ATANATIN No. 139 Ziya ŞAKİR Asıl büyük facia öğleden sonra Darülfünunda başgöstermişti Arasıra, emir getiren bir motosikletinin telâşle patırtısı, kapının kubbesi altında velveleli a- vapıyor; bu motosiklet, Har- inin geniş avlusundan lu bir iz kaldırarak ileri doğru â- ven, o telâşlı patırtı bu şefer de nezaretinin duvarlarına çar- üfrezeleri, aldıkları uzun a tertibattan sonra, ancak sa- uğa doğru asıl nezaret mın içine girebilmişler; bütün kapılara ve koridor baglarma nö - betçiler dikmişlerdi. Fransız karargâhı ile Harbiye ne- zareti arasında irtibat ve köntrol| vazifesini ifa eden (Ceneral Mojen), her gün pek erken vazifesi başma geldiği halde, o gün, moydanda gö- rünmemişti. Işgal başlamadan evvel de, bu irtibat dairesine Bristol ote- linden bir emir gelmiş ve orada bulu nan ve Mojenin maiyyetine memur olan iki Fransız zabiti | (Vakit kaybetmeden, derhal Bris-| tol oteline geliniz.) Denilmiş Nekadar garip ve hayrete şayandır ki; dairenin içini isgal eden İngilizler, Fransızların ça- lıştıkları odaların önüne de birer nöbetçi dikmişler; orada bulunan di- ğer Fransız zabit ve efradının fena halde hiddetlerini celbetmişlerdi. Vaziyet, Fransız zabitleri tarafın- dan telefonla ve acı bir lisanla — Briston Otelinde bulunan — Ge- neral Mojene haber verilmiş; o da bu garip ve dostluğa sığmıyan mu ameleden dolayı İngiliz kumanda- nından İzahat istemişti... Bunun Üze- rine İngilizler derhal nöbetçilerini çekmişler; bir zabit göndererek O©- radaki Fransızlara tarziye vermiş - lerdi. Yine bu sırada, ayni sahada baş- ka bir facin daha cereyan etmişti. Bayazıt camisinin karşısmda, eski (Jandarma Dairesi) de işgal edil - mek istenilmişti. Karşılarında hiç - bir mania bulmıyan İngiliz müfreze- i derhal bu.binanm. kapı , her tarafa yayılıvermiş - Üçer beşer neferden mürek- kep gruplar, odalara dalıp çıkiyor- lar, silâh ve asker arıyorlardı. Binanm üst katındaki bir odada, O gece dairede nöbetçi kalan Mülâ- zım Nail Beyle kâtiplerden Aslan ve Zeki Efendiler, gece geç vakte ka- dar çalıştıkları için derin bir uyku- da bulunuyorlardı... Bunlar, oda kar | pısnn şiddetle açıldığını ve kapmın önünde Ingiliz süngülerinin parla - dığını görür görmez, şaşırmışlar;| bağrışarak yataklarından fırlamış - lardr... Onların bu haykırış ve fırle- yışları İngilizler tarafmdan yanlış telâkki edilmiş; kendilerine karşı si- lâha sarılacakları hissini vermişti. Bu yanlış telâkki burada bir facia- nın zuhüruna sabebiyet vermiş; hiç- bir şeyden haberleri olmıyan bu üç| zat Üzerine hücum edilerek zavallı - lar süngü uçları ve tüfek dipçikleri- nin zalim darbelerile al kanlar İçin- de yerlere serilmişlerdi. Asıl büyük facla; öğleden sonra, Darülfünunda baş göstermişti... Şeh- zadebaşmdaki kanlı hâdiseden oçil- dırtıcı bir teessür duyan Darülfünun talebeleri derhal toplanmışlar; o ge- bitleri merasimle kaldırmağa karar vermişler; ve bunun için de hazırlık- lara girişmişlerdi. Talebenin bu teşebbüsünü haber alan hükümet, derhal pol yeti şube müdürlerinden bi kaç sivil memur göndermi: leri teşebbüslerinden (vazgeçirtmek istemişti. Fakat heyecan içinde bu- lunan talebeler, hükümetin bu tale - bini reddeötmişler, fikirlerinde ısrar eylemişlerdi. Maarif nezaretinden gönderilen bir heyet te bu hassas gençlerin &- teşli heyecanının önüne geçememiş- | ti. Ve nihayet talebenin karşısına birdenbire bir heyulâ dikilmişti. Bu heyulâ, gençliğin yabancısı de- | gili, Hattâ o kadar yabancısı de- gildi ki, bütün onu görenler, hemen hep bir ağızdan: — Filozof. . — RızaTevfik... Diye haykırışmışlar? — Koca filozof. Bilylük şair... Kan ağlıyan kalbimizin acılarım duydun da mı buraya geldin. Kalemini çı- kar. Kalbimizin kanlarına batır, Bu- in bu felâketin de destanı yaz. Anadoluya yolla. Başımıza gelen fa- eclanm büyüklüğünü herkes anlasm. Halimize dağlar, taşlar ağlasın.. Feryatlarile, ağlaya ağlaya o ada- Rıza Tevfik Bey, derhal kaşlarını çatmış,. Sert, keskin ve nafiz mazar- larını etrafa gezdirerek kalpleri en mukaddes heyecanla çarpan o genç- leri bakışlarının tesiri altına almıs, söz söylemeğe hazırlanmıştı. Talebeler onu; kendi kalp aciları- na uygun bir mutuk verecek, gu an- da yüreklerinde yanan ateşi, gözler- den akıtacağı yaşlarla dindirecek sarmıştı. Birdenbire her taraf, uh revi bir slküt halini almıştı. Bükülmüş boyunların ümit ve im- dat bekliyen nazarları Rıza Tevfiğin — insan hislerini en yüksek, en mü-| tevekkil vect ile terennüm eden, eşsiz ve emsalsiz destanlarile bütün kalpleri büyüleyen o büyük hakikat şairinin — kor gibi parlıyan gözleri- İşt Rıza Tevfik söze başlamıştı. Fa kat söylediği söz, şu kısa suale mün- hasır kalmıştı: — Ne oluyorsunuz efendiler?.. Efendiler, şaşırmışlardı. O kadar şaşırmışlardı ki; melül ve mahzun nazarlarnı çevirmişler; biribirlerine bakışmışlardı... Efendilerin ne Ol- duklarını, Rıza Tevfik, bilmiyor mu idi?.. Memleketi baştanbaşa heye - can ve hassasiyete sevkeden faciayı üyor muydu?.. oluyorsunuz — efefidiler?.. Lüzumsuz heyecanlarm, memlekete büyük felâketler getireceğini düşün- müyor musunuz?,...Biz, sizi tahrik eden kuvvetin ne olduğunu biliyo- ruz. Memleketi felâketten felâkete soktuktan sonra, bir kısmı kaçan. bir kısmıda yılanlar gibi şuraya buraya sokulan o mel'un Ittihatçıla- rın bugün yine kuyruk kımıldattı! arımı.. Katilâne tasavvurlarma si de kör bir alet yaptıklarını, pek âlâ biliyoruz. VW Rıza Teyfiğin yayvan, hzl, Mübali bir şive İle söylediği bu sözler, birdenbire acı bir feryat ile karşılaşmış; son kelime, Rıza Tev- fiğin dudaklarmda kalmıştı. İçi yanan bir genç, sanki hassas kai ne birnişter batırılıyormuş gibi muztarip bir sesle bağırmıştı (Arkası var) Istanbul Asliye Birinci Hukuk Mahkemesi Başkanlığından : Mey- dancıkta Mercanof hanında Okomis- yonculukla meşğul iken 15-11-933 ta- rihinde iflâsma karar verilen Nem- lizade şirketi ile şürekâsından Asım, Nazım ve Salim bu kerre ashabı matlup ile konkordato akdetm mezkür konkordatonun tasdiki için de evrak mahkemeye tevdi kılınmış ve lerayı muhakemeleri dahi 5-6-936 saat 14 te muallâk bulunmuş oldu- ğundan icra ve iflâs kanunun 296 mcı maddesine tevfikan işbu gün ve sastte alâkadarann mahkemede hazır bulunmaları ilân olunur. Bugün saat 16 1/2 da Fransız Tiyatrosunda yalnız muallim ve talebelere mahsus rol. ZATi SUNGUR tarafından görülmemiş hususi bir programla MATINE. Spiritizm, Manyatizm ve Hok- kabazlık, Fiyatlar: Bütün yer- ler 50, Paradi 20 ve localar 200 kuruş. Bugün matinelerden itibaren MELEK SİNEMASINDA 2 büyük film birden | - BROADVA MELODY Robert Taylor - Eleonor Powell 2-Monte Kristo KONTESİ BRİGİTTE HELM Yaz fiyatları: 20-25-35 Kr, Hamış: Kuponlar yarm akşa- ma kadar değiştirilerek ve 25 Mayıs Pazartesi akşamı İPEK sinemasında çekilecektir. ve| TAN Abone ve ilân şartları: Türkiye için Dışarı içir Lira KOL K Bir aylde > yiz Sigortalı abone şartları Yıllık Altı aylık 1700 900 Dân için İlâocılık Şirketlerine müracaat edilmelidir. Küçük ilânlar doğrudar doğ ruya idaremizce almabilir. Küçük ilânlarm 5 satırlığı bir defalık 30 kuruştur. 5 satırdar fazlası için satır başına 5 kurur almır Bir defadan fazla icin ye kürrian © 10 kurus indirilir —ğmam mam | İstanbul Harici Askeri Kıtaatı İlânları I — Ankara'da Askeri Baytar Mektebine bu sene| sivil lise mezunu olmak şar- İtile (14) talebe kabul edile- İcektir. Taliplerden aşağıda- ki vasıflar aranılır. A — Türkiye Cumhuri- yeti tabasından olmak B — Yaşları 18-21 olmak C — Türkiye Maarif Li-| selerini bitirmiş o ve olgun- luk imtihanını vermiş olmak | D— Bünyelerinin tam sth| hatli ve askerliğe elverişli olduğu Askeri oSıhhiye he- yetlerince tesbit edilmek “tam teşekküllü askeri has- | tanelerce,, E — Kendilerinin ve aile- lerinin hüsnü halleri zabıta- ca tevsik edilmek 2 — Bu vasıfları haiz ta- lıpler müracaat istidalarına İşu kâğrt ve vesikaları (o bağ-| larlar. İ A — Nufus cüzdanı veya| resmen musaddak sureti | B.— Musaddak sıhhat ve aşı vesikaları İ C— Mezun olduğu lise-| nin şahadetnamesi veya mu- saddak sureti İ D — Kendisinin ve ailesi- İnin hüsnühali hakkında fo- toğraflı zabıta vesikası E — Mektebe kabul edil- dikten sonra askeri kanun nizamları kabul ettiğini na- tık velisinin ve kendisinin birer teahhüt senedi. F — Selisülbevl, gaşi nev- bati ihtilâciye, sar'a ve Sai- rülmenam hastalıklarile ma- lul olmadıklarına dair velile- rinin Noterlikden tasdikli İtaahhütnameleri “bu gibi hastalıklardan birile mekte- İbe girmezden 'evvel omalül olduğu sonradan anlaşılan talebe mektebden çıkartılır. Ve o zamana kadar mekteb masrafı velisine ödettirilir.,, 3 — Kayrt için müracaat yerleri Ankarada Yüksek Ziraat Enstitülerinde “As- keri Baytar Talebe Âmirli- gi” İstanbulda Haydarpa- şada “Askeri Baytar Tat- bikat Mektebi Müdürlüğü ” dür. Taşralardan talip ola- caklar 1.2 maddelerde bil- dirilen evrak ve vesikaları tamam olmak şartile bulun- dukları yerlerdeki Askerlik Şubeleri vasıtasile dileklerini M. M, V. Baytar İşleri Dai- resi Reisliğine bildirebilirler. 4 — Aranılan vasıf ve şartları haiz talipler imtiha- na tabi değildir. Kabul mü- racaat tarih ve sırasına göre yapılacaktır. Müracaat Ey- lül 1936 iptidasma kadardır. Havza ve Ladik kaplıcaları Samsuri, (Tan) — Havza kaplıca- larında esaslı ve fenni tetkikler ya- pılmak üzere geçenlerde Evkaf Mü- dürlüğünce mahalline gelmesi temin edilen yüksek Ziraat Enstitüsü Do- çentlerinden Kerim Omer inceleme - lerini bitirmiş ve ilim yönünden çok değerli etütlerinin sonuncunu havi raporunu ait olduğu makama gön- dermiştir. Bu raporun bir örneği de vilâiyete gelmiştir. Gerek Havza ve gerek Hırlaz kaplıcalarınm evsaf ve bu raporlardan anlaşılmaktadır. Havza ve Hirlaz kaplıcaları su - yunun havassı kimyeviyesi itibarile em'a, karaciğer, rahim, böbrek ve romatizma hastalıklarına faydalı ol- duğu tecrübelerle sabittir. Bu su ların terkibinde hamuzı sani karbon İve sani fahmiyeti sodyum ve kibri- tiyeti sodyum mevcut bulunduğu yapılan tahlillerden anlaşılmıştır. Evsafı renksiz ve berrak olup tor - tusuz ve içimi hafif ve leziz olmak- la beraber kalevidir ve kırk sekiz derecei hararettedir. Havza kaplı -| calarının suları vilâyetin her tarı tında kapalı kaplar içinde satılmak» | ır. Bu güzel ve şifalı kaplıcala - rm modern bir şekle ifrağı ve ilmi| ve fenni tesisat vücuda getirilmesi düşünülmektedir. Pek eski olan ve hattâ Romalılara aidiyeti söylenen mevcut hamam binaları yerine Hay- za ve Hırlaz da modern ve her tür- lü konforu haiz otel, kaplıca, elek- trik ve saire gibi bugünkü ihtiyaçla- ra uygun tesisat yapılacak olursa Havzan en az zaman içinde büyük bir şöhret bulacağı ve çok rağbet göreceği yüphesizdi Kücük Hab: * Keğiburlu, (o (Tan) — Kükürt Türk Anonim Şirketi Direktörü Şa- hap Enver vazifesinden çekilmiştir. Direktörlüğe Mühendis Ibrahim ve- kâlet etmektedir. * M. Kemalpaşa, (Tan) — Genç- ler Idman Birliği başkanı olan Hus- rev, Tarsus hâkimliğine tavin edil -| diği için, başkanlıktan çekilmiştir. Birliğin yeni reisliğine, Parti Başka nı Hidayet Sayar seçilmiştir. * Keçiburlu, (Tan) — Gençler Birliği azaları son verdikleri müsa- lere çok neş'eli bir - ve alkişlan- merode davet kaç saat geçirimişler mışlardır, İ * Trabzon, (Tan) — Belediye mec lisinin üç ay önce verdiği peçe V çarşaf yasağına ait karar tatbi- katına başlanmıştır. Muhtaç ailele- re belediye, Pârti Ve bazı kurumlar manto dağıtmıştır. * Hopa, (Tan) — Kaza Hâkimi Suphi Urs yeni vazifesine başlamak üzere buradan ayrılmıştır. Suphi Örsün yerine vekâleten Vakfıkebir Müddelumumisi Fehmi tayin edil - miştir. *Hopa, (Tan) — Uray meclisinin verdiği bir karar üzerine çarşaf kal dırılmıştır. TURYAĞ Lİ TARZINA l mam olunca kayıt muamele- si daha evvel kapanacaktır. Taliplerden lise şahadetna- mesi iyi derecede olanlar tercih olunur. 5 — Kayıt muamelesinin kapanmasından sonra kabul edilenlerin isimleri yine ga- zetelerle ilân olunacaktır. Fakat (14) talip ta- Bu seneki ekim mıntakası | Aydının umum! görünüşü Aydın ve civarında pamuk ekilen saha genişletiliyor 5 yıldanberi görülmemiş derecede geniştir, mahsul çok verimli olacak MİLL Aydında sebze ve meyva ucuzladı, yeni arpa mahsul Piyasaya çıkmak üzere Aydın 19, (Tan) — İlimizde pa-| muk ekimi hızla sürüyor. Bu yıl ekiş | 15 yıldır görülmemiş derecede çok-| tur. Pamuk ekim bölgelerinde he-| men boş yer kalmıyacaktır. Geçen| yıl Aydın bölgesinde 9 - 10 bin hek-| tar pamuk ekilmişti. Bu yıl hazır- an pamuk yatağı 25 bin dönüm- dür. Son yağmurlar hafif olduğun- dan kaymak tutmamış ve pamukla- rı bozmamıştır. Menderesten bir - çok yerlere açılan kanallarla pa” muklar sulanacağından hem rekolte| ve hem de randıman ecektir. Bölgemizde bazı çiftliklere Nazilli Islah Istasiyonundan tohum veril » miştir. Ekişin bütün ilimiz çevre - sinde Aydın bölgesi gibi olduğu an- lagılmıştır. Yaz sevze ve meyvusr tadır Köşk ve Ödemi dan kiraz gelmeğe başlamıştır. Ki- raz 30 kuruşa kadar düşmüştür. Fi- renk elması 15 kuruştur. Erik on beş kuruştur. Henüz İzmirden gel- 71,5 - 10 kuru- , Yerli salatalık bu haf- ya ve Marria- risten bugünlerde gelmeğe başlıya- cağından yerli bahçelerin bu yıl da turfandadan istifade edemiyecekleri anlaşılıyor. Taze fasulye 15, kabak 2, bakla 1 kuruşa düşmüştür. Zahire fiyatlarında düşkünlük başlamıştır. Uray birinci ekmek kilosunu 11 den 10,5 kuruşa indirmiş, ikinci ekmek kilosu yine 8 kuruş olarak bırakıl - mıştır. Kuzu eti 30, dana ve oğlak 20 kuruştur. Tereyağı 50, taze pey- nir 15 - 20, inek yoğurtu kese 7,5 - 10, yaylâ keçi yoğurtları da 15 - 20 kuruştur. Taşlanan ev Silifkede bir ev | durmadan taşlanıyor fke, (Tan) — Bir haftadanbe- ri Silifkede bir cin ve peri hikâyesi deveran etmeğe başlamıştır. Mesele- min esası şudur: Mukaddem mahallesinde Zeynep kadınım evinde birkaç aydanberi mahkeme kâtiplerinden Ziver ismin de birisi oturmaktadır. Geçen haf- içerisine evvelâ ağaç yonga” lar atılmağa başlamış, sonra bu yon guları sıva ve taş parçaları takip İetmiştir. Bunların nereden atıldığı bir müddet anlaşılamamıştır. Hâdi- İseyi yakından takip edenler, bu taş- lamanın Ziyerin ölen İlk karısı ta- yafmdan yapıldığını ileri sürmüşler ve binaenaleyh bu kadmm ruhuna bir mevlüt okunmasını tavsiye et- mişlerdir. Makat, bütün tedbirlere rağmen, taşlamalar devam etmiştir. Zabıla, evin her tarafını aramış- tir. Henliz bir ipucu bulunamamış» tır. Kiracı Ziver evden çıkmağa mecbur kalmıştır. Kimsesiz bir ka- dın olan ev sahibi teessüründen ağ- | kası yapmıştır. eyi Karakuyu » Afyon hattının açil * masile ilimizden Afyon, Konya, işehir ve Ankaraya sebze ve mey” ya sevkiyatı tekrar başlıyacaktı” Bahçıvanlar bunun için şimdide” tertibat alıyorlar. Yalnız, haftağs üç gün Denizliden kalkan muhtelif katarım Aydından kaldırılması hü © susunda lâzımgelen mlracaatler temaslar yapılmıştır. Gürbüz çocuk müsabakasi Çocuk Esirgeme Kurumu Ay şubesi Halkevi Sosyal Yardım şub” sile birlikte gürbüz çocuk müsabi” Halkevi salonundf yapılan bu müsabakaya 25 çocuk İf tirak etmiştir. Hakemler Dr. Mö nif, Dr. Muhsin, Dr. Nafiz Yargi” ve Dr. Kemalden teşkil eğil Her yaştan birinci gelen çocukl Kurum tarafından mükâfatlar di tilmış, sosyal yardım şubesi de sabakaya giren çocukların hepi İçikolata ve oyuncaklar vermiştir. Gönen kaplıcaları Bu sene büyük bir rağbet görüyor Gönen, (Tan) — Belediye, yari tt fazlalaştırmak düşüncesile banyoların yanma yeniden bir #* lea inga ettirmiştir. Kaplıca derndir. Birinci kısım İnşasi bin liraya verilmiştir. Kaplıca zamanı, Gön: ecek bir kalabalık arzeder. KESE ba,, kaplıcalarda şifa arıyan Kaf lerle dolar, taşar, Bandırmay? zel bir yol ile bağlanmış olan baya otobüsler gamannda işlemi. tedir. Bu suretle kaplıcalara #9 leyin gelip aksam Bandırmays “an mek milmkündür. İlçe Yap iy geçmekte olan Gönen çayı su ziraat kuvvetini arttırmaktağı”” : senenin ekim vaziyeti, çiftçinin * #ünll güldürecek bir derecededir Ilgaz armaganı 32 fhci sayısı çıkmıştır. Ka ie monu lisesi tarafından hazırlar — tır. Kültürel bir talebe dergisi Çağlıyan Aylık fikir ve edebiyat dergisi” 5 inci sayısı intişar etmistir tı en cidden sö gaba (694) (2656) 3615 lamakta ve ev, hâlâ taşlanmaktadır. 18