era 2 Ankara mektubu Sinemalar bir kültür müessesesi oluyor Yeni kanun projesine çok esaslı hükümler ilâve edildi ei 17 (Hususi Muhabiri- miz yaziyor) — Gümrük ve sarlar, İktısat, Sıhhiye, Adliye, Maarif, Dahiliye ve Maliye Vekâlet- lerini ayni zamanda alâkadar edeb memleketin içtimai ve iktisadi kal. kmması savaşında çok ehemmiyetli bir yer tutan film propagandası me- selesi, senelerdenberi dilşünülen © ve nihayet bir kanun projesi halinde ha- zırlanan geniş ve tetkika muhtaç bir; mevzudur. Öğretici ve teknik filmler hakkın- daki lâyiha, ileri memleketler tekni- ğini beyaz perde üstünde okutan ve iktisadi kalkınmada medeniyetin en modern vasıtaları, kullanma şekil- lerile beraber, bütün bir memleket balkma öğreten geniş bir propagan- da eseridir. Yeni bir mücadele Ss enelerdenberi süren (o tecrübe göstermiştir ki iktısadi sahâ- da rasyonel bir ilerleme ancak rasyo- mel bir ihracat ile temin edilir. Ras- yonel ihracat ise, teşkilâta, etraflı müsbet bilgiye, ekme, yetiştirme, 1s- lah etme, toplama, ayırma, naklet- me, kredi bulma ve piyasalara plân- ii gekilde sevketme tekniğine istinat edebilen ihracattır. Bu tekniği en kısa zaman içinde memlekette bütlin alâkadarlar ara- smda yaymak mecburiyetini hisse den hükümet, bu hususta en İleri git- miş memleketlerin çalışma usullerini ve kullandıkları tekniği esas olarak kabul etmeye zaruret duymuştur. Propagandanın en kuvvetli vas. talarından biri olan filmlerle, yeni bir mücadeleye girişilmektedir. Mü- cadele edilecek saha fena'görenekler, alâkasızlıklar, usulde iptidallik ve bilgisizliktir. En mükemmel usul öğretici filmlerdir #leri kültürlü memleketlerde bu l gayeleri teminiçin sureti mahsusada müracaat edilen vasıta öğretici filmlerdir. Meselâ İtalyada, bu kabil filmleri köy köy alâkadar- lara göstermek ve (konferanslarla izah etmek için seyyar mektepler kurulmuştur. İngilterede, Kanadada, Avustural- yada, Almanyada, Belçikada ve daha bir çok memleketlerde bu iş için ku- rulmuş hususi enstitüler, bürolar ve sair müesseseler mevcuttur, Bu maksatla memleketimize soku- lacak filmlerden âzami İstifade te- min edileceği muhakkaktır. Görenek- sizlikten çok zarar görmüş ve gör- mekte olan Türk köylüsünü, Türk şe- hirlisini, Türk, ev kadınmı, dünyanm ileri memleketlerindeki köy, gehir ve ev hayatından bilgi sahibi etmek, bü- ylik ve çok değerli bir iştir. Bu bir... Öğretici ve teknik filmlerin mem- lekete yapacağı ikinci ve pek bilyük bir iyilik te, içtimal hayatımıza do kunur. Lâyihada ehemmiyetle *->a- rüz ettirilen noktâlardan biri de bu- dur. Öğretici filmler iki grupa ayrılıyor ğretici ve teknik filmler, umu- miyetle iki grupa taksim o- Tunmuş bulunmaktadır. 