18 Şubat 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9

S 1822087 YAZAN: ZIYA ŞAKIR Müslimi Yakaladılar ve Affetmediler. Saray ÖnündeKılıcı Müslimin Başına İndirecek Olan Genç Birdenbire Durdu. Çünkü... l Günlerdenberi açlıktan, uykusuz- Ve î.hve yorgunluktan bitap kalan.. hat bi ayet, dün gece bulabildiği ra- Nkeğ döşekte, derin bir uykuya dal ! olan Müslim, bu sesi duyar düy- fırl, » büyük bir heyecan ile yerinden heı-umş" Pencereden bakmıştı. - Ve.. n düşman kuvvetlerile sa- olduğunu görür görmez: — İmna lillâh.. Ve inna ileyhi raci- veree Diye bağırmıştı. mm_olümle mücadele... aslim; artık derin bir tevekkül- Ulu'me atılmaktan başka çare kal- Cinı kmı anlar anlamaz, derhal kılı- apmış.. Başındaki sarığını kal- 8ibi sol koluna sarmış: ı — Medet Ya Resul,. Medet, ya A- Dıyğ bağırarak kapıdan fırlamış. | Er olan, karşıma çıksın.. Mertçe SAĞT DA Ş Dl?' &, meydan okumaya başlamıştı. drezenin, kumandanı Muham - Badı ilk o_lara.k ortaya atılmıştı. Mak Tün, n(ıMluıl_im) i kendi eliyle öldü - İi ” ni Ziyattan büyük bir mükâ - bmum“;'f" Fakat, artık günlerden- gelmşektlgi istıraplardan işba haline hiıgeş-o-hu (Müslim), hayata karşıi V ttiği bir isyan ve istihkar ile, Mu deı—hmedm hamlesini karşılamış.. Ve al mukabil taarruza geçerek 0- l Tet, h. u.lln başına, şiddetli bir kılıç sallamış- Ü ııH__ Ucum, Hep Birden Hücum...,, Muhammedin elindeki kalkan par- Tisty Cendisi de yere yuvarlan. Sin Fakat; sırtımdaki — zırhın İ unîVi’-lneti, onun hayatını kurtar- î“hl_mmet, yattığı yerden: Hücum.. Hep birden hü ren müfreze efradı, derhal haykırı- şarak üzerine hücum etmişlerdi. Bi- tap ve mecalsiz kalan Müslimin kol- larını, çarçabuk bağlayıvermişlerdi. Müslim, o anda kendisini öldüre - ceklerini zannetmişti. Kuruyan bo - ğgazını ıslatmak ve serbestçe kelimei şahadet getirmek için bir yudum su istemişti, Nâmertçesine kapıyı a - çan ve kendisini sırtüstü deviren, ev sahibi, (Bekir bin Hamra), Müs- limin bu ricasına, hain ve müstehzi bir kahkaha ile mukabele etmişti. Fakat; karşıki evin penceresinde bulunan bir kadın, büyük bir şefkat göstermiş, bir tas su getirmiş.. Bunu eliyle Müslime içirmek istemişti. Hal- buki, Müslimin dudaklarından ve ağzından boşanan kanlardan, tasın içindeki su, derhal kıpkızıl oluver - mişti. Müslim, bu suyu içmekte tereddüt etmişti. Belki de bir şey söyliyecek- ti, Lâkin tam o anda, ev sahibi Ham- ra, elindeki Mızrağın ucunu arka- dan Müslimin böğrüne dayıyarak, bütün kuvvetiyle dayanıvermişti... Müslim, acı bir feryat koparmış.. Ar- tık kendinden geçmişti. İhtizar Halinde... Müslimin lime lime olan vücudu- nü bir katırım üzerine yükletmişler.. Doğruca İbni Ziyadın huzuruna gö- türmüşler.. Onu, ne çetin bir müca- deleden sonra ele geçirebildiklerini nakleylemişlerdi. İbni Ziyat, bütün bu sözleri, bü - yük bir hayret ve takdirle dinledik - ten sonra, hekimlerine emir vermiş - ti: — Ne mümkünse yapmız. Biraz kendisine gelsin. Onunla konuşmak istiyorum. Demişti... Müslim, artık tamamiyle ihtizar halinde idi. Hekimler, pek güç lülke onu kendine getirebilmişler - di. O zaman İbni Ziyat; Müslimin kıp- kızıl bir külçe halindeki vücudunun üzerine eğilmiş, aralarında Şşu kısa muhavere geçmişti: — Yâ, Müslim!., Halkı, niçin emi- rülmüminin Yezidin aleyhine isyana teşvik ettin. ğ — Ben; hiç kimseyi, hiç kimse a- leyhine teşvik etmedim.. Sadece, eh- libeytin hak ve hayatını siyanet et- mek istedim, — Fakat.. Bu, boş dava uUğrunda, ölüp gidiyorsun. — Sen de öleceksin.. Senin efen- din de ölecek... Hayatın, herkes için fani olduğunu unutuyor musun? — Bir arzun var mı?. — Size.. Yezidilere karşı söyliye- cek, hiç bir sözüm yok... Fakat, ba- na kureyş kabilesinden bir adam bu- lursanız, ona söyliyeceğim birkaç söz var, (Arkası var) —— SAGLIK ÖGÜTLERİ LOKMAN HEKİM müfığ;e bağırmıştı... O zaman; bütün limin Ze efradı, kudurmuş gibi Müs- Üzerine atılmışlardı... Müslim, L etç duvara dayamış.. Ağır kılıcı- Mi m&f& savurarak kendini şiddetle Çafaaya başlamıştı. Birkaç kişi, &. Hi feryatlarla yere yuvarlanmış- ; #iddetli nâralar ve haykırışmalar, tınnmne Ççarpan kılıçların sert — ve N d':î seslerine karışmıştı. Mmml:n;;uhteüf yerlerinden yara- ından ve omuzundan sı- ::gekıulm& gömleği kıpkızıl — bir &, alt yanmıştı... Bir kılıç darbe- dudağını ikiye ayırmış.. Kırı- dişleri, aşağı doğru sallanmıştı. h"“i, korkunç ve müthiş bir hal Bünuu.th" Yaralarının ıstırabından, bitâ, €rdenberi çektiği yorgunluktan lan vücudu; şimdi her taraf- Üsürülen bu kılıç darbeleri al- İ:ıüsbütün sarsılmış.. Zangır ir titremiye başlamıştı. bğ:'eı::.k yavaş yavaş gerilemiş.. ek için, dayanacak bir yer ;;;'n'!tı_ Arkasında bir kapı vardı. y._mbh' ümit ile sırtmı bu kapıya da- küwıl' Ölüm acısının verdiği son bir lar, "t ve hiddetle kılrcını etrafa sal- Vayı 9” Birkaç kişiyi daha yere yu- Mğ"lmi Yakalamışlardı Artık... Mlı.h Zaman, müfreze kumandanı kağpç lmet; elindeki " parçalanmış l.m::" ileri tutarak, Müslime yak- — Yâ, Müslim!.. Bu kadar ehli is- 'r“umkanma girdin. Artık yeter... i ol. Senin ölümden halâsın İ- &thm Ziyada yalvarayım B Ye bağırmıştı. & bir at Müslim, bu sözlere karşı, a- Kİ kahkaha atmış: d*h, Ne senden.. Ve ne de, efendin- %mhi'.' bir zaman af ve âman iste- Oluz,” Ben, artık yalnız ölüme teslim lı,,b%*en sonra; kanlı kılıcını, tek- ı,::'“mı savurmıya başlamıştı. Va © zaman, Müslimin Aaklından Ve :'yuînden geçmiyen bir kahbelik Ü ertlik zuhur etmişti. Sırtmı Şi kapı, içeriden birdenbire a- Yayı © Müslim; arkası üzerine, yu- Onun sirtüstü gö- yuvarlan: HLAYAY Et kaç türl Kurban bayramı pek yakınlaştı. Oturduğunuz apartıman kurban kesmiye müsait olmasa bile bay- ramda elbette daha fazla et aldı- rarak çoluğa, çocuğa daha fazla ca yedireceksiniz. Onun için bu- günlerde et yemeklerinden bahset- memi mevsimsiz bulmazsınız diye, sanıyorum. Zaten etin kolay haz- medilip edilmemesi ne suretle pi- şirildiğine çok bağlıdır. Kurban kesildiği gün ilk hatıra gelen şekil; eti ıskara üzerinde pi- şirmektir. İlâhlara kurban ik - ram edildiği vakit kullanılan et pişirme tarzı da