17 Ekim 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 10

17 Ekim 1936 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TANın Çocuk tlmuş adamları, açıkça görürdünüz. Fakat bizim böyle bir taraflı çahış- gazetenin iyileşmesine kâfi Bir, ilk sayıda da yazdığımız. sizin istediklerinizi de bilmeliyiz, gazetede ona göre lüzumu olan de- Jikleri yapalım. Fakat görüyorum ki sizler biraz belsiniz... Hem sevdiğini ihmal kadar tembel... Çünkü, şphe orum ki, sizler, bu gazeteyi se- Ve sizi bir iki sast faydalı bir, te oyalıyan haftalık müskama - çıkmasını sabırsızlıkla bekliyor. Ama, iş biraz zahmet edip ga- e gönderilmek üzere bir iki satır, geldi mi... Buna hiçbiriniz yorsunuz... Ben, gazete hak isteklerinizi acele bana yaza. beklerken, günde spostadan, iki mektup zor alıyorum, Hala. Bir daha söyliyeyim: Çocuklar, Kazete sizin gazetenizdir, sizin için kyor, bari sizinle elbrliği yapalım stediğiniz gibi çıksın! i demek, şu demel — Gazetenizin eksikleri nedir? © 5 — Kartpostalla muhabere e koyalım. sizlerle sekafıkı görüşelim, aşalım... Siz bana sorum, benden teyin... Ben de size eimden geleni mi benim şeker AMCA Dünyanın Nüfusu Ne Kadardır? En son istatistiklere göre dünya- » nüfusu kıt'alara göre şöyle tak edilmektedir: Avrupa © * 560000000 Asya 1044.000.000 Afrika 150.000.000 Cenup Amerikası 74000000 Şimal Amerikası © 170000000 Okyanusya 0.000.000 Xekün 1907.000.000 Dev İ'e Cüce Dünyanın en kalabalık memleketi Çinde tam 450 milyon nü - yaşamaktadır. Şimdi bir de ak- düşünelim. Dünyanın en az nli- “fusu olan memleketi Vatinkandır ve “orada 750 kişi yaşar. işte size bir için adresi-iz” yoli-ymız.. Gaze- İsi gün erkenden yoluna devam eder- Masal Eski zamanlarda ML Tikbaharda) leylek sürüleri #rcak illerden elik ile- ce gelmişler yazı oralarda geçirmiş. ler, sonbahar olmuş yine geldikieri) yere dönmüşlerdi. | Bu sürülerden yalnız bir leylek ar- ta kalmış. Çiftinden ayrılmış sicak illere dönmemişt. Leylek bahar vakti, sörüsle gel - miş, kendine bir çift bulmuş, Yıkık bir bacanın üstüne çerden çöpten bir yuva kurmuş orada çocukları olmuş, tu. Fakat çifti ile çocuklarıma nat Ka toplamak üzere gittiği der: ken rında bir saksağana rasgelmiş Onu sevmişti. Böylece vakit bulduğu za- man dere korarına gider saksağanla oynaşırdı. Nihayet leyleklerin dönüş | raber gelmesini söyledi fakat ona bir türlü lâf anlatamadı, Saksağan İsenin çiftin var, çocukların var. Ben onlarla beraber yaşıyamam. Ya on - larla beraber gil ya benimle kal, de- a İ eşeğin sürüsü cak, üküimlerel döndü. Çiftinin yalvarmasa cağ -| men leylek gitmedi ve bir müddet saksağanla oynaştı durdu. Fakat ha | valar soğudu. Buralarda fazla yaşı yamıyacağını anladı. gitmek gerek- u. Nihayet son kararını verdi. Saksa- anla vedalaştı, yola koyuldu. Dere tepe aştı, akşam Üzeri bir semte var dı. Gece basıyordu. Tüneyecek bir) yer aradı. Geceyi Kentte geçirir erte di. Kendin üstünde birkaç kere ka hatları gererek kendini bıraktı ve gökte tatlı tatli kayarak gözleri elve' Fişli bir yer ararken uzun yüksek bir sütun gördü, Bu #tunun Östünde| bir heykel vardı. Heykelin evvelâ. tüne kondu. Sonra bacaklarının ara sna inerek, bir ayağını kaldırdı. gi gasını kanatlarının arasma sıkıştır. ds ve uyumaya hazırlandı. Heykel altm kaplı idi, Gözleri iri #ümrüttendi. Belindeki Kemerin to- kasında kocaman bir yakut parlar -) a. Leylek uyumağa yeltenirken ba şına bir damlanm düştüğünü duydu evveli aldırmadı. Bunun arkası sira ikinci bir damla damladı. Leylek şaş| ti. Acaba bu damlalar nereden geli - yordu; gagasını kanadının arasından çıkardı, kafasmı uzatıp havaya bak| ui. Gökte bulut izi yoktu. Yıldızlar) parlıyordu. Demek ki, damlalar yağı mur damlası değildi. Bu sırada üçüncü bir damla düş- ti. Başını heykele doğru çevirip dük — Delikanlı kederin nedir? Neden iyorsün? Heykel cevap verdi: — Dünyadaki iztıraba ağlıyorum. Ben ömrümde ıztırap nedir. bilme -| sanların dim, Babam bir hükümdardı. Baba - mn sarayında doğdum. Orada bü ÇENBERLİT Ac vk) e 5 yilkmçe diktiler, 4 vakıt duvarın daşmdaki ıstırabı Çarkma vanda Dlluyade sandin olmadığın, olsa bi le pak kına sürdüğünü halki İl 5 nda dokuzunun yoksulluk de kıvrandıklarnı gnisdım. B radan her yeri görebiliyorum. Fa - yüdüm ve orada ean verdim, Ne ar. kirlik, güçsüzlük, hastalık yürünen e may 'dı. Sarayın olduğu yerbir bağlık, habçelik, era yüksek duvarları erimiş. Ban eliceye kadar de ar la çi Ha maa m dim, Dünyayı görme kin bildiği mahrum olmadığım Okdüğüm vakit heykelimi yapıp bu) YAZISIZ zamanı geldi. Leylek saksağana be) İ İ kat etti. Heykel ağlıyordu. Zümrüt | #özlerinden yaşlar dökülüyordu. Hey | kele leylek şaştı ve sordüz iğım Radyo sesi sey in mes'uadem etrafımda çe dayanamaz oldum. Böylece kimse ye duyurmadan her gece onlar için Bu sözler leyleğe dolunmuştu. İn — Söyle delikanlı, dodi, İ derdine nasıl derman bulunur, KArl'sı haftayaj büyültür. İ : TAN Çocuk İlâvesi HEM EGLENCE HEM Na: 4 betimca krallar nerede otu: e iki ile üç yüz on beşi tep-| BİILMECE ! — Eşeğin sırtına konur; başma (Siz) gelirse salataya konur. 4 — Evvelce söylenenleri tenlike- İye düşürür; eski bir Türk kav: 5 — Kirmisılğile. meşhur bir ye- iniş Pür Çi iğ yal ii yüz on ri tülü) 7 2 Gaz amazun ir okuduğu . sizene gin v $ — Mektuptan çabuk gider. yeli Pare PGazeteyi bozmak / İstemiyenler arı âyrı bir kâğıda kopye ede bilirler. Puvan: 3 No: IV. 2349 6 7 8 1 — Seyahate onsuz çıkılmaz. 2 — Keder, 3 — Boş zamanlarda tatlı tir oku: Bur; çok Tüzumlu bir uzuv, 4 — Edat, 5 — Gizl şeyler. 8 — Alfabe sedalarından biri; gil zel san'at, 7 — Avetlar vurduğu vakit gözle Finden yaş akar, B — Rüzgüra mahsustur; başına | lıklar o karanlık yere sığınmak için (A) harfi gelirse erkek adı olur, Yukardan aşağı: 1 — Haftanın günü, 2 — Telefonda kullanmıya mah. dus; edat, sie bir hayvanın rosrami halledilmiş ge İri aşağıdadır Ü| 1— Seksin y ısının sır ettiği ni iddin eden arka- daş bunu şöyle İbat etti: İlirmış. Yarışın bittiği yer karanlık dece yarısından öbür gece yarı va kadar salin büyük akrebi kaç de- İe küçük akrebin üstünden geçer. Puvan: 5 Bilmecelerin hepsini halletmiye t yoktur, Hallettiğiniz kadarın leriniz, Kim daha çok puvan alır- İsa müküfstı o kazanır. Ayni miklar- dn puvan alanlar arasında kur'a çe- kilir. Cevaplar, 29 Teşrinlevvel günü ! akşamına kadar postaya verilmelidir. | | m | ilmecemizin | Hailedilmiş Şekil'eri (4) mümaralı çocuk mecruamızda çıkan bilmecelerin 2 — Bulmacanın halli: 3 — Dilsiz hizmetçinin kâğıda yaz- dığı cümle şudur: “Oç kere yüzüne sille yedi, 4 — Haftada iki, ayda bir defa o- lan ve yılda hiç olmiyan (A) dır. la'ık Koşusu Şu Amerikalılar neler yaptnazlari ki! At koşusu vardır, tazı koşusu vardır. Ama balık koşusunu işittiniz mi biç?., Halbuki © da varmış! Yan yana dirilen camdan dar ve uzun su) plarının bir ucundaki bölmeye ba- lıklar konur ve kuvvetli elektrik zi- yası altında bölmelerin kapıları açı- olduğundan aydınlıktan ürken — bas var kuvvetlerile kaçarlarmış. Yarış- ta birinci gelenin tayini hakkında hakem beyetinin uzun uzadıya mü- * İnakaşa bile ettiği vaki olurmuş! Da- ba neler içiteceğiz bakalı KANİ lal Tablodaki bölümleri numaralarda gösterilen renklere göre boy 1 — Açık mavi; 2 — Koyu mavi, 8 — Mor; 4 — Açık sarı; — Kara, BILGiLE, FAYDALI SR e Er a yi V e NN Ri Nasıl Toka'aşmalı ? Bir erkek bir kadna nadiren elini uzatır. Eskiden, az tanıdığı bir erkeğn kadın da el uzatınaktan çekinirdi. Fakat, bügün ne de ci. $a nezaket daha uysal bir yola gir- tir. Misafir kabul eden bir ba- yanın, misafirlerine evvelâ elini u- Zatması gerektir. Müstesna olarak evli bir erkek genç kızlara elini uzatabilir. Fe kat delikanlıların kızlardan evvel onların ellerini sıkmaya kalkışma» s1 doğru değildir. Genç kızlar tanıdıkları delikai ulara ellerini uzatabilirler. Koka nci Mil'et Perudan Balivyaya giderken Sud dağlarından aşan yolcular ors da yaşıyan yerlilerin zevk ve neş'e içinde olduklarını görür. Onlar sa- kız gibi ağızlarının içinde bir şey giğnerler. Bu çiğnedikleri, kokain istihsal edilen çalının kurutulmuş. yapraklarıdır. Vakti yavaş yavaş tesir ederek sarhoş eder. Ama Vücudu yıkar, mahveder. Orada erkek, kadın, cuk, ihtiyar herkes buna müiptei dır. Vaktile büyük bir medeni te sahip olan bu ırk, bugün işte bu! fena âdet yüzünden mahvolmak tehlikesine maruzdur. Bu ırki kokain lepanyolların alıştırdığını iddin edenler vardır. Güya gümüş madenlerinde çalış- tarmak için evvela panyolları onları ko- kain yapraklarile sarhoş olmıya 0- liştırmışlardır. Fakat 180 Avrupa- W sereerinin onları mağlüp ederek memleketlerini ellerinden aldıkla - | Finarbakılırsa onların bu derde ta eskidenberi müptelâ oldukları tah- min edilebilir. Sayıyı Kim İcat Etti ? Konyak kadar saymak ta ip- sanın en üzümlü bir iptiyazdır. İlk insanların parmaklarile saydık larına hiç şüphe yoktur. Fakat sai yarın KAğıt üzerinde ifadesini kü baska başka kaynağa atfederler. Romalılar sayıyı harflerle ifede dir. Buna rumen rakamla vi denir. Araplar tee hususi çaki. Jerl sayıları yazmışlardır. Onların bur tarzı Hirtlilerden öğrendikleri idin edilir, Avrupada Araplardan çok son? ya burunu intir eteip ve “buna X uncu yüz yılla Papa Givestr il. şekp olmuştur. Fakat hasap yapmak daha son raları kabil olmuş ve ancak KV in: — Size eski dostumu takdim ede yim. Onunla beraber büyüdük.

Bu sayıdan diğer sayfalar: