3 Ağustos Avrupa müvazenesinin SON POSTA - yeniden tesisinden sonra sulhün ihtiyacları 1 i ! i i ; : gün evvel, Kamarasında ay Çemberlayn, ik İngiliz OAvam Mühalefete cevab verirken «İngiltere ge- Şen Eylüt vaziyetinde değildir. demiş ve | bügün herhangi bir ihtimali, kendimize | eherek © karşılıyabiliri Hususile, | Transa da beraberimizde olduğu halde, ürkiye ve Polonya ile mütekabil yar- dim anlaşmaları aktetmiş bulunuyo- Tuz...» sözlerile İngilterenin bugünkü vunu, düne göre izah etmişti. Filvaki, geçen Eylül vaziyeti batı Av- Tupa demokrasi devletleri için korkunç İdi. Çünkü Almanyanın kuvvetlenmesine arşı Sovyet Rusya tasfiye oameliyeleri İle zayıflamış, Polonyanın | tarafsızlığı, Almanyanın o vakitki tedbirli siyasetile temin edilmiş, İtalya - Yugoslavya an- sile de küçük itilâf yıkılmış ve bu Suretie Fransa yalnız başına kalmıştı. Bu | Mbeblerie Büyük Britanyanın o tarihte, aya yalmz denizden, bavadan ve Mali cihetten yapabileceği yardımlar ar- kâfi gelemezdi. 1984 yıhna kadar Fransa Avrupada im bir rol oynamıştı. O zamanlar o- Mun, müttefiklerile beraber, muhtemel rana karşı, 4 misli üstün bir kuvveti Yardı. Avrupanm, mühim sevkulceyş Moktaları da ellerinde idi. Keza henüz Be Alman garb cephesi tatikim edilmiş, 0e.de şimdiki gibi büyük, talimli ve her a Sazır (bir Alman ordusu mevcud Unu yordu. “Henüz © “antikomin - İern paktı da döomamıştı. Böyle bir va- “yette, İngiltere bir harb halinde Avru. Baya ordu göndermeği hiç düşünmüyor | Ve Büyük Harbde olduğu gibi Avrupada | r bir kara harbine girişmeği iste Miyordu, İher gey değişmiş ve kuvvet m Pakat 1984 yılımdanberi, Avrupada ma Mn man ma le mi DİMİ la ekil. b İİ Sabık Çekoslovakya ne halde? | İngiliz ordusunda vazifeye çağırılan genç zabitlere bir çavuş nasıl selâm verilece- ğini öğretirken batı Avrupa demokrasi devletleri eley- hine dönmüştü. İşte geçen sene Avustur- yanın ilga ve ilhakı, Eylül vaziyeti, Mü- ih konferansı ve Südetlerin Almanyaya verilmesi hep, tarihte benzeri olmıyan, © büyük değişikliğin bir neticesidir. YAZ AN Emekli General H. Emir Erkilet “SON POSTA, NIN ASKERİ MUHARRIRI sesasasesananesers1ssenruasessnsasenesseassameseyl sensansensessanamaramassamaanaz ma yolunda görülmemiş bir hız almala- rına da yaramıştı. Fakat çok geç kalm- İmıştı; onun içir, iki tara 'asında hüsil İolan büyük mesafeyi telâfi etmek pek güç olacaktı. Nitekim Almanya, Zigtrid battı adını verdiği garb duvarını İnşa e- derek hem demokratların silâhlanmala- rına fiili bir cevab vermiş. hem de bunun arkasında büyük bir serbesti kazanmış İbulunuyordu. Bunun Avrupadaki füli neticeleri de, Çekoslovakyanın parçala- narak en büyük kısmın Almanya tara- fından yutulması, Memelin Doğu Prus- yaya İlhakı ve Arnavudluğun İtalyaca işgali olmuştu. İngiltere ve Fransa bütün bunlara yal- ız bakakalmışlar ve bir şey yapamamış» lardı. Çünkü Fransa 104 fırkası fle kabil tarafın 270 fırkasına karşı yalnız başına kalmıştı ve onun muhtaç olduğu asıl yardımı İngiltere veremiyordu. El- hasıl İngilterenin kara ordusu yoktu. Ve bu ordu olmayınca onun bir Avrupa har- bine yalnız deniz ve hava donanmaları ve para kuvvetile müdahalesi tesirli ola- mazdı. Bu sebeble İngilterenin bir taraf. tan anavatanm hava müdafaasma lâzım ini gördük. Fskat bir millet, zengin olursa olsun. mecburi neti kabul etmesi fı yoktan bir ordu vücude get ve çabuk olur bir iş değildir. Hiç yoktan ordular vücude getirmek hususunda, İngilterenin bilhasıa (geçen Büyük Harbde, geniş tecrübeleri vardir ve bu tecrübeler, şüphe yok ki ona bi günkü