a "KÜFEYE Ne Yapmak İ . stiyorsun? Ne ge > msevim. Adı la ie iniş ge Ben de. Atım da. £- yl aka, çok kabenmabza çar. Ne biliyorsun, 0, Ben orada. Bir evin damm- iş kanlı sarpışmayı seyrediyor - — Seyir mi ediş 7. > Evet, iyordun ta map, SaPışmaya iştirak etme. > Hayır, “> halde sen, yalan söylüyor — Niçin? betiz, Eğer ehli beyte karşı muhab- Ben geceydi; seyirei kalmazdın İndadı, kılıcını çeker, (Yezit)in Ti Ök koşardın. Temasa kk var. Fakat, bunu > Neden?,. A M vii Câbir; elini kaldır. Miş, ileri doğru uzatmış. do; parmağı, dibinden ha maş bildir ki bu el, ki. Bu elin dört Ti: tutamazaı, alay; P Parmakların nerede ke. — Mek; Zalim kenin muhasarasnda ... Dağı mn cenginde... O za- — Okar a premeelemin N bırakmış mua ağacın dibine otur. & Mil Câbir başlamıştı. Dirk aradım ?... Bunun babi, > #ebebi var... En birinel me- Mek, “İN, kim olduğunu öğren. O Bunda, ne fayda var?.. Yi genin ve benim için, çok bü- yan var, ya Ea, gahel ça Biz alam 'aydalar peşinde Mağ, da biliyorum.. Hattâ, AŞ > ki; beş gündenberi sonra söyliyeceğim, Ben... (Türk)üm. Horasanlı. Hora. #on gidişimde, Kayıhan ka- olduğumu © öğrendim. adr, Müslim. Benim adım yüzümü de bak., — # 2 , Buhtu han... di bam, dA rahim. Belki, ; mıştı. Bu esrarengiz adamım ken- disine söylemek istediği mühim şeyleri bir an evvel öğrenmek için Küfeye ne maksatla geldiğini ki saca anlatmıştı. Ondan sonra, &- ralarında tekrar bir konuşma baş» Jamıştı. — Pekâlâ, İbrahim. Görüyo - Tum ki çok âsil ve çok temiz bir kalbin var. Bu da, bizim işimize yarar,.. Söyle bakalım, şimdi ne yapmak fikrindesin?, — Yaralarımın geçmesini bekli- yeceğim. Ondan sonra, tekrar Kü- feye gideceğim. Babalığım İsâ (le kardeşi İdrisi hapisten çıkarmağa gayret edeceğim. — Bu mümkün deği, — Niçin?. "— Emeviler, seni Küfede şiddet. #e arıyorlar... Her tarafta, teilâllar bağırttılar, Ölünü, dirini getirene, bin dinar adadılar. Şundan emin ol ki, kuş olsan, Küfenin üzerinden uçamazsın. — Fakat. Bana bu kadar Iyilik etmiş olan udamları da burada bi. rakıp memleketime avdet edemem. Ben, son hadde kadar çalışacağım. Ya, o adamları kurtaracağım. Ve. yahut bu uğurda mahvolacağım, — Müsterih ol. Mahvolmıyacal.. sın. O adamları kurtaracaksın, — Nasıl?... — Benimle beraber geleceğine söz veriyor musu&?. — Nereye — Mekkeye. — Mekkede ne yapacağım? — Mühim bir zat ile tanışacak. sm. — Bu zat kimdir? — Beni mâzur gör. Onu sana şimdiden göyliyemi yeceğim. — Bu zet ile görüşmem, ne fa, ide temin eğecek?» — (Zeydjin imdadına koşman, ne fayda temin edecekti. — Anladım... Pekâlâ. Kabul ediyorum, Seninle, Mekkeye gele- ceğim. Fakat, fsa ile İdrisi. — Sen, Mekkeye vâsıl olmadan onlar kurtulacak. — Buna, nasıl emin olabilirim, — Onlardan gelecek nişanları görürsen emin olabilir misin?.. — Hay, hay. — Şu halde, bin atına... Buraya bir konak mesafede olan (Beni E. sed) kabilesine gideceğiz. — Orada çok kalacak mıyız?., — Hayır, Sadece oradaki dost- larla görüşeceğiz. Senin hâmileri- nin hapisten kurtulması için, lâ. mgelen şeyleri tenbih edeceğiz. — Al... Yalnız, ben de bir şey soracağım...... (Zeyd), ne oldu?. — Alnıma, bir ok saplanmıştı. Bu yaranm teşirile vefat etti. — Zavallı Zeyd... — Onu, dostları gizlice defnet tiler. Hattâ cesedine karşı Emevi- ler tarafından bir haksret vukubul. maması için onu bir derenin kena- rma gömdüler. Suyu da üzerine çe- virdiler,. Fakat Emeviler, ertesi gün, onun mezarımı öğrendiler. O- rayı kazdılar. Biruh cesedini çıkar- dılar, Öylece, çarşmın ortasın& A$- tılar, — Karı, Buyurun, gidelim. Yazan: Ziya Şakir NİÇİN GELDİN?,, ihracatı eki İbrahim, karşısındaki es- Tarengiz adamın, (Emeviler) aleyhine hareket eden gizli bir teş- kilâtm erkânmdan olduğunu anla. muştı ve bu teşkilâtın, kendi tasav- vurlarma pek uygun geleceğini de kuvvetle tahmin ettiği için, derhal Câbiri takibe başlamıştı. Gerek Tbrahim ve gerek atı ya- ralı olduğu için, yolculuk biraz u- zamıştı. Sapa yollarda, yirmi beş gün süren bir yürüyüşten sonra, Mekkeye varmışlardı, Bu uzun yol. culuk esnasında, bir çok şeyler ko- nuğmuşlardı. Cibirin sözleri dat- ma müphem olmakla beraber, yine Tbrahimin fikrini açmış. Mekkede karşılaşacağı zatin, hakikaten e hemmiyeti haiz bir şahsiyet oldu. ğunu anlatmıştı. Câbir, Ibrahimi Mekkenin tenha bir mahallesine götürmüş. Orada küçük bir eve misafir etmişti. Tb - rahim burada, ig gün dinlenmişti. (Arkası var) Rivayete göre “yaktı evailde, havuçların hepsi beyaz olurmuş. Bir gün güzel bir kız evinin mutfa- ğında beyaz havuç soyarken © ©v8 hırsızlar girer, kızcağız, hırsızlar- In cenkleşirken göğsünden bir han- çer darbesi yer, kalbinden fışkıran kan elindeki havuca sıçrar ve hi vucu hemen boyadığı için o vakit- tenberi insanların yiyeceği havuç” lar dalma kan kırmızısı renginde olurlar... Eski beyaz havuçlardan kalmış bir cins hâlâ varsa da şim- diki beyaz havuçları ancak beygir- lere yedirirler, Güzel kızm beyaz havuç soyar” ken kalbinin üzerine hançer sokul- ması çok acınacak bir şey olmakis beraber, insanların yiyeceği havus ların o vakittenberi kırmızı renk- te çkması pek isabetli olmuştur. Çünkü havucun en değerli | kasmi kırmızı rengidir. Beyaz havuç kırmızı olmasaydı, sipsivri, çirkin bir sebze olarak kar kırdı, Kırmızı olduğu için güzel gö” Tümür ve bundan dolayı natür mort Zahire | İyi Gidi yi Gidiyor Dün şehrimize on bir vagon buğ - day, beş vagön çavdar, İki vagon ar- pa gelmiş ve hepsi satılmıştır. Dünkü | #atışlar evvelki gün gibi sıcak olmuş ve fiyatlar syni nisbetle durmuştur. Yalnır Adapazarm sarı mismları 437,5 ve beyaz mısırları da 4,325 ku- rüştan muamele görmüştür. Düzce musırları ise beş kuruştan satılmıştır. Çavdarlar 4,275 — 435 kuruş fiyat bulmuştur. Dış memleketlere zahire ihracatı Muhtelif dış memleketlere satılmış olan zahirelerin sevkine başlanmıştır. Hisar vapuru ile bir Alman vapuru Baydarpaşada buğday yüklemekte - dir. Bu iki vapar Iki güne kadar lima- İnimızdan çıkacaklardır. Av derisi satışları bitti Iki, üç gündenberi piyasaya getiril mekte olan bir miktar sarı tiftik, dün İ kilosu 110 kuruştan #etılmıştır. Av İdötileri için hariçten gelen siparişler sona erdiğinden piyasada av derisi 4- zerine işler de nihâyete ermiştir. ——— | LIMAN HAREKETLERİ Bugün limanımızda gelecek vapur- lar: Saat 16,15 te Uğur İzmitten, 15,40 ta Çanakkale Mudanyadan, 6,30 da Bandırma, Bandırmada. Bugün limanımızdan gidecek va - purlar : Sant İ8'de Sadıkzade Bartına, 20 jde Bandırma Bandırmaya, Havuç Neden Kırmızıdır ? kansızlık tedavisi için değerli bir İlâçtır, Duha başkaca da insanın mileoplu hastalıklara karşı muka- vemetini arttırır ve vücut içerisin- de fosfatların insana fayda verme- sini kolaylaştırır. Havucun yeni keşfedilen bu fa- ziletlerinden daha pek çok zaman önce, eski hekimler onda bir çok meziyetler bulmuşlardı. Bunlar sa- yılmakla ha- Vücun tarihi meziyetlerini — söyle meyi ben üzerime alamıyorum. O eski meziyetlerin çoğu unutul- muş olmakla beraber, havucun ka- raciğer dostu olduğu hâlâ her yer- de tanınmaktadır. O kadar ki, kara- ciğer hastalığını tedavi etmekle meşhur kaplıcaların otellerinde misafirlere her öğünde mutlaka türtü türlü pişirilmiş havuç yemek. leri yedirirler. çoğaltır diye meşhurdur, Havuç şurubu hem nezleye karşı ilâçtir, hem de insana linet verir, Çiy ha - vuçtan çıkarılan usare İdrarı art- tırdığından şişmaığa karşı bir den bir kahve kaşığı kadar sütlü kahve içerisine karıştırarak içerler. Havucun İstanbul tarihindeki yerini de —kamus mütereiminin yazısı olarak edebiyat nümunesine girmiş olduğu için— elbette hatır- larsımız: Eski İstanbul İmparatoru Şam üzerine sefere gitmiye niyet - lendiği şayi olması üzerine Munvi- ye ona: — İstanbulu yakar, siyah kömür ederim, seni de, yerden havuç çe- kilip koparıldığı gibi çekip koparı- rım... Diye yazmıştı. Bu teşbih, süphe siz, İstanbul İmparatorumun ergu- yani rentke mantosundan (dolayı olduğundan, havuç Muaviye zama- nında da yine şimdiki gibi kırmızı renkteydi demektir. Dün giden heyet azaları Haydarpaşada Sanayiciler Heyeti Ankaraya Gitti On yedi kişilik bir sanayi grubu İktısat Vekâleti ile temaslarda bulunmak üzere Ankaraya gitmiştir. Sanayiciler, kendi meslekle- rinin mali ve iktısadi vaziyetleri hakkında evvelce hazırladıkları raporları da birlikte götürmüşlerdir. usulünün kabulünden bugüne kadar geçen üzün zaman İçinde karşılaştık- İları zorlukları ve bu yüzden uğradık. İları zararı izah etmişlerdir. Hükümet. çe serbest ithalât rejimi hakkımda ka- bulü düşünülen sistem, bütün sansyi- cileri ümitlendireceği için, bu seyaha- tin iyi neticeler vereceği hakkındaki | düşünceleri de küvvetlendirmiştir. Kü| gik sanayicilerin vaziyeti ile büyük sanayi erbabmın vaziyeti ayni olma- dığı İleri sürülerek her iki smıfm hak larını korumak için bazı mütaleslar söylenmektedir. Bilhassa gümrük hi. mayesi ile istihlâk ve müamele ver- gilerinim: tahsil tarzlarının ıslahi ve sanayicilere kolaylıkla iptidai madde ler temini meseleleri bu seyahatin en mühim sebeplerini teşkil etmektedir. Heyette kimler var? Sanayi grupu ile Ankaraya giden- ler şunlardır: Sanayi birliği urnumi kâtibi Halit ve azadan Ahmet Karayele, trikotaj ve çorap fabrikatörlerinden Osman Baler ve Torahim Cemil, ıtriyat fabri. katörlerinden Faruki ve Edip Arif, pamuklu mensucat fabrikatörlerinden Ibrahim Ziya, yünlü mensucat fabri- katörlerinden Kamhi, fabrika ve ha- vuzlar mümessili Abdullah, asit fab- rikatörü Fuat, çikolata fabrikatörü Sami Besler, Marangozlar cemiyeti umumi kâtibi Fuat, değirmenciler va» mma Hasan Ali. Bu raporlarda bilhassa kontenjan — PARİS BORSASI Paris borsasında dünkü muamele- ler itidale doğru yol açılmasma sebep olacak derecede sakin geçmiştir. Bir sterlin 110,25, bir dolar 22,34 frank olarak tesbit edilmiştir. Diğer ecnebi hisseleri üzerindeki değişmelerden borsamızı alâkadar edenlerin piyasa- larını frank olarak veriyoruz. Frank 109,07 gelmiştir. Açılış o Kapanış 1983 T. Borcu zrz 2715 Osmanlı Bankası 40 414 Paris elektrik şir. (o 1418 420 Süveyş kanalı o (23555 © 23800 Doyçe Royal 4902 5040 |Fransız Ranti 65,10 64.80 Yuğoslav Ranti 213 21350 Gümhuriyet O Merkez Bankasınm #terlin için dün tesbit ettiği fiyat 622—625 kuruştur, “** Dün borsamızda Türk borcu 20,20 liradan açılmış ve akşam Paristen ge len haberler üzerine hararetli bir ş0- kilde 20,50 raya yükselmiştir. Mer» kez Bankusınm kuponsuz hisseleri 88 Uradan muamele görmüştür, Kupon- ları da 6,50 kuruştur, Anadolu, Sıvas» Erzurum, Ergani tahvilleri üzerinde Üyat değişikliği olmamıştır. Yalnız Aslan çimentosu on kuruş düşmüş ve 14,30 lirada kapanmıştır. Beynelmilel Ticaret Odaları Kongresinde 28 haziranda Berlinde toplanacak olan Beynelmilel ticaret odaları kon- gresine Türkiye milli komitesi nami- na Rais Mitat Nemli iştirak edecektir. öra 624,50 625— Nev. York 0/7004 0,7895 Paris 175625 1758 Milâne 1502. 150080 Bröksel 4810 çeETİ$ en 3485 84520 Saz YAD ter. 14405 1 Prag 226870 22,6688 Viyana 42225 41192 Madrid 139310 1302 ye. vaaz 416 rşova 4, m 3.0702. 39760 107,060 107,32 Baler 344275 34:40 Yekohama 2.1510 21488 Moskova 241575 241755 Stokholm 31062 3,1008 ZAHİRE BORSASI 4—5—937 FIAILAE Buğday yumuşak 614 GN Buğday sert 6, 750 — rpa 45 419 Çavdar 425 o 435 Kuşyemi 98 Sa Keten tohumu s0 —— Tiftik sarı i0——— GELEN Buğday 218 Ton 75 Ton Arpa 30 Ton Mosr 30 Tom Tiftik 15.50 Ton İç fmdik 12 Tem Nohat 135 Ton Pamak 4 Ton Afyon i Ton DIŞ FIATLAR Bağday Liverpul 044 K. day Şikago, som K, Buğday Vinipek 609 K. Arpa S7 K. Masır 389 RK. Keten T. Londra 802 K. 8835 K 8855 K.