Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
e —— 838 BAŞMAKALEDEN MABAAT Azılı Bir Düşman:!| Korsanlık (Başı 1 incide) yor. Bu sene kışlık mahsul yetiştir- medik. Çok para eder diye yaz mah- sülüne kuvvet verdik. Pancar, ayçi- çeği her şey fena gitti... u güzel köy muhitinden derin bir teessürle ayrıldım. 50 bin lira yerine köye 5000 lira irat girince bundan köylü müteessir olacak, hü- kümet müteessir olacak, ham madde. si eksik kalan şeker fabrikasi sıkıntı çekecek, Trakyada ayçiçeğinden yağ çıkarmak maksadile uyanan ve hem yağına ve hem de posasma hariçte kolayca müşteri bulan yeni yağ sa- nayii sarsılacak, şehirli halk ta bu- nun derece derece zararını duyacak. Meselâ köye şimdi üç gazete giriyor- muş. Gazeteler beşe çıkacak yerde, belki de bire inecek, Sarsımtısı umumi hayatın her kö- gesine dağılan bu kuraklık düşmanı- na karşı silâhımiz yok mu? Manevra- lardan dönünce bu bana dert oldu: İEğer su denilen nimetin yokluğu mem lekete bir tek köyde bir senede 45 bin liralık bir zarara sebep oluyorsa ve iki, üç senelik emekleri hiçe indire- biliyorsa bu düşmanla mutlaka pençe leşmek, zararına nihayet vermek lâ. zim... Su, köy için bu kadar büyük bir maddi kıymet olduğuna göre, ku- raklığa karşı yapılacak her masraf, karşılığı ve verimi olan bir mMmasraf demektir. * stanbula dönüşte zihnimi ay- ' dınlatmak için evvelâ ziraat- çilerle konuştum. Dediler ki: — Meseleye iki zaviyeden bakmak Jâzım: Evvelâ su tedarik etmek.. iska suyu varsa âlâ, yoksa arteziyen im- kânı var mı? O da yoksa motör veya yel tertibatile işliyen tulumbalar mas rafını karşılar mı? Bütün bunları her köy için araştırmak icap eder. Fakat bir taraftan da kuraklığı mev- eut bir dort diye kabul ederek kış ve | yaz mahsullerini ona göre tanzim et- mek, kuraklığa göre seçilmiş tohum kullanmak, köylüyü kuraklığa mah- Bus ziraat usullerine alıştırmak icap eder. Sonra jeologlara tesadüf ettim. Onlardan fikirler topladım, Neticede bana şu kanaat geldi: Memlekette bir Maden Arama Ens- titüsü var, Memlekete faydalı olmak maksadile topraklarımızın altmdaki madenleri arıyor, buluyor. Bunu ya- parken de her rastgeldiği yere kazma vurmuyor. Mütehassısları dışardaki alâmetlere göre hükümler veriyorlar, ümitli noktalarda sondajlar yaparak topra- ğın altındaki emareleri araştırıyor- lar. u, memleket için en kıymetli S ve bereketli madendir. —Bu müessesenin birçok jeologları var. Birçok yerlerde başka maksatla za- ten sondajlar yapıyorlar. Su denilen madeni aramak ve tetkik etmek te ayni müesseseye vazife diye verilirse memlekette kuraklık düşmanma kar- şı muntazam bir harp başlamış olmaz mı? Şimdi yalnız çete harbi var. Ziraat Vekâleti bir mütehassısm idaresi al- tında şurada burada tetkikler yapı- yor. Bazı vilâyetler sondaj tertibatı tedarik ediyorlar ve jeologların esas- l: irşadı olmadan araştırmalar yapı- yorlar. Dert o kadar büyüktür ki, b yollardan halline imkân görülemez. Ziraatin makine yoluyla ıslahı için elde geniş tahsisat var. Bu tahsisatm bir kısmınım su işi için sarfedilmesi ve memleketin araştırma ve sondaj için