29 Nisan 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 11

— 10.4.915 YUNLU 4 Yeni başlıyanlar için:7 | Arttırma Deklarasyon yaparken, yani tldeki kâğıtlara göre bir (renk Söylerken) veya (pas derken) ik konuşacak oyuncu, kâğıdı Verendir. Ondan sonra sağdan sola doğru her oyuncu sırasıle (deklarasyon) unu yapar. Art- tirma, son arttıran oyuncudan Sonra sıra ile gelen diğer Üç O- Yuncu (pas) deyinceye kadar evam eder, Her oyuncu sırası gelince ya Pas demek, ya arttırmak, yahut ta kontre veya sürkontre etnzek Miccburiyetindedir. Eğer dört Oyuncu da — (pas) derse kâğıt, âğıdı vermiş bulunanın solun - ki oyuncu tarafından veri'ir. Arttırma, bir oyuncunun bir Tenk veya Sanzatudan arttırdı- &l adet kadar trik yapması de - Mektir. Trik altıncı — Löveden Sonra alıman beher Löve'dir. Her arttırmanın diğerine fa- İk olması için ya taahhüt edilen frik adedinin fazla olması, veya *'_ik adedi müsavi olduğu tak Girde rengin diğer renkten yük- Bek olması lâzımdır. K Renklerin biribirine faikiye - tinde en yüksek olarak Sanza - tu, sonra sırasile pik, kör, karo, trefl gelir. Misal: Bir Sanzatu bir trefl- den, bir pik bir körden yüksek- tir. Fakat bir karodan ancak iki trefl, üç Sanzatuda ancak dört kör yüksek olabilir. Bilenler için vesiz 53 ee Blts4 w*i #0vı07 tiose |© ") 132 Brezl Yımır) S1ne4 yık 417 Kâğıdı (S) vermiştir. /— (8S) dört kör taahhüt etmiş - “Ar, (O) oyuna karo damımı oy - namakla başlar. AVvI03Ğ (S) iki karo kesmeğe çalışa - Caktır, Eğer işe koz Asını ve u - fak bir koz oynamakla başlarsa Ve hasımlardan birinde üç koz Varsa, ikinci kozu kaybedeceği için, elinde bir koz muhafaza e- den hasmın Mor'daki iki koz - dan birini almak üzere ©o kozu Oynaması muhtemeldir. Eğer (8) koz oynamadan ev- Vel iki karo kesmeğe çalışırsa, ün dördüncü Lövesi ha - sımlardan biri tarafından da ke- Silecektir. Binaenaleyh (S) ev - Velâ ufak bir koz oynayarak bu- Nun hasım tarafından alınması- ha müsaade — etmelidir, sonra tekrar el tuttuğu zaman koz A- Sınt oynayarak karoyu iki defa lleırıı:ğe çalışmalıdır. Bu surct- le, hasımlardan birinde üç koz i olsa, ayni hasımda dört ka- To bulunduğu takdirde, karoyu ;:i defa kesmeğe muvaffak 0 - Prensip: Mor'da dört ve elin- de As ve ufaklırdılııı buâ::'; oyuncu, eğer Rua, t Vale î::.nd, fse ikinci koz Lö- Vesini mutlaka kaybedecektir. Unun için, Mor'dan iki defa 1t kesmeğe çalışıyorsa, Ko - Zun ilk Lövesini hasma vererek ikinci Löveye hâkim olmalıdır. Yeni kitaplar — Büyük Gazele Büyük Gazetenin 27 inci sa” Yası güzel, renkli bir kapak içir- dGe çıkmıştır. Bu sayı ile Büyü_ maştte birinci cildini tamam aktadır, 27 inci sayıda dünya vukuatı- l 2it şayanı dikkat yazı ve TE ler, tanınmış muharrirlerin Yazıları vardır. Büyük Gazeteyi :ğ“yuculuımuı tavsiye ede- Anlatışa Göre Hüküm Yan hakemsiz oynanan maç meselesi n asıl halledilecek ? Bu senenin İstanbul şampi - yonluğu ortaya bir. mesele çı - kardı. Galatasaray, Fenerbahçe karşısında - bir - sıfır yenilerek şampiyonluğu kaybemkışn sonra, iş gene masa başina gö - türüldü. Futbol heyeti Futbol federasyonuna, futbol federas - yonu da hakem komitesine ata- Tak bir ân için — bu dertli işten kurtulma çaresine baktılar, Ha- kem komitesi bir müsabakanın yan hakemsiz oynanamıyacağı- na karar verdi. Karar verdi ama, fütbol fede- rasyonu ona sadece — “bir maç yan hakemsiz oynanabilir mi?,, diye sormuş, mescleyi teşkil e- den mahut maçın ne gibi şart- lar altında oynandığını anlat - mamıştı. Biz işi biraz — tetkik edelim: O maçı idare eden hakem, en zi- yade gözönünde tutulması lâ - zım gelen raporunda diyorki: “Bir buçüuk saatlik oyundan sonra temdit esnasında yan ha- keminin yerinde olmadığını gör düm ve oyunu durdurdum. Sa - ha komiseri olan futbol heyeti - nin reisine müracaat ettim. Bir yan hakemi bulunmasını söyle- dim, Aradık — bulamadık. Yan hakemi olmayınca müsabaka - nın tatil edileceğine — dair bir madde olmadığı için futbol he - yeti reisinden aldığım kuvvetle bütün mes'uliyeti üzerime ala - rak maça devam ettim.,, Vaziyet bu kadar açık iken, futbol heyeti reisi bizzat saha komiserliği yaparken, saha ko - miserile hakem — uzun uzadıya yan hakemi aramış ve bulama - mışken, sonra da hakem futbol heyeti reisinin gözü önünde mes uliyeti üstüne alarak oyuna de- | vam ettirmiş bulunurken bunda | Fenerbahçenin ne kabahati var- dır? İkinci bir nokta daha: Mahut maç başlarken de, yan hakemi yoktu ve bir çeyrek saat yan ha- kemsiz oynandı. Eğer Fener - bahçe, golünü o sırada yapmış olsaydı ne olacaktı? Çünkü Ga- latasaray o zaman, temdit esna- sında olduğu gibi itiraz etme » mişti. ÜUçüncü bir nokta daha: Bu - güne kadar bizde iki yan hake- mile devam eden oyun pek az - dır. Geçen seneki İstanbul şam- piyonasında Beşiktaş - Fener - bahçe maçı da yalnız orta ha - kemi ile — oynanmıştır. Hattâ Türkiye — birinciliklerinde bile bir çoek — maçlar yan hakemsiz yapılmıştır. O zaman niçin ses çıkaran olmadı? Bugün (bir mü sabaka yan hakemsiz oynan » maz) diyen hakem komitesi, o zaman ve her zaman nerede İi » di? Şimdilik futbol heyetinin ve- ya federasyonunun —ne karar vereceğini — bilmiyoruz. Tabii Fenerbahçe de mukabil itirazını yapacaktır ve yapmakta da hak- lıdır. Geçen sene Fenerbahçe, Ga- latasaraydan bir oyuncuya iti - raz ettiği *“Sporcu olalım, sahada kaybe - dilen bir maçı masa başında ka- zanmağa bakmıyalım,, diye fer- yadı koparmıştı. Bugün ayni gazete, davanım masa başında kazanılması için uğraşıyor ve bu uğurda haykırıyor. Bu haykırış içinde en kuvvet. li bir vesika olarak Avusturya federasyonu umumi kâtibi Hu - go Mayzel'in bir mektubunun ortaya atıldığını görüyoruz. Meşhur sözdür: “Anlatılışa leli, merhalesiz yarışlar, velod- TAN zaman bir gazete: j göre fetva verilir,, derler. Bü - tün safhalarını yuükarıda anlat- tığımız mesele Hugo Mayzel'e nası) sorulmuştur. ki “oynan - maz,, diye cevap vermiştir. Bı- rakınız ki Mayzel'in mektubun- da da sarahat yoktur ynan- maması icap eder,, diyor. Değil Hugo Mayzel'e, hattâ beynel - milel federasyona maçın içinde oynandığı şerait bildirilsin ve hakem raporu olduğu gibi gön derilsin, bakalım ne derle! Bu iş hayli uzayacak gö yor. Fakat, oyun yarıda kalsa maç baştan, yan hakemi kaçsa ' maç baştan, sahada çizgileri çi- | | zenin karı İ seyirciler ağtısa maç baştan, hızlı öksürse maç | v GAS baştan... İyi ama bu maçlar na- sıl bitecek ve takımlar biribirini nasıl yenecek? Sadun Galib Savcı l BİZDE BİSİKLET MERAKI l I OK ATIŞLARI RAĞBETTE çat görünmez ve bilinmez ama, bisiklet me- Memleketimizde, raklıst çoktur. Bu meraklıların spor sahasında görünmemesi ve bilinmemesi müsabakasızlıktan- dır. Bisiklete merakı olan tanıdık larımızdan birçoğu bu halden şikâyet etmektedirler. Dünya - nın birçok ülkelerinde memle - ket turları, altı gün müsaba- kaları, şehirler arasında merha- romlarda pist koşuları, sokak - larda ve kırlarda bisikletli kros- lar tertip edilmektedir. Bizde, Muhafızgücü bisiklet- çileri her sene güzel bir faaliyet göstererek memleket turu gibi hareketlerde bulunuyorlar, Bu - nun haricinde de bazı şehirleri- mizde ve İstanbulda akla estik- çe gelişi güzel yarışlar tertib e- diliyor. Fakat işte bu kadar... Bisiklet sporu teşkilâtlandı - rılsa, fakat hemen hemen hiç bir iş görmeyen eski bisiklet fede - rasyonu şeklinde değil, daha müsbet ve verimli bir organizas yona sokulsa, hiç şüphe edile - mez ki bizde de bu spor mühim bir varlık gösterebilir ve müsa - bakasızlık yüzünden görünmi - yen, bilinmeyen bisiklet merak- lıları meydana çıkar, Balıkesirde spor Balıkesir, (Tan) — Balıkes - rin merkez heyeti kararile, baş- lamış olan lik — maçları durul - muştür. Bu durdurma yüzünden Balrkesir ve Ayvalıkta yapıla - cak maçlar kalmıştır. Futbol he- yeti de çekildiği için futbol iş - leri karışmış gibidir. Vaziyetten külüplerin ve sporcuların mem- nun olmadığı anlaşılıyor. Mın - taka heyeti gevşek davranırsa bu maçların yapılamaması ihti- mal içindedir. Öteden beri Balıkesir gençleri güreşe meraklıdırlar, Eski gü - reşçilerden Selmanın çalıştırdı- ğı gençler büyük gayret göste - riyorlar. Namlı güreşçi — Saim Balıkesirde bir kaç gün kalarak heveskârlarla uğraştı. Onlara o- yunlar gösterdi. Saim bu genç- leri beğendiğini söyledi. Dünyanın bazı memleketlerin de, bilhassa Amerikada ok spo- ru, kadınlar arasında, günden güne yayılmaktadır. Spor mü - tehassıslarından bazılarının id - dialarına göre, yay çekme ve ok atma sporu, vücude en (fazla te- nasüb ve kıvraklık veren, zekâ- yı ve görüşü tekemmül - ettiren sporlardan biridir. Mütchassısların bu düşürtcele- ri tecrübelerle tahakkuk etmiş olacak ki, Amerikada ve Avru pada bilhassa Almatıyada, ma- yolarla açık hâvada ok atışı ta- Timleri, hattâ müsabakaları ya- pan kadınlar, şaşılacak derece- de çoğalmıştır. | Eskiden ok, cengâverlerin si- lâhı imiş. Türkler en eski cen- gâver oldukları için ok türklerin hem silâhı, hem sporu olmüş ve tç!(emmulünü türklerin elinde görmüştür. Türk tarihinde, insanı şaşır - tacak ne ok hikâyeleri vardır. Türk kahramanlarının bu eski silâhı ve bu eski spor üâleti, yıl- larca ve yıllarca sonra daha ha fif, daha kolay, daha narin b r şekle sokularak en güzel vücut- ları daha güzel bir hale getir - mek için kullanılıyor. Gecmişlerimizin milli silâhı ve milli sporu olan ok, başka memleketlerde böyle bir alâka Alman Olimpiya kulübü dün Breslâvda Macarlar- la beraber büyük bir jim- nastik bayramı yaptı, Kulüp bu oyunlariçin u- zun zamandanberi ha- zırlanıyordu. Resimler bir mMmilyon sporcu arasından seçilmiş olan üç Alman oyuncusunun jJimnastik hareketleri esnasında çe- kilmiş enstantanelerdir. OARAMAAMAMAMAR İNGİLTERE KUPASI Londra radyosundan: Her senc binlerce kişiyi alâ - kadar eden İngiltere kupası fi- nal maçı 27 nisan cumartesi gü- nü Vembley stadında 93000 kie i önünde oynandı. Finali oynayan takımlar bi « rinci kümeden Şefild Venzdey ve Vest Bramviç Albion takım- ları idi, Final maçlarına gelmesi mu- tat olan İngiltere Kralı ha- va fazla bulutlu ve soğuk ol- duğundan, yerine Veliaht Prens dö Gal gelmişti. Kral maiyet bandolarının iş « tiraki ile yapılan merasimden sonra, 2,57 de (İstanbul saatile 3.57 de) oyuna başlandı. Vest Bramviç Albion'da, üç sene evvel kupayı kazanan ta « kımın dokuz oyuncusu bulunu - yordu. Hava bulutlu ve soğuk oldu ğu halde rüzgâr yoktu. Çok h. yecanlı olan maçın ikinci daki - kasında sağaçık Hooper'den al- dığı pasla Şefild Venzdey mer « kez mühacimi Palethrop'un ilk golü yapmasına rağmen ilk devre mütevazin geçmiştir. 22 nci dakikada V. B. A. solaçığı Boyd beraberlik sayısını yap - mıştır, İkinci devrenin yirmi üçüncü dakikasında sağaçık Hooper Şe- fild Venzdey'in ikinci göolünü yapmış, fakat beş dakika sonra V. B. A. soliçi Samford buna mukabele ederek gene beraber- lik temin edilmiştir. Bu beraberlikten sonra V. B. A, son dakikalara kadar hasmı tazyik etmiş ve yaptığı hücum- larda eline üç mühim fırsat geç- tiği halde gol çıkaramamıştır. Maçın bitmesine üç dakika ka- la Şefild Venzdey solaçığı Rim- mer üçüncü, son dakikada dör - düncü golü atmıştır. Son Eî dakika içinde takımı - na iki gol farkla kupayı kazan - dırran Rimmer bu sene takımı - nm yaptığı bütün kupa maçla - rında birer gol atmıştır, —— —a yaratırken, biz niçin bu T bigâne kalıyoruz? ÇAc.ıba-ntsH:rî mızin kuvvet isteyen silâhı de « ğil - asrımızın vücutlara güzel- lik veren bu hafif sporu kadınla- rımız arasında taammüm ede - Ş mez mi?