Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
Bılırsın ki |<'f'çmam da Apt. ği Biede, başma bir felâket ge- haj İSSetmişti. Onun i için, der. Idan on arşın beyaz bez al- B aç ik Unu boynuna dolıyarak, ba- Ve Yalınayak bir halde Şah “aellin h Sah a girmişti, fkeq I—!lna_iı onu görür görmez A yan yenememış z“ned k!.. Ben seni bir adam ktgndmı' Meğer sen, acız bir Dem baâkn birşey deği in, “î“" Aptaldedenin çok gü- *hynhık Mişti. Höngür höngür ag- .ıî;hnn' « Görüyorsun ya?.. Belgi, Senimi boynuma doladım da ni derhal öldür. Fakat, ıin, aşkına bana hakaret et- Di ümğf Tİica etmişti.. Fakat hid. îah Çllgm gibi bir hale gelen l'şey dl!lllyecek halde değildi. du_oî:î*lndm bir yerde düuramıyor KUN Ap Sakallarından yaşlar Süzü- N | dedeye bağırıyordu: % “Gin kaçtın?. Söyle.. Niçin m%_k%mad;m Şahm... Ben kaç- lh!'am ki harp, on şeyle ka n biri kuvvet, dokuzu Vîh,n © yapayım?.. Benim kuv Yoktu. Hileye müracaat et- Teki hnam Hiç bir askerimin bur l“"q tmadan geri çekildim. N’q. toplayıp düşmana ansızın Şqı Edecektim. I!m N p. Dail dinlemiyordu: ü tOpraklarımx, en büyük Zeh B çıgnetecegme keş- Rı% haŞ'I'IIrıyordu “t“nı takip eden bu hakaret- “hhamd& ezilen Aptal dede, ar- Tmül edememişti. P %İnd:kâl& Şahmn.. düşmanların Sebermedim. Bari, sen ge- Elnılîtı İ Iamai onun bu sert ceva- H:"”bütun öfkelenmişti. ğhı_ Yır.. Seni gebertmiyece- :î: îğîa. ondan beter bir ceza Ceğim. Hem sana ders.. bqlkmleme ibret olsun. SOm'a., orada duran mu &ker ş“ herifi.. Soyun sirtm- “h%eq - elbiselerini.. Bir kadın Siydirin, Bir merkebe bin- v“l Zurna ile sokaklarda wr vermişti. E bu sözleri işitir işit- İemıştı Evvelâ, kulak- %l“mak istememişti. Ve son in bir hakikat olduğunu m N 'ilnu, âdeta şuurunu kay- que Beni mi gezdirecekler.. h Yi, ha!,, "“ıu ylenı?mştı Ve hemen, ora- Ayılıvermişti. İr“ he olursa olsun, Şahın desi, yerine gelecekti. » beyhuş bir halde olan Yi derhal dışarı sürükle- Ilı,h'*'îıxı h'ı klıı Muhteşem işlemeli va W%% ':andanîık elbisesini so- B d, Y kadın elbısesı giydir ğ—i&ân Aptaldedenin aklı N y i$ti. Evvelâ; yerinden ti ğ ÜYdırdıklen kadın el- )ıka Sa Parça etmek istemiş- *“'ıu,ı kuB&nkı meçhul bir kuv- lağına şu sözleri söyle- Tahammhl göster. Yaşa haj M:Ğlş' Htikamını al. d&h;îıı ©, bu mânevi emre der- 0'tî!r'mı.ştı Muhafızlara M bu.. Birdenbire ken- e'lllbıthm Mademki, şa Mretmiştir. İradesi ye- hliue;iâ;j ALAYi rini bulsun.. Ne yapacaksanız yas pın, Demişti. O zaman; kadın kıyafetile hem gülünç ve hem hazin bir hale gelen bu zavallı ihtiyarı bir merkehe bin- dirmişlerdi. Önünde davullar ve zur nalar çalmarak, sokak sokak gez- dirmişlerdi. Şehrin bütün çocukları ve işsiz güçsüz adamları onun etrafını al- mışlar, arkasına takılmışlardı. El- lerini çırparak: — Aptaldedeye bakm.. Ya hey.. Diye bağırıyorlardı. 