e TAN İsmet İnönü mühim bir nutuk söyledi Müdafaa vasıtalarımızı fennin en yeni icatlarına göre teçhiz etmekteyiz! Umumi müvazene Kanun Mecliste dün ittifakla kabul edildi (Başı 1 incidel şülmesine başlandı. Üçüncü madde görüşülürken Refik İnce (Manisa) bütçe encümeninden hükümetin tek İf ettiği maddenin niçin çıkarıldı- ğını sordu. Bütçe encümeni mazba- ta muharriri Sirri Day (Trabzon) © maddenin çıkarılmasnın bina ve arazi vergilerinin hususi idarelere devredilmiş olması ve bu kanun- larla slmacak vergi nisbetlerinin tes- bit edilmiş bulunmasından olduğunu söyledi. Refik İnce kürsüde Refik İnce (Manisa), bu maddenin 'Türkiyede meşrutiyetten beri çıkan bütün bütçe kanunlarına düştur halin de konulduğumu,hükümetin teklifin- deki “muhasebei hususiyeler, vergile- ri üzerine kesri munzâm tarh ve ay- rıca tahsil edemezler.,, kaydınm ver- gilere nisbi birşey ilâve edebilir de- mek olmadı”ını ve tam tersi hususi idarelerin vergi zerine ayrı vergi koymak salâhiyeti bulunmadığını an lattığmı, bu madde kalkarsa muhase be hususiyelerin vergi koymak ih- timali olduğunu ve bu itibarla bıra- kılsasında fayda gördüğü, hüküme- tin maddesinin kalması için bir tak- rir vereceğini söyledi. Sırrı Day (Trabzon), bütçe kanunlarınm müm kün olduğu kadar en lüzümlu hüküm leri ihtiva etmesi ve nihayet daimi hükümlerin de kendi kanunları için- Çorum Saylavı İsmetin fikirleri İsmet (Çorum), hususi idareler kanununda kesri munzam salâhiyeti olduğunu, madde kalkarsa bu salâ- hiyetin de kalkması demek olacağı- nr, vilâyet idarelerinin vergi sistem- leri değiştiği için bu meselenin tetki- ke değer olduğunu ve bu maddenin kalm-sı “idareli hususiyelerin yeni (Başı 1 incide! Is beraber teferrünt sayılabilecek birçok kısımlardan sarfımazar eder- sek, endüstri, ziraat, maadin işlerin- de hllâsa olunmuştur. Bu prensipler le idare olunan devletin itibarı, dahil ve emniyetli bir hale gelmektedir. Bahtiyar olarak söylerim ki, bu ne- ticeyi kendi hayatımızda her sene faz | lasiyle ihraz etmekteyiz. Arkadaşlar, bu sayede temin olu- nan devletin itibarmı memleketin i- marı için ve memleketin müdafaası için kıymetlendirmek, bu da takip ettiğimiz esaslı bir siyasettir. Memle ketin her sahasmın imarı için takip ettiğimiz yolları arkadaşlarım söyle- diler. Bu memleketin müdafaası için gösterdiğimiz alâkaya istinaden aldı. ğimiz yeni yeni tedbirleri, yeni ka - nunlarla tahakkuk ettirecek sahaya koymuş oluyoruz. Bütün bu çalışma Ilar, dahilde ve hariçte, açık ve esas- b bir siyasete dayanmaktadır. Milli siyasetimiz senelerden beri takip et- tiğimiz azami bir milli birliği temin eden yolda muvaffakıyetle ilerlemek tedir, Arkadaşlar, Türk milletinin içer - deki beraberliği, kudreti bundan on- beş sene evvelkinden büsbütün başka bir keyfiyettedir. Bundan on beş se- ne evvel, Atatürkün & prensiplerinin ne netice vereceği malüm olmadan ev vel, Türk milletinin gösterdiği iti - mat, bugün Atatürkün memlekette yaratmış olduğu büyük varlik ve pren siplerle hakiki ve sarsılmaz bir iman haline gelmiştir. (Şiddetli alkışlar). Harici siyasette vekil arkadaşımız, hükümetin noktal nazarmı yüksek huzurünüzda izah etti, Biz, sulhün sağlam ve devamlı olmasını ve. mil.» letler arasında elbirliğinin hakiki ve samimi taraftarıyız. Bu hususta bize düşecek olan vazifeyi ifada dikkatli bulunduk. Yine bize düşecek her yardımı ifa- ya mütehalik olacağız. Bütün dostluk larımıza ve taahhütlerimize karşiltkit riayet etmeyi dalma severiz. Fakat, sisteme göre kesri munzam yapar demek,, olduğunu söyledi. Hasan Sa- ka (Trabzon), ilçüncü maddenin hü kümetten geldiği gibi kalmasına ta- raftar bulunduğunu, çünkü gerek merkez ve gerek hususi idarelerin vergi tatbik etmek hak ve salâhiyet- lerinin analize denilen prensipe tabi olduğunu söyliyerek ilâve etti: “ Bu madde kalmalıdır ki, ida- rel hususiyeler, hususi kanunlarla tayin edilen kesri munzam salâhi - yetlerini o idare için istimal etmek hakkı bu kanun maddesiyle tesbit 6- dilmiş olsun... İsmet (Çorum), Hasan Sakanın İlmi noktai nazarıma iştirak edemiye ceğini söyliyerek dedi ki: “— Burada üçüncü maddenin çı- karılmasile İpkası sebepleri arasında bir fark vardır. İdarei hususiyelerin vergi sistemi değiştirildikten sonra ve kazanç kısmındaki kesri munzam lar az olduğundan müstakil vergiler verildikten sonra artık idarei husü- siyelerin salâhiyetini istimal etmek imkânı . Öyle bir madde nin burada ipka edilmesi realite nok İni nazarından doğru değildir. Fakat ilmi noktai nazardan hiç hükmü ol- madan ipkası muvafık olabilir... Bundan sonra, Refik İncenin tak- riri reye kondu ve kabul edilmedi ve maddelerin müzakeresine devam ©- Tundu, Bu arada Refik İnce (Manisa) tekrar söz alarak sordu: “.. 1932 senesinde çikarmış oldu- ğumuz bütçe kanununda 7 senelik bir dahili istikraz müsaadesi ver - miştik. Ve o maddenin #on fıkrasın- da bu istikraz tahvilâtı 1932 sene - sinden sonra satılacak devlet mal- larma karşılık olarak nakden almır diye bir kayrt vardı. Bütçeyi okur - ken bunu bulamadım. Enciimenden rica ediyorum. Bu hüküm mahfuz mudur, değil midir, bunu lütfen izah etsinler..,, Sırrı Day cevap veriyor Bütçe encümeni mazbata muhar- riri Sırı Day (Trabzon), cevap ver- bir tashih rica edecektim. Bu tashih yapılınca mesele halledilmiş olacak- tır. O tashih te “31 Mayıs 931 yerine 31 Mayıs 934" konması şeklindedir. Yani geçen sene, bastırdığımız cet- vellerde heniz eshabı istihkak gelip te müamelesini yaptırmamişlarsa on lar alabileceklerdir. ve verecekleri taksiltrin birinci (taksiti 31 Mayıs 884 olacaktır. Refik İnce : “— O halde bir fı temin etmiş olduk. Bir sene € İrca etmek- les, rw Day £ *— Zaten teklif edecektik.,, Refik İnce : “— Biz tekaddüm etmiş olduk. Kambiyo muamelâtı ve Başvekilin mürakabesi Maddelerin müzakeresine devam olunurken Refik İnce, tekrar kürsü- ye gelerek müvazenei umumiye ka- nununda mevcut ve her sene ipka 6- dilmekte olan bazı hükümlerin gele- cek yıl müstakil bir kanın haline konması için tedbir alınmasını temen ni etti ve lâyihada döviz ihtiyaçları- na dair olan maddede “kambiyo teş- kilâtı mesaisi ve kambiyo muamelâtı Başvekilin yakm mürakabesi altında bulunur.,, fıkrasına işaret ederek de- diki; “— Bizim teşkilâtı esasiyemizin mâ nasma göre bir Başvekil vardır. Bu Başvekil kendi arkadaşlarına icra vazifesini tevzi eder. Arkadaşları da Başvekil namına icrayi faaliyet eder ler. Binaenaleyh bence kambiyo işi- ni doğruya Başvekilin mürakabe etmesi keyfiyeti her işi mürakabe etmekle mükellef Başvekile yeni bir vazife verilmiş gi- bi oluyor. Halbuki devletin hututu dahilinde icraya taallük eden en w- fak iş, Başvekilin mürakabesi altın- dadır. Onun içindir ki bu işin mahi- yeti itibarile Maliye Vekâletinin mü rakabesi altında bulunması prensibe daha uygun olacağı kanaatindeyim. de ve hariçte derhal kudretlenmekte | biliyorsunuz ki, bütün dünya bugün bundan altı sene evvel girişmiş oldu- Zu büyük iktisadi buhran gibi şimdi de büyük bir emniyet buhranı için dedir. Bu buhran içinden ancak mese- leyi bu ehemmiyetle görmek azmini iradesini sağlam, çelikten tutmaya karar vermiş olan milletler ve bütün bu emniyetsizliğin tehlikesi kendisine teveccüh o edecekmiş gibi dik - katli, kayrtir ve hazırlıklı olan millet ler ancak sağlam olarak çıkabilecek- lerdir. (bravo sesleri alkışlar). Ufukta Türk milletini sureti kusu #iyede tehdit edecek bir tehlikeyi gör müyoruz. Bir insanın görebildiği ka- dar eğer ufuk arkasında göremediği- miz bir tehlike varsa, öyle bir tehlike den de korkmayoruz. (bravo sesleri, şiddetli ve sürekli alkışlar.) Müdafaa ( vasıtalarımızı en yeni silâhlanma fenninin en yeni icatlarıyla techiz et- mekteyiz.Bütün milletin bu- nu bu kürsüden, benim ağ- zımdan işitmesini arzu ede- rim. (Bravo sesleri). Her tedbirden evvel, Türk vatanının ve Türk milletinin müdafaasını kendi silâhın- dan ve kendi iradesinden bekliyoruz. (Bravo sesleri alkışlar). İcap ederse Türk milleti- nin kadın ve erkek bir tek adam gibi nasıl, şahlandığı- nı görmek beşeriyet için muazzam bir hâdise olacak- tır. (Bravo seseleri şiddetli ve sürekli alkışlar). Her türlü vasıtaların üstünde, Türk milletinin iradesi, mesnetlerin en sağ lamıdır. Arkadaşlar, Türk milleti bugün bun dan 16 sene evvel birkaç kişi ile uğ- raştığı zamandan daha tecrübeli, nirleri daha sağlam, gözü pektir. ( Eğer ufkun arkasında görmediğimiz tehlike varsa ondan da korkmuyoruz kışlar) Bu sözlerim içerde vatandaş- larıma vazifelerini hatırlatmak bu güzel fırsattan istifade edilerek yapılmış bir vesiledir. Vatandaşları - min vazifelerine ve İşlerine huzur ve emniyet içinde çalışmaları için bir teminattır. Bu sözlerim dışarı aleme Türk mil letinin ve Türk devletinin sulhün mu !hafazası ve beynelmilel beraberliğin korunması için ihmal kabul etmez İbir kudret olduğunu tebarüz ettir - mek içindir. (şiddetli alkışlar) © İtimat reyi Bütçe milzakeresinin sonunda reyi- nizi verirken bu reyin hükümet için bir itimat vesilesi olduğunu, bu se- ne bilhassa kaydetmek istiyorum. Bundan maksadım, büyük meclisin bütün hâdiseler karşısında kesin ve üstün iradesini canlandırmak için bir vesile vermek, hükümeti içinde bu - lunduğumuz geniş hâdiseler içinde ta 26 itimadmızla weniden teçhiz etmek işim fırsat vermektir. Arkadaşlarım, bütçe için vereceğiniz reyler hükü - met için bir itimat reyi olduğunu na- zarı itibare almanız lâzımdır. (sürekli alkışlar). İtifakla itimat Bundan sonra reye müracaat edil miş ve bütçe 306 mevcudun ittifa - kı ile kabul edilmiştir. Başbakan Ismet Inönü, tekrar klir süye gelerek Kamutayın yüksek iti- madma teşekkür ederek demiştir ki: Büyük Millet Meclisinin kuvvetli iradesi, memleketin ilerlemesi için en kuvvetli mesnettir. Hükümeti bu su- ret sy ETMEK YOLTU > . Hükümet, bu İimadmıza lâyik olmaya çalışacak ve dalma ml zaheretinize muhfae olacaktır. İliymetli müzaheretinizi şimdiye ka - dar olduğu gibi bundan sonra da e- sirgemiyecek olursanız, arzu ettiği - niz gibi, başarılmakta olan işlerin a- tiyen de tahakkuk edeceğinden emin #labilirsiniz., ki ierai muamelâtta en uzaktan bir mürakabe var mıdır? Bütçe Encümeni Reisinin mütaleaları Bütçe encümeni reisi Mustafa Şe- ref Özkan, Refik İncenin temenni ve teklifine cevap vererek: “.— Arkadaşlar, dedi, devlet ve mil letlerin hayatı herhangi bir suretle bir kere kurulduktan sonra değiştir- meksizin devam etseydi Refik İnce- nin dediği doğru olurdu. Fakat için- de bulunduğumuz günlerde devlet- lerin günü gününe geçen hayatların da dahi çok seri değişiklikler oluyor. Bunun neticesinde elimize gelen ve az zaman sonra tatbik olunacak ka» nunda değişikliklerin inikâslarmı göstermek azruretinde bulunuyoruz. Bu zaruret itibariledir ki, müvazenei umümiye kanununa kendilerinin za- it addettikleri maddeler konulmuş- tur. Kambiyo meselesine gelince, kambiyo üzerindeki hassasiyetimiz sayesindedir ki, paramız dünyada e- saslı tutunmuş paralar yanmda kıy- met ifade edecek bir halde bulun - maktadır. Bunu daha iyi takviye et- mek için kambiyonun önümüzdeki sarfiyatına ait bir sarfiyat cetveli tanzimi düşünüldü ve bunun için mu vazenei umumiyeye bir hüküm ko- nuldu. Fakat işlerin hepsi Başbaka- nımızın mürakabesi altındadır. An - cak bu murakabe bugünkü vaziyet- te kambiyo için Maliye Vekili vasıta» siledir, Başbakan bütün vekâletler a- rasında âhengi temin etmek, her ve- olan | kikilin gördüğü iş üzerinde vekili mürakabe etmek itibarile mürakabe kendisine gelmektedir. Burada düşün düğümüz kambiyo mürakabesini Ma liye Vekili mürakabesinden alıp doğ rudan doğruya Başbakanm müraka- besi altma koymaktır. Bundan sonra kambiyo teşkilâtı - na sit memurlar üzerinde Maliye ve di : En yakın mürakabe tabiri, simdiye | kilinin değil, ancak Başbakanm mü- “— Bendeniz de encümen namma | kdar kullanılmamış bir tabirdir. San | rakabesi cari olacaktır.,, ili Yerden göğe kadar itimadımız vardır Maddeler sira İle müzakere ve ka- bul edildi. Başbakan İnönü söz ala- rak kürsüye geldi ve değerli nutku- nu irat etti. İnönü sürekli alkışlar arasında kürsüden ayrılırken Yahya Galip (Ankara), yerinden bağırdı: “— Yerden göğe kadar itimadımız vardır.,, Ve Durak Sakarya (Gümüşhane), #öz alarak kürsüyü işgal etti. Türk ulusunun karanlık günlerini yaşadığı zamanlarla bugünkü nurlu günler arasındaki farkı tebarüz ettirmek maksadiyle söz aldığını ifade ederek 15 sene evvelki Türkiye ile bugünkü Türkiyenin kısa hatlarla bir müka- yesesini yaptı. Yurdu tanıtmak mak- sadile vilâyetler arasmda üçer, be - şer kişilik gruplar teşkil ederek se- yahatler tertibini, şarkı gârbe, gar- bi şarka göstermek zâmanınmn gel - miş bulunduğunu #öyledi. Başka söz isteyen olmadığından reis, hükümetin istediği itimadı ve bütçeyi reye koydu. Yoklama ile top lanan reyler tasnif edilirken ruzna- mede bulunan bazi münakale lâyi- haları görüşüldü. Reylerin neticesi Reis, reylerin neticesini şöyle bil- dirdi: “ Müvazenel umumiye kanunu- na rey veren ve bu suretle hüküme- te itimat beyan eden 305 zattır. Bi- naensleyh müttefikan hükümete iti. mat beyan edilmiştir... “şiddetli ve sürekli alkışlar”. Kamutay yarm saat 15 de topla- nacaktır. 5 1 ikm Londra, 28 (Tan) — Kabineden is tifa etmiş olan müstemleke nazırı To masm yerine, bugün Örmsvig tayin edilmiştir. Ormsvig evvelce nezaret müsteşarı olup müstemleke işlerinde büyük vukufu vardır, İzmir Valisinin beyanatı (Başı 1 incide) yeni yollar inşası mühim bir mevki almaktadır. Mevcut yolların müte - karşılamak için istihdam edilen daimi tamirat teşkilâtmdan başka esaslı tamirlere madi tamirat ihtiyacını de yer verilmiştir. Bu yıl içinde yollarımız üzerinde ehemmiyetli faaliyet sarfetmek 2 mindeyiz. İktisadi işler izmirin tabii kabiliyetile mütenasip ehemmiyette iktisadi inkişafnı te için devletçe alınmış yüksek ted lere uygun olarak vilâyet bütçesi. nin azami isttaati nisbetinde iktisat için işlerine de hususi bütçede yer veril - miştir. Birinci hedefimiz; meyvecili- ğin ve bunun başında zeytinci yükseltilmesidir. Yalnız İzmire değil bütün o havaliye büyük menfaat te. min eden hayvan ve hayvan maddele-! ri ihracatının inkişaf ettirilmesi bu sahadaki çalışma programımızın ba şında yer almaktadır. bütçesine göre sarfettiği himmet te şekküire değer mahiyettedir. Spor iş tirilmesi Üzerinde çalışılmaktadır. semerelerini vermeğe başlıyacaktır. direbileceksiniz. ,, Vehip Paşa diyor ki: (Başı 1 ineidel son ordu olmuştur. Habeşlilerin inhizama uğramaları- nın sebepleri ne olduğu yolunda 80- rulan bir suale, Vehip Paşa şu ceva- bı vermiştir: “— Bu ishizatam-başlıca sebeple Tı, GALETE > ihanetlere İtalyan propagandasının pek ziyade yardımı olmuş, ve bu yar- dım memlekette husule getirdiği boz gunculuk sayesinde İtalyanlara mü- beş silâhlarınm İtalyan silâhlarnn dununda olması da İnhizamın âmil- lerinden biri olmuştur. Bununla be- pek yükseklerden uçuyorlardı.,, Vehip Paşa İtalyanların bilhassa ilâve etmiştir. Vehip Paşa, bu zaferin hakikatte “askeri bir zafer” olmayıp, “eskeri idi.” demiştir, Atina Elçiliğimizde verilen say ziyafeti Atina, 28 (Tan) — Türkiye elçisi i Ruşen Eşref Unaydın, bu akşam Yu. lonisi de iştirak etmiştir. Balıkesir valisinin tetkikleri Balıkesir, (Tan) — İlbay ve şar- bay Salim Gündoğan, ilçebay Nuret- tinle beraber Sarıköy kamununda in- celemelerde bulunmuştur. Bir saat kadar kamunbaylıkta kamuna alt işler görüşülmüş ve toplanan köylü- lerin dertleri dirlenmiştir. İlbay, urayın 935 - 936 yılı bütçe- görerek yeni yıl içinde yapıl- Kaçak tütün Balıkesir, (Tan) — Küpeler ka- münuna bağlı Dereçiftlik köyün - den Hasan oğlu Hüseyinin üzeri Jandarmalar tarafından aranmış, bir kama ile hir tabaka içinde kaçak tü- tün ve sigara kâğıdı bulunmuştur. Hüseyin evraklariyle adliyeye tes - İzmirde imar işlerine | belediyenin lerine son zamanlarda büyük ehemmi. yet verilmekte ve her türlü spor faa liyetlerine müssit sahalar vücuda ge Vilâyet parti idare heyeti başka - nımızın ehemmiyetle ve bizzat meş- gul olduğu bu işler bu yıl içinde ilk Ve tanzim edilmiş programı dahilin- de yıldan Yıla ehemmiyetli surette inkişaf edecektir. Yakm zamanda bi- trilecek olan ilk iş atlı spor sahası - nın ve atlı #por klübünün açılması o- lacaktır. Öyle sanıyorum ki, bunlarm bittiğini yakmda okuyucularmıza bil inhizammdan sonra bile İtalyan kuv vetlerine karşı mukavemet gösteren sait bir hava vücude getirmiştir. Ha raber Italyan tayyarelerinin, Italyan kumandanlığnm ümit ettiği kadar. tesiri olmamıştır. Çünkü tayyareler, karbin son safhasmda mebzul suret te zehirli gaz istimal etmiş oldukla- rım söylemiş ve bu gazin bizzat ken- di gözlerine de dokunmuş olduğunu bir istilâ” olduğunu, zira iki tarafm silâhları arasında pek büyük bir fark bulunduğunu söylemiş ve netice ola- rak “İmparatorun. memleketten çık- MAS mutlak bir zaruret halini almış nan bâkanlarile hükümet ibri gelen - lerinden müteşekkil 300 kişilik bir he yete çay ziyafeti vermiştir. Toplantı, çok samimi olmuş, ziyafete Türk ko- 2-5-6 —— Gİ 1 ÖĞÜNLERİ A Vitamini Bir aralık burada vitaminleri an” latmıştım. Okuyucularımızdan biri ya o vakit okumamış, yahut yazdığı" mi pek kısa görmüş olacak ki, bana “gönderdiği bir mektupta: “Beslen - me hususunda vitaminlerin ehemmi- yetini artık herkes duğdu. Fakat bii- diğimiz şeyler şuradan buradan duy- duğumuz dağmık malümat. Şunlari , | bize topluca ve tafsilâtıyla anlatr . | NIZ... diyor. Bir okuyucumun hatırını hoş et- mek için, başka okuyucularımdan da birkaç gün vitamin sözlerini din- lemek üzere sabretmelerini rica e - deceğim. Fakat sabırları büsbütün boşr çıkkmıyacaktır. Çünkü vitamin bahsi sağlık işlerinde gerçekten pek 1 | mühimdir. İnsanm yalnız beslenme- »| si değil, hastalıklardan birçoklarına. karşı koyabilmesi bu vitaminlere bağlı, kendilerinin ve çocuklarınm «| sağlıklarını korumak istiyenlere vi- «| taminler hakkımda lüzumlu bilgileri dalma akıllarında tutmaları faydalı şeydir. Biliyorsunuz ki vitaminlerin şim- diye kadar birkaç türlüsü ayırt eğil- miştir. Bunlardan her biri alfabe harflerinin sırayla birine bağlıdır. “A” vitamini en ziyade çocukla” *İrm büyüyebilmesi için Uzumlu olan nevidir. Fakat onun işi çocuk büyü- dükten sonra da bitmez. Muhati gr şa dediğimiz ve ağzımızı, bütün bf“ im âletlerimizi, gözlerimizi ve daha birçok uzuvlarımızı içerden kaplıyan ince ve nazik örtünün iyice işleme si ancak onun bulunmasiyle olur. A vitamini eksik olunca çocuk bü yümekten kalır, ağırlığı azalır. Söy- lediğim o ince örtü sertleşir, midesi bozulur, göğsü hastalanır. Gözü iyi göremez, kansız kalır. Çocuklarm ve büyüklerin hasta - lıklara, bele mikroplu hastalıklara karşı koymalarını temin eden odur. Meselâ çocuk bir defa kızamığa tu- tulunca bir daha tutulmaz. Halbuki A vitamininden mahrum kalırsa bi- rinci hastalığında kızamığa karşı 8“ şilanmış ölmez. Bu vitamin yeşil sebzelerde, otlar... ye LE kğ hayvanlara geçtiğinden etlerde de vardır. Onun için A vitamini bize hem sebzelerden, hem hayvan etle * riyle sütlerden gelirler. Şu kadar Ki sitte bulunması için hayvanm gü neş altında taze ot yemesi şarttıf, kışm saman yiyen hayvanım südün de bulunmaz. A vitamini en çok taze tereyağı” da vardır. Fakat hava cereyanı te reyağındaki vitamini hemen yok © diverdiğinden tereyağını daima 90 ğukta, fakat kapalı yerde saklamak lâzımdır. Bu suretle yolunda #akis * nılan bir tereyağında A vitamininin miktarı (vitaminler için kabul eği* len ölçüyle) 250 ile 800 arasmda” dır. Bundan dolayı taze tereyağı 60” cukların büyümesi için pek kıymeti bir gıda olur. Ondan başka A vits” mininin hangi yemeklerde bulunac&* ğını ve miktarını, 1931 yılında Lo dra'da toplanmış olan arsrulusal Vİ” tamin konferansının resmen kal ettiği sayılara göre, yazacağım: Sütte 10 - 33; löp ette çiğ ike 10 - 25 vardır, fakat pişince ancak eseri kalır; karaciğerde az kızarmı$ olursa 5 0- 100, balıklarda De öy” le 20 - 50: yumurta sarısını İ havuçta 10, enginarda 10, Jâhanad* 4 (10. domateste 50, portakalda 10, ce” | vizde, fındıkta, ve bademde 5 - 1 A vitamininden hiç bulunmys” r: , kiraz, şeyler: Çilek, yeftall kaysı, incir, üzüm, olma, armut, erik... Görülüyor ki yaz > çocuklara yardım edecek şeyler dö ildir. Fakat reçelleri tereyağında” çokça yemelerine yardım edeceğin den hiç olmazsa, yardımcmın yö” lim edilmistir. dımcısı olurlar. y Bu A vitamini yemek pişince ka” bolmasaydı, fasulye * ile bakla ve mercimek çoçukları büyütecek gıda olurlardı. Lokman MERİ ŞE Balıkesir civarında Balıkesir, (Tan) — Giresun KÖ yüne bir saat mesafede bulunan nışment köyünde bir cinayet muştur. medin karısı Fatmayı tal sol kibat 5 köyünden Fi kocası Molla Mehmet, Üç a) nı köy halkından Seyyidin kaçırmıştır. Seyyid, karısının rılmasından müteessiren Molla ve it De gis evvel #İ karısın? kaçı” banca den (vurmuştur. 3 derhal ölmüştür. Suçlu hakkmda ©