istidasının kendisine ait olmadığını söyliyen bir davacı Arzıhalde komşumu dava eltiği- mi yazacakken yanlışlık olmuş Dün meşhut suçlara bakan Asliye Dördüncü Ceza mahkeme- sinde tuhaf bir davaya başlandı. Davacı Ramide oturan İbrahim isminde bir rençberdi. Reis Fazıl, İbrahimin arzuhalini okuttu: İbrahim, Rami karakoluna getirilerek karakol kumandanı olan Onbaşı Mehmet tarafından ellerine kelepçe vurularak işkence edildiğini iddia ediyordu. Bir lâstik ve bir lâmba davası Sultanahmet sulh ikinci ceza hâ . kimi Hüseyin isminde bir genci iki ay hapse mahküm etmiştir. Hüse. yinin davacısı Küçük Ayasofyada o. turan Rahime isminde bir kadındır. Davası şudur; Reis davacıya sordu; — Böyle mi oldu? Davacı | İbrahim içinde cevap verdi: — Ben böyle bir istida vermedim. Suçlusu ve davacisı mahkemeya kadar gelen bir davada davacmın bu İ cevabı çok tuhaf değil mi? Hâkim, tekrar sordu ; — Bu arzihalin altındaki mühür kimin? — Benim efendim. — Buraya kim bastı? — Ben bastım. — Pek iyi canım, sen basarsm da nasıl istida senin olmaz? , — Ben aârzihali Yenicami önünde bir arzihalciye yazdırdım. Ben kom. şularımızdan Hasanı dava ediyor. dum, O başka geyler yazmış — Nasti olur?, Davacı #usuyordu. Halbuki davacınm arzıhali üzerine Fatih Jandarma kumandanlığı tahki- kat yapmış, İki tarafı dinlemiş, orta. kuruşa sattım. Ba ey göster -İ ya bir tomar de çıkmıştı . mek için yukarı çıkmıştım, Aşağıya) o Reis suçlü verdi. O: indiğim zaman çocuğun m hiçbir şeyden yoktur, dedi. Muhakeme Şa) na talik edildi i Palto | Hırsızları Mahkemede Meşhüt suçlara bakan Sultanah - met Sulhi üçüncü ceza hâkimi İhsan, dün Mahmut Şevket ve İlyas adlı iki kafadarı tevkif etti. Bunlar muhte. lif zamanlardan Taşhandan, bazı ban | kalardan ve Üniversiteden tam 21 palto ve pardesü çalmışlardır . şaşkınlık — Büseyin kapmın önünden “ ler alayım, diye bağırarak geçi yordu. Ben kendisini çağırdım. İh tiyâcım vardı. ski. mbayı 35 lâstikleri haberim yerinde bulamadım. Hüseyin bunları da torbasina koymuş” ve kaçmıştır. “Arkasından Kos Kendisini polise yakalattım. Cezası veriniz. Suçlu H kuruşa ba il stikleri de aldım., şeklinde müdafaa etti. Fa. kat hâkim Selâhaddin Demirelli bu müdafaayı kabul etmediği için ken- disini mahküm etti . lerin Gağırılması beraber lâ Bir Hırsızlık Muhakemesi | Dün asliye üçüne ceza mahkeme. ginde hırsızlıktan suçlu Yuhana is - minde bir Musevinin muhakemesine başlanacaktı. Yuhana serbestti. Ken. i disine celpname gönderilmişti. Gelen | adl! bir srkadaşları olduğunu ve bu - z nun da yine böyle bir hirsizlik yüzü eelbnamenin arkasmda polisin tah <İ dan İzole mevkuf bulunduğunu kikatma göre Yuhananm bir sene | söylediler . evvel İspanya sefarethanesine teslim | © Hükn tevkif kararımı verdikten rek İspanyaya gönderildiği bildi- | sonra ikisini de tahkikatm derinleş. riliyordu. Mahkeme muvakkaten ta- | tirilmesi için müddeiumumiliğe iade de dün Bunlardan İlyas eroinmandır. İkisi | suçlarını itiraf ettiler. İsmal)| ŞEHİR TİYATROSU DRAM KISMI Bu akşam 2030 da ve 15,30 da YABAN ÖRDEĞİ KOLTUKLAR: 50, 40 Kuruş ŞEHİR TİYATROSU Operet Kısmı UL | “. al İLe ayi Bu akşam 2030 da ve 15.30 da AŞK MEKTEBİ Yazan: Yusuf Ziya | Beste: M. Sabahattin Aİ, Günün program özü Sentonik konserler: 18 Roma: Fernando Previtali'nin idaresinde; 