ME 16.1—938 İSTANBUL ATİNA pa Gazete ve Mecmualar 23. , rravutların asırlardanberi konuştukları dili, yazıya dökmeleri yirmi beş sene oldu. Bu Yirmi beş sene içinde çıkardıkları gazete ve mecmualar bu dilin ya- Pılması hususunda —bilhassa yeni “esil üzerinde— büyük yardımlar yapmışlardır. Bir milyon nüfuslu Arnavutluk- İa, bugün pazartesinden maada her gün çıkan iki, haftada üç de- İa çıkan bir, haftada iki defa neş- redilen üç gazete vardır. Ayrıca Üç adet te haftalık ve 6 adet aylık Mecmua vardır. Ecnebi memleket- lerde Arnavut lisanile üç gazete çıkmaktadır. Bunlardan ikisi A- merikada Bostonda, birisi İtalya- da Bari şehrindedir. Evvelce fırkalar ve muhalefet olduğu zaman Tiranda günlük çı- kan bir çok gazeteler vardı. Fa- kat bugün fırkalar ve muhalefet Olmadığı için yalnız bir tek gün- lük gazete çıkmaktadır. Bu gaze- tenin adı Drita'dır. rita, arnavutçada “Ziya, münasınadır. Bizim battal dediğimiz 57 X 82 kıtasında dört sayfa olarak ve resimli neşredil- Mmektedir., Arnavutların o Tiran'da oç kan bü biricik gazetesinin idare- hanesini ziyarete karar verdiğim gün, 8 Franco'nun meş- uzun boylu, gözlüklü Gene- Mola'nın tayyare ile bir mem- lekotten diğerine giderken kazava Uğradığı ve öldüğü gündü. Ajans telgrafları bu haberi Arnavutluk Payıtahtına getirdiği zaman Dri- ta, derhal büyük yazılarla bir nüs- ba çıkardı. « Sokakta müvezzi çocuklar öte- Ye beriye koşarak: — Gieneralin Mola o Vdekun İragjikisht, “General Mola'ınn fe- &i ölümü, diye barbar bağırıyor. lardı, Arnavutluk hükümeti, Franco ükümetini tanıdığı için bu haber- İe nekadar alâkalanmışsa, halk ni hiç ehemmiyet vermiyor , Mpipuat Müdürlüğünün Bi- rinei Kâtibi Halil Maçi ile birlikte Birinci Zog caddesine ya- kın bir sokağa saptık. İki katl kâ- 8İr, küçük bir binanın biraz dar V6 dik mozayik merdiveninden Yukarı çıktık. Çini döşenmiş dar bir koridora açılmış birkaç odadan isine girdik. Bu kat, Tiranın tek Gündelik gazetesinin idarehanesi i- Gazetenin yazıları ve idare iş İeri burada hazırlanıyor, dizilmesi VE basılması başka bir yerde ya- Piliyordu, Müdürü Zoi Zozo'un ziyaretimiz. haberi yoktu. Kendisini bula- Madık, Bizi, tanıştıktan sonra Antoine #sija adinda olduğunu anladığım ir muharrir karşıladı. turduk. Drita'dan, kendi ga- zetelerinden ve Arnavut Yuktaki gazetelerden bahsettik, Bu Malik odaya gireni: — Niehts Dr. Stefan Shundi, dis rdılar. Bu da bu gazete bin muharriri imiş. İkisi de genç, dan. hesil hıristiyan Arnavutlar - ay 'İtâ. günde dört bin kadar ba- ayor. Dört sayfa çıkıyor. Klişe hariçte yapılıyor ve bir çey- 0 lek (2 kuruş) fiyatla satılıyor. Rün birinci yaşını 156 nci mu- Marasını idrâk ediyordu. gün çıkan Drita ve Shtypi gazeteleri (Bir Türk gazete Muharriri Arnavutlukta) başlığı Arnavutluk gazetelerinden birkaçı altında şunları yazıyorlardı: “İstanbulda yevmi olarak çıkan 'TAN gazetesi direktörü Zotni Ha- lil Lütfi, geniş bir röportaj yap - mak üzere Arnavutluğa gelmiştir. Misafirimiz Tiranda en mühim şah- siyetlerle görüşmüştür. Matbuatın Birinci Kâtibi Halli Maçi ile be raber İşkodraya gitmiş ve Malisör- leri ziyaret etmiştir. Yarın Cenu- bi Arnavutluğa hareket edecek » tir. Zotni Halil Lütfinin gördük- lerine sit mütaleası şudur: Arnavutluktan çok memnun ol- muştur. Zogist hükümeti sayesin- de, Arnavutluğun ilerisi daha par- lak olacaktır.,, Bu yazı, her iki gazetede kelime kelime ayni idi. Belli ki, matbuat- tan bu suretle tebliğ edilmişti. Yoksa, bir Haftadânberi" Arhavut- lukta dolaşan bir meslekdaşları - nın bu dolaşmasını, bir havadistir, diye yazacak olduktan sonra bu gazetelerin bu kadar geç davran- malarına gazetecilik ölçüsünde iyi bir numara vermek mümkün de- gildi. rnavutluğun ikinel yevmi gazeteci oGöricede çıkan Güzeta e Karçes (Görlce gazetesi) dir. 19 uneu senesini idrak ediyor, Yazıları daha iri, dört sayfa ve re- simsizdir. Sahibi Zhan Gorguzi... Tiranda haftada üç defa çıkan Shtypi (gazete) de diğer arkadaş larının hacminde ve ancak 22 nu- imara ile sekizinci haftasını yaşa- mıya başlıyor. Sahibi Medin Kamber... Avlonyada: Jeta E re (Yeni Hayat) adında haftada iki defa 4 sayfa olarak çıkan gazete henüz 6 haftalık idi. Sahibi avukat Dr. Sezai Kemal, Ergeride: Demokratia (demok- rasi) haftada iki defa ve dört say- fa olarak çıkar, on iki senelik bir gazetedir. Sahibi Cevat Kalaycı... Bütün bu gazetelerin fiyatı bir çeyrek lek, yani iki kuruştur. Res- mi yardımlarla tutunmaktadırlar. Arnavutların resmi gazetesi haf- tada iki defa Tiranda çıkar, adı Fletorja Zyrtare (Resmi gazete) dir. Dahiliye Nezareti tarafından neşredilir. 1,1/4, lek 10 kuruştur. Bu gazete tıpkı bizim eski Takvi- mi Vekayie benzemektedir. Şekli, hacmi, başlığı, hattâ kâğıdı bile. İçinde, kanunlar. kararnamalar, tebliğler vardır. ynautlukta çıran mecmumar şunlardır: Java — (Hafta) İktisadi, edebi, içtimaldir. Tiranda çıkar, sahibi İkbal Çika. Diana — Arnavutluğun renkli, resimli en mühim mecmuasıdır. Shtypi gazetesi sahibi tarafından Tiranda çıkarılır. Vatra E Rinis — (Gençlik Ocs- ğı) — Arnavutların haftalık biri- cik çocuk meğmuası. Sekiz küçük sayfa. Sahibi Vasil Çaçka. Zani İ Nalte — (Yüksek Sada) Arnavutluk İslim cemaatinin ay- lık mecmuasıdır. Tiranda 12 sene- İMÜDDEİUMUMİLİKTE: TİRAN çıkan denberi neşredilmektedir. Cirka — (Damla) Aylık halk mec muasıdır. İşkodrada çıkar. Müdürü Cuk Simoni. Ekonomia Komhetare — (MÜH İktısat) İktisat Vekâletinin nâşiri efkârıdır. Tiranda ayda bir çıkar. Perpjekja Shgipetare — (Arna- vut gayreti) Fikir :mecmuasıdır. Müdürü Branko Mercani'dir, Hylli İ Drites — (Şafak yıldızı İşkodrada neşredilir aylık, edebi, içtimai mecmuadır. Müdürü: Pa- ter Pişta adında bir papazdır. Son iki mecmua muntazam neşredil mez, birkaç numarası bir arada çıkar, Leka — (İskender) İşkodrada çi kar, Aylıktır. Edebi, içtimai bir mecmundir. Mü: Pater Gen Penteliağ adında bir'papazdır. TAN Şu Garip Dünya: Türkiyede yüz yaşını geçkin 6251 ki- şi vardır. Bunların yarısı, yani 3885 kadarı kadın imiş... Doktorların yap tığı bir hesaba göre, asır görmüş bu insanlar, vaktile haremlerde kaygu- suz bir hayat yaşamalarından dolayı bu kadar uzun ömürlü olmuşlardır. o kadar kuvvetli ve sert adımlarla ynavutlukta siyasi mecmua yoktur. Ecnebi 'memleket- lerde yaşıyan Arnavutlar için de gazete ve mecmualar vardır. Bu maksatla Amerikada “Boston şeh- rinde Dielli (Güneş) ve Beo- ta (Dünya) adlarında 8 sayfa ola- rak biri haftalık, diğeri 15 günlük iki gazete çıkmaktadır. Baride yaşıyan Arnavutlar için de, İki sayfası arnavutça, dört sayfası italyanca Gazeta Shgipeta- re İsminde yevmi bir gazete çık- maktadır. Bu gazete Arnavut - İtalyan münasebetinin iyi halde olmasına çalışır imiş... Genç Bir Kız Cesedi Mezardan Çıkarıldı Müdde'umumilik dün şüpheli bir ö.| lüm tahkikatıma el koymuş ve üç gün evvel gömülen genç bir kizm cesedi ni mezardan çıkartarak morga naklet trmiştir, Tahkikatımı müddetumumi muavinlerinden Orhanm idare ettiği bu hâdisenin tafsilâtı şudur: Aznıf isminde 25 yaşlarında bir kız hasta olduğu Yedikule ermen! hasta pesine kaldırılmıştır. Orada doktor Manoelyan kendisine b'r ameliyat yap muş ve iddia edildiğine göre de hasta yı hastabakıcılarm eline bırakmış. S'dneyli bir kız, elinde oynadığı bir Tiğinden çıkacağmı zannederek evve- lâ ehemm'yet vermemiştir. Nihayet, başladığı zaman ameliyat yapılması Li kendisinin ihmali yüzünden çok kan zayi elen Aznif ölmüştür. Müdde'umu İmilik bu iddiayı tetkik etmek için ce sedin mezardan çıkartılarak o norgs kaldırılmasına lüzum O göstermiş ve doktor Manoelyanı'da; dinlemiştir. Doktor ameliyatta hiçbir fenni hata olmadığını söylemiştir. Morgun Vere ceği rapor vaziyeti aydınlatacaktır. ! Sünheli Bir Ölüm Daha Müddetumumilik. dün bir o şüphel ölüm tahk'kat'na el koymuştur Wi. madağı Inönü mahallesinde Çimen so! kağında 76 numaralı evde otüran ein koğraf 58 yaşlarında Ohannes oğlu Hayik dlin tabanca ile oynarken ka- zaen kalbinden yaralanarak öl - müştür, Tabibindil Salih Hâşım ce . sed: muayene etmiş ve kazaen öldüğü mesine müsaade etmiştir. yük filmini çevirecektir, Bizim Haberimiz Var mı? Ecnebi gazetelerin yazdığına göre, - Körler balosu. İngilterenin Loderhed kasabasında ki körler, yılbaşında bir balo ver - mişlerdir. Baloya gözleri hiç görmi- yen 400 kişi gelmiştir. Cazbandı ida- re edenler de âma imiş. Salonda her kesin gözü kör olmasına rağmen, çiftlerin dansı gayet muntazam bir şekilde devam etmiş. Köprüyü yıkan, sert adımlar Peruda, bir fırka asker, La Droyt nehrt üzerindeki köprüden geçerken, yürümüşler ki, köprü, bunların ayak vurmalarından çökmüş ve 10 asker nehre yuvarlanarak boğulmuştur. ». Beşizler şimdiden zengin oldu'ar Kanada beşizleri, daha küçük yaş ta, şimdiden çok zengin olmuşlardır. Her birinin birikmiş 100-bin lirası | vardır. Beşizlerin beheri için ayda| 350 sterling harcanıyormuş. . Rahatbir hapisane Felemenkte çok orijinal bir hapi- sane yapılmıştır. Bu hapisaneye ko- nacak 18 ile 23 yas arasındaki mah. kümlara çok iyi gıda verilecek ve si- gara, kahve, şeker parası olarak ta ayrıca harçlık tahsis edilecekmiş. . Bir film çevirmek için. Bir Amerikan gazetesinin yazdığı- na'göre, vasati uzunlukta bir filmin çevrilmesi için 95 bin tahta, 200 ton çimento, 300 ton boya, 1000 ton de- mir çivi, 16 kilometre kumaş ve ruj için de 5000 kalem sarfedilmekte i- . En şişman adam Dünyanın en şişman adamı Şika- golu Arnold Nikolson'dur. Ağırlığı 280 kilogramdır. Ona, bir kat elbise 12 metre ir yapılıyormuş, Anahtar al kiz Nansi Kvliki namında, 20 yaşında kapı anahtarını bir hamlede yutmuş. tur. Fakat, kızcağız anahtarm kendi anahtar midesinde gezip dolaşmıya Yüzumu hüsil olmuş, ve kızcağız bir hastaneye yatırılmatır. SİNEMA ÂLEMİNDE | " » Mady Rahl Avrupanm «n ne kanaat getirdiği sein onasdin gönd! dızlarından biridir. Yakında ŞEHİRDEN RÖPORTAJ: Limanımıza sık sık seyyah getiren büyük vapurlardan biri Seyyah Getirilmesi İşinde Otelciler Ne Düşünüyorlar ? MA YAZAN: Reşat Feyzi AA tanbulun bir an evvel I imarını istiyenlerin ba- şında otelciler geliyor. Şehrin daha çok güzelleşmesi, herkes tarafından merak edilen bir ziyaret beldesi haline gelmesi, oteleilerin ekmeğine yağ sü- recek.. Bugün, İstanbul otel- leri hemen bomboş.. Daha çok yazın İş yapan otelci ler, bu kışı; geçen yıllardan da ve. rimsiz sayıyorlar. Henüz, toplu bir seyyah kafilesi bile gelmemiş. Za- ten, yabancı memleketlerden kafi. le halinde gelen gezicilerden, şeh - rin otellerinde kalârak para bıra hele Takan. sinilern den çoğu, işsizlikten kapanıyor muş. m 9 telefler Cemiyeti reisi le Te. tanbulun bu meselesi etra. fında uzun uzadıya konuştum. Bana, dertlerini şöyle döktü; — Şehirde 180 kadar irili ufaklı otel var. Fakat kiş gel nce, mühim bir kısmı kapanır, Ancak yüz ka - dar otel faaliyettedir. Otelerin'en kesif olarak toplandıkları yer Sir. keci ve Beyoğludur, Istanbul tara. fında 65, Beyoğlunda da 30 kadar otel vardır. Adalarda, Boğaziçinde, Moda ve Kadıköyündeki otellerin hemen hepsi yaz gelince kapılarını kapatmak mecburiyetindedir. Çün kü, müşteri yok.. — Bu kadar otel Istanbulun ih- tiyacını karşılar mı?, — Bugünkü halde karşılıyor, faz la bile geliyor, Fakat, küçük bir ha reket, bir yenilik karşısında, otel - ler kâfi gelmiyor, Meselâ yazın, İz mir fuvarınm açık bulunduğu za - manlarda, Istanbul otellerinde yer bulamazsıniız.. Böyle turist k hare ketleri çoğaltınca, yeniden birçok otel yaptırmak, açmak zarureti var dır. — Istanbul otellerinin fiyatına midir? — Çok ucuz.. Birkaç yıl evvelki fiyatlan, bugünküler arasında mü nasebet yok., Evvelce üç buçuk Ii raya verilen bir oda, bugün yüz yir mi beş kuruşa müşteri bulamıyor. Odası 25 kuruşa da otel var... telciler fiyatları ind'rmiş or malarına rağmen, mlişteri . lerin gittikçe kibarlaştığından bak. sediyorlar. Herkes yalnız ve tek ba şma bir oda işgal etmek istiyor - muş.. Fazla da para vermiyormuş.. En çok iş yapan oteller dördüncü, beşinci sınıf olanlar. Buralarda, fiyatlar bir, bir buçuk lira. Yazın, sayfiye yerlerindeki oteller «e eski işleri arıyorlar. Büyükadada - bir oteli, on sene evvel, otelciler 20 bin liraya zor tutmuşlar. Uçdört ay içinde de bu parayı çıkarmışlar, kâr da etmişler. Şimdi, ayni otelin yazlığı dört bin liraya zor kiraya veriliyormuş.. Adada, 5, 7 lraya ge celiği olan odalar, şimdi 3 liraya müşteri arıyor, Istanbul otellerinde, bir yılda kaç kiginin yatıp kalktığı hakkın. da müspet bir istatistik yok. Fa. kat, alâkalılar, bugünkü vaziyette, yılda yarım milyona yakm yolcu « nun İstanbu! otellerinde misafir kaldığını söylüyorlar. Müşterilerin mühim bir kısmını Anadoludan tüe car ve esnaf, gezg.nci kafileler teş kil ediyor. telciler cemiyetmde konu « Şurken, büyük bir otelin 88 i olan zat sunları sövtüyordu: — Istanbul otelciliği, itiraf ede, Min ki, bütün Avrupa memleketle. rinden, Balkanlardan da gerdir. Meselâ ayni zamanda lokantası 0. lan Istanbulda kaç otej gösterebilir. siniz?., Bizim otellerin ekserisi 20. $0 odalı binalardır. “ Ba'kanlarda bile 500 - 600 udalı oteller var, O. radak; konfor da çok fazla., Otelle rimize biz de mutfak kısmını ilâve etsek, ziyanmız bir kat artar, Kim otelde yemek yiyecek?., Hele Istanbul tarafındakilerde.. Çoğu Anadoludan gelen müşterilerimiz arasında öyleleri var ki, ekmeğini bile köyünden alıp getiriyor. Hâlâ hana inen zengin tüccarlar biliriz. Istanbula seyyah gelm'yor. deyig duruyoruz.. Oteleilerle konuştuk tan sonra anladım ki, maazallah yazı Istanbulda geç'rmek Üzere bir. kaç bin kişi fazla gelse, bu adam. cağızları yatıracak yer bulamıya » cağız. Otelcilerin ifadesine göre, bu iş, artık büyük sermaye İşi ol. muştur. Müstakbel İstanbulun 6. telleri, — şehri, bir milyon nüfuslu cazip ve güzel bir su beldesi olarak kabul ederse - — hayli fazla ve bü yük olmak lâzımdır, Bu muazzam binaların yeri, imar plânında her - halde tespit edimiştir. Bugünkü Sirketi otelleri, yarının Istanbulun. da misafir ağu edebilir mi? telin alt kat salonunda otu rurken, günlük trenlerden haber getiren adam içeri girdi. pat rona dönerek: — Ekspresten 5, konvansiyonel. den 15 yolcu çıktı, dedi. , Patron sordu: — Bze gelen var rı? — Yok... Otel sahibi başmı silkyirak ba, na döndü; — Bilir misiniz, dedi, oteteil'k ne- kadar da dertli, üzüntülü bir meg lektir. Çok zaman rahatımız yok. tur, Gece gözümüze uyku girmez. j i