1 Eylül 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6
Siyah kaplana karşı umulmadık bir mukavemetle son dakikaya kadar dövüşen İngiliz Tommy Farı Son Şampiyonluk Müsabakası Çok Şiddet li Oldu Zencinin rakibi kanlar içinde maçın sonuna kadar dayandı Cihan boks şampiyonu zenci. Coğ Luviz ile Ingiliz üğir sıklet şampiyo- nu Tommy Farr arasında yapıdan on beş devrelik maçı zenci kazanarak ci. han şampiyonluğunu muhafaza etti. Her devresi harikulâde sıkı ve iki Dördüncü devrede, zençi en öldü rücü yumruklarını tecrübe ediyor. In: gilizin kaşlarının östü patlamış, kan- lar içinde. Fakat hâlâ mukavemet e- diyor've fasilalr uzun sol ve sağlarla mukabil hücumlara teşebbüs ediyor. TAN iyiyi 5 ei Pl ayayapyışayaşapıyıyıyayayyırpapyayışıyıyıyayıyıyıyayıpi Yağ. ! 'Sarkılarla Fanteziler! İstanbul Muhteliti İzmire Fuar münasebetile Izmirde yapıla- cak turnua maçlarına İstanbul mulh- telitinin iştirak edip etmiyeceği hak- miz tahkikata göre İzmire şimdiye ka dar milli ve muhtelit takımlara g7- memiş oyunculardan tertip edilecek İbir muhtelit takım gönderilmesinin düşünülmekte olduğunu öğrendik. Bu takım daha fazla milli kümeden ha- riç kalan 8 klüp oyuncularından teş- kil edilecektir. İzmirde Beynelmilel Tenis Maçları Izmir, (TAN) — Önümüzdeki haf- tadan itibaren fuar münasebetile şeh rimizde beynelmilel tenis maçları ya- pılacaktır, Bu maçlar için Romen ve | Macar oyuncuları 6 eylülde ve bun - dan başka Italyan, Yunan ve Bulgar teniscilerinden mürekkep 14 kisilik bir kafile de pazar günü İstanbuldan şehrimize geleceklerdir. Ayrıca Ankara ve Istanbulun en Gidecekmi? kında alâkadarlar nezdinde yaptığı” B u Zeynebin şarkısı değil, Sam sunlu delikanlmın bestesi- dir. Zaten hangi şarkı irişilmemiş bir aşkm terennümü değil ki. Zey- Dep ona varsaydı, Zeynebi ona ver- selerdi. Samsunlu delikanlı bu gü- z0l nağmeyi heceliyeceğine, bir yu- murcağın beşiğini sallarken ninni- ler mırıldanmıyacak mıydı sanki?. duğu yere “hariçten şarki istemek kuvvetli teniscilerinden bir grup şeh- rimize gelecek ve İzmirli teniscilerle karşılaşacaktır. ——— — — Pire Muhteliti Gelecek Pazara Oynuyor Festival komitesi tarafından şehri- mize davet edilen ve Istanbul mmta- kası hesabma salı günü üçüncü bir maç yapacak olan Pire muhtelitinin maç tarihi değiştirilmiztir. Yaptığı maçların birinde galip, bi- rinde mağlüp olan Yunanlılara karşı yapılacak maç günü gelecek pazar 0- larak tespit edilmiştir. Yunanlılara karşı nasil bir takım çıkarılacağı he- nüz tespit edilmemiştir. Alâkadarlar bu hususta görüşmeler yapmaktadır. ar. yasaktır” diye bir lev İyi olacak, Ekseri di da bu yüzden olmuyor mu?. — Ahmetçiğim Zeynep varmı sende? Damat Bey istiyor. — Eskidir be şekerim. — E, damadımız da bebek değil, Kaçın kurası o, — Anlamadım amma hangi Zey- nep acaba?? — Nemize lâzım cemiyetlerde de di kodu iyi kaçmaz. Zeynep güzellikte almış, yürümüş ynebim Zeynebim şanlı Zeynebim Uç köyün içinde anlı Zeynebim esler yükseliyor: Ss — Kırk yıllık Zeynebi