'Aptaldede, bütün bunlara sabre- diyordu. Gözlerinden akan yaşlar, bembeyaz kesilmiş olan yanakları- nın üzerinden yuvarlanarak, sakal- larmımın arasından süzülüyor.. Vakit vakit başmı kaldırarak hazin bir sesle etrafındakilere: — TIİbret olsun, size. Dünyanın hiç bir ikbaline aldanmayın.. Bir sa at evvel Horasanın valisi ve ku- mandanı idim.. Şimdi, Horasan hal- kınmın maskarası öokdüm, Diyordu. ptal dedeyi böylece şehrin bütün cadde ve sokakların- da gezdirmişlerdi. Ondan sonra, kendi haline terketmişlerdi. Ölüm acılarından daha beter o- lan bu hakaret, Aptal dedeyi bit- kin bir hale getirmişti. Artık o gün den sonra, onu Horasanda hiç kim- se germemişti. Birdenbire, halkın gözleri önünden silinivermişti. Onun için birçokları: — Hicaza gitti. Demişlerdi. Bazıları da; — Kerbelâya gitmiş.. Ömrünün bakiyesini, İmam Hüseyinin türbe sinde hizmete vakfetmiş, Demişlerdi, Halbuki, bu rivayetlerin hiç biri doğru değildi... O, bunca fedakârlık larına rağmen kendisine reva görü len hakaretin ıstırapları ile başba- şa kalmak için, hücra bir köşeye çekilmişti. Ve çekilirken de: — Hoş imdi, Şahım.. Fibet bir gün gelir; seninle hesaplaşırız, Demişti. ah İsmaile gelince.. Aptal de Ş deden münhal kalan Hora- san valiliğini, (Zeynel Han) a ver- mişti. Saray erkânından (Dev Han) ismindeki bir Anadoluluyu da Belhe vali tayin etmişti. — Acaba, Demir Handan intikam almak için, neden Özbekistan üze- rine yürümemişti. — Kimbilir?.. Belki, kaçan bir hü kümdarı takip etmiye tenezzül et- memişti... Ve belki de; yakında, Os manlı hükümdarı Sultan Selim ile çarpışmak ihtimalini düşünerek, son zamanlarda büyük bir ehemmi- “yetle yetiştirdiği ordusunu, beyhu- de yere yormak ve kırmak isteme- mişti. Karabağ Sarayında esut bir talih, daha hâlâ Şah Ismaili, parlak kanat- ları üzerinde taşıyordu. Şah Isma- ilm en büyük düşmanlarımı ka- çırması ve Horasanı onların elinden kurtarması, pek seri olmuştu. Şah, bu sefer de büyük bir mu- Yazan : Ziya Şakir Kaçmaım Sahim vaffakıyetle avdet etmişti. Parlak zafer alaylarile Tebriz ve Karaba- ğa girmişti. Tebrizde günlerce de- vam eden şenlikler yaptırdıktan sonra, yine Karabağdaki sarayın çekilmişti, (Şit) âlemini, her vesile ile ken- disile meşgul etmeyi âdet edinen Şah İsmail, bu son muvaffakıyeti- ni de her tarafta ilân ettirmişti. 1- ran ve İrakım büyük şehirlerinde bi- rer hafta devam eden şenlikler ya- pılması ve böylece, kazanılan mu- vaffakıyetin tesit olunması için e- mirler göndermişti. Tabiidir ki, bu arada Anadoluyu da ihmal etmemişti. Kendisi ile alâ. kadar olan (Alevi - Şii) muhitleri- ne de hususi mektuplar yollıyarak Şitliğin kazandığı bu yeni zaferle, onları de neşelendirmişti. Fakat, bütün bu neşe ve meser- retlere rağmen, Şah İsmailin kalhi, gizli bir helecan içinde idi. Günün birinde, Osmanlı hükümdarı Sultan Selim ile de çarpışacağını düşün - dükçe, meçhul bir endişenin, tıpkı bir burgu gibi oyula oyula kalbine girmesinden muztaripti. (Arkası var) E IK ON O Yüz Vagon Buğday Satışı Oldu Fazla Mala Rağmen Fiyatlar Düşmedi Dünkü buğday satışları pek hara- retli olmuştur. Cumartesindenberi bi riken mallarla beraber dün borsa da satışa çıkarılan miktar, 118 va- gon buğday, yedi vagon arpa ve beş vagon çavdarı bulmuştur. Fazla ma- la rağmen alıcılar insaflrı davranmış- lar, fiyatlarda fazla bir düşüklük ol- mamıştır. Satılan buğday miktarı yüz vagondur. Bir günde yüz vagon luk satış, senede ancak bir iki defa görülmüş bir fevkalâdeliktir. Yumu- şak buğdaylardan sıra malları 5,12,5- 5,30 kuruş arasında, 3-4 çavdarlılar 5,34-5,35 kuruştan, 1-2 çavdarlı Polat ldar 6,02-6,08 kuruş arasında satıl- mıştır. Bu fiyatlar geçen haftaya na- zaran kiloda 7T-8 para kadar düşük- lük olduğunu göstermektedir. Sert buğdaylar ise 5,07,5-5,35 kuruş ara- sında verilmiştir. Arpaların kilosu 3,37-3,38 ve Çavdarların kilosu 4,16 4,30 kuruştur. Piyasada yeni bir de- ğişme olmamıştır. —HKKĞEZİLEŞL GÜNLÜK PİYASA * Hayvan yemi için sarfolunan kaplıcaların vagonda dökme olarak gelen 50 bin kilo miktarında bir par- tinin kilosu üç kuruştan satılmıştır. * Tekirdağ ve Trakyadan gönderi- len 94 bin kilo çift çuvallı olarak kuş yemi ihracat tacirleri tarafından ki- losu 8,01 kuruşa alınmıştır. * Çerkezköyde yetiştirilen kızılca- lardan 15 bin kiloluk bir parti mal gelmiş ve kilosu 5,80 kuruştan satıl- mıştır, LOkKMA NiT HEKIMİN, “Güya Yirminci Asırdayız!,, tesiri ikinci derecede kalır.. Bünye- nin tedavisine çok ehemmiyet ver- Bunu yazan da yine on yedi ya- şında bir okuyucumuz. Hııyıtm on A yedi yılı . galiba, med muza göre, evlenme çağının ilk yılı olduğundan - hem ümitlerle dolu, hem de biraz buhranlı yaş gibi gö- rünüyor.. Bu okuyucumuz yüzünde ergen- lik sivilcelerinden şikâyetçi, Müte- hassıs bir hekimin hazırlamış oldu- ğu otuz tane aşıyı yaptırmış, sivil- celerden kurtulamamış. Bulunduğu yerde, Karadeniz yalısında bir şehir de müracaat ettiği bir doktor ken- disine : — Bu sivilcelerin hiç çaresi yok- tur ,evlâdım! Dediği için okuyucumuz da: — Güya yirminci asırdayız, dün yada çaresi olmıyan şey var mıdır, bu asırda? Diye bize yazıyor. Vâkıa, insan on yedi yaşmday- kem, hangi asırda olursa olsun, dün. yada herşeyin çaresi bulunmasını istemekte haklıdır. Hele ergenlik sivilceleri gibi bir genci hakiki ya- şından ileri gösteren, bazan yüzüne çirkinlik veren bir cilt rahatsızlığı olursa! Gençlik ve güzellik, kadım erkek, her insanm herşeyden üstün tuttuğu iki sıfattır. Bu sıfatların el de edilmesine çare olmadığına bir insan nasıl inamabilir? Okuyucumuzun şimdiye kadar yaptığı türlü türlü “kocakarı' ilâç- larma”ve yaptırdığ hekim ilâçlarına rağmen ergenlik sivilcelerinden kur tulamamış olması, bünyesinin umu mi tedavisini ihmal etmesinden ileri gelmiş olsa gerektir. Çünkü bu er- genlik sivilcelerinde doğrudan doğ- ruya cilt üzerine yapılan tedavilerin mek lâ Ergenlik sivilcelerhıkl pek çok de fa mide bozukluğiyle büyük müna sebeti vardır. Yemeklerden sonra yü ze kan hücum etmesi, ergenliklerin kabarması da bumu gösterir. Mide bozukluğunun şekline göre aşılarla, yahut kalavilerle geçirilmesi lâzım- dır. İnkıbaza meydan vermemeyi u- nutmamalıdır. Sivilceler üzerine daima ılık su lâ zıni olmakla beraber, sinirli