PARA MESELESİ : Büyük KafanınDerdi Büyük Olur Almanya da Büyüdükçe Yeni Yeni Meselelerl İmanya bir sensdenberi bü- &yudü. Avusturyayı aldı. Sü- det Alman!arın bulunduğu yerleri aldı. Nihayet Çek mem - elketini aldı. Memel de alındı. Bu memleketlerin her biri Almanya İçin ayrr Ayrı servet — membaları temin etm”k lâzım gelir. Ekilmiş tarlalar, ucu bucağı bulunmaz or- manlar, yeraltında madenler ve #alre, Eski Avusturya impârator- luğu zamanında Moravya ile Bo- hemya »ütün imparatorluğun yâ- nayi merkezini teşkil ediyordu. Şimdi artık buraları Almanların eline geçmiş oldu. Südet Alman - ların bulunduğu yer de Lu iti - barla mühimdi. Burasını daha ev- vel alan Almanya bütün bu mem- leketleri birer birer kendine &i - dıktan sonra iktısad ve servet iti- barile pek kuvvetlenecek diye he- sablar yapılmıştır. Fakat Almanya e İktısadi Vaziyet Çok Mühimdir Doktor Şaht Bl mevaddı. iptidaiyenin bir kış. Muni temin etmiş oluyor. Karşılaşıyor | Mmemek suretile mühim bir de de kapatılabilecek mit, | Askerlik cihetinden hiç diye- | cek yok. Çeklerin bütün silâhları Almanlara geçti. Fabrikaları &1 - dilar, Bohemya ile — Moravyanın | demir istihsalâtı az değildir. Kim- ya sanayli de Almanlara geçmiş oldu. Çekoslovakyada mevatidı ip- | tidalye cihetinden zengin olma - dığından haricden gıda maddeleri de getirtiyordu. — Çekoslovakya haricden getirdiği mevaddı ipti dalyeye mukabil dışarıya mal ya- pıp satıyor, müvazeneyi böyle bu: luyordu. Bu itibarla Almanyaya benziyordu. Bununla beraber Çe- koslovakya — devletinin - iktısadi vaziveti iyi olarak devam ediyor- du. Buna bütün Çekoslovakya da- hüldir, Halbuki şimdi Çeklerin bu- lunduğu yer Almanyanındır. Slovaklar ayrıdır. Karpatlaraltı 31 DEFA DEVRİALEM dimbure viski fabrikasının ser- | yar komisyoncusu Vilfrld ı—-—! kins tekaülde sevkolunmuştur. | Tamkins, Avustralyadan gelmiş ve | Ldverpolda karaya ayak baslığı aa - | man kendisile görüşen gazete muha - birlerine, etuz yedinel develâlem se- yahatini ikmal ettiğini söylemiştir. —— | MÜRİM BİR SERVET Ayrupa gazeteleri, Amerikada ölen bir senginin biraktığı - birkaç mülyon mirastan bahsediyorlar. Bu ilk değildir. On sonç kadar evvel (Boston) da ölen Mirovski adlı bir veagin Rusyada, Balkanlarda bulunan Takir vürislerini milyoner yapmıştı. 1931 de Nevyorkda Ölen — Madam Eli Vendel adlı bir kadının verasel da- vası bâlâ wihayet bulmadı. Bu kadının biraktığı servet tamam 1900,000.000 framktır, 1.500 vâriai çık- maştır. Mahkeme, senelerdenberi bun- ların hüviyetlerini tahkik ve tesbil ile meşgul.. endel allesine mensubdur, Büyük ba- bası elli sene evvel Amerikaya hicret Cmiş, Nevyorkda birçek arsalar al - vaş, evler yapmış. salmış ve bu su- etle büyük bir servet kazanmıştır, Bü, Nevrorkda 5 inci caddede sa- Tay gibi bir evde yaşıyordu. Evo sEsrarlı eve isml verilmişti. İ geride olap bileni kimse bilmiyordu. (Kirikodlar Kralı) unvanile yade » Kunan Birbli. Nikola Hetoniç'la mirası meselesi de calibi dikkattir, | Bır adam, yü 2sene evvil köyünü terk| etmiş, Londraya gilmiş; kondi iend et- B1 bir makine He koyunların yünle- Fini kırpmıya, koyun ilcarefi yapmı- ya baslamış. Bu, yüzden zengin olmuş. Öldüğü saman 22,000.000 İngiliz W- çası birakinış. Fakat vürisi buluna - ir yıldır. sevişiyorlardı ve yakında evleneceklerdi. O gün yine her zamanki gi- bi buluşmuşlar ve gezmeğe çık « mışlardı. İstanbulun. sinesi tablat güzel- liklerinin harikalarile — bezenmiş tenha, sessiz, sakin, asude bir kö- şesi.. İki sevgili, üstlerini örten sık yapraklı bir ağacın serin gölge- finde yanyana uzanmışlar, başba- şa, göz göze konuşuyorlar.. lerinde; kalblerinde, damar- larında tutuşan ateşin kıvılcımları için bugün böyle büyüdükçe bü- yümenin asıl iktısadi cihetten de- Şil, diğer iki mühim noktadan e- hemmiyetli görünüyor: 1— Almanya büyüdükçe askert | kuüvveti de artıyor; Almanya harleden getirtti. | Bunlardan birinct nokta bu - günkü Almanyanın herşeyden zi- yade ehemmiyet verdiği bir key fiyettir. Nüfusu artmıştır. Asker | de çoğalmıştır. Almanyanın ha- rici ticaretinde gitgide görülen a- çık bundan sonra mevaddı iptida- iyenin bir kısmını harleden getirt- Rusyası denilen kisım ise parça - landı. Lehlerle Macarlar bu tak. | sime iştirak ettiler. Onun için, di- yorlar, şimdi Almanların eline geçmiş olan Çek memleketleri yal- nız başına olarak eski Çekos! vakyanıtı iktisadi hayatını devam | ettiremiyecektir. | mamış. 1929 da, vzak akrabasından biri mi- Fasa falib olmuş ise de ivbatı veraset edemediğinden paraları alamamış. B AĞAN HOCALARI Papağan çok sevimli bir kuştur. Hu- Hüsile söz söylerse... söz söyleme. | Karmen'in Diyarında 4 yukarıki resmin, Madridin Franko kuvvetleri tarafından iç - Şmm von .— — Sersem, senin elinden de birşey gelmiyor- muş. Şöför içinden söylendi: — Beni sana sivil polis, yahud da casus, hafiye.. diye kim anlattı. Ben yalnız iyi araka sürmesini bilirim. Fazil, yeniden sordu: — Peki bugün onu sen götürmedin mi?. Şoför kekeledi: — Evet beh götürdüm. Fazılın soruşları yine sertti: — Peki nereye götürdü: Şoförde yere bakma, kekeleme sürüyordu: — Evden aldım. Bir aralık Galatasarayda dur- duk. O önce şekerciye, sonra da posta evine girdi çıktı. Yine kendisini aldım. Tünele doğru — gittik. Bazar dö Levan'ın önünde tramvıy yoldan çık - mişti. Azabalar birikmişti. Yol kapalı idi. Geçeme- Bayan birden; «Ban burada iniyorum. Sen be- ni iteriki, köşede bekle.» dedi ve arabadan indl He sındai gidecektim. Fakat, atabayı bı- takmak imkânı yoktu. Durmadan manevra yap - , ackadaki, öndeki birikmiş ambalar — içinden kurtulmak gerekti. O, gözden kayboldüktan sonfa, Madrid bulvarlarından birinde alınmış olduğuna! buatının ehemmiyetle bahsettiği inanır mısınız? Madrid yandı, yıkıldı, ölen öldü, kalan kaldı. Fl—[ bir mesele daha vardır. anyol kalblerinin eski ateşi hâlâ dinmiş değildir. Memelde 150000 nülus vardır. ) Buranın iktısadi bakımdan Al - manyaya büyük bir kâr tamin e- deceğine ihtimal verilmiyor , Bu- rada 200 büyük fabtika, ,varçır. Kağılcılık ileridedir. Gemi tez - gâhlerı da vardır. Ziraat te İleri- dedir. Tereyağı, peynir yapılır. Dörtuz eti de çoktur. Memelin is- kelesi kereste nakliyalile geçin - | mektedir. Harbden evvel 700,000 ton kereste sevkedilen bu iskele- den 938 de 1,630,000 ton kereste yollanmıştır. Burada bir sual var- | dir: Memel harbden sonra Litvan- | | yanın iskelesi olduğu için mi böy- | | le inkişaf etti?. Bundan 80 bu halde kalacak mı?, Faka! manlar bu hali muhafaza « de düşünmüşlerdir. Litvan Memelde bir serbest mıntaka ayı: rıyorlar, Onun için Memelin | adi vaziyeti itibarile bundan tifade edilmi: Avrupa gazetelerinin Alman da bulunan muhabirleri tar: dan vaziyet tetkik edilerek varı- lan neticeye göre bunda laşılıyor: Almanyanın eti yılarak genişlemesi iktısadi zaru- retler yüzünden değildir. Alman- 'a daha ziyade askerlik noktasın- dan işe girişmiştir. | Fakat bugünlerde Avrupa TA) kge olacaktır. Almanya mali vaziyetini düzelt- Landrada papağa! aini öğrelmekle zeçinen seler vardır. Buntara: casım derler. Papağanı olanlar, bu hocalara hafta- | da bir iki şilin verirler, papağanlarına Konuşmayı öğreltirirler. kim - Papağan ho« FRANSADA RADYO MAKİNELERİ Fransada, Ji sankânuna kadar mev- cud radyo — makinelerinin — sayısı 4310306 idi. 28 yubat 1939 da 4887,664 olmuşlur. Şubat ayı zarlında beyanna- mesi verilen rudyoların adedi — TTATE | güz parlıyor.. Genç kızın dudakların- da da bu kudurtan ateşin kızıllığı | var, | Genç erkok, hırçın bir haleti ruhiye gözleri dalgın, cidat Bir eda ile ahlatıyor've diyor ki? — Seninle bir yıldır sevişiyo - ruz Hicran, bu bir yıl içinde ne | günler, ne tatlı anlar geçir- | gik. Sen bana hayatımda en umul- maz ve en bulunı saadeti tat - tırdın. Fakat niçin saklıyayım. | bir hakikat, İstersen. iyicı Kısa bir duraklama ve bocala- madan sonrı — Sana göz koyan birisi var... — Bana mı? — Evet sana.. Birkaç aydanberi seni elde etmek için uğraşıyor. — Yanlış bir hâber almış ola caksın, — Hayır ne yalan ne de yanlış, bildi- ğimi sana anlatabilmek için. sana bir an ondan bahsedeyim: Si dir. Gizli kullanılan radyoların bir mil- yondan aşağı olmadığı anlaşılmıştır. Sıki bir araylırına neticesi — bunlarım yarıdan fazlası bulunmuş ve kullanan- Genç kız bi dar para cerasına çarpılmışlır. n gö ———7 —— | rine dikerek: mek için yeni bir plân tatbik ede- Endiş cektir. V. Beobahter” gazetesinin | den?. verdiği m Umumi stik: ark mar | ni kıskanıyorun kançlık içinde tifad olmuştur tikrazı ödemekle meşgüldür. Şimdi harb yoktur. Fakat Al - manya bütün kuvvetini topliya- rak hazırlanmaktadır. Onun için | şimdiye kadar bu eski istikraz sa- yesinde zengin olanların ele ye- çirdikleri servet milletin aleyhin: de görülmektedir. Artık Almanyada ücretler art- tırılmıyacak, bündan sonrâ da iş adamları müteahhitler - ve saire — Şimdi?.. kuyorum!.. zengin olmıyacaklardır. — Bu korkuya sebeb ne? zumunu — hissec yorum. — Çünkü, — — —— —- - İKİ SİVİL YOSMA Fakat, ekmek parası yino ona boyun büktürdü. wesumammmammanun V0 — 127 gaamamaşanman YEzan: ETEM İZZET BENİCE geeyamusamau 'ben yol buldum, söylediği köşeye gittim. Dört beş saat orada bekledim. Sonra Afrika hanından çık- tı, arabaya geldi — Afrika hunından mı? — Evet Afrika hanından.. — Ne var orada?. Bilmem ki, birçok şeyler var, Gelirken elinde paket filân var mıydı?. Vardı. Üç dört parçaydı. — O, bana Afrika hanından çıkmadığını söy- ledi, yanındaki dükkândan çıkmış Şoför, birden durakladı. — Bana öyle geldi. Dedi; Doktor daha çok kızdı. — Sersem,-bana öyle geldi. demek başka. O- radan çıktığını görmek yine başka. Şolör susuyordü. doktor #öylüyordu:. - Beş altı saat mağr zalarda dolaşılır mı bil- mem. Üç dört parça kursaş almış. Ona bakarsan, seksen mağaza dolaştıra da bu kumaşları buldum. On kere belki #rabaslın önünden geçtim Şoför u- yuyordu, beni görmedi diyor. Sen Afrika hanından gçıktı! diyorsun. Hangisine inanayım, Ne yapayım?. Ve doktör yine öfkeli öfkeli şotörün yüzüne i- gindeki kini, kızgınlığı vurdu: X Sen.bu işleri bereremiyeceksin, haydi çekil karşımdan! Şofü — Bağş Üzer'ne, Dedi, yoldün kıvrıldı. Zavallının içi içine sıg- mayor. dudakları mırıldanıyordu: - Rahatlığına rahat. Para düzgün, yiyecek, içecek, herşey hol Fakal, çekilir herif değil, Bir iyi iş bulur bulmaz bir dakika durmuyacağım! Artık eskisi kadar mes'ud değilim;, Peşinde dolaşan bir adam genç biri çünkü bir takım endişeler, şüp - | beler, saadetimi ihlâl etlliyor. | rdenbire doğru ini sevgilisinin gözles T, Şüpheler mi, ne » | — Kısa bir tereddüdden so1 — Evet., Şüpheleniyorum ve se-/| manla düşünerek müsterih olma-| yaşıyan bir ada - | mın saadet ve huzürü kalır mi?. | — Ya.. Neden şüpheleniyor, ne-/ görüşmekte olduğunu bilmesey - den kıskanıyorsun bana itimadın yök mu? İnanmıyor musun banı — Sana, senin aşkına, sadaki - | tine sarsılmaz bir ıtlmad ve ima- nım vardı; fakat şimdi... — Artık şüpheleniyorum sen - den, seni kaybedeceğimden kor - avukat... İsmi de. | — Anladım. Hakkımda lüzum- suz yere tecessüs ve İtimadsızlık göstermişsin. — Lüzumsuz yere — ÜÖyle ya.. Benim ardım sıra | koşan böyle bir avukat olabilir. Bundan ne çıkar? Benden daima li cevab alacağını kat'i poa- |m Şüphe ve kıs - | lıydın Evet, mahkemedeki işini hal-| letmek üzere bu avukatla sık sık | dim, işistiğim dedi kodulara ehem- .| miyet vermez belki biraz müsterih olabilirdim. Fakat biliyorum ki...İ — Hiç bir şey bilmiyorsun, emin| ol hiçbir şey... Çünkü bilinecek, öğrenilecek bir şey mevcud değil| Nasıl? Bu adam seninle alâ- | kadar olmuyor mu? | — Sana her sevi anlatmak lü- Fazıl öfke içindeydi. Hem yürüyor, hem ken- di kendisine konuşuyordu: — Her şeysi iyi. Belki bütün suç bende, Has- talığım böyle yapıyor. Fakat, içimdeki bu şüpheyi gidermek elimde değil. Bir şeysini bulamıyorum. Bir başkasile konuştuğunu, seviştiğini - sezmiyo - rum. Görünürde de hiçbir şey yok. Beni — seviyor, bütün sinirliliğime katlanıyor. Hasta olduğum İçin sözlerime, yaptıklarıma aldırmıyor. Yaşının ver- diği bütün hızla bana tutgun. Fakat, ne yapayım ki, birşey görmeme, bilmeme, İşitmeme karşı yine içimi yiyen bir kurt var. Bu yersiz, doğma duygu beni üzüyor. kıvrandırıyor, ondan şüphe etmeğe sürüklüyor. Doktorların — dediklerini " yapıyorum. Ayn yatıyoruz. Kondim) sıkıyorum. İlâçlarımı düz- gün alıyorum. İki ay önceye göre çok iyiyim. Fa- kat, içimi kemiren bu şüphe kurdunu yenmeme im- kân yok,. Ve Fazıl böyle söylene söylene Pangaltı palis karakoluna kadar geldi. Orada tanıdığı bir boşko- miser vardı. Yakıt tanışlarından, Kapıdaki polise sordu: (Devamı var) HİKÂYE İNANMAK görüyorum ki bir şeyler öğren * Mişsin ve bu öğrendiğin — aşılsız geyler seni bir hakikatmiş gibi ta” zib ediyor. Filhakika, bu avukat bana dahâ kendisile görüştüğüm ilk gün * lerdenberi hissedilir bir alâka göt” teriyor. Ben bu alâkaya müsbet © bir mukabelede bulunmamaka bti #aber pek de soğuk davranmadımd Çünkü hani ge derler: Köpeüyülü geçinciye kadar.d.:. Yalnız bu SÖt zümden kendisine bir ümid ver- © diğim — manasını — Çıkarma.. Böylt bir harekette bulunmak aklımdaf - | Reçmediği gibi senin düşünmeni © de istemeri. Banâ karşı olan iti- Madının sarsılmasının yersiz , lür Zumsuz ve haksız olduğunu an - — latmak, seni aşkıma inandırmak için her şeyi tamamile bildirmek sÜlyarum; işte sana bir de vesikme (Devamı 7 inci sayfada) | | Ankara BUGÜN Radyosu 1835 Müzik (Dans müziği - Pir. 19 Konuşma (Türkiye poslası). 19.15Türk müziği (Fasıl heyeti), Calanlar; Hakkı Derman, Eçref Kad- ri, Hazan Gür, Halük Kecal, Basri Jf- ler, Hamdi Tokay. Okayan: Tahsin Karakuş. 24 Ajans, metcoroloji haberleri, si- raat horsası (ftat). 20.15 Türk Müriğii Çalanlar: Vecihe, Reşat Erer, Cov- del Kozan, Kemal Niyazi Seyhun. Okuyanları Sadi Haşses, Müzoyyom Benar, i— Tahir puselik yürük semaisi - | © gülendam, — Kâzım U& - Tahir paselik yarkı - Görmesem gül - yüzünü, 4— Rahmi Bey - Tahir puselik şar- | a - Geçti e gazalı eyyamı, S— Küzım Üs - Tahir paselik şarkı- Den sana mecbur. 1— Osman Nihadın - Nihaveni şar- kı - Körferdeki dalçın suya bir bak, $— Şevki Beyin - Hicas şarkı - Bağ. Tazıp zülfü hezaran. #— Şükrünün - Micaz şarkı - Bir bakışta beni mestetti. 10— Türkü - Alıverin bağlamamı. 21 Memleket sasi ayarı. #1 Konuşma — (Hukuk ilmi yayma kurumu, 2115 Esham, tahvliki, — kambiyo - mukut borsası (Cat), 2126 Ney'eli plâklar » . ZL30 Müzik (Senfonik plüklar). 2230 Mücik (Komanıslar ve salre - P. 23 Müzik (Cazband - Pi). 2345 - DA Son ajans haberleri ve yarınkl prugram. YARIN 12,36 Türk müziki. Çalanlar: Refik Fersan, Fakire Fer. | san, Zühili Bardakuğlu. Okuyan: Melek Tükgrdü. i— Kürdili hicarkâr peşrevi. $— Rahmi Beyin - Kürdili hicarkâr garkı » Bana ey camimin canı efendim. 3— Salkhattin Pınar - Kürdili bicaz- ) kâr şarkı - Nereden sevdim. 4— Kürdili hlesakâr şarkı - Çılaınca | sevin. ö— Zühtü Bardakoğta - Santur tak- simi. 6— Türkü - Benliyi aldım kaçaktanı, T— Türkü - A benim mer ç .gım. 13 Memlokel saat ayarı, afanı ve Mmelooroluji haberleri 1515 - 16 Mürik (Riyaseti Cumhur bandesü - Şof İhsas Küncer). 1357 Hicrt Seter 21 1989, Ay 4, Gün 101, Kasım 155 11 Nisan SALI