23.15 Milâno ve saire; Büyük konser, | kafi Konserler; I 12.45 Bükreş: Hafif musiki Romen. havaları; 16 Prag V. Hafif musiki; 16 Münih; radyo orkestrası; 16.50 Budapeşte: ifte piyano cazı; 17.30 Lâypzig: Ka- rışık hafta sonu eğlenceleri; 18 Var şova: Halk konseri; 18.05 Budapeşte | Radyo Orkestrası; 1805 Viyana: | Holzer idaresinde örkestra; 19.15 | Kod - Dazüir: Büyük orkestra; 20| Lâypzig: Orkestra, sopran, bariton; | 20.30 Roma: Karışık musiki; 2140) Roma: Varyete; 21 Lâypzig: Büyük eğlenceli orkestra; 21.20 Budapeşte: Orkestra konseri; 22 Stokholm: As-| keri bando; 22.20 Roma: Bando mı-| İzka; 23 Varşova: Fuçik, Zierer, Kal man ve saire; 23.20 Budapeşte: Çi- gan müsikisi; 2320 Roma: konseri, ve Koro | Operalar 5 21 Kolonya: Lartsing'in (Der Wild schütz) ü. Oda musikisi: | Varşova: Stetan Raöhon kenteti; 1945 Kolonya: Oda kenteti: 21.45 Budapeşte: Leh kuarteti, Anneler birligi Bir müsamere Hazırlıyor İ Himayel Etfal anneler birliği, 3 mart akşamı Saray sinemasında bü-| yük bir müsamere tertip etmiştir. Bu müsamerede klâsik bedii dans- lar oynanacak, müstmere, madam Maryam Kürerle Avrupada tinm - mış diğer bir san'alkârin idaresinde olacaktır. Bu müsamereye Bayan Voskov da piyano ile iştirak edecektir. Fatma Atıf, Madam Vili Spergo Meahfuza Bringen ve Celile Fikretten İ dır. Biletler Çocuk Esirgeme Kuru - mu merkezinde, Beyoğlunda Haşef |” kütüpanesile Tokatliyanda, Kanzlerde satılmaktadır. Kimin eviydi burası. Ne zaman. j Çenem, başım sargı İçinde, Ne olmuştum ben, Tekrar yanıma gelen ihtiyar kadına sordum: — Teyzeciğim, neredeyim ben? Fakat çenemin ağrısından bunu © kadar güçlükle söyledim ki, kadıncağız, galiba anlıyamadı. Başını ik eliyle beraber yukarı kaldırdı: til etti. etti . di Si Eseri hatırlıyon: i (HAKİKİ ii germ Besin MİLLİ ve AZAK Sinemde Yürük murat, Bay Hacı Râkım vefat etmiştir. Cenazesi Mimar Hayrettin | müteşekkil olan tertip heyeti, mülsa-| Camişerif caddesinde 10 numa-| mere programı Üzerinde çalışmakta - ralı evinden saat 11,30 da kaldr Foto | kılındıktan Şehiti NB. İNKILÂP ROMANI) A.1.937 IPEK ve MELEK Senenin en güzel filmi 'YIKILAN BELDE (SAN FRANSİSKO) ş Fransizca sözlü Metro - Goldwyn . Mayer şahederi | Baş rollerde: Klark Gable - Jeanelte Macdonald ve binlerce figüran e) Bilâistisna bugüne kadar yapılan bütün filmlerin en muazzam” güzeli ve çn müthişi, SPORCULAR: Dilnya havadisleri arasında meşhur Owens'in bir AT ile yarışması. Hangisi kazani Bugün saat 11 de tenzilâtlı matine “ Sin | arılı Müzik sevenlerin ve güzel hisliler'n alkışladığı müstesna film # TÜRK Sinemasında" 9 NCU SENFONİ ölmez &eri Berlin Operasmın 230 kişilik flârmonik orkestrasile bu kadar büylük bir müzik ve his filmi yapılmamış Fransızca - WİLLİ BİRGEL - LİL DAGOVER - MARİA V, TASNADY j manın İlâvcten: Pkler dünya havadisleri — Bugün 1i de tenzilâtlı matine en filmlerinden 2 büyük film birden ZAMANLARDA Bütün dünyada hâsılat rekoru kıran fevkalâde komik bir film. Bir buçuk saat arası kesilmez kahksb Ayrıca: AZAK'ta N Ayrıca: MİLLI'da MONTEKALRO GECELERİ ŞEYTAN.ve GENÇ Mümessilesi: ZILYAN HARVEY N Mümessili: ADOLF WOHLBRUK Bütün servet ve ihtişamına rağmen hayatının esiri Ç) Hayatın perde üzerinde görülecek nefis bir akslı genç bir kızm heyecenir aşk macerası (ğ ma mevzularma