1) Umümi öğretici filmler, 2) Teknik öğretici filmler.. Sinemalarda, esas filmden evvel gösterilmesi mecburiyeti konacak 0- lan film bu İki gruptan serbestçe in- tihap olunabilecektir. Fakat halkın daha geniş bir tabakasını alâkadar etmesi itibarile, bir çok memleketler- de olduğu gibi bizde de, umumi öğ- retici filmler tercih olunacaktır. Öbir grup daha dar bir sahada ve bir meslek ve san'at müntesiplerini alâkaday edeceği cihetle onlar için ya büsusi sinemalar veya hususi mâ- tineler tahsisi düşünülmektedir. Öğretici filmler, esas filmle bir- likte ve ondan evvel gösterilecektir; ve en az, 8, en çok 12 dakika sürecek tir. Bedava film gösterilecek akat bu mükellefiyetin Yalüiz sinemacılara yüklenmesi, &i- nemalara rağbeti kıracak şekilde ol- mıyacaktır. Ayrıca devlet te gümrük süz olarak memlekete sokacağı bazı filmleri kendi cihazlarile veya umu - mi sinemaları kendi hesabma (çalış tırarak halka bedava gösterecektir. Umumiyet itibarile, hususi müe386- seler tarafından olsun, devlet tara- fından olsun memlekete getirilecek öğretici ve teknik filmler gümrüksüz olarak girecektir. Çay ve ot — İngiliz firması ile müza- Bazı memleketler birbiri - kereler devam ediyor /ne karıştırıp satıyormuş Iktısat Vekâleti Standardizasyon * Denizyolları İdaresi için Almanya» subesi büyük bir iztik tahkikati- ya sipariş edilen 6 vapurdan SODrâ|j4 meşgul olmaktadırr. Halkım sıh - ingiltereye ısmarlanacak diğerleri İ-| hatile alâkadar olan bu ihtikâr, Rize- cin de Ankarada müzakerelere devam |de yetişen çaylara birkaç nevi otun edilmektedir. Tügiliz fabrikaları mü « | karıştırılması suretile ye messillerile Yktısat Vekâleti arasında a kire NA imal ili e yapılan temaslar iyi bir vaziyettedir. muhtelif a iaiDE dolu Yeni ısmarlanacaklar arasında İzmir pe nn » irem Bu“ karıştırma körfezi ve Akay Idareleri için de iki |işi gehrimizde yapılmaktadır. Bazı şer vepur vardır. Denizyolları na *İimalâthane sahiplerinin bu otları İs- mma Üç veya dört vapur ıwmarlana» tanbula getirttikleri ve burada çay- caktır. Bunların Üç tanesi beş binllara mühim miktarda karıştırdıkları Yeni gemiler tona yakım olacaktır. aa, Beyoğlunda bir çiçek sergisi açılacak Istanbulun çiçek ve fidan bahçi- vanlar icemiyeti kurulah henüz bir sene olmadığı halde hayli faydalı iş- ler görmeye muvaffak olmuştur. 3u cümleden olmak üzere Eminönü ar» kasındaki çiçek mezat yeri Beyoğlun- da Lüna Parka nakledilmiş ve babyi- vanlar bundan çok memnun olmuş - lardır. Ancak kabzimaller satış bede'ini muntazaman vermediklerinden bah - çvanlar şikâyet etmektedirler. Bu - nun için önümüzdeki sene yine Lüna Parkta açılacak olan çiçek mezat ye- rini cemiyet, bizzat idare etmeye ka- rar vermiştir. Çiçek satılınca bahçıvanlar bemer parasmı ; alacaklardır. (Cemiyetin merkezi de yakında Beyoğluna taşı - nacak ve sonbaharda Beyoğlunda bü- ie. yük bir cicek gergin açılacaktır. Yapılan tahlillerde karıştırılan ot- larm zehirli maddeleri haiz ve sıh- hate muzır oldukları anlaşılmıştır. Ehemmiyetle tahkikata devam edil - nunda kapanacaktır. Kamptan çok iyi neticeler elde edilmiştir. 987 yılı ilkbaharmda yine nazari uçuş ders- lerine başlanacak ve gelecek Tem- muzda da tekrar İnönünde kamp açı lacaktır. Yunan konsolosu ayrılıyor Başkonsolosu Belediyede Vali Muhittin Üstündağ: ziyaret ederek kendisine veda etmiş - tir, İtalyan Başkonsolosu da dün Bele- diyede Valiyi ziyaret etmiştir. "Terkos suyunu menba suyu diye satan bir şebeke Bu işi yapanlar cürmü meşhut halinde yakalandılar Belediye, memba sularma hile ka- rıştırdmaması için hayli oçalıştığı halde bugüne kadar bunun tamami- le önline geçmeğe muvaffak olama- mıştır, Damacana ve şişelere mühürler ta- rağmen şehir dahilinde satılan mem- > sularının hemen ekserisi hileli - Belediye bu hileyi kökünden kul- dırmak için son çare olarak müte - madiyen bütün suculardan birer miktar nümüne alıp tahlil ettirmeğe karar vermiştir, Bu tahliller netice- sinde bozuk çıkan su, hangi sucudan alınmışsa onun hakkında (o kanuni takibat yapılmaktadır. Bu şekilde yapılan takiplerden fili semereler elde edilmeğe başla - nılmıştır. Nitekim bir hafta evvel Beyoğlu cihetindeki suculardan alı- ban ve Üzerlerinde Çubuklu, Taşde- len, Kanlıkavak etiketlerini taşıyan suların birer çeşme ve Terkos suyu halitasından başka bir şey olmadığı bu tahlillerden anlaşılmıştır. Bunun Üzerine belediye mürakip lerfle müfettişler işe el koymuşlar, perakende su satanlara damacana ile bu halis (!) Çubuklu, "Taşdelen vesaire sularmı Apustol isminde bir depocunun verdiğini tesbit etmiş - lerdir. Bir müddet Apustolun yazıhane - siyle deposu araştırılmış, fakat her. Tidense bunu kimse söylememiş veya haberleri almadığı cihetle me- murları tenvir ödememişlerdir. Bu vaziyet karşısmda perakende dilere sular tevzi edilirken bu tevzi atı yapanmn takip edilmesine lüzum görülmüştür. Apustolün (arabası Beyoğlunda bir bakkala evveli akşam damaca - naları getirip bırakmış bunun üze“ rine memurlar arabayı takip etmiş - lerdir Arabücı OGümüşsuyu caddesine sapmış, Gazhane karşısmdaki bir beygir ahırına girmiş, fakat, araba- nm arkasından belediye memurları da içeriye dalmışlar ve orada Apus - tol ile adamlarının Taşdelen, Çu - buklu ve saire namiyle muhtelif eti- ketler taşıyan damacanalara Terkos ve çeşme sularını doldurduklarmı cürmümeşhut halinde tesbit etmiş - lerdir . Ayrıca ahırda araştırmalar yapti. mış ve âleti cürüm olarak muhtelif İsimler taşıyan bir sürü etiket ile mühürler bulunmuş ve zabıt tutul muştur. Bunun üzerine Apustol ile arabacı yakalanmış çifadeleri alınmış ve ke İnlete raptedilerek tahliye edilmiş- lerdir . Her ikisi de suçlarını Kabul etme- mişler, ve sattıkları damacünalarda- ki suların hakiki memba suyu oldu- ğunda rar etmişlerdir. Yapılan tahkikatta Apustolun w- sun zamandanberi bu işle uğraştığı. gündüzleri muayyen saatlerde böyle kimsenin göremiyeceği yerlerde da- macanaları doldurup arabacı ile her tarafa dağıttığı anlaşılmış; bu bas- kına uğrayan ahma da bundan tam bir buçuk ay evvel taşmdığı tesbit edilmiştir . Apustol ile arabacı hakkında ka- nuni takibatta bulunulacak