3.1. 97 HiKA Y E || aemeamamamasaaaeaeeeeaieee eee stanbula Havadan Bakış ş 1» i “TAN, Foto Muhabiri dün Türkkuşu tayyarelerinden birine atlndr, objektifini istanbula Kuşbakışı olarak ; gezdirerek şu intabaları topladı. K ultuk değneklerinin çıkardı. ğı gürültü üzerine, Luc hid —....0 eee Ğ: in saresezan . detle gözlerini açtı. Merdivenleri böyle gıcırtı ile tırmanan kardeşiy- di. Birden yüzlü, ıstırapla kırıştı ve sert bir mâna aldı. Annesinin elle- rini tutarak kısık ve boğuk bir sea- 16 bağımir: — Defet şunu! Defet! Yüzünü görmek istemiyorum. Çabuk! Kelimeler boğazından, düğümle- nerek çıkıyordü. Annesinin ellerini asabiyetle güğ #lnde sıkıyor ve ağzımı şişirerek ko nuşuyordu, Anne, onu yumuşatmak maksadile; — Peki çocuğum, dedi. İstediğini yapayım. Onu koyacağım. Bu ev Senin çocuğum. Herşey senin., An- Tadım mı yavrum? İue karyolsumın İçinde doğı dü, ellerile annesini kapıya doğru iterek: — Oyleyse, hemen simdi!, dedi. — Peki yavrum, i, şimdi., Daniel, koltuk değneklerine da- yanarak eşikte dürdu. Bu kocaman kafalı, üslü başı perişan Yavallı bir gençti. Saçları beyaza yakm sa- rıydı. Uzun kir. Pikli tatlı tatlı ba kan iri mavi gözleri varol Bir söz söylemeden İki adım da- ha attı. Fakat üzerine dikilen has- tenm vahşi gözlerini görünce du- ağ bacağı g kilde titnemiye başladı. L üc annesine sordu: — Bu topal ne diye buraya geliyor”? Kov gunu! Onu kKövmanı istiyorum! Hadi çabuk!.. Daniel vaziyeti anladı. V den kalkan Üvey #rmesir. parçalıyar ve yalvaran bir bakı baktı, Ve deği #iz bir işaret yaparak, ek Desine göz atlı. Bu bakışın münasr gu idi: — Açımı, Tile yatağında titriyerek haykır- dı — Hayır, hayır! Ona biç birşey vermiyeseksin. Hadi şınu defet! Tvay'ar anası, telini omuzuna Eleği vakit kendini tutamıyarak hıçkır- mıya başladı. Gözyaşları durmadan Bi GTİ # Yazan: £ Ş Annunzio,,dan : / , ; ! j ç / — Evde annen yokken eve git sem?.. Onu kıvrandıran açlık uzun hı muhakemeye llizüm göstermi yardu, Değnekleri üzerinde âdeta ko #arak gitti. Biraz sonra eve gelmiş- ti, Merdivenleri fevkalâde büyük bir maharetle gürültü yapmaksızm çık İ. Üvey anasının anahtari her za- man koyduğu oyuktan aldı. Kapıyı açınadan delikten baktı. Luc uyu- yor gibiydi. — Onu uyandırmadan ekmek yiz Anahtar yavages enli ceviri, Yü- veği öğle Wir hızir atıyordu. ki bu gürtütilden, yüreğinin bu daraba- nmdan ürktü. Bu yürek atmaları EKMEK TEKNESİ Yükle nefes aİryordı. Zaman zay ağzından kuvvetli hir yelemeyi# “| fes veriyordu. p vi Deniel ekmek teknesinin yaklaştı ve durdu, Eli kapağı madan bir daha hastaya bak sonra kapağa doğru titriye zatı. Keskin ve madeni kapak Pİ. den elinden kayıdı ve yere & a r£, kuru bir gürültü çıkardl! zaman Lue Sai e lerini açtr; ve kardesini mek teknesine doğru oğla g unu gürdü. Hemen li sd — Hırsız var!. Hırsız vat” dat! Iındat),. Hiddetten çılgm bir hele si Luc yatağından sıçradı ve birse? masına mâni olmak için taldı. — Hırsız!, Hirsiz! yeke erişime lee Mi m kaldırıp Danielin ensesine” yif di. Kapak, topalın ensesinde * yaf hıştrdr hâsıl etti. Boyun d8' ped? kesilen delikanlı, cansız Pİ sanki bütün evi sarsıyordu.. Ürpererek tekrar düşündü: — Ya onu uyanıdırırsam. e ekmek teknesinin üzerine ks) ei p Birden katilin yüreğini bi” şet kapladı. Luc sinirli bir sesle annesine söy dani lendi: ği tl . Vi ; il havadan hep bir arada böyle tesbit etti “TAN,, foto muhabiri dün misafir İngiliz — Mahsus yapıyor, beni üzmek için yapıyor. Hâlâ duruyor musun? “Topal hıçkırıkları can çekisen hir hayvan gibi odada uksediyor- du.. — Haâi çabuk! Onu merdiven- den ngağı at.. opal susmuştu. Kendini cad- dede bulunca gözyaşlarını tamamile kuruttu. Açtı. İki günden beri ağzıma hiç birşey koymamıştı. Çarnaçar, değnekleri üzerinde, ken disini güçlükle sürüklemiye başla- dr, Arkadan bir sürü çocuk, bir u- çurtmanm peşinden koşarak geli- yorlardı. İçlerinden biri haykırdı: — Hey, tnpala bakın!.. Bazısı onun kocamun kafasite, ba yısı da topallığiyle alay ederek geç- tiler, Hava güzeldi. Rıhtımda birkaç a3 ker oturmuş. yanık bir sesle şarkı aöylüyordular. Daniel açlıktan kıvranarak ken- di kendine: — Sadaka istiyeceğim! dedi, Karştki fırmdan taze ekmek Xo- kusu geliyordu... Bir sepette ekmek tasıyan ve arkasından !ki köpek süren bir adam geçti. Topal tekrar kendi kendine söy- lendi — Bir sadaka istemeliyim; yok- sa açlıktan öleceğim.. Güneş yavaş yavaş batıyordu 2r- tek., Kilisenin akşam çan: derin bir uğultu ile ortalığı doldurdu.. — Kilisenin kâpısına gideyim. Ve oraya doğru yürüdü... ilisenin kapısı açıktı. İçeride mihrapla, titrek ziyalarını neşreden mumlar yanıyordu, Kapı- dan rutubetli bir buhundan kokusu yayılıyordu. İçli bir org sesi topa- Im yüreğini burkuyordu. eye birçok kimseler girmiye başladı. Fakat Daniel hâlâ gelip ge çene el açmamıştı. Bir aralık kiliseye giren Üvey a- nasırı gördü. Siyah ve bol bir mar to giymişti. Bunun Üzerine Deniel Kapı açılmıştı, açlık, ona cüret veriyordu, Koltuk değneklerinin v- cuna dayanarak ve gözlerile karde ini süzerek ileriledi. — Ya uyanırsal.. Kardeşi sırt üstü yatmıştı. Gilç- e göl Birkaç defa odanın içinöi geldi. Sonra yatağa doğru rek örtüyü üstüne çekip um Şimdi odanm ölü süküt bi katilin dizleri, demire sürtü! eğe gibi gtetrdiyordu... | Hazine Avukatları Arasında Terfi ve Nakiller Ankara, 2 (Tan muhabirinden) — Maliye Vekâleti, hazine avukatları.a- rasında yeni t ve nakiller yapmış İtir. Listeyi bildiriyorum: Ali Ulvi Tire-Soma hazine avukat lığma, Ali Fahri Özten Maçka hazine avukatlığına, İstanbul avukatı Güzi- da Alpar merkez hazine avukatlığma, Asım Demiral Sivas hazine avukatlı Şakir Pilten Kigi hazine & a, Hüseyin İçel hazlne avukatlığı İbrahim Taylan hukuk müşaviri me raurluğuna, Yerleri değiştirilen ve muhasebeciler: Muntazam Borçlar Umum Müdürlüğü memurlarından Ahmet, Dörtyol. Çı- nar kazası malmüdürlüğüne, üçüncü Tümen muhasebe mümeyyizi Meh - met Celâleddin Dağ livası muhasebe- elliğine, Dağ livası muhasebecisi Mus tafa Lütfi Adana Tümen muhasebeci liğin, Adana Tümen muhasebecisi Fehmi Tunçeli muhasebe müdürlüğü ne, Karayazı malmüdürü Hulüsi Şah şan malmildürlüğüne, Şakşan mu müdürü Past Karayazi malmüdürlü- ne,Tunçeli Muhasebe müdürü Ha- san Kadirli malmüdürlüğüne, Dahili- ye Vekâleti muhasebesi memurlarn- dan Kâzım Mazidağı mâlmtdürlüğ ne, muhasebat umüm müdürlüğü mü meyyizlerinden Tehir Barışık Gi malmüğünüğüne, İnebolu malmüdü- rü Rifkı Uşak malmüdürlüğüne, Gö- rele malmiidürü Sami Taşköprü wal müdürlüğüne, Taşköpr Akif İnebolu malmidür malmüdürleri üne, Zağra na, devlet şurası hukuk kötiplerinden | Ankarada Bir Kadı Çıldırdı - Ankara, 2 (Tan uhaniri Evvelki gece Yenidoğan mah y ii ihtiyar bir kadm aklımı oyn” Vaka şöyle olmuştur: gi Kadının oğlu Ankarsd# © gi uğraşan Moiz ad bir delkÜ gil Moiz, İzmirden İstanbul& ii Fakat İki gün evvel fstanbuli müştür. Hâdiseyi anasına dl ayar ğinden bir muhavere dinleri» Şunun ölümünü duyunes "© gin: başını yolmıya başlamak alâmetleri göstermiştir. Kadın ' köy hastanesine gönde Balkanlar Esnei ikleri Balka: Birli Birliği esi tunda ortaya atılan fikir. şehri. paf) arasında çok yüsait neşter. Benaf birliğimizin yi Belgratta topl Janucak kongre?” raki faydalr bulmaktadıris”. teşekktlllerinden birer arsni” Ko — ki e e kongresine gitmeleri için yle görüşmelere başlanmıştır. gile yeyahatin bütün esnaf teşe' yl gin istifadeli olacağı daha © ir şünülmüş ve bu maksatls Dİ muğlardır. Diğer taraftan br cemiyetler, Ticaret odasın? atle bu teşebbüse müzaheret tarı bütçelerine tahsisn emişlerdir. malmüdürü Fevzi Görele mal nalmüdürü lüğüne tayin edilmiştir.