Günün Dedikodusu : Komik Naşid Meydan “ Tekrar Sahneye Çıkacağım, Henüz İhtiyar Değilim ,, üyük ve kıymetli balk B san'atkarı komik Naşid'in ahnçe ve tiyatro hayatın- dan çekilmeğe karar vermesine dair olan haberler her tarafta Büyük bir teessürle karşılan- Miştır. Naşid'in sahmeden ayrılmak İslemesi, tiyatro ve san'at ha- Yatımız için büyük bir gaip te- Tükki edilmektedir. Fakat, dün Büyük san'atkârın — tiyatrodan ayrılmak kararında olmadığını memnuniyetle öğrendik. Naşid'i seven birçok kimse- Ter gerek temsil verdiği üyat- Toya, gerekse gazelem Tacaai ederek ortada — dolaşan dedikodunun ne dereceye ka- dar doğru olduğumu sormuş - diğimiz gibi, halka, — Naşid'in yakında yaz temsillerine baş- lamak üzere olduğu cevabı ve- rilmiştir. Diğer taraftan bu tanınmış halk san'atkârı bize bir mek- Jimnastik Ve Talebenin Kıyafeti Maarif Vekâlet Kostü 19 mayıs jimnastik şenlikleri i- | çin şimdiden hazırlıklara başla « şin ndığını yazmıştık. Maarif Vekâleti; o gün şehri -« mizden başka diğer bütün vilâyet merkezlerinde yapılacak olan bu şenliklerde bütün talebelerin yek-| nasak kıyafette bulunmalarını ve| âyni hareketleri yapmalarını ka- rarlaştırmıştır. Yani; İstanbuldaki kız ve er- kek talebelerle diğer bütün şehir - lerdeki kız ve erkek — talebeler; genlikte ayni kıyafette bulunacak- lar ve ayni beden hareketlerini | yapacaklardır. Bu suretle şimdiye kadar her şehirde başka başka kıyafetlerde ayrı ayrı hareketler yapılırken bu sene bu iş tanzim edilmiş ola- taktır. Öğrendiğimize göre bu kıya - fetler ve hareke şimdiden tesbit olunmuştur: Erkekler, kolsuz beyaz atlet f: nilâsı, beyaz kısa pantı seklerdir Kızlar ise beya: lot, siyah file ve rap giyeceklerdi. Kızların W n giye- z bluz, siyah ki- beyaz kısa ço - yaz blüzlerinin ön- leri açık, 3 düğmeli, kısa kollu, devirme yakalı; yani ayni «spor erkek gömleği» gibi olacaktır. mlerinde Değişiklik Yaptı D tikli olacaktır. | karıki talebe kıyafetleri şeklinde Okuyor! tup göndererek keyfiyeti tav- zih etmekte ve ezcümle şun- ları söylemektedir. »Beni, hasta döşeğine düşü- rünciye kadar yakamı koyu - vermiyen sahneden. kendim değil, insan iradesinin fevkin- de bir kuvvet çekebilir. Sayılı günler içinde yine temsilleri- me başlıyacağım. İhtiyarlığımdan — bahseden genç ve muzib —muharririniz şayed yolu düşer de bir gün e- vime gelirse kuvvet tecrübesi için emrine amadeyim. Kendisi ile iddialı alaturka ve alalı ga her nevi güreşi kabul ederim. Gençliğimin ayarını anlar, bir daha ihtiyarlığımdan bahset - amez! Saygılar.> Diğer taraftan Şehir tiyat - resu — artistlerinden Hâzım" yaptığı gibi Naşid de bir tay- yare piyango gişesi açacaktır. (Naşid gişesi) hazırlanmakta- dır. Yakında faaliyete geçecek- tir Şenlikleri i Kız ve Erkek Kızların kilotları ne çok dar. ne çok bol olacak ve bacaklar lâs - | Kadm ve erkek jimnastik mual-) limlerinin kıyateti de ayni yu - olacaktır. Yalnız erkek muallimler uzun beyaz pantalon, kadın muallim - ler uzun & dir. Dün maarif müdürlüğüne bil-| dirilen bu kıyafelerin muhakkak yerli malhı kumaşlardan yapılma- sı emre ilâve olunmuştur. Ayrıca jimnastik şenlikleri gü- nünde kız ve erkek talebelerin ya-| pacakları hareketler de dün Ma- arif Vekâletinden maarif müdür- lüğüne bildirilmiş ve talebelerin çok küvvetli bir şekilde hazırla- ! tılması da bildirilmi; | | eeei aeT İdare Amirlerinin Toplantısı Yarın; bütün kaza kay ları ve belediye rels mu: iştirakile bir te İçtimâ akşam saat beşten yapılacak ve belediye ile » | dar olan bütün işler görüşi | tir. İ ZORBALAR SALTANATI No. 12 Emriniz başımın üzerine... —Ya imdal gelmezse veyahut yeniçeri- ler her şeye hâkim olursa nasıl bir hatı hareket takip edeceğiz?. — O vakit düşünürüz onu.. Mu- kadder ne ise o dedi. 'e ..Müdafaaya başladı. Adam hi Babı arasına yerleş köşe tutmuş Alemdar Mustafa Paşa; tertiba- t aldıktan sonra, harem dairesi- ne girdi. Gözdelerini ve cariyele- rini mahzene indirmek için emir- ler verdi. Kamertap, bu emir üzerine Pa- n kalın duvarları Her biri bri şanın boynuna atıla — Paşam, neden / kapanıyoruz | buraya... Bunlar üç buçuy hayta- dır... Atlara binip ağalarla üzeri- ne yürümek muhasarayı çözerek işi halletmek daha muvafık değil mi?. ı Kurnaz kız; haremağası vasıta- sile hemen bölükağasının Paşa le konuştuğu fikri kapmış ve Pa- 1 bölükağası ketmek istiyordu. Fakat; çok cesur olan Alemdar bu fikir ver tertibe korkusundan ziyade mânasız ve beyhude - bir savaş nazarile bakarak yanaşmı- | n tertibine sev - Var mı Talıblısı bazı fakültele- U haldir. gözetelere ilân vererek Tıp Far kültesine asistan arıyor. —Meselâ, asistan bulunuyor. İşe başlıyor. Fakat, bakıyor ki olacak gibi de- BiL, İstifa ediyor.. Çönkü, asistan maaşı çok az.. En uzun süren bir yüksek tahsil yapılacak, sonra, a- sistanlık için ayrıca lâzım gelen bir takım bususi şartları halz o- hunacak.. Ve bütün bunlara rağ- men geçinme — vastalarının en pahalı olduğu İstanbul şehrinde, yazın buzlu ayran satan bir sucu çırağının - kazancından — daha z bir maaş hak edilecek... Düşününüz ki, bir asistan mü- nevver bir insandır. Temiz ye - mek, temiz bir evde oturmak, te- miz giyinmek ve hattâ mecburiyetindedir. BURHAN CEVAD niversiteni Üniversite idaresi ihtiyacında Gürültü ile Mücadele Daha Şiddetlenecek Vali ve Belediye — reisi Lütf Kırdar, şubelere gönderdiği ta - mmide gürültü ile mücadelenin İstanbul şehrinde yapılmakta ol- duğunü, evvelce verilen emre gi re bu mücadelenin esa: olduğundan Belediye memurları- nin kat'iyyen tekâsül göztern melerini, gıda maddeleri sat attıkları metetmeden, tacıların ise yalmız şeyin adımı. malını tabif satmak mecburiyetinde oldukları, gürültü ile mücade teşkilâtının bu gibilerine karşı te-| samüh icab ettiği malümdür. Yeni tamimde mir verildiğine göre © emrin sa - hai tatbikten uzaklaştrı! sesle göstermemesi Si için bir emir vermek le böyle irici yeni izım geldiği, Şimdiki h bir şey vaki olmadığından Beledi-, e teşkilâtmin eskisi gibi gürü ile mücadeleye mecbur oldukları, ihmal gösteren memurların ceza- landırılacağı» tasrih edilmektedir. Yedek Subay Okulunda Merasim Yedek subay — okulunda tahsil | devresini bitirerek orduya iltihak | gi edecek olan yarsubaylara 23 ni - | san pazar günü merasimle diplo- maları verilecektir. 1 Genç subaylarımız o gün sabah-| leyin Taksim abid erek bir çelenk koyacaklar ve abide ö- nünde bir geçid resmi ne g acak - Taksiı genç zabitli 1 Mmerasimden sonra mekteblerinde ni yiyecekler ve | kumandanları huzurunda yemin edecel Genç ihtiyat zabitleri 1 mayısta| da yeni vazifelerinin başında bu- Tunacaklardır. nkü ne de olsa imdat gele- | tan Mahmut ve arka - daşları feda edemezlerdi kendi- sini. Buna imkân yoktur, Sonra, hepsi yeniçeri kılıcına kellelerini verirlerdi. Paşa Karertabın bu fikrine ce- vap verdi: — Olamaz, olmaz. bir huruca güzelim! redeyse imdat gi — İmdat gelinciye kadar maa- Lüzum yok Şimdi ne- ür. na uğrarsak.. — | adlerine?. Bizim elimiz — Paşam; kuvvetimiz az değil | mi?, — Yirmi kişi kadarız — Çok az değil mi?, — Değildir... Benim maiyetim- deki yirmi kişi yirmi bin demek- | tir... Sonra; bulunduğumuz mev- ki âdeta müştahkem bir kalegi- bidir. | essese ve teşekküllerir | | | Nekadar Tahsili Gümrtük ve İnkisarlar Ve- kâleti yolcuların - beraberlerinde getirecekleri inhisar maddelerine aid resimlerin; hemen orada, günü- rük memurları tarafından tahsil edilmesini alâkadarlara bildir - miştir. Bu emre göre; her yolcu berabe- rinde en çok $0 aded ecenebi si- gara 50 gram kıyılmış tü- | tün ile 50 yaprak sigara kâğıdını serbestçe larda Sigara kâğıdı hariç clı yolcuların getirecekleri madâ ler bundan fazla olursa 1 kiloya Şehidlikleri —| Sine İmar İçin Çalışılıyor Şehidlikleri imar cemiyeti, mev- veş cud şehidliklerin imar ve tanzimi için çalışmalarına devam etmek- tedir. Cemiyet bütçesini yükse mek için birçok gelir membaları- na baş vurduğu gibi milli bazı mü- teberrüle- Bu bul rini de ricaya karar vermi: cümleden olarak cemiyet, İ: birleşik esnaf 300 dirahk b ftır. Birliğe da- ile 170 müracast — etmi yardım vadi alm hil cemiyetlerin y Tira toplanmıştır. Bu taksit olarak şehidlikleri imar ce- miyetine verilmiştir. Temizlik İçin Yeni Tedbirler Alınıyor İstanbul belediyesine — şimdiye kadar temizlik mevzuu etrafında werilmiş olan bütün raporlar; Be- Lütfi Aksoy Bu ecnebi tarafından tetkik edi meyanda memleketimize memleketlerden gelen mütehas sısların ve Avrupaya bu işi tetkike giden Belediye erkânının verdiği raporlar da vardır. Bundan sonra İstanbulun temi ktedir için yeni ter- | Maarif Müdürü Geldi | İstanbul maarif müdürü kut, Ankarada gelmişti. nildiğine göre, Tevfik K karaya Vekâletçe çağırılması se- sebebleri arasında henüz vekâ - İ deten idare edilmekte tedrisat umum müdürlüğü işi de Tevfik olan orta rif müdürünün getirileceği den ve kuüvvetle söylenmektedir. Epeyce müdafaa edebilir mi- yiz?. — Günlerce... Hattâ, cephanemiz lamazlar ve yanaşamazla: — Körolası şeytan insanın aklı- na birçok lüzumsuz şeyler geti- riyar.. bize.., —Meselâ; we gibi?. — Ne gibi olacak — arslanım?. Ya, Sultan Mahmud imdad yol- lamaz ise, ya yeniçerinin dediğini yaparsa. — Böyle bir harekette bulun- | ması kendi zararınadır | — Neden?, O vakit yeniçeri tahttan in dirdiğimiz Sultan Mustafayı tah- | ta çıkarır... Kendisi menküb o- ) dar.., — Belki; böyle hareket etmez- ler. — Btmek mecburiyetİndedirler. (Devamı var) cemiyetlerine de | yara birinci para birinci | n An-| vardır. Buvaziteye İstanbul maa-| bitinciye kadar.. Kat'iyyen soku- | Gümrüklerde Yeni Kayıd l Yolcuların Getireceği Ha * Tütün ve İçki Mikdarı rinde asistanlıklar mün - | Olacak? | 'Gümrük Resimlerinin Gümrükte Alâkadarlara Bildirildi ç: | kadar 10 lira resim alınacaktır. — | | — Her yolcu; 1 kiloya kadı bi içkisini resimsiz getirebilecek- | tir. | 1 kilodan fazlası için ise; rakı- lardan kilp başına 3 lir: | likör ve viskiden kilo başına 2 li- ra, vermutlardan 1 lira; köpüren şar kilosu başına 3 | sablardan kilosuna 75 kuruş. şam- panyadan kiloda 5 lira, biralardan başına 18 kuruş Yalmız; 10 kil ve 3 kilo içkilerden fazlası yasak- tır. Haricden tuz ithali de ya - | saktır. ecne- rin lira, şa- kil resim alına- caktır. şarabdan | Sinemalar Ço W Seans mı Yapıyorlar ? Bazı sinemaların haftanın mu- yyen günlerinde ucuz t halk geceleri bilhassa (bayanlar günü) yapma- rı, bu gibi sinemalara olan rağ- | Bu yüzden bu gibi 10 da; asılasız fi maların bazıları, sabah n g im ar fa- göster Bu bal, gerek Bel nizamatına, gerek madığından alâkadar sıhhat kaidelerine uygun ol- makamlar bu mevzu etrafında tetkikler yap- maktadırlar. Diğe bu halin mü: yen ve mal kaç güne inhisar edeceği lar bastırınca ucuz yaz tarifelerine Tağmen sinemalara pek az müş- teri geldiğini ileri sürmektedirler. i Buyukada Mezarlığı Kafi Değil Büyükadada bulunan mezar - ! bğin dolmakta olduğu görülmek- tedir. hğın sağ tarafında ve daha uzak- bulunan dahada yeni bir me- zarlık vücude getirecektir. Bu mezarlık yapıldıktan sonra, ş 'a ölü göm ilme - | | vzem | | Diğer taraftan | de Belediye reisliğ bazı yerlerde ye zarlık - | | lar caktı | Yer lacak vi mezarlıklar üç sınıfa ayrr-| halk istediği sımıftan bir yer-satın alabilecektir. f NOT: Yü ı dünkü tefrikamızı ,nw:x yedinci sehiv neticesi « ür yirmi aftı numaralı ikinci sütu - satırından rak y intişar etmiştir. Şu suretle tashi- | hini okuyucularımızdan dileriz. Bi € harem dairesini mu- hafazaya bölükbapıları durmadan içeri haber yolluyor- lardı. Halbuki; haremağası haber ver- miş gibi davranarak tekrar nö - bet mahalline geliyordu. | P hasi niçeri memur kat; iş da azmıştı. Mü- tü daralmıştı. Nihayet; ye - harem dairesine yaklaş- mağa başlamışlardı. Muhafız bölükbaşıları silâhları- 1 istimale baş- crine kordon birinci lamışlardı. Üç hat bölükbaşılarının kordonu tazyik görüyordu. Bö - | Tükbaşıları ve sekbanlar, Alem » | tutan | sıcak- Mümessillerini Seçti'er! | #i> teşekküllerinin feshine | dar Paşanın dışarı çıkmadığını ve Şap stalığı | Çıkti — | Baytar Müdürlüğü Tedbirler Alıyor Öğrendi göre İstanbul | vilüyet kazalarındaki hayvanlar- da şap hastalığı çıktığı yet baytar müdürü Etem n vilâ» | Elevli | lcaya bareket etmiştir. Vilâ- yetin diğer baytar memurları da Beykoz, Keremburgaz, Şile ve sa- ara gitmişlerdir. Köy hay- vanlı sıkı bir kontrol ve mua « yeneye tâbi tutulmaktadır. Has- talığın önü alınması için baytar ir kazalı müdürlüğü bütün kuvvetile ça - lışmaktadır. | Ayrıca belediye hududu dahilin-| daki kazalarda da Belediye ba: tar müdürü Esad tarafından bay tar memurlarına icabeden emir - ler verilmiş, ve karantina için ter-, tibat alınmıştır. | | | Hazırlık 23 nisan tarihi, ayni zamanda çocuk bayramına tesadüf ettiği: bayramın kutlulama progra- manın hazırlanı şimdiden den nasına tanzim ©- | başlanılmış ve esasları hunmuştur. Cocuk hafta nünde mekteblerde di oyunlar oynan: gn başlangıcı gü- sınıflar süs- anslar verilecek vı aktır. 29 nisanda| da bir çocuk gece: radyomuzda olacaktır Ayrıca o gün şehrimizin muh- telif semtlerindeki sinemaların - da çocuklar için meccani seanslar da tertib olu Hafta müteaddid meraslı ktır. için. de de yapılacaktır. t | Mecmuacılar Ankarada toplanacak olan neş- riyat kongresine şehrimizden de iştirak edecek olanların dün ma- if müdürlüğünde toplanarak bir. 'ahhas seçeceklerin! yazmıştık.| Dünkü toplantıda şehrimiz mee - muacıları mecmuaları — mağazin, mesleki ve edebi olmak üzere üçel ayrılmıştır. Mesleki mecmuların mümessi- liğine mütteffkan (Lokman hei | kim) mecmuası sahibi doktor Ha- fız Cemal seçilmiştir. | Doktar, bir mayısta “Ankarada | olacaktır. Diğer murahhaslar da ayni tarihde Ankarada hazır bu- | lunacaklardır. Muallimler Birliği Feshediliyor Memurl: yecekler r birlik teşkil | htelit edemi - yerlerde | evcud tekmil «muallimler birli- için mı karar-, verilmiştir. Bu birliklerin paraları yardım | sandığı,olan yerlerde mezkür san-| devrolunacak; — olmiyan | ıklara yerlerde de taksim edilecektir. likeye karşı yapılması lâzım gelen emri vermediğini görünce; bölükağası emir verdi: — Davul çalın!. Davul çalmak, herhangi bir teh- like anında toplanmak idi, Bölük- ağası davulu o derece çaldırdı ki Alemdar bile gürültü patırtı için- de duymuştu. Fakat; kendisinden, maiyetin - | den Alei ve memleketten emin — olan | ndar davul sesini sahur da - | vulu gibi basit manaı Lâkin; kurnaz Kamertâb, Pa - | şaya haber vermenin sırası geldi- ini sezdiği için derhal bir takrib dışarı çıktı. Ve telâşln içeri gele- rek — Paşam; arslanım... Yeniçe - | riler muhasara etmişler bizi... — Kim söyledi? | aklı. | — BHaremağası kulunuz.., Davulu kim çahyor?. Bizim , bölükağası Neden haber vermemişler?, b İLOZOFU Geveze İnsanların İfşaatı F ena huylarımızdan biri dari Gevezelik.. — Vapurda, tramvayda, Bağınıza, solunuza dikkat ediniz. Yanyana oturan iki veya üç arkadaşın konuştukları- ma kulak kabartınız. Kısa veya u- zun sürecek seyahatinizde, bu andaşların ne işle meşgul ol- duklarım, işlerin ne vaziyette ol- duğunu, o müessesenin, © daire- in hususiyetlerine aid bir takım ise ve muamelelerini hepsini öğrenebilirsiniz. Hararetli hara- retli anlatırlar. Hattâ, sizin kulak kabarttığınıı hissederlerse, — söz sırası kendisinde olan hatib, daha yüksek sesle konuşmağa başlar, Maksadı, size, söylediklerini iyice duyurabilmek, hitabet kudreti, ça- lıştığı mücesesede geçen hâdiseler hakkında size tam bir fikir ver - mektir. Malümatfuruşluk satmak- tar, Halbuki, her daire ve müessese hir alle yavası almak lâzım değil midir?, Bir alle içinde geçen türlü hâdiseler yine erada kalmalı, dı şarıya aksetmemeli Hususiyetlerimizin, herkes ta rafından duyulmasını neden iste- riz, bilmem. Birçokları da vardır. ki, daha baskın çıkarlar.. Yine böyle umumi bir yerde, kalabalık içinde evlerinde olup biten herşeyi anlatırlar. Artık ha- ibin alle yuvası ve geçim tarzı, refah ve saadetinin derecesi sizce tamamen malüm olmuştur. O e- mtırablarını, neş'esini, herşe, ilirsiniz. Böyle, bu çeşid çirkin geveze - likleri bir marifet sayanlar çok- tar. Yüksek sesle konuşmanın an- Tattığım şekilde sayısız mahzur - ları olduğu gibi, umum? nezaket kaidelerine uymıyan tarafları da vardır. Yüksek sevle konuşan in- sanlar, bütün atrafındakileri de rahatsız ettiklerinden, acaba, ha- berdar mıdırlar?, REŞAD FEYZİ Doktorlar İçin Nümunelik Nlâçlar Ecnebi memleketlerdeki mües- seseler tarafından. doktorlarımıza — gönderilen — ilâçlardan; ambalâjları üzerinde, yeşil n bir etikete «bedava dağıtılır, dol - torlara mahsus nüraunedir. iba - zesi yemlı bulunduğu gümrük resmi alınmıyacağı vilâ- yete bildirilmiştir. Dilenciler İş Adamı Oluyormuş inlerde şehirde dilencile- rak halkı rahatız ettikleri vaki şi- | kâyetlerden lerin polisi gördükleri vakit tas kındıkları (iş adamı) k yakalanmalarını emretmiştir. BirimizinDerdi Hepimizin Derdi Karamela Satan Dilenciler Divanyolunda oturan bir oku- yocumuz, matbazmıza kadar ce- derek gü şikâyetle bulunmuştur: «— Kaç zamandır, yüreğimi pa- ralıyan bir manrara ile karşılaş - maktayım. En böyüğü on yaşında olan üç beş yavru, ellerinde bir Aki fane karemelâ ile, sözüm ona, alışveriş yaparak dileniyorlar. Bir gok kimseler, bu çocuklara art- yıp sadaka vermekte, bazıları da sinirlenerek abır külürlerle va- dırlar. «Yılanın başı kücükken ezilire derler. İstikbatla birer pro- fesyonel dilenci namzedi bu göcüklar korüyacak hle kam yök mudur? .a