Tahsil Bulunan Günün Meselesi: Çağında Çocuklar 1,123,783 Gençten Ancak 598,84d ü Okuyabiliyor Maarif Vekâletinin hazırla- bir istatistiğe göre şehir, ve köylerde tahsil ça- girmiş bulunan çocukların Miktarı 1123783 kişiye baliğ #lmaktadır. Bu miktar 939 - 940 #enesi ders yılında 932 - 933 Artmaktadır. Fakat, kısmen bi- '::dık. kismen müallimsizlik dolayısile hususi idareler Bütçelerinin müsaadesizliği yü- Zünden bu miktarın yalnız Ü tahsil görmek nime- finden müstefid olabilmekte - Gür, Bunun da 327423 ü şehir Ve kasaba mekteblerinde, 139.015 Hİ nüfusu 800 kişiden fazla köy Mektedir. Tahsil göremiyen çocuk mik- tan ise 524.869 kişidir. Bu mik- fazla olan köylerde, 284645 j müfusu 400 - 800 ara- Sında olan köylerde bulunmak- fadır. Yine ayai formülle bu #ene 922 - 933 doğumluların t Kil çağına girmelerile bu mik- far yüzde on nisbelinde art - Maktadır. İstatistikten de am- veçhile nüfasa 400 Teargeler olan köylerin hemen ü mekteplen mabrum bu- Tunmaktadırlar. İlk tahsil mekteblerinde ça- Tişan muallim miktarma gelin- e Mısır Çarşısı Vekâletce Tasdiki Bekleniyor Kında Belediye dalmi encümeni verilen menafil umu- Vekâletince tasdik edilerek şeh- Timize bildirilecektir. Karar gel- İkine başlıyacaktır. Çarşı ile faber bahgekapı cihetine açı- inlar da istimlâk ed'lerek İle beraber imar edilecektir. .hüllllik Kararının Masırçarşısının istimlâki hak - Miye kararı bugünlerde Dahiliye İt gelmez belediye çarşının is - Kapının sağ ve sol tarafındaki ün Jmarına aid plân da Be- No. 33 Sonra Madam Kasley'e döndü: — Siz burada bekleyiniz, dedi. #öyle bir dalaşıp geleceğim. tThal otomobile atladı ve S: nisin Özerinde ipek pijema, yatağına u- Atlmış sigara içiyordu. Meredit'i Görhal kabul ettiler. Dışarının sö- düş, AVasma rağmen, bu yatak — 4 tahammül edilemiyecek de- Sicaktı. Sari — Yanis şube a Ş ÖĞÜ muayinini görünet: — Sizi hangi güzel tt ç angi güzel rüzgâr atb, 'di. Doğrusu bu kadar hoş bir İZ hiç aklıma gelmezdi. Yal- hi '-“_“lur görmenizi rica ederim. luuı Meredit bu neviden mi- Mmmlik lâflarına ehen 3=Mon (düpedüz sordu: “Holanda nerede? Onu tatiyorum. konağına uğradı. Yunanlı *& Pifama ile oturduğum için be-| Bu noksanın 2571 j şehir - ve kasaba mekteblerinde, 5649 u müfusu 800 den fazla köy mek- teblerinde, 3725 i nüfasu 800 den az olan köy mektehlerin- dedir. Yukarıki rakamlardan da an- laşılacağı üzere tahsil nimetin- den mahrum olan talcbe mik - tarı tahsil gören talebeden fazla olduğu gibi ilk tedrisat kadro- sundaki muallim ihtiyacı da kadroda çalışan muallim sayı- sından fazladır. Maarif Vekâleti, chemmiyet hu noksanın üzerinde durmak- tadır. Tahsil çağında bulunan bütün çocukların okuyabilme - $i üç mühim meselenin halline bağlıdır. I— Yeni muallim maaşatına tekabül etmek üzere hususi idareler bütçelerine kâfi mik- tarda tahsisat konulmasının te- a Hl— Köy kanunu mucibince köy mekteblerinin köylü tara- fından yapılması icab ettiğin- den bu binaların yapılabilmesi için köylünün nisbi bir refah seviyesine ulaştırılması, Di— Muallim ihtiyacatının temini- Vekâlet burflardan üçüneli- sünün temini için yeni bazı ted- birler almağa karar vermişi Bunun için de evvelâ mevcud kız ve erkek müallim mekteb- lerine fazla talobe kabulile mu- allim miktarı arttırılacaktır. Bundan başka dört sene evvel tesis edilen eğitmen kurda - rından yetişen gençler iyi ran- diman - verdiklerinden - dolayı bu senöden itibaren bazı vilâ- yetlerde yeniden eğitmen kurs- ları açtırılmak süretile bu kurs- Tarın miktarı çoğaltılacaktır. Hususi idareler bütçdlerine kâfi miktarda tahsisat konul - ması Dahiliye Vekâletini alâ- kadar etmekle beraber bu bi- raz da köylünün vergi mükel- defiyetlerini kolaylıkla ifh - debilecek bir refah seviyesine gelmesine bağlıdır. | Yakacıl_c_ Suyu Suyun Kartala İndirilmesi Kararlaştırıldı Kartal Kaymakamlığı, Yakacık suyunu Kartala indirmeğe karar vermiştir. Yakacık suyu 7100 met- roluk bir yerden — getirilecektir. Kaymakamlık suyun şehrç indi- rilmesi için icab eden tetkikleri yaptırmış ve keşifnamesini hazır- lamıştır. Suyun Kartala kadar in- dirilmesi için 38646 dira tahmin edilmiştir. | | lediye imar müdür dan hazırlanmıştır. Sarı Yanis hâyret eder gibi bir vaziyet aldı: Mis Holanda t? Azizim, öy- | de de bir sual - soruyorsunuz ki Her hakde şu dakikada evinde © - lacaktır. Yahud da sinemada ve yahud tiyatroda... Ben bu insan- ların gecelerini nerede geçirdik - lerini nereden bileyim? — Sarı Yanis, sen benim gözü- me bak! Ben öyle kolay kolay her söylenen söze ini sanlardan değilim. Bu kız şu dakikada senin evinde bulunuyor, — Peki, benden ne şüphe etti- ğinizi vallahi. anlıyamıyorum. 1 Yanis zile bastı. Fişer elin- nan şağa dedi ji Sarı Yanis Holan- da hakkında malün r. Bu kız buğn ne iş yapı ise kendisine söyleyiniz. Hizmetçi t Mi boynunu büktü; Bu Seneki 14 Temmuzun Manası Her sene 14 temmuzda Fran - sızlar milli bayramlarını kutlu - larlar. Bu sene, Fransada, bu bay- zamın raha hararetle tes'idi için büyük hazırlıklar var. Çünkü, 1999 yılının MA temmuzu, büyük Fransız ihtilâlinin ve inkılâbının 150 inci senci devriyesidir. 1789 da yapılan büyük Fransız inkılâbı on sekizinci asrın, yıllar- ca süren cemiyet huzursuzlukla - rınin bir neticesi idi. Zalim krallar, büyük menfa- atler peşinde koşarak halkı isi mar eden zümreler büyük Fran- | sız inkılâbı ile ortadan kalktı, 1789 ihtilâli ayni zamanda bü - tün dünyada demokrasinin zaferi ve başlangıcı addedilir. Bu inkı - lâbın, daha sonraki devirlere, bü- tün dünya memleketleri hayatı üzerinde tesirleri olmuştur. Bu bakımdandır ki, bu seneki M temmuzun manası büyük — ve geniştir. BURHAN CEVAD : Yabancı Dil Kursları Müsabaka İmtihanı Eylülde Yapılacak Orta mekteblere lisan mualli - mi yetiştirilmesi için Üniversi - tede açılan kurslara bu sene de 60 tağebe alınacağını yazmıştık. Kurslara girmek için yapılacak müsabaka imtihanına 25 eylülde başlanması münasib görülmüştür. İmtihanlar 26 eylülde nihayet bulacaktır. İmtihana girecek olanlar yerli, yabancı bir kollej veya liselerden birinden mezun olacak ve ayni zamanda olgunluk ( miş bulumacaktır. Kurslara ayda 30 lira ile devam edecek olan bu talebeler haricde başka vazife alamıyacaklardır. hanı ver- KISA POLİS HABERLERİ * Beyoğlunda Aynalıçeşmede oturan Yaşarın üç yaşındaki oğ- lu Metin, dün evin bahçesinde “oynarken ayni evde Mehmedin müstecir bulunduğu odanın pen ceresinden düşen bir kiloluk bir bakır maşrapa başına isabet et- mıiş, ağır sürette yaralamıştır. Çocuk tedavi için hastahaneye kaldırılmış, tahkikata başlan - mıiştir. * Haydarpaşada Devlet Demir- yollarının büyük ambarı önün - de çalışan amelelerden Mehmet, demir yüklü vagonun kapısını metime gelen bu za-| İ açarken, vagonda bulunan bo - rular yavarlanmış, Mehmet ka- | çamamış ve boruların altında kalarak ayağından ve yüzünden ehemmiyetli surette yaralan - mıştır. *& Boğazkesende oturan Kadri ile Beyoğlunda Hatay pastaha Çeviren? MUAMMER ALATUR — Affedersiniz, dedi benim diğim şudur: Mis Holanda saat beş buçukta buradan çıktı. Çık - mazdan az evvel de beni bir mek- tup vermek için postaya gönderdi. 'Tekrar buraya geldiğim — zaman kendisini göremedim. Sarı Yanis Meredit'e döndü: — İşittiniz, dedi kendisini görn Ba, bir kere evine u olmaz. Ve sönr Meredit'i tehâi eğer ğrasanız, fena elti — Siz, bana öyle geliyor ki, ve- ÖLÜM ÇENBERİ ZABITA ROMANIİ mutlaka | acmız. Var-| 4 yarı şaka tarğında OLİS Yaman Bir Sofu ! Namazı Neden Yarıda Bırakmış ? Muhtelif tarihlerde İstanbul ca- milerinden halı, seccade ve kilim çalmaktan suçlu sabikalı bırsiz - lardan Balıkesirli Saidin muha- kemesine asliye- üçüncü cezada | Gevam edildi. Biykaç çahid sorguya — çekildi. lardan Kızıltoprakta Zühdü müezzini şunları söy- — Semtimizde Muh'ddin is - münde bir ihtiyar var. Bu adam her gün, daha sabah ezanı okun- madan ibadet etmek için camie gelir. Bir gün bermütad yine pek pısını çalarak caminin anahtarını istedi. Verdim.. B'raz sonra ben de hazırlanarak, dışarıya çıktım. Camie doğru giderken ihti telâşla bana doğru geldiğli düm Muhiddin yanıma — gelince, camiden iki hah ile bir kilimin çalınmış olduğumu söyledi. Keyfi- yeti polise haber verdik. Birkaç gün sonra iki polis memuru yan- larında Said olduğu halde camie geldiler. Sa'd erminin içinde su- Çinu ikrar etti ve bu hırsızlığı na- sıl yaptığını anlattıktan sonra çal- dığı eşyayı da kime sattığını söy- ledi. Ertesi günü çalınan eşya iade edildi. Bakirköy, Kartaltepe camii mü- erzzini Akif de dedi ki: — Bir akşam camide namaz ki- larken bir takırtı işittik. Namaz- dan sonra, çıkmak Üüzere kapıy bize doğru giderken, etrafı tahtapsı maklıklarla çevrilmiş olan ma - haldeki iki halının yerinde yeller estiğini gördüm.. Polise haber verdikten tahmi - nen bir hafta on gün'sonra me - murlar Saidi camie getirdiler. Sar id ora, — Geçen gün bu camie gelmiş- tim. Herkes gibi ben de imamla beraber el bağladım, namaza dur- düm. Fakat camie gelmekteki maksadım; bir iki halı seccade çalmak olduğu için namazı yarm da bıraktım ve iki halıyı omuzla- diktan sonra camiden çıktım, dedi. Sajd mahkemede suçunu inkâr €tti ve bu suçların işlendiği sıra- da, memlekptinde bulunduğunu iddia ederek, kendisine iftira e- atldiğini söyledi.. Muhakeme 19 eylüle talik edil- di, —— ——— nesinde çalışan Emir oğlu Me- #ud Can arasında çıkan bir kav- gada Mes'ud, Kadriyi, sarhoş - lukla, biçakla sol böğründen ya- ralamıştır. & Galatada Kadem sokağında ©-| turan Eleni adında bir. kadın, evinin kapısı önünde ayağı eşi - ğe takılarak düşmüş, başından gır surette yaralanmıştır. | I &i ni bir Don Juan kesilmek üzere- siniz. Bundan sonra maiyetimde çalışan kadımlara kalın bir peçe giydirmek lâzım gelecek. Meredit fazla birşey söylemedeni müsaade alarak çıktı. Doğru yazı- hanesine gitti. Orada Madam Kas-| dey'i Mansus'la konuşurken buldu. Kadına dedi k — Evinize dönebilirsiniz. Bana öyle geliyorki, genç kiracınız şim-i di eve dönmüş — bulunmaktadır. Her halde otobüs bulamadığı içi | geç kalmış olacak | — Bir polis memuru Madam Kas- Ve MAHKEMELER erken geldi. Yattığım odanın ka- | Fabrikada Çocuklar Bir Mensucat Fabrikası Sahibi Mahkemede Mücasesesinde henüz on iki ya- şını bitirmiyen çocukları çalıştır- mak, on altı yaşından aşağı genç kızlara genel emir hilâfına gece- leri fazla iş gördürmek ve işçilere cumartesi günleri yarım yevmiye vermek süretile iş kanununa ay- kırı hareket etmekten suçlu, Sul- tanhamamında, çorap fabrikası sahibi Osman Mısırboğlunun du- ruşmasına asliye üçüncü ceza mah-| kemesinde bakıldı. Mezkür mücesseseyi teftiş eden | iş datresi, İstanbul mıntakası baş müfettişi Halük mahkemede şun- ları dedi: — Hiç bir müessese 12 yaşından aşağı kızları çalıştıramaz. On altı yaşını ikmal etmiyen erkek ve ka- dınlar da ancak Vekâletten izin almak suretile çalıştırılabilir. Bu mücessese izin almak için İktısad Vekâletine müracaat etmiş. Bu sırada fabrikada iş kanununa mu- halif hareket edildiği iş dairesine ihbar edildi. Bir gün teftiş için fabrikaya gittim, Orada yaptığım tahkikat sonunda işçilerin günde 8 saat çalıştırılmaları icab eder- ken, bunlara her gün on saat iş | gördürüldüğünü, cumartesi gün- | leri yarım yevmiye verildiğini, on | iki yaşını ikmal etmiyen çocuk - | darın çalıştırıldığını ve henüz Ve- kületten müsaade alınmadan on altı yaşından küçük işçlerin ge - | eeleri de istihdam edildiğini öğ- rendirn. | Fabrika sahibi Osman Mısırlı- oğluna bu hareketlerinin kanuna aykırı olduğunu ihtar ettim. Oü beş gün sonra tekrar teftiş için mezkür fabrikaya gitltim. Fab-| Tika sahibinin ihtarıma ehemmi - yet vermediğini görünce, hakkın- da kanuni muamele yaptım. | Bu şahidden sonra dinlenen işçi kızlar da müfettişin sözlerini te yid ettiler. Her gün an saat çalış- tıklarını ve cumartesi günleri de kend'lerine yarım yevmiye verik diğini söylediler. Fabrika sahibi Osman Mısırlı - oğlu: — Bu kızlar benim fabrikamda değil, yine Sultanhamamında, am- eamın mensucat fabrikasında ça- lışıyorlar, dedi ve suçunu inkâr etti. Muhakeme diğer şahidlerin de sorguya çekilmeleri için başka bir güne talik edildi. Bir Adam Birdenbire Öldü Nurettin isminde biri dün tram- giderken — Altınbakkalda birdenbire üzerine bir fenalık gelmiş, gasyan etmeğe başlamış- tır. Nurettin, hastaneye kaldı - rılmak üzere iken, yolda ölmüş - tür. ley'e evine kadar — tefakat etti. Meredit saatine baktı. Ona çey- rek vardı. Mansus'a döndü — Ne olursa olsun, gidip Cen- tam'ı bulacağım, dedi. En iyi a- damlarımızı hazır. bulundurunuz. nis kendi kendisine — düşünmeğe | başladı. Acaba bu esrarengiz adam © dakikada neler düşünüyordu? Hele Meredit bu düşünceleri öğ- zöncbilmiş olsa, belki o dakika ca> | Galiba bu akçam bazı şeyler ola- | cak. | —B- ş Meredit gittikten sonra, Sarı Ya- | Dü Türkiye Amerika İki Memleket Ticareti İçin Toplantı Tü sebatı üzerinde görüşülmek üze- re bugün mıntaka ticaret müdür- lüğünde bir toplantı yapılmakta- ır. 'Türk - Amerikan ticaret anlaş- masının iyi hazırlânmış olmasına Tağmen iki memleket ticaretinde son zamanlarda görülen durgun- luk nazarı dikkati celbetmiş ve tedbirler alırlak üzere harekete geç'lmiştir. Amerikan tacirleri: gönderdik - leri malların bedellerini biraz geç * aldıklarından — şikâyet ediyorlar. Bu vaziyet Amerikan mallarının piyasamızda azalmasına sebeb ol- maktadır. İçinde bulunduğumuz mevs'm bize göre ihracat meysi- mi olmadığı için takas imkânları da azalmaktadır. Bugün yapılmakta olan toplan- 'tıda bütün bu cihetler görüşüle- rek icab eden tedbirler alınmak üzere Vekâlete bir rapor gönde - rilecektir. Diğer taraftan piyasada Alman malları çoğalmaktadır. — Çünki Amerikan anlaşmasında «en zi- yade müsaadeye mazhar devlet sisteminin kabulü.: hükümlerin- den istifade ile geniş gümrük ten- Zlâtı sayesinde bol bol ihmcat yapmaktadır. Kaplıcalarda Pahalılık Yeni İdare Fiyatları |Ucuzlatmıya Çalışacak Yalova kaplıcalarının Sıhhat Vekületine — geçmesi - dolayısile kaplıcalarda yapılacak yenil'kler için hazırlıklara başlanmıştır. Hâ- len kaplıcalarda 24 satte 1,700,000 | Titre su akmaktadır. İmar hareket- lerinden sonra genişliyecek olan kapbıcalara bu su kâfi gelecektir. Yalova kaplıcaları işletme ida- resi fasliyete geçer geçmez flat- ları yeni baştan tetkik ve tanzim işini intaç edecektir. Bilhassa halk için weuz oteller ihdas edilecek- tür. li el İzmir Su Şirketi Satın Alınıyor Nafıa — Vekâleti — tarafmdan İzmir Su Şirketini satın at- mak için yakında —müzake - kerelere girişeceği bildirilmek - tedir. 'Tesisata kıymet takdiri iç'n yapılan tetkikler bu tesisa- tın çok noksanları olduğunu ve eski bulunduğunu, şehrin su ih- tiyaçlarını tamamile karşılıya - madığını meydana çıkarmıştır. Japon Maslahatgüzarı Geldi İki hafta evvel Berlin ve Pari- se giden Japon maslahatgüzarı M. Terajima dün sabalıki Semp lon ekspresile şehrimize gelmiş- Ür. nni verirdi. Sarı Yanis © sırada, dış kâpının kapalıldığını işitir gibi oldu, A - caba Meredit tekrar geriye mi dön- müştü? Yatağından kalktı, kapıya doğru yürüdü ve hafifçe 'açıp dı - şarıya kulak verdi. Olabilir ya! Meredit elinde bir tevkif müzek- keresi ile tekrar görünebilirdi. Fa- kat gelse de sanki ne olabilirdi? Sarı Yanis omuzlarını — silkti. ,Halbuki şube müdür — muavininin bütün şüphelerini izale ettiğine Kkani bulununyordu. O gece Fişer'ii gışarıya gönderir ve her şey yo- Tuna girerdi. Dışarıdan sert ve ayni zamanda sabırsız olduğu anlaşılar bir insa- mmn sesi işitildi Bu adam kim olabilird Sonra uşağının merdivenlergen| doğru yukarı çıktığını işittli. Az sonra Fişer kapıya vurdu. kol isminde bir zai gel- —BON TELGRAF—İ0 TEMMUZ 1919 | Fransada bile Türk Matbuatının Hürriyeti Dünya siyasi ahvalinin çok nax zik ve her dakika değişen man - zarası karşısında, hemen bütüt devletler, matbuat üzerinde baza yeni tedbirler almayı lüzumlu memleketler - olan — İngilter son zaman matbuata bir takım kayıdlar ke muşlur. Hattâ, bir nevi hafif saz süre benziyen bu hal İngilter şöyle olmuşlur: İngiliz gazete sahibleri kabine- ye dahil bir nazır tarafından da- vet edilmiş ve matbuata konaca yeni kayıdların ,gazetelere vermiyecek şekilde nasıl © ceği istişare edilmiş, beral bir takım kararlar verilmiştir. Yine birçok memleketlerde, şarıdan bazı gazete ve m Tın idhali menedilmiştir. Büt bu tedbirler, bu memleketl yüksek ve umumi menfaati tasında toplanmaktadır. Almanya, İtalya gibi — totali devletlerden hiç bahse bile lü yok. Çünkü, oralarda «matbu ismi verilabilecek bir teşe mevcud değildi le rafından ve devletin dilediği kilde neşredilir. ğ Matbuat kongresinin, bugün An karada toplandığı şu sırada, bil - hassa Türk matbuatından b meyi bir vazife bildim. lar da bilhassa bunu merak yorlardır. Sizi Türklüğümün şerefi ü me temin ederim ki, bugün, hür matbuat, Türk matbuatıdır. Dünyanın bu çok nazik hali kar | gısında dahi, devlet, Türk mat atına en küçük bir kayıd koy'- mamıştır. En küçük bir bir müdahale vaki olmamıştır. H kümetle matbuat arasında, b bir mevzu dahi yoktur. Bu, Türk matbuatının ne dar şaurlu ve memleketin yüks menfaatlerini ne kadar — müdi olduğunu gösterir. Ne ve nasıl zacağını bilen Türk matbuatı için, bu hal, en büyük gurur vesilesi dir. REŞAD FEYZİ —Birimizin Derdi Hepimizin Derdi. Tamire Muhtaç Bir le zeçtiğimi Fakat bu faaliyet en siyade yük caddelere imhizar ediyer. Bu- ma bir diyeceğimiz yoktur. j kamı beklersek, hallmiz harabı! de Alahın kuluyuz demeğe hak. Kamuz yok müf .e İ Tüşmek İti Sarı Yanis derin bir nefes — Gaterkol mu geldi? aman, söyle hemen gelsin. başka birisi geldi zannettim. — Sizin yatmakta olduğun! söyledim. Bana çok bir kaba sanla cevab verdi. Sarı Yanis güldü: — Sen aldırış etme! Hemen ğır buraya! Fişer kapıya doğru yürürken, Sarı Yanis arkayandan bağırdı — Gel, gel! Gaterkol giti sonra, sen de gidebilirsin, Ya sabahtan evvel gelmenize | yok — Nasıl emrederseniz! Bu emir hizmetçinin t değildi. Çünkü yapılacak işleri vardı ve gi yin böyle serbesi k: birşey olmuştu.