mütehassıs dairesi olan Maden 'Arama ile bir iş birliği yapılması her halde çok hayırlı olur. Ahmet Emin YALMAN Polonya Reisicümhuru Rahatsızlandı Varşova, 14 (A.A.) — Resmi hir membadan bildirildiğine göre, B. İg- nace Mosciki, rahatsız olduğundan Riyaseticümhur şatosundaki resmi kabuüller tehir edilmiştir. Müşarüni- leyh, gripten muztariptir. Nyon Paktı Imzalandı Konferansa riyaset eden B. DELBOS (Başı 1 incidej konferansta yalnız denizaltı gemileri- nin taarruzu meselesinin hallolundu- ğunu hatırlattıktan sonra mümasil meselelerin ykında Cenevre muhitin- de görüşüleceğini söylemiş, daha son- ra, hemen meriyet mevkiine girecek olan paktın ehemmiyetinden bahsede rek, bunun, Akdeniz milletlerinin menfaati çerçevesi içinde kalmadığı- nr, bilâkis bu çerçeveyi aştığını ve beynelmilel büyük denizyollarının em niyetini sağlamladığını ilâve etmiştir. B. Delbos, Balkan Antantının tekli- fi üzerine, Fransa ile İngilterenin, İ- talyayr Akdenizdeki anlaşmaya işti- rake davet ettiğini kaydederek sözü- nü bitirdikten sonra söz sırası Sov - yet Hariciye komiseri Litvinofa gel - miş, o da İngiltere ile Frransanın Ak- deniz kontrolünü deruhte etmelerine teşekkür ettikten sonra“hiçbir beynel milel mukavele Sovyet Rusyanın, lü- zum gördüğü takdirde, diğer bütün denizlerde olduğu gibi, Akdenizde de bizzat kendi deniz kuvvetlerini bulun durmak hakkını ihlâl edemez,, demiş ve imzalanan anlaşmada İspanyada döğüşen iki tarafı muharip tanıyan hiçbir kayıt bulunmadığını anlatmış- tır. Nihayet Litvimof, alman tedhir- ler korsanlığa son vermediği takdirde ileride daha başka tedhirler düşün- mek lâzımgeleceğini izah etmiş ve İs- panya Cümhuriyetinin gemilerini hi- maye için tedbir alınmamasını tees- süfle karşıladığını söylemiştir. Balkan Antantı namma Yugoslav delegesi B. Puriç, imzalanan paktı sulhü tersin eden bir âmil sıfatile se- lâmlamıştır. Ingiltere Hariciye Nazırı Mister E- den, mukavele hakkında fazla söz söylemek istemediğini anlatarak reis ile murahhasları tebrik etmiş ve: “bi- zim istediğimiz, bütün alâkadar dev- letlerin samimi teşriki mesaisidir. Bu da, yaptığımız işi ve sarfettiğimiz gayreti tetviç edecektir.,, demiş ve böylece Nyon konferansı nihayet bul. müştür. Eden diyor ki: Bununla beraber Ingiltere Hariciye Nazırı Mister Eden radyo ile de bir nutuk söyliyerek, meçhul tahtelba - hirlerin rastgeldikleri gemileri, insan lık icabatına, beynelmilel deniz anlaş maları ahkâmına zerre kadar ehem- miyet vermeden batırdıklarımı izah et miş, bu hâdiselere karşı gelmek üze- re bir konferans toplamanın icap et- tiğini, çünkü korsanlığın devamına ve tehlikenin yayılmasına müsaade edilmemesi lâzımgeldiğini, esasen Ak denizin böyle bir tehlikeye müsaade etmiyecek vaziyette bulunduğunu, ve tehlikeye karşı kollektif hareketin za- ruri olduğunu anlatmış,ve konferansa iştirak eden milletlerin gösterdikleri samimi teşriki mesai sayesinde iki günde işlerin yoluna konulduğunu söylemiş, daha sonra şu şekilde de- vam etmiştir: “Yeni anlaşma 1930 tarihli Londra anlaşmasına ve denizaltı gemilerine ait protokola istinat ediyor. Konfe- ransa iştirak eden bütün devletler bü protokolu imzalamış bulunmakta- dırlar. Akdenizde korsanlık yapan tah - telbahirler bütün bu ahkâmı çiğniye rek rastgeldikleri gemilere saldırmış- lar ve sebep oldukları insani ıztırap- lara zerre kadar ehemmiyet verme- mişlerdir. Binaenaleyh anlaşma ahkâ mı mucibince korsanlığa son verile - cek ve mütaarrızlar imha edilecek- dr, İtalya red cevabı verdi En son haberlere göre, Italya hü- T A Tarih kurultayı toplanıyor (Başı 1 incide) Mebusu Ismail Müştak Mayakon, Ku rum üyelerinden Kültür Kurulu Baş- kanı Ihsan Sungu ve Bayan Mesih Gürer tarafından karşılanmış, Tokat. liyan otelinde hazırlanan dairelerine isal edilmiştir. Profesör Pittard “İrklar ve tarih”, “Türkiyenin yeni çehresi,, eserlerin- den başka, Isviçre kafatasları üzerin- deki büyük etüdü, Balkan yarım ada- sı antrepolojisi üzerinde ilk ehemmi- yetli tetkikleri ve 1928 senesinde A- nadoludaki seyahati neticesinde Adı- yamanda yaptığı keşfe dair etüdü ve muhtelif antropoloji mecmualarında- ki birçok ilmi tetkikleri ile cihanşü- mul bir şöhret ve mevki sahibi olmuş bir âlimdir. Profesör, Bükreste top- lanan ve reisi olduğu Paris Enternas yonal Antropoloji Enstitüsünün 17 in ci beynelmilel Antropoloji . Arkeolo- ji - Prehistorik kongresinde bulun - muş, oradan İkinci Türk Tarih Ku- rultayının çalışmalarma iştirak et- mek üzere memleketimize gelmiştir. Muhterem profesör, İkinci Türk Tarih Kurultayında “Neolotik devir- de küçük Asya ile Avrupa arasındaki münasebetler,, mevzulu ilmi mühim bir konferans verecektir. Gazetemize beyanatı — — Bu değerli âlim, dün bir muharriri. mizi kabul ederek gazetemize şu be- yanatta bulunmuştur: “— Türk topraklarında bulunmak la çok memnunuz. Türkiye aleyhinde bazı Avrupalı ağızlarda söylenen hu- rafelerin boşluğunu ve hiçliğini, mem leketinize yaptığım g seya- hatler neticesinde bir defa daha an- lamış oldum. Türkiyede yaptığım tet kikler ve incelemeler sonunda Türki- yenin ivazsız ve karşılıksız dostu ol- dum, Türkiyenin iyi günlerinde her- kes dost görünebilir. Marifet kara günlerde de bu sevgiyi beslemekte - dir. İşte ben, gerek Balkan harbinde ve gerek Büyük Harp esnasmda memleketiniz hakkında Pariste ve Cenevrede birçok konferanslar ver- dim, Ben bununla ancak övünebili- rim, 1928 senesinde alfabe üzerinde inkılâp yaptığınız sıralarda Türkiye- ye tekrar gelmiştim. Bu sırada Anü- dolu içerilerine kadar seyahatimi u- zattım. Türk inkılâmın ne demek ol- duğunu, nasıl başarıldığımmı 0 zaman hayretle gördüm. Birçok köylülere misafir olduk. Gezdiğimiz yerlerde ihtiyar çiftçiler, kadınlar ve çocuk - lar hep birden seferber olmuş yeni Türk harflerini öğreniyorlardı. An - karaya döndüğüm zaman, 0 günkü Maarif Vekili, gördüklerimi bir kon- feransla bildirmemi istemişti. Ben bunu çok geniş bir memnuniyetle ka- bul etmiş ve hislerimi söylemiştini. Türk tarihinin ehemmiyeti Zaten kongrede de söyliyeceğim &- ma, mademki sordunuz, bu fırsatı ka y -i B. Pittard çırmak istemem. 1928 yılında yaptı- ğım antropolojik tetkikat sırasında birçok yeni şeyler keşfettim, Türkle- rin tarihi, insanlığın doğumile bera- ber başlar. Türkler muhtelif yerler- de, muhtelif isimler taşıdılar. Bugün kü bir çok nesiller menşelerini Türk- lerde aramalıdır. Bugünkü Avrupa- nm avcı ve balıkçı olduğu bir devir- de Türkler ilk defa olarak hayvanla- rı ehlileştirdiler. Buğday ve saire hu- bubatı bularak ziraat yapmıya başla. dılar, İşte bu, ilk medeniyettir. Mes- leklerin doğuşu ancak ziraf faaliyetle başlar. ö Medeniyeti kurduktan sonra Türkler ilk medeniyeti bu suretle kurduktan sonra Avrupaya geçtiler. İşte en büyük sosyal inkılâp budur. Türkler, medeniyetin temelini attılar ve dünya üzerinde en büyük rolü oy- nadılar.,, Bükreş kongresinde Profesör Pittard, Bükreş kongresi hakkında da şunları söylemiştir: “— Bükreşte toplanan Beynelmilel Antropoloji Kongresi, Profesör Ba- yan Afeti tanımamıza vesile oldu. Genç bayan profesörünüzün Bükreş- teki muvaffakıyeti sonsuzdur. Ken- disi iki konferans verdi. Her iki teb- liği de dünyanın dört tarafından ge- len 'âlimlier -tarafından - hayranlıkla karşılandı. O kadar ki, bu muvaffa- kıyet üzerine iki sene sonra toplana- cak olan beynelmilel kongrenin Tür- kiyede inikadına karar verildi. Bük - reş köngresi kabul ettiği bir kararla Türk Tarih Cemiyetinin mesaisini teksif etmesini istedi. Ben buradaki Tarih kongresinde “Neolotik devrin- de Avrupa ile ön Asya arasındaki mü nasebet,, mevzuu üzerinde konuşaca- ğxm.,, Ege muallimleri İzmir, 14 (TAN) — Türk Tarih Kurultayında bulunmak — üzere 30 kişilik bir muallim heyeti bura- dan İstanbula hareket ediyor. kümeti Nyon paktına iştirak için vu- ku bulan davete cevap Vermiş ve İs- tenen şekilde devriye işine iştiraki ka bul etmiyeceği, Italyanım ancak tam müsavat dairesinde umumi devriye vazifesine iştirak edeceğini, binaen aleyh yalnız Adriyatik denizinin ken- disine tahsisini kabul etmiyerek Ak- denizle alâkası dolayısile tam müsa- vat dairesinde muamele görmek iste- diğini bildirmiştir. İtalya, ikinci derecede bir devlet vaziyetine indirilmiş olmaktan müle- essir olduğu gibi itilâfın İtalya harici yesine tebliğinden önce neşrinden do layı da müteessirdir,. İtalyanın Almanya ile müşavereler yaptığı haber veriliyor. Akdenizde mücadele başladı Londra, 14 (TAN) — İngiltere hü kümeti Akdenizde devriye ve kontrol vazifelerini deruhte edecek filoya ilti hak etmek üzere bugün Cairo hafif kruvazörü ile bir filo klâvuzundan ve sekiz torpido muhribinden müteşek- kil sekizinci muhrip filosunu Akdeni ze sevkedilmek üzere hazırlamıştır. Bunlar hareket etmek üzeredir. Bu filonun Akdenize müvasalati ile bu denizdeki muhriplerin sayısı kırka va racaktır. Diğer taraftan Fransada Audaci- eux, Fantasgue, Terrible muhribleri ile Cyclone, Mistral, Sirrocco, Tyhon, Aleyon ve Tornado torpidoları bu sa- bah Akdenize hareket etmişlerdir. Tahtelbahir yakalandı mı? Belgrad, 14 (A.A.) — Selânikten Politica gazetesine gelen bir habere göre, bir Ingiliz harp gemisi, bir de- nizaltı Golos açıklarında bir Sovyet petrol gemisi torpillemek üzere iken bu denizaltıyı yakalayip zaptetmiştir. Denizaltının İngiliz harp gemisinin toplarımın tehdidi altında stop etmiş ve bütün mürettebatınm esir edilmiş olduğu rivayet edilmektedir. Politica gazetesi muhabiri, bu de- nizaltının tabiiyeti hakkında hiçbir şey söylememektedir. Londra, 14 (A.A.) — Amirallik dairesi, bir İngiliz harp gemisinin Go- los açıklarmda bir Sovyet petrol ge- misini torpillemek üzere bulunan bir denizaltıyı yakalamış olduğuna dair bir Yugoslav gazetesinde intişar et - miş olan haberden ademi malümat beyan etmektedir. Buna benzer bir haber bu sabah Londrada da şayi olmuştur. Bu ha - berde bu harp gemisinin Malaya zirh- lısı olduğu ilâve edilmekte idi, Hal- buki bu zırhlı, Mondrosta demirlemiş ve Amirallik dairesine yalnız oraya vusülünü iş'ar ederek hiçbir hâdise den bahsetmemiştir. Londra, 14 (A.A.) — “Malaia,, İn- giliz zırhlısı, selânik'ten Mondrosa git mek üzere emir almıştır. Ankarada Bir i(oru Yapılıyor Ankara, 14 (TAN) — Yenişehir- deki su deposu ve civarının bir koru haline getirilmesine karar verilmiş- tir. Bütün hazırlıklar bitirilmiş ve 10 binlerce ağaç ısmarlanmıştır. Tesi - sata bugünlerde başlanacaktır. Ko - ru, Ankaranın en güzel yerinde ve en güzel mesiresi olacaktır. Bir bahar sahahı kadar güzel! Çünkü her şey- den evvel sabah, öğle ve günde 3 defa KADYOLİN Kullanarak dişleri- nin sağlamlığını ve göz kamaştıran par- laklığını kazandı akşam Bütün diş ve diş etleri ârızalarını başka ağız kokusunu izale eder, ağızdaki ropları temizliyerek sıhhatin ve güzel nası olan ağzı bir konca gibi güzelleştirir. Sabah, öğle ve akşam gündâ 3 defâ L F e eamı 15 - 9 - 937 GREREL — lliğin 8)" _—-/ Çalışamıyor, Devasız Bir Derde Uğramış Gibi Meyustur icabında günde 3 kaşe alınabilir. Düşünmüyor ki b'iş İKf kağe *” NEVROZİ onu bu yarım baş ağrısile sinir ağrılarmdan kurtarmıya kâfi gelect NEVROZİN Bütün ağrı, sızı ve sancıları derhal dindirir. Soğuk algınlıklarma, romatizmaya, baş ve diş ağrılarına, nezleye, sinir, adale ve bel ağrıl kırıklığa karşı bilhassa müessirdir. KO gö Sarli # Kan çıbanları, el ve ayak parmaklarının arasındaki kaşımtılar, & ma, meme iltihabı ve çatlaklar, flegmonlar, yanıklar, tıraş Y”aım VIiROZA fi ÂAntivirüsle Tedavi ergenlikler, koltuk altı çıbanları. Tedavisini en erken ve en emin bir surette temin eder. Şark ispenciyari lâbratuvarı IsTANBUL | olar BEAKKER ”- İstanbul Sıhhi müesseseler arttırm? ve eksiltme komisyonundan : Istanbul Leyli Tıp talebe yurdu talebesi için alımacak 1000 ade ket açık eksiltmeye konmuştur. 1 — Eksiltme: Cağaloğlunda İstanbul Sıhhat ve Içtimai Muavenet dürlüğü binasımdaki Komisyonda 29—9—937 Çarşamba günü saat *” , da yapılacaktır. 2 — Muhammen Fiat: Bir adet kasket için 115 kuruştur. , el 3 — Muvakkat Garanti: 86 lira 25 kuruştur. 4 — İstekliler şartname ve nümuneyi hergün Çemberlitaş - CİVA! Fuatpaşa türbesi karşısında Leyli Tıp talebe yurdu merkezinde B0 lirler, 5 — Isteklilerin cari seneye ait Ticaret odası vesikası, 2490 sayı nunda yazılı belgeler ve bu işe yeter muvakkat garanti makbuZ Banka mektuplariyle meleri. (6094) birlikte belli gün ve saatte Komisyonâ t ka$” Mür 1480 v ı KA veyt gt