hort- lattılar y ? — Sus! — Çok eskidir be kardeş. Zeyne bin kemikleri bile kalmadı. sırrı konuşur, Bakışta kâinitm sir- rı susar, Bakış büyüdür. Bakışırlar. Bakıştılar. Bağlandılar. Ze serpti, büyüdü. Dudak lJerda ismi dolaşmaya başla- dı, Oyle günler geldi ki yle yanan delikanlı göğüslere Zeynebin Karudeniz rüzgârının serinliği kâfi emeğe başladı. Kıyılarda tek ifham dolagıy eynep kimin X a” og o — Yana! böyle dostun gürledi gitti. Işte bu bes” dur arkadaş. Söğüdün dalları narindir e İçerim yanıyor, dışarım Sonra onu kendisini dez “Zeynebi ettiler bu haft» Işte Uç köyün içinde M8” Dep, ne bu bakışların, © bu? rn erdmda kazılan b ai kusunu duyamağı. Gerdeğ? nin haftasında Hasanı SöĞÜ rı altında ölü buldular. Zeynep oturmuş taşın my Zülfünü taramıy kayın VE aye Artık bir daha bânâ ZEY trlatma arkadaş. Bu 9“ Din mezr taşımda yazıbdı” Amerikanın Kalkinma Ruzvelt , Plânı (Başı boksörü Kanlar içinde bırakan bu müt | —— -— rm iki PİNELENDİ — Sus! Bu muziplik kimin aklma alimler, iktısatçılar, ve ap Tu. Nevyorkta icra edildi, Nevyorkla Istanbul arasmdaki vakit farkı yedi saat olduğundan maçı radyodan ta- kip eden muharririmiz döğüşlün sonu nü bura saatile güneş yükselirken al- miştir. On heş devrelik bü çetin ma- çın devrelerini ve hühim hâdiselerini hulâsa ediyoruz: SAAT DORT Nevyorkta, ringin kenarında otur- muş maçı takip ederek saniye saniye her yumruğu söyliyecek olan Ameri- kalı spiker, İstanbul saatile, dörtte anlatmıya başladı. Ringe sakin ve asabi olduklarını belli etmeden çıkan iki böksörden son ra hemen hemen biltün eski dünya şampiyonları çıktılar ve birer birer ahaliye takdim olundular, Geçen se- ne Coe Luviz'i mağlüp eden Alman Şmeling de halka takdim olunan bu meşhur boksörler arasmda idi. Kü- çük sıkletlerin, söhretleri büyük olan boksörlerinden iki boksör de seyirci. lere gösterildi. Ahaliye takdim edilen boksörler al- kışlanıyorlar ve sonra köşelerinde 0- turmuş bekliyen Coe Luviz ile Farr'ın ellerini sıkıyorlardı. Eski dünya şam- piyonu ve yumruklarınm eşi benüz bulunmamış olan Dempsey halka gös terildiği vakit diğer boksörlerin hep- sinden çok alkışlandı. ILK DEVRE Siyah kaplan başlama çanı ile be raber köğesinden hâsmının üstüne a- tıldı. Kısa sol yumruklarla fevkalâ- de seri bir dövüşe başladı. Ingiliz şampiyonu yumruk fırtmasını geçir- mek üzere daha ziyade müdafaa ve ayak oyunlarile mukabele etti, Dev-| reyi zenci faikiyetle bitirdi. İkinci ve üçüncü devrelerde siyah kaplan hasmının İşini bitirmek üzere kısa fakat tabanca gibi sert sol kro- gelerle vuruşuyor. Arada fırsat bul- dukça sağ yumruklarnı da kullanı- Tngilizin mukavemeti halkı hay- yor. düsürüyor. Bayılacak zannını ve isra rağmen hü“ iyor. Beşinci devrede Ingiliz iki sağlam İyumrukla zencinin gözünü yaraladı. İ Halk İngilizi alkışlıyor. Altıncı devre de de İngiliz faik bir dövüş çıkarıyor. | Seyirciler, dört devre tahammül edile miyecek kadar şiddetli yumruklar ye- diği halde zenciye hücumu bıraktırıp müdafasya mecbur edecek şekilde dö vüşen Ingilizi teşvik ediyorlar ve çok alkışlıyorlar. Yedinci devrede zenci sırtlan gibi rakibinin üstüne atılıyor. Sollu sağ- lı yumruklarla İngilizi köşeye sikış tırıyor, İngiliz boksörü sersemlemiş | vaziyette. Şayanı hayret bir şekilde sıkıştığı köşeden kurtuluyor ve dev- reyi bitiriyor, Sekizinci devrede, kenardan maçı İ lelerle söylüyor: Çok zamandır görmediğimiz teknik bir maç seyrediyoruz. Ingiliz boksö- rünün mukavemeti ve mukabeleleri gayanı takdirdir. Ouncu, on birinci ve on ikinci dev relerde iki boksör kanlar içinde dö- vüşliyorlar, İ BIR YUMRUK DAHA İ On üçüncü devrede Ingiliz çok şid- detli bir sağ yapıştırdı. Zenci boksör sağına doğru dönerek gerilemek su retile ikinci bir sağ yumruğu suratı- na yemek -İstemediğini hissettiriyor. On dördüncü devrede zenci tekrar şahlenıyor ve isabetli, yıldırım dar- belerle hasmını takip ediyor. Amma madan dövüşen siyah kaplanın yum- | ruklarmdaki öldürücülük hassası kal madığı anlaşılıyor. Son devre, evvelâ zenci hücum edi. yor. Ingiliz mukabil bücumlarla has- mini karşılıyor, Pek çetein devam et- miş çarpışma niheyetlendiği vakit hakem Donavah, zenciyi galip ilân e- diyor. Seyircilerden bir kısmı Ingili- zin büyük cesaretine ve mukaveme- tine hayranlıklarını, ayni zamanda $i- yahlara karşı olan nefretlerini hake- min kararmı yuhalıyarak gösteriyor. anlatan adam, hayranlığını şu cüm- İ kırk iki dakikada yarım #aniye dur-! Bükreşe Gidecek Ailetler Bu sene Bükreşte yapılacak Seki- zinci Balkan oyunları eylülün beşinci pazar günü başlıyacaktır. Bu müsabakalara Arnavutlu? başka diğer Balkan milletlerinin i# rakleri memuldür, Gerçi Yugoslavle- İrin girmiyecekleri söyleniyorsa dâ diplomasi tarikile yapılacak tegebbü- sat her halde Yugoslavları da Bük reşe getirecektir. Türkiyeyi temsil edecek atletleri - miz listesine nazaran adetleri 18 ka- dardır. l Federasyon Reisi Vildan Aşirin re- iği altında gidecek olan kafilede k imleri aşağıda yazılı atletler bulu» nacaktır: Raif, Vedat, Melih, Nazmi, Tbra him, Firuzan, Galip. Recep, Artin, Rı za Maksut, Şevki, Faik, Polyos, Nec- det, Haydar, Veysi, Irfan, Rasim. Bunların içinde bazılarmmn hâlâ i- zinleri çıkmadığına göre, bu takımm tam olarak Bükreşe gideceği şüpheli dir. Yunanlılar, pazar günü Atinadan hareket etmiş ve elyevm Bükreşe var mışlardır. Bizim kafile ise cuma gü- nü buradan hareket edecek ve cumar| tesi günü Bilkreşe vardıktan 24 seat| sonra müsabakalara girecektir. Atlet İrfan Federasyon Sekreteri oldu Kempriçte ikmali tahsilden sonra memleketimize dönmüs olan maruf atletimiz gülleet İrfan, Atletizm Fede- rTasyonuna sekreter olarak tavin e dilmiştir. Genç atletimize muvaffakı- yetler dileriz, lar, Muçtan sonra her iki boksör de radyoda cihana hitap ettiler, Zenci, Ingilizin karşılaştığı &n çe- tin ve en güçlü hasımlardan biri ol- İuğunu söyledi. a — Fazla kaçırdım galiba, çika- m, Çıktılar.. Düğünün cıviltist ve ya yık saz sesi perde perde uzaklaşı- yor. Onlar kasabaya giden şoseden iki tarafa yalpa