16 Şubat 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6

16 Şubat 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

a TAN 16 - 2 - 987 Rİ Z ENGİN OLÜSÜ HİKÂYE YAZAN SPOR İ Dünya kupasına italya da yazıldı Pariste yapılacak dünya kupası futbol ma letinin bitmek üzere bulunduğunu ve Avrupa bu müsabakaya Türk futbolünün de dahil bundan evvelki iki tik Avrupadan gelen si bugüne kadar iştirakini b olan İtalyanm Fransızla üz yazılma müh. illetlerinin girdiği ı icap Ci olr ızda bildir ll oru müracaat iştirak ta - yanın da İt rilmektedir , Evvelki yazilarımızda söylemiştik; | Paris müsabaktlarında Türk mili) takımının gözükmesi propaganda ba. kımından çok tesirli olur. Bu müsu .| Türk Spor Kurumu umumi merke bakalarda, olimpiyatlarda olduğu gi.! Zi tarutmüan'muli tekli buğanır bi, milsabıklar Üzerine teksif edileninorü Miser bus Ende ayrıldı hakta dikkat dağılmıyacağından Parise ka.) müstüccitn As gruaiğını dar yapılacak masraf boşuna gitme »! ilk olarak cuyuvu yad miş ve üntrenörümüzün © boyle biz daveti Spor şubülesİmuvafık görmiyee Ankaraya git « rini beyne ek sşücemi a gönder diğini de ilâve etmüştik, rirken sahadöki galibiyetten ziyade) (O zaman, Türk spor kurumunun bırakacağımiz iyi tesir hesaba alın -| emirlerine itaat etmediğini kend: İ hatırlatlığımız antren umi mexdu r halinde maktadır . Şu halde tesir ve propağında ba . kımmdan olimpiyatlardan daha mü ./ gön sait olan Parla müsabakalarına işti .! prof rakimizi mühlet bitmeden hildirmemiz; Bu isteğimâ bir cevap icap eder. İtakdirde Aukaray ogram olan bu maadım, veril veya herhanz 'Çankofun Beyanna- | harir oksi” » s-) melerini Dağıtanlar | Yakalandı Sofya, 15 (TAN) — Sabık Baş Yü Çankof'un 6 numaralı denilen ta e” Türk spor kurumu ile yaptığı mu- kavelâ mucibince onun herhengi bir sİolan baş Türk spor kurun rdır. Bunlardan hiri de | rülm Ri İ dilmiştir ! İm Türkiyeye gelmeden evvel Mrsır Üçüncü Futbol Anire-| mili tx |ter EBouts'un tekrar Nusra g söylenmektedir. nörü Geldi Futbol Federasyonu tarafından İn gütereden angaje edilen üçüncü fut - bol antrehörü Mister Jema, dün sa - bah şehrimize gelmiştir. Antrenö; annki trc Ankaraya bareket etmiştir , Yugoslavya Su Sporları Takımı | Yüzoslavya su Sporları federasya nu denizcilik federasyonuna mürüce. Jat ederek önümüzdeki mevsimde ş€h- Geri kala n rimizde Türk ve Yugoslav milli yüz - me ve su topu takımları arasnda bü Lig maçları İkarşılaşma yapmak arzesunda ol İlarımı bildirmiştir. T. S.K. İstanbul bölgesi gjaniığından: Federasyo'v:a bu arzu hakkında he- nüz bir cevap verilmiş olmamakla Fenerbahçe stadmda yapılmakta! berabar tahsisatsızlık yüzünden bu olan dernaj ameliyesi dolayısiyle bil.|«sehin kabul edilmiyeceği söyleh- mecburiye geri bırakılmış olan ikinci! ektedir .. küme lig maçları asağıdaki yazılı) olduğu şekilde bayram günlerinde Şeref stadmda yapılacaktır. Şeref atadı: Doğan . Ortaköy A. tak 12, Fenerylmaz - Galata takımları, saat 12,45, Anadoluhiesr: | ajanlığından: » Beylerbeyi A, takrmları sant 15,20.! 20- 1037 cumartesi günü 24 —2 1997 çarşamba günl yapı. | latasaray spor klübü lokalinde yapı - lacak lig maçları: İlacak voleybol maçları : Şeref stadı * : Topkapı - Davutpaşa Beylerbeyi . yA #akermla. | Hâkem Naim, Anadolu - rı saat 12, Karagümrük . Gulata spor saat 15. Hâkem Burhaneddin. Gençler A. takımları sâat 13,45 Ana. | Gulatasaray - Ortaköy saat 15.30: 'doluhisarı - Davutpasa A; takımları | Hâkem Buraneddin. Eyüp - Fenezyıl ağa İ maz saat 16. Hikem Neim i futbol VOLEYBOL e MAÇLARI iler A.) T.S K. İstanbul bölgesi voleybol| 14,30, İstanbul SUAT DERİ otomafil önde gidiyor. Bana da zorla siyahlar giydir - diler ve başıma siyah tülü bir şap ka geçirdiler cenaze aru5: kasır filler rine oturttular. Sı bürünmüş büyük görüm - biz miyiz. Bizi dam kocasının ni düşmüş farkında deği - iyahlı bir mendil ha bire ha hıçki- kısmı zongoç 'gibi mo: : arabası arkasından gider mi? i, şefkati merhameti var midır!.. Varsa nasıl dayanır içinde içi e bir ndi- imin gündür myeri gibi a) ağlıy İ Keşki yine £ verseydin ımasay - #nandan öğrendiğin şartla şurtla gömerdin. Hiç mazsa rahat, rahat bir ağlıyabilir- birtürlü a- kkeli atalar i, olur. mu ık tütün iş yan olmasına mortacı givi mevta otomobillerinin arkasından kara » mil. İlâhi Masli ın ?. Ne ettin kendine... Banu da mcuğum... Ney ne etini, Yüz kere “gu beyaz nezle fiyesini bu kadar kullanma... Bey- nine tozlar yapışacak, dememiş miydim... O tebeşir gibi tozdan in sana şifa gelir Mİ. İşte ne oldu ise civan kocama ol du... Bir gece içinde kaskatı kaldı... Ş e- imdi ben bü apartımanlar i- çinde bu deli karrlarla huy ları huylarıma, soyları soyuma uy» muyan bu çılgınlarla ne yapaca - ğım?. Zavallı kaynanam otomofilin İ- çinde Ishak kuşu gibi, cık, cik Ana yüreği bu dayanır ğını kara topraklara gö- ötüyor... mı evi türmiye! — Hanım anne gel biz döne - Mim.. Diyeceğim, biliyorum beni dinle miyecekler... Kocam ölür ölmez... Zaten hepsi acile oynattı... Kar - deşler kibarların acısı da bizlmki- pe benzemiyör ki... Bnval türlü kül fetleri var... Evvelâ içlerinden biri Azraile ruh teslim etti mi?,. İlk işleri gazetelere İlân yollamak.. Sanki bütün dünya onların için - den kim öldü, kim kaldı merak ©- diyor... Hem kibarlar bunu bir da- ha Ulvan yapmak için bir fırsat zannediyorlar... Bilmem ne vezi - ri, bilmem ne paşanı mem ne bankası mü ne beyin oğlu, bilmem ne sefiri bil mem menin yeğehi.... Bilmeli ne tüc carı bilmem enin amcazadesi... Bilmem ne pavrikası sahibi bilmem nenin eniştesi diye soyda, sopta ne kadar hatirt 8 P İhsan varsa hepsini arka, arkaya diziyorlar. Ben İki senedir şu kibarlarm a- ralarındayım yirmi iki sene de bü yüdüğüm yerlerde öğrendiklerimi ünutup ta onlarm fdetlerine alı- samadım, Öğünmesini, yalan söye lemesini atmasını tutmasmı bil - weğ... Müslitman dini âşikârdır. Işte ben buyum: Babam bir tahan helvaci imis... Annem bir adliye oducismm kızı. emi - kendi anlatırdı - on dört r âniden yeni gel - miş olan bu fahan helvacıya ver misle... Babam başına helva tab - lasımı alır sokak, sokak gezermiş.. Annem ne de olsa İstanbul kızı (k) ya dili dönmeyip H diyen müthiş ter kokan hiddetlenince dayak aten bu köylü delikanlısile uyuşamamış 18 yaşına gelince “ bir gün beni fı lâl; canım azat,, demiş kocaamın evini bırakınca ihtiyar ninesinin €- vine gitmiş tahan he'vacı olan ba bam da “şart olsun,, demiş onu bo şümiş... B abamın yanmdan ayrıldığı mız zaman ben bir yaşın - da imişim. Ondan sonra da bir da ba babamın ne olduğunu öğren - medim. Annem bundan sonra iki kere eV Jenmiş ikinci kocası bir seyyar ber- bermiş iyi bir udammış çabuk öl müş, 3 üncü bir kahveci çırağı imi. Onu hatırlarım. Huysuz herifin bi- ri İdi, Esrar da kullanırdı, Bir gün kahvede esrarı çok çekmiş eve gel di &namı bıçakladı. On bir yaşin- da anasız kaldım. Haminnem ba ne baktı. Daha doğrusu ben hamin neme baktım. On bir yaşımda tü- tüne girdim. Yirmi bir yaşmda gü ye başımıza devlet kuşu kondu. TÜ tünden çıktık... Bugünleri görece- ğime keşki yine tütün balyelerin- den ayrılmasaydı Hiç unutmam bir cuma günü İdi: Daha o zamanlar tatil cumaları y& pılırdı. Günün birinde Karagüm - rükteki o bizim yamrı, yumru 80 kaklara bir otomofil geldi. ÜVEY teyzemin kızı çocuk düşürdüğü” denberi çok sinirli kalmıştır. Bak- tım kızın beti benzi kül oldu kapı da vurulunca eli ayağı zangır, zan- gır boşandı: — Şektire abla otomofil bize gel di, Bizim gibi fıkaranm Kapısına şeytan arabası hayır için gelmez Biliyorsun bir kere geldi o gün d€ ağabeyinin kolunu pavrikada ka- yış kapmıştı, Dedi. — Haydi canım dedim. Açtım ka pıyı. Bir de baktım kapının önün- de uzun boylu şişman bir bayan duruyor... Hattâ epeyce de kart bir şey... Altı aylık ondüle saçlurile başı altı aylık bir kuzu giti koca man bu saçların üzerine önünde koskoca bir gül bulunan beyaz in. ce hasırdan bir şapka Oturtmüş; Üstünde yerli xrep birmandan şa- rap tortusu renginde bir ©svsp; Kumaşa acımadan bü şişman vü- cuda bile bol yapılmış bir elbise Ellerinde yüzükler, kollarında bile- zikler göğsünde dev analarını ak - ıma getiren göğüslerinin arasma doğru inen beşi bir yerdeler. Yü. gönden aksn terler... Pudralı va - alman i-Sinileğilamme a nakları Üzerinde esmer yollar a6- miş... — Tüccardan Mehmet Beyefendi nin kerimesi Şeküre banımefendi burada MI otururlar? — Şeküre benim dedim. Fukat ben hanımefendi değilim. Tütün işçisi Şeküreyim babam da Meh- met beyefendi değildir. — Pederinizin ismi nedir?.. — Babamın ismi.. .Babamın is- mi... Hangisini soruyorsunuz? S5 Yor ismi Kangöz Osmân... Sahiden de günün birinde gözü tam Kanlanmış anamı bıçakladı! Öbür dünyaya yolladı. Ondan evvelki seyyar bir berber süprüntüsiymiş onu hayal meyal hatırlarım, Asıl babam ki, onu hiç tanımam taban helvact Memiş imiş. * Ben bu sözü aöyler söylemez kar şımdaki şişman kalın kollarını açıp boynuma atıldı ve bana anlatmı - ya başladı, Benim balammış bu ka dm, Hemen içeri aldım, kendisine bir kahve yaptım o konuştu ben dinledim, Anamın dangul dungul diye beğenmediği Memiş helvacı Memiş ağaya cenabı mevlâm “yü- rü ya kulum,, demiş o da almış yü rümüş evvelâ çıraklığını ettiği us tanın dükânını satın almış sonra şubeler açmış derken Avrupuys, Amerikaya kutu, kutu tahan hel- vası yoluyan meşhur bir tüccar ol- muş... Eyler, apartmanlar, hanlar satın almış, Memleketinden soyu» Ru sopunu getirtmiş. İstanbulda, Aksarayda on beş odalı bir vezir konağına yerleşmişler. Saray 6$- yalarile orasını döşeyip dayamış... Ve nihayet beş ay evvel de bir gün kalbi durmuş sizlere ömür vefat etmiş... Bunun üzerine İstanbul ka zan halalarım kepçe beni aramış - lar: Mehmetçiklerinin yegüne ya” digârmı hem babamın mirasçısı benmişim... Onlar beni muhafaza *deceklermiş bu para ile de rahat, rahat yaşıyacazmışım, Bütün bunlar bir peri masalı gi- bi başımdan gelip geçmişti. Ve bir gün Karagiimrükteki > kulübemsi ev tütün mağazaları açlık, İşsiz - lik günleri bir rüya oluverdi. Ra * hata kavuşmuştum. Aksarayda saray eşyalarile dö- şenmiş konak benimdi.. Misafir odamızda üstüne iki üç ayak mer- divenle çıkılır tepesi saçaklı kibrit başı renginde sırma işlemeli ipek- lerle döşenmiş bir taht bile var - di, Salonun ortasındaki yaldızlı ma sahın üstündeki vazolar içi - mon sansı, kırmızı çiçekler yeşil dallarla süslü idi, Hele dıvarın et- rafma dizilmiş olan sırmalı ipek - liden yaldızlı koltuk kanape taki- mi çalgı kutusu nekadar güzeldi. Kurulunca gramofon gibi çalan bu kutunun üstünde ip atlıyan bir x Esp bebek te vardr da içi gümüş ta* kımla dolu büfenin yanındaki Ağ” nalı dolap ne güzeldi... Bunu da b şehzade köşkünde yapılan bir mf” zattan satın almışlardı. B u konağa geldiğimdenböf akrabalarımdan çok iti görüyordum. Bu itibarm kara gö lerimin hatırı için olmadığını bi yordum. Bütün bu paralar baban” dan bana miras kalmıştı, Halals * rim eğer benimle oldukları bu r# hattan mahrum kalırlar diye kö kuyorlar, Bizim bütün inahalley doyurabilecek kadar bu parayı kep di kendime yiyecek değildim ya” Ben seve, seve bu parayı onla! paylaşıyordum. Hem onlar kibaf” kaç senedir alış” a benden ziyade alışmışlar” Şehzadebaşmda büyük bir tersi * hanede bang en son moda tuvali ler ısmarlamıslardı. Pudralar kremlerin insan gibi ismi varmı Halalarım bu isimleri de biliyor * lardı, Başımı altı ayık ondüle Y tırmışlardı. Ço: 'danberi 6 kı ile kesmiye alıştığım tırnaklar” mı manikürler yaptırmışlardı. Höf gün otomofillerle Beyoğluna gi yorduk. “Sinemaları giriyordu Mahallebicilerde mahallebiler yi ” yorduk. Bir cennet hayatı geçiri * yorduk. Benim ismimi de değişti. <mişlerdi. Şeküreyi bayağı bulmuf” lar ismimi Şüküfe yapmışlardı. Bu hayatı ben ve iki büyük BE lam çok seviyorduk. Faxat küç halam o memnun değildi: “İstan” bul tarafında yaşanır mı? Bu &* dar paramız var. Talimanede bir g partman tutalım sosyete hayata Ialım,, diyordu. İşte onun 7077” biz köprünün bir tarafından. Ö bür tarafma geçtik, onun 20' ben Mazlümcuğumu tanıdım. Küçük halam bizim gibi değildi Okuyup zmış bir kızcaği Çehre züğürdü idi amma, okudU” ğu paralı mekteplerde kibarla! > düşüp kalkmıştı. Bi verip bo. jir yapmasını, boyun arena yemek yiyip içmesini biliyordu. ze de öğretiyordu. Bizim bunli öğrendiğimize emin olduktan ra işte biz Tallmaneye taşındı Kibarlar paralı olduğumuzu bil ” dikleri için babamızın helvaci Zını filân pek araştırmağılar. Kİ çük halamın mektep arkadaşi: nın aileleri bizi kabul günlerin? vet ettiler, Biz de kabul günü tık. İşte bügünleriminzden birinde ye lâm geldi. Bir kere daha kayPi? nan ve görümcelerimle biri geldi. £ kısası birdenbire istedi... Ah Mazlüm keşki seni nımasaydım... Keşki beni istem seyğin... Nur içinde yatarsın iaşe lah... Benim nemi beğendin... B8 lem benimle çok uğraşıyordu si; (Arkasi 10 uncudi”

Bu sayıdan diğer sayfalar: