2-8S0NTELGRA F—23Birincikânun 927 Bir mukayese on. 2 sene içinde şehri- mizde (1030) müessese ticaretfen çekildi ! Buna mukabil aynı müddet zarfında yeniden kurulan mü- essuselşnn sayısı (1691) dir anbulda Halk Filozofu diyor kl : Fırtına Tabiat, bütün ikramlarını geri ah yor. Kânunda sunduğu bir damlacık | baharın acısını çıkarıyor. O güzel qıı'u'ı.n in ettiriyor. Tabl . tle hesablaşıyoruz. Fakat bu muhasebenin bu kadar iş ve işçiler İstanbulda yalnız küçük iş- çilere ayda 2 milyon 16 bin lira yevmiye veriliyor Li ff—r-ğ*Şehrımizdeki büyük ve küçük” sanayi yerlerinin sayısı her yıl ne kad'ar artıyor ? V “İşarıyanlar süfunu | İş ve işci isteyen karilerimizin bi- İze "urd:ımq oldukları ve göndere- 4 mektubların parasız neşrine devam edilmektedir. Bu mektuabla- rın, bizim elimize geçiş sırasına re her gün ikinci defa neşredilmek İ üzere 1 ilân ve 2 de yeni ilân neşre- İdilecektir. Elimizde birikmiş ve ge- lecek bütün mektublar busuretle | |muhakkak neşredilecektir : — İstanbı ll Erkek dar ir da h vın diy lâ yelancıktan ted çi ılımdaki fark; ve buna ını.k:ı.ıı[ yenid nununun, 1936 dan da demir ve t biri S serm Yıldönümü Senlikleri Emıııöııu, Beyazıt ve yköskündeki mera- sim progrımı a.lîu Cumartesi günü, Hilâliahmerin Tcı yıldönümü münasebetile E- ü ve Beyamd ve Alayköşkün- ' Yapılacak şenlikleri bugün yazı- Kurskapıda ve Küçükpazarda | Taptlacak merasimi de yarmki nüs- Muzda yazacağız. ilay Eminönü kaza şubesinden: tilayın 60 ıncı yıldönümü mü- etile 25/12/987 cumartesi ak- , Eminönü Halkevi 'nunda olunan resmikabul programı: - Ş_:ı! 2,30 da başlar, 2 — İstik- | - Kızılayın tarihçesi ve ışl('r hakkında söylev, Bay n Şerafeddin, Bay Dr. Ce- ;lîahm tarafından, 4 — Manoloğ "'lnmm Halkevi Temsil kolundan azi Bartan tarafından, 5 — a Alayköşkünde İstiklâl marşı, — Kızılay tarihçesi ve başardığı #"T hakkında konferans: Dr. Bay | ÂÜM Boran tarafından, 3 — Koro' lnönü Halkevi korocu tarafından — Monoloğ: Eminönü Halkevi mcil kolundan Bay Şakir Arseven Fminönü tiegret etmiştir. komandit nandit şirket de mizde m şi kooperatif 1996 irket, 9 and * 808 mük kapanarak terki t v ulmuştur. aret etmi m tesis edilen müessese ve ha iyi olduğu kuvvetle ümid uhtelif küçük tamirat, nel sınıf ve bu ) -120 milyon yeleri de tlearet termekte ve üzere, şeh bir inkişaf i Memııîi _ıletler 1 daktilo, tesviyeci, tor nacı ve duvarcı ustaları taleb ediliyor!. Ankarada 1 tebi için, isterse yatıp kalkma tebde olmak üzere mektebden verilmek şartile 75 lira daktilo taleb edil- sca bilenler tercih iki ve ücretle bir erke Wrnmu.edıı' Almiı Jedilcceklerdir. D Talib olanlar tesadüf edı |14 de Ankarada Muzsiki mektebinde bir imtihan icra edile- eri fabrika - Üzere tes- ve ikinci P”d“ ifayı w—ıh etme İviyeci, tornacı ve birir İsınıf du İdir. Bu i: lerden — şehrimizde — bulunanların, Zeytinburnu fabtikasına, Ankara ve civarındakiler de doğruca istidaları İile birlikte Küçük Yözgad fabrik İna müracaat etmeleri lezb etmekte- ne, gösterecekleri eh- | Kyakatlerine göre yüksek yevmiye yet ve vcede neş klübü gençli Caz ve dans (Sab Bu müsamer " |miz ve Cemiy halkımız davetl eleriri almalarını — rica AŞKA İNANDIM! Yazan : Mümkün mü?, © Hakikat. bi nü tamamlıyamadı.. Hademe la odaya girmişti: ı,;_hukw sizi Çağırıyor.. Bir ame- he Var dedi.. Genç kız elini Fikre- tıyordu: "N:m şiradilik müsaade.. Sizi 'a bırakacağım.. Bir stırabımız Yöok ya.. ı,qkürkck gözlerile baktı.. Sonra Yalvaran bir sesle: > Hemşire.. Dedi. ı,_. a Fikretin ne demek istedi- Bnnıı düşünmedim değil.. Fa - ha fazla üzüleceğinizden kork- ı* & Zehranın mektubumu istiyorsu- mi? astabakıcı te- ik kesik söylü- |gibi başını öne eği selli eden sözleri * İyordu: - Bir kiz. Evleniyorum demekle sevgisini anlatmaz ki.. Bu satırlarda belki müebbet bir ayrılığın Tengi 'var.. Fakat, bununla beraber sonsuz bir sevginin de içli çağlayışlarını du-| yacaksınız.. Dedi.. Sonra ilâve etti: — Hayat bu, belli Bazan İRün doğmadan neler doğar.. derler. Allaha ısmarladık ilk enişte. Dedi ve uzaklaştı. Hastabakıcı henüz o- (dadan çıkmıştı ki bir omuz sarsılışı ile yaralı subayın başı yastığa dü - şerken, hasta dudaklar birkaç keli- meyi boğuk boğuk tekrarladı: | — Beni affet.. Zehra, beni affet. ket |İs ki İlar hepimiz korkmuştuk.. Daha doğ- at üç buç yorum, Hamdi Özhay) ş, İlkmek- ji zamanda santı aitle taşraya tumu vasıtasil H. Al) dir. 65 — Ben, İstanbul 1 sınıf talebesindenim. Malt tebe deva gün saat kadar mü: m ve elektrikçili- : (Şişhar , Yolcuzade G 22 No da Necn yazarım, Ask yahanede bı-ş sene Çalıştığıma dair » var, İsteyenler, görüş- 'Telgraf iş sütununda uzüna bildirmeleri riea olu- nur. * Muallim mek - Aüresinize gön- henüz bir cevab | adığımızdan ve davetimize ica- miş bulunduğunuzdan i beklediğimizi lüzum görüyoruz. li tekrar Memleke ve arlan melesinin adedi- m zamanlarda bi adedi, hepsi de yalmız birinci re (500) ların sınıf faz. Ve yal İlarda her gün 12 binden fazla şnaktadır. Bunl. abuldaki sobacı, tenel olmak İmiş bulunn işç tamirci, kolacı, wh.ualım temin eden daimi işçilerin Jadedi de 60 binden fazlı tahmin edil- İrakam, 9 bine düşmektedir. Şu hâle anbulda, kısımlarında suretle ayi mektedir. Bu niz küçük & | Atatürkün | Tüccara dair Sözleri Batün Ticaret odaların- ediliyor Reisicumhur Atatürk'ür Millet Meeclisinde irad buy jdukları kıymetli ve mühim Büyük ihan ve Bayan Bahtiya- |,, - Mualtim İsonra yeni ha vardır. Hemen gelip alınız. î/ğla, çırak | Ve amele t Mekteblerı hrimizdeki sanayi * etlerini al k ve ameleler için Yimasış yeni (Küçük nunu) nun Büyük Millet M den çıkması ile mecburt olacaktır. Bu mecburiyetten evvel ve daha de , çırak ve i İlerile ameleleri için kurslar ve Tardır. Ezcümle Kasımpaşadı rika ve havuzlar idaresi) şimdiden aş bulunmaktadır. Bazı trikotaj fabr sahibleri |de kendi aral: Ne bileyim.. Sanki arkama kar ğiyor.. — Ürzülmeyiniz son nöbet gele - cek — Artık kurtuldum değil mi? — Ona ne şüphe var.. — Hiç ümid etmiyordum.. — Çak kan zayettiniz.. İlk dakika- rusu hepimizin kanı menfi idi.. Fa- kat imdadırmıza Fikret adında bir subay yetişti. — Kim bu çocuk?. — Size kan veren bir genç.. — Doktor mu?. — Bayır.. Bir silâh arkadaşını Görseniz o kadar mert ve fedakâr bir genç ki.. Şefika bunu o kadar içten söyle - mişti ki Suad'ın bakışları birdenbire İdeğişti.. Yüreğinde bir sızı duyar gibi ol « du.. Şefika, o güzel kız acaba dolgun muydu?. Atıldığı gürbet yolculuğunun son 'dönüm noktasında bir gün karşısına şehrimizdeki bazı fabrika | Jeden kısmın, bir Jevha üzerine ledilerek şehrimiz Ticaret Odası sa- kvü lonlarına a: bütün Ticaret lJarı da ayni suretle areket etmiye karar vermişler ve İiçtima salonlarının en şerefli yerle- rine talik edilmeş üzere, bu vecizeyi havi levhalar hazırlamıya başlamış- lardır. Bu levhalarda, şu beliğ sözler ya- zılı bulunmaktadır : milletin emeği ve üreti, lendirmek için eline ana emniyet edilen ve bu emi Hyakat göstermesi gereken 3- damdır » ATATÜRK ı m 24 saat için- 2 si hafit olmâk üzere 4 defa zelzele hissedil- hakkında kat't malüma nüz malüm değildir. Yine ayni g |İspartada da şiddetli bir zelzele L_ evgisi gönlünü doldurmuştu. Suad ilk defa bu kadar saki |tırabsız ve içli olarak seviyordu. E beyaz dişi kelebeği onun çiçeklerinde sanki kanat çır- İpıyordu.. Sonsuz ve derin severken Jilk defa mes'yd oluyardu. Ona kal- bini dökebilmek için aradığı kuvves ti dudaklarında bulamıyordu.. O her yle - şeyi bakışlara bırakmış, gözl: ne demek istediğini anlatmağa şıyordu. Şelika da onun sevgisine ve bisle- rine yabancı kalmıyordu. Bazı Su- İada dalgin bakışlarında sanki mu - İkabil hir istek ve çırpınışın gönülden | üle aktığını anlatmak istiyen tit- Teyişler vardı.. Suad genç kıza yüre- ğini okumak n içli bir. gözle |baktı: — Fikret beyle tanışır mısınız?, Şefika bu sorgunun karşılığını duyduğu ve istenildiği gibi verdi: — O da bir yaralıydı.. Daha doğ- rusu meçhul bir yoleu.. ç — Sözlerinizden bir şey anlıyama- İdım. ca levha üzerine tasbit | © İçocuklarda ölüm daha s-'ni birden kestiremedi. i Bu, tabiatin İmmuş bir i ne durulmaz bir kut ttlre bunun biri râöne olduğunu söylemiye kadar bile gideceği geliyor. Daha minarelerin külâhlarını uçu- ği rahne- değildik. kanad ta- fuslarından faz- ş bulunmaktadır. |aile efradı da bu yeküna ( İlecek olursa; şehrimizde yalnız Jinsanın ileri çük sanayi işçi çinenlerin | İsayısı, bi |ran o büyük fırtınanın a mı nüfusuna yaklaşmaktadır. İleri henüz kapatmış bile t |Damlardaki kiremitlere | IÇ ua dE a k İrniyenin en çoğu 340 kuru; İ;fvıı.bxuııı: borularını söküp atan te 4 İkubbe kurşunlarını koparıp parça- layan bu fırtınadan — korkmadığını söyleyebilecek içimizde kim var? Bu, insanın aczini kendisine bir defa daha hatırlatmak için tabiatin r cilvesidir. Bu, sırtımıza me ve ihrac zamanların- n muhtelif Sazalarında çalış: 1sı 40 bine ka- dar çıkmakta, diğer aylarda ise bu İîeğîrme:;ciler Çikolatacılar Dericiler Bunların dilekleri tedkil ediliyor Şehrimizdeki muhtelif sanayi erbabının dilekleri üzerinde ehem- miyetle meşgul olunarak lüzum gö- İrülen tedbirlerin bir an evvel alın- ması için bu dileklerin tedkikine de- vam edilmektedir. W Bunlardan, şehrimiz değirmenci- leri, muamele vergisinin, kendilerini değirmenel !uı ile rekabet |göre İstanbulda vasati olarak yalnız | 14& bin rdır. | Hangı çoruklar Daha çok Y aşarlar d | E zurum hıledlye ebe- sl vilcude getirdiği şayanı dikkat b istatistik .. 10 senedenberi Erzurum şehrinde Belediye ebesi vazile ve hizmetini görmekte olan Bayan Melek Arslan, a rvç.ı.nc muhtelif n telkmo sından müşteki buımm-xı...;.rı.ır. Diğer taraftan çikol törleri, ham maddede lâk rzesminin fazla oldı mekte ve glikozcular da göre, Erzurum ve havalistinde umu- | maye için vazedilen İmiyet itibarile erkek çocuklar; kız- |(den şikâyet etmekte |lardan daha çok olmaktadırlar. Ve | Yapılan tedkiklerle bunlara karşı Şubat ayında doğan çocukların ek. rm:b eden tedbirler alınacaktır. serisi kızdır. Buna mukabil, Mart iyında doğanı çocukların hemen _V:pî: Blnmızm derdi Hepimizin derdi 1 jde erkektir. Kânun ayjarında do | çocuklarda ölüm daha az oluyor ve | Kömür fiatları, kö. mürcülerin keyif bu çocuklar daha besli oluyorlar. Meyva mevsiminde ve bilhassa Ha- || ve arzularına tabi olamaz !. İziran ve Temmuz aylarında doğan Dünkü sayrmızda, yine bu say- çok oluyar. Bunlar, kış çocukları kadar sağlam fada, yukarıki kısımlarda, şehri- mizde kömür fiatlarının yüksel- barayeclarmız mek istidadında olduğunu ve kö- müzcülerin, fiatları arttırmak için | Gümrük mürattiştiği im- | tihanında muvaf'ak olanlar Gümrük ve İni 'Teftiş Heyeti ” münhal bulunmakta B ıc'iv—ı tahmin variyet, o rlarım kunduğu sıralardan hemen hakikat olm müdhiş fırtına ve beraber şehrimizde kömür fi Tarı da birdenbire 6 kuruştam, kuruşa çıkmıştır. Hemen Bir fırtına ve yağmur üzerine fiatların birkaç saat için- de böyle yükseltilmesi ve daha da artacağının, kömürcüler tara- fından söylenmesi —uazarıdikkati celbettiğinden, alâkadarların he- men Bi işe müdahale etmelerini temenni ve istirham ederiz. Dün; yine bize söylendiğine göre, şehrimizin bazı uzuk ve hüc- ra semtlerindeki bazı kömürcüler, hava bozar bozmaz hemen istok kömürlerini saklamışlar — ve bir kısmı, evlerine veye depolara nak- letmiye başlamışlardır. -Bazıları da, kasden kömürleri yağmur al- tında bırakmak suüretile okka çek- melerini temine koyulmuşlardır. Bu cihetleri de ilâve ve kayde- derken, kömür fiatlarının, kömür- eülerin keyif ve arzularına tâbi brrakılmamasını ve bü süretle halkımızan, Bu karakış günlerin- ircülerin bâziçesi olmak- arılmalarını muhterem Belediyemizden ehemmiyetle vi- ca ederiz. yağmurlarla bi ? fika he sur (uab vereceği- Suadın bu Kü ni duyar gibi ol- du, Mimrarın sevgisine karşı arlık lâ- |kayd kalam n anladı. Şefika |da onu s: |. Genç mimarın ilk geldiği günden- | |beri aralarında pek çabuk başlıyan samimiyet bir gün ansızın rengini | değiştirmiş, gillikce hız alan ve iç için yanan bir sevgiye bürünmüştü Fakat genç kız bunun doğruluğuna ir türlü ihtimal veremiyordu.. Da- ha sonra zavallı Zehranın âk nu, gönül işlerinde o kada muşti ki.. Kendisi de Zehra gibi k: . Bugüne kadar en ufak bir sev- bile yüreğinde alevlendirme - amıştı... Fakat o zamana kader böy- | ğ Ş | le, kimsesir yaşamak ve yelmesak