vurarak İlerliyor- ir. Hay aksi geytan Nen var? Zeynebi düşünüyorum. yürüdüler. Zeynep güzellikte aldı, yürüdü. — Hangi Zeynep bu kuzum?. — Sen bilmezsin. Ben İstanbul- dan yeni gelmiştim, O burânm yer. lisi idi, Onunla burada mektepte ta münasebet. Kız erkek be- raber miydi canım. — Hasan: söylüyorum. — Hângi Hasanı?. V konuşuyorlar: — Yavrum, yep efendi am cana bir kahve! — Yoruldum be hazret. — Daha dur bakalım, Geçen ak- şam sarhoş muydun yahu!. Belki, fakat o şarkı yok mu fena bir yerimden vuruldum ki © gece. İnee, saz benizli, delikanlı idi, Nasıl gürledi gitti, nasıl gürle- di gitti, Hasan, Samsunun yerlisidir. Içli bir Karadeniz çocuğu. Zeynep te on iki yaşında ya var, ya yok. — Canim ne bileyim, bütün Zey- Bepler gibi bir Zeynep. Zeynep, çeşmeden su taşir. Ha san mekteplen döner. Onun su dol- durduğu musluktan Hasan de par- maklarının mor mürekkeplerini yı- kar, Bakışırlar, Bakış nedir bilir misiniz?. Bakış herşeydir. Bir bakışla bir roman. bütün bir hayat gizlidir. Bakış bu ! Bakısırlar, Bakışta bütün kâlnatm vergiler hakkında vergi” kararı, posta pullarına 8 sent ilâvesi yine halkı memnun etmemiş tir. Rooseveit kı nin bu karari- na muhalif olmakla beraber, muha- lefet vergi meselesinde galip gel- miştir, Sol matbuat, bu verg'nin bl vasıta bir vergi olduğunu, b zaruri ihtiyaç, ilâç, ıtriy tura, gibi küçük sanayie ve dolayı- sile halka yüklenmiş bir vergi oldu ğunu söylediler. Amele büroları, mu ge e) £Saraydan Sinemaya © Trenses yıccız Rusyadan kaçmış olan Grandük Paul'le, Prenses Paley'in genç ve gü- İ zel kızları, Prenses Natabe Paley, vak tile meşhur Fransız terzisi Lucien Lelong le evlenmişti. Sonradan Pa - riste muvaffak bir iki film çevirerek nihayet Hollivuda angaje edildi. Şimdi yeni bir film çevirecekmiş. | si meselesinde, gta iü liderleri, terakkiperV iy ler, mebuslar, vergilerin yüklenmesi için egri yak gesi Bunlar, 1985 te devi, giren 7,000,000,000 vela çi bir buçuk milyonunu âdi müetbalisini fakir halki” ği adetlerle ilân ettiler. Pi yapanlar, hükümetin. bil gi usulile değil, büy karşı bilâ vasıta V let varidatını Ölçer ler. U evvel aile edenler aras fesör John li itesi, Nevyor! ie Universitesi, ye versitesi, profesörleri se baş papazları, amele * Çiftçi - Amele birliği. azalar İaüstehlikler birliğinin pe” dır, Kolombiyo Üniversite oosevilt, R nunu tatbikatınd fan daimi muhalefetin? Ali mahkeme megelesin” meselesinde, İşsizlere İyi lesinde, asgari deret “e gatti saati, ve eşyaya MUAY? k gel geri nunlarını meclisten E9“ de ni mürteci grupların kart kürlığa mecbur olmus a kınma pldnmın bu İKİYİ hası da milli kalkma sifa tatbik komisyonunda” * William O. Thamson'ü” #* dei y z İ kudretli kumpanyalar Ki yda kanunun m Del östermiştir. Fa* # Kirgin bitmemiştir: > erek #0) unsurlara, halka del. gasına devam etmekti kan milletinin büyük #ine dayanan bu kaygan" lara karşı mağfip “İn güç bir iştir. Çünkü halk kada, #mele, KÖYÜ" #agizme, irtica, KAT" kuvvetlenmekte, şUu” kilütlanmaktadır.
