6—SON YALGR AF —28 BİRİNCİTEŞRİN 1919 Lüksenburg dükalığı Dünyanın en küçük hükümeti-Yüz se- nedenberi müstakil-Akalliyet derdi yok Sağda orlasından Alset nehri geçen Lük senburz şehri (Nüfusu 52,000), solda büyük Lüksenbart Dükalığında asayişi Garp cephesindeki vaziyet do - Tayısile Lüksen burg'un ehemmi - yeti büsbütün artmıştır. Bu Düka- hk hakkında bazı malümat vere - Him: Lüksemburg büyük Dükalığının 3000 kilametre arazisi, 300000 e yakin nüfusu vardır. Lüksen burg Dükalğı, bitçok defalar kuvvetli komşutlarının dune- sahne olmuştur. Ve yedi ümetin idaresi altında yaşa - Hr. 1443 ten 1506 ya kadar Bur- Heğübüyük dükalığına bağlamdı. dan 1684 e kadar İspanyanm 1684 den 1795 e kadar Avusturya- lhların idaresi altında yaşadı. 1795 te yeniden İspanyahlara geçti. Son» ra, 1814 te Fransızlar tarafından zaptolundu. 1815 te Viyana kongresi, Lük - sormburgun istiklâlini tanıdı. Fa- kat Hollanda Kralı Dük oldu. Bu, Belçika ihtilâlinin bir tasfiyes! idi. 19 nisan 1893 Londra muahedesi Lüksembung istikdâlini garanti a tma aldı, 1890 da, Holluda Krabı üçüncü yyom'un vefatı üzerine Masso muhafaza eden 380 Jandarmadan birkaçı hanedanı dükalığa geçti. Şimdiki büyük düşes Şarlot bu hanedana mensuptur. Hollandalılar Alman ve Fransız kelamelerinden mürekkep bir Hsan konuşurlar. İki resmi : Almanca ve fransızca,.. Lüksemburgda yedi gazele ç kar, Bundarın yalnız biri fransız - cadır. Halk mekteplerinde tedrisat Almancadır. Fransız lisanı tedrisi üçüncü sınıftan başdar. Orta mek- teplerde her iki lisan birden öğ - retilir. Yüksek mekteplende ted - risat yalnız Fransız lisanile yapı- lır. Lüksen burg — mshkemelerinde resmi lisan fransızcadır. Bununla beraber ma&anunlar ve şahitler Ab man lisanı veya Lüksembung li - sanı kullanmakta serbesttirler. K Tiselerde dualar, âyinler Alman derslerde Tisanile yapılır. Mekteplerde dini | drsler de Alman lisanil verilir. 54 Lüksembung meb'usunun 22 ai | mecliste almanca beyanatta bulu- nurlar. Fakat re&mi tebliğler Fran. sız lisanile yapılır. Dile hâkim olmak Büyük bir fazilettir bilhassa harp zamanlarında... Dünyada en iyi ve en dena şey nedir?.. Diye bir sual sorulsa, ne cevap verilir? Fkat bu sualin ce- vabı eskidenberi verilmiştir. Dill.. Misal olarak Frijiyali Özep'in hikâyesini nakledelim. Bu zavallı, fakat eski Yunanistanm bülün â- İtmlerinden daha akıllı eşirin hi - kâyesi malüm. Elendisi, bir gün €n iyi şeyden bir yemek hazırlama-| sını emrediyor. çarşıya gidi- yor, birçok sığır dilt ahyor. Bvvolâ) bir edil haşlması», sonra bir edil so-| *teti>, daha sonra bir «dil salatası» yapıyor. Efendisi, kızıyor" — Bu ne diyor, hep dil mi yiye- ceğtar. — Siz emretrediniz. mı" Dün- yada dilden daha iyi bir şey var Mu?. Esirin hakkı var. Çünkü haya- tın rabıtası, ilimlerin — anahtarı, san'atın ve aklın organı dildir. Onunla şehirler bina ve idare olunur, Onunla öğretilir, ikna e- dihe, onunla saltanat sürübir. Biendisi bu akıllı esiri bir gün de en fena şeyden bir yamek ha- zırlamasını tenbih ediyor Özalp, yine üç türlü yemek ya - par, efendisinin önüne koyar, ve: — Dil, der. Dünyadaki fena şey-i den çıkar. Ucu yilanların zehirin- kavgalar onun ucundn çıkar, Dil, bütün mücadelelerin, muharebele - Tin kaynağıdır. l yasıtası olduğu gibi hatanın da vasıtası - dar. Onunla şehirler yakılır, yıkır lır... Dil, vahşi hayvanları, kuşları zebirli yılanları zapt ve idareye kadirdir. Fakat, ona kimsenin hük- mü geçmez. Bütün fenalıklar dil- den çıkar. Uçu, yılanların zehirin- den dsha zehirlidir. Yazık! Zavallı dil... Onu kub darmaktan çok — hoşlanırız. Va kat, ondan çekinmeyi — hiç biri - miz düşünmeyiz. İçimizde, sto - miyerek sardettiğimiz bir kelime, bör cümle için n olanlar pek çoktur. Birşey — sövleyiveriyoruz. Sonra söylediğimize nadim oluruz. Bu sözü geri alabilmek için her şeyi yapmıya, her şeyi vermeğe Tazı oluruz. Fakat, süküt ettiğimiz. için nadiamı ve pişman olduğumuz yok gibidir. Hor halde dile hâ! olmak büyük-bir fazilett'r hassa hasp z7manlarında... İ İn | K OTARIRI SözLeR şallah öbür dünyada görüşürüz | Çoğumuzun dilinde dolaşan bazı | tarihi sözleri kimler söylemiştir? KORKAN ARKAMA BAKLANSIN Fransa Krah 12 inci Lüi taredın- dan Agnadel muharebesinde söy- lenmiştir (14 mayıs' 1408). MAĞLUP ETTİM. KENDİME DE GALEBE ETMEM LÂZIM... Tremol, Venediklilerle Agnadet- de barbetmiş ve galebe çalmıştı. (14 mayıs 1509), General Alveano esir olmuşlu. 12 inci Lüi kendisinı hüsnü muamale edileceğini söy - ledi. Fakat Alveano Kralın sözüne| karşı itimatsızlık gösterir bir ta- vır takındı, Kral kızdı, ve: «Şu he- rifin hali asabıma dokunuyor. Kel- lesini uçurtuvereceğim. Dedi ve sonra Hâve etti:” — Mağlüp ettim. Fakat kendime de galebe etmeliyim... BEN DE PAMUK ŞİLTE YATMIYORUM A?. Guatismozin, — Meksikanın son Aztek İmparatorudur. Memleke - tini, İspanyollara karşı kahraman-, ca müdafaa etti ve 1522 de Kor - tez'in emrile asıldı. Asılmazdan evvel, hazinesinin saklı bulundu- ğu yeri söylemesi için birçok iş- kencelor ypıldı, hatta ateş üzerine, yatırıldı. Verziri de ayni cezaya çarpıl - mıştı. Vücüdu yandıkça bağırı - yor, ve hazinenin yerini söylemesi| için İmparatora yalvarıyordu. Guatlmozin şu cevabı verdi: «Ne bağırıp duruyorsun? Ben de pa- Mük şihle üstünde yatmıyörum a!. Bu söz müşterek bir teşebbüste ay-| Hİ iztırabi çeken ve ayni mes'uli- yete maruz. bulunanların halini | ifade için tekrarlanır. KRAL ÖLDÜ, YAŞASIN KRAL!. Eskiden Fransada Kral ölünce tellâllar, sokak sokak dolaşırlar, ynei Kralın tahta çıklığını bu söz- lerle balka haber verirlerdi. HER ŞEY MAHVOLDU, Bu, Pavi muharebesinde esir dü-| #en Fransa Kralı birinci Frunsu- vanın annasine yadığı mektubun son cümlesidir. (24 şubat 1525). Birinci Fransuva, kuvvetli bir düşmanla kahramanca çarpışmış, fakat beklediği yardımcı kuvvet- lerin gecikmesi yüzünden esir düş- müştü. İKBAL İHTİYARLARI SEVMEZ! Şarlken, Meç'i muhasara etmşi- ti. Kale, genç bir kumandan olan Dük dö Giz tarafından müdafaa olunuyordu (1559). Şariken 52 ya- şında idi. Kaleyi zaptedemiyeceği- ni anlayınca «ikbal ihtiyarları sev- mez!» dedi ve muhasarayı kal - dırdı, Üç ay sonra terki saltanat ederek Yüst manastırına kapandı. 1558 de bu manastırda öldü. KALBİM AÇILACAK OLSA E KALE YAZILI OLDUĞU GÖRÜLÜR... İngiltere Kraliçesi Mari Tudor'un ölürken söylediği son söz (1516). Kratiçe, Kalenin Fransızler tara- fından geri alındığı haberini işi - tince kederinden bastalanmıştı. ÜLKEMİN ÜZERİNDE GÜNEŞ BATMAZ! İspanya Kralı ikinci Filipin sö- zü (1527). O tarihte İspanyanın yalnız Avrupada değil cenubi A- Tmerikada ve diğer kıt'alarda birçok. müstemlekeleri vardı. ÖBÜR DÜNYADA GÖRÜŞÜRÜZ!. Lützen muharebesinde tehlikeli sürette yaralanan İsveç Kralı Güs-| tav Adolf. öleceğini anlayınca ya- OTURMAK — İnsanlar arasınkla en çok tas- | rif edilen fiil nedir?.. deselâ, bir adam ye- Tine wdam ne yapıyor... | diye sorsa yapsın oturuyor.... Bir smne, ço - cuğuna ksmiş olsa: «Uslu otür!» diye bağırır. Dostlarından birini davet eden bir adam: «Bugün biz buyurun otaralım..> der. Rahatır söven birine: «Ne oldun?..> denilse: <«Aman! Otura otura kemiklerim ağrıdı.. Cevabını verir. Bir ada- mın sulhalinden bahsedildiği 24 | man: «Bir yerde oturup durmaz... | Denilir. Daha buna benzer birçok | oturmalar vardır. j (ti GEVEZENİN SAKALI — Dikkat ettin —mi? Veli hem sağır, hem de geveze, Sonra sekalı bembeyar, saçlarında ise tek be- yaz kıl yok... — Tabil'değil mi?.. - Kıral işihmediği için kafası yorulmu: vardır:| | ) | piyorlar.. nındakilere bu sözü — söylemişti. (1639). — * ki ihttyazlasm, saçları —a suTİ.. Halhuki çenesi durmuyor, işliyor. Bu sebrplen sakalı ibtiyarhıyarak beyazlanıyor... MAZUR DEGĞİL Müi?, | —. . Bay N... miyoptur. Gözleri az görür. Bir gün sokakta gider nasıksa bir ineğin karnına çarpar. Ve ineği, birkadın zannederek: Affedersiniz, Bayan... Göz - lerim biraz ağır görüyor da . Diye büayan itizar eder. Biran sonrma indk inu anlıyarak maheup olur. Biraz gider, ve karşıdan gelen kaynanası ile göğüs göğse, kafa | kafaya bir müsademe yapar. Kay- nanasını da şaşkınlıkla başka bir inek zanmederek: Bugün sokaklanda nekadar da| ço kinek var! Diye söylenir. Kaynansdaki surat... KARIN DOYURMANIN KOLAYI — | —M7—H Üç kişi bir ahçı dükkânma gi | rerler. Güzelce karmlarını doyur- duktan eonra kalkarlar, gitmiye hazırlanmmtar. Ahçı bunlardan birk, — Yemek pr> — -: vemmediniz... — Demin v. Unuttun mu?... Ahçı ötekinin yürüne bkar. O — Evet! Benden evvel vermişti.. Der. Üçüncüsüne de sıra gelince © da ağlamıva gaşlar, Ahçı hayret> le sorar: — Sen ne ağlryorsun?. — Onların verdiği parayı inkâr edişine nazaran benimkini de Ww- kâr edeceğin muhakkak. Onun için ÇİCEKLERİN Seniye; ilk defa olarak kıra gez-| miye gider. Kardeşi ile beraber dolaşırken çiçeklerin, rüzgârın te-| sirile birbirlerine çarptıklarım gö-, Tünce: | — Al.. Der, Ne yaramaz şeyler bunlar,.. Birbirlerke kavgu ya- 'GABI Thank Yu, May Lord!. İngiltere sanayicilerinin en zen- ginlerinden biri olan Lond Nuffi- | eki çok cümert ve vatansever bir zattır. Hayır müeasestlerine yar- | dımlarda bulunur. Son gelen Lon- Gra gazeleleri Lordun Salâbi ahıme- Te 100,000 İngiz lirası verdiğini yazıyor. Fakat bu veriş tazzı cidden nak-| le değer. Hasta bakıcı üniformalı genç kadmlar, Londra sokakla - rında, rozet takmak suretile iane topluyorlarmış. Bunlardan ikisi, şemsiyesini sallıyarak gelen arta yaşlı centilmenin, önünü kesmiç - | ler. Centilmen — durmuş, hafifçe Hülerek cebinden çek karnesini çıkanmış, imzaledıktan sonra genç kadınlardan birine venmiş. Çekin özerinde 100,000 İngiz Tirası ya- zılı olduğunu ve altında — Lard Nuffelld'in imzası — bulunduğunu | gören hasta bakıcı kadın sevinçle:| — Tehank yu may Lordi.. (Te - şekkür ederim, Jordum!) Demiş, Fakat rozeti takmayı u- nutmuş. Lord, biraz ileride göğ - süne rozeti takan bir başka hasta bakıcının kulusuna bir şilin at - | mıştir. | giddetlendirdi. SUALLER CEVAPLAR altı Umumi harpte deniz muharebeleri | R— Umumi harpte denizalti muha rebeleri hangi tarihle başladı? Mt 1915 de Alman a- ik Britanya adala- S— Bu, bitaraflar mezdinde ne gibi tesir busule retirdi. 4 şubatta Birleşik Amerii gün, devetler gömilerinin batırılmaması emri verildi. Buna rağı iri ? may en, Alman denizaltı- üzitanya ve (İngi - Hz) 19 uğustosla Arabik (İngiliz), Ve 7 sönleşrinde Ankona (İtalyan) yolcu vapurlarını batırdılr. S— Almanlar, ikinci dentaalt mu- harecbesine ne zaman başladılar? şubat 1916 da Alman hü- misi telâkki ederek — batırcağını bidirdi. 14 mart 1916 da Pramaz bandıralı «Suseks» Manış denizin de batırıldı. Yolcular arasında bir çok Amecikalı vardı. 18 nisanda Birleş. hur Relsi Vi ettiği takdirde hükümeti ile siyasi münasebatını k: bur kalacağını bildindi. S— Almanyanm, hangi tesir altn- da kalarak denizaltı muharebelerini € — Amiral Helçenendorf'un bu ilikkânun 1916 da verdi- amiral, ği bir raporla deniza'tı muharebe- lerinin muvaffakiyetle peticelene- ceğini temin etmişti S.— Azmerika ne zaman harbe girdi? € — Almanyanın Vaşingtos se- firi kont Brensdorf, denizallı mu- harebelerine devamın Amerika ile münesebrta nihayet — vereceğini Berlin hükümetine bikdirmesine Al- marıya 30 sonkâmun 1917 de üçün- eÜ bir karar neşretti. Bunun üze - rine Amerika, Almanyaya harp ilân etti. | S— Almanların en mübim üÜssü - bahrileri olan Helizoland adası mere- dedir? C — Bu ada şimal denizinde ve Elb ile Vezer boğazile kargı kar- | şıyadır. Vaktile İngillereye aid idi: 1900 senesinide hususi bir muka - vele ile Almanyaya terkolundu. B Ceklerin İlk milli hareketleri hanzi tarihte haşladı? € — Çekler, Hıristiyanlığın bi - deyetinde; Avrupanın merisesin - | de meskün idiler. Yedinci yüz yıl- da Bobemyada bir devlet kurdu- lar, Başirında Premg Samo bul- nuyordu. Dokuzuncu yüz yılda bü-| | yük Moraya doğdu ve Çek devle- Tini, on dördüncü yüz yılda mer - kezi Avrupanın en büyük bir dev- leti yaptı. hirlerinden zaman müstakil bir devlet ve hür bir mitlet halinde — yaşamadıkları Aşk maceralarından Nasıl başladı? - Ne inkişaflar gösterdi? - Al- lacağı cevap şudür: «Ne| manlar hangi tesir altında kalarak denizaltı |muharebelerini şiddetlendirmeğe mecbur oldular Rir denizalti gemisinin bataşı idediasında bulunmaktan — çekin - . 8. Baltik devletlerinin nüfasu — ne kadardı: anyanın 2,600,000 nüfusu vel 35,000 klometre aıkızisi vardır. Les tonyanın nüfusu 2,000,000 dur. A- razisi de 66,000 kilametre murab - bar, Estonyanın nüfüsu 1200,000 dir. Arazisi 48000 kilametre mur: baurdır. Finlendiyya gelince: Nü - fusu 4000000 — dür. Arazisi de 387,000 kiğometro murabbamdır. Bu | arazinin S4 10 u büyük ve küçük Röllerle doludur. S— Uzaklan idare olunan ve Al. manlar tarafından umumi harple kul- kanılan «Kono terpil> ler nedir?. € — Bunlar kumandansız, tay - fasız hareke! eden küçük gemiler- dir. Süratleri 40 mildir. Baş taraf- larındâ 10,000 kilo mevaddı infilâ- kiye taşırlar. 140,000 metro uzun - luğumda çelik bir kablo ile sahile bağlanır ve elektrik ile istenilen noktaya sevkolunur, Boyları 8 ve- ya 9 metrodur. İki motörleri ve iki pervanesi vandır. bıkmıyan bir Alman Şimdi Amerikada Alman olarak manın güçolduğunu söylüyor olarak bir iki ay oradan eraya | gezmişlerdlir. Fukat şimdi sengin İn- | | #ilizin ziden kazmın Londra güzetelerinde ye- | dedikedasu tazelendi. Kızın ba- | bası cenubi Afrikaya gilmiş, orada 1- Tadile rahâtl rahal yaşamaktadır. Kızi- Ban böyle Dir maceraya sürüklenmesi / Cephedel! ! İ | tecavüzi bir nonim şinket | ölenlerin & çıkarılan || gazeteler Pransızlar gazp cephesilii harp gözetesini çıkarmıya T dılar. ; Cephede, siper içindeki ler tarafırıdan çıkarılan ilk lf 221 inci piyade taburun revvici efkârıdır ve izmi de f he haberleri» dir. | Umumi harpte, cephelerdi yakın gazete çıkarılmış! poğu mizahi Idi «Cephe haberleri» siyasi © dir. Edebi ve mizahidir. Ted fırdlan çıkarılmaktadır. Mübi keri yüksek, örta ve küçülü beli — zbitlerden — mürekli İsde olunmayan evrak tulanda muhalara olunur. Ordu adi: diğer bir. ga Cepbede çıkarıları haftatrik B saledir. Gülle, Alman siperlerine tel #e bağlı biricik gazetedi Eko dö Gitun, siyasi ve ilti risale. Parasız dağıtdır. 144 fi hattı müdafilerinin mürevt kândır. Hususi prijideri için verdiği beberlerin dairmik olduğu alay makamında <Nasırlı şeytan», üçüncü vası efradının mürevvtei dır. Üç aylık abonesi 070 Daimi sbonesi 5 franiktır. Bul bir Alman esiri yakelayın Wf 8 mükâfat verir. Bımlardan başka <Tüylü Şans, <tüylü sıçan, ilâh.. çok mizeh gazeteleri çıka tadır. Eski harplet bugünkü gibi kanlı değildi. Eskiden shhiye teşkiâli gibi muntszam değikdi. Haff | danlarında yaralananlar, vâffi Tıra kendileri sararlardı. BĞ ları kangre.: olurdu. Buna ısı modorn Mi belere nisbeten azdı. Roma konsüllerinden Vi Pol - Emil'in, İsanm doğuşüfj 216 sene evval Anibal ile KAf rinde yaptıkları muharebelef den dikkat doğer. Bu muharebelerde Kart: mandanın maiyetinde 40000 yadc, 10000 süvuri vandı. Haf kar; 80,000 piyade ve 6,000 ile mukabil taarruza geçti Ö harbe bütün gün devam eti şam, hava karardığı zemafi İi sahnesi olan Polib ovasındaâ Öi Romalının ölüsü yatıyordu. — «Milletler muhamdbesi, istlb Tilen «Leypcik» muharebesi Üf sürdü. Rus ve Prusya ondultfi palyon ondularına — muanl mukavemete çalışıyordu. uncu yüz yılın en karılı mühtüğ &£ olmu, 40,000, Franız, 6000Ü ğ ve Prusyalı yaralandı. veya ÖŞ | Bu muharebede Napolyonult İi , çuları üç günde 95,000 gülle #9 landı. ı ı | | * ı J ı ı 1 1 1 j l J ğ Beğ | Voterlo muharebesi de çok olmuştur. Kanlı muhareblef senesinden sonra başlar, 18 #iş tos 1810 de Sen Priva mü sinde, bir günde 21,000 P 13,000 Pramsız üskeri öldü. Umumi harpte Fransa: 1. yük Britanya: 460,000; Akmanya: 1,800, vusturya - Macaristan: — Lİ0” Rusya: 3,000,000; Birleşik Tika: 55000 nefer kaybetmli 1914 - 18 umumi harbindei ğ Çika, Sırbiye, Romanya, . POfZ Bulgaristan, Yunanistan, Yeni Zelanda, Avustralya P nın zayiatı dahil olmak üzefi man 12,000,000 adam ölmi te öl derin sayısmı * | Torsunt. Bu yaz geçirdiğim günleri bana yalmız bu kadıti rabildi. Çıldırasıya seviy orum. kalı otur bu kadıtım sayı Almanlı? a çıkarak Amerikt alabilerer mi ümll ediyorumt Almaz olmak çok ağır gelen