SON HABERFe iCMAL YURAN DEN ZCİLERİ AYRILIRKEN Bize dost ve komşu Yunamista- nın selâmlarını ve sevgilerini ren Yunan donanmasının resmi 2i- yareti dün bitmiştir. Yunanlı dost- larımızın aramızdan ayrıldıkları bu günde bu ziyaretin bıraktığı sami- mi intiba bir Odefa daha tek- var etmekten kendimizi alamadık Yunanlı dostlarımız aramızda w- zun zaman kalinamışlardır. Fakat bu birkaç günlük ziyaret, kendile- rine Türkiyede Yunan dostluğunun artık siyasal sahaya münhasır bir politika Okombinezonu ayaktan çıktığını ve ulusun kalbine ettiğini göstermiş olacaktır. Siya. dostlukların en devamlısı da ulus- ların kalplerinde yerbulan dostuk- lardır. Hi i sonrası armulusal münase- Getlerinin tarihinde Türk - Yunan dostluğunun uzun bir tarihi olma- dığı söylenebilir. Fakat uluslar a: daki dostlukların sağlamlığı, w- ölçülmez. Kaldı ki bu d okadar yeni de değildir. | gele dayandığı misak 1930 yılında imzalandığı zaman, denile- bilir ki bunun imzasında sekiz yl | geç kalınmıştı. İki ulus arasmdaki samimi münasebetlerin başlangıcı, Türk kurtuluş savaşının muvaffak olduğu ve bir lık bir zamandan beri Türklerle Yunanlılar arasında sürüpgiden meselelerin tasfiye © dildiği gündür. Yunan donanması memleketimi. zi, azkalsm Yuna: i ran bir dahili savaştan sonra ziya» ret etmiştir. Donanmanın bu dahili boğuşmada oynadığı önemli rol ha- tırda tutulacak olürsa, bu boğuşma izerlerinin ne dereceye kadar sü - rüpgitmekte olduğu biz oTürkler için çok merak edilecek bir me, idi. Birçoklarımız Yunan gemileri. ni gezdik. Oradaki İnlizamın, te- mizliğin ve disiplinin Yunan ulusu- nun denizcilik an'anesine çok uy- gün olduğunu gördük. Kumandanından en küçük rütbe | Vi zabitlerine kadar her ferdi de temas denlerimiz çok oldu. Se- vinçle gördük ve anladık ki son si- yasal mücadelenin hiçbir izi kalma . zunluğa bir Yunanistan ülküsü vardır ki tân. rwal bir ateş bibi ber ferdinin vü ğini yakıyor ve donanmanın her Ikü üzerinde topluyı areti esnasında hepi zin üzerinde unutulmaz intibalar birakan donanmaya aramızdan ay» rilirken uğurlar diler, Türk ulusu nun da selâmlarnı dost Yunan ulusuna götürme, ederiz. — A Rusyadaki Plânöristlerimiz Koktebel (Kırım), 24 A.A. — Bu. rada yapılan Sovyet Rusya plânerist. leri toplantısında “Tas ajansının ayta. rr Koktebel yüksek planerizm mekte binde okumakta olan Türk planerişt. leri ile bir görüşme yapmıştır. Türk talebe grupu delegesi Muam- Ti mer Eni ytarına şunları söylemiştir: “Arkadaşlarım Sait, Tevfik ve ben | Tstanbulda Pilot mektebini bitirdik | ten sonra ilk defa olarak Ankarada | planörle karşılaştık ve Sovyet plan& | ristlet nohin ve il dersleri aldık. Tea Obür arkadaşlarımız havacılığa bus rada başladılar. Sabahleyin saat 7 de salışmaya başlıyor. Eğer hava iyi ise €kzersizler için Klamentiyef odağına giderek uçuşlar yapıyoru. ğer ha. va kapalı İse nazari dereler ile uğraşı; yoruz. Bu dersler Aero dinamik; per teoroloji w yapmaktır. Hocalarımızdan çok O memnunuz. Bize karşı büyük ilgi gösteriyorlar Bütün grup önemli surette çalışmak, tadır. Aramızdan hiçbiri geri kalma, maktadır. Köktebel mektebinde okuyan Ba. yan Sabiha da demiştir ki: “Ben planerizme olan büyük he. sesimi Sovyet. planeristleri “ Anohin ve Romanofun Ankaradaki uçuşların. dan aldım. Burada mektebe şimdiye kadar planör üzerinde düz yolda vi. rajlar yaparak uçtum. Planer uçuş yapmağa da hazır bir vaziyete gel dim. Hocalarımıza karşı büyük te - şökkürler borçluyuz. Ve Sovyet pla Rerizmine hayranız Karakuyu - Sandıklı hattı İsparta, 4 A.A. — Afyon - Antalya hattının Karakuyu - Sandıklı kısmının bitirilmiş ol - masından Sandıklıda yapılacak açılma töreninde bulunmak üze re İsparta illadma 30 kişilik bir heyetin Sandıklıya gitmesi kararlaştırılmış ve hazırlığa baş lanmıştır. çuş mazariyeleri ve planör | YUNAN | Birkaç Muhrip Ve Deniz- altı Gemisi Alınacak Atina, 24 A.A.— Uluslar Müdafaa Yüksek Kurulu son günler de mütaaddit defa toplanmış ve bu toplantılara Sü, Deniz, Hava, Finans ve Dışişleri Bakanlariyle üç kolordunun kurmayları işti- rak etmiştir. Kurul, gizli tutulan birçok önemli kararlar almıştır. Haber alındığına göte, mevcut kuvvetlerin yeni silâhlarla be - zenmesi, 75 yeni uçak ve birkaç muhrip ve denizaltı gemisi alın- ması kararlaştırılmıştır. Ihtiyat askerlerin talimlerinin iyice başarılması için terhisleri şimdilik geriye bırakılmıştır. Yunan filosu, önceden kararlaştırıldığı üzere | birinciteşrin de tersaneye dönecektir. Atina, 24 A.A. — Yunan filosunun Salamin açıklarında müs - tacelen toplandığını bildiren yabancı haberler, yetkeli kaynaklar İ tarafından yalanlanmaktadır. Çinde bir haydutluk Şanghay, 24 A.A. — 200 kişi den mürekkep bir haydut çete si Mukten - Peyting demiryolu na Mukten yanında silâhla hü cum etmişlerdir. Bütün gece sü ren bir savaştan sonra Japon as kerleri haydutların hücümunu defedebilmişlerdir. 56 asker ve 43 haydırt ölmüştür. Ayrıca 10 haydut esir edilmiştir. Örfi ida- re ilân edilmiş ve tirenlerin işle mesi şimdilik tatil olunmuştur. Menemende Atatürk Büstü Menemen, 24 A.A, — Cu. mürluk alanında Menemenlile- rin büyük kurtarıcıya ve onun Türk gençliğine vediası olan in kilâba karşı şükran borcu olarak uray tarafından dikilmesi karar laştırılan Atatürk büstünün te- mel atma töreni parlak bir su - rette yapıldı. Törende alay ko- mutanı ve binlerce halk bulun- du. Şarbay parti Başkanı ve kül tür işyarı tarafından birer söy - lev verildi. Bütün kasaba bay - râklarla süslendi. Yunanistanda Gonoy hazılik'arı Atina, 24 (Özel) — Rejim için yâ- pılacak genoy hazırlıklarına şiddetle devam edilmektedir. Başbakan Çal » | daris yarın krallık lehinde bir söylev verecektir. Pazar günü de Selânikte söyliyecektir. Yeni cumuriyet partisi lideri Papa- andıcu tumuriyet lehinde söylevler söylemek üzere Sakız ve Midilliye git miştir, Estiya gazetesi Başbakan Çaldari - sin ahali partisinin ikiye ayrılmasına mâni olamıyacağını yazıyor. Başbakanlık müsteşarı cumuriyet - çi olduğu için istifa etmiştir. Daha başka istifa edenler de vardır. Son günlerde Pârise gidip “gelen hürriyetperver partisinin ileri gelen- lerinden birisi Venizelosun artık cu- muriyet partilerini idare etmek sa- lâhiyetini kendisinde görmediğinden gazetelerde bu partilere bazr tavsiye- lerde bulunduğu hakkında yazılan şeylerin doğru olmadığını söylemiştir. KUÇUK HARicı HABERLER * Londra, 24 A.A. — Karaci- gerinden dün ameliyat edilen | | 1 | silâhsızlanma konferansı baş - kanı Henderson geceyi iyi ge - çirmiştir. Medrid, 24 A.A. — Albo ka bineyi kurmaktan vaz geçmiş . tir, İzmir borsasında üzüm İzmir, 24 (Özel aytarımız bildiri. yor) — Buğün Borsada 7214 çuval ü rüm satıldı. Fiyat 5,75 le 16 kuruş arasındadır. Romanya Konsolosluğunda | kabul töreni Romanya baş konsolosu Crit- zu refikasile birlikte şehrimiz - deki Romen festival heyeti ile Römen atletleri şerefine konso- loslük binasında bugün bir ka - bul töreni yapacaktır. Çekos'ovak Elçisi Çekoslovakyanın Ankara se - firi Kari Halla dünkü ekspres - le şehrimize gelmiş ve akşam Ankaraya hareket etmiştir. İ yon yedi yüz bin FLUSU Bir tren kazası Şarighay, 24 A.A. — Çinde| 200 kişinin ölümüne sebep olan bir süel tren kazası olmuştur. Şenzi eyaletinde komünistlere karşı gitmekte olan 109 ucu as ka askerinin bulunduğu beş va- gon ve bir lokomotiften mürek- kep süel tren şanghay demiryo lu üzerinde yoldan çıkmış ve 30 metrelik bir uçuruma düşmüş - tür. Şimdiye kadar 200 ölü ile| 200 yaralı sayılabilmiştir. İzmir borsa komiseri İzmir, 24 (Özel aytarımız bildiri- yor) — Bora komiserliğine atanan Şevki yeldi ve vazifesine başladı. Merzifonda da talabe tehacümü var * Merzifon, 28 (Özel aytarımız bil diriyor) — İlk okullarda kayıt ve ka- bul muamelesi bitirildiği halde, teha- tüm devam etmektedir, Mevcut okul. İar, ihtiyacı karşılayamadığı için yes ni şubeler açmak zarureti hâstl olmuş | tur, Yeni tedbirler alınması beklen- mektedir. Çetinkaya Söylüyor (Baş tarafı 1 incide) tr, Bu arada Sovyetlere de konuş» malarda bulunulmuştur. Sövyetlerin teklifleri diğerlerinden farla bazı teknik hususiyetleri ihtiva ötmektedir. Yeni yapılacak ıslahat bir bütçe me selesi olmakla beraber her halde gele- cek sene içinde başarılacaktır. Bayındırlık Bakanlığı idaresine gen Teltfen Şirketinin 4 sene sarfında temin edeceği gelirin bir kısmı ile ge- lecek seneden itibaren resmi dairele- rin mektup ve telgraflarından alına» cak sülüs ücretlerden toplanacak pa» ralâr bu islâhata harcanacâktır. Şimdiki radyo şirketinin mukavele- si dokuz ay sonra bitecek ve Bakanlık bu işi doğrudan doğruya kendisi ida- | re edecektir. Şirket mukavelesinin yenileneceğine ihtimal verilmemekte- dir. Yenicami meydanı açılıyor Tramvay sosyetesinin yeni germa- yesi ve mukavele müddetinin uzatıl. ması hakkında yeni teklifler yapıldı. ğı haberleri teeyüt etmemektedir. Sosyete bu hususta Bakanlığa hiçbir müracaatta bulunmamıştır. Tramvay | #osyetesinden alınmakta olan bir mil- | liranın bir kısma, Bayındırlık Bakanlığı tarafmdan ve | İstanbul belediyesile müştereken" seh- rin Bayındırlık işlerine sarfedilecek- tir, Aldığımız mevsuk malümata göre, ilk olarak, Yenicami meydanındaki binaların yıktırılması ve bu büyük a- nitın meydana çıkarılması kararlaş » tarılmıştır. Bu suretle açılacak olan Yenicami meydanı, hem şehrin güzel leşmesine, bem de Fyüp tramvay hat tını bir anı evvel inşasına imkân ve- recektir, , Bayındırlık Bakanı Ali Çetinkaya > iki gün sonra Ankaraya gidecek- Yeni kablolar konulacak İstanbul telefon tesisatının geniş- letilmesi yolundaki ilk tetkikler, kab- | loların artırılması lüzumunu göster - miştir. Kadıköy, Beyoğlu ve Boğazi si mmtakalarında şebeke genişletile- cektir. Büyükada ile muhaberedeki güçlüğü gören idare heyeti, bu şebe- kede mevcut santralları yenileştire. cek, kabloları bir defa daha yözden geçirecektir. Büyükada « Jatanbul hat BUYUK ALMAN CASUSU — Sim Fakat İspanyol genç kadının | bir türlü arkasını bırakmıyordu. — Ah Sinyorita!... diyordu. Sizin gibi r ve güzel bir kı- zın eşi olmak!... Ne saadet ne saadet!... Artık Dolores nereye gitse İs İ panyol da arkasında idi. Bir göl | İ ge gibi peşini bırakmıyordu... Hattâ bazan makaraları çözüp | uzun uzun ağladığı da vâkiydi... Dolores onun bu halinden şüp | helenmişti; kendi kendisine dü- | şünüyordu: İ Büyük bir kahve müstahsili ve taciri bu kadar cıvık bir adam olamaz. Çünkü bu nevi adamlar nihayet iş adamlarıdırlar. İlk| gördüğü kadına izdivaç teklif etmesinin sebebi nedir acaba? Bu muhakkak bir kahve taciri, zengin bir adam değil, alelâde bir sergüzeştçi olmalı... Dolores'in düşüncelerinde doğru taraflar yok değildi. Çün kü genç İspanyol daha içmeden sarhoş olmuştu... Öndaki bu he- | yecanın her halile gizli bir se - bebi olmalıydı. — Hayatınızda hiç evlenme - diniz mi diyordu... — Hiç... — Hiç nişanlanmadınız mı?.. — Katiyyen!... İşte bu garipti. Bu kadar ihti- raslı, bu kadar ateşli bir delikan lının evlenmemesine, nişanlan- | mamasınâ, imkân yoktu. Belki mütemadiyen evleniyor ve ni - | şanlanıyordu da, bunları ciddi telâkik etmiyordu... Dolores del Santo bu müz'iç adamdan kurtulmak istiyordu. Fakat kıyamıyordu da. Çünk onun aşkı sayesinde belki Ri Ja muvaffak ulması İmkân dı biline İdi "Eğer bu adam söy- lediği gibi zengin bir kahve tüg- carı ise, bunun temasları saye- sinde yüksek mahafile girebi - lirdi. Yok bilâkis maceracı, sergü- zeştçi bir adamsa yine işine ya- rardı, Çünkü onun istediği de bu idi, Rioy'ya varmadan evvel, ah- baplıkları hayli ilerlemişti. Fa- kat genç kadın daima çekingen davranıyor. sulu İspanyolun iz- divaç tekliflerine biraz ara ver- mesini istiyordu... Yoksa bütün vapurda herkesin nazarı dikka. tini celbedebilir ve bunun ken» disi için zararı olabilirdi. TASTRAGA Kendisile beraber zaten bir- çok önemli şahsiyetler sey: hat ediyordu. Bunlar arasında Birleşik Amerikanın Rio de Jâ- nefo konsolosu da vardr, Dolores'in bütün şüphesi ve alâkâsı bu adam üzerinde top- | lanmıştı, Bununla tanışmak is- | tiyor, fakat ayni zamanda ada- mın bir şey fark etmemesi için fazla itina ediyordu. Konsolo- sun ufak bir şüphesi, kendisi - nin Brezilyadaki faaliyetini ta- mamen altüst etmeğe kâfi idi, Çünkü şimdi kafeste keklik de- mekti. Vapurdan bir yere kaça- mazdı. Yakalanırsa kurşuna di- zilmek yüzde yüz muhakkaktı. Onun için Kastello ile bera- ber fazla görünmek istemiyor. du. Bir gün güvertede dolaşır. ken Kastello yine yanma geldi solosu karşıdan sökün etti. Kah | taciri derhal yerlere kadar eğilerek selâmladı. — Oo! Bönjur Mister Joni! | Sabahtanberi sizi görmediğim- den dolayı o kadar müteessifim ki.. Amerikalr yüzünün hatları- ni hiç bozmadan güldü.. Soğuk- kanlılıkla, genç kadını süzdü. Ve Kâstello derhal büyük bir adama hoş görünmek istiyen bir hal takınarak genç kadını takdim etti: — Sinyorina Dolores del Sen to!.. Aslen Rio'lu bütün hayatını geçirmiş... lari Üzerindeki bu tetkiklere filen baş lanmıştır. Amerikalı yine kanlılıkla genç ayni kadmın soğuk © Matmazel Doktor'un ESRARI Brezilyaya Giden Amerikan Konsolosunun Gözü Dolores Del Santoya Takılıvermişti HAKİiKi ği Brezilyalı kahve tüccarr ile Dolores vapurun güvertesinde dolaşırlarken sıktı.. Ve hiçbir şey'ilâve etme- di... iş Fakat Jenny, nam diğer Do- lores, konsül hazretlerinin göz- lerinde gayet garip bir mâna sezmişti! Kendisine pek tuhaf bakıyordu. Her halde konsül, genç Cenubi Amerikâlı kizlari: Je Rio'da yapacağı maceralara vapurda başlamak istiyordu.. Bu, Dolores için bir falı ha- yırdı... Kastello bir sürü lâflar actı. Havadan, sıcaklardan, şundan bundan bahsetti. Fakat Amer kalı diplomat İspanyolun her sö züne karşı mütemadiyen ka sını sallıyor? — Yes! Yes! diyor ve müte- Tam bu esnada Amerikan kon- | ği ni NT madiyen genç kadını süzüyor du. | — Affedersiniz Sinyorina Kz ! liforniyada ne ile uğraşırdınız? — Ben mi? Hiç.. Babamın büyük bağları. çiftlikleri var. dır, Onların getirdiği para ile bütün ailemizin ferih fuhur ya- şaması mümkündür. — Babanız... — Kavalyaro Sendadola Del Santo!,. — Ben de Kaliforniyalıyım | ama, bu ismi hiç işitmedim... — Ne tarafındansınız? Van Kuver'den.. — Bizim çiftliklerimiz aşağı Kaliforniyadadır. Ondan ola cak.. (Arkası varl MANTOLAR | Astrâgan mantolar ker sene olduğu gib bu sene de fazla rağ bettedir. Zaten pahalı kürk olur da hiç rağbette olmez olur mu? Yalnız Paris model mecmualârına bakılırsa straganın daha çok boz renklisine önem verilmektedir. Yukarıdaki resimde böyle boz renk astraganla yapılmış güzel bir kap görüyorsunuz Bunda imiş, fakat | kol yerine bir yırtmaç vardır. Bu yırtmaçtan çıkan e! yine küçük , Kaliforniyada | astragan bir manşonla örtülmektedir. Kapın yakası, İngiliz biçimi pardesülerin yakası gibidir. Bütün bu güzel kıyafet yine astragandan yapılmış güzel ve elini ! küçük bir Tok'la ikmal edilmektedir.