14 Sayfa me SON POSTA Ağustos 11 —— «Son Posta» nın tefrikası: 14 Bursayı iki gün idare eden © üskülsüz eşkıy o öyde geçirdik. Ertesi Bursaya müteveceihen hare. | ket ettik. Nesne Mehmed, bizi Bursada da bir hafta uğraştırdı. Nihayet, artık canına (tak) dediği için de, sakladığı paraları meydana çıkardı. o Aşırdığı sandığın yatından, . Aklımda kaldığına 12, yirmi üç lira kadar bir noksandı. Bunu da, firar ettiği günden, yakalandığı güne kadar har- camıştı. : Geniş bir nefes aldık. Tahkikat ev. rakı İle fezlekesini hazırladık. Ertesi gün, Nesne Mehmedi, kuvvetli bir mu. hafaza altında Bandırmaya yollaya « caktık. O geceyi. derin ve müsterih bir uy” ku ile geçirdim. Bize bir hayli yorgun. İuğa mal olmasına rağmen, vazifemizi tamamile ifa etmiş olduğumuz için, bü memnuniyet içinde idim. kat bu memnuniyet, kısa bir rüya kadar devam etti: Sabaha karşı, sokak kapısmm şiddetle çalınması Üzerine yataktan fırladım. Ve şu kötü haberle karşılaştım: — Mehmed, kaçmış... * İSMAİL NASIL YAKALANDI, NASIL KAÇTI... Mükemmel bir muhafaza altında bu. Iunan Nesne Mehmed, nasıl kaçmış?. Onun kaçmasında genç ve dilber bir (paşa) kızı, ne mühim rol oynamış. tam on beş gün, on beş gece, onu nasıl takib ettik?.. Nihayet, (Kazıklı) köyünde (Çivi Yusuf) isminde bir Dağıstanlının evin- de saklanan bu 26ki, çevik ve kurnaz klıklar içinde nasıl ele geçi- raklı ve heyecanlı bir zabıta To. manı mevzuu teşkil edecek kadar ente resan olduğu halde, esas mevzuumuz- dan hariç olduğu için, bunlardan bah. se lüzüm görmüyorum. Tekrar, Püskül süz İsmail'e geçiyorum. * İşin ehemmiyetini göstermek için, pek Dulâsa olarak arzettiğim (Nesne Mehmed meselesi) , aşağı yukarı bizi bir aydan fazla işgal etmişti, Ve bu inüddet zarfında da Püskülsüz İsmaili takib hususundaki faaliyetimize halel kuvvetinin de bu mesele de bizim kadar hassas ve alâkadar ol. duğunu biliyorduk. Ve İsmailin peşin- de, daima bir takib kuvveti olduğuna emin bulunuyorduk. Nesne Mehmed. vakasının hitamın. Gan sonra, henüz on beş gün kadar geç mişti. Bir gün, Menzil Müfettişi Zıya bey beni çağırtarak, Mudanyada yapi. Iacak mühim bir iş hakkında mahrem bir emir verdi: — Tren beklemiye vakit yok. Der. hal benim arabama atla. Azami süratle Mudanyaya git. Sözlerini de, bu emre ilâve etti. Araba, Ulucami yokuşunu süratle inerken, tam Çınar ağacının önünde virajda devrildi. Ben, arabanın altında kaldım. Sol bacağım kırıldı. Oradaki eczaneye naklettiler. Iz - tıraba tahammül edemedim, bayıldım. "Tesadüfen orada bulunan bir doktor, beni ayılttı. İlk tedaviyi yaptı. Nokta dairesine haber gönderildi. Arkadaş. lar geldiler. Hastaneye nakletmek (5. tediler. Ne hastaneye ve ne de evime gitmi. ye razı olmadım. Arkadaşların getir dileri arabayı: doğruca inzıbat karar. ya çektirdim. Oradaki menzil has inden karyola getirttim. Yazı ma n başıma, upuzun yerleştim. sırada, hastane sertabibi olan dok. ye başladılar. “radan, üç ve yahud dört gün geç. Bir » dalresinden bir ha. in, Namaz. galiba, Bâbada. gece, p ber geldi gâhın, üst tarafında - -—— pPüskülsüz ismailin maceraları i ğı mahallesinde - süt hemşiresini vinde saklı olduğundan bahsediliy Yapılacak araştırma için, kuvvet iste. niliyordu. Arkadaşlara, icab eden talimatı ver- dim. Ve bütün inzıbat efradını da re İskatlerine verdik, polislerle kararlaş- tırılan içtima mahalline gönderdim. Bu müşterek zabıta kuvvetile, o gece ihbar edilen evlerin etrafında kuvvetli ir hattı çevrilmiş. sabaha kar. ata girişilmiş.. artık orada barınamıyacağını anlayan Püskülsüz İsmail, belinde uzun namlulu bir Ame- rikan tabancasile sıvışıp giderken, po- lis memurlarından (Hafız Hasan efen- di) (1) tarafından yakalanarak, bir hâ diseye meydan verilmeden, ele geçi. rilmiş.. ve oradan da, Setbaşı polis ka rakoluna getirilmiş... Arkadaşlar bu haberi getirdikleri za man, tabiidir ki pek çok memnun ol * (1) Şimdi, Eskişehirde polis komiseri çü, Yazan: Ziya Şakir Fi alığa başlıyor dum. Yalnız, bu ele avuca sığmaz ada. .İmm, Setbaşı karakolu gibi, küçük ve muhafazasız yerden kolayca kaçabile- ceğini düşünerek üzülüyordum. Aradan bir kaç dersem Halim bey, şu fena haberi ge- tirdi: — İsmail, kaçmış. — Nasıl kaçmış?.. Bunu, şöyle hikâye ettiler; t geçmedi. Zanne. Ss G. Saray - Dem e senses saanen sre erene jüri heyetlerinin hikmeti Galatasaray - Demirspor maçında De- mirspor Kalecisi tarafından hekemin ya- ralanmasile neticelenen müessif nidise- nin tahkikatı ikmal edilmiştir. Müsaba- kadan sonra doktorlar tarafından muâ- yene edilen hakem Tarıka on günlük muvakkat bir rapor verilmişti. On gün sonra mübtehassislar tarafından muayene edilen hakem Tarığın, yüzünde ve ağzın- daki yaraların gene iyileşmediği görül. müş ve kendisine bir haftalık muvakkat bir rapor daha verilmiştir. Bu ikinci mu- vakkat raporun müddeti dün hilam bul- Guğundan hakem Tarık mütehassıslar tarafından tekrar muayene edilmiş ve bu sefer yaraların iyi olduğu görüldü- Zünden kat'i raporu tanzim olunmuştur. Tabibi adil tarafından da tasdik olunan kat'i rapor Üsküdar Cümhurıyet Müd. delumumiliğine tevdi edilmiştir. Bu su- retle tahkikatı ikmal edilmiş bulunan vak'anın muhskemesine pek yakında Üsküdar adliyesinde başlanılacaktır. * Galatasaray - Demirspor arasında ya- pılan ve hakemin taarruza uğramasile yarıda kalan hüdiseli maçın neticesi hâ- lâ belli değildir. Dunyanın hiçbir yerin- Güya İsmail, karakdidaki Komiser muavinine yalvarmış, yakarmış: — Şubeye gider gitmez, nefes aldır. madan beni sevkederler. Yanıma, bir memur verin. Evime gideyim, silemle belâllaşayım. Bir kat çamaşır al » merhameti celbedecek ricalar- iii olis Ahmed Fevzi m. dan sonra, izin İsmailin yanına, efendiyi katmışlar. Evine yollamışlar. (Arkan ver) Günün Bulmacası 1 — Vilyet 2 — Vapur odası 3 — Şart lâhikası - İşaret - Beygir 4 — Lâhza - Bir nota - Bir nota 8 — Mobliyalarda kullardan beyaz tah- ia - Bmeller 8 — Acz içinde olan - Gerek 7 — Uzuğı işaret için kullanılan nida - Kamer - Baba Beyaz - Bir nota - «teke» nin yaris. — Arzum. 10 — Birbirini takib etmek Yukarıdan aşağı: 1 — Yemek arasında yenilen 3 — Habırlıyacak 3 — Beyaz - Rabıt edatı . Kasabın sat- tığı 4 — Hayret nidası - Ezmek mazdarından emrihazır - Nohi Lhikası 5 — Emreden - O olmıyan yerden dü - man çıkmaz 6 — Yaldız gibi kumaş - Yalamak mas - darından emrihazır. 1 — Nefer - İskambilde birli - Viüyet 8 — Uzağı işaret için kullanılan nida - nehi lâhikası - lâhikası 9 — İşaret 10 — Mektebli Geçen bulmacanın halledilmiş şekli Soldan sağa: 1 — Kefalet - K 3 — Esef . Lâkin 3 — Pedal - Mara 4 — Afak - Davar 5 — Lİ-Mal 4 — El-D-Bekâr 7 — Tamamen-Ma 3 — Kavak-Mah 9 — Kiralamak “ 10 — Nar-Rah am Bir doktorun günlük notlarından Kan işemek : 2 İdrardan gelen kan meselesini dün mevzuu bahsederken başlıca sebebler - den birisinin böbrek veyahud mesane kanserinden İleri geldiğini söylemiştik. İkinci mühim sebeb de böbrek veremi - âir. Hemen ekseriyetle böbrek veremi de kan işemekle başlar. Adeta böbrek kan tükürür derler. Yani nasıl ki akelğer ve- reminde kan tükürme âram görülürse aynlle böbrek de kan tükürme, yani id- rar kan çıkma bali görülür. Şüphesiz ki böbrek veremi yalnız bu #râz ile baş- Iamaz. Diğer âraz da vardır. Hastanın ahvali umumiye ve sabıkası, umumi Af vesair alâmetler de kan işemeğe refakat *dor, Böyle vak'alarda kan tahlili, id - rar tahlili ve böyle idrarı hind domuzu- na zerketmek suretile hayvanın bir bu- çuk, İki ay zarfında müteverrim olup düğü tesbit edilir. Bundan başka id - rann hülâsasının mikroskopla muaye - nesi yapılır. Verem bazlli mevcud olup olmadığı da tetkik edilir, Böbrek vere- minin tedavisi de hasta böbreğin çıka - rilmasile temin edilir. Ve böylece mik - rob mihrakı ortadan kalktıktan sonra hastanım ahvali umumiyesinin salâbna çalışılır. Ve böylece hastanın hattâ gi - fan da pekâlâ temin edilebilir. Her ne şekilde olursa olsun idrardan kan gel - diği zaman buna ehemmiyet vermek lâ- #imdir. Çünkü kan nereden gelirse gel- sin mutlaka ehemmiyetli ve elddi bir sebebe istinad eder. Bunu asla fhmal et- memelidir. Birçok defa ihmelin cezası görülür. Çabuk hareket elmenin fay - daları da çok görüldüğü gibi... Cevab istiyen ookuyucularımın posta pulu yollamalarını rica ederim. Aksi tak» dirde istekleri mukubelesiş kalabilir, EGE TİYATROSU Nurettin Gençdur ve arkadaşlari ine kii >emini İnşirah bahçesinde Şekspirin ölmez Şaheseri OTELLO Miçe Pençe varyetosi de görülmemiş tarzda garib şerait içinde İoynanan bu maçın neticesini halletmek jiçin toplanan teknik heyetler, yüksek İbakem komiteleri işi hiçbir karara bağ- | yamamışlardır. Futbol Federasyonu re- Jisinin de dahil bulunduğu maçları takib heyeti (!) nin verdiği rapor da bu işi ay- İ dmlatamamıştır. Son defa hakemin ra- poru da uzun boylu tetkik edilmiş, gene bir şey elde edilemiyerek maç neticesi- POR irspor maçının tahkikatı bir türlü bitmiyor eN Ba işin bu kadar uzamasından da anlaşılıyor ki verilecek kararın mes'uliyeti maçın hakemine yükletilmek isteniyor. Eğer iş böyle ise federasyonların, teknik heyetlerinin, hakem komitelerinin ve nihayet vücudü nedir, anlıyamıyoruz nin ne olması lâzım geldiğinin hakemden sorulmasına karar verilmiştir. Bu husus ta kendisine tebligat yapunn hakem Ta- rik Özerengin Federasyona cevabını gön“ dermiştir. Tarık hâdiseyi müteakıb ri porunda her şeyi mufassalan izah ettiği” ni ve raporuna yeniden ilâve edecek hiç $ bir fikri bulunmadı; irmiştir. Sporumuzda son zamanlarda baş gös- teren karışıklığın, birbirini tutmıyan ka “ | rarların bir örneğini daha görmüş oluyo- ruz. Dünyanın hiçbir yerinde görülme" İmiş şekilde maçları bir jüri heyetine ta- kib ettiren federasyon ayni maçın İcesini tayinden âciz kalmaktadır. Pede /zasyon reisinin gözleri önünde cereyan jeden bir hâdiseyi halleğemedikten ve kendi üzerlerinden omes'uliyeti atarak İbunu hakeme yüklemeğe çalıştıktan s00* İra kurulan federesyonların, teknik hes İyetlerin, yüksek hakem komitelerinin ve İnihayet jüri heyetlerinin hikmeti vücu- dü nedir, anlıyamıyoruz? kk Dört meşhur serbest güreşçi geliyor Serbest güreş müsabakalarını organ ize eden heyet Polonya, Romanya, Fran sa ve Korsikadan dört maruf pehlivan getirmeğe teşebbüs etmiştir. Pehlivanla bu hafta içinde şehrimize geleceklerdir. Korsikalı Marijona 110, Polonyalı Pets ranoviski 116, Romanyalı Diragiano 112 Fransız Piyer de 104 kilodur. Tanınmış pehlivanlarınızla yapılarak bu müsabakalar 20 Ağustosta - başlıya” caktır. ma: Senede 200,000 lira kazanan fakat hayatı bir faci» olan meşhur komik Sine (Bastarafı 9 uncu sayfada) ivacı kısa geçmiştir. Karı ko- rleri ile ancık geçinmişlerdir de- » İkinci karın ile bulunduğu 8- birinci karısı ile mektublaşırdı. 2 numaralı karısını boşadı. Fakat boşanmadan evvel bir hayli mace- ralar geçti. Bir gece 2 numarah zevce kö- casının bir kabare dansözü olan bir Rus İkızı ile Yumaya gittiğini öğrendi. | Yuma Meksikada bulunan bir şehir. İ dir. Boşanma işlerinin yıldırım sürati ile yapılması fle şöhret bulmuştur. 2 numa- rslı zevce yeni çift ile ayni zamanda ev- ilenme dafresine ayak bastı. Bağırdı, ça- Bırdı. boşanmalarının henüz resmen ta- hakkuk etmemiş olduğunu söyledi, iti- bae eyledi, boş yere çırpındı. Lâurel Rus İkızı ile evlendi. Kadın onları takib etti, Nihayet Laurel mehkemeye müracaat Jeyledi, 2 numaralı zevce onları rahat bı- İrakmağa mecbur tutuldu. | * Rus dansözünün ismi İlleana id. Bu gürültü ile karı koca hayatının devamı. nı uğursuz &ddeyledi, bingenaleyh ken- disini boşanmış saydı. Laurel tecdidi nikâh mecburiyetinde kaldı ve ikinci defa olarak Yumaya gitti ve nikâhı tazeledi. Bu defa balayını bir vapurda geçirmeğe karar verdiler. Mak- Jsadları rahata kavuşmak idi. Bir yat ki- raladılar. Laurel, bır numaralı kariSın- dan olan ve on yaşında bulunan “kızını bereber almağı teklif eyledi. İlleana ka- bul etti, fakat denize açıldıkları vakit karşılarına 1 numaralı kadın dikildi, 1 ve 3 numaralı zevceler bir güzel kav- gaya tuluştular. Yat alelâcele Los An- celese avdet etti. Bu seyahatin neticesi şu oldu. Bir numaralı zevce daha fazla para almak için kocası aleyhine dava aç- ti. Üç numaralı kadın tekrar nikâhının tazelenmesini taleb etti, Bu sefer üçüncü evlenme Rus usulü ile icra edildi. Bu suretle üç ay içinde Laurel üç defa evleri; öld. Zifaf gecesi hâdiseler'e dolu geçti. 1 — Evvelâ itfaiye geldi. Laurelin & vinde yangın var zannettiler. 2 — İmdadı sıhhi otomobili geldi, Ağ yaralı olan karı kocayı hastaneye götür mek için. 3 — Cenaze otomobili geldi. Laurel V€ karısının cesedlerini almak için! Bu şakalar arkadaşları tarafından y# pılmış idi, olaral * Ertesi sabah genc kadının nekahatb” neye götürülmesi icab eyledi. * Siniru fevkalâde bozulmuş idi. Hergün birbifi ni takib eden tatsız şakalar onun kuvvel maneviyesini, hem sıhhatini bö” muştu. İşte meşhur bir komiğin hayatı!.., Bu srada birinci karısının ikame elf miş olduğu davanın rüyetine | başlarö” Laurelin her sene almakta olduğu 160,01 dolar ücretten kendisine pek az bir #© kaldığını hâkim tascelb ile müşsbeli eyledi, İkinci karısı dahi nafaka davası Mi mıştı. O da görülmeğe başlandı. Üçüncü karısı hâlâ nekahathanede O da dava İkame eylemişti. Bu, hem şanma, hem de tazminat davam idi. İşte meşhur komik Stan Laurelii te gıpta edilmiyecek hayatı. Bu san'atkâr halkı güldürmek için 5 nede tam 160,000 dolür almaktadır. Yi takriben 200,000 Türk Urasıl... Halbuki bem bu paradan kendi” hiçbir şey kalmamaktadır. Hem de Üİ” lik pek çetin bir hayat sürmektedir Bu parayı hiç te çok görmeme ağ Çünkü biçare adama bu yüzden bile bile hayatı ile oynamaktadır. >. . —emmaraasana sensen sensen | Akba kitabevi “ | Her dilden kitab, gazete, mec! salar. SON POSTA'nın Ankara b | | yildir. En iyi kırtasiye malzem” Gi «m» Sİ mevcuddur. «(7