a vin umumi asayişi bozulmuştu. O za- kı an aşağı yukarı 150 yıl ön - ei 788 senesi 26 İkincikânununda, RE *Avustralyas adını taşıyan büyük Mr Artur Filip isminde hir a kaptanının kumandasında bir ge- in ilesi yanaştı. Bu gemilerde, uzak a topraklarından gelmekte olan b m bulunuyordu. Bu 1163 kişinin Ye çç , sürgün», alt tarafı da, gemiciler Müstakbel koloninin idarecileri idi. ei kelepçeli olan ve birbirlerine in bağlı bulunan 750 kişilik bu n kafilesi, o devirde pek bol olan a hastalıkla, binbir güçlükle müca- ederek ancak 8-10 ayda Avustralya B arına gelebilmişlerdi. Mahi ilerdeki insanlar aç, perişan ve tali — ylarca devam eden yorucu, yap ir yolculuk bunların en sağlam - Eğ sarsmış, hasta olanlarını, ve - #izlileri pek kısa bir zamanda hayat - PİRİ a Bunların içinde şikâyete, €esaret edenler, disiplini zulüm şaş çikaran Artur Filip'in bir i- hemen oracıkta gemilerin direk- © Asilıveriyorlardı. m kolonizatörü Artur Filip'in sev bil ği bu elleri kelepçeli, boyunları lâ - bi e kimdi? İngiltere gibi uzak Yerlardı > bu ıssız kıt'aya niçin getirili Bu devir, İngilterede sanayiin inkişa- Yin “İĞ! bir devirdi. İngilterede sana- inkişafı, el tezgâhlarında çalışan yüz larını bije Tee j Sab İl het insanı işsiz bırakmış, memle misli görülmemiş bir sefalet bü - Sürmeğe başlamıştı. Bu sefalet ve in tabii bir neticesi olarak mem - kapi İngiltere hükümeti karışıklık çı- #n bu unsurlardan kurtulmak için lârı uzak Avustralyaya © sürmekten a bir çare bulamamıştı. ty, © İngiliz kolonizatörü Artur Filip'in döğa Sağlı olarak Avustralyaya götür- ni i kimseler bu çeşid fnsanlardı. A - e, Silyanın fülen İngiliz müstemleke - 1, Oösna giriş bu andan itibaren baş - « (“Ü tarihten itibâren şu veya bu şa - “8 İngilterede âsayiş bozarlar hep A- iy Paya sürüldü. Nitekim 1598 sene- anda isyanının fail ve mes'ulleri de © Avüstralyaya sürülmüştü. a Zİ senesinde — Avustralyada 30 bin ve ÜN ve 4.5 bin kadar da serbest insan e Avustralyalılar (Yeni cenub Vels'i) <ö Sârbi Avustralya ise 1818 yılına ka- eti bir sürgün yatağı olmakta devam eş Diba XII net yüz yıldanberi Çinliler. Yang, olan Avustralya kıt'asının gar- Oky, Kind Okyanusu, şarkında Büyük 1, 248 vardı, Mesahası 7703805 ki Tia © murabba olup İngiltereden tak Sih 2 defa büyüktür. Avustralyanın da, eri nisbeten az girintili çıkıntılı - ” mühim limanları ve şehirleri kıt- Senubuna toplanmıştır. de, Vüstralyanın iklimi sıcak ve sağlam- Ay, soğuk ay olan Temmuzda vasa - - 45 derece Me -4- 18, derece cak, , Avustralya için mevsimin en Ayı olan Birincikânurnda vasat $ı - Sacay, derecesi - 1635 derece arasın- A Kvinslend'dir. Avustralyanın şark sahi)- İlerinde çok in kömür madenleri bu- arşa yi mey menin Miri mene Yong stralya müstemlekesi bir domin - AVUSTRALYA SON POSTA Bir buçuk asırda hızla inkişaf eden zengin hir müstemleke Yazin: Hasan Âli Ediz Artur Filip tarafından 1788 de Avustral bayrağt da Büyük Britanya İmparatorluğunu temsili eden en büyük adam, umum va - idir. Fakat buradaki İngiliz umum va - irin salâhiyeti çok mahduddur. Avus- tralyanın kendi hükümeti, âyan ve meb- usan meclisleri vardır. Avustralya dominyonu, altı hükümel- İmişti. Bunun neticesinde Avustralya kon ten müteşekkil federal bir birliktir. Bu altı hükümet: Yeni cenub Vels'i, Viktor- ya, Kvinslend, Cenubi ve Garbi Avuş - tralya ve Tasmanya'dır. Avustralya düminyonunun da Kenği - ne göre müstemlekeleri vardır; Bunlar, Papua (Britanyaya sid Yeni Gire) ile Nerfolk adasıdır. Avustrulyanın nüfusu fevkalâde oz - Gır. 1936 senesi istatiştiklerine nazaran umum Avustralyanın nüfusu 6,753,115 - dür. Yani Londradan takriben 7 milyon kadar eksiktir. Avustralya, muhtelif madenler bekı - mundan fevkalâde zengin bir memleket- tir: Altın, gümüş, kurşun, çinko, demir, kömür gibi madenleri vardır. En zengin altın damarları, Garbi Avustralyada bu - Iunmaktadır. Garbi Avustralyadan sonra ikinci derecede gelen — altın merkezi Junmaktadır. Avustralyadak! maden kö mürö 170 milyar ton tahmin edilmekte - dir. Demir madenlerinin en mühimmi, Cenubl Avustralyada bulunur, | Fakat Avustralya her şeyden önce bir zirast memleketidir. Onun ekonomik hu- susiyetı de bilhassa bu noktadadır. Yerli halkın elindeki en zengin toprâkları ele geçiren kolonizatörler, bu sonsuz toprak- ları ekseriyetle birer mer'a haline çevir. mişlerdir. Avustralyanın o Cenub hükü » metlerindeki arazinin “© 70i mer'adır. 1947 senesinde (o Ayustralyadaki koyun miktarı 118 milyonu bulmakta idi Avus- tralyada yetişmekte olan merinos ko- yunlarının yünleri bütün dünyaya ihraç edilmektedir. Avustralya yünlerinin on başta gelen müşterisi İngilteredir. Bun - dan maada Avustralya, et, yağ, * peynir, gibi diğer ziraat maddeleri de ihraç et - mektedir. Avustralya ziraat mahsulâtı - nın 96 95 ini İngiltere çekmektedir. Avustralyada hububat sahasında bi - rinci mevkii işgal eden buğdaydır. Avus- tralya yalnız 1935414938 yıllarında 1 nil - yar 31 milyon büşel buğday ihraç etmiş. ti, Avustralyanın iç pazarı fevkalâde dar olduğu için ziraat mahauilerinin her cin- sini mutlaka dışarıya ihraç etınek mec - buriyetindedir. Avustralya ziraat mah -| sullerinin başlıca müşterileri; İngiltere, | Amerika, Japonya, İtalya, Çin ve Mer. kezi Avrupadıt. Avustralya sanavie aid bütün mamul maddelerini İngiltere, A - merika ve Japonyadan ithal etmektedir. Avustralya. Büyük Okyanusda fevka - lâde mühim stratejik bir mevki işgal et- mektedir. Diğer taraftan Avustralya, İn gilterenin buğday, et, yağ ve diğer buna yanın işgali esnasında Adaya çekilirken bu dominyonun İngiltere için hayati bir ehemmiyeti vardır. 14-1918 dünya harbi esnasında, Al - manların açtıkları tahtelbahir harbi do- Isyısile Avustralya ile İngiltere arasın . daki ekoncmik bağlar bir hayli gevşe - Ingiliz di elindeki ziraat maddelerini İn; ye satamamış, diğer taraftan ke € lâzım olan mamul maddeleri de sama « mişt. Co; vaziyetleri itibarile Avus. tralyaya en yakın olan Japosya ile Bir - leşik Amerika devletleri bu fırsattan iş tilade etmğei ihmal etmediler. Der Avustralya an ekonomik betleri sıklaştırdılar. Japonya Ay yanin bütün yün tının beşe ni çekmeğe başladı. Diğer taraftan vustralya ithalâtının dörtte birini Ame - rikadan temin etmeğe başladı. 19i8 yıllarını takib eden devirde İngi). tere bu hâdiseleri örlemeğe, Japonyı mn Avüstralyayı ekonomikman kendine bağlamak için sarfettiği bütün tedb akamete uğratmağa © çak çalıştı, B: tekrar eski tehlikeler başgüsterm mektir. Almanların yeniden tahtelbahir harbinl şiddetlendirmeleri, İngilterenin idareci kadrolarını, gerek Avustrsiya, ge rekse Kanadarın âkibeti bakımından eid sevketmektedir. Samsun klüpleri bir bina altında toplandı de -| döği i j ni - İçebildikleri, tay A -I5 .İyaya bağlıyan Klaşan köprüsü hiç de Durubu emsali cedide Moda sana uymazsa, sen modaya uy! * Baloya çağrılmadan, tuvaleti giyer. * 'Entarisiz kadın, kendini kürk man- tolu sanır. * Aşağı tükürsem belediye ceza alır, yukarı tükürsem şapkamın kenarı kir- lenir. * Kocasile kavga etmiyen kadına ye. ni şapka alınmaz. * kırk dedikodusu Kadının vardır: «| Hepsi de tuvalet, giyim üzerine! * Eskiye ra#bet olsaydı, kadınlar bir) sene evvelki giydiklerini bu sene de »lerdi. * İki gönül bir olunca sinema locasu, bir salon olur. * Bir konışunun bildiği, bin komşudan! saklan'lmaz. * Kadının dönüp dolaşıp geleceği yer, güzellik enstitüsüdür. İşin yoksa tuvalet yap, paran çoksa modaya u | Bunları biliyo Atlas Okyanusuna köprü kurulur mu? Gemilerin gün « smmemm— lerce seyahat et « “öğ. tikten sonra ge | | ! e selerlerine olmadı « nusu üzerine köyrü ku mümkün addedilel Z izahst verirsek Köp- inün nerede ve nasıl kurulmuş oldu.| meydana çıksr. Seil adasinı İskoç yi uzun eddedilmiyecek bir köprüdür. Fa- | iprünün altındaki ince su korde. sı Atlas Okyanusundan bir parçadır. * Yarışı kazanınca ölen al Vallaramba ir mindeki yarış atı büyük bir at ya. rışında yarış ma- halinin Oosonuna gelir gelmez, dü- şüp ölmüştür. Fa- kat yarışı Ok biti- hibine verilmişti Okuyucutarıma Cevablarım Izmitte Bayon «H. Hs ya: Samsun (Hususi) — Son ay içinde, Samsun bölgesi muhtelif spor tezahür. lerine sahne olmuş, bilhassa son hafta- lar içinde Samsun - Bafra - Çarşamba klüpleri arasında muhtelif kupa maç - sapılmıştır. Bu spor tezahürleri a, lâka ile takib olunmaktadır. Bine kiralamak hususunda Samsun klüplerinin müşkülâta maruz kaldığı - nı nazar: dikkate alan beden terbiyesi bölgesi başkanlığı, vilâyet matbaası ya aında hususi muhasebeye aid bir bina- yı da kiralayarak klüplere tahsis etmiş ve Samsunda mevcud dört spor klübü bu binanın muhtelif dairelerine yer - leşmislerdir. . Bölgenin bu hareketi, sporcuları çok sevindirmiştir. Resmi - miz Samsun sporcularını son merasim- Gi idare bakımından müsta -|benzer yiyecek maddelerinin (o âdeta bir jlerden birisinde geçid resminde gös - bir müstemlekedir. Avustralya-| aribsrı mesabeşindedir. Bunun içedir ki, ermektedir. — Mademki nasıl olsa İstanbula ge- leceksiniz. Ve mademki tuttuğunuz ev kira evidir, ben size çocuğu dünyaya getirmek için hastaneyi tercih etme - nizi tavsiye ederim, eğer ev kendini « zin olsaydı, çocuğun hayata gözlerini kendi evinde açması arzusu evin ter « cih edilmesi için makul bir sebeb ola. bilirdi. Fakat mademki ortada böyle bir his amili yoktur, hastane tercih e- dilir, burada isim yazmıya imkân yok, sorar, en münasibini öğrenirsiniz, fiat 45 Hradan başlar, seçilecek odanın $i - nıfına göre 190 liraya kader yükse - 1ir, 7 günlük ikamet masrafı da bu mik darın içine dahildir. * Edirnede Bay «B, Da a: — Bu noktada örf ve âdet değiş - memiştir. Tercih ettiğiniz kızla konuş. tuktan, anlaşma oimkfinları bulunup bulunmadığını tetkik ettikten sonra annenizi yollar, ailesinden istetirsiniz, Görmemişi en kibar meclise sokmuş»! lar, burası âdi; demiş. * Kızı kendi havasına bırakmazsan; ya davulcuya kaçar, ya zurnacıya. Kuyumcunun kapısından çıkıncaya kadar, eğri böğrü erkeğe, aslanım; ders, ler. * Erkek bir itiraz eder, iki itiraz eder; üçüncüsünde karısının dediğini yapar. * , Züğürdün elektriği tahsildar kapıya gelinceye kadar yanar. Hatır için veni yemek pişirmeyi öğ- renmiş komşunun pişirdiği de yenir. * Fazla otomobil masrafı âşık usan « dırır. * Zengin otomobilini tayyare ile bir yerden bir yere götürür. Züğürd cad - dede tramvaya binemez. * Kadının saçı sarı mı, siyah mı? Aks şam eve gelince belli olur. * Komşu kadın komşu kadını beğen » mez, üçüneli komşu kadın her ikisini) * de beğenmez. Samat Sulüsi rmu idiniz? | Kuş uçmıyan kervan yeçmiyen dağ Dünyanın en 1$- #z raahalli Şilide- ki Mantezüma da- ğıdır. Bu dağda ne kuş, ne böcek şayabilir. Böyle ol- halde ziyi etüd eden bir mensub fen z keşit lâboratur adamların dağda bir kampları mevcuddur. * Budistlerin tahta çanları Budistlerin bazı 1 manastırla- " ni yy! rında çarlar, balık it MG şeklinde yapılmış- K tır. Rahibler bu balıklara vurmak suretile ses çıkarır ve mezheb saliklerini ibadete çağırırlar. * En meşhur Mariyos tarihte Romalı bir generak la akraba idi, bir çok harb. şöhret kazanmıştı. İsmi Ro de geçer. Böyle olduğu hak de dünyadaki meşhur Mariyüs o değil, Fransızların o yarattıkları Marsilyalı mübalâgacı Mariyüs tipidir. e vanaap amaaan sanmam eskiden böyle yapıyorduk, şimdi de yaptığımız budur. Esasen bütün Av - rupa milletleri dahi bu yoldu hareket ettiklerinden başka eğer yanılmıyor - sam Çinlilerin bile takib ettikleri usul budur, * Beyan «Ş. Ş.> ye: — Bu, bir talih meselesidir. Ayni u- sulün ayni şartlar altında, ayni ne - ticeyi verebilmesi için şahısların da ay. ni karükterde olmaları lâzımdır. Ba - yan Hayriye bahsettiğiniz gibi hareket ederek iyi bir koca bulmuş, mes'ud olr muş, mümkündür, fakat siz gazinodan başlıyarak sokağa dilpebilirsiniz, hiç tavsiye etmem. * Bay «C. Kıs ye: — Evet, çalışan, erkek muhitinde iş gören kadın biraz daha serbest oluyor, inkâr edilemez. Fakat bu «serbest» ke- İmesinden kasdettiğiniz mana nedir? Ben hayat bilgisi, becerikliliği artmış, fıtri mahcubiyet eksilmiş manasına alıyorum. Bu takdirde bunu bir mah- zur telâkki edemem, bilâkis. TEYZE ç