m aş a © de bir at iskeletine rastlanmıştır. Geçen SON POSTA Trakya höyükleri ndeki çalışmalar Vizede ve Kırklarelinde açılan höyüklerde Traklara aid yepyeni eserler meydana çıktı Edirne ( Husu - si) — Vizede devam etmekte olan hafri » tta enteresan eser- le karşılaşıldığını bundan evvel bildir- miştim. Büyük «Es Höyü « günde hafriyata nor- ve garb istikametin. de açılmış ve Höyü- ğün ortasına doğru esimi olan nşe derinleştiri! « mektedir. Bu hafta içinde bir netice el - de edileceği umulu - yor, Büyük tepenin yanındaki F. Höyüğün-! sene de büyük A, Höyüğünün yanındaki Höyükte bu kabil bir iskelet bulunmuş- tur. Hafriyat heyeti bunu nazarı dikkate a'arak bu atm E. “Höyüğünde medfun şahsa aid olmasına ihtimal veriyor. Bu keşf eski Trakların ata vermiş oldukları ehemmiyeti tebarüz ettiren güzel bir mi- sal teşkil etmektedir. E. Höyüğünün takriben 400 metre şi- malinde iki küçük Höyük bulunmaktadır. Hafriyat heyetinin g harfile gösterdiği tepede (kutru 32 metre, yüksekliği 3 metre) içinde çanak, çömlek *ırığı ve bü 'meyanda «Jerra Sigibala>, taklidi par - çası bulunan geniş bir kül tabakasına, gene hafriyat heyetin H. harfi ile göster- ,diği tepede (kutru 35 metre, yüksekliği 2 metre) üç tarafı tuğlalarla tahdid edil- miş bir mezara rastlanılmıştır. Bu meza- rın içinde kül tabakası, kırılmış cam şi gesi, demir parçaları ve bir testi bulun-| muştur. Mezarın etrafı ve zemindeki kerpiç tabakaların O kızarmış olduğunu nazarı itibara hafriyat heyeti ölü - İzmit kâğıd fabrikası gazete ve mecmua kâğıdı çıkarıyor İzmit (Hususi) — İzmis kiğıd ve Karton fabrikası makinelsinde yaptığı tadilât ile iki gündür gâzete kâğıdı imaline başlamıştır. Har istiyen gazet?, mecmua, fabrikaya mü- racnat ettiği takdirde, istediği kadar küğıd almak imkâna malik olacaktır. Güzete küği- dı satışları da, eskiden olduğu gibi normal Satış fiatanı muhafaza edecektir. Izmirde bir karı koca kavgası İzmir (Hususi) — Kemerde Sevinç #ökâ - Rında Halime adında bir kadın kocası Al| Taşçı o kavga ederek bıçakla bacağından! yaralamış ve tutulmuştur. z Trakya Höyüklerinden biri nün burada yakılmış olduğuna hükme diyor. Kırklareli höyükleri Bu sene Kırklarelinin takriben 3 kilo- metre cenubunda bulunan ve heyet tara- fından «Cs Höyükü adı verilen bu Hö - yükte Edirne müzesi müdürü Necmi İye- nin nezareti altında yapılan araştırma müsbet netice vermiş ve cenuh kısmında kapısı çenuba açılan mahalli Ralker ta - sından yapılmış bir oda mezarı bulun - muştur. Mezar üzeri taş kemerle örtülü müstatil şeklinde bir oda, gene üzeri ke- merle örtülü bir dehliz ve ince uzun bir; koridordan fbaret ve içerisinin kırmızı ve mavi İresklerle süslenmiş olduğu gö- rülmüştür. Mezar odasının içerisinde bir lâhdın yahud ölü yatağının ön cephesine aid ol- ması muhtemel ilan müstatil şeklinde bir taş levha da bulunmaktadır. bir rivayete göre 1978 harbinde Ruslar tarafından açılmış olan bu mezar 4-5 M. E. asra aid enteresan bir mezar tipi arz etmektedir. Annesini tabanca ile tehdid eden kadın Balıkesir CEaaast — Balike - sirin (oOAkıncılar oOmahallesinden Fatma adında bir kadın annesi 60 yaşlarındaki Şük- riyeyi eline geçirdiği boş bir tabanca İle teh- dit etmiş ve başina vurarak da yaralamıştır. Annesini tabanca ile tehdid eden suçlu ka- dın yakalanmıştır. Borgamada bir köylü balta ile öldürüldü İzmir (Hususi) — Borgamanın İneelikler köyünde arılardan bal almakla olan Ömer oğlu “Eyüb, köy halkından Mİstafa tarafından balta ila öldürülmüştür, Sivasta Paşa fabrikası mesire Sivas (Hususi) — Haftalık Iş yorgur.| luğunu gidermek için halkımız Pazarla. rını Paşa fwbrikası mesiresinde geçirir. Şehre bir saat mesafede bulunan bu gü. zel mesirehin manzarası kadar şelâlesi de hoştur, Belediye buraya lâyık olduğu ehem . miyeti vermiştir. Bu yıl otobüs servisle. rine başlanmış ve fayton ücretleri de el. verişli bir tarifeye tâbi tutulmuştur. Re. sim mesiredeki şöğlleleri gösteriyor. Evvelce, | Havzada imar ve kültür faaliyeti Köy mekteblerine ve temizliğe azami ehemmiyet veriliyor «Son Posta» nın tefrikası: 26 Yazan: Martha Richara Eylül 2 <a SABİR CASUS KADININ m) HATIRALARI Çeviren: Hatice Hatib Bir kitabın sırrı Serbest birakilır bırakmaz Lüksemburga gitmişti. Orada madam Von 8. i bulmağı &- Hovzadan yazılıyor: Kazamız imar ve|mld ediyordu ve makikaten onu da bulmuş- umran bakımından günden güne ilerle mektedir, Kay , makam Şevket E « z ker değerli mesai« sile bilhassa kül » ve o köycülük işlerine son dere « cede © ehemmiyet vermektedir. x Merkezde iki ilk okul vardır. Köy « lerde de üçer sis nf 15 ilk okul vü cude getirilmiştir. Kamlık köyünde - * > Kaymakam Şevket Eker ki ilk mekteb binası inşaatına on dokuz bin lira sarfedilerek bu irfan müessese » si her türlü tedris usullerine bir hale getirilmiştir. Ayrıca bir de Eğitmen kursu açılarak bur: 120 genç alınacaktır. (Bu kurs 1940 Nisanında faaliyete geçecektir, Havzaya tabi 80 köy vardır. Bunların 58 se köy kanununa tabidir. Beşer köye bir kâtib tahsis edilerek obu köylere 15 verilmiştir. Köy kalkınması işine ehemmiyet ve - ren genç kaymakamımızın himmetile 12 kövde Cümhuriyet meydanları tesis e -| dilerek köy dahili yollar kaldırımla dö - şenmiştir. Bütün köyler telefon hatlarile birbir- lerine bağlanmış (bulunmaktadır. Kaza merkezinde mühim ihtiyaçlardan birini elverişli teşkil eden elektrik fişi de hallolunmuş -İ tur. Kısa bir zamanda Havza muntazam bir elektrik tesisatına kavuşmuş olacak- tır. Genç kaymakamımız merkezdeki ah » şab tavanlı kahveleri bazı sıhhi mülüha- zelarla seddettirmiştir. Bu cümleden ol- mak üzere kahve, lokanta, (o İhamam ve berber dükkânları gibi umuma mahsus yerlerde temizlik kontrolleri sık, sık ya- pı'maktadır. Gemliğin bir köyünde zengin bir bakır madeni bulundu Bursa (Hususi) — Bursanın Gemlik kazasına bağlı Katırlı köyünde, takriben 160 hektar vüs'atindeki bir arsr:de, Hâmlâ ve Nizamed- din adımda iki mütaşebbis tarafından gayet zengin bakır madenler! keşfedilmiştir. Yapılan tahiillerd» bu bakır madenindeki cevherin yüzde on nisbetinde olduğu &nla - şılmıştır. Bu hesabi göre, buradaki cevher miktarı Ergani madeninin cevberinden Iki misli fazladır. Hâmid ve Nizameddin madenin işletme - sine ald ruhsatı almak üzere hükümet ner dinde teşebbüslere girişmişlerdir. Bursada kardeşini öldüren bir köylünün muhakemesi Bursa (Hususi) — Evvelki gün Ağırceza mahkemesinde bir kardeş katilinin muhake- mesi yapılmıştır. Bundati on sene evvel Ha - san namında birisin. öldürerek 24 sencye mahküm olup tevki? edildikten snra ahval sihhiyesine binaen tahliye edilen Gürlel - mâsbin köyünden Mehmed kardeşi İbrahimi öldürmüştür. Buna sebeb olarak miras me - seleleri ve geçimsiz!.k gösterilmekledir. Kâ- Hiin İfadesine nazaran hapishaneden çık - tıktan sonra tedavi işin İstanbula gitmek istemiş, bunun için de para tedarikine $e - vesstil etmiştir. Bu maksadla babasından ka- lan bir mandanın satılmasını kardeşi İbra - hime tekli? eylemiş, İbrahim kabul etmemiş- tir. Bu yüzden aralarında kavga çıkmış, Meh- med tabancasını «erek kı defa alaş elmiş ve kardeşini o bovnme” wralıyarak Öl - dürmüştür. Tiâdise yerinde bulunan Iki ta - bancadan hangisi 1! cinayet işlendiği tesbit, edilmek üzere muhükeme başka güne bira - kılmıştır. Pazar Ola Hasan Bey Diyor ki — Hasan Beyciğim met - ww Yeğenim mükemmel adamdır. hetmek gibi olmasın amma... AĞN hizm s Avrupalı gibi düşü Avrupalı gibi hareket eder... ür, dar kavgacıdır, ha! Hasan Bey — Demek o ka- tu. Fakat bulduğu zuman, madam Von 8. bu dosyayı o şehrin bir başka rahibine teslim etmiş bulunuyordu. Bunu öğrenince adeti aklım kaybeden Constantinopp Kilizeve pitmiş, gizli dusyayı madam 5, den alıp Vo Bredow'a veren ra- hib Koch'u öldürmüştü. Bu cinayeti birçok kig! hatırlar. Birkaç zaman $osra casmsluk tarihi yeni bir kurban verdi, Mahkemeye çıkacağı gün rahib Conslan- tinoppa hücresinde asılı bulmuşlardı. Bir başka raklb kendisini bir sant evvel hücre- sinde ziyaret etmiç balonuyordu. Jorman ne olmuştu? Bilmiyorum. Onu bir kere birkaç dakika için Şanzelizede bir bar- da gördüm. Şüphesiz o Makyavelik mesalsi- ne devam etmektedir. Devlet merkezleri ara- sında bir file örerek. Rodwel'e gelinre: Beni Romanyada rahat bırakmıyan bu yilsü yanık adamın ölmemiş olduğunu büyük bir hayretle öğrendim. Onun Berutanyada bulunduğunu haber verdiler. Orada Fransız donanması etrafında Sovyetler hesabına casusluk ediyormuş. Hususi bir telsiz telgraf İstasyonlle mem- leket haricile temasta bulunabiliyor, onlara «izli —maldmat veciyor Onu tam terkif e- decekleri sırada Brest olvarındaki bir villada bütün materyellerini birakiy kaçmağa mu- yaffak olmuştu. Jorman da, Rodweli de hiJA casusluk ya- barak yaşamaktadırlar. Fakat onları uyku- larında, seyahatlerinde, asklarmda, gece, gündüz durmadan girli gizli yorup kemiren bu casusluk, bu müendele heyecanı nihayet İgünün birinde ötekileri olduğu gibi onları da öldürecektir. Bu Berlin seyahztinden sonra tesadüf be- ni hayatımin en şayanı dikkat olan bir yeni macerasına sürükledi. Bu hikâyeye başlama- dan evvel şurasını tebarüz ettirmek ve açık- ga beyan etmek isterim ki Sovyet polltiks- amda oynadığım rolü istemeden oynadım ve tamamile tesadüfi olarık bu işe karıştım. Hayatımda politika yapmaktan dalma çe- kindiğim ve uzak kaldığım komfinizm aley- hinde veya lehinde çalışmış olmağı kabul etmem böyle bir iddia karşısında kendimi müdafaa etmeği kendime karşı vazife bili- rim, 1939 senesi başlangıcında İsviçreye gidip birkaç hafta geçirmeğe karar vermiştim. Gayem sadece tebdilbava ve istirahati. Bu prolemden ahbaolarıma ve onların içinde de Sacha M. © bahsaltim. Sacha M. bir Rus gazetecisi Ji İzvestla Için çalışmakta oldağenu biliyordum. Parls- te değil, taşrada bulunuyor. binee meçhul olan bası sebeblerden dolayı six sık Parise geliyordu. Sacha kırk yaşinrında kadar bir adamdı. Çıplak başlı idi. Gözlük kullanırdı. Müthiş alnirli bir insandı. Ona her tesadüf ettiğim zaman, kendisine beynelmilel politika hak- kında sunller gorürdım, İyi bir gazeteci ol- duğu için bu husustaki istihbaratı pek mü- kemmeldi. Fakat biçbir zaman O doğmatik değildi. Bilâkiş mütemadiyen mütezad fikir- ler sövler. Simdi kendi fikrini müdafan &- derken, biraz sonra kenal tezi aleyhinde o- lan düşüncelerinin mantıkını İsaha kalkışır, adeta kendi İnandığı şeyleri cerhetmeğe ça- balardı. Mütemadiyen süphe içinde yaşıyan ve bilhassa kendi kananflerinin e Yofluğun- dan ürküp tlireyen bit insana benzerdi. Benim Cenevreys gittiğimi işitUR; saman Sacha kendisinin 43 bu şehre gitmek üzere olduğunu söyler bir #aman kalacaktı, Fakat beni orada görmeği çok temenni ediyordu. Ertesi dabah beni telefonla aradı ve henüz bareket etmemiş olduğundan dolayı büyük bir memnüniyet ve sevine hissetti Kendisi seyahatten vazgeçtiği için, Ce- nevredeki bir meslektaşına bir kitab götür- İ memi benden rica etti | Bu İsi yapmağı kabul ettim. Bana verdiği kitab rusça bir Kitabe. Beki pargömenden gayet güzel cildlenmisti. Fazla ehemmiyet vermeden onu masamın östüne biraktım. İsviçreve hareketimden evvel, orada bir haf- ta kaldı. Bir hafta onumiz hiç meşgul elma- dm. Bir hafta sonra onu va'izime yerleştir. mek için yerinden aldığım zaman kaloriferin pek yanmda kalmış olduğu için farla kuru- duğunu ve bundan dolayı eliddeki pargö- menlerin ayrıldığını gördüm. Ayrılan yer- den beyaz bir kAğıd görünüyordu. Kitabı ilk elims aldığım zaman böyle iyi kiymetli bir kitabın benim evimde bozuldu- Şunu görerek carım sıkılmıştı. Fakat bu ki- tabin bir mektub sakladığını o öğrendiğim zaman bu can <kintım büyük bir hayrete münkalib olmust. Sönhesiz ki en doğru ha- olacaktı. Fakat yapamadım. Manlesef eskiden casus olarak calşmıştım. Bu kâğıdı oradan çıkardım. Kopyasını slip tekrar yerine xoydum. Parşömeni mümkün , faka o İsviçrede çok kısa| kitabı ve kâğıdı Sashaya iade etmek olduğu kadar Iyi bir surstte tekrar yapıştır- dım. Bir saat sonra tren beni Cenevreye gölürü- yordu. Elimde götürmekte olduğum rusça yazılmış mesajım manasını bilmiyordum Muhayyilem çılgın bir faaliyete geçmişti. Cenevrede konuştuğum Sachanm arkada- 41 lâalettayin bir adamdı. Bu İransızeayı kö- tü konuşan şişman v> alelâde hissini vere bir adamdı. Cenevrede bana bu mesajı tercüme edecek hiçbir samimi Rus ahbabim yoktu. Çünkü onların hepsi gevezelik edebilirlerdi. Fakat kâğıdlarımın arasında bulunan ba anlaşılmaz vesika tecssüsümü müthiş su- zelte tahrik ediyordu. Cenevredek! gölün kerarında aradığım hu- zuru bulamadığım için seyahatimi pek kisa kestim ve önüme çıkmış olan yeni muammaâ- yı biran evvel hallelmek için hemen Parla döndüm. Memleketime gelir gelmez, hemen bu ras- ça mektubu bir kadın dostuma tercüme et Grdim. Bu tercüme beni bir sukulu hayale uğrattı, 'Tahmin ettiğim gibi içinde hiçbir ismihas yoktu. Fakat bütün muhtevası da kadar âdi ve o kadar saçma İdi ki en ufak bir ehemmiyet atletmeğe bile insanda heves bırakmıyordu. Bu da benim şüphelerimi arttırıyordu. Çünkü gizli istihbara*ta ve gizli işlerde veri- len haber ne kada” mühim olursa, vasıta © kadar basit, sade 72 manasız bırakılmağa uğraşılır. Hem İsviçrede iken ben Sachanın meslek- taşının. hişbir Sovyet gazetesinin muhabiri olmadığını öğrenmiştim ve bu suretle Sacha- nin bana yalan söylediğini öğrenmiştim ve hiç şüphesiz Sacha yalnız beni aldatan bir insan değildi, (Arkası var) Bir doktorun günlük notlarından Mafsallarda Çatırdılar Bazı yaşlı kimselerde muhtelif hare- ketler aznasında mafsallarında bir ağır- lık ve ayni zamanda bir de ses çikar, Yani tarık tarık öter. Az çok ağrı da olur, Bu müzmin mafsal romatizmasına delâ- let ettiği gibi yaşın ilerlemesile husule gelen #iklerozla da çok alâkam vardır. Bazı genç erkek ve kadınlarda da bu hal görülebilir. O zaman bunu mafsal Toma- tizmasının zayı! ve müzmin bir şekline atfetmek lâzımdır. Herhangis! olursa ol- sun bu mafsallardaki bu O uygunsunluk yavaş yavaş bir suişekle yani deformas- yonlar müncer olabilir. Mafsal yerleri #işer, diz kapaklarının mafsalları, battâ ellerin ve parmakların mafsallarında hile gitgide sulşekli hâsi olur. Eller eğrilir, parmaklar biçimsiz bir vaziyet alır. Bu hale meydan ve:mek vaktinden evvel iş- den, güçten, faaliyeti hayatiyeden mah- rum olmağa mahküm olmak demektir. Bu sebeble mafsa'ardaki bu gayri tabii- iğı gidermeğe çalışmak lâzımdır. Dahi- len böyle vak'aisrda damla halinde ve urun saman devam etmek Üzere iyod mi- mak çok iyidir. Bundan manda rütubetli evlerde oturmamak, göneşten asaml is- tifade temin etmek, yazın kum banyosu yapmak, mümkünse» kaplıcslara gidip banyo yapmak vesair romatizma flâçları kullanmak icab eder, Boynunu Ççevire- miyenlere, Belini (o doğrultamıyanlara, kambur hali gösi:renlere sık sık tamadüf ederiz, böylelerin mühim bir kısmı taf- sil ettiğimiz mafsal romatişmalarının husule getirdiği sul teşekküllerdir. Nöhetçi eczaneler Bu gece nöbetçi olan eczaneler şanlar- dir; İstanbul elhetindekiler: Şehzadetaşında: (Üniversite), Eminö- hünde: (Bensason). Aksarayda: (a- rım), Alemdarda' (Sırrı Asım), Beyand- da: (Belkis), Fatihte: çEmiiyadı), Bakır. köyünde: (İstanbuli, Eyöbde; (o (Eyüb- sultan). Beyoğlu cihet'ndekiler:; İstiklâl caddesinde! (Galatasaray, Ga- rih), Cümhuriye: caddesinde: (Kürkçi- yan). Piruzağada; (Ertuğrul), Şişilde: (Asım), Taksimde: (Kemal), Beşikliş- ta; (Süleyman Recebi. Boğaziçi, Kadıköy, Adalardakiler: Kadıköyünde: (Sıhhat, Rifat), Üskü- darda: (Ahmediye), Sarıyerde: (Asaf), Adalarda: (Şlansi Rıza). i ? , ) « , teri His dır Tap kisi kün dur göz er ve etm — ları ne