23 Şubat si ” Son PosrA © 2 Bitarailar ve harb Bütün bitarafların bugün yaptıkları, silâhlanmak, kuvvetlenmek ve hududlarını tahkim etmektir ki bunda yerden göke kadar haklıdırlar e EN iş : iEmekli general H. Emir Erkilet! “Son Posta, nın askeri muharriri vrupanın dört büyük devleti barb halinde; beşinci büyük devlet, elinde silâh hazır ol vaziyetinde, fırsat beklemekte; diğer orta ve küçük devletler, topraklarının bır gün büyük devletlerin bir döğüş alanı haline gelme- si ihtimalinden titreyerek buna mâni ol- mak için el'erinden gelen siyasi ve aske- ri tedbirleri almaktadırlar, Fakat harb genişliyor ve genişliyecek- tir; çünkü genişlemek mecburiyetinde- dir. Her şey gibi harbin de bir başlangı- €i, bir kemal anı ve bir sohu vardır. Varlıklarla hâdiselerin hiç biri bu ezeli ve ebedi kanunun dışında değildir. İster bir insan, bir karınca veya bir ağacın, yahud da ister bir mi'letin hayatı bahis mevzuu olsun daima aynı kanun hüküm- randır. İsterseniz bir feyezac veya bir yangını seyrediniz, gene ve daima ayni geyi görürsünüz: İplida, komal ve intiha. Bir yangına çok benziyen herbin ke-! Belçikanın Almanya hududunda bir kısım arazide vileude getirdiği çeuk duvar mal yani olgunluk devresi iki azami iro-| kün hududlarile ölçülür: Birisi azami Sİ- sa, serbest kalacak olan Sovyet Rusya. beraber manevi kuvvetin yüksekliği hiç! yayet imkânı ve diğeri muhariblerin ON dan azami istifade Alman siyasetinin ar- olmazsa o derece bir ehemmiyeti haizdir. kuvvetlerini ortaya dökmeleri halidir, çık yeni bir hedeti olacaktır. İşte o za“) Bu sebebledir ki bitaratlara tecavüz Şimdiki harbi bu düstüra vurursak SÖ” man Almanyanın, şimdiki bitarafları bi- Veya onların arazisinden geçmek mese- Eğer bedbaht Finlândiya mağlüb olur- hin dahli ve hizmeti azımsatmamak'a!'di, YANDIK Gazeteler yazıyorlar; «Tramvayın medeni şehivlere oyaraş- miyan geri bir nakil vastan olduğu gözönüne alınarak, şehirdeki tramvay şebekesinin o kaldırılması o kararlaştırı- mıştır. Fakat bu karar, ancak on sene zarfında tatbik mevkiine konulacaktır» Medeni şehirlere yaraşmıyan geri pa- kil vasıtası tramvay, acaba hangi tram- vaydır; âlelümum tramvay mı, yoksa bi- zim şehirde işliyen, tamir görmemiş, bo- yanmamış, camı silinmemiş, gacırtılı g- cırtılı tramvay mı? Eğer bizim tramvaysa.. doğrudur. Hiç bir medeni çehrö yaraşmaz, hattâ o ka- dar ki, kaldırım'ari bozuk şehrimize bile. Eğer âlelümum, yani gacırtılı, gıcırtılı olmıyan gıcir gıcır tramvaysa, belki bi- zim kaldırımı bozuk şehre yaraşmaz amma, ker şehre yaraşmaz mı onu pek kestiremem Hem ne ise bu tarafı bana lâzım değil, mademki karar verdiler, On sene zarlın- da (biz diyelim elli) tramvay şehirden kaldırı'acak demektir, peki amma, yeri- ne medeni nakil vasıtası olarak ikame edilecek nedir? Otobüs mü? Eğer otobüste yandık, demektir. Nü- muneleri meydanda, Otomobil mi? Gene yandık demektir. Çünkü para yetiştiremeyiz. Yalnız şu var.. kim bilir belki, medeni şehirlerde bizim şimdiye kadar görme- iğimiz umumi tayyareler öşliyordur. Bir yerden bir yere gidecekler bu tayya- relerle hemi çabuk, hem rahat, hem ucuz gidebi'iyorlardır. Bizde de bunlardar !ş- leteceklerse diyeceğim yek, çok muva- Sözü, bazı nahoş vaziyetler ihdas ede cektir. — Tramvaylar bozuk, yollar aşınmış bunların esaslı bir tamire tutulması icab edecek. Dediğimiz zaman hazır cevabi vere- cekler: — Ne olsa tramvayla kaldırılacak. Tramvayların caşılarını kirli, koltuk. larını kırık, gördüğümüz; — Bu tramvay camları temizlenmiye- çek mi, kırık koltukları yapılmıyacak mı? Dediğimiz zaman da gene hazır cevâ- bı verecekler: — Ne olsa tramvaylar kaldırılacak. Ne olsa tramvaylar kaldırılacak bahsi bugün görmediğimiz daha neler neler İ görmemize sebeb olacak: Cami kırı'mış tramvaylar işliyecek, Ne olsa kaldırilasak yö!,.. Günde birkaç kere tramvay teli kopa- cak, Ne olsa kaldırılacak ya!... Bozuk yollardan tramvaylar vzır vi zır yaya kaldırımlarına çıkacak. Ne olsa kaldırılacak ya!,.. — Sen de fazla mübalâğa yapıyorsun. Diyeceklere de mübalâğa yapmadığı- mı örnek göstermek suretile isbat ede- bilirim: Soruyorum: v — İstanbulda işliven bütün otobüsler "kamyon eskileri değil midır? Hayır denilemez. — Bozukturlar değü mi? Hayır denilemez. — Kirlidirler değil mi? Hayir denilemez. Daha fazla kusur saymaya lüzum yok. rürüz ki 1959 harbi son sirayet imkân“) şarafıkta kalmağa teşvik politikası yer lesi büyük devletler için öyle zannolün-|fik, Bozuk kaldırımları hiçbir nakil va-' ysaca: Jarı bududlarına henüz &varmadıktar yer değişmeğe başlıyacaktır. Bu takdir.'duğu gibi kolay bir şey değildir. Geçen başka muharibler son kuvvetlerini orlâ-| ge İskandinavya, Yakındoğu ve Balkap- Büyük Harbde küçücük ve harbe hazır ya dökmüş olmaktan çok uzaktırlar. Bun-| lr her iki tarafın ep şiddetli propagan-| olmıyan Belçikadan geçmek istiyen Ak! dan dolayı şimdiki harbin henüz başlan-| ca ve hareket siyasetlerinin birer alanı man ordularının bidayette ve sonradan Gşta olduğu hükmünü verebiliriz, ölmek ,düçar oldukları müşkülât unu'ulmamış- «Geçen Büyük Harbâe, Avrupada, İs Görülüyor ki Bitaraflar için, zaman tır. Küçücük Finlândiyaya önem vermek viçre, Holânda, Danimarka ve İsveçle|, , ., ve yer yer, şu veya bu tarafı ter istemiyen koca Rusyanın hali de mey- Norveçten başka harbe girmemiş bİr) sp zarureti hâsü olabilecektir. Onun dandadır. İşte ancak bu hesablar ve bu ve ka yi ipin ise ri Mari in hiçbir bitaraf devlet kendini misallerdir ki bugün büyükleri küçükle- ll a niş bu ihtimalden bariç tutmıyarak omüte- rin bitaraflıklarını süymağa sevkediyar. Bürüktenme çeto len YEĞİĞİT-İ mad gilâhlerıp kuvvetlenmekie ve ah. Fakat öyle anlar gelir ka menfaat ve ünl Sirer Mİ köcü |vale müterakkib beklemektedir. Sayıca hesib dahi bitarafları nihayet müdaha- Şnki bihasa biteraf ora ve küçük! kücük devlet ve milletlerin 'bile en lcye ve muhariblerle birlikta harekete devletlerin biç biri, şimdiki harbe 57 büyük mütecavizlere karşı durabilecek- sevkedecekleri gibi bunlar büyüklerin meği kendi selâmet ve menfaatlerine, 5; Fin'ândiyanın güzelce isbat etme- tazyiklerine (o mukavemet oedemiyerek uygun görmezler. İsi milyonluk Leh ordusunun üç haftada hörbe sürüklenebilirler. Onun için ber Buna rağmen her iki muharib taraf, |mha edildiğini görmekten mütevellid bitaraf ve hele harb harici devletin sled- bitarafları kendi cihetins ilhak ederek! şersemliği çoktan gidermiş ve tadil et- devam ve nihayete kadar bilsraf kalma- bunlarla harb kudretlerini ve zafer £m-| mistir. İsi lâzım gelmez. Ancak gerek bitaraflık- kânlarını arttırmak isterler. Fakat Al) fi devletin harb knâretlerini hesab larını korumak ve gerek icabında ve mManya bilarafları kendine çevirmek ü-|ve müvazenede kuvvei maneviye birinci kendi İsteklerile harbe g'rebilmek içi n! - 3 ler. midinde olmadığı için bunların bitaraf-! derecede rol oynar. Gerçi top, tüfek, bitarafların da buğün muharibler gije ui stasının ilerlemesine müsald olmıyan bir şehirde havada seyahat yapmak ka- dar iyi ne olur kif * Hoşuma gitmiyen, beni sinirlendiren bir nokta var. bu noktaya temâş elme- den geçemiyeceğim; — Tramvay kaldırılacak. — Bunların işletilmesi doğru mudur? Evet denilemez. | Peki, bütün bu sualler sorulduğu 23- man alınan cevab şu değil midir: — Ne olsn Belediye otobüs getirtecek, ham da kaldımlacak. “ 7 met Milan | Bunlan biliyor mu idiniz? | Çin köpeklerinin aslı Küçük Çin kö - peklerinin aslı be'li değildir. Bar zıları bunların ke- dile köpek melezi olduklarını söy Avrupaya ik Çin köpeği lıklarım ve harb harisi vaziyetlerini hiş ü har di de iyice silâhlarıp! isti z e a İle ve eg ayıdan geklilğne yu (e |ve peer: derecesinde “iyce -9P 1861 de getirilmiştir. Bu bir erkek köpek. olmazsa idemeye çalışıyor. Onun ŞİMdİ-| şünlüğü mühimdir, fakat esas değildir. kuvvetlenmeleri ve zayıf hudud bölge) m KİL de dişi > sa 3 ki harb politikasının çatışma istikamet Bol malzeme manen bozuk ve tayıf, di-'lerini tahkim etmeleri lâzmdir. Bu bur) H. K. Erkilet lerinden birisi ve belki de en ehemmi-| giylinsiz insan yığınları elinde düşmana susta her bir ihmal hayati vahim netice-| yetlisi budur. Almunyanın ve, bolşevik yalnız faydalı ganimetler teşkiline ya- ler verebilir, Onun için hemen bütün bi- düşmanı görünmesine rağmen. şimdilik yarlar, Nitekim Balkan Harbinde, Trak-'tarafların bugün yaptıkları yegâne şey- sadece onun bir yardımcısı rolünü oyDi- ya ve Makedonya Osmanlı ordularının! ler silâhlanmak, kuvvetlenmek ve hu- Yan, İtalyanın Ba'kanlarda ve Yskındo-! elindeki o mükemmel ve bol silâh ve)dudları tahkim etmektir ki bunda hak- Buda sulh ve bitarafık telkinciliğine| çeçhizet Bulgar, Sirb ve Yıman ordula-|hdırlar. Çünkü istikbal her tarafı görü- Şıkmaları bundandır. rının. algıları oldular. Bir milletin 3 Gm bir istikbaldir. FİL ekme gelince, onların, arkasını lâl ve hürriyetini korumakta malzeme- yet Rusyaya dayamış ve Zigfrid | mammmmmmmmmmamımmmmamaan amaaa müstahkem mevziine tahassun etmiş Al ;! mayayı ya aşar gl Ten Okul doktorları taleheyi| Kıdem zammı alacak il tan an'amış duklarına Mi e şip alm O he ingilre e sık sık muayene muallim!erin sevkulçe; siyaseti, geçen e harbde olduğu giti, mümkün Meriese edecekler listesi hazırlanacak fazla müttefik vo taraltar elde ederek — 30 a Almanyayı yanlardan ve geriden sarmak) o Teverrüm eden talebelerin, hasta -İ Asli manşları 30 lira olan orta olmak iktiza eder. Harbi bitirmek için |lıkları bir hayli ilerledikten sonra pre-|teb ve lise muallimlerinin barem ka - onların başka çıkar bir yolları olmadığı- ği leri dik İnunu mucibince kıdem zamlarının ve- > vantoryoma gönderildiki nazarı pa zaten çoktanberi işaret edip durduk.) as cebetmiş, prevani müdür. rilmesi icab etmektedir. Vaziyeti böy'ece tesbit ettikten sonra) “2'İ “© 2 lies *€ Ve. | Bunun için Maarif Müdürlüğüne bilaraflar için artık şimdi ber iki tara. |J0ğU tarafından yiiyet *- İ Vekâleten dün yeni bir tamim yapıl fın prupaganda mesaisinin hakiki istika. kâleti orta tedrisat müdürlüğüne bil -| m... asli maaşları 30 lira olan orta metlerini daha kolay anlamak imkânı dirilmiştir. mekteb ve Hise öğretmenlerinin en ki- yardır. Kezalik Almanyanın ve muavini| Mayrif Vekâleti orta tedrisat mü -İsa bir zaman zarfında tesbit edilmesi İtalyanın bilhassa Tunada ve Balkanları) an çiğa bunun üzerine bütün leyli istenilmiştir. da takib ettikleri sulh ve bitaraflık siya. | ç i * mekteblere yeni bir tamim yapmıştır. setleri ancak bu suretle aydm'at > 3 olur. Bundan başka İngilterenin Süveyş 'Bu tamim İle okul direktörlerinin bu bölgesinde ve Fransanın Suriyede aske.) noktaya son derece dikkat etmeleri ve Tİ fahşidatının hakiki sebebleri bu man-|okul doktorları vasıtasile sık sık ta - tıkla daha iyi anlaşılır. lebenin muayene edilmesi istenilmiş, Yukarıdaki faraziyelere bir de SovYet|bu gibi talebenin tatil mevsimi bek - Rusyanın Finlindiyada esaslı surette lenmeden derhal bil öne meşgul oluşunu: da ilâve edersek o Z0- derili Y 8 man Alman siyasetinin şimdiki halde bi-| İerlMmesi emredilmiştir. tarafları müttefikler aleyhine tahrikten| OAyrıcı. herhangi bazı sebeblerle ziyade onların hiç olmazm bitaraflıkla.| hasta olan çocukların tedavisini tehir rinin devamını temine çalışmasının hik-| eden okul başâğretmenlerinin mes'ul meti tavazzul etmiş olur. tutulacaklam da tebliğ edilmiştir. Maarif Müdürlüğü bugünden ftiba- ren bu muallimleri tesbit edecek, bun Varın bir İistesini hazırlıyarak Vekâlete gönderecektir. Otobüsçülerin bir müraceati reddedildi Otobüs sahibleri bilet ücretlerinin iradı gayrisafisi üzerinden âlman yüz- de on belediye rüsumunun iradı sefi üzerinden alınmasını istemektedir. Be lediye, otobüsçülerin müracaatini red- detmiştir. rilmiştir. Avrupada bulunan bütür Çin İlk hayvan mürebbisi ma - Jüm. Fakat aslan terbiyesi çok yenidir. Ancak on dokuzuncu asırda tesadüf edi- lir. İlk aslan mürebbisi Marten isminde bir Fransızdır. Tesadüfen vahşi hayvan- İların terbiye edilebileceğini keşfetmiş « köpeklerinin bu köpeklerin yavruları ok tir. Bu adam hayvanat bahçesinde mu- dukları rivayet edilir, * Dünya bıyık şampiyonu Dünya bıyık şampiyonu Jan Kanira Budapeşte sayfiyelerinden birinde otu- rur. Bıyığmın bir ucundan öbür uca w- zunluğu bir metre yirmi santimdir. ihafızmış, bir akşam bahçede dolaşırken kafeslerden birinde bulunan kaplanın a- jvaz avaz bağırmasına sinirlenmiş, kafesin kapısını açıp içeri girmiş ve bir kamçı ile ,ürküterek hayvanı susturmuş. Bilâhare İde birçok hayvanları terbiye etmiştir. öve seszaaspadas00neniisasesirye salise anna a0y00al Okuyucularıma Cevahlarım Bir genç erkek okuyucum bana ga- tib görünen bir sual sorarak: — Bir genç kızın karakteri hakkın- da fikir edinmek isterseniz ne yapar- sınız? diyor, Yapılacak şeylerin maddeten müm» kün olanlarını olmıyanlarındın ayır- mak lâzım, fakat hatırıma ilk olarak gelen cevabı kaydedeyim: — Bu genç Kızı tuvslet aynasının karşısında kendisini yalnız sandığı za- man görmek ve samimi bir arkadaşı e yaptığı uzunca bir muhavereyi din lemek isterdim, kendisile karşı karşıya geldiğim zaman da en ziyade gözleri- nin içine bakardım. Bununla beraber incelemeden çıkan neticeyi kat'i ad- detmekten gene çekinirdim. Zira genç kız ve genç kadın daimi bir istihale halindedir. Her vakit değişir. Bayan «K. C.. anlamak istiyor: — «Tecrübe görmemiş erkek tehlik zakia kalmış, çalışıp kazanmak lüzu- munu hiç duymamış» bir erkeği kas-| dediyorsanız, böyle bir erkeği tehli- keli bulanların fikirlerine iştirak ede- rim. Bu erkek erkek te sayılmaz, ade- tâ bir çiçek dalıdır. Sonbaharın ilk fırtınası ile karşılaşır karşılaşmaz kı- rılır, hem sevmesini de bilmez, jik fettan kadının kurban, olmaya nan zeddir. * İneboluda Bay «İL. D. ye: | — Başınıza iş açmayınız Ortada endişe edilecek bir şey görmüyorum. TEYZE > | il'e 15 set