A pe a w—. ee TAN Almanyada | Alman birliği 5 sama Güneş-Dil | Türkçede menfi anlamlar | | i Lokarno konferansında Son kararları Fransızlar, Almanlar nasıl karşıladılar | geblatt gazetesinde Lokarnocuların i — Paul Boncour, Paris, 12 (AA) PE Cenevredeki içtimamda elde edilen ne doğruca Başvekil Dil İticelerden bahseden Paul Sehaefer:| Almanya evvelce Alman | tung gazetesinde yazdığı bir makale- yerasl, me ei ie leri hakkımda | “Müstakbel hâdiselerin merkezi sikle | müstemlekesi olan Marşal | de “Panjermanik kültür için bir ce- Değil (3) Ağ: Etimolojik şekilde de işa- çe konferansın PE 1 Boncour, M. | ti Ren üzerinde değil, Nil üzerinde -| oo adalarını Japonlar maat mevcuttur,, diyerek Hitlerin ll a tet edildiği gibi, bu elemanın (8) si İl izahat vermiştir. Paul Boncour, M. iye | ponlara “Carlsruhe” de söylediği şu sözü ha- ye “yok” kelimeleri gibi) den değişmedir (6). Mabası Leubrun'ü de ziyaret etmiştir. Bin ilk liye İpelinde terketmiş | tırlatmaktadır; “Devletlerin Avrupa sözü de, deakriptif gramerde | «zak saha” dır. Bu halde östl menfi İ Leon Blum Almanlardan bir değişiklik ve bilhassa tahkimat| Paris, 12 (A.A.) — Madam Tabow- | hudutları değişebilir. Fakat Milletler reyi ea pek iyi a pe İanlamı yine bu elemandır ki bunun i , İhtirazı- | is, Ocuvre gazetesinde ie oldukları gibi kalırlar. Siyasal hudut- | “menfi anlamlı söz” diye geçiliveren | dn bir (V, 4. 1. İbaret yapılması halinde Fransanın ihtirazı- gazeti diyor ki: : : * 2) der ibaret olduğu | endişe ediyor lum, İna işaret eden Sehaefer | diyor ki:| “3 Kânunusanide aktedilen mahut )lârm Yerleri değiştirilebilir. fakat | kelimelerden biridir (1). Türkçede) görüyor. Paris, 12 (A.A) — pin v2 Du halin vâki olmıyacağını söyle -| Japon - Alman anlaşması hakkında | mil hudutlar değişmez bir hale gel- | menfi anlamına gelm sözler. arası. (Arkası yarın) Populaire gazetesinde diyor ki mü | mek fazladır. Almanya tasavvurlar:-| Cenevreye bazı haberler gelmiştir. | MİStİr- : da analizi epeyce ehemmiyet götü UN. ölen “İngiltere ile İtalya arasmda) Tiyor, | nu açıkça tasrih etmiştir.” Bu anlaşma hakkında gayet ketum | Steinhaver, makalesine şöyle de - | ren bir sözde bu “değil” dir. Sa hasebetler günden güne BenipiYe.| ar Abendblatt, “Yortular -| davranılmıştı. Fakat birkaç gün ev. | vam etmektedir: ehemmiyetin bağlıca, sebebi bu İceli- çı) “vok, keüimeelele anali Ten' iz üçüncü şahıs” yeni Bu sırada “sessiz üçüncü şahıs bir fırsat kollayor. Ingütere denk yanım biribirlerine karşı kâfi derece- li bi- de taahhüt altma girdiklerine ve ribirleri namına kâfi derecede bitaraf ha laştıklarma kandat getirdiği GÜN. | istenilen tavzibler meselesinde 3 i fırinta - iliz mesaisini kolaylaş- | Hitler, belki başka bir emir İ manyanm, İngi caktır. Nazi çeteleri belki Avr | tracağına emin olabilirler. Hitlerin me vo a şayinlar, | muazzam plânları, EE ve Dİ aşacaktır. Daha # İli bir sulh temin için Almanyanın ne i ir ısrarla dolaşıyor: : z ? m ve Sovyet Rusya- | nisbette müsaadekâr davranmaya â - ğ östermekte » toplanmış olan arstulu - | made olduğunu açıkça gös — sair si vazifeyi henüz başa | dir. , Tebliğin itimat tesisi meselesine rabilir: “İtalyaya kabul edilebilir. gg kapya tarafından icap ettiği kadar iti il bir sulhti kabul Ey vE er yardım edilmediğini söyliyen fıkrası macerasma karşı yolu kapamAk, | e ye saymakla beraber, mat - dan ümitler” . başlıklı bir makalede| şunları yazıyor: “İngilterenin milmessilleri Alman gulh plânmın bazı noktaları hakkında Almanya ve Japonya anlaşması vel Berlinden “Times” gazetesine ge- len bir telgrafta, Nazi mahfellerinin, Japon - Alman yakınlaşmasını sür'at Ii ve milessir bir neticeye bağlamak üzere bütün gayretlerini sarfettikleri söyleniyordu. “ Londra bu “anlasma hakkında bazı tafsilât vermektedir. Bunlardan bir tanesi bilhassa şayanı dikkattir. Almanya, evvelce Alman müstemlekesi iken, Üzerinde tahki - mat yapılmaması şartiyle Japonya mandası altına verilmiş olan Mareşal adalarmdaki hâkimiyet (haklarını kat'i surette Japonyava terketmekte- dir. Japonya, bü tahkimat yapılma- ması şartma hiçbir zaman riayet et- memişti. Cenevre mahfelleri, Alman- sasnı takdir etmektedirler İ tebaası, kendileri için dünyada yezâ- ne İstinatgihm kuvvetli ve hürnete cereyanları Siyasal hudutlar değişir, fa- kat milli hudutlar değişmez, diyorlar Berlin, 12 (A.A.) — Ecnebi mem- leketlerde Cermenlik birliği reisi dok tor Hans Steinhacher, Bocrsen Zei- “AGİ unsurun istikrarı prensibi öteki milletlerin zimamdar mahafilin de maalesef henüz anlaşılmamıştır. Onlar bizim Panjermanis bilerimizden şüphe etmeğe çalışıyorlar, Fakat ya bancı memleketlerde oturan Alman- lar, devletler srasımdaki münasebetle ri aydmlatmağa çalışan Alman siya- Alman lâyik bir Almanya olduğunu biliyor. Hitlerin mesaisi sayesinde yakında sulh nazımı, panierman!k bir kültü . yel birliğin tahakkukunu göreceğiz. Çaldaris kabineyi Dil” teorisi esasl, mede birkaç elemanm - biribiri içine girmiş bulunmasıdır. “Değli” kelimesinin analizine baş lamadan önce, bu kelimenin başka Türk lehçelerindeki U görünüşlerini gözden geçirmeliyiz. İ “Değil” kelimesinin Türk lehçele- rinde şu şekillerini buluyoruz: Kuzan lehçe Kırgız Ba- raba lehçeler K Bu şekillerin mahiyetçe olduğu görülüyor. “Değil” kelimesinin bakiki mahi- yetini bize gösterecek en mühim ema reyi “Divanü Luzat-it-Türk te ei hep bir IX. “Değil” sözünün ve bununla ilgili kelimelerin “Güneş- larına göre analizi İ (Dilimizde doğrudan doğruya menfi anlamına delâlet eden keli- melerden “yok” ve “hayır” sözlerini dünkü yazımızda analiz ! etmiştik. Bu manadaki kelimelerin sonuncusu olarak, “değil” kelimesinin ve onunla ilgili sözlerin analizini de bugün neşredi- 11:3-1936 saysında yapılmış ve dünkü ya- zmmızda tekrar edilmiştir. “Var” kelimesi- nin analizi ileride yazılacaktır. 1. İL — Radiof: Türk lehçeler bügati, cild: YL (2) Kırgız lehçesinde bu “tügül,, sözü - yine menii anlamında olmakla beraber - bizim kullandığımız üki şekilden yalniz bi- rinde kuilantiryor: iki şey arasında muka- yesede menfi olarak "ve hatt, #nakamin. ki “bunun mez, olduğu meydandadır. (3) Burada “dh, ile işaret otulğunuz ses, eski Türk iehçelermde görülen “d' ile “z., atasındak; sestir ki Divanda da Arapçanın peilek “z.. hurfiyle yazılmıştır. (4) Divani Lügat-it-Türk, 114, 3, e: (5) Menfi anlamlı kelimeye “ol, getir menin inissileri vardır, Burada i&) masali deği ve İngiltereden yoruz. “Kâşgarlı Mahmud" un söz. | #kzedelim ararını vre müzakerelerinin neti - | yanım, Fransadan ve a i (4) “Yal la kullanı Olu Almanlar Lokarna k buat, Cepe numiyetle, memnu: | müstemlekeler İstediği Şi sırada,Mar düşürmeğe çalışıyor e İm erin sözüne “ul, Lal-arak Modul, yapın (İNG tefsir ediyorlar jcesi bale İlan kullanmaktadır. | sad mdalarr zerinde öddin ettiği Dağ ve Dhağ (3): Bir eöetiır, | si 'Tü. Ter ve Sigay Tekçe KE Berliner 'Ta- | niyetbahş bir lisan -İ hakları terketmeye razı olmasma ihti | | Atina, 12 (Tan) — Ahali Partisi | MANASI - arapça - “leyce” - yani “ol | bunu (Çek ., oi) diye sah ederik çu ma - Berlin, 12 (A.A.) — Berliner Z ğ “ Boğ lesi Boğazlar mese Başı 1 incide £ evvelâ kendi vesaiti- ğa tevessül etmek, bize imza (7m emniyeti Boğazlar mukavelesini mal vermemektedir. © Meksikada bir tren yoldan çıktı Meksiko, 12 (A.A:) — Meksiko - ideri Çaldaris şimdiki kabineyi isti- faya mecbur etmek için diğer partiler ie teşriki mesal çarelerini aramağa başlamıştır. Siyasi mahfellerde Çal. | darisin bu teşebbüsünün bir netice vermiveceği muhakkak telâkki edil. | madı” - dır, Argu lügatidir. Meselâ: “Ol andağ dağ ol” denir ki “bu böy- le olmadı” demektir. Oğuzlar bu ke- Himeyi alarak “day ol” sözünün “te kül” şekline çevirmişlerdir ki bu da “leyse” manasınadır. Oğuzlar Argu- lara komşu oldi — babam yoktu, anası yoktu... il i,. kel mesi de (mon ii) dem yapılmıştır. (Dictionnaire ety. moloğıgue de İn İsigue iranca.se, par Üz“ car Bigch, T. 1. p. 375). (6) Bu ek doğrudan doğruya (ağ) olar vak tanmlayıcı anlamda almmırun (adağ) v (dağ) kelimeleri çıkar, Bunların birineri sali de yazıyor: “Adazı cogul, icezi çoğul ge ecratlni ermtiin Ki Wella vü | uklarından iki oyma: | ana kökün “kudret İmavvei Balam etiirenlerin muldafan etikleri gaye | Tİ Si kavvetimlele lari | amel ae aramda bir yen ek Em, dileri de biribirle Karışmış, | çeyver ve kutter sime Sirenien'eyi nini idi, Hal- DÜ diy a tahuco ir a k,, deriz. İk ncisi de yine lerden biri de, sulhün ten de duracağımız en mükini pena tar” (4). met ken buki dünyanın yavaş yavaş bütün| yoldan çıkmıştır. Bu sırada, meçhul Yunanistandıı don'» 5 » gelmiş ve bü z değil” ke- dağ. dedi. hukuki ve siyasi kuvvei müeyyid& ge li davrandığımız | şahislar tarafından birkaç el silâh Ta Esir “e lerden siyrümak yolunu tutmuş gö-| üzerinde çok hassi atılmıştır. Yolcular, Veracruz - Mexi- | manevrası örlüktmi ani) rn bir istikbal davamızın tam ve şamil arada korunmasını istihdaf etmesi bu di di şüphe yok. rünen bugünkü karışıklığı içinde Bo- gazların ayrıca atayip vaziyeti, de- t sulhü temin, herhangi bir müte-| itibariyle de co trenine yapılan son suikasti kalır yarak telâşa, düşmüşlerdir. / ham az La “Atina; 12 (Tan) — Büyük deniz lardan biri, menfi anlanımı da't yan “dağ - değ” sözüdür, Öteki de keptir. Bun-| o > vel > NE Med iğ a vani gi, | Reösep Peker Ankaraya ver e enilcale bir Mar gemilerinin #imendifer beri —. le Gn bala büclm re hükmi katan “of kelimesidir. Ba: döndü tasayvuruna cüret vere li ve tayyarelerin içimpirelekte “İma toplanması emredil. | Kât iki kelime kaynaşarak bir tek) Halk Partisi Genel Sekreteri ve Kİ vaziyet ihdas ati, SAİEBEE HİP âlem: | mesafe methumunu ortadan kaldır | “Şanghay, 12 (A.A) — Nankinde-| pi, Bu manevraları takip edecey | Kelime HAİNİ atmıştır. Öyle ki bu | tahya saylavı Recep Peker dün eke bugünkü vaziyeki Ze idiğine açmış |dıkları bir devirde, Boğazları herhan-| | Xi bakanlığı, Mogol - Sovyet pak. | MiÜr. ” ün “defi” e hüküm manası katmak şamki trenle Ankaruya hareket et - nin kapısını ie yaa KE syetinden farklı değil- dir, Nerede kaldı ki, Boğazlar mmi- kavelesile emniyetimiz: e devletlerin, herhangi bir harp ihti- uniyetimizi temin edebi- gi bir cüretkâr mütecavizin baskın heveslerine açık bulunduramayız. Hükümetimizin notasi, bu bakım- dan, bugünkü arsrılusal durumda Boğazları tahkim hakkımızı en kü- tr hakkında Sovyet büyük elçisine i- kinci bir protesto notası vermiştir. Kübada patlıyan bombalar olan Kral Frlerden gemiye gelecek ve #abitana karşı bir nutuk iradından sonra donanma denize açılacaktır. Dünkerk ile Duvr arasında ein veniden “dir” de getirerek “de Bildir” bile deriz (5). Simdi bu “dağ” kelimesini analiz edelim. Etimolotik sekli sudur: m (© Mm miştir, Romen tclebeleri Pireden geliyorlar malinde mm. ir, İçük bir tereddüde yer verdirtmiyecek | Havana, 12 (A.A) — Dün Küba uğ İNİ ade) Şehrimize uğrayarak Pireye giden lecekleri de artık iyki el Kadar kuvvetli değin Ta © İ santiyagosunda, sokakta patlıyan bir feribot m DE Ana köktür. Mosruan | Ro'DEN talebeleri yarınki salı günü l- Taponya, z tirerek müldafan etmek “ ti | bomba iki çocuğu öldürmüştür. Yir-| Paris, 17'(AA)'— Dünkerk e dotruya “esas, varlık" anlamlarına, | DAPIMıza gelecklerdir. . Bu talebeler kilmiştir. Herhangi bir taarruz kar- gısmdr kalırsak Uzakşarktaki do-|ve mantık kuvveti diplomasisi için, hele son za-| mi dört saatten beri bu, beşinci infi- Duvr arasında yakında bir feribot | dr. iki gruptur. Bir grup doğru Roman yaya gidecek, İkinci grup ise bir haf- Avrupa > ör“| lâktü i . dan | servisi başlıyacaktır. Manş denizi al- 2) AA: Ana Keti anlamının sahi z im gönderecek lere nazaran, ör-| lâktir, Polis, Joven grupu #zasın iy ny şehrimizde kalacaktır. midir? Italyanın Lokarma vi e İP kazanmıştır. | beş kişiyi tethişçilik suçu ile “tevkif |tmda yapılacak olan tünelin ingasma | olarak onu kendinde, teneneeii mtti.| İrade zarfında, Balkan anlaş sindeki İN me | “Efükümetimiz tarafından verilen | gtmiştir. Evvelki gün, Havanada bir | kadar yolcular ve oşya, aktarmasız Te e ef me mandi eN" | ması talebe seksiyünu üzerinde te - için koyduğu kayitleri, KAAN aaa | notanın alâkadar mn Kilisede iki bomba patlamıştı. nakledilmiş olacak ve hayli zaman | yo.y fabtt var demekti maslar yapılacaktır. Talebelere yatı polenin adi e tem ede: | darda Hk ile, hakli Kİ ca amam amman | kazinlacaktır. Bul benzer bir ere |” py Kne ve namacak meklenlerinden birinde yakaları | Me nihayet munelf e inizi kuvvet, | niyeti noktasından bizi serbest bırak-| vis harp zamanında, Ingiliz ordusu | “a4” eeklini alan ve sonra ir | çin Mili Türk Talebe Birliği tarafın. FAKAT, ÇOK DİKKA İETMELİYİZ. DEV- RİLEN KAYANIN iğ Y mak istememek demek olur ki, bun: Ji dan kötü bir niyet tezahürü de tasav- vur edilemez. Ali Naci KARACAN TEVİYATI / DOĞRUYMUŞ: htiyaçları"için tesis edilmiş, fakat sulh olur olmaz, armatörlerin menfa- atlerine halel vermemek üzere kaldı. Fılmıştı. VAR! cü elemanm tesirile vokalini de kavhederek tek "d” konsonu halinde keten hu unsur “varlık vasfı haiz olan bir sahip” anlatmaktadır. Edgar Wallace'in Resimli Romanı AYAK SESLERİ izirrim DAN GELENLER » O TARAF. e İ)ME OURSANIZ OLUN ÖLECEKSİNİZ / dan yer temin edilmiştir. Polis “Elinde iki bıçakla dolaşan sarhoş Küçük Mustapaşa caddesinde 11 pumaralı inekçi Hâfızm evinde otu- ran sabıkalılardan Sabri oğlu Kel Tevfik kerestecilerde sarhoş bir hal de iki elinde iki bıçakla dolaşırken yakalanmış ve hakkında tahkikata başlanmıştır. İki suçlu arasında bir kavga oldu Sarhoşluktan ve etrafa sarkıntılık» tan suçlu olarak nezarethanede bu tandurulan Rami sakinlerinden Esat oğlu Hilmi ve Köylü namile tanınan Mustafa oğlu Ahmet biribirlerile kav gâ etmişlerdir. Ahmet bir aralık Hil- minin yanma sokulmuştur. Bu sırada Hilmi cebinden yüz kuruş çalmdığını iddia etmiş ve para Ahmedin cebinde çıkmıştır. Buna hiddetlenen Ahmet Halimin yüzüne indirdiği sıkı bir yum rukla onu bayıltmış ve ağzından bur- nundan kan gelmesine sebebiyet ver- | miştir, Ahmet hakkinda tahkikat yar pılmaktadır. Odacı Abdürrahman bulunamadı Süngertilik şirketinin kasasmdan bin yüz lirayı çalıp kaçan odacı Ab- durrahman henüz ele geçmemiştir. Polis iz üzerinde yürümektedir.