9 Eylül 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6

MEMLEKETTE TAN Gm Tifoya Karşı Koymak için Umumi Yerlerin Kontrolu Merzifon, (Özel aytarımız bildiriyor) — İlçebayın başkanlı- ğında bir sıhhi komisyon toplanmıştır. Komisyon, son günlerde $ik sik rastlanan tıfoya karşı alınacak tedbirleri görüşmüş, ö- nemli kararlar vermiştir. Bu karara göre, umumi yerler, bilhas- sa lokantalar, fırmlar, hamamlar, berberler, oteller ve çarşı sıkı bi kontrol altında tutulacaktır. Üç Katil Yakalandı Mar 1, (Özel aytarımız bildiriyor) —'Mardin zabıtası, uzun zamandanberi aranan üç katili ele geçirmiştir: Bunlardan biri, bir kadını öldüren Tevfik, diğeri Şavur kazasından Beşiri öldü- ren Yunustur. Karısını öldürerek Suriyeye kaçan ve birkaç gün önce tekrar Mardine döndüğü haber alınan Ahmet Harun da ele geçirilmiştir. Her üç katil, haklarında tahkikat evrakı tamam- lanarak Adliyeye verilmişlerdir. Bir Tahsildar Tevkif Edildi Aydın, (Özel aytarımız bildiriyor) — Bozdoğan finans tah- sildarı Hilminin, tahsilâtını teslim etmeden ortadan kaybolması dikkati çelmiş, Finans direktörlüğünün müracaatı üzerine jan- darma tarafından aranılmasına başlanmıştır. Evinde yakalanan Hilmi, topladığı paralardan 600 lirasını kaybettiğini söylemiştir. Hespları gözden geçirildiği zaman bu sonuç elde edildiği için, Hilmi tevkif edilerek Adliyeye verilmiştir. Konyada Yeni Uçak Alanı Konya, (Özel aytarımız bildiriyor) — İstanbul . Bağdat hattı üzerinden geçen svil ve gezgin uçaklarının Konyada inebilmele- rini temin maksadile yeni bir alan açılması kararlaştırılmıştır. Uray bu hususta tetkiklere başlamıştır. müsait bir yer araştırılmaktadır. Yeni uçak alanı için Manisanın Kurtuluş Bayramı Manisa, 8 (Özel aytarımız bildiriyor) — Manisanın kurtuluşu bugün büyük törenle kutlulanmıştır. Geçit resminden sonra şe- hi iğe gidilerek çelenkler konulmuş, Halkevi başkanı Ösman bir söylev vermişitr. Halk sevinç ve şenlik içerisindedir. Şifalı Bir Kaynak Bulundu Sivas, (Özel aytarımız bildiriyor) — Sivasın şifa membaların- dan olan soğu kkaplıcada bugünlerde yeni bir kaynak belirmiş- tir. Bu kaynağın suyu diğerlerinden daha sıcak ve kuvvetlidir. Gelecek yıl burasının bir banyo yeri haline getirilmesine çalışı lacaktır. Akçaabatta Spor Hareketleri Akçaabat, (Özel aytarımız bildiriyor) — “Sebatspor” ve “Gür epot” futbolcüleri arasında oynanan maç, 3 - I Sebatsporun gali- biyetile bitmiştir, Sebatspor klübü, Görele sporcularını 3 - 2 yen- mişlerdir, Aşağıdaki resim, Sebatspor futbolcülerini gösteriyor. Etem Izzet BENICE İçime ağırlıklar geliyor. Diye arkaüstü karyolaya uzanmak istedi. Bütün bunları söyler ve yaparken kafasının içinden de: — Döktor seni ücundan yakaladım. Artık elim- den kurtulamazsın. Bu fırsat bir kere daha gelmez.. Diyordu. O; — Ay, l Vayy!. Bayılıyorum. Diye karyolaya uzanmak is- terken Faz.I hemen yanıma 50- kuldu. Genç kadını belinden kavradı, şişkin, tomur tomur .ç duran göğsünü kendi göğsüne iğ yasladı: “ Karıcığım! burnunun | Boş yere üzülüyorsun. Yapma.. Etme!, Doğru değil bu yaptıklarm.. Diye onun boyun damarlarını, kollarını, kalbinin üzerini uğ- mağa başladı. Bir yandanda söyleniyordu: — Benim senden saklı neyim var ki?, Yanlış anladın.. en onu senden saklamamış- tım, Bu cümleyi söyler söylemez genç kadın, sanki, bayrlan ken- disi değilmiş gibi birden dinel- di; — Kimden sakladın öyle ise? Diye sordu. Bu anda doktor da içinden pazarlıklı idi, Güne- yin kucağından karyolanm ke- narına dökülen ellilik banknot- lara baka, baka bu soruyu kar- şıladı: — Sen Sarıyer'e gidelim de- medin mi?, Ben de urbalarımı Samsunda Ekmekçiler Inhisarı Samsun özel aytarımız bildiri- yor: “Samsun fırınetlarının hususi bir şirket kurarak birlikte çalışmağa rar vermeleri, ekmeklerin nefa- setini birdenbire bozmuştur. Sam- sun halkı, iki aydanberi bozuk ek- mek çıkarılmasından şikâyetçidir. Son defa, un piyasasındaki kücük bir yükseliş üzerine fiyatların kilo- da birer kuruş arttırılması bu şikâ- yetleri haklı olarak büsbütün arttır muştır, İşin en dikkate değer tarafı, bu artışın fakir halkın yediği üçü i cü nevi ekmeğe de tesir etmesidir. Uçüncü unlarda hiç bir yükseliş ol- mamıştır, Urayın, kontrol vazifesi- lâzımdır. Şirket kurulmadan önce şehrin ihtiyacı 52 fırınla temin edi- ürken, bagün 18 fırın çalışmağa başlamıştır. Bu hal, bazı günler hal kın firen kapılarında bekleşmeleri- ne meydan vermektedir. Uravın bu meseleyi etraflı şekilde gözden ge girmesi lâzımdır. Gerek çeşni, ge- inhisarlar için yeni bina ni bilhassa bu noktada toplaması | rek fiyat sıkı hontrol altında tutal- | müştür. (Dilrkat edilirse sıkışık mas Og — TERİMLER Çatal — Bir payfağın iki düşman | taşına birden hücumu. (1) numaralı | şekilde görüleceği üzere: paşh pal i > Şekil 1 Ak paytak hem ruh'u, hem de atı| tehdit etm r Bien zsa ve ruh ile attan birisi kaybe- £se karalar adi bir paytak için bir kodaman” kaybetmiş olurlar. Gamb't — Bu arsıulusal terim, o- yunun başlangıcında bir paytağın, hattâ daha keymetli bir tasını, ilerile bir hücum avantası veya başka bir Üs- tünlük temini için bilerek feda edilme- si demektir. Şunu söylemeğe hacet yoktur ki, herhangi bir Gambit'in, ya- Nİ taş feda edilmesinin kabul edilip de karsı taraf serbesttir. — Şahın kımıldıyamı. angi bir suretle koruna- Sekil 2 Ak at kara şahı sıkısık mata düşür- | tm ancak öteki taşların üstünden at- ryan atlarla yapılabileceği anlaşılır.) Maç — Ayni iki oyuncu arasmda evvelden kararlaştırılmış sayıda par- tiler serisi. İşaretler, — Bir şatranç partisini İle gösterebilmek için evvelce imiz tahtadaki haneleri ve taş- teren isaretlerden başka bazı muayyen işaretler de vardır: Başlıca- larmı asafrya yazıyoruz? 0 - 0: Kücük rok (şah ruhu ile). 0-0-0: Büyüle rok (ferz ruhu ile). —: Gider (meselâ: ve 2 - e 4, ferz © 2 hanesinden e 4 hanesine gider de- mektir, Paytak için yalmze2-e4 kâfidir). X: Alır (meselâ FXR, fil ruhu alır demektir). #: Kiş. # 4-4 Çifte kiş, çin Merk k li vunu bırakmak, olinak. ürekli kiş, 1: İvi oyaanmış, ?: Zayıf hamle. Hane ve taş işare'lerile yukardaki işaretlerin birleştirilmesile yazılan partilerin sol tarafı ak ve sağ tarafı kara taşlara mahsustur, Her satırın tasma konulan rakam hamle sayısını Antalya, (Özel aytarımız yor) — Halk pazarı k. pılan inbisarlar binası bitmiştir, 25 bin liraya çıkan bina- nm satış mağazası, depoları ve müs kirat mahzenleri vardır. Bir kaçakçı Yakalandı * Bartın, (Özel âytarımız bildiri- yor) — Muratbey köyünde gizli rakı çekildiği haber almnış, Ya- kup oğlu Yusufun evinde yapılan aramada birçok rakı çekme takımla» tt ele geçirilmiştir. Kaçıkçr hak- #ında takibet yapılmaktadır. Halkevi için Yeni bina Diyarbekir, (Özel aytarrmız bil- diriyor) — Sübay yurdu — yanında yeni bir hallcevi binası inşasısa baş lanmıştır. Yeni binada, bin (işilik modern bir konferans sılonu da bulunacaktır. Yapı, yakında tamam- değiştirirken aklıma geldi, pa-, rayı cebimde bırakacağıma şöy- le halınm altına koyayım, kim- se görmez, bir şey de olmaz de- dim. Bu parayı ben ne üzerim- de götürebilirdim. Ne de otel odasında açıkta bırakabilirdim değil mi?, Ve devam etti: — Bugün yurtta hesap gör- düm. Muhasebeci bir yanlışlı- ğın üzerinde takıldı kaldı. Bu yüzden geç oldu. Parayı ban- kaya yatıramadım. Üzerime buraya yetirdim. Şimdi de so- kağa çıkıyoruz. Başxa ne yapa- bilirdim?., N Bu sözlerden sonra, Güney'in gözleri birden ışıldadı. Kafası- nın içinden: — Banka.. banka., Benim ar- kasından koştuğum kasa. Şimdi sen bankanr, kasanı görürsün !, > konuştu ve birden par- — Doktor ben kuru lâfa ka- gösterir. Meselâ: (4 Fb5 Xcd --). dördüncü hamlede, b 5 hanesin- deki ak filin e 6 hanesindeki düşman İ taşını alarak kiş dediğini gösterir. ——— m KÜÇÜK TELGRAF HABERLERİ © Akşehir, (Tan) — Parti tem- sil kolu gençleri, Âsri sinemada A- day idman yurdu menfaatine bir mü #smere vermişlerdir. Müsamerede Sekizinci piyesi oynanmış, çok rağ- bet görmüşlerdir. © Antalya, (Tan) — Kızılay ku- rumu bu hafta Atatürk parkında bir garden parti verecektir. © Sivas, (Tan) — Hava Kurumu çalışmalarımı incelemek üzere sarı- mıza gelen ispekter Baha Sait, ge- gisini obitirmistir Parti isnektere Raif te Ankıraya uğurlanmıstır. * Kastamonu, (Tan) — Kendir mütehassısı Pr. Ds, Tohler, ilin merkez kazası kendir yerle- rini dola ökürt rslatma ha- vuzfırını tetkik etmiş ve Germe! Bir Otobüs Devrildi Beş ağır, beşte hafif yaralı var Dün sabah, İstanbul - Kırklareli yolumda beş yolcunun ağır ve diğer / beşinin de hafif yaralan nısile ns- #icelenen feci bir otobüs kazası ol muştur, Sitehleyin yedi buçukta İstan - buldan hareket eden 5 numaralı Vize otobüsü, Nihadın idaresinde yola koyulmuş, fakat Hazinedar giftliği yanmdaki tuğla fabrikası önünde bir manevra hatası yüzün- den devtilmiştir. Bu dsvrili ani olmuş, şoför şaşırma, Jardan beşi ağır sürette mıştır. Vak'a yerine yetişen Bakırköy jandarması, tahkikata el yoymuş ve yaralıları hastaneye | kaldırmıştır. Ağır yaralı ölanlırdın bir kadınla bir erkeğin yarası tehlikeliği, Bakırköy jandarması vak'a üze- rindeki incelemelerini sürdürmek- tedir. © Bakırköyde Şamlı köyünde bir muhtar İle köylü arasında 891 31 manlarda bir anlaşımamazlık ol muştur, Öğremdiğimize göre, köyün muhtarı Halilin bandındön ey yaralan- evvel kaçak koyun kestiği köylü ta- | rafından şikâyet edilmiş ve muhtar hakkında tahkikat o yaptırılmıştır. Bundan başkâ ayni muhtarın 1509 numaralı Xanun hükümlerine aykı- Z: hareketleri de görülmüş ve adli takibat başlamıştır. Köylünün kendisini şikâyet et- tiğini duyan Halil, bötün bir köy halkını tehdit etmiye başlamış ve iddia edildiğine göre Osman oğlu Ahmet adındaki bir köylüyü de ko- rusulara dövdürmüştür. Can ve rahatlarınm bozulduğunu ileri süren köylüler, euhtir hak- kındaki tahkikatın meticelendiril- mesini dilemektedirler. * Dün, Beykozda Tokat köşkü ormanlarında bir yang çıkmış, ku raklık ve susuzluk yüzünden çabuk büyümüştür. Yangın, Beykozdan bile görünmüş, esen rüzgörm tesi- rile büyümez istidadını göstermiş- tir, Beykoz jandarması yangına el koymuş, gönderilen jandarma müf- wezeleri ateşin biyünesine mini olmuştur. Yangında 300 dönüm ka- dar yer yanmıştır ve altı saatten fazla sürmüştür. Haber verildiği N zi Ge eee ya nında çalışan 16 yağında İrisiain gördüğü bir yılan: yakalamak için yaktığı ateşten çıkmıştır. Suçlu “Tahsin, yakalanmıştır. © Dün, şehrimizde üç küçük yan- gın başlangıcı olmuş, itfaiye tara- İından söndürülmüştür. Yangınlardan birincisi Ortaköy- de 16 ımcı mektebin Ookaplamaların da olmuş ve büyümesine o meydan verilmeden bastırılmıştır. İkincisi, Beyoğlunda Aynalıçeş- medeki otların tutuşmasile başla mıştır. Yine saat onda Hastki has- tanesi İçindeki samanlık kaplana- Mirr yanmış, yetişilerek söndürül. müştür. —————— — pazarında satışa çıkarılan binlerce kendir balyası üzerinde araştirma- lar yapmıştır. Bugün kendirin en çok yetiştirildiği Taşköprü ilçesi, kendir Ürünü ekim ve üretimi üze- 9-9-935 a KİTAPLAR Dinler Tarihi İstanbul üniversitesi dinler ta hinin çok değerli profesörü Doçen Hilmi Omer Buda ilim küsüpbi Basit ve iptidai 38 i nolunan birçok eski dinlerin y* dinlere ne büyük tesiri olduğu P gün attık anlaşıl r. Her ys bir din diğer eski dinlerden si hem olarak bir teksmnlil misali © larak meydana çılcmıştır, Üslâmi bu gibi dinlerin ea tekinil etm” bir nüümunesidir. Dünyada yepys” ve maziden ilhammı almağan DÜ tekâmül görülmüyor. Yalnız dinle de değil zan'atlerde de böyle 9 muştur. Tıpta da böyledir. Hip9 rat yeni bir ilmi devre yarat tır, Lâkin ondan evvel hiçbir rö yok değildir. Hem fazlasile vardi” Bugün Hipokrat'a atfolunan kâl/ yatta eski Mısır ve Hint mehağl rından ayni ibareler görülüyor. B“ mukayeseler bü son asırlarda yapi İsnca Hipokrat külliyatının yokta! var edilmediği anlaşılıyor. Hilmi Önerin eseri bu moktal# & bize bildirmekle beraber diğe iki ciheti de pek güzel anlatıyo Evvelâ dinlerin kaynağı hep A! olmuştur. Hâlâ beşeriyet o Asysl m birçok esaslar yanlıkta Budizmin tesirini görü! ruz. Peygamberler ve d i plan şarkta da tıb bu e de beraber doğmuş bulunuyor. Din İer tarihi teb tarihi noktasından büyük bir ehemmiyeti haizdir. 1 tidal milletlerin ve kablettarih # Yeanlara ajt milletlerin tababetle! ini dini tesirlerle beraber görüy” ruz. Bunlar yüzlerce as4: biribiri” den ayrılmıyarak yürümi ik ve fenalık hisleri aldığı dinler herkese arm fenalıklar ve hastalıklar te Mit ettiği ve bunlardan sakınmst! Jâzemgeldiği t4ikin edilmiş ve bi da tıb âleminde tıbbi bir din mağ yetine geçmiştir. Bu tesirler henği beşeriyet üzerinden kalkınmış deği? dir ve kalknısına insin yoktu” Bugün ( hastalrklarım © husul İmikrobu biliyoruz ve onunla değ şetli bir mücadeleye giriyoruz. Bİ mikrobun eskiden adı fena ruhi idi. Yine korku ile karışık delystli bir milcadele vardı. İşte dinler rihi bu noktadan da pek mühimdir Zira insanların wiodanma hükn€ Şi ve dalma Le nizsm yi yeni fikirler meydana çıkarmış v€ bunlar axırlarca tababette yeni Pİ rer mezhep husulüne sabap olmuş! tur. Eserde eski Çin ve Hint dinleri nl tetkik ettiğimiz zaman tıb tat” hinin mazisini aydınlaticık nek# dar kıymetli malömata tesadüğ edit yoruz. Hilmi Ömer senelerle p9f gok kitaplar okuyarak tepkı bir &rf nas balı gibi önünüze bir ei koydu. Bir ömür bunların bepsi8i tetkike yetmezken Hilmi Öz“ bize büyük bir hazine bahşetti, ME saisinin halâsasını meydına kof du. Onu bu büyük eseri telife mi vaffak olmasından dolayı tebrif ederken ve deha ilim ve ihata” dan büyük eserler beklerken b kıymetli kitabı da hekimlere, m rinde incelemelerine devam ede- cektir. * Kastamonu, (Tan) — İlimizin bir kısım bölgelerine faydalı yağ- murlar yağmış, hatta bir kisim böl- gelerde #eller bile meydana gel miştir. Uzun zamandanberi hüküm süren karaklıktan sonraki bu yağış, güzlük ekime hazırlanan çiftçiyi sevindirmiştir. allimlere ve ilim adımlarını raretle tavsiye öderiz. Dr, A. Süheyi Ünver o Ho'ivut Holivut'ar 194 numaralı sayısı bİ” çok güzel resimleri ve en son si haberleri ile Musa Dağında Kırk GÜ © Merzifon, (Tan) — Bu yıl ka vun, karpuz bolluğu vardır. Karpu- zun kilosu altmış paraya satılmak- tadır. isimli filme ait en doğru havadisi b# vi olarak intişar etmiştir. © “İçki düşmanı gazete, nin 32” ci sayası da çıkmıştır. nacak bir budala değilim. Sen parayı otelciden, çalınmaktan değil, benden sakladın. Bil mem ne sanıyordun, paranı ka- pacak ms idim, çalacak mı idim? Ne yapacaktım?. Doktor üstüste andiçiyordu: — Gözlerim kör olsun değil. Senden niçin saklıyayım?. Genç kadın dinmiyen bir ka- sırga içindeydi: odaya girdiğim vakit neden ker- yolanın kenarına büzüldün?, Ni- çin bana yere düşürdüğüm bir kâğıdı alıyorum diye yalan söy- ledin. Sen hem bir büyük ya. lancısm?.. Doktor çırpmıyordu: — Sana istediğin ririm ki, senden bir şey sakla- madım, Fakat, sen öyle birdenbire üzerime geliverince gerçekten güç bir durumda kaldım. Ne yapacağımı şaşırdım, Böyle dü- şüneceğini anladığım için öyle söyledim. a Güney gözlerini parlata par- lata: da bile yalan söylüyorsun. Dilin dola- şıyor. Benden utandığın için suçunu şimdi onarmaya çalışı- yorsun. Söylediğim gibi artık benimle konuşma, Git buradan. Benim kocam yok. Ben yalancı, bana inanı olmıyan, beni arsız, hırsız s.nan bir adama karılık ede- mem, Onun koca diye yüzüne bakamana. Genç kadın, bu sözleri söyler söylemez başını yastığa koydu, birden hıçkıra hıçkıra ağlamağa leniyordu: — Ne yaptım da sana var- dım? Gençliğimi yok ettim. Yaşlı olsun da bana denk bir kafa olsun, diyordum! “ Sana varacağıma kırk yıl di ka evimdz otursaymışım!, Allahın ne talihsiz kadın! şım ben?, Annem taş doğursaymış “ beni bu dünyaya çı! miş, “nil Bu ağlıyan, haykıran, içi kümelenen agulu sızıyı hıçkkifi hıçkıra dışarıya vuran genç b) dının karşısında ne yapac& pi şaşıran Fazıl, onu susturmi Yatıştırmak, dindirmek için pınıyor: N — Ağlams karıcığım!, Düsündüklerin hep yan! Akirma bu söylediklerini” tanesi bile gelmiş değil! Diyor, bu telâş içinde ke” lı veni ve- | başladı. Hem ağlıyor, hem söy- | kendisine dilinin altından suyordu: gi — A.. Fazıl, Neyine ger© senin pa.ayı otele getir” Haydi getirdin, ne diye oyalı durursun? Ya cebinde kalsa LArkası var i