az 4 Büyük an Türk i nkılâbı SEREREK AN Başlarken No, 81 Yazan : Ziya Şakir Saray, Babıâli ve itilâf devletleri mümessilleri başbaşa vermişlerdi Daha sonra, Sovyet Rusya... İşte, asıl bu noktaya ehemmiyet ve. zilmişti... Ve, Büyük Millet Meclisin- de, o gün bu mesele etrafmda care yan eden müzakere, pek hararetli geçmişti... Iki komşu (memleketin, müşterek düşmanlar (karşısındaki znenfaat ve zararları, tahlil edilmişti. Bu müzakerenin hitammda da, Mos- kovaya bir heyet gönderilmesine ka- rar verilmiş. Bu heyete de, (Hariciye Vekili Bekir Sami Bey) ile (Iktisat Vekili, Yusuf Kemal Bey) seçilmişti. Heyet; bu kararın verilmesinden altı gün sonra (11 Mayıs 336 - 1920) Ankaradan hareket etmişti. Heye « tin vazifesi, Sovyet Rusya Hüküme ti ile irtibat tesis etmek, iki komşu hükümet arasında bir dostluk temin eylemekti. Heyet, Moskovsya gider gitmez, derhal Sovyet Rusya Hükümeti ri- calile müzakerata girişecek; iki memleketin menfaatlerine uygun bir muahede aktedecekti. Işte, Büyük Millet Mecli metinin harici siyasetinin hatları, bunlardan ibaretti . i Hükü- ilk ana Büyük Millet Meclisinde böyle bir kararın ittikaz olunması, ve bu maksatla da bir heyetin yola çıka- rılması İstanbula akseder etmez; ortalığa müthiş bir telâş vermişti... Saray, Pabrâli, İngiliz ve Yunan ma- hafili, biribirine girmişti. Çünkü, o tarihte (Bolşevik) kelimesi; emper- yalist fikirler Üzerinde çok korkunç bir mana ifade etmekte idi. Bu korku yetip te artarken; şim- di Türkiye Büyük Millet Meclisi hü- kümetinin de Bolşeviklerle münase- bet tesisine gizişmesi; başta padi - şah Vahdettin olmak üzere, bütün Türk düşmanlarma çok elddi bir endişe ve telâş vermişti. Bütün tehlike zamanlarında oldu. ğu gibi saray, Babıâli ve Itilâf Dev- letleri mütmessilleri, başbaşa ver mişlefdi: “Bu korkunç haber, acı bir hakikat olmadan evvel bunun önüne geçmek için tedbirler düşünmüşler.. Ankarayı bir an evvel sukut ettir. mek için yeni tedbirlere girişmiş lerdi. Butedbirleri de, şu suretle tes- bit eylemişlerdi; 1 — Izmitten Böluya kadar de- vam eden sahada, sönen isyan ve ihtilâl ateşlerini yeniden parlatmak. 2 — Zilede, büyük bir inhizama uğrıyan ihtilâleileri başka bir nok- tada toplıyarak, tekrar Ankaranın Üzerine saldırmak, 3 — Kürtleri de tahrik ederek bu Ibtilâllere iştirak ettirmek. 4 — Konya ve havalisinde bilyük mikyasta. bir isyan çıkararak bir taraftan garp cephesi gerisini teh - dit etmek.. diğer taraftan da ihtilâl hududunu genişleterek asileri Anka» raya doğru sürüklemek. 5 — Ermeni komitecilerini teşvik ederek şark vilâyetleri hududundan içeriye doğru taarruza geçirmek. 