bu olsa gefektir. Yalnız ıskara az çok bir medeniyet eseri olduğundan iptidat ataları- mızın kestikleri kurbanın etini doğ rudan doğruya ateş üzerine koya- rak pişirdikleri pek muhtemeldir. Bu türlü pişirilmede — ıskarada veya doğrudan doğruya — etin sathı daha ziyade pişer ve âdeta bir kabuk bağlar. Etin üzerine biraz yağ sürülürse kabuk daha çabuk hâsıl olur. Herhalde etin tuzunu bu kabuk hâsıl olduktan sonra atmalıdır.., İnsana en ziyade kuvvet veren ve en kolay hazme - dilen böyle ıskarada pişen etler- dir'... Et kızartması, daha büyük par- çalardan yapılır. Kızartma en çok fırında yapılırsa da her hangi bir kap içerisinde ve doğrudan doğru- ya ateş üzerinde de olabilir. Yal- nız etin üzerine biraz yağ sürerek sathın kızarmasını temin etmek, sonradan da pişerken etin kuru- masına mâni olmak için yine arada sırada yağı yenilemek lâzımdır. Meraklılardan bazıları, etin kömür üzerinde, fırın içinde, havagazi o- cağında kızartılmasına göre lezze- tinde fark bulurlar. Kızartma et acele istenildiği vakit tavada, ten- cerede yahut toprak tencerede de olabilir. Hangi türlüsü olursa ol - sun kızartma et az çok yağ içece- ü pişivrilir? ğinden ıskara etten biraz daha güç- lükle hazmedilir. Kavurma et, küçük küçük par- çaları doğrudan doğruya, yahut una buladıktan sonra veya bir in- ce hamura sardıktan sonra yağ i- çerisine atarak kızartmak demek- tir. Bu şekilde et daha ziyade yağ içtiği için hazmı daha güçleşir. Et haşlaması iki türlü olur. Bi- rinde et tuzlu veya tuzsuz soğuk su içerisine konulur. Bu şekilde et içindeki albüminin en çoğunu, je- lâtinin bir kısmını suya bırakır. Onun için bu haşlama et, ağırlı- gının hemen yarısını kaybeder, fa- kat insanı yine besler, hazmı da güç değildir. Öteki türlüsünde et, kaynar su içerisine konularak hafif Aateşte devam edilir. O halde et albüminin den pek azını suya bırakacağından et suyu lezzetsiz olursa da et daha lezzetli olur. Haşlama etin her iki türlüsü. epeyce Uzun zamana lü - zum gösterir. Et yahnisi, salçasız veya salça- li yahut sebzeli olur. Bunun daima az çok yağlı olduğuna bakarak he- kimlerden bazıları hazmı güç ol- duğuna hükmederler ve midesi za- ten bozuk olanlara yahni yemek- ten korunmayı tavsiye ederler. Fa- kat salçasız yahniler hem iyi piş- mişse, hem de yağsız ve baharat- sız oldukları için onları hazmetmek güç olmaz... Bir de tatlılı yahni vardır ki onun hazmı güç veya ko- lay olduğunu söylemiye lüzum yok tur. Çünkü onu yiyebilenler bu ciheti pek te arıyanlar değildir. Et söğüşü; besleme hassaların- dan hepsini muhafaza eder. Yalnız mide usaresini çıkarmıya pek ya- ramaz. Bununla beraber, yağlı taraflarını ayırmak kolay olduğu için, midesi bozuk olanlara tavsiye edilir. Ankarada Bayan Kâtip— Orada bir mütehassısz doktora müracaat etmelisiniz. EKONÖMİ faaliyete geçmiş bulunmaktadır. kik devresinde süngerciliğimizin 17 ŞUBAT ÇARŞAMBA Paralar Alış Satış — — Sterlin 615.— 620.— 1 Dolar 123.— 126.— 20 Fransız Fr. 1l4.— H7— 20 Lire* 120.— 125.— 20 Belçika Fr. 80.— Sâm— 20 Drahmi 18.— Z— 20 İsviçre Fr. &65.— 5375.— 20 Leva 20.— 23.— 1 Flogçin 63 66b.— 20 Çekoslovak kru. — 70— 5— 2 Şiling 20.— 23.— 1 Mark 25.— 28.— 1 Zloti 20.— Z— Pengo Ül— 23.- 20 Ley İl.m 14.— Dinar B S$2.— İsveç kuronn 30.— 32.— Altm 1035,— 1037,— Banknot 245.— 246.— Çekler Si Londra 6l6.— 617.— Nevyork 0.7949 0.7945 Paris 17.0625 17.075 Brüksel 4,7125 4.7062 Atina 88.7175 88.5737 Cenevre 3.485 3.4793 Sofya 64.4480 64.3435 Amsterdam 14550 1,4525 Prag 22.8884 22.7714 Viyana 4,25 4.2430 Madrit 11,3875 11.37 Berlin 1.9756 1.9725 Varşova 4.1950 4.1880 Budapeşte 4.3830 4.3760 Bükreş 108.6038 108.4275 Belgrat 34.5775 34.5218 Moskova 24.90 24.94 Borsadaki>: Muame.eler Borsada dünkü muameleler pek ha raretli geçmiştir. Paris borsası Türk borcunu 276 açılış ve 280 frank kapa niş olarak bildirmiştir. Muameleciler kapanış fiatlerini daha düşkün bekler ken dört frank yüksek gelmiştir. Bu na rağmen 21 liraya kadar düşen Türk borcu 21,35 lirada kapanmıştır. Bu tenezzülün sebebi eski düyunu u- mumiye hissedarlar heyetinin Paris ve İstanbulda gazetelere verdiği teb liğe atfolunmaktadır. Bu tebliğde borçlarım dolarla değil fakat devalüe frank ile ödeneceği bildirilmektedir. Evvelce senede 310 kuruş faiz bekli- yen hisse sahipleri bu faizin 218 kuru şa kadar inmesi üzerine ellerindeki hisseleri çıkarmak İsteyişleri piyasa- ya fazla hisse gelmesine saik olmuş- tur. Paristen buraya Türk borcu his seleri gelebileceği ve bu suretle bu - rada fazla hisse toplanacağı mütale- aları varit görülmemektedir. Anado- lu tahvilleri için Merkez Bankasına emir verilir verilmez kuponların ö- denmesi ve diğer hisselerimizle teb- dili hakkında çıkacak talimatname beklenmektedir. Talimatname çıkın ca tahvillerin biraz daha yükselmesi ihtimali mevcuttur. Dün tahviller 39,30, mümessiller 42,30, hisseler 24,40 lira idi. Merkez bankası 98 lira da kalmış, Ergani 99, Sivas 95,75 ve Aslan çimento hisseleri 14,40 liradan muamele görmüştür. Hayvan Borsasında Dün hayvan borsasında ceman 23010 kilo ağırlık tartan dört yüz bir adet beyaz Karaman ve bir baş kara keçi ile yirmi dört baş öküz satılmış- tır. Canlı olarak satılan bu hayvan - lardan Karamanların kilosu 24,50 - 27,25 kuruş arasında tutmuştur. Va- sati fiyatları 27 kuruştur.. Kara keçi 20 ve öküzün kilosu on beş kurüş - tur. Sansar Derileri Bir hafta evvel çifti 38 - 43 lira arasında satılan sansar derileri bu- gün 35 - 37 liraya bile müşteri bula- mamaktadır, Piyasa gevşektir. W N egi Senede 20-25 bin kilo sünger çıkacak İş ve Sumer Bankalarının müşterek sermayelerile 1935 senesi ortalarında kurulan süngercilik şirketi, bu sene geniş mikyasta Şirket bir buçuk senelik bir tet- inkişafı çarelerini aramış ve teş- kilâtını fenni esaslara göre tanzim etmiştir. Çanakkale Boğazı ile Ege denizinin Bodrum mıntakası kısmında yetişen süngerlerimi- zin iktısadi vaziyeti, kalite itibarile tabii yetişme ve istihsal şekib leri etrafında tecrübeler yapılmıştır. Neticede müstahsillere fayda temin edecek, hem de memlekete döviz getirebile - süngerciliğimizin hem B O R S A cek bir şekle konulması için bu işin yakından idare edilmesi zaruri gö - rülmüştür. Bu itibarla — süngercilik idare merkezi Bodruma naklolunmuş tur. Şirketin müdürlüğüne Fatin ta- yin olunmuş, ayrıca müşavir sıfati - le de Bodrum belediye reisi doktor Mümtaz da vazife almıştır. Öğrendiğimize göre, sünger mınta- kalarımızdan senede 20-25 bin kilo kadar sünger çıkarılabilecektir. Vesa itin mükemmeliyeti sayesinde bu miktar artabilecektir. Şirket geçen sene 14 bin kilo sünger almıştır. Bu- nun için halka avans verdiği gibi her türlü vesait temin etmiş azami kolay- lıklar göstermiştir. Müstahsiller mal- larını şirkete ham olarak, piyasa mu- cibince süngerin cinsine göre kilosu nu 5-10 lira arasında satmaktadırlar. Şirket bu malları temizleterek isti - male yarıyacak bir hale getirdikten sonra Almanyaya — göndermektedir. Çanakkalenin süngerleri daha ince ve tuvalet için elverişlidir. Diğerleri ise sanayie yarıyan cinslerdir. Yunan süngerleri kalite itibarile bizim sün- gerlerimizden daha iyi olmamakla be vtaber teknik itibarile bizimkilere üs- tündür. Tarama usulile (Kankava) çıkarılanlar makineli vesaitle çıkarı - lanlardan iyi olmamakla beraber sün gercilerimizin bu usulle çalışmaları ıslah edilecek ve yeni vesaitle teç- hizleri temin edilecek olursa teknik noksanlığı da tamamlanmış olacak - tır. Şirket nakliye işini de kolaylaştır- mış bundan böyle ihracatın ya İzmir den veya Bodromdan yapılmasını kâ- bul etmiştir. Deniz mahsulâtı hakkın da hazırlanmış olan yeni kanun Mil- let Meclisinden çıktıktan sonra sün- gercilik sahasında memlekete, halka çok istifadeli, yeni kazanç memha - ları çıkacaktır. . Çimento Normları Ankara, 17 (TAN) — İktisat Ve kâleti tarafından hazırlanan ve icra vekilleri heyetince kabul edilen Çİ - mento normları imar, inşa ve sanayi siyasetimizin ,memleketimizde istih - sal edilen, veya hariçten — getirilen *malların fiyat ve evsafını tayin Ve kontrol edebilmek ve bu — suretle memleket pazarını fena, kıymetsiz ve buna mukabil ömrü az, muhafazası pahalı eşyadan kurtarmak hedefimi zin mühim bir eseridir , Bu geniş ve şumullü işe başlangıç olmak üzere çimento normları mem - leketimizde ilk defa olarak tatbik e - dilmek üzeredir . Bu normlarla bugünün inşaat ih tiyacmım mühim bir maddesi olan çi- mentoları yeni bir keşfe kadar ras - yonel bir hale koyuyoruz. Tesbit edi- len normlar bu sahada ilmin ve pra- tiğin göstereceği yeniliklere göre ye- ni şekiller alacaklardır . Üzüm Stendardizas- vonu Toplantısı Ankara, 17 (TAN) — Çekirdek siz kuru üzümün standardizasyonu için almacak tedbirler hakkında alâ . kalıların mutalealarını öğrenmek için martm onunda Ankarada bir toplantı yapılacaktır . Toplantıya çekirdeksiz kuru ü - züm ihracatçıları, İzmir borsasından üç murahhas, İzmir, Manisa vilâyet - lerindeki üzüm istihsali mıntakala - rmdan toplantıya gelmek istiyecek müstahsil ve tüccarlar, İzmir Mani - sa mebusları, üzüm ticaretiyle alâkalı veya vazifeli diğer zatlar davet edil - mişlerdir . Toplantıya çağrılanlara İktısat Ve. kâleti istandardizasyon mütehassısı doktor Badenin bir raporu gönderil . Lâstik Fabrikaları âstik fabrikalarının fa- L aliyetlerine devam e- deceklerini ve hiç bir fabri- kanın kapatılmadığını evvel- ce yazmıştık. Temizleme ta- tilini ikmal etmiş olan lâstik fabrikaları makinelerinin te- tizliklerini de bitirmiş olduk larından iki gündenberi yaz- lık ayakkapları için beyaz hamurlarını yapmıya başla - mışlar ve faaliyetlerini artır mışlardır. Yeni tütün piyasaları açılıyor Karadeniz havzasında 936 mahsulü tütünler piyasaları açılmış, şirketle- rin eksperleri köy köy dolaşarak ali- şa başlamşılardır. Sahil mıntakaları nın tütün satışları hararetli olarak devam etmektedir. Bursa, Balıkesir, Bolu mıntakalarına da eksperler git mişlerdir. Bu hafta içinde bu mıntakaların da tütün piyasaları açılmış olacak - tır. Garbi Anadolu mıntakasının tü - tünleri daha erken geldiği için ilk piyasa buralarda açılmıştır. Elicilar her tütün köyünün mahsulâtmı ken di adamlarının nezareti altında istif ve tanzim ettirmektedirler. Karade - niz ve iç vilâyelerin mahsulâtı da bu sene iyi olduğundan iyi ve dolgun fi- yatlarla satılacağı tahmin olunmak- tadır. ZAHİRE BORSASI 1 — İthalât: Buğday 160 çavdari5 tiftik 244 beyaz peynir 1044 un 3034 yapak 2121 yulaf 4034 pamuk yağı 4634 zeytinyağı 7344 mercimek 10'> pamuk 234 ton, İhracat: Kuşyemi 204 1-21 razmol 4994 yapak 2804 iç fındık $ iç ceviz 144 kaşar peynir 44 ton. 2 — Satışlar: Buğday yumuşak kilosu 6 kuruş 13 paradan, buğday sert kilosu 6 ku Tuş 274» paradan T kuruş 5 paraya kadar, Arpa Anadol kilosu 4 kuruş 37 paradan, çavdar kilosu 5 kuruş 30 paradan, susam kilosu 17 kuruş 20 paradan 17 kuruş 25 paraya kadar, Tiftik Kastamonu kilosu 170 kurüş, Keçi kılı kilosu 56 kuruştan 58 kuru şa kadar, Yapak Anadol kilosu 63 ku ruştan 64 kuruşa kadar, yapak Kara yaka kilosu 58 kuruştan, Güz yünü kilosu 85 kuruştan 90 kuruşa kadar, zeytinyağı 1 ci yemeklik kilosu 63 kuruştan Zerdeva derisi çifti 5200 ku ruştan 5600 kuruşa kadar, Sansar de risi çifti 2855 kuruştan 4500 kuruşa kadar, Tilki derisi çifti 500 kuruştan 3000 kuruşa kadar, Varşak derisi çif ti 1600 kuruştan 1700 kuruşa kadar, Tavşan derisi adedi 23/> kuruştan 2214 kuruşa kadar. Borsa Çok Gevşek .. Gidiyor Zahire borsasında dün yine gev - şeklik devam etmiştir. Dün ancak do kuz vagon buğday gelmiştir. Gelen ve evvelce gelmiş bulunan buğdayla rım mühim bir kısmı satılamamıştır. Buğday fiatlerinde 4-5 para kadar bir düşüklük bulunmasma rağmen stok ve pahalıya alımmış mallar elde dür- dukça ekmek fiyatlarının düşmesine imkân görülmemektedir. 1-2 çavdar- lılar Ö.32, 6-5 çavdarlılar 6,20, 14-15 çavdarlılar 6.15 kuruştur. Arpa ve çavdar fiyatları düşüklüğüne rağmen gevşektir Adapazar mısırı da beş ku- ruştur. Dünya Pamuk Rekol- tesi Nekadar? Roma, 17 — Cihan pamuk istihsalâtı, 66 milyon kentale baliğ ol muştur. Geçen seneki istihsalâta naza ran 10 milyon fazladır. Mevcut stoklar, 28 milyon kental tahmin edilmektedir. İ