30 Ocak 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

30 Ocak 1939 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

“Telgrafla osta , telgraf ve telefon i- daresi halka kolaylık gös- termeğe çalışmaktadır. Ezcümle telefonla telgraf usu- lünün dairel gümulü genişletil - miştir. Bu üsüle göre namlarına gele - Cek veya çekecekleri telgrafların telgrafhanece telefonla kendileri-| e okunmasını veya telefondan İmmasını arzu eden telefon &bo - Deleri, muayyen ve az bir. ücret Mukabilinde oturdukları yerden telgraflarını alıp verebilmekte - dirle: İMAR stanbul umumi hapishane binasının yıkılarak yerin - de bir adliye sarayı inşa o- İunup olunmaması hakkında öte- Genberi devam eden tetkikler son| Safhasına gelmişti Büu hussuta kat'i kararı verecek olan Adliye Vekâletindeki müte- datış komisyon, esas ilibarile ad- sarayının burada yâpılmasını| Zaruri görmüştür. Karar, son bir defa dâha göz - den geçirilecek ve bilöhare İstan- bul Müddeiumumiliğine tebliğat 3 İ& larak hemen faaliyeto geçi - ilice Zirai ı Hapishaneler | Çoğalıyor Adliye Vekâleti zirai hapisha- €Ti çoğaltmağa ve peyderpey ge- hİşletmeğe karar vermiş ve he- ;ı':" bu kararın tatbikine geçmiş- Bu maksatla Edirne vilâyetinin Tunca boyundaki hüsusi - çiftliği Âdliye Vekâleti tarafından satın Slinmıştır. Bu suretle mezkür ziral ceza - *Vinin sahası 25 bin dekarlık bir #raziye baliğ olmuştur. Eee San'at Kursları çe rîk' tecrübe mahiyetinde olarak Yanın muhtelif yerlerinde a- aN küçük sanat kurslarının bü- Yük faydaları olduğu görülmüş- | Ç” Kısa ve pratik yollardan us- | TiT yetiştiren bu kuraların mem- * küşat olunması kararlaştırı!- Tüştar. dar TAkyadaki bu kuraların sayısı —S M & baliğ olmuştur. x. 29 M"llbukl Canan, Dede efendi - N z &n mümtaz parçalarını kema- lun“huleılı— çalabiliyordu. Lâkin; Aç M tarafı kendisince sır ol - a udan bu hareketlerini orta- Sikaramazdı. tij X€ de udunun akordunu bi- Adejş . kiz da güzel çalıyordu. ch:, Süzına tanbur çeşmisi veri- Ni Cariye kızlara — sanki hiçala çL D e7 biboiyormüş gibi söre dü; “mi l::l::-lnde çaldığın âletin is- | Büz t Posta-Telgraf İşleri Tigrafların Telefonla Okunması Usulü İŞLERİ Adliye Sarayının Yeri İçin Karar Veriliyor Vilâyet ve Belediye Sarayları da Aynı Yerde Yapılacak ZORBALAR SALTANATI İhbarlıdır,, Diğer taraftan çekilen telgraf- ların mürsellileyhlerine hangi sa- atte teslim olunduğunu öğrenmek isteyenler hakkında da yeni bir kolaylık tatbik olunmaktadı Telgraflarına «telgrafla ihbar- hdır> kaydını koyanlar, 20 kuruş verirlerse kendilerine — telgrafla malümat verilmektedir. Bu ihbarın taahhütlü mektupla yapılmasını isteyenler 12 ve âdi mektupla istiyenler de 6 kuruş ile bunu temin edebilirle Diğer taraftan adliye sarayı bu- rada inşa olunmadığı takdirde be-, lediyo sarayının da ayni mahal - lede yapılmaması lüzumlu görül- müştü. Binaenaleyh. şimdi burada bir belediye sarayı yapılması da bu suretle müsbet bir safhaya girmiş olmaktadır. Yeni belediye sarayının proje- si de süratle hazırlanacaktır. Belediye Reisliği de bu proje hakkında bütün şubelerin müta- le: aşımı sormuştur. Azalan Çoğalan Balıklar Son günlerde şehrimizde balık tekrar azalmıştır. Geçen hafta - ) lara nazaran usküumrü ve torikle izmarit gibi küçük balıklar çok az çıkmaktadır. Buna mukabil ise kılıç balığı çok bollaşmıştır. Bilhassa Büyükada ve civarın- da her gece müteaddit kayıklarla pek çok kılıç balığı avlanmakta - Eskiden 80 - 100 kuruşa satılan kılıç balığının bir kilosu şimdi 40 kuruşa düşmüştür. Nemork Sergisinde Türk Pavyonu Nisanda açılacak olan beynel - milel Nevyork sergisindeki Türk | pavyonunun büyük bir mükem - | eketimizin muhtelif yerlerinde | meliyette olması için çalışılmakta- -au dır. Amerika Birleşik Devletlerinin 150 inci yıldönümü münasebetile açılacak olan bu sergiye el san - xazan: M Sami KARAYEL — Güzel sesi var, Şöyle bir alatarka bir şey çal da dinliye - yim... Bakalım — alaturka güzel mi? Cariye; Dede efendinin sema- ilerinden bir şey çalmağa başla- dı. Tanbur mızrabını andıran kiv« yak vuruşlarile cidden güzel ça- liyordü. Canan; bilmiyormuş gibi din- ledi. Ve elindeki kitare ile Cari- yeyi taklide çalıştı. Cariye yaman ve pişkin bir kızdı. Civelek ve çok oynal, olan. bu:kız olmuş ve yetişmiş bir el Kıdem Nedir? enebi ve ekalliyet mekteb- E lerinde urun zaman mual- liklik yapanlar, şimdiye ka- dar hiçbir terfi " görmemişlerdi. Hatta, vakit, vakit, türlü türlü şe- kilde zarar görürlerdi. Vakâlet, bu kıdemli muallim - lerin ders başına aldıkları ücre - tin arttırılmasına kerar verdi. Ba- zi mekteblerde kıdeı muallim- lere bu zamları yaptılar. Fakat, bazıları yapmadılar. Sonra bu zam meselesinde, mu- allimin şahsi kademi değil, ayni mektebde bulunuş kıdemi nazarı dikkate alınıyor galiba. Bu doğ- ru muduür? Bir muallim, kendi dahlü tesiri olmadan mokteb değiştirtilyor. O zaman — bütün kıdemleri yanacak mı?. Bize alâkadarların söyledikle - rine göre, bu meselede, muhtelif bakımlardan müsavatsızlık var - dır. Bütün kıdemli muallimlerin zzam görmelerini temin edecek ted- bir alınmalıdır. BÜRHAN CEVAD — — Vali Ankarada Nefggşak? Şehrin Umumi ve Esaslı İhtiyaçları Tes'bit Edildi Vali ve Belediye Reisimiz Lüt- fi Kırdar, şehrimize geldiği gün- denberi yapmış olduğu tetkikler sonunda, İstanbulun imarı için ilk plânda yapılması lâzım olan işleri tesbit etmiş bulunmaktadır. Şimdi; bu suretle ayrılan şehrin €n zaruri ve esaslı ihtiyaçları bir plân üzerinde toplanmaktadır. Öğrendiğimize göre Valimiz bu plânı, kendi bizzat 13 Şubat gü - nü Ankaraya götürecektir. Lütti Kırdar; hükümete bu hu- susta izahat verecek ve plânda €evvelâ, başarılması lüzumlu, görü- len işlerin hemen yapılması için hükümetin vereceği tahsisatı te- min decektir. Bu para; Haziranda Belediyeye verilecek ve o tarihten itibaren de İstanbulda geniş bir tmar faaliye- ti başlamış olacaktır. Belediyeye Memur Alınmıyor Bütçe darlığı münasebetile Ha-, zirana kadar belediyenin hiç bir şubesine hariçten yeni memüur &- hnamamaktadır. Halbuki bu va - ziyet; acele memura ihtiyacı O! bazı dairelerde işlerin aksaması tehlikesini göstermiştir. Bunun üzerine, hesap işleri mü-. dürlüğü ve belediye tahsil şube- leri, itfaiye müdürlüğü, terizlik işleri gibi dairelerle âcil ücretli işlere yeni memür - alınabileceği alâkadarlara tebliğ olunmuştur. atları ustaları ve zeybeklerle be- raber diğer mılli oyunlar oynıyan- ların da gönderilmeleri kararlaş- tarılmıştır. © da içten dolu ve Zaten; saz çalarken dolgunluğu anlaşılıyordu. Saz se- maaisinin ortalarına doğru gözleri doldu. Rengi uçtu, heyecam art- tı. Hulâsa; kız başkalaşmıştı. Kurnaz Canan cariyenin halin- den bir çok mânalar sezmişti. Her| halde bu kızın aşkı vardı. Semai biltikten sonra, kıza hitaben: — Kız, alaturka musiki ne ka- dar güzelmiş Sonra; Sende - bir aşk var... Hem de çok dallı budak- h. tıpkı bir samaşık gibi kalbi - | ve benliğini sarmış bir aşk... şüphe yok — Neye susuyorsun, söylese « ne? N — Bildiğin gibi değü Him.- Ben, musikiye çok döşkü nüm de ondan dolayı fazlı heye- cana geliyorum. | — Hiç te öyle değil, muhakkak içinde saklı bir derdit var... Hem! ma gibi alal Mmorumordü. Hiç olsa da ayıp ma? K Esaslı Bir Tetkike Tabi Temizlik İşleri İstanbul Birinci Sınıf Avrupa Gibi Olacak | Valive Belediye Reisi Bu Hususda Yeni Tedbirler Alıyor apılan bütün takyit ve ta- kiplere, edilen bütün ihti- mamlara rağmen yine; şehs| Fimizin en işlek cadde ve meydan- Tarının bile matlüp derecede temiz olmadığı ve halkımızın yerlere kâğıt, yemiş kabuğu ve saire gibi geyler atmakta, yerleri - kirletip tükürmekte devam ettiği görül - İstanbulu en temiz bir birinci sinif Avrupa oşhri yapmak iste - yen Vali ve Belediye Reisimiz Lütfi Kırdar bu vaziyet karşısın- | da yeni ve esaslı bir temizlik mü- | cadelesine geçmeği kararlaştır - mıaştir:; Bunun için belediye mühim cadde ve sokaklarla, meydanlara asılmak üzere temizlik levhaları hazırlamaktadır. Bu levhalar; cadde, sokak ve meydanların cn görünür yerleri- ne asılacak ve üzerlerinde ; hal- kımızı yerleri kirletmemeğe da - Tarihi Eserler Tutul:cık Memleketimizin muhtel lerinde mevcut ve tarihi leri pek yüksek olan bazı ese: bakımsız ve harap bir hâle geldik- Jeri ve bunlara lüzım gelen ehem- miyetin verilmediği — görülmüş - tür. Bu münasebetle Münrif Vekâle-| ti mevcut âbide ve tarihi eserler hakkında esaslı ve urnumi bir tet- Kik yapmağa başlamıştır. Her âbidenin vaziyeti bu suret- le tesbit olunduktan sonra bunla- rın muhafazaları için yeni bir teş- kilât vücude getirilecektir. Hatayın Petl Ü İhtiyacı ve Yeni Çalışmalar Hatayın petrol ve benzin ihtiya-| çının en mühim kısmını temin & den Amerikan Skoni Vakom A - merikan gaz kumpanyası; şimdi- ye kadar Kahire ve Beyrut mer- kezine bağlı iken önümüzdeki ay- dan itibaren şehrimiz merkezine bağlanmıştır. Kumpanya; İstanbul şubesi me-i murlarından #İaimi de Hatay şu- besi müdürlüğüne tayin ederek şehrimizden Hataya göndermiş - tir. Cariye dertleşmek isterdi. Fa- kat; esirci hanımın gizli yerden onları dinlediğini ve gördüğünü bildiği için işi kenara atıyor, vur- dum duymazlıktan geliyordu. Lâ-| kin, Canan durmuyor, üstüste so- ruyordu: — Heke, hele... söyle var bir | şeycikler sende! — Yok diyorum hanımcığım... hakikaten yok... Cariye saklıyordu. Halbuki: & sirci hanımın genç ve körpe, yir- T«i beş yaşındaki oğluna vurgun- du. Genç delikanlı da cariyeye &- şıktı. Cariye güzel ve dilber olduğu için esirci hanımdan elcilar yük- lü para vererek istemişlerdi. Fakat; esirci hanım da bir ta- necik oğlunun bu cariyeye vur - Şehirleri vet eden büyük harfli ibareler bu- Tunacaktır. Ayrıca; yine cadde, sokak — ve meydanların muhtelif yerlerine tükürük hokkaları konacaktır. Küçük süprüntü ve yemiş ka- buldarı gibi şeylerin yerlere atıl- maması için de her tarafla sokak- lardaki elektrik direklerine de - mir çöp sepetleri asılacaktır. Bu sepetlerin asılmasına muh - tclif yerlerde başlamlınıştır. Tanzifat amelelerine de temiz- lik işleri için yeni direktifler ve- rilmiştir. Diğer taraftan bütün alâkadar | memurlar; sokakları kirleten ve tükürenleri büyük bir hassasiyet- le takip etmeleri için yeniden e- mir almışlardır. Bu işe sivil memurlar da tav - zif olunmuştur. Tüküren ve kirletenler derhal | para cezası verecekler, vermiyen- ler hapsolunacaklardır. San'at Okpllan Yeni Bir Talimatname Hazırlanıyor Sanat mekteplerinin idaresi $ - çin maarifçe yeni bir talimatna- me hazırlanmaktadır. Diğer taraftan memleketimize imar , Ve Kira Fiyatları Belediye -Bu Yüzden — İhtikâra Meydan Vermemeğe - Çalışıyor Şehrimizde başlıyan imar ha - reketleri münasebetile peyderpey | açılan meydanlar ve tanzim olu- | nan . yolların civarında — bulunan arsa, dükkân ve mağazaların ki- ralarının boyuna yükseldiği gö- rülmektedir. Bu vaziyet ; haklı ©- larak şikâyetleri tevlit etmekte- dir. Belediye Reisliği, bir tedbir ol- mak üzere; meydan ve yollardan hariç olarak 3$ metre uzaklıkta- ki dükkân ve mağazaların arsa - ları da istimlâk etmek istemek - tedir. Bu münasebetle; yeni istimlâk kanununa da böyle bir madde ko- nacaktır. Fakat bu kanun yapılıncaya ka- dar; istimlâk elunan — sahalarda, derinliğine ancak 20 metrelik sa- halarda istimlâk olunacaktır. Diğet taraftan bilhassa Eminö- nü, Bahçekapı ve elvarındaki ki- raları yükseltilen yerlerin gerek belediye ve gerek maliye vergi - leri de bilmukabele yükseltilece- Bi gibi; belediyece şerife resmi de) evvelce yazdığpmız veçhile arttı- rılacaktır. Ayrıca; kiraları fahiş görülen dükkânların zahipleri hakkında da takibala geçilmiştir. —- —— Yabancılar Için Tanqgggşme Devlet Şürasına Verilmek Üzeredir müteaddit sahalarad mütehassıs ve faydalı gençler yetiştiren — bu mekteplerde vehari olarak oku - yan talebeler arasında eldden hi- mayeye muhtaç fakir çocuklarla, bikes şehit aileleri yavruları da bulunduğu gürülmüştür. Diğer serbeset ihtisis mektep - lerindeki fikrt çalışmalardan gay- ri; ayrıca bir de her gün bedenen mektebin muntelif atelyelerinde uğraşarak iki kat yorulan bu ka- bil talebelerin kalori ve gıda ih- | tiyaçlarının her şeyden evvel tat-| mini alâkadarlarca zururi görül - müştür. Bunun için; İstanbulda ve di - Ber yerlerdeki sanayi mekteple - rindeki nebari talebelerden bikes ve şehit aflesi çocukların da hiç olmazsa sıcak bir öğle yemeği ve- rilebilmesi için tetkikat yapılmak- tadır. Esaşen bu kabil talebenin ade- | di mahdat olduğundan bu küçük fedakârlığın, yarının büyük sana- yici gençlerinden — esirgenmiye - rek bir an evvel tatbik edileceği tahmin olunmakta ve diğer leyli arkadaşları her gün öğle vakitle- Ti sevinç ve neşe ile sıcak yemek- hanelere koşarken titrek adımlar-| la açaçına bahçelerde dolaşan kan- dalığı halinde yaşıyordu. Lâkin, hali yalnız, esirci ile delikanlı biliyordu. Diğer cariyelerin bun- dan haberi yoktu. Ve olamazdı da. Zavallı cariye bekâretini sevdiği delikanlıya vermiş. Hayatını ve gençliğini de ona bahşetmişti. Ve | atılıncaya kadar da onun olacak- tı. Canan; cariyeyi çok zorladı. Fa-| kaf; ağzından tek bir 1âf bile a - lamadı. Sıra ikitelli havasına gelmişti. Canan cariyeye: — Şu tarif ettiğin ikitelli ha - vasını çal, dedi. Kız; kıvrak bir çalışla ikitelliyi çalmağa başladı. Memleketimizde seyahat ve i - kamet edecek olan ecnebiler hak- kındaki kanunun tatbiki şekil ve suretlerini gösterir yeni Bir ni - zamname hazırlanmıştır. Emniyet işleri umum müdür - lüğü, bu nizamnamenin üzerinde- ki san tetkikleri ikmal ederek bu- günlerde Şürayı Devlet'e - veril- mek Özere Başvekâlete takdim e- docektir, Halifenin Sarayında Bir İspanyol Güzeli Çok — Yakında BAYRAM NAMAZI S. 7,51 sız, sararmış benizli şehit yavru« ları; maarifin bu lütfünü en bü- yük bir hayat müjdesi olarak bek- lemektedirler. niz... Lütfen bir kere daha tek - Yarlar mısınız?.. Canan; havayı tekrarladı. Ar - | tık iş kıvamına gelmişti Bütün bu | akortlar ve öğrenmeler on beş | yirmi dakikayı bulmuştu. Kâhya hazretleri olduğu yerde dokuz doğuruyordu. Ah; şu ikitel-| N havasını Canan öğrenmiş olsay dı'da biran evvel kalkıp oynasay- dı, diye olduğu yerde kendi ken- dini yiyordu. Canan; ikitelli havasını öğren- dikten sonra cariye ayağa akiktı. Oyuna hazırlandı. Canan gitarasile ikitelliyi çal - dıkça kız da olanca maharetin! or- taya koyarak aynamağa başladı. Canan da gitarasil: havayı tek- rarlamağa çalışıyordu. Beş on ke-| re bilmemezlikten gelerek tekrar- ladı. Ve öğrenmiş gibi — çalmağa gun olduğunu bildiği için sata - cariye delikanlının b- başladı. Cariye hayretle: — Vallah hanımcığım siz ala- turkayı çok çabuk / öğrencceksi - du. Söz de Canan da bilmiyormuş gibi, kızın oynayışlarına hem ça- lhyor ve hem de dikkat ediyordu. Biraz sonra; cariye udu eline al- dı. Canan oynamak üzere ayağa (Dovamı var) | Bir yandân da Canan öğretiyor - 1 TETORTETGERTO ÖBi A % TABİİ ÖMÜR vrupa memleketlerinde in- #anın tabil ömrü daha uzan- dur. Hattâ, orada zekâların, olgunluk devri kirk yaşında baş- — lıyor. Geçen gün bir destum şöy- le diyordu: 4 — Biz açık havaya, temiz hava- ya âdeta düşmanız. Hcle kışın, bü- tün ömrümüz kapalı yerlerde ge- — ger.. Açık havadan korkarız. Hele — bürolarda çalışanlar, ciğerlerini, — bütün bir kış temiz hava ile te - — masa getirmektee âdeta çekinir- — ler. Birçok evlerde, odaların hava - Tandırılması aklımıza bile gelmez. Hattâ daha eski itiyadların tesiri- le, sonbaharda, pencerelerin ke - marını kâğıdla, bez parçalarile tı- kıyan aileler vardır. Bu evler, ilke bahar gelinciye kadar temiz ha- vadan uzak yaşar. Sıcaklar başlar, ondan sonra pencereler, kapılar — açılır. Kış mevsiminde gezmek, eğlen- mek için daima kapalı yerleri aras rız. Açık havada gezmek aklımıza bile gelmez. Hele yürümek birinci düşmanımızdır. İ İngiliz Başvekili - Çemberlayn, bu ihliyar yaşında, her sahbah ta- rihi şemsiyesine duyanarak, evin- — den çıkar, açık havada, kar, buz üzerinde yürüyüş yapar. İnsan ömrünü, sıhhatini temin eden en mühim âmil açık hava ve yürümektir. Daima temiz hava almak, yürü- mek insan ömrünü bir misli uza- tır. REŞAD FEYZİ — Tahkikat — Evrakı j Memurin muhakemat - kanunu hükümlerine tevfikan memurlar hakkında tutulan tahkikat evrakı üzerine gerek Şürayı Devlet da> - iresince ve gerek. vilâyet idare heyetlerince birinci derecede ve- rilip usulen alâkadarlara tebliğ o- lunan kararlara karşı vilâyet ve kaymakamlıklara ve: itiraz < istidalarına havale ve kayıt ta - rihlerinin hâlâ işaret olunmadığı görülmüştür. Â Bundan sonra havale ye kayıt ta- rihleri konmıyan ,fatidaları , gön- deren memurlar hakkında derhal — takibata geçileceği Başvekiletten — dün bir tamimle vilâyete tebliğ — olunmuştur. l Birimizin Derdi Hepimizin Derdi Etiketlerdeki Fiatlara Riayet Edilmiyor mu? Pazarlıksız satış kanununun tat- Fakat, gerek çarptığına ve gerekse mülesidid okuyucu mehtublarından öfren- diğimize göre, esnaflar içinde, ba- ziları, sattıkları malı etiket fla- Uandan yüksek olarak sat- mak için hatlı hareket temin ğ li Halbuki faraza 100 paralık peynir veya 10 kuruşluk tereyağı alana - bakkalların bazılarınca - etikelle gösterilen kile flatından mullaka hic olmazaa dörüle — bir Hisbetinde yüksek ftatla satılır, Kanaftan dileğimiz: Biraz mun- | SİF olmaları. Halka tavsiyemiz: Böşle — bir vaziyelle — karşılaştıkları saman | — belediyeri haberdar etmeleri. — | Belediyeden de ricamız bu iş- | dere biraz fazla göz, olma- | B

Bu sayıdan diğer sayfalar: