28 Ekim 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2

——— o Bkü yim Kan Türk sahnesinde yeni ümitler Geçen gece İstanbul Halkevi tiyatro şubesinin Alay köşkün» de verdiği bir temsilde | bulun- dum. İbsen'in “Hortlaklar,, pi- yesi “Babalarm günahı, sadıyle Türk hayatyna adapte edilmiş olarak, hiçbirini tanımadığım birkaç yeni kabiliyet tarafından oynandı. Babasmın paltosunu giyeh bir çocuk gibi, o genç sah- nenin bu ağır eser içinde kaybol- mast intibaksızlığını gözden ka- çırmamak ve bağışlamak şarti- le, doktor Celâl Tahsinin tem - kinli nezareti altında boy atan bu taze kaliteler beni ümitlen- dirdiler. Mutlaka beynelmilel kıymetine değil de, artistle eser arasındaki sempati münasebeti- ne dikkat edilerek seçilecek bir piyeste, bu gençlerin çök ddha serpilmiş Oo görünebileceklerine inandım. Bu şart, şehir tiyatzo- mıza kadar her iz için bazı farklarla doğru olsa gerek. Aktörün piy?se intibakma ait kültür, mizaç ve terbiye zaruret- derini ihmal ettiğimiz içindir ki Avrupa şaheserlernin çoğu | ve belki hepsi, artistlerimizin çoğu» nun ve belki hepsinin üstünde fazla pot yapıyor. Ne olursa olsun bu yıl Türk sahnesi güzel vaatlarla mevsimi açmıştır: Halkevi tiyatro şube. sinin Beyoğlu salonlarından bi- rinde de temsillere başlıyacağı kulağımıza çalındı; repertuarı birçok yeni telif eserlerin müj- delerile doldurulan şehir tiyat- rosu, yarın geceden itibaren, şa- ir Necip Fazılım “Tohum,, ad ilk piyesini Ertuğrul Muhsinir | de iştirakile temsil etmek © gibi iki kat ümit verici bir hazırlıkla mevsime girecek, Şehzadebaşında san'atkâr Na- şidin “Komiki şehir,, tulüatın- dan istifa ederek tenekesiz, sü- pürgesiz ve külâhsız, disiplinli bir sahnede piyese ve suflöre yüzde yüz itaati kabul etmesi ve tam bir komedyen invanını muvaffakıyetle benimsemesi ti- yatro tarihçilerimizin hot defte- rine geçecek bir hâdisedir. O- nun, Ertuğrul Sadi ile yanyana, Şehzadebaşının bir tiyatrosunu trkabasa alâka ve kahkaha ile doldürduklarını gördüm. Operet nevinde de bir canlan- ma var. Şimdiye kadar birer sayfiye eğlencesi halinde kaldık- ları için lâyık oldukları dikkat ve takdiri iyice bulamıyar Sü- reyya opereti Fransız tiyatro- sunda ve Muhlis Sabahattin — Cemal Sahir opereti de Maksim de temsillere başlamış bulunu- yorlar. Sizden kuvvetli bir alâka ve hazin sebepleri düşünülecek o - lursa ayni nisbette bir müsama- ha da bekliyecek olan bütün bu ramp hamlelerini, sahne efior. larmı teşvik ediniz. Ninayet, iş- te, memleketin ne kadar tiyatro kabiliyeti varsa karşımızdadır. Türk sahnesine karşı ihmalimi- zin ve kayıtsızlığımızm hiçbir Haydarpaşa Hastanesi Yılbaşında açılıyor Haydarpaşadaki Nümune hastaha- nesinin moksanları henüz tamamlina- mamıştır, Onun için 29 Birinciteşrin- de açılamıyacaktır. Temin edildiğine göre, hastahane ancak yeni yıl başın- da çalışmağa başlayabilecektir.. Av- rüpaya ısmarlanan âletler de henüz yelmemiştir. Haydarpaşa hastahanesi 250 yataklı ve tam teşkilâtikder. Beş paviyondan mürekkeptir. Paviyonlar €vve'ce ayrı ayrı iken, şimdi birleş- tirilmiştir. Birinci paviyonda dahi kadın hastalıkları, kadın servisleri, idare ve saire vardır. Üçüncü paviyo- nun üst kısmı harici erkek koğuşu, alt kasmı göz servisidir. Dörgüncü ve beşinci paviyonlarda barici kadın has talıkları servisi bulunmaktadır. Has- tahanede kadır ve” erkek koğuşları biribirinden üzaktır. Her koğuşun dok torları ve hemşireleri ayrı ayrıdır. Pa viyonlarda kirli ve temiz çamaşır a- sansörleri ile yemek asansörü var dır. Dördüncü paviyonda iki büyük we ayrı teşkilğtn ameliyathane var- dır. En büyük paviyon beşinci pavi- yondur. Burasr dört kattır. Her kata haş.a sakli ve saire tirmamen asansör lerle yapilmaktadır. Bu paviyonün bodrum katında otopsi kazanları bu- İsamaktadır. Çocuk hastalıkları, id İ rar yolları, kulak burun, cilt servis. leri bu paviyonun muhtelif daireleri- ne yerleştirilmiş bulunmaktadır. Bu hastahime tamamile modern bir şekil dedir. Her hastanın başucunda hususi tertibatlı bir zi) vardır. Tfer koğuşta lâboratuvar ve soğuk hava dolapları bu'unmaktadır. Hastahanenin mmutvaz- $) alafranga yemek pişireeek bertiba- tı, temiz bir bulaşıkitane ve çamaşır. haneyi ihtiva etmektedir. Alt katta soğuk hava mahzenleri, duş ve bap- yo daireleri vardır. Röntgen dairesi İ ve eczahane çok modern bir şekilde- dir. Hastahanenin bahçesi de güzel bir şekilde tanzim edilmiş ve ön te- rafa duvar çekilmiştir. Evvelce her İ paviyonun kalöriler santralı, ayrı i- ken, şimdi bunlar birleştirilmiş, bü- yük bir sântral yapılmıştır. Kalörifer banyo ve duş daireferinde her zaman : sıcak su bulunmasını temin etmekte dir, Ayrıca yangın ihtimaline karşı 110 tonluk bir su deposu ta İsi, i olacak ve büytik bir ihtiyaca cevap verecektir. Belediyelerin geliri nasıl çoğaltılacak? Belediyeler kongresinde konuyu. Jan mühim meselelerden biri de bele- diye gelirleridir. Kongrede bu işi e | tüf etmek için ayrılan komisyon ir. mi maddelik bir rapor hazırlamıştır. Belediyelerin varidatını çoğaltmak için, yirmi maddeden belediye resmi alınmasını teklif etmektedir, Bu ra - por üzerinde şiddetli münakaşalar ol- muştur. Bunlardan bir kısmı kabul edilmemiştir. in temenni ola Tak kabul ettiği noktalar üzerinde bir Yâhara İçişler Bakanlığı tetkikat ya. pacaktır. Belediye gelirlerinin arttırıl ması düşünü ürken, diğer taraftan halka yük olacak bir karar alınmama- sına dikakt edilecektir. —————— mazereti kalmamıştı. Alâkanızı esirgemezseniz, o, halkın hima - yesini kazanmış her tekâmül gi- bi, güzel hedefine doğru enini- etle koşacaktır. 4 Peyami SAFA Istanbulun en güzel hastahanesi | ŞEHİRDE OLUP HALA | İ Yaz başındanberi İstanbulda | bfo hastalığı bağdaş kurmuş o- turuyor. Aşısı, mil İ reden gelip (girdiği İ böyle öldürücü bir | aylardanberi İstanbuldan kökü İl hazınamaması o kadar tatlı bir manaara arzetmez, Gerçi ara sıra İstanbulluların sağlığile alâkalı memurlar ga vak'aları o kadar çok | değildir. Normal o vaziyettedir. Diye beyanatta © bulenarlar İİ amma, bir hekim icin olduğu il kadar bir şehirli için de tifle- nun bir şehirde — bulunmasına normal adını sermek hiç te nor- ! mal değildir. Bu mormal sözünden aranan anlam tifonun hafif olduğu mâ- nas ine bunun en kuvvetli delili * hastalık başladığındanberi İstan- bulda haç defa kaydedilmiş, TAN ,-————— NeDersiniz?— | barlardan nekadar şifa Ha una dair rahamler mekt TEP Ol bulmuş olursa olsun tifo Istanbul » da yerleşmiş görünüyor. İçilen her bardak suda bir tifo korkusu || direktör seziliyor. Tifo çıktığı yer neresi. dir? Ocağı nerededir? Bu keşfe dilmiş değildir. V. i i ü ine nazaran bu şehirden hastalık peh te tedirgin edilemi. yor demektir. E artık insan sor- | mak zorluğunda kalıyor. Bu tife me zamana kadar İs. tanbullunun sağlığını ve hayatı- nı tehdit edecektir? Görülüyor hi, gazete beyana - tile ve arasıra yapılan aşı ham- ielerile bu pis hastalık tepelene - miyor. Buna daha ciddi ve da | ha esaslı tedbirler lâzundır. | Biz böyle düşünüyoruz. © * l Siz ne dersiniz ? va 4 Üniversite . Rektörü Romaya gitti İstanbul Üniversitesi Rektörü Pro fesör Cemil Bilsel dün akşam sem- İ plon ekspresile Romaya hareket et- miştir. Cemil dün akşam bize dedi ki: —Romada yeni yapılan Universite binalarının açılma töreni var. Bu tö- rende bazır bulunmak üzere, İstan. bul Universitesi namı Romaya gi- diyorum. Seyahasim 12 » 13 gün gi. recektir. Baska bir tetkikat mevzmu bahis değildir. Merasimde bulunup Istanbula döreceğim.,, Çocuk hekimleri top'andı. Çocuk hekimleri encümeni evvelki gün profesör Dr. Ihsan Hilmi Alan- tarın başkanlığında ilmi bir toplantı yapmıştır. Bu toplantıda evvelâ en cümen tarafından çıkarılan mecmua işleri görüşülmüş. sonra, doçent Dr. Şevket Salih Soysal, Dr. Memduh, Dr. Fedon tarafından muhtelif çocuk hastahkları üzerinde tebliğler yapıl İ mış ve bazı münakaşalar olmuştur. Eneümen on beş gün sonra tekrar toplanacaktır. Ekmek kaça satılacak? Belediye dalmi. encümeni bugün ekmek meselesini görüşmek üzere ö- zel bir toplantı. yapacaktır. Ekmek narh komisyon, üç gün evvel toplan mış, ekmeğe 30 para zammederek fi- yatı 12 kuruş 30 para olarâk tesbit etmişti. Fakat bu fiyatı daimi encü- men tasdik etmediğinden yeni narh henüz tatbik edilmemektedir. Buğday piyasasmın düşmek ihtimalleri göz- den uzak tutu'madığı için, yeni tes- bit edilen marhın daha birkaç gün tat bik edilmiyeceği söylenmektedir. Sağlık Müsteşarı Avrupa- dan geldi Milletler Cemiyeti hıfzıssıhha komi tesi toplantısına Türkiye namına İş- tirak eden Sıhhiye Müsteşarı Hüsa meğdin Kural Avrupadan şehrimize dönmüştür. Hüsameddin Kural diyor 3 — Komite toplantısında, memleke- timizdeki trahom mücadelesi hakkın- da izahat verdim. Bundan başka st- ma mücadelesi, köylülere verilmesi lâzımgelen gıda meseleleri Üzerinde İ ter. Bu yüzden Avrupadan gelen eks- görüşüldü. Bu mese'eler hakkında da biret rapor verdim. Hüsameddin Ankaraya gitmiştir. İstanbulda Emniyet me- murlukları kuruluyor Bir müddet evvel kaldırılan mer- kez memurlukları yerine Emniyet me murluk'arı ihdası kararlaştırılmıştır. Emniyet memurluklarına terfi sirası gelmiş olan merkez memurları ve yük sek tahsil yapmış kıymetli gençler ta yin edilecektir. Avrupa ekspresi bir mar- sandizle çarpıştı Evvelki gün Avrupa ekspresinin 12 saat geç geldiği yazılmıştı. Alman haberlere göre, bu gecikmenin sebe- bi Yugoslavya hududunda * bir tren karası olmasıdır. Istanbuldan perşem be günü hareket eden ekspres, bir marsandir'e çarpışmıştır. Çarpışmada beş kişi ölmüş, 10 kişi de yaralanmış- pres te gecikmiştir. Ticaret muvazenemiz Bu yıl tecim müvazenemizin önem Hi bir farkla lehimize kapanacağı an. laşlmaktadır. İçinde bulanduğumuz yılın ilk alm ayındaki ihracatımızın değeri ithalâttan 10 milyon lira kadar bir fazlalık göstermektedir. Düvizle- ti Merkez Bankasmda bloke olan mil yonlafca Yiralık ithalâta kârsi yanıla- cak ihratat, dış ticaretimizin daha büyük bir inkişaf kazanmasma yara- yacaktır. Halkevlerinde bayram törenleri Cümhuriyet bayramında şehrimiz. deki bütün Halkevlerinde birçok mü sömereler tertip edilmiştir. Cümhuri- yet Gençler Mahfeli, Cümhuriyet bay tamına rastlayan Üç gün içinde Bey- oğlu Parti merkezinde büyük müsa- mereler verecektir, Eminönü Halkevi merkezinde de bugün saat 16 da bir top'antı yapılacaktır. İçtima Agâh Sırrının söylevile açılacak. Mediha | Baysal söz söyliyecek ve Halkevinde yeni kurulan 60 kişilik koro tarafın- dan bir konser verilecektir. Yarın sa- at 22 de bir hair yan rini olan | ev çarşamba günü için de büyük bir | konser hazırlamıştır. Alay köşkünde | bü akşam saat 16 ve 2i de iki defa | temsil verilecek ve Babaların günahı adı piyesi oynanacaktır. Tenssii, 29 ve. 30 İlkteşrinde yine tekrarlanacak- tr. No. 72 Cumbadan Rumbaya Server BEDİ Cemile birdenbire sustu ve gitti, i na ta - mete doşru ' hâdise! Nail Beyin yakalanışı, Tah sin Beyle ayrılma teşebbüsü, o ne olduğu hâlâ anlaşılamıyan entika saat hikâyesi, Nahide, Selimin ev - deh çıkması, Nahideye tesadüf, Tahsin Beyin teklifi, senedi, anne * onu dolu dizgin meçhul bir istika - Hâdise üstüne laşmı gaile i ifşaatı, Lili ler. bi k bir iş meselesi... Bütün bu eski ve yeni hatıralar, intibalar, tarih sralarım kaybede - rek Cemilenin zaten inzibatsız bey- sur vardı: Karagümrük ve Taksim. Fakat şimdi neden Karagümrükten © kadar nefret ettiğini ve Taksim: de ne bulduğunu henüz iyice anla - mış değildi. Hayat onun aklından ga hızlı koşuyordu. İnsiyak- e edi çak ol sere mik canının pek şeye : tedir olduğunu hisseti e ayyen ve canlı bir ümidi olmadığı için, arada bir, içini patlatacak ka- dar büyük sıkıntı nöbetlerine uğra- Gözlerini kapadı ve bütün bun - Müphem bir tarzda ve kendine Selimi düşünen Cemile onun hasre. tini duyduğuna da emin değildi. Belki de ona karşı öfkesi ve gu- ruru bunu kendi kendine karşı iti- vaf etmesine mâni oluyordu. Tahsin Bey onun bu tatlı durgun halini uzaktan bir müddet seyrede- rek: g7 Ne düşündün gülüm? Diye sor Cemile içini çekti. Her zamanki Te ee Nr — Anlamıyorum, dedi, benim bu a, senin gibi yaşlı bir işim var? Niçin yaşıyorum ben Al - lahını seversen? Ve sen benden ne istersin kuzum? Bu masraflara ni- çin girdin? Kimsin sen? Kocam de ğilsin; ne derler ona?.. Zamparam değilsin; babam değilsin, Benim sa na görünürde hiçbir faydam yok. Bir düğmen kopsa ya hizmetçiye, ya Şahindeve diktiririm, kendim elimi bile sürmem. İşte bunu düşü: nüyorum: Ben kimim, sen kimsin? Eskiden ben Karagümrüklü deli Cemile idim. Sabahları yediye, se kize doğru uyanırdım. Pat, çat, küt, şırak, şak: arabacı Mehmet siska İTENLER KUÇUK HABERLER * Inhisarlar Genel Direktörü Mit hat Yenel şehrimjze dönmüştür. Ge- nel direktör Ankarada, şarap ve tütün müstahsillerine bu yıl idarece yapı- lacak yardımlarla, bu ylki mübayaa faaliyeti işleri üzerinde bakanlığa iza hat vermiştir. * Ekonomi Baaknlığı kredi işleri irektörü Cevat Nizemi, kredi & Üzerinde incelemelerde bulunmak ü- zere şehri lümata göre, esnafa kredi temin et * inek için 3 milyon İm: sermayeli bir Halk Bankası açılacaktır. Banka ser- mayesinin bir milyon lirasını Maliye İ Bakanlığı yatıracak, üst tarafı hisse senetleri çıkarılarak temin olunacak» ter. * Fındık piyasasındaki yükseliş ler normal bir duruma girmiştir. İç İmdık piyasası 49 kuruştan Sİ kuru- va kadar alıcı bulmuştur. Bü fiyatlar, bir.hafta öncekine nazaran 12 - 14 kuruşluk bir fazlalık göstermektedir. Kabuklu fındık 22,5 kuruştur. © Gayrimibadillerin Ankaraya gön derecekleri keyet Cümhuriyet bayra- mından sonra seçilecektir. * Son günlerde kotnşu memleket- lere balık ihracatı artmağa başlamış. tır. Bilhassa mühim wikdarda pala- mut sevkedilmektedir. Balık resmi on beş yirmi gün daha devam edeceği için bir havli ihracat (yapılabileceği umulmaktadır. * Beyoğlu Gençler Mahfeli, Bey- oğlu Parti merkezinde dün kış reper- tuvarının ikinci temsilini vermiştir. Müsamerede H, R. Lenarmand'ın “Zamap, bir rüyadır,, adlı piyesi oy- manmıştır. * Universite fakültelerinde talebe Sayısı bu yıl beş bini bulmuştur, Ge. çen sene bu rakam 4025 idi. Bilhassa ilk snuflar çok kalabalıktır. * Türk Maarif Cemiyeti Kadirga Talebe yurdu bahçesine yapılan Ata- türk anrtınm açılma töreni çarşamba gümü sast 14,30 da yapılacaktır. lâjlardan almacak kazanç vergileri Plâjlarm hangi milesseselere kıya- sen kazanç vergisine tâbi tutulmaları Mizengeldiği bazı Maliye şubelerince alâkadarlardan sorulmuştur. Verilen cevaba göre, plâjların deniz hamam- larına kıyas edilmesi ve o nisbette vergiye tâbi tutulması icap edecektir. ae > Biril ” Onümüzdeki perşembe günü arsı. ulusal biriktirme günüdür. Bu müna- sebetle ulusal arttırma kurumu tara- fından propagandalar yapılacak. kon- feranslar verilerek halk tutuma teş- vik edilecektir. Ayrıca, şehrin birçok yerlerine devizler asılmıştır Evkaf Genel Direktörü geldi Evkaf genel direktörü Fahri Kipır Ankaradan şehrimize gelmiştir. Fah- ti burada, İstanbul, Beyoğlu ve Us- küdar kazalarında kurulacak müsta » kil direktörlüklerle başdirektörlüğün kadrosu ile meşgul olacaktır. Şehir Meclisi fiz açılıyor İstanbul umumi meclisi Teşcinisi- ni toplantılarına cuma günü başlaya. caktır. Birinci toplantıda riyaset diva gı, dali enelimen seçimi yapılacak» tır. Dajmi encümende bir değişiklik olup olmayacağı şimdilik be'li değil dir. Bu sene mecliste görüşülecek bir e i çok önemli meseleler vardır. allarına yokuşü tırmandırır, Arka- sından yağlıkçmın gelini, “vur pat- lasın, çal oynasın, bu hayat böyle ken gün geçer, loş arabacısı da, yağlıkçısı da, kavafın oğlu da mahallenin beyi , efendisi, lıyarak: — Ahahah, beniz dedi, yine vözi vici vici İâE itmeye başladın. Ne hoş söylüyon gülüm... i | kanlık bu tetkiklerin gelmiştir. Verilen ma İ 28-10-9355 sazım Balıkçılık Enstitüsü Ekonomi Bakanlığı tarafından kati | surette ıslahı kararlaştırılan balıkçı” İ ık enstitüsü pek yakında yeni şekil | de çalışmağa başlayacaktır. Ekonomi Bakanlığının buna ait hazırladığı prog | ram enstitü direktörü Necmeddine bildirilmiştir. Enstitü bu seneden iti» baren enstitilde bilhassa tetirik seya- İ batlerine fazla zaman ayrılmıştır. Ba- sonuçlarından İ bütün memleket balıkçılarının istifa- ini temin içinemütehassısların ve» recekleri tetkik raporlarını broşür- ler halinde bastırarak bütün balıkçı- İsra meccanen dağıtacaktır. Bundan | başka tetkik heyetindeki profesörler gittikleri bütün mıntakalardaki balık- çlara bususi konferanslar verecekler» dir. Bakanlık faydah balıkları yutan ve bilhassa cenup ve garp denizleri- mizde bulunan yunus ve köpek cin- sindeki canavarların mahvi için tet- kikler yapmaktadır. Bu şekilde yaka- lanacak canavarlardan endüstri bakı- mından istifade için bu mıntakalarda yağ fabrikaları açılması da düşünül mektedir. POL Kadını makasla Göğsünden vurdu Tophanede berberlik eden Ahmet, Karaman #okağında oturan Hikme- tin evine giderek açtığı davadan vaz g*sip geşmiyeceğini sormuş, aldığı cevap karşısında kadını bacağından ve sol memesi altından makasla ya- ralamarştır. Yarak Beyoğlu hastane- sine kaldırılarak tedavi altma alıme miştir. Emirgânda bir eroin deposu Emniyet direktörlüğü kaçakçılık bürosu yeni bir eroin kaçı meydana çıkarmıştır. Emirgânda çalı” şan bu gizli etoin fabrikası işçilerin den Fethi, Mustafa ve Hasan Adliye ye verilmişlerdir. Yapılan aramada mühim mikdarda eroin, kazan ve sai- ze ele geçirilmiştir. © Sabrkalılardan Hüseyin, Eminö- nünde Kosti adında bir ihtiyarın boy nuna tarılmak suretile 10 lirasını â* şırmıştır. Diğer bir sabıkalı da tram- ayda bir yolcunun cebinden 10 Jira- sını ça'mış, derhal o yakalanmıştır. Her ikisi hakkında da takibata baş- Hay mam 4 A ye ait behu”2 nan ve şoför Avninin idaresindeki 1960 numaralı kamyon Kireçburnune dan geçerken yeni bir binanın gi sine çarpmıştır. İskele üzerinde wazenesi * Kumkapı sahilinde bir ceset bu- Tunduğunu yazmıştık. Fatihte kurşun Tus oturan Salâhaddine ait olduğu anlaşılan ceset, görülen lüzum üzerine Morga kaldırılmıştır. © Süleyman isminde bir tayfa, Şahini Bahri isminde kayıkta çalışan Habibi kürekle başma vurmak sareti- le yaralamış. tahkikata başlanmıştır. © Sabrkak Kâzmm, altın m tırlmış üç on kuruşluğu altın di tani” 10 biradan sürerken Yüksek” kaldırımda yakalanmıştır. * Dünkü bir akşam gazetesi Kar- tal açıklarında batmış bir kayık bulun duğu ve bu kayığın bir ay evvel kay» bolan dört gence ait olması muhte mel olduğunu yazıyordu. Yapılan tah kikat, bu ae ağir. yar bağlı ıklardan biri VU, mi DR açıldığını göstermiştir. Doğrudur. Sen daha buradaki ha - yatın hikmetini idrak itmedin. Sab- ret hele... Gör bak ne imiş hikme - ti Bana dua ideceksin sonra... Em imdilik lüt it, benim di . Sana şimdicik bazı kitaplar göndereceğim. Onlara bir göz at Sen akıllışın, içinden çıkarsın, Bir kaç satır ezber it, Bak neler ola * cak, göreceksin. Olmaz mı çiçe * ğim? “Tahsin Bey divanın önünde çüktü ve Cemilenin kenara sark: bir elini öptükten sonra çıkıp git Hele Cemile bu şiir, kitap filân meselesini hiç anlamıyordu. Bu yalan, bu gösteriş kime, kim” lere? Tahsin Bey ne yapmak isti” yor? Maksadı nedir? terkibi bile doğru dürüst okuyam” yor: “Talim Edebiyat, suretinde heceliyordu. Fakat bunun edebiyati telim ettiren bir kitap olduğunu #9” kıyarak şöyle bir içini açtı, beş 0" satir okuyup anlamıya çalıştı, na çıkaramaymen kitabı fırlatıP vaa Arkası var