6 — Bütün bu isyanlar, iktilâk ler ve taarruzlar arasında bunala - cak, ve her tarafa dağılacak olan kuvvetlerin zayıflamasından istifa - de edilerek, — epeyce zamandanbe- ri sükün ve atalet içinde bulunan — Yunan ordusunu muhtelif istika- metlerden şiddetle taarruz ettirmek, Ve nihayet bu tedbir ve teşebbüs- lerle, Ankaradaki (Büyük Millet Meclisi) Hükümetine nihayet o ver. mek... Padişah ile müttefikleri, daha hâ- Jâ kendilerini aldattıklarını farkede- miyorlardı. Bir milleti, baştanbaşa heyecana getiren* ve o milleti, mef- küre uğrunda sevine sevine ölüme sevkeden kuvvetin sırrını keşfede. miyorlardı... Bu gafil insanlar, Türk milletinin bugünkü tuğyan' ve heye- canmm hangi kaynaktan kudret al dığını düşünüp te, hak ve hakikat karsısmda boyun eğeceklerine, da- ha hâlâ falan münasebetten ve filân dostluktan ürküyorlar; kuvvetleri parçalamakla bir zafer elde edecek- lerini zannediyorlardı. Ve. Türk milletinin damarlarındaki kanı, bir anda emsalsiz bir varlık cevherine çeviren (büyük mefkıreye iman) m re sarslmaz, Ve ne yıkılmaz bir xadret olduğunu düşünemiyorlar.. daha hâlâ sefil, şerefsiz ve hainane teşebbüslerle (Ankara) yı sukut et- tirebileceklerini hesap eyliyorlardı. . Bir taraftan yurdunun istiklâlini, diğer taraftan da milletinin — asrın ihtiyacma göre bir inktlâp ile — is- tikbalini temine çalışan (Büyük Mil- let Meclisi Hükümeti); bütün bu hainane tasavvur ve taarruzlar or - tasında, yalçın bir kaya gibi sarsıl- mıyan bir metanetle tarihi vazife- sine devam ederken; Istanbulun va- ziğeti, derin bir fecaate doğru yü- rüyordu. Istanbul halkından şuuruna ma- lik olanlar, kalpleri yurt ve millet kaygusile sızlıyanlar; (Sanremo) da | verilen korkunç kararlar karşısında | derin derin düşünlyorlar.. Parise İgiden hükümet . murahhaslarmdan | gelecek haberleri derin bir sabırsız- lık içinde bekliyorlardı... Bu duy - gularla mütehassis olmıyanlar is coşkun zevk ve sefahet âlemleri in çılgın bir hayat geçiriyorlar- iL. Bu koca beldenin insanları, âdeta iki zümreye ayrılmıştı. Namuslu, hamiyetli, entrikalı işlerden hoşlan- mıyan, yalnız emeğinin ve alnımın | terile çalışarak yaşamay& çalışan - lar; çok sıkıntılı günler geçiriyorlaı memleketi kasıp kavuran her şey buhranının mahrumiyetleri İçinde, | hergün biraz daha artan envai istı- rap çekiyorlardı. Diğer ziimreye «gelince. Bunlar, ekmedikleri yerlerden para biçen - lerdi. o Bunlar da; artık Osmanlı saltanatının son miras kırıntılarını yağma ediyorlar; fırkacılıktan, ca - susluktan, düzenbazlıktan, yalancı- lıktan kazandıkları paraları; Galata- nm ve Beyoğlunun kaldırımlarma avuç avuç serpiyorlardı. Hükümet kasaları, (o bombaştu. Memurlara, hocalara, devlet kapıla- rında çalışanlara; aylık verilemiyor- | duz Muallimler, grev yapıyor; ho- casızlık yüzünden mektepler kapa- niyordu. Çalışmıasnın hakkını isti- yenlere derhal: — Devletin he büyük müzayeka içinde bulunduğunu bilmiyor musu- nuz7. Sizin, hiç hamiyetiniz yok mur.. Sabredin. Dişinizi sıkmi.. Eğer tahammülünüz yoksa; çekilin, gidin. Diye cevap veriliyor; ve mütehak- kim parmakların ucu ile, derhal ka- pilar gösteriliyordu. Biraz ileri giden, hakkmı daha yüksek sesle istiyenler olursa: İ — Vay.. Demek ki sen bu bahane ile hükümeti tahkir etmek.. Herke- si de şikâyete sevkeylemek istiyor- sun, haaa.. O halde, (maksadı mah- #us) un var, Mutlaka, millicisin... Diye bir hüküm veriliyor; ve bu hükmü; — Alm şu herifi. Atm deliğe. Aklı başma gelsin. emri takip ediyordu. Korkunç bir zulüm: — hükümete, fırkalara, Ttlâf kuvvetlerine mensup olmıyan — her sınıf halkı titreti - yordu. Hergün, akla ve fikre gel- miyen feci hâdiseler işitiliyordu. Ve hergün birçok Türk ve müslümanım hakkı, ayaklar altnda çiğneniyordu. Sadrazam Damat Ferit Paşa, — üçüncü sadareti zamanmda — İngilizlere karşı bir cemile ve te mellik göstermek için, (Amiral Vep) ile bir mukavele akdetmişti... Bu mukavele, sadrazam ile amiral arasında tasarlanmış, hazırlanmış; ve imzalanmıştı. Hattâ, böyle (bir mukavelenin akti, Vükelâ Meclisine bile duyurulmamıştı. Arkası var m —— 2 Ağustos 986 Viyanada beynelmi- Vel dokuzuncu Diş tababeti kongresi açılacaktır. Üniversite diş tababeti protez baş asistanı Nihat İffet Berk bu kongreye iştirak etmek ve bunu milteakıp porslen kronlar hakkında Viyana ve Berlinde İlmi tetkiklerde bulunmak üzere 27 Temmuz Pazarte- si Kraliçe Mariye ile hareket etmiş- tir. ihtira ilânı “Sabit fişenk hazineli ve yandan tetikli mitralyöz vesaire gibi otoma- tik eslâhai nariye için kama, hakkm- da alınmış olan 6 İlkteşrin 1030 gin. lü ve 949 sayılı ihtira beratı bu defa mevkii fiile konmak üzere ahere dev- | rüferağ veya icar edileceğinden talip olanların Galatada, İktisat hanında, Rober Ferri'ye müracaatları ilân olunur, TAN A A Nİ Acıklı bir ölüm Tüccardan Suat Kara Osman ile Doyçe Orientbank şeflerinden Cevat | Kara Osmanın anaları, Prag sefiri Yakup Kadri Kara Osman ile Fevzi Lütfi Kara Osman ve Ahmet Lütfi Kara Osman halaları Bayan Cavide | Kara Osmanın vefat etti; le haber aldık. Cenazesi 28 Temmuz Salı günü saat on birde Kalamışta Kalamış caddesinde 62 numaralı evin den kaldırılıp namazı o Zühtüpaşa) camiinde kılınarak'Sahrayı Ceditte - ki makberesine defnolunacaktır. | Merhume Türk musikisinde ihtisas ve zevk sahibi çok değerli bir bayan- | dı, Vefatı, kendisini tanıyanları çok müteessi retmiştir. Kederdide allesi- ne taziyetlerimizi beyan ederiz. l ni teesslir- * Müessif bir ölüm Maniss valisi Muradın vefatını büyük bir teessürle haber aldık. Ve-; fat ameliyat neticesinde vuku bul - muştur. Murat değerli idare adamla- rımızdan biri idi, Umumi harpte po umum müdürlüğünde bulunmus ve İngilizler tarafmdan Maltaya nef- yedilmiştir, Avdetinden sonra Kastâ- monu ve diğer valiliklerde bulunmüğ- tur. Murat sabık Sihhiye Vekili Dr. Mazharm kardeşi ve Sümer Bank U- mum mildürü Nurullah Esat Süme - in eniştesidir. Geriye üç çdluk bırak mıştır. Kederli ailesine gazetemiz taziyet- | lerini beyan eyler. Teşekkür Kızımın müzmin hastalığını çok muvaffakıyetli bir ameliyat ve cid - den itinalı bir tedavi He geciştiren Cerrahpaşa hastahanesi operatörle- rinden Profesör Nisenin hâzik muavi- | ni Bay Fahriye alenen teşekküre muh | terem gazetenizin delâletini rica ede- Eskişehirde Avukat Namık Nüzhet EVLENME Istanbul Maliye Muhakemat mü- dürü Galip Bektaşın zi Şefkat Bektaş ie Lüleburgaz - mahkemesi? hekimi Nevzat Yürünün nikâhları| icra kılınmıştır. Mesut olmalarını İİ En hos meyva usarelerile hazır lanmıştır. Hazmı kolaylastırır Inkıbazı izale eder Kanı temiz üiyerek vücuda tazelik ve canlılık bahşeder. INGİLİZ KANZUE ECZANESI Beyoğlu . Istanbul TAN ABONE VE ILAN ŞARTLARI Türkiye Dışan * | için için İİ) Biraylik... 3 . eğ iydük |... 150 4— 750 “— Min için İlâpcıik Şirketlerine mü cacaat edilmelidir. | Küçük ilinlar doğrüdan doğruys Misremizce almabilir. Küçük iânlarm $ satırlı bir defalık 30 kuruştur. $ satırdan faz lası için satır beşma $ kuruş alım Bir deladın fazla için yeküindan “4 10 kuru indirilir. * Günü geçmiş nüshalar $ kuraştar A AI. 25-71-9368 MEMLEKET MANZARALARINDAN : Diyarbekir MEMLEKETTE “TAN, Anasını, baba sını, karısını ağır surette yaraladı Balikesir, (Tan) — Gönen ilçesinde feci hâdişenin tafsilâtımı bildiriyorum: kanlı bir cinayet işlenmiştir. Bu Rüstem mahallesinde oturan Hasan oğlu Halil, öv halkı ile daimi su- rette kavga eder v geçinemezmiş. Evvelki gün ,yine annesi ile kavga etmiş Ve öfkesini bıçağı İle temizli yebilmiştir. Gözlerini kan bürüyen Halil, elindeki bıçakla annesini müteaddit yerlerinden yaralamış ve he men yere sermigtir. Bu sirada, kadıncağız kurtarmak i girmişlerdir. Halil, bu sefer de babası in babası ile gelini Şilkrüye araya 1 İle karısınm üzerlerine hilcum et- miş ve bıçakla her ikisini muhtelif yerlerinden yaralamıştır. Suçlu, etraf- tan yetişen jandarmalar: tarafından yakalanmıştır. Yaralıların sıhhi ve- ziyetleri ağırcadır. Sıvasta yeni mahs Rıvas, (Tan) — Sıvas ve çevresinde nün alınmasına başlanılmıştır. Mahsul yeni yıl buğday ve arpa mahsulü. her tarafta geçen yıldan daha çok bereketli ve verimlidir. Yeni buğday ve arpa çıkar çıkmaz, piyasada fi- yatlar üzerinde hissedilir bir ucuzlama görülmüştür. Havalar, üç dört asndan uzeklaymak İçin “halk, kaj maktadır. iberi çok sıcak gitmektedir. Sehrin bunaltıcı plıcalara-ve Paşabahçesine tağm - Kilis Halkevi çalışıyor Helkevi biçhi ve dikiz kurumu müdavimlerinden bir grup Kilis, (Tan) — 938 şubatmda 2- çılmış olan Kilis Halkevinin spor, halk dershaneleri ve kurslar, kitap rayı ve yayım şubelerile ar şube- fayliyete geçmiştir. Sporcular İçin yeni bir saha tan- zim ettirilmiş ve teşkil edilen futbol takımı egzersizlerine burada devam etmekte bulunmuştur. Futbolcüler daha şiyade alâym muntazam saha- sından istifade ölmektedir, Voley - bol ve basketbol da vardır. Kurslar şubesi; biçki, dikiş ve na- kış kursları açmıştır. Buralara de- 46 yakındır. Fransızca kurs müda- vimleri altmıştır. Kitap saraymın mevcudu teşekkül tarihinde beş yüz iken bu miktar şirıdi bin yüze yaklaşmıştır. Okuma salonuna hergün birçok vatandaş uğramaktadır. Ar şubesi, keman ve mandolin kursları açmış, buralara devam eden yurttaş sayısı on sekizi bulmuştur. Evin güzel bir bahçesi de vardır. Burası evvelce iki sene müddetle icar edildiğinden fazla istifade gö - rülemiyor. Bir yıl sonra tamamile Halkevi aile bahçesi haline sokula- caktır. vam eden bayanlarımız sayısı yü- “stan bul Müftü ü 1 — Diyanet İşleri Reisli namesine göre 20000 Yirmi kitabi bastırılacâktır. 2 — Kâğıdı Dairemizden ğünden: ği tarafından hususi şart- Bin adet Türkçe hüdbe verilmek üzere muhammen basım ücreti 2900 ikibin dokuzyüz liradır. Muvakkat te- lira 50 Elli Kuruştur. İ minat miktarı yüzde 7,5 hasebiyle 217 ikiyüz On yedi 3 — Eksiltme 5 Ağustos 936 Çarşamba günü saat On beşte İstanbul Vilâyet müteşekkil komisyonda açık lecektir. 4 — Hususi Şartnameyi Tüğünden bedelsiz olarak alabilirler. (4M1) Muhasebe Müdürlüğünde eksiltme usuliye ihale edi- isteyenler İstanbul Müftü- 204 Fethiye limanı doluyor Fethiye, (Tan) — Limanımısf külen Karapınar çayı yüksek yıllı lardan kopup getirdiği kaya yargi rn sürükleye sürükleye bir kum balçık çamuru halinde limana dökü yor. Yıllardan beri devam eden Di“ ziyet, tabii limanın hemen hemöi te ikisini kaplamıştır. Krom mâ ihracatı dolayısile Timanımıza HE sık gelen yabancı gemilerden birf çomurluğa düşmekte, limandan şen motörler sayesinde güçlükle, tarılmaktadır. Bu güzel ülkede, © rük bir diş gibi sırıtan ve günden İ ne büyüyen bu bataklığın ileride # ca limanı kaplayacağı muhakkaki Şimdiden bunun önüne geçilmesi M susunda alâkadarların nazarı d tini celboderiz. Denizlide kızıtay nhafu güzel geçti Denizli, (Tan) — Burada Kız haftası her senekinden daha es geçmiştir. Haftanm ilk günü büt mektepler, birçok memurlar ve BS Halkevi önünde toplanmış, alay # Wnhde belediye önüne gidilmiş Birçok nutuklar söylendikten s0 alay tekrar Halkevi önüne gelmi$i mekteplilere gazoz ikramı edilmi Sıvasta kalp para Sıvas, (Tan) — Son hafta içiN iyasadan ele geçmiş bir liralık #9 zümtiş para görülmüştür. Zab tahkikat yapmaktadır. Kızılırmak köprüsü Sıvas, (Tan) — Şârkışla - A kışla yolu Üzerinde bulunan 8” Kızılırmak köprüsü bu yıl yen yapılmağa başlanmıştır. Bunun 7592 lira sarfedilecektir. Söğütte futbol maçları Söğüt, (Tan) — Bilecik Gen Birliği bu hafta Söğüt Tdmar du ile karşılaşmıştır. Neticede iki takım 0 - O berabere dır. Bağlarda hastalık Söğüt, (Tan) — Fazla yağı yüzünden bağlarda mildiyö b çıkmıştır. Bağcılar Bordo bü cı tatbik etmek suretile has önüne geçmeğe çalışmaktı Zafranbolu Halkevinde w Safranbolu, (Tan) — Safrsi eye Halkevi, önümüzdeki aym ük » sında köylüleri tenvir ve b sadile ve geniş bir programla re çıkacaktır. Bütün hazırlıkls” tirilmek üzeredir. SATILIK ARSA Kmahada'da Şahap Oteli wi şiğinde ve çök havadar rab de bin beş yüz metro m bir arsa çok ehven fiyatlı “© cele satılıktır. Tan gi Gürgün rumuzuna müracaf'