misal teşkil edecek bedii bir İİ CHARLİE CHAPLİN'in en güzel ŞArLO ESKi Bugün SARAY Sinemasında aim AL JOLSON'u Si sesli muganni KÜÇÜK ŞARKICI) tegunni ettiği güzel şarkılar dinleyiniz. Gerek musikisi rı herkesin ağzında dolaşmaktadır. İlâveten: FOX JURNAL ve sahnede Profesör ZATi SUNGUR | En son Manyetizma - İpnotizma, (o İspirtizma, (fakirizma numaralarında halkı" heyecana gârkediyor. Flatlarda (zam birlikte zenzin bir My vok. asi Kanar Diğ iy 6 Kuypapinelerile guyarelerind MATİNE Müthiş alkış Dün Gece Dansör ve şarkıcılarile çok fazla alkışlanan ATTIK saat 17 de Garden'de Her iki tarafın programile Bugün verecektir. İstanbul Basın Kurumundan: Istanbul Basın Kurumu umumi he İ yeti, basm birliği teşkili ve haysiyet divanı seçimi işleri hakkında karar ek üzere 23/1/1937 cumartesi günü fevkalâde olarak toplanmış ise de skseriyet olmadığından müzakere Bu geceden itibaren Her akşam saat 22 de MAKSiM CANLI FİL” 0 YENİ NEŞRİYİZ Yefii Türk — Pminönü Halki rafından her ay çıkarılmakiig (Yeni Türk) ün (49) uncu 8 mıştır. Halk Bilgisi Haberleri — Halkevi Dil, Tarih ve Bdebiyii si tarafından her ây çıkarılma lan (Halk Bilgisi Haber: t 63 üncü gayısı çıkmıştır. BU birçok tanınmış imzaların #5 vardır. Halk Bilgisi Haberl&fi leketimizde çıkan yegine VE 5 kiymetli folklor mecmuasıği” de bulunulamımış 1987 çarşamba günü #aat 14 e bıra- kılmıştır. Bu toplantıda mevcutla ik tifa edileceğinden say Üyelerin her hslde gelmeleri rica olunur, rr ve kongre 27/1/ Meclisi Maarifi Kebir reisi 2 bugün Gedikpaşada mahallesinin - Halk Opereti se Pâzartesi Kadıköy Süreyyada BEYOĞLU ÇIÇEGI Salı akşamı Azakta HALİME ılarak namazı Beyazıt camiinde sonra Edirnekapı ine defnedilecektir. EN nim (Hukuku düvel) ciltleri üstünde sallanan Ki bir bostan korkuluğu gibi gülünç görünüyordü | gülünç olmak değil, gururuna toz kondurmaktiİii ie ürken Türk ruhu bu çirkin ve bayağı hakart karşı nasıl susabilirdi ? Ben bile kendime bâki —— madan neler yapmıştım. Düşünüyorum da, v8” yerel, namus ve istiklâl davalarını üzerlerin? ordu zabitlerinin yeisli düşüncelerine hak veri? - Gözlerim kapalı, dalmak üzerevim. Mahmed Atillâ AYKUT — Şilkür tanrıya evlâdım. Geçmiş olsun, Diye yeni bir duaya başladı. Gözlerimi etrafıma çeviriyorum, Perdeleri kapalı, aydınlık bir 0d3. Tam karşımdaki duvarda büyük çerçeveli, yağlıboya bir portre, Bir genç zsbit portresi, Sağ duvarda üzerinde işlemeli örtü görünen uzun bir levha daha.. Kalm bir talik yazı ile şu iki satırı okudum: Geçme nâmerd köprüsünden ko, apartsın su senli. Ve onun yanında bir levha daha; Men sabere, zafere.. Çenemin acısı, başımın ağrısı arasmda kulaklarım- dan gitmiyen o ecnebi marşm zırıltısı birdenbire ara- ya birçok hücreler girmiş gibi kesildi, Levhada oku. duğum bu Üç kelime bana kuvvet vermişti, Yanımda, elinde tesbihi, dilinde duası ile mıril « danan bu mübarek kadın kimdi? Ona tekrar nereğe olduğumu sormak için hazırla. Biyordum ki kapı hızla açıldı ve içeriye, resmini du- varda gördüğüm, orta yaşlı zabit girdi. Bu çehre, bana, pek yabancı gelmiyordu. Elimi tuttu. Mavi gözleri o kadar şefkat doluydu ki Üzerindeki heybete rağmen tatlı bir sesle ve teklif - sizce hatırımı sordu: i . * — Nasıl oldun, bakalım evlât. Rahat msm? Yataktan doğrulmıva çalışarak teşekkür âttim, Fakat müsaade etmedi: — Kımıldama. İstirahate Ihtiyacm var. Yalnı ba» na evinin adresini ver &e, naber gönderelim. Burada olduğunu söyliyelim, Merak etmesinler. Sen de ra hatına bak. Bir Türk zabitinin evindesin, Birkaç gün ortaya çıkman doğru değil Şimdi dinlen bakalı Ben çıkıyorum. Görüşürüz yine! Verdiğim adresi defterine yazdı. Sonra ihtiyar kadına döndü: — Ben gidiyorum anne. Ferihayı göndereceğim. Yaraları bir pansıman dahs yapam. Beni arıyan olur sa dışarı çıktı, nereye gittiğini bilmiyoruz, deyin! Ve çevik adımlarla yürüdü. Çıktı. Rüya mı görüyorum, Nerdeyim, bu iyi kalpli insan lar kimler. Buraya geleli ne kadar oldu? Başım o kadar ağrıyor ki! Bizimkiler, kimbilir ne merak içindedirler, zavallı ağabeyim, zaten kendi derdile uğraşıyor. Nedir” bu çektiğimiz yarabbi... Bu kadar hakarete uğramak için ne günah işledik. Makineli tüfek grup kumandanı iken askerin ter. hisinden sonra Harbiye Netareti emrinde ağıkta ka Jan ağabeyim, İstanbulun işgali günündenberi kabma sığamıyor. Cephelerde göğsünü gere gere karşılaş» tığı düşmanları memleketin sokaklarında görmiye tahammül edemiyor. Günlerdenberi o kadar perişan ki. Gönç bir karrsr, topuz gibi bir de oğlu var, Yen, gem çocuğu ve kocası için çıldıran bir kadm. Böyle sevgililerin hayat mesuliyetini taşıyan ağabeyimin kafasında ne fırtınalar gürlüyor. Biliyorum, Mem- leketin uğradığı bu âkibet, herkesten fazla onu ve onun gibileri sarsıyor. İşte ŞU İshimadığım, fakat evimde imişim gibi şefkat gTdüğüm bu çatı altında da bir Türk zahitinin silesi barmiyor. Bu yuvslar Türk vatanının desteği, temel taşi... Ve düşmanın bü. tün hımcı da bunlar üstüne, Çanakkalede yenemedi- ği Türk ordusunun yuvaları dağıtmak istiyor. Ne olacak! Türkün bu can evine YAY!İan baskmın sonu ne olacak! Bunu düşünmek bile İnsanı kudurtuyor. Çünkü Türkün mağrur, her zaman mağrur başını eğdirmek için en mayası bozuk sefülleri vasıta yapan düşmen. lar gittikçe azıyorla! L Ben ki mücadele hayatına girmemiş, Hukuk Fakül. tesinin son sınıf imtihanları vermiye hazırlanan bir mektep telebesiyim. Ön dokuz yıllık ömrümde gururumun şuurumu Yok edecek bir isyanla şahlan- dığmr görmemiştim. Fakat hâdiseler, Umin masum nazariyelerini o ka» dar gülünç hale getiriyor kit Birkaç gün sonrs (Hukuku düvel) imtihanmı vere tektim. Fakat #sabım o kadar bozuktu ki, Hukuku düvel ulemasının, sayfalar dolduran bltün o ağır na zariyeleri, metodlârı kafama girmiyordu. Gözlerimin #nlinde övle vak'alar oluyordu ki, be- Hafif bir ayak sesi, Güzel bir leylâk kokusu. Göz kapaklarım kalktı. Bir genç kız.. Mavi gözleri güneşli bir deniz gibi A — Geçmiş olsun, efendim. Çenemin acısından ağzımı açmadan güdük” â Duşuyorum: ç — Teşökkir ederim, efenâim, | Yanımdan âyrılmıyan ihtiyar teyze, gözleri gülerek bana döndü: ? — Torunum Feriha! dedi. Biraz evvel görüştüğüm binbaşının kizi Lüle lüle sarı saçlarımın çerçevelediği masum de ne sıcak bir şefkat var, Yanıma yaklaştı. — Müsande ederseniz, sargıları değiştire?” gi — Teşekkürler ederim. Zahmet olacak Ferit | nm. all Bir hastabakıcı meharetile sargıları açti e” İ annesinin de yardımı ile yaralarımı temiz! “oi ve Alkol kokuları odayı bir hastane havasile “© du. 2 Büyük hanım gok şefkatli bir kadm. — Evlâdım, adını söylediler amma unui” idi bakayım. — Seyfi.