28 Eylül 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4
8. » 1 MEMLEKETTE TAN Bir Sandal Gecenin Karan- lığında Suya Gömüldü | Hereke 27, (Özel aytarımız bildiriyor) — İzmit körfezinde bir kaza olmuştur: Abdurrahman ve Mahmut isminde iki sandalcı tuğla getirmek üzere Gergüden adlı bir sandalla Herekeden yola çıkmışlardır. Fırtınaya tutulan sandal, gecenin karanlığında dalgalara gömü- lerek kaybolmuştur. Sandalın kürekleri ve.dümeni, hâdiseden beş gün sonra Karamürsel sahillerinde bulunmuştur. Sandalcı- ların sarhoş olarak yola çıktıkları ve fırtınalı havada karşı sa- hile geçebilmek için bahse tutuştukları söylenmektedir. Sigara Kâğıdı Kaçakçılığı Mersin 27, (Özel aytarımız bildiriyor) — Kaçakçılık yaptığı haber verilen Aslan köyünden Hasan, uzun takipten sonra cür- mü meşhut halinde yakalanmıştır. Memurlar, Hasanı köye gi- derken çevirmişler, hayvanmın semerini aradıkları zaman 1050 yaprak Halep markalı cıgara kâğıdı bulmuşlardır. Kaçakçı, tah- kikat evrakı ile beraber ihtisas mahkemesine verilmiştir. Ekmek Fabrikası Kuruluyor Antep 27, (Özel aytarımız bildiriyor) — Yıllardanberi sü- rüncemcde kalan şehir haritası işini halletmek üzere İzmire gi- den Şarbay Hamdi, oradan İstanbula geçmiş ve şehrimizde asri ekmek fabrikası kurulması içini ilgil sosyetelerle görüşmüştür. İstenilen teklif varakaları gelince, bütün şehir ihtiyacını karşı- lıyacak ve halkı gayrisıhhi ekmeklerden kurtaracak modem bir fabrika inşasına başlanacaktır, Mahalle Yanmaktan Kurtuldu Adapazarı 27, (Özel aytarımız bildiriyor) — Park caddesinde Seyfettinin oturduğu evin bahçesindeki samanlıktan yangın çıkmıtır, Ateş, birkaç yüz liralık samanlık yandıktan sonra sön- | dürülebilmiştir, İtfaiyenin aldığı tedbirler yangının genişleme- sine meydan bırakmamış, civar mahalle yanmaktan kurtulmuş- tur, Son hâdise, şehir dahilindeki samanirkların uray sınırı dışına çıkarılması yolundaki kararın sıkı bir şekilde tatbik edilmesi lâ- zumgeldiğini göstermiştir. Balıkesirlilerin Edremit Gezisi Balıkesir 27, (Özel aytarımız bildiriyor) — Halkevi üyele- rinden 54 kişilik bir kafile Edremit gezisine çıkmıştır..Edremit İlçebayı ve Halkevi üyeleri tarafından karşılanan konuklar, şe» reflerine verilen çay ziyafetinde ve gardenpartide bulunmuşlar» dır. Resmi ziyaretlerden sonra civar köyler gezilmiş, Çamlıbel tepesi yolu ile tekrar Edremide dönülmüştür. Balrkesir Halke- vi Gösteri Kolu, o gece Mahfel Sinemasında “Öz Yurt” piyesi- ni temsil etmiştir. Bundan başka "Sülük Gibi” ve “Hayal Pe- şinde” komedileri oynanmıştır. Balrkesirliler gösterilen misa- firperverliğe müteşekkir kalarak ayrılmışlardır. Aşağıdaki re- sim, gençleri “Öz Yurt” piyesinde gösteriyor. No. 133 «| — Babalık ne işler gö renki alnan Hanife Kadın Yosma'nın söy- | YOSMA! leyişinden hiç hoşlanmadığını Etem İzzet BENICE — Bilmiyorum. Dün gece- denberi gelmedi. |, — Sende temelli giders — Peki sana ne oldu?. bende zaten hastayım, ölü- — Bilmiyorum, hastayım. İs- | üm, bütünlüğüne giderim. Ne sorusuna karşılık vereceği yer- de kendi incinik düşüncesini | ortaya koydu: | ekimi cm Andi .. o... | olacak sanki?. Babalık ta kendi — Doktor getirmediniz mi?, keyfine ne iste öyle yapsın. Geçkin kadın yastıktan başı- Ve yatağım içinde doğrulup nı güçlükle kaldırdı: — Kim getirecek kızımı, ne| —Pekiama nereye gidiyor- arayanım var, ne soranım, NE | sun? de elimden tutan. Bir sen | vardın, sen de üç dört aydır bir | © — Nereye olursa oraya, kerecik olsun uğramadın. İ — Kiminle gidecek$in?. Bu Ni Dede Me gibi çıkan | metresliğini yaptığın adamla ir Sesle SO! : mı? — Artık temelli gelmişsin- Genç kadın birden önemli bir mz ” “ a çıkarır gibi şımaran bir enç kadın, güneşten ışık, | sesle: geceden renk alan yüzünü ve — A... Ayol o benim kocam... gözlerini buruştura ve kısa: Hangi metreslik?. — Nerede?.. Temelli gelmek | o Deyiverdi. Nanife Kadın şaş- değil, belki temelli şitmek için | kınlık içindeydi. En önce karşı- m, sındaki kadını her vakit: oturarak sordu: Yosma omuzlarını silkti: gösteren açık bir duruşla onun | Dedi, sordu: — Kızm, Safiye.. Sıtma Salgınına Karşı Tedbir . Alınmalıdır! Mersinden yazılıyor : “Sıtma, bu yıl geçen senelerden çok daha salgın bir duruma girmiş- tir, Havaların serinliğine rağmen, | sivrisinek akınları henüz dinmemiş tir. i edilmiş, bedenen çalışmak istemi- yenler, mükellefiyetin karşılığı ola- rak birer lira ödemişlerdir. Fakat aradan aylar geçtiği halde hiçbir hareket | görülmemiş, hazırlanan proje yüzüstü kalmıştır. Bu işin bir an evvel neticelendirilmesi, kat'i mücadeleye en kisa yoldan baş- lanması lâzımdır i çeleriz.” Bir Komünistlik Suçlusu Ordu, 26 (Ozel aytarımız bildiri. yor) — Zabıta, kâzmirci Yusuf Ke Dan isminde birisini komünisti'k sue çu ile yakalamıştır. Adliyece tevkif edilen suçlu hakkında takibat yapıl maktadır, Tarim Bakanının Gezii Ordu, 26 (Ozel aytarmız yor) — Tarım Bakanı, Giresundan 6- tomobille şehrim'ze gelmiştir. Fatsa ve Ünyeye gidecektir. Sivas Kanalizasyon Tamamlıvor Sıvas 27, (Özel aytarımız bildiri- yor) — Urayın yaptırdığı kanalizas- yon insaatı bir hayli ilerlemiştir. Şim- di de, kanalizasyon yapılmıyan semt- lerde işe başlanmıştır. Bahkesir Hükümet Konf Balıkesir 27. (Özel aytarımız bildi riyor) — İs'âsiyon civarında Bandır- ma - Soma yolu üzerinde yapılacak olan hükümet konağı 94 bin liraya eksiltmeğe konulmuştur. aman | KÜÇÜK TELGRAF | İ HABERLER! | * Giresun, (Tan) — Tarım Baka- nile birlikte şehrimizde bulunmakta olan târrm uzmanları üç kola ayri. mışlar ve * incelemelerde bulunmak Üzere bugün Piraziz ve Kesap ilçe ve komunlarına gitmişlerdir. 9 Akşehir, (Tan) — Seçim daire lerini gezmek üzere ilçemize gelen Konya Saylavı Şevki Uludağ ve Mus- tafa Halit Unerman, Parti Kuranm- da esnaf teşekkülleri mümeasilleri ve halk ile görülşmüşler, dileklerini tes- bit etmişlerdir. * Sıvas, (Tan) — Inhisarlar Baş- direktörü Muhtarla Takibat Şubesi Amiri Hüsnü kazalarda incelemelere Şıkmışlardır. Osmanlı Bankası - İLAN Osmanlı Bankası gişeleri, 1 Birin- citeşrin 935 salı gününden itibaren yeni bir iy'ara kadar, saatlerde açık bulunacaktır : 1.— Galata Merkezi ile Yenica- mi şubesi : Adi günlerde: saat 10 dan 16 ya ka. dar, Cumartesi günleri: saat 10 dan 12 ye kadar. 2.— Beyoğlu şubesi : Adi günler- de: saat 10 dan 12,30 a kadar, saat 14 ten 16 ya kadar. Cumartesi gün- leri: saat 10 dan-12 ye kadar. Dediği kendi Safiye'sine hiç benzetemiyordu. oKarşısın- daki bu genç kadın baştanbaşa değişik birisiydi. Hanife Abla gözlerini uğuştura uğuştura: — Kocan mı?.. Diye sordu. , — Tabii. Kocam. — Ne vakittenberi?. — lik gündenberi... — Bana öyle dememiştin de.. — Sebepleri vardı. Hanife Abla dudaklarını bü- ze büze ve bir türlü inanmıyan, kanmıyan bir soruşla: — Oncağıza kız diye mi var- dın? Dedi. Genç kadın uzun 'bir kahkaha savurdu, sonra yine gü lüşünün kıkırtıları içinde sor- du: — Kız varmak, dul varmak ayrı ayrı şeyler mi a Hanife Abla?.. Hanife karşısmdakini koru- yan bir söylenişle: — Yok sanki bir kızoğlankız diye, bir de bile bile lâdes diyip varış vardır da seninkisi hangi- sinden diye soracak oldum.. Yarın | nin ayni 60 parti arasında oynanmış« tr.) Aklar Karalar l Dr Bernstein Bir ör İ e2-e4 <6 | 2.d2-d4 47 -d5 3. Abi -c3 <7-d$ 4.4 Xd$ «0 xd5 | srM-bs Abs - <6 İ & Agi-i3 Ag8 «(6 | M3-es Vd8 - e7 8. Fel - g5 Af6 - e4 9. Aci xds! Ve7-d6 | 10. Fg$-hal Vd6xd5? 11. Fb$- ek! Vd5 -d6 12. Fe4Xxf7 Kiş ve mat > No. 25 — Toplu hareket Aklar Karalar Steinitz N. 1. e2-e4 e) - €$ 2. Abi - €3 Ab8 - <6 2.14 es xf4 | 4 Agı.is Fis - b4 5. Ac3 -d5 Fb4 - a5 6. Ad$ x #4 d7-d6 | 102.0 Fes » g4 8. PAL -bS Şes - (8 9. 0-0 (Rok) Ac “85 10, Af3 X es! Fga Xdi İL. AH » gö Hi X gö 12.Ae5 X gü kiş ve mat (Yahut aşağıda yazlı İf AN —30-— KISA PARTİLER No, 24 — FT noktası (Bu parti 1927 Fransa şampiyona- sında oynanmıştır.) Aklar / Châron .d2-d4 e2 İrt Agı 83 Abi »c3 Fİil-c4 04-051! d4 X e$ Fe4 XxX (7411 Af3 » g3 . Vel -d$ Vd3 X e6 Karalar Polikier Şe xf? Şi7 - g8 E7-e6 Sg8 - 18 . Veb - (7 Kiş ve mat No. 25 — Tuzaklar (Bu parti 1929 da Pariste biribiri- Ril X #7 gene kiş ve mat) No 27 — Roktan önce Aklar Karalar Pollock N. 12-24 &7 - e$ 2. Abi -c3 Ab8 » c6 3. Agi -fi PİS - bs 4. FO -e4 Ags - (6 '5. 0 - 0 (Rok) DI - dö 8 Acd -d$ Fes - ge 1:C2 «<3 Fb4 » ç$ B.42-d3 Ac6 » e$ 9. Afa Xes! Fgi xdi 10. Ad$ X #6 G7 x (6 11, Fet X 07 * Şes . (8 12. Fcl - h6 kiş ve mat No. 28 — Serseri şah Aklar Karalar Seguin N. 1, e2 4 27 - e$ 2. Agi. (3 47 -d6 3. Fİ .c4 7.15 4.d2-d4 Azs - 16 5. Abi »c3 5 Xd4 6. Vd1 X de Fc -d7 1. A3 -g5 Ab3 - <8 8. Fc4 - (7 * ŞeB «e? | 9, Vd4 Xx 16 Şer x(6 * 10. Ac3 -d5 * Şf6 - es 1 Ag5-fö 1 Şes xes 12. Ad3 - 63 kiş ve mat TAN Klişe Atölyesi Renkli, tire, ototipi her türlü klişe yapılır. Ucuzluk, çabukluk, iyi, temiz ve güzel iş z | Açık Teşekkür Gözlerimde ve kulaklarımda hasıl ölan müzmin hastalıklar sebebile her İki uzvumda da liyakatle yaprlıb mu- vaffakiyetle neticelenen ameliyattan dolayı Tıp Fakültesi sayın göz has- talıkları hocası Profesör Dr. Herrn. İgershcimer ve sayın saylav Bay Şa- kir Ahmet ile hazık | bilgilerile kon. sükâsyonuna İştirak eden kıymetli hoca ve doktorlarımız Bay Niyazi İs- met, Salih Sait, Murat ve Kulak, Boğaz hâstalıkları hocası Prof. Bay Bahri İsmet, Dr. Naci, Murat, Nu- reddin, Etem, Sadi ve bu yüzden mürsseselerinde kaldığım iki ay zar- fında fevkalâde ihtimam ve alâkaları- İ pe gördüğüm Cerrahpaşa hastahane- sinin kıymetli başhekimi Bay Rüştü Çapçı ve arkadaşlarıma ve her hasta halimde hazıkane ve kardeşane se- habetine mazhar olduğum aziz dos- tum Prof. Bay Neşet Ömer'e karşı duyduğum derin ve samimi teşek- kürlerimi açıklar önemli mesajle- tinde her zaman muvaffakiyetler di- lerim, DİYANET işleri Başkanı Rifat Börekçi Açık Teşekkür Amansız bir hastalık neticesi pek genç yaşında ölen Ziraat Bankası mü fettişlerinden oğlum Edhem Fsik'm gerek hastalığı sırasında derin alâka gösteren ve gerek cenazesinde hazır bulunan Ziraat Bankası, Emniyet Sandığı ve mektebden bir heyet gön- dermek suretile okadirginaslık göste ren Mülkiye okulu direktörlüğüne ve hassaten Ziraat Bankası umumi mer- kezi erkânı muhteremesine, müfettiş ve memur arkadaşlarına, telgraf ve mektuplarla bizi taziyetle derin tees- sürlerimize iştirak eden diğer kıy- metli dost ve #rkadaşlara ayrt ayrı teşekküre büylük teessürlim mani ol- duğundan bu vecibenin gazetenizle yapılmasını saygılarımla dilerim. Pederi Aki Faik İmece BUYUK HAFTALIK RESİMLİ HERŞEY BUGÜN Pi #İATı 10 KURUŞTUR | him dokümanlar 28-9.935 mmm YENİ NEŞRİYAT Yeryüzü ü Faik Sabri Duranın bu yeni eseri güzel bir baskı ile ve renkli bir ka- pak içerisinde intişar etmiştir. İnsan tahsilinin yüzyıllarca çalışarak elde edebildiği yeni yeni bilgileri 200 kü- sur sayfa içerisine sığdıran bu eserde, yeryüzü ve gökyüzü karşısında hepi mizin hergün kendi kendimize sorüş- turduğumuz bir sürü sorgunun karşı lığını bulmak kabildir. Kitabın içindeki renkli tablolar, üs lüp, güzelliğine eklenirse eserin mü- kemmeliyeti daha açık anlaşılmış o lar Faik Sabri Duran, her sayfasını bir kaç güzel resimle süslediği bu eserin- de, üzerinde yaşadığımız büyük to» pun geçirdiği değişmelerden, güneşin şaşırtıcı acayipliklerine kadar birçok meraklı hâdiseleri çok kıvrak bir dil. le yazmıştır. “Gökyüzü, Yeryüzü, e serini eline alıp ta okumıya başlıyan bir kariin, kitabı sonuna kadar ayni zevk ve lezzetle takip etmemesi im- kânsızdır, diyebi Bir âlemin bü- tün gizliliklerini gözümüzün önünde canlandıran bu eseri bütün okuyucu- larımıza tâvsiye ederiz. . Arkitekt - Mimar * Bu aylık derginin 55 - 56 ıncı sayıları bir arada zengin bir mündericatla çıkmıştır. İçin de İstanbul sebze hali, Güzel San'atler Akademisi talebe me- #aisi sergisi ile güzel san'atlar birliği resim sergisine ait mü- ile bunlardan başka birçok yapılmış binalara âit fotoğraflar ve mimariye ait teknik yazılar vardır. * Kâğıttan Dünya, Niyazi Remzinin 18 hikâyeyi içine alan bu kitabı çıkmıştır. i . Deniz yolları IŞLETMESİ Acenteleri: Karaköy Köprübap | Tel 42362 — Sirkeci Mühürdar. ayy vade Han. Tel 22740. gı Trabzon yolu KARADENİZ vapuru 28 Ey- 101 CUMARTESİ günü saat 20 de HOPA'ya kadar “5929, GÜLEN... AAA A aman Telefon : GÜLÜMSEYEN BÜTÜN PARİS MAURiCE CHEVALIER FOLI BERJER filminde iTTiHADI Türk Sigorta Şirketi Harik ve hayat üzerine sigorta muameleleri icra eyleriz. Sigortaları halk için müsait şeraiti havidir. Merkezi idaresi : Galatada Unyon Hanında Acentası bulunmayan şehirlerde acenta aranmaktadır. 4.4887, aaannarasananaasananaaa MiLLi Maütas A0 Ad0AAAAA SAKA EA ASMASI atılgan; şen bir sıçrayışla yerin- den kalktı, Hanife Kadının boynuna atıldı: — Kızoğlankız vardım Hani- fe Abla.. Ve tekrarladı: — Kızoğlankız!,. Bu sarılış ve söylenişteki se- vinçli, başarıklı duyguları se- zen geçkin kadm ,meraktan ışıl ışıl yanan gözlerile yine tıp- kı eski, dert Ortağı, içli dışlı Satiye'sine bakıyormuş gibi onu uzun uzun süzdü, sordu: “ — Peki ama nasıl yaptın bu | işiZ. İ Gençkızbütün bağları etle- İ rinden ayrılmış gibi katıla ka- tıla gülerek: — Basbayâğı. Ondan kolay ne var ki sanki?, Dedi, devam eti — Bu işin ustası öyle dokgor- lar var ki, seni bile şimdi kız diye satarım.. Ve işi alaya döktü: — İstersen kalk gel benimle hemen seni kız yaptırayım. Genç kadın fıkırdak, Ama, koca bulmana karışmam!, Yosma güle katıla bu sözleri söylerken birden kapı açıldı, Hüseyin içeriye girdi. Hüseyin onları, onlar Hüseyini görür görmez odanın içini bir suspus- luk kapladı ve hepsi yerlerinde heykel gibi kaldılar. Bu sessizli- gi, kımıldanışsızlığı ilk bozan yine Hüseyinin sesi oldu: — Neredesin sen be imanma yandığım haspa! Bu lâkırdılar Yosmanm ku- | laklarında bir dinamit gibi pat- ladı, hemen yerinden kalktı: — Buradayım baba,. Dedi, uzun uzun onun gözleri içine baktı. Bu bakışlarda eski bir denemenin yenilenmesi vardı. Hüseyinin kızgın, haşa- rlaşan günlerinde ve ençok köpürdüğü anlarda o geceden renk alan iri (siyah gözlerini Hüseyinin bakışlarına takar, o- nu sindirir, uyuşturur, söndü“ rürdü. Yine onu yapmak isti- İ yordu. Fakat, bahalığın hırçın, rakıdan, uykusuzluktan rengi- ni kaybetmiş delideli bakan gözleri uzun zamandanberi alış- tığı başıboşlukla bu etkiyi kay» betmişti. Artık Safiye'nin göz“ İerindeki büyüleyici ışık, sindi- rici, uyuşturucu, söndürücü tl- sım yeter gelmiyordu. Babalık Safiye'nin üzerine yürüdü: — Adağım var kahpe, seni ayaklarımın altına alacağım, çiğniye çiğniye geberteceğim. Dedi. Safiye bu gelişi korkuY- la, heyecanla seyrediyordu. Ba- balığın altları halka halka etle- nen ve şişen göz çukurları birer kan çanağı gibi idi. Şişman, fa- kat, şiş yanakları porsumuş sar- kıyordu. Pos bıyıkları daha ka- barmış, büyümüş, sertelmiş, bi- rer çalı demeti gibi çenelerin- den taşmıştı. Etten bir tepecik gibi midesinin üzerinden başlı- yarak kasıklarına inen göbeği hopur hopur hopluyordu. Safiye geri geri çekildi, gö ğüs damarlarını yırtan bir kor. ku haykırışile: — Ne var, ne oldu sank Dedi. Pos bıyıklı adam dişle- rini gıcırdata gıcırdata: — Daha ne olacak kaltak?. Diye ilerliyor, Yosma'nın TArkası var)
