir gün beni evine çağırdı. Şu sözleri söyledi: — Memleketin mukadderatım, Almanların emeline göre, sürükle- nip gitmekten korumak için ben yeni bir parti kurdum. Emelim, Ak marlardan ayrı bir sulh için zemi- ni hazırlamak ve hükümet üzerine tesir yapmaktır. Siz de avdette bu- na yakın birsey yapmalısınız. Hep beraber İngilizlerle temasa gelme- liyiz. İcap ederse Macarlarla Türk- ler İngilterenin tarafına geçmeli dir, ont Karoli muharebeden son- ra Bolşevik hareketleri sıra- sında Macaristanda ihtilâl çıkar- mıştı, Neticede Amerikaya kaçmış ve orada kalmıştır. Sonradan Hariciye Nezaretine geçen Kont Endrasiyi de ziyaret et- tim. O da şu fikirleri ileri sürdü: — Sulhü aramak için çareler dü- şünmek zamanı gelmiştir. Türkle- ri çok severim. Babanızın hatırası- nı yüksek tutarım. Macarlarla Türk ler bir olmalı ve sulh yolunu baş- başa aramalıdır.,, Macaristandaki temaslarım ne- ticesinde bu kanaate vardım ki hü- kümetin başında (bulunanlarda harbin sonu hakkında hiçbir hayal kalmamıştır, müstakil düşünenler ayrı asayormur; “ui Yüzeye varmak imkânlarını, arıyorlar, z (Arkası var) BELEDİYEDE: Kesilmişetler için mezbaha resmi değiştirilmiyor Et komisyonu, dün yine toplanmış ucuzluğun tatbikinden sonra fiyatla- rın kontrol şekli hakkındaki talimat. nameyi hazırlamışlır. Bu talimatna- me yarın belediye reisliğine verile- cek, belediye, reisi tarafından da tet- kik edildikten sonra, mecliste görü- şülecektik. Diğer taraftan celepler, kesilmiş hayvanlardan alınan mezbaha resmi. nin 1 mariten sonra yüz paraya in- dirilmesini istemişlerdi. Belediye re- jisi, bu teklifi et komisyonuna have- Te etmiş, komisyon da teklifin reddi- ne karar vermiştir. Ekmekler İçin Sepet Bakkalardan evlere dağılan ekmek İlerin hususi ve temiz sepetler içinde bulundurulmaları ve ayni sebepler i- çinde ekmekten başka hiçbir madde- nin taşınmaması kararlaştırılmıştır. Bu kâyde riayet etmiyen bakkallar cezalandınılacaklardır. POLİSTE; Karacaahmette Bir Kadını 6 Yerinden Yaraladılar l Dün öğleden sonra Üsküdarda bir | adam, bir kadını 6 yerinden ağır su- | rette yaralamıştır. Vakanın tafsilâtı şudur: Selimiyede oturan Osman, bir pa- TA meselesinden arası açık bulunan Semiye ile dün öğle üzeri Karacaah- mette karşılaşmış ve kavgaya tutuş-! muştur, Fakat, bu kadarla hırsını a- lamadığı için bıçağını çekerek kadir | BI 6 yerinden yaralıyarak kaçmıştır. Yarası ağır olan Semiye, Zeynep Kâ- mil hastanesine kaldırılarak tedavi altına alınmıştır. Osman da iki saat sonra tutulmuştur. Bir Sandal Devrildi Kasımpuşada otüran tütün ame lesinden Şaziment ile kardeşi Cahide ve dört arkaduşı, sandalin Cibaliye geçmek istemişler, fakat sandal va- purun dalgasından devrilmiştir. Et raftan yetişenler, içindeki Cağaloğlu Yangını Tahkikatı Evvelki gün Cağaloğlunda bir ko- nağın yanmasile neliçelenen yangın hakkındaki tahkiksta devam edili- yor. Suçlu Cevat, dün sorgusu yapı- Tarak adliyeye verilmiştir. Cevat, par Miyan ocağın üzerine yorgan atarsk ateşi söndürdüğünü, fakat, biraz son Ta hademe Fatmanın tekrar bir te- neke su dökmesi yüzünden tekrar a- levlendiğini ve yangının büyüdüğü- mü iddia etmektedir. Bir Çocuk Ağır Yaralandı Şoför Ramazanın idaresindeki 2282 numaralı otomobil Bakırcılardan ge- göriien, Kâzım ininde, re ralamıştır. Ahmedin idaresindeki 3011 numa- ralı yük arabası da Balıkpazarında Süleyman isminde birine çarparak sağ ayağındab yaralamıştır. * Vatman Şevketin idaresindeki tramvay ile Mustafanın idaresindeki 713 numaralı husust otomobil Beyoğ lardır. | Üç Aylıkların Tevzi Günleri yih 10 unda tamamlanmış olacaktır. için, cüzdanlarını yarındı rine vereceklerdir. Bu cüzdanlar, martın birinci günü kendilerine iade edilecektir. Üç aylık maaşların tevziat günle- rini gösteren liste onuncu savfamız- dadır. Deniz Gedikli Erbaş okulunu bitirerek donanmaya iltihak eden ki resimde bu merasimden İki intiba veriyoruz. Donanmaya Katılan Denizcilerimiz : Ni Ordinaryüs Profesör B. Kroza ÜNİVERSİTEDE; Yeni Kimya Enstitüsünün Plânları Hazır 400 bin Hira sarfile vücude getiri- lecek olan üniversite kimya enstitü- ri güç Tükle kurtarabilmişlerdir. Yalıız, Şa İziment ifade veremiyecek kadar has talandığı için Hsstaneye kaldırılmış- tar. sünün bütün plânları bitirilmiştir. Bina, üniversitenin srka bahçesinde şiradiki fakülte talim tabürunun bu- lunduğu yerde kurulacaktır. Bü 84- hada dün, bazı kuyular kazılmış ve sağlam zemin terrübesi yapılarak MÜTEFERRİK : Donanmaya Geçen Gedikli Erbaşlar Abideye Çelenk Koydular Deniz Gedikli Erbaş hazırlama 0- kulundan 937 yılında mezun olan İ gençler, deniz talim taburundaki tah sil devrelerini bitirerek donanmamıs |za iltiksk etmişlerdir. İ Bu münasebetle, dün, Taksim Cüm İhuriyet âbidesine giderek bir çelenk koymuşlardır. — * Merasimde Merkez Komutanı Tüğ general İhsan İlgazla İstanbul Deniz Komutanı Yarbay Mahmut Gökbora ve Gedikli okulu komutanı Yarbay Hilmi Gökbaray hazır bulunmuşlar» dır. Donahmıya katılacak gençleri - miz, arkadaşlarile beraber ve deniz bandesunun refakatile saat 15 te âbi- denin önüne gelmişler ve İstiklâl mar şı söyledikten sonra bir bahriye Çı pası şeklinde olan çelenklerini koy- muşlardır. Bundan sonra, mektep ko mutanı defteri imzalamış ve talebe- lerden biri de bütün kıta adına def- tere şu satırları yazmıştır? “— Bize ve sevgili milletimize ver diğin aziz emaneti bütün canımızla koruyacağız... Yiğit ve genç denizeilerimizin tö- müspet netice alınmıştır. Bu müessese, Balkanların en mo- dem bir kimya enstitüsü olacak ve birçok Avrupa enstitülerinin de fev- kinde bulunacaktır. Bina yapıldıktan sonra, üniversitenin arka bahçesi a- #açlandırılarak büyük bir park ha- Wine getirilecek ve şimdiki yüksek muallim mektebi binası da yıkılarak Süleymaniye âbidesi meydana çıka-| Okspor rılacaktır. Amme Profesörü B. Kroza Fransız hükümeti, İstanbul hukuk fakültesinde 12 yıldanberi âmme hu- renini duyan binlerce halk, bu sıra- da Abidenin etrafına toplanmıştır, Ge dikli erbaşlar, komutanların önün- den bir geçit resmi yapmışlar ve mek tepe dönmüşlerdir. Mektepte, donan- maya iltihak eden gençler şerefine bir çay verilmiştir. Okspor Kurumunun Yeni Salonu Açldı kurumunun Beyoğlu parti binasında ok talimi için hazırladığı yeni salon, dün azaların istiladesine açılmıştır. Salonda, ok atmıya yeni başlıyan- lara mahsus âletlerle torba talimine eba NAR or tyler. 788 Jesisei ve yakından. Diş afpnir ber alan talebel tan olduğunu söylemşitir. Baytar Talebelerinin Tetkikleri valye rütbesini vermiştir. Bunu ha! dün, ders esma- sında kendisini tebrik etmişlerdir. Talebelerin yaptığı tezahürata pro-| fesör Kroza, kısaca cevap vermiş, Türkiyenin kendisi için ikinci bir va» lu yerli'mallar pazarı önünde çar pişarak her ikisi de hasara uğramış- Dul, yetim ve mütekaitlerin üç ay- lik maaşları martın üçünden itiba- ren verilecektir. Bu seferki tevziat a- Maaşlarını Emlâk Bankasına kırdı- ranlar, vize muamelesini yaptırmak itibaren bulundukları mal müdürlükle- Birkaç gün evvel şehrimize gelmiş olan Ankara Veteriner (baytar) fa- kültesinden 68 talebe, dün de tetkik lerine dövam etmişlerdir. Profesör Hofman ve doçent Nevzadın idare- sinde bulunan gençler, balıkhaneyi, sebze halint, mezbahayı, belediye tah MI lâboratuvarını, hayvan hastane- sini, Pendik bakteriyolojihane İktisat Vekâletinin Sultanahmetteki tahlilât ve gıda Jâboratuvarını, Top- kapı müzesini ve kuduz müessesesi- ni gezerek mesleki tetkiklerde bu- lunmuşlardır. Ankâralı (talebeler Pazartesi günü Ankaraya dönecek- lerdir. İnkılâp Dersleri İçin Üniversitede verilmekte olan İnkı- lâp derslerinin radyo ile yayıldığı , İmalmdüur. Şimdi, üniversitede yeni mürsile tesisatı yapılmış ve makine Kurum azaları, önümüzdeki nisan- da Okmeydanında uzun atışlara baş- Uyacaklardır. MAARİFTE : Silivride Yeni Bir Köy Yatı Okulu Vilâyetimiz içinde mevcut üç yatı okulunun dörde çıkarılması karar laştırılmıştır. Dördüncü yatı okulu, Silivrinin Kurfelli köyünde açılacak- tr, Maarif müdürü Tevfik ve müfettiş İzzet, bu hafta yatı okullarını teftişe çıkacaklardır. Yabancı ve Azlık Okullarmda Muallimlerin Dersleri Orta derecedeki azlık ve yabancı okullarında ders veren Türk muak limlerine ders başına 150 kuruş üc- ret verilmektedir. Bu mekteplerdeki muallimlerden ekserisi haftada otuz inat veya daha ziyade ders alarak miktarı mühim bir yekün tutan masş alıyorlar. Buna mukabil, yine ayni okullarda birçok öğretmenlerin elle- rine çok az bir ücret geçiyor. Bunu gözönünde bulünduran Maarif mü- ler satın alınarak monte edilmiştir. !dürlüğü, fazla dersi olan muallimle- Dünden itibaren Ankara hukukunda rin ders saatlerini haftada en çok 24 olduğu gibi inkılâp dersleri üniver. İsaate indirmiye, geri kalan dersleri site makinesile verilmive baslanmış- tır. Vel # ders sasti ez olan muallimlere tak- sim etmiye karar vermiştir. 9 gençilenizcilerimiz, dün Taksim âbidesine merasimle çelenk koydular, Yuan» #i IŞ 20-2-938 Ankaradan Telefon ve Telgrafla Dil Kurultayında Okunan Tezler İ Ankara, 19 (A4. — Türk Dili Ku- rumu genel sekreterliğinden; 1 — 1936 yılında İstanbulda Dol- mabahçe sarayında toplanmış olan ü- çüncü Türk Dili Kurultayının tutul- İgaları ile bu kurultayda söylenen İtezler ve komisyon çalışmaları bir İcilt halinde basılmış ve iki lira fiyat- 1s satılığa çıkarılmıştır. 2 — 1937 yazımda İstanbulda Dok mabahçe sarayında toplanmış olan İ- kinci Türk tarih kongresi üyelerine bir armağan olmak üzere bastırıla- rak üyelere dağıtılan Wbülgazi Baha- dırın şeceresi Terakime adli el yazma si eserinin fotokopisi bir buçuk lira fiyatla satılığa çıkarılmıştır. 3 — Bu kitapları ve kurumun baş ka yayınlarını elde etmek istiyenle- rin satış merkezimiz olan İstanbulda Ankara caddesinde Türk Kitapçılığı Limitet şirketine haşvurmaları rica olunur, Sungipek Fabrikası İçin Mütehassıs Ankara, 19 (TAN) — Sümerbank genel direktörlüğü, Get te kuru- lan sungipek fabrikasının işletme mütehassısi olarak çalıştırılmak üze- re Çekoslovakyadan Vilbelm Mang adlı bir mütohassıs getirtmektedir. Çocuk Esirgeme Kurumu Yardımları Ankara, 19 (A.â.) — Çocuk Esirgeme Kurumu Gerel merkezi tarafından 2. 38 tarihinden 16. 2. 38 tarihine kadar 15 .&ün zarfında 2330 çocuğu yardım edilmiş- ir. Bunlardan 121 hasta çocuk ve ana goes nal merirerin poliklinkilerinde bakılmış ve tedavi edilmiştir. Ayrıca diş bakim evinde de 229 çocuğun dişleri bakıtmış ve tedavi edilmiştir. 1230 çocuk ve anne genel merkezin ban yolarından iztilade etmiştir. Süt damlasın- dan her gön 112 çocuğa s4t verilmiş ve 19 günde yekân olarak 1110 kflp bedava #üt dağıtılmığr. Yardım için genel merkeze başvuran 13 yoksul yavruya para yardırı yapılmıştır. Ankara ilk okullarındadi zayıf ve kimsesiz. çocuklar için açılan aşhaneden her gün 603 çoctğa sicak etli öğle yerteği veriİmiş- tir. Bir fakir aileye 30 kilo bulgur veri debi. Ayrıca bir aileye de çoçuk, kundak Tuz Kanunu Hakkında, T Ankara, 19 (TAN) — Tuz kanıma Türkiyede her ne suretle olursa ok sun tuz ihraç ve istihsalinin devlet in bisurı altında olduğunu, başkalarının tuz ihraç ve istihsal etmelerini kaçak çılık saydığı halde bazı idarelerin taz la v çoraklardan tuz, tuzlu su ve tuz lu toprak alanlarla, tuz yalatmak ve- ya - tuzlu ot yedirmek maksadile hay vanlarını tuzla veya çoraklara 80 kanlar hakkında kanuni müamele- lerde tereddüde düşmekte oldukları» görülmüştür. Gümrük ve İnhisarlar Vekâleti; hayvanlara tuzlu ot yedir. mek veya tuz yalatmanın da bir ne vi istimal ve istiklâk olduğunu tasrih ederek bu nevi hallerin de kaçakçı- lık teşkil ettiğini alâkâlı makamlar ra bildirmiştir. Mekri Köyünde Mektep Bursa Yenişehiri (TAN) — Bura dan iki saat uzaktaki Mekri köyünde gayet asri bir ilkokul binası yapıl mıştır. İlçemiz dahilinde bir nümune teşkil eden bu eserin meydana gelmesinde gayretleri görülen köy muallimi Mus tafa Nuri ve köyün muhtarı vilâyete çe takdir olunmuşlardır. TAKVİM ve HAVA 20 Şubat 1938 PAZAR 2 inci ay Arbak 1837 Zilhicce: 19 Gün: 8 © Kasr; 105 Bun vasi Şubat; 7 12,28 1748 39 Güneş: 6.50 — Oğler Ikindi; 15,26 — Âkşsm: Yatsı: 19,18 — Imsğk; | YURTTA HAVA VAZİYETİ Yurdun Karadeniğ kıyılarında hava kapa M. diğer yerlerde yer yer yağıslı geciiğı rürgürlat Kge ve cenubi Anadoluda şimalle diğer mmtaklarda cenubi iştikarmeiien ortd kuvvette esmiştir, Dün Istaribulda hava kapalı geçmiş, röf İ gür yimali şarki istikametten saniyede ile 5 mere hizla esmiştir, 2 Saat 14 te barometre 766,5 milimetre ii raret ön çok 8 ve en az sıfırm altındi Santigrat olarak kaydedilmistir. ri