ve sula- rm da muntağaman tahlillerine de- vam olunacaktır. » Bir broşür neşrediliyor Belediye, İstanbulda kırk gün kırk gece namile tertip edilen Festiva'lere buradan ve hariçten iştirak edenisrle bu eğleneeleri seyretmek için hariç ten ve Anadoludan şehrimize gelen - leri ve İstanbullulardan bu eği - - lerde bulunanları, bu eğlenceler için sarfedilen para ile elde edilen var'da- tı gösteren bir broşür neşretmeye ka- rar vermiştir. kılmast ve etiketler yapıştırılmasına | Deniz nizamatına aykırı hareketler Deniz ticaret müdürlüğü sıkı kontrola başladı Bazı deniz vasıtalarının son zaman- larda nizama aykırı gekillerde çalığ - tıkları görüldüğünden bunların sıkı İ bir surette muayenelerine başlan n1ş- jur. Yapılan kontrollarda birçok va- İpur ve motörlerin kaptansız ve ya- hut da noksan mürettebatla sefer et- tikleri anlaşılmıştır. Bu arada ml - İruriye vesikası almadan limanlardan kalkanlar ve geçenler de görülmüş - tür. Deniz Ticaret Kanununa aykırı geçecek tedbirler alınmıştır. Bu gibi vaziyetleri görülen motör sahiplerin- den ağır cezalar alınacaktır. Senelik muayene müddeti geçmiş vasıtaların çalışmasına müsaade edilmemiş Ik- tısat Vekâleti tarafından alâkadarla- ra bildirilmiştir. Son Deniz nizam- nsmesine uygun şekilde tadilât yap - tırmıyan motörler de seferden mene- Gilecektir. Yeni nizamname dolayısile büyük gemilerde fki ve küçük vapurlarda da birer musademe paleti bulunması mecburidir. Bu paletler vapurların musademelerde aldıkları yaralara ka pstılmakta ve kat'iyyen su geçme - mektedir. Şimdiye kadar bizdeki va- purlarda bu şekilde paletler kullanıl- madığı için bunlar İngiltereden geti- rilecektir. Tramvay arabaları Tramvay şirketi yeni arabalar getirtiyor İstanbul Tramvay Şirketi yeni sis- tem tramvay arabaları getirtmeye başlamıştır. Bu arabalar; tıpkı Üs- küdar Şirketinin arabaları gibi, hem birinci hem ikinci mevkileri bir ara- da ve'son sistemi tertibatı haizdir. Fazla olarak bu arabaların kapıla- rı ve basamakları otomatik şekilde açilıp kapanmaktadır. Fakat kapı - lar Üsküdar tramvaylarında olduğu gibi ortada değil, şimdiki İstanbul tramvayları gibi iki yanlardadır. ” Bu yeni tramvaylara arabalar ha- reket halinde iken inip binmek imkân sızdır. Çünkü araba hareket eder et- mez kapılar kendiliğinden kapanmak- ta, basamaklar kalkmakta durunca kâpılar açılmakta ve basamaklar in- mektedir. Yeni arabalar şimdikilerden çok u- zundur. Bu arabalarm tecrübeleri yiplımaktadır. amman Maarif Vekili geldi Maarif Vekili Saffet Arıkan, dün Ankaradan şehrimize gelmiş, Hay. darpaşada İstanbulda bulunan Maa- rif erkânı tarafından karşılanmıştır. Vekil, şehrimizde birkaç gün kalacak, Üniversite ile diğer yüksek mektep- lerde yapılacak değişiklikler ile meş- gul olacaktır. İngiliz gazeteci heyeti geliyor Alâkadar mebafilden aldığımız ma ıbmata, göre, İngiliz matbuat erkâ amdan bir grup yâakmda şehri.ize ve fi- olan bu vaziyetin kat'i şekilde önüne | Bir öibmobil ağaca çarparak parçalandı İçindekilerden ikisi ağırca yaralandılar bir otomobil kazası olmuştur. Hâdi- senin tafsilâtı gudur: Beyoğlunda Moskova pastahane- si sahibi Feyzi, hususi otomobiline arkadaşlarından Fahriyi almış, Ta - rabyaya gitmiştir. Tarabyadan dö- nüşte sür'atle gitmekte olan otono bil, Ayasağada bir ağaca çarpmış ve | parçalanmıştır. Feyzi İle Fahri bu çarpışma sonunda muhtelif yerlerin- den yaralanmışlardır. Bu esnada 0 radan otomobil İle geçmekte olan İs- viçre Sefarethanesi müsteşarı Emil Efromit kazazedeleri ötomobiline al- mış ve Şişli Etfal hastanesine gö'ilr- müştür. Hâdise hakkında tahkikata devam edilmektedir. Cam kırma yüzünden Mecidiyeköyünde oturan Nasuhi isminde bir çocuk, kurabiyeci Sadığın dükkünma taş atmış ve camları kir- mıştır. Bunun Üzerine Sadık çocuğu yakalamış, başma bir yumruk indir- miştir. Çocuğun başı elektrik dire - ğine çarpmış ve ağırca yaralanmış - tir. Çocuk hastaneye kaldırılmış, Sadık yakalanmıştır. Kestane ağacından düştü Akbıyık mahallesinde oturan Veh - bi oğlu 12 yaşımda Salih, dün Ava - sofyada yabani kestane ağacma çik- miş, kestane toplarken dal kırılmış, yere düşmüştür. Çocuk muhtelif yer- lerinden yaralanmış, baygın bir hal- de hastaneye kaldırılmıştır. İki yangın başlangıcı Dün Zeytinburnunda kahveci En - verin kahvesinden yangın çıkmış, Ba- kırköy itfaiyesi gelerek yangmı sön- amme ali Bundan başka Arapcamiinde 107 numaralı evin dördüncü katından da yangın çıkmış ve söndürülmüştür. Beygiri ısıran köpek Kadıköyünde Bağlarbaşına müşte- ri götürmekte olan arabacı Alinin beygirini Nurettinin Buldok köpeği götürülmüştür. Cesedin hüviyeti anlaşıldı Bebekte Galatasaray Deniz Klübü önünde genç bir kadın cesedi görül- müş, polise haber verilerek dışarıya çıkarılmıştır. Genç kızın Üzerinde Evvelki gece saat birde Ayasağıda | ısırmıştır. Köpek Kuduz haştansine | 20-9-938 Almanyanın siyasi taarruzu: Bir kaç gündenberi Fransa - Sov. yet Rusya paktının feshedileceğine dair şayialar dolaşıyor . Bu paktım son günlerde şiddetli ta- Arruzlara uğradığını hepimiz de gör- miş bulunuyoruz . Nürembergde toplanan ve Alman- yanm hem siyasi vahdetini, hem askeri satvetini gösteren milliyetçi sosyalist kongresinin en | bellibaşir taarruz hedefi Fransa - Sovyet Rus- ya paktı idi. Almanya daha önce, Ken nehri üzerindeki gayri askeri mntakayı İşgal ve tahkim için bu pakt yüzünden hissettiği endişeleri Meri sürmüştü. Nürembergde yapılan tezahürler ise, Almanyanın Sovyet birliğine kar- şı hukukunu ve bolşeviklikten nef - retini en keskin şekilde gösterdiği için, bu hareket Sovyet - Fransa paktıma karşı ikinel ve daha şiddetli bir taarruz sayılıyor İtalyanın müzahereti: Almanyanm bu hatı hareketine müzaheret eden bir devlet, İtalya - dır. İtalya devletinin yeni bir Lokar- no İtalya, bu hattı hareketi takip et- mekle Sovyet Rusya - Fransa pak. teni yıkmak hususunda Almanya ya müzaheret etmiş ve onun siya « setini kuvvetlendirmiş oluyordu. Acaba bu teşebbüsler Fransa « Rusya paktınn feshile netlcelene « bilir mi? taylan ösen Möünön ile Rusyanı, Ala manyadan yana emniyet hissetme « leri icap eder . Emniyet buhranı: Halbuki ortada bu emniyeti tel « kin edecek yeni bir hâdise vuku bul mamıştır. Bilâkis Nürembergte söy- lenen sözler gerek Sovyet Rusyaya, gerek Fransaya selâmetin biribirine sımsıkı tutunmakta olduğunu anlat- miş ve İki memleket matbuatı bu yolda neşriyat yapmıştır . mavi bir manto, siyah bifiz, fesrengi| Her iki memleketin ayrıldıkları bir kombinazon, ayağında beyaz bir| takdirde ayrı ayrı taarruza uğraya- iskarpin vardır. caklarına dair besledikleri kannat- Yapılan tahkikata göre, bunun bİr| ise, bu noktal nazarı takviye etmek- hafta kadar evvel denize düşerek öl- düğü ve Şişlide Saman sokağında Fatihte Sinanağa mahallesinde evi» | bir kannatin doğmağa başladığını gös nin penceresinden çeşme çukurunâ| teren şerait mlihim bir tahavvüle s6- düşerek yaralanan üç yaşındaki bep olabilir ari dün tizeliştr, Yoksa bugünkü tehlikeli vaziyetin devam etmesini pek tabli görmek i- cap eder , Ömer Rıza DOĞRUL Palamut fiyatları yüksek Palamut balığı için hariçten istek* ler fazlalaşmıştır. Italya ve Yuna * nistandan hergün fazla balık çıkıp çıkmadığı sorulmaktadır. — Şim İİKİ | Mersa a a halde balık az tul gelecektir. Arasında “Taymis, v| yatlar da çifti 18 - 20 kuruş gibi yük- BİRKAÇ “Deyli Sketç,, gibi tanmmış gazetele rin muharrirleri olan bu parti Birin. citeşrin ortalarında İstanbula gele cek, buradan Ankaraya gidecektir. Dün öğleden sonra hava bulutlu geçmiş ör. Hararet en çok 20 kaydedilmiştir. Rü taat derecesi 9 50 dir. Rüzgâr yılından esmiştir.. Bant ondan sonra sür'mü saatte 20 kilometreyi bulmuştur, SATIRLA *“rakyada muhacir işlerini tetkik et- tnekte olan Sıhhiye Vekili Refik sek derecede olduğundan ihracata im. kân yoktur. Yalnız balıkçılar bugün- lerde Boğazlardan palamut başlıy4cağını ummaktadırirar. akm cektir, » P arti işleri hakkında temaslarda bü İunmak özece şehrimize geler Mersin, Kütahya Valileri bu hafta için” de yerlerine döneceklerdir. * ktısat Vekâleti İş Dairesi, İş Ka” nunu etrafında işçilerle temaslar“ tir. İzmirde tetkikatını ra şehrimize dönecek ve karaya giderek neticeyi mporla Veki” lete bildirecektir. * EE niyet Umum Müdürü Sükrü, gö Ankaradan gelmiş ve Park Ot Yine inmiştir, * vid! sonunda memleketine o Ağr€“ çek olan Amerika sefareti müstz garı Şo Amerikada bam kimsesiz © yetim yıvalarmı gezecektir. Dönüşü de tetkikatının neticesini İstanbe! Kimsesizler Yurduna ve müdürü Kİ sım Zafere bildirecektir. Suncuay O Güne264 — Hır: 138 1345 HİCRİ 1552 RUMİ Recep: 3 7 Eyle. sa — ge Oğle: 12,08 : 1805 — x 18, Yatsı: 1945 — 45 Geçen sene bugün Geçen sene bagün hava tazyiki 61,7, ba: raret derecesi en çok 24,5, en az 18.7, bu- hr fevettarü 1â18, rütbe 79 kaydedil. Saydam bugünlerde şehrimize gele- fi,