olanlar için, bütün vücut üzerine soğuk suy la duş yapmak sivilceleri kaybettir- miye hizmet eder, Yenilecek yemeklere pek ziyade dikkat etmelidir.. Baharlı ve biberli yemekler, siyah etler, balıklar, sivil celerim geçmesine engel olurlar. Ye in hangisi dok gı ön- ceden gestirmek güç olduğundan, bu nu ergenlikten rahatsız olan gencim kendisi, birer birer dikkat ederek, hangisi sivilcelerini azdırıyorsa, on- lardan vazgeçmesi zaruridir. Bu sivilcelerin dahili guddelerin ifrazları ile de münasebeti bulunsa gerektir ki, eski hekimler ergenlik çeken gençlere çabuk evlenmeyi tav siye ederlerdi. Evlenmek sivilceleri kaybettirmese bile, her gün ayna- ya bakarak sivilceleri görüp üzülme ye vakit bırakmaz. « Fakat on yedi yaşmda evlenmeyi tavsiye etmiye insanın dili varama- dığından, yüzündeki ergenlik kırmı zılığını lüzumundan fazla merak e- den bu genç okuyucumuza : — Tanrı daha büyük dert verme sin! Demek daha doğru olur. Yeni Nizamnameye Göre İhraçedilecekfındıklar nasıl kontrol edilecek? Kabuklu fımdıklarda küflü, delik veya boş fındıklar adet itibarile mec- muunun “p 7 sinden çok olmıyacak- tır. İç fındıklar da küflü, kurtlu, delik veya boş olanların mecmuunun ancak yüzde yarımı kadar olabilece- ği tespit edilmiştir. Kırık veya ezik nisbeti de yüzde 1 dir. Vurgun nisbe ti, yine adet itibarile, tombul ve iç fmdıklarda yüzde 8 i, sivri iç findık- larda ise yüzde 15 i gemiyecektir. Muhtelif seneler mahsulünün ka- rıştırılarak sevkedilmesi şiddetle ya- sak edilmiştir. Çuvalların üstüne, içindeki malm cinsini ve miktarmı gösteren yaftalar yapıştırılacaktır. Kontrol nasıl yapılacak? Borsa bulunan yerlerde fındık alrm ve satımı borsalarda yapılacaktır. Borsa idareleri gerek kabuklu, gerek se iç fındıkların muayyen nisbetler- den fazla olarak satılmasıma müsaa - de etmiyecektir. Fmndık ihracatçısı veya mümessili İktısat Vekâletine bir beyanname vererek ihraç edeceği malım kontro- lünü istiyecektir. Kontrol, beyanna- menin tevdiinden itibaren 24 saat içinde yapılacaktır. İhracatçı veya mümessil kontrol esnasında hazır bu- lunacaktır. Kontrol edilen mal, bu nizamname hükümlerine uygun görüldüğü tak- dirde çuvalları ağzı bağlanıp mühür- lenecek ve sahibine de bir ihracat ve- sikası verilecektir. Kontrol vesikası bulunmıyan ve ağızları mühürlü ol- mıyan mallar gümrüklerde tevkif edilecektir. Kontrol memuru kontrol ettiği mal dan bir miktar alarak, sahiplerinin yanında ağzını mühürledikten sonra üç ay müddetle dairesinde saklıya - cak ve kontrolün yapıldığıma dair bhir zabıt varakası tanzim ederek mal sa- hibine de imza ettirecektir. Mal sahi- bi itirazı varsa, zabıt vmka.sma ya- zacaktır. Mal sahibinin veya —mümessilinin kontrole itirazları 48 saat zarfında hususi bir heyet tarafından tetkik e- dilecektir. Heyet itirazı haklı buldu- ğu takdirde malin ihracıma müsaade edecek, eğer itirazı haksız görürse sahibi hakkında takibat yapılmak ü- zere bir zabıt varakasile vaziyeti müd deiumumiliğe bildirecektir. ZAHİRE < /— BORSASI 31-8-937 FIYATLAR Cinsi Aşağı Yukarı K. P. &.. Buğday yumuşak 5,34 6,— Buğday sert 5,29 5,30 Buğday Kızılca 5,30 3,3214 4. 21/2 Bakla Üei Te Kuşyemi 8— 81 uavdar 4,16 4,321/, Keten tohumu 9,25. — — İç fındık 41,20 — 48,— Keçi kılı Bi d yinma Yapak Anadol 57,20. — — GELEN Buğday 1343 — Ton Arpa 136145 Ton Çavdar 90 Ton Keten tohumu 6813 Ton Susam 4214 Ton Kuşyemi 18 — Ton Un 5934 Ton Nohut 9 Ton Misir 12 Ton Yapak 23 Ton GİDEN Yapak 1594 Ton Un 14934 Ton Süsam 14 Ton Çuvalların Üzerine Malin Cinsini ve Miktarını — Gösteren Etiketler Konulacak Dış piyasalarda Türk fındıklarının revacını artırmak maksadi- le hazırlanan yeni nizamname, fındık ihracatçıları arasında iyi bir tesir yapmıştır. Alâkadarlara bildirilen bu nizamnameye göre, ih- raç edilecek kabuklu ve iç fındıklar temiz, iyi kurutulmuş olacak-< tır. Rütubet derecesinin yüzde 10 u geçmemesi de şarttır. | Polonyaya İyi Fiyatla Üzüm Sattık Üzüm Kurumu, Gelecek Yıl, Kavun ve Domates te Gönderecek İzmir, 31 (TAN) — Tariş üzüm Ku rumu tarafından İngiltereye ve Orta Avrupaya ve bilhassa Polonyaya yaş üzüm sevkiyatına devam edilmekte « dir. Polonyaya gönderilen üzümleri miz, kilosu 34 kuruş gibi mühim bir fiyatla satılmıştır. Bu haber, şehrisx — mizdeki alâkadarlarca derin memnu«s — niyetle karşılanmıştır. Üzüm Kurumu, yaş üzüm, kavun, — karpuz ve domates ihracatmı, gele« cek sene çok daha geniş mikyasta yapmak için şimdiden lâzımgelen haa zırlıklara başlamış bulunmaktadır. Üzüm Kurumu bu maksatla birçok bağları kiralamıya karar vermiştir. Üzümler, bu bağlarda iyi bir bakım altında ve fevkalâde itina ile yetiştiri lecek, istihsal zamanma kadar da İk« tısat Vekâleti tarafımdan Alsancakta büyük soğuk hava deposu da inşa et« tirilecektir. Bağlardan kesilecek ü « zümler, bağ mmtakalarında tesis olu« nacak soğuk hava depolarında işlene rek ambalajları yapıldıktan ve üç dört gün soğuk hava deposunda bıra« kıldıktan sonra Alsancaktaki büyük depoya nakledilecek, bu depoya yana şacak vapurlar doğrudan doğruya mahsulü frigorifik tesisatlı ambar« larma alarak Avrupaya nakledecek« | “BORSA 31 Ağustos SALI ğ PARALAR | Sterlin 627,— — 632,— j Dolar 123.— — 127,50 ğ Fransız Fr. 9ü,— — 100,— Liret 110,— — 115,— Belçika frangı 80,— S4— Drahmi 18,50 18,50 İsviçre Fr. — 5T0.— — 5T0,— Leva 20,— 23,— Florin 63,— 63,— Kron Çek T2,— T2,— Şilin Avusturya20,— 20,— Mark 28)— — 3l,— Zloti 19,— 19,— Pengo 25,— 25,— Ley 12,— 14,50 Dinar 47,— 47,— Kron İsveç 30,— 32,— Altın 1048,—. 1049,— Banknot 257,— — 258,— ÇEKLER Londra 63i,— — 6ğli,— New-Yort 0,7875 — 0,7867 Paris 21,05 21,05 Milâno 14,9625 14,9620 Brüksel 4,6725 — 4,6725 Atina 86,6085 86,6085 Cenevre 3,4310 — 3,4310 Sofya 63,3914 63,3914 Amsterdam — 1,4282 — 1,4282 'Prag 22,6625 22,6625 Viyana 4,1838 — 4,1838 Madrid — — '? Berlin 50607T — 1,9607 Varşova 4,4790 — 4,1790 Budapeşte 3,9810 — 3,9810 Bükreş 106,4975 106,4975 Belgrad 34,39 34,39 € Yokohama 2,1225 — 2,1225 € Moskova 20,435 — 20,435 | Stokholm 3,0738 — 3,0738 |