9 Eylül 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

Almanyanın L SON “POSTA ehistanda yaptığı harbe yıldırım harbi denir mi? Almanlar bugün Polonyada ne kadar süratle ilerliyorlar, büyük harbüe Fransaya yürürken ne kadar süratle ilerlemişlerdi ? Yazan: Emekli General H. Emir Erkilet ehistandaki harb hareketle - rine dair gelmiş olan haberle. ve göre vaziyeti bir daha gözden geçir- dim ve tekrar gördüm ki Lehistan or- dusu için telâşa mahal yoktur. Burada harbin bitmesi ve sona yaklaşması şöy- le dursun, Leh ordusu büyük kısmile ve tamamile henüz harbe girmem bile. Bugün Lehistanda cereyan etmekte olduğu gibi açık sahra (yani hareket muharebelerinde kati netice ancak bir taraf ordusunun büyük kısmının sarı » hp imhası ile elde edilebilir. Eğer müs tahkem mevziler teessüs eder de ordu. lar karşı karşıya sipere girerlerse, © zaman, 1918 de garb cephesinde oldu” Hu gibi, kat'i netice bir tarafın, büyük ve ağır topçu kütlelerile diğerinin hat. tını yarması ve açtığı gedikten büy k ve seri kuvvetlerle içeri girerek gedi - ği büyütmesi ve mütebaki an mevzilerile müdafilerini yan ve geri - lerinden söküp bozmasile ancak istih - sal olunabilir. Görilyoruz ki Lehistanda henüz ne © ve ne de bu hal olmamıştır. Şimdiki hâlde Leh ordusunun belki ileri setir kuvvetleri Alman taarruz kolları kar - şısında müdafaa ede ede geri oçekil- mekte ve asıl ordu bunların gerisinde ve himayesinde muayyen bir plân da.|X iresinde toplanmaktadır. Çünkü tah - minimize göre (Almanların taarruza başladıkları Eylülün birinci (günü ve müteakib günlerde Leh ordusu tamam g#ferber olmuş ve toplanmış değildi. Bundan başka ric'at eden bir ordu maeğlüb.olmuş ve bir daha düzelemez ve zafer kazanamaz bir hale gelmiş sa. yılmaz. Bunun en parlak ve en yi misali 1914 de Belçika üzerinder Ancak senden çok rica ediyorum Se - miha, şayed Cahid Bey seni büşka bir yere götürmek İstersi seneki gibi ona mümanaat etme itant et, olur mu? Bir sene içinde hayatımda vukubulan baş döndürücü tebeddülü hatırlamak ve son f#elâketi gözümün karşısında teces - süm ettirmek, esâsen bozulan sinirlerimi tekrar sarstı ve ağlamağa başladım. — Hayır müdire hanım, arık isyan edecek kuvvetim Kalmadı, onun her sö. zünü dinliyeceğim, her istediğini cağım... Zaten burada kal tün fenalaşacağımı, hattâ hasta olacağı" mı zannediyorum. Bu sözleri söyliyen ben mi idim? Bir sene evvel kalbinde binbir isyanla çifi, İikten ayrılan Semiha... Fakat bilmiyo. Tum neden, şimdi bu evde müthiş bir hü. zün görüyor, bu hüznün iliklerime ka - dar geçerek beni ihata etmekiz olduğu . nu, vücudümün gevediğini, başımda de. vamlı ve müz'iç ağrılar peyda olduğunu, hattâ iştihamın kesildiğini anlıyordum. Belki de bu, bir senedenberi sörfetti ğim kuvvetin neticesi idi, Serbest ve ha- vai yaşamağa alışkın olduğum halde bir. denbire bir disiplin altina girerek çalış. mak, belki de Jüzumundun fazla çalış - mak, beğendiğim £itiyadlarımı değiş. tirmek için kuvvet sarfetmek, vücudü » e # saya taarruz eden Alman (sağ cenahı Fransız sol cenahının Ver «- attına ve Paris gerilerine na yapılan meşhur Juf muzaffer Alman” ordularının” geri * git -|lkanal ve arkası deniz 'olan' uzunca bir | zig bölkesi ile gari arasmdaki en dar yeri meğe ve Fransada zafer imkânlarına etmeğe mecbur olma » sonrü bizzat men giderme resine bakm. niz b iyi gelecek. Hayretle tım. Deniz vası yüzüne havası t, seni Mer. sine, benim doğdu. gum eve götüreceğim emiha; orada ihti - yar bir yengem var, ölen amcamın kari. sı; çoluğu çocuğu ol. an bu Kadın seni kendi öz kızı gibi hi, maye edecek; sıhha » ine itina edecek, se, ri kendine evlâd e decek... Nasri, bunu istiyor musun Se - a? Yüzüm kıpkırmızı oldu ve bir saniye mü oldukça sarsmıştı. Çiftliğe ilk döndü. | içinde Cahid Beyin şiirlerinde tasvir et- güm günlerde bir parça kendimi toj mıştım amma, şimdi bu büyük felâk: sonra büsbütün düştüğümü. maddi mlanavi bir mecaisizlik içinde çırpın makta olduğumu görüyordum. Müdirem birkaç kere: — Bütün bunlar kansızlığın getirdi arızalardır demişti, pla » ve Fakat bu arızalara çare bulamamıştık, | anma burada yalnız kalmak istemiyorum | son günler za Vasimin çiftliğe geldiği gün de kuv - vetli bir haş ağrısı ile çırpınıyordum. Rengim sapsarı, gözlerimin etrafı mos - hit değiştirmene de ihtiyacın var, Bi -| yaşlarımı tutamadım. etten | “İgörmek ve bir — Çiti —E tiği yerleri göreceğimi düşünerek kalbim helecanla çarptı. Denizde ahat etmek.. Mersini üddet orada kalmak... Evet, evet, iği çok aramıydcak mısm? değil, dağları çok arıyacağım. artık... — Bundan başka senin hava ve mu - mordu. Elimi İki gil arasında hararetle! naenaleyh, hemen yarin hazırlıklarını sıktıktan sönra Cahid Bayın ilk sözü gu| yapar, öbür gün yola çikarsin, Ancak| seydi ne yapacaktım ben? oldu: Mersine kadar seni kim götürecek; me » Lai Jreyan etmi diseleri mütalea edelim. taarruzuna nen kahraman müdafaada bulun "bin yedinci günü dün saat 10 da teslimol. müşlardır Bu bin başlaması üzerine, şel ve İmanın medhalinde (önü dil veya bir ada kalindeki Wester Plat. İte denilen yere sığınmışlar ve burada,/en geniş kıs İbir Alman mekteb harb o gemisinin|Leh Ko: Şelzvik Hölştayn) onları DAĞLARIN ESPR ARI sele burada... Çünkü ben birkaç gün çiftlikte kalıp veraset işini halletmek is- tiyorum. Teyzen geçen sene hana bazıllan bu arezinir evrak teslim etmişti. Onları da okumalı, b etmeli ve lâzım gelen şeyleri yap. malıyım, İ Müdirem bir teklifte bulundu: İ — Omu İstanbula ben götürürüm. O .|'5ın kudreti ve dan başk a Şa usya ve Dan - Prusya toprakları takriba 20 ve da 100 km. kadar olan dorunun mühafazası için bu. rkadan toplrada bir mikdar Leh kuvvetleri bulu. bakarak bir şey söy . emediler, Fakat iki sinin de manalı ma. nalı bakışıp başları - nı — sallamalarından bu sözlerimin onlara pek © dokunduğunu anladım. Biz bahçede ayak üstü durup o böylece konuşurken (odadım yavaş adımlarla yak. laşarak vasimi se. lâmlamıştı, Cahid Bey onunlada alâ, kadar oldu. —Ferâh kalfa, kü çüz hanımı alıp gö - türeceğiz; fakat sen Nuri ağa ile burada Kalırsın. Niyetim bir kaç adam tutup çiftliği işletmek, ağaç « lara, bağa baktırmaktır. Oldukça iyi ©. böylece bakımsız kalması Yazık olur. İyi idare edilirse çiltliğin Se. yalnız haline bir büyük miba Hanıma iyi bir varidat temin ede -İmin değişti ve boyun biraz uzadı. işte o bileceğine eminim, Zavallı Ferah kalfa, sevmediği bu ad kuvveti karşısında boyun İ çağa de kendisine Mersine kadar refakat | <Ernekten başka çare bulamamıştı. İedecek emniyetli bir kadın bulurum. Cahid Bey hem bü teklifi için, hem de tında Bana karşı göster »| miş olduğu şefkat ve muhabbet için mü- direme hararelle teşekkür ederken göz — Müdirem tam Zamanında yetişme. Rana Hanımla Cahid Bey yüz yüze — Nasıl isterseniz öyle yapın bey İhtiyar günlerimizde Nuri ağa ile b buradan uzaklara göndermeyin de... — Hayır kaf mız var. Şirdi ve şoförün geti koy; çünkü karnım pek aç... Hayretle Cahid Beye baktım. Her şe. şullah ki yi düşünmüş, burada kâfi derecede ye - mek bulunamıyacağını ve Ferah kalfanın | size burada ihtiyacı » sen bana bir oda hazırla rdiği yemekleri sefraya ve Garbi Prusyadan da Konitz . Tuc. hel üzerinden Culm istikametinde yas pılan karşılıklı Alman a İerile Koridorun cenub 8 denz ile Tüchel arasında kapı 1 ile Koridordaki Leh kıt'aları hapsedil. miş oldular ve neticede, bunlardan kas çabilenler müstesna, esir oldular. Gazeteler esir olanların Omiktarım 15.000 ve alman topların sayısını 100 veya 80 olarak bildiriyorlar. Toplar sayısı doğru İse ve eğer sahra, piya © tank ve bomba topları bu sayının de ise demek ki, Korldorda sarılan kuvvetleri takriba 2 dir; nihayet ilç tümen de olabilir. İki tü. men insan yekünü en az 30.000 kişi dir, Esir olanların yalnız 15.000 olma. sına göre atlı veya pi: törlü birçok insanlar ve kıt'alar çıp kaçmışlar veyahud d. tulmuşlardır. Ne de olsa bu muvaffakiyet, harbin başlangıcında, Almanlar ma bir kazanç sayılır ve Alman milleti ile Al man ordusunun manevi kuvvetini yük seltmeğe yarar. Fakat bu hâdisenin e. hemmiyet ve neticeleri bundan yani Lehistan ordusunun 2 veya en çok üç fırkasını kaybetmiş olmasından iba . rettir. | Almanların bu Touvaffakiyeti acaba yıldırımâsa bir askeri hareketin, yani birkaç zamandır ve en evvel (galiba İltalyada söylenmeğe başlıyan ve yıl « m harbi denilen yeni ve muhayyel bir başıbozuk harb usulünün no. “cesi midir?! Yoksa normal bir sev kileeyşin tabif bir muhassalası mıdır?- Şimdi de bunu Kısaca mütâlen ede » (Devamı 11 nci sayfada) iyi bir a bize Bursadan öleberi getirm adama İtâst etmemek kabi! miyd. Yemekten "sonra Cah İremle başbaşa bırakarak İve tekrar sandığımı hazırlamaj dum. Biraz $o dadım süz: yardım, etmek üzere yanıma geldi; hakikatte ni, yeti benimle konuşmaktan başka bir şey İdeğildi. | — Kızım, geçön sene yukarıda, tavan Jarasında, ânnenin sandıkları içinde bir- çok elbise görmüştüm, Amma henüz pek küçük olduğun için onları $ mamıştım. Şimdi artık koşk; kız oldun, gelecek sene büsbi Mk bir küçük hanım olacaksın; bunun için istersen o sandıklardaki eşyalara bir defa bak, işine geleni ürsün, Dadımın bu sözleri Üzerine başımı kal- İdırarak karşımdaki aynaya baktım, Ru. tubetten yosun bağlamış, üstü Joke leke olmuş ve dökülmüş olan bu aynada ken. dimi adamakıllı o görmekli imkân, yoktu, n gelin. ime — Ne fena ayna; burada burnumun w. cunu bile göremiyorum. Ayı kalfa sert sert yüzüme baktı. — Görüp tere yapacaksın? Sana bü- yüdün dedimse güzelleştin demedim ki; gene her zaman oldu i çirkincesin; ile başı pek hoş olmıyan ihtiyar g ük çöktü, biçi , kader. M. zel olur, Kalfanm bu mişt amalih lahı kısmetin gü. sörleri beni öfkelendir . Sen hiç bir şey anlamıyorsun kalfa- cığım?, r seneye va. 1, hem âe çek güzel bir kız ola. cağım müjdesini v kinsin diye sayık' — Sana bu yala lmaz gü: erdiler. Sen hâlâ çir . dur. ri kim uydurdu? İn- bu münasebetsiz sözleri vasin | söylememiştir. (Arkası var)