—TAN 15-8 .935 ünya Gazetelerine Göre Hâdiseler ALMANYADA Ari Olmayanların Askerliği Havuç Ezmesile Tırnak Bo- yası,Tereyağla Saç Tuvaleti Japonya Deniz Altından Bir Tünelle Koraya Bağlanacak MADDE 2 örebilmesini temin için, istida sahibi 1) Anası babası, yahut nine ve de- | vaktinde haberdar edilmelidir. Jonrnal'den: | ör indi. Arkasından da kocası aşla - | delerinden üçü yahudi kanmdan o-| (3) Böylebiristida vermek hak Birkaç zaman için, dam: birtakım ağaç kabuklarile örtülmüş. kümese benziyen küçücük bir evde oturuyor” dum. Etrafımda herşey Iabeşistan - Ğ:! Ahlâklarile, âdetlerile, manzara - larile, keçi sürülerile, eşekleri, öküz“ leri ile Habeşistan! Ve bu manzara, her gün tekrar edilen bir incil yapra- Yazan : Marcelle Prat mıştı. Sonra her ikisi de güzel jest lerle beni selâmladılar, Etraflarında hiçmetçiler dört dönü yorlar; onlara yiyecek, içecek getiri- yorlardı Kocasına sordum: — Avrupada çok kaldınız mı? — Yedi sene. Ben ingilterede, ka- İ yıs taribli sücl mükellefiyet kanunu- m | muvazzaf süel hizmetine alınmaları İl bir nizamname ile aşağıdaki hüküm- | Yahudi dininden olan bir kimse, âri İç ve Müdafaa Bakanları, 21 ma- ın 10 uncu maddesinin 2 inci fık- rasına istinaden, oâri olmuyanların hakkında müştereken © meşrettikleri İeri tespit etmişlerdir. MADDE 1 1) İşyarlar kanununa göre iri a- sildan olanlar, süel mükellefiyet ka- Bunusa göre de ârr asıldandırlar. İşyarlar kanımundaki istinaf hüküm- ler, sücl mükellefiyet kanunu için muteber değildir. 2) Âri olarak kabul edilmiyenler, babası anası, dedesi ve ninesi âri ol- mıyan ve bilhassa yahudi olanlardır. Bu Dede veya nineden birinin âri ol- maması kâfidir. Dede veya ninenin âri olmaması bunların anne veya ba- balarının âri olmamasına bağlıdır. asıldan sayılamaz, edilebilir. Bu büküm cerh- kumandanlığı ve istida sahibine tam zamanında bildirilebilecek bir şekil. de intihap olunmalıdır. MADDE 5 Muayene komisyonu: 1) Başkan olarak iç bakanlığı tarafından seçi- len biiyük bir mülkiye memuru, 2) Yedek sıf müfettişliği tarafından seçilen bir zabit ve gayri askeri mın. takalarda yedek sıpıf kumandanlığı tarafından seçilen bir âza, 3) İç Ba- kanlığı tarafından Üye olarak seçilen ırk ve nesep mutahaşsısı bir hükü- met doktorundan müteşekkildir. MADDE 6 1) Muayene komisyonunun yeti gizli ve seçimden tamami olacaktır, MADDE 7 1) İstida sahibi, tabriren çağırılır ve muayene komisyonu huzurunda bizzat isbatı vücut eder. 2) İstidasında © tamamlanmasına lüzumlu alan vesaiki en geç muayene musmelesinin başlangıcına kadar ge- kını hair olmıyan gayri ârilerin mü- racastı (madde 2, fıkra 1) muamele- ye konmadan Başkan tarafından red: dolunur. MADDE 8 1) Başkan, üyeleri dinledikten son- ra kârar verir. 2) Verilen karar, askerliğe kabul, istidanın reddi, yahutta muamelenin Japonya adlarını bir biriyle ve Ya ponyayı da Asya kıtasile birleşdirme projeleri hususunda Japon basımın- Bu tünelin asıl smacr Japonlar Koreye asker ve cephane | çıkarabi” meleri için güvenli bir yol elde 6 yl ikmaktadır. Bi ir, ğına benziyordu. rm Belçikada tahsil ettik, tehiri delil Ba me değ | ça, a Ma kii İZ at lek ve Öne ş Bugün, kavrulmuş çikolata rengin: | — Bugünkü hâdiseler hakkında ne şemcz. 3) Alınan kararı, istida $a- deniz altında bir tü- ği Geki hizmetçim çok heyecanlı idi, Gü selliğine çok itina ediyordu. Çünkü benim misafirim gelecekti!, Evvelâ yandaki zindan gibi küçük Burası, hem yemek bir odaya girdi. odası, hem mutbâk, hem de tuvalet düşünüyorsunuz? Bu adam alelâde bir cevap vermi- yecek derecede zeki idi. Bir müddet sustu. Düşürdü. Sonra uzun bir sü- küttan sonra konuşmağa başladı: — Beyazlardan kazanacak birşeyi- bibine, yedek sınıfı müfettişliği (ve- ya yedek sınıf kumandanlığına) se- bep gösterilmeksizin yazı ile bildiri- lir, Bundan başka, istida sahibi, ko- misyon huzurunda da şifahen haber- dar edilebilir. nelle bağlamak projesi hakkında ne$- riyat yapılmıştı. Bu tünel Simono- z0ki boğazı altımdan (geçerek Küsü adasında Motsi şehrini Hondo ada- sında Simozoki şehrine bağlayacak- tr. on, on beş denede kurulabilmesi VE diğer güçlükler işin artırmaktadır. 9 General Ogaki demiştir ki : * Cİ han #avaşr su altı gemilerinin ne kö” dar önemli bir rol oynadıklarını gö” | terdi. Bu sebeple karadan asker 8“ ehemmiyetini “ salonu idi! Evin içinde ufak tefek| , ., sok ilikli Nani bak Uzmanların tasarlamasına göre bu | şrma yolları bulmaya ve onları kor | ne varsa hepal orada bulunurdu? Sa: | miz Meva si Sie bizden ilacı © GÖBELS tünel çift hatlı bir demir yolunun | maya mecburuz. Japonya scl Gö bun parçalari, konserve kutuları, yağ | $£7.ye > oMlanmz itibar Getümsünlüz! | kadlar, güç hizmeti Alamaz 38 im. geçebileceği — şekilde — yapılacak ve | venleri gelecekdeki büyük savaş 28 kokan tahta bezleri, salatalar, pey - nirler, içi su dolu tulumlar ve saire ve saire... Hizmetçim biraz dışarı çıktı. Etin de kocaman havuçlar vardı. Bunları soydu. Sonra havanda dövmeğe baş- Jadı. Kırmızı ezmeyi güneşte kurut- tuktan sonra, yavaşça tırnaklarına sürmeğe başladı ve etrafın da sargı. Bunun haricinde beyaz ırkın medeni- yeti, renkli ırkın medeniyetinden gok aşağıdır! — Niçin 2 — Çünkü siz lâ ahlâkisiniz! Erit- redeki müstemlekeçiler bize arsızlık- tan başka birşey getirmediler. Şimdi ev kadınlarının hayatlarını kazanmak yıs 1935 tarihli seçme ve askere al- ma hakkındaki kanunun 16 ıncı mad- desine göre, askerliğe kabiliyetli o- lanlar, bilâistisna Il yedek sınıfına ayrılırlar. 2) Süel mükellefiyet kanununun 15 inci maddesini, 2 inci fıkrasın- i istisnai bül ır, dede ve nine 31,000,000 yen'e mal olacaktır. Bu proje Japon hükümeti tarafından ©- haylanmış ve işe başlanmıştır. İkinci projeyi de Kore genel valisi General Ogaki tarafından hazırlan- mıştır. Bu projede, Japonya ile Ko- re'nin deniz altından birleştirilmesi- nin sayaş bakımından önemi anlayi- VERE münmda tehlikesiz Dir takım asktf taşıma yollarının elde bulunması"! istemektedirler.” — Asahi gazetesine göre Ağustostan başlayarak Japony# Sü Bakanlığı tarafından doğu sınıf” larını koruma kurmayı namr altın özel bir teşi yaratılacaktır. Frank Üzerinde nakliye i "en dar yerinde YA k edi Teleri tenin Fuzom şehri İle Japonyanın Si- | üzerinde spekülâsyon yapan Seri yi — Ya sizde? Kii MADDE 3 monozoki şehrini bağlayacak ve 220 | Rubinştayn adlı bir İngiliz finan : Yarım saat zarfında bu ezme te- Bu tamamile başkadır. Bizim kil: 7 ıl Vr lacaktı dı vi d karılmosı” zi — zar 5 â iti iü tı gun. olacaktır. | adamının sınır dışma çikarılme! z sirini gösterecek ve txrmaklarını alt | kanunlarımız çok şiddetlidir. Böyle - | 4. Seçimde ırk nazarı itibara & ilometre uzunluğu ş ay devam edecek bir mercan rengine boyayacaktı. Bu usulün, bizim Avru- pada kullandığımız usulden daha çok mükemmel olduğunu itiraf etmek lâ- zımdır, Onun için ben bile bu kıymet Ji havuçlardan fazla mikdarda tedarik etmeğe karar verdim. Hirmetçim, şimdi saçlarını el « tecekti, Bir sıçrayışta tam yatağımın ayak ucunda yere oturdu. Ben başın- da misafir olmasın! diye endişe edi- yordum. İleri doğru iği yet sık bir tarak aldı, Kıvırcık saç- larını taramağa başladı. Sonra elini bir tereyağı tulumuna soktu, Yağı avuçladı, kozmatik, yahut briyantin gibi saçlarına sü miştif Bir Şoan ailesinin ziyareti Araba sokakta gıcırdaya gıcırdaya ilerliyordu. Tki katır bir kapının önün de durdular, Gerdan: kadifelerle sa - rılmış kadın, topladı ve aşa No: 107. li. sonra gan dü. Saçlar parıl pa- rıl parlıyordu. Kafası biraz sonra bü» | tün sineklerin güzelce karınlarını do- | yuracakları bir lokanta olacaktı. Pa- akt ne ziyanı var? Tuvalet ikmal edil eri derhal kanunun pençesine teslim İ edilirler... — Meselâ? Kadın ve erkek evlendikleri gün biribirlerine sadakat yemini yaparlar. Eğer bunlardan birisi sözünü boza cak olursa, diğerinin boşanmağa ve evin bütün mallarını almağa hakkı | vardır, Bizim esrarı tarafımız, top- rağımıza olan aşkımız ve aileye hür- metimizdir, — Niçin evvelâ, toprağa olan aşkı mız, dediniz? — Çünkü bir kadının, ölen bir ço- cuğun yerine bir başkasını bulmak, yapmak mümkündür. Fakat kaybedi- İen bir avuç toprak bir daha bulun - maz. Onun için genç ulusseverleri - miz, bir İtalyan - Habeş harbi patlak Verirse, Eritreyi tekrar ellerine alma- yı düşünüyorlar, Sonta bu düşünceye gülerek ilâve etti: — Maamalih İtalyanların Eritrede yaptığı eserlerden dolayı memnun ol malıyız. Çünkü bunlardan belki de biz istifade ederiz. ınmaz, 2) İkinci maddenin ikinci fıkrası” na göre ari telâkki edilmiyen ve as- kerliğe kabiliyetli görülen bir kimse, seçimden sonraki iki hafta içinde “muvazzaf sücl hizmet muayene ko- misyonuna” muvazzaf hizmete kabul için bir istida ile müracaat etmediği, yahut bu müracaatı red edildiği tak- dirde, 11 yedek (sınima © ayrıldığı kendisine bildirilir ve ayrıca ilân o- unur, MADDE 4 1) Muayene komisyonuna yazı ile müracaat etmek lâzımdır. 2) Muayene komisyonu, mahallin büyük Mülkiye memurunun maka- mında toplanır (29 Mayıs 1935 tarih- li seçim ve askere alma hakkındaki 935 D, karernamesinin 29 uncu maddesinin Zinci fıkrasını müra- taat) komisyonun toplanma tarihi, yedek sınıf müfettişliği ile gayri âs- keri mıntakalarda yedek snf ku- mandanlığı ile mutabık kalarak, en büyük mülkiye memuru tarafmdan kararlaştırılır. Bu tarih alman karar- larm toplama zamanından evvel ye» dek üfettişliği, yedek sınıf BLÖMBERG Baltık devletleri Beck'in göretini çözeleyen Jur- nal gazetesinin Helsingfors özel | aytarı, Polonya Dış Bakanının bu göretin sonuçlarından inkisara uğ- radığını yazmaktadır, Baltık böl - gelerinin durumunu değiştirecek 0- İan hâdiseler arasında, bilhassa, Finlandiya Dış Bakanının yakin is tifası ve Finlandiya - Skandinav ya kınlaşması bulunmaktadır. Rivayet edildiğine göre, hâlâ gizli tutulan bu yakınlaşmayı Is » veç Dış Bakanı Sandler hazırlamış tır, Sandler'in, İsveç, Norveç ve Pinlandiyayı eylül başlangıcında Kopenhag'da toplanacak bir kon - feransa çağırdığı söylenmektedir. Bundan, Finlandiyayı, Sovyetlere karşı güttükleri politikaya çekmek için Almanya ve Polonya tarafın- dan yapılan manevraların muvaffa huyetrizliğe uğradığı anlamı çıka rılai General Ogaki'nin tahminine göre bu yolun masrafı 1,400,000,000 yen o- lacaktır. kararlaştırmıştır. Özel bir uçak İ dün Fransadan ayrılan Rubinste akşam jistü Londraya gelmiştir. > — Aftedersiniz baylar, kavganız yalnız il dır, yoksa başkalarının karışmasına da müsaade var di (Kopenhag'ta çıkan Dagens Nylieder'den) mi, biliyor gibi görünmek £ budalalığına düşmedi; bilmediğini açıkça söyledi. üzecekti!,, İki dostun eğlenceli ko- muş; bemen hiç İcesilmemişti. nasıl itiraf ederim. — Doğrusu herkese gülünç olmak kadar hiç görmemişti. z Onu Opera'da chevalier de * p : Onun bu içdemliği (o (samimiyeti), | Julien. diplomatların takındığı o yap- | imkân: var, vois'nin yanında görüyorlardı. ye ) | R M | Z4 | V E S | A H chevalier'nin dostunun hoşuna gitti; | macıklı halin de bir işe yaradığını Hemen o akşam chevalier de Beau- | bir kimse ile ahbap olması, adın” ii o hikâyeleri, dedikoduları uzun uzun, | © zaman anladı. vojsis ile dostu, zaten pek efendiden | nınmasına hizmet etti. lensi STENDHAL hem de tatir tatir anlattı. İçinden: “Demek ki, diyordu, asil: | bir delikanir olan o M. o Sorel'in,| (Bir gün M. de La Mole Jul” "| Bir şey Julien'i pek hayrete d zade olarak doğmuş kimselerin ko- | marguis de La Mole'un teklifsiz ah-| o — Demek ki, dedi, şimdi y gözlerini kaldırdı ve arabacıyı tanı- | | — İşte bunu düçlle temizler, dedi. | dü, Corpus Domini ayini için soka- | nuşmas, her daim içeskici bir şey | baplarından birinin piçi olduğunu | Franche - Comtâ eşrafından v a dr: kendisine hakaret eden işte o| (Diplomat da; ğe ortasma kurulmakta olan bir | değilmiş! Bunlar o Corpus Domini | her yerde söylediler ve çoğu kimse- | nim yakın dostlarımdan birinin iğ. adamdı. — Bana da öyle geliyor! diye €€-İ reposoir, arabanın birez durmasına | ayini ile alay ediyor, birtakım açık | yi inandırmakta güçlük çekmediler, | rumeşru oğlu olmuşsunuz. öyle Cr Onun görmesi ile uzun ceketinin kuyruğundan çekip yerinden alaşağı etmesi, kırbaçia alabildiğine döğme- si bir oldu. İki uşak, örkadaslarını kurtarmak istediler; Julien birkaç vab verdi. Sonra uşaklarına dönüp: | — Bu edebsizi koğuyorum, dedi; onun yerine arabayı başka biriniz kullansın. Arabanın kapısı açıldı: chevalier sebep oldu. Chevalier ile dostu bus nun üzerine de birtakım tahaf şeyler anlatmaktan — çeki ri. onlara söylediğine bakılırsa cure, bir pas- kaposun oğlu idi. Duc olmak istiyen saçık hikâyeleri ballandıra ballandı- ra anla! an çekinmiyor. Bir tek eksikleri var, politika işleri üzerin de fikir yürütmek, onları muhakeme etmek ellerinden gelmiyor; fakat ta- Julien iyileşip de odasında geçirme- ğe mecbur olduğu on beş gün için. de, genc diplomatla dostu onu bir- kaç kere lutfunda bulun- dular. Jellen, Opâra'ya ömründe Böyle bir sözün çıkarmasında sg disinin hiç bir kabahati mad : anlatmak istiyen Julien: — Bir kerestesi oğlu ile Üy etmiş olmak, M. de Beamvoli”” 7 : yumruk yedi. Julien hemen bir ta. | Julien'le şahidini bindirmeden kendi | marguis de La Mole'un konağında | vurlarındaki nezaket, ifadelerindeki| yalnız bir kere gittiğini onlara itiraf | ağır gelmiş, dedi. en Sİ banca çıkarıp üzerlerine ateş etti; | binmedi. M. de Beauvoisis'nin dost- | böyle bir söze kimse cesaret ede- | pürüzsüzlük bu eksiklerini fazlasile| etti. Onlarda: M. de La Mole onun sö 5 uşaklar kaçtılar. Bütün bunlar bir | larından birinin evine gittiler, © 4-| mezdi. telafi ediyor., Julien onlara karşı | o — Nasıl olur? dediler, başka ne-| ti: pl Z dakika sürmemişti. dam düello için sakin, ıssız bir yer Düello çabucak bitti: Julien ko- | büyük bir temayül duyuyordu. “On- | reye gidilir? ilk çıktığımız akşam gi: | — Biliyorum, biliyorum, ©. 5 Chevalier de. Beauvgisis merdiven- | buldu. Yelda giderken konuşma doğ- | lundan yaralandı: hemen mendille | ları sıksık görebilsem ne kadar sevi- | dip Comte Ory operasım görmelisi- | söz benim işime geliyor. art” siz o da hayir merak etmişti den ağır ağır, salına salına iniyor, o büyük asilzade edası ile “Nel yor? noluyor,, diyordu. Hiç şüphe- fakat daha ziyade ilgi göstermek, di a İm rusu pek tatlı oldu. Ancak diploma- tm robe de chambre'la haftı, Julien: “Bu baylar da asilzade ama M. de La Mole'a gelenler gibi içsıkıcı insanlar değil, diye dü: gezmesi ta- sardılar, yarasına ispirto sürdüler; ehevalier de Beauvoisis o Julien'den, evine dönmek için yine geldikleri ata baya binmesini rica etti Julien, La Mole konağında oturduğunu söyle- yince genc diplomatla dostu biribiri- neceğimi!,, Juhien'den ayrılır a; cheva- Her, MM a kim, neci unu soruşturmağa başla ii öğrecebliikleri doğrusu pek par- niz, Opeâra'da chevalier de Beauvoisis Jullen'i, o vakitler pek Tağbet gören hanende Göronimo İle tanıştırdı. Julien, hemen hemen, ehevalier'ye a ordu; onda gördü- kuvvetlendirmeği bana biraki if sizden bir ricam var; bu İl yapmanız, ancak yarım #sati: ğe yi durur: Opera'da oyun le gün, saat on bir buçukta KOLE ça gidip kibar seyircilerin Ekg bf olduğunu — öğrenince, bir diplomat | dü; birar sonra bunun sebebini de| ne bakıştılar. Juliem'in tuttuğu kira| £ Düello ettiği adamın kim olduğu. | Bü özünü saymaya, © esrarlı önemli | mi seyredin. Sizin daha, taşri çebresinden bir an eksilmemesi gere- | buldu: “Bunlar açık saçık sözlerden | arabasr da orada bekliyordu ama Ju-| nu pek merak ediyordu; onu yokla- | liğe, gene adam kodbinliğine bayılı- | lerinden O tamamile ğ N ken o hafifçe alaycı soğukkanlılığı | çekinmiyorlar da ondan, Bir gün | lien, chevalier ile dostunun konuş- | mağa gitmesi münasip miydi? Onun | yordu. Ama chevalier, tanımak onların hiç kalmaması lâz0” biraz bozulup bakışlarma bir azamet geldi. lütekalt mülazım, M, de Beauvoi- düello etmek istediğini anla : fakat © da diplomatlık gösterip bu işe gi'işmek şerefinin dostunda kalmasında çalıştı. önce seyircilerin pek beğenmiş ol- dukları oyuncu kızların sözü edili- yordu. M. de Beauvoisis ile dostu- nun sözlerinde, Julien ile şahidi mütekait mülazımın hiç duymadıkla- Tı birtakım tahaf hikâyelere, dediko- smalarmı, mütekait mülâzımınkinden kat kat daha eğlenceli bulmuştu. İçinden: “Düello dedikleri bu mu idi? diyordu. Herhalde o arabacıyı bulabidiğim çok iyi oldu! o Yoksa kahvede gördüğüm bu hakarete de dulara telmihler vardı. Julien onları ' katlanmağa mecbur olmak beni pek diki Li hakkında edinebildiği haberler, ce- saret verici şeyler değildi. Şahidine: — Çok kötü iş! dedi. M. de La Mole'un bir sekreteri ile düello etti- gimi, hem de buna arabacım kartla» rımı çalmış diye mecbur olduğumu gere- fine nail olduğu bir büyük asilzade- de böyle bir kusur var diye kekeme- Miğe üzenirdi. Fakirbir taşralmn taklide çalışması Jazımgelen hal, ta- vur kusursuzluğu ile insan: eğlendi- ren gülünedlüğün böyle bir tek şa hasta birleştiğini Julien o zamana! bir gün bir iş çıkar, sizi BÜYÜ gif selerden birine gönderebilir” aff rı hiç olmazsa bir görmeniz İİ. Siz Opera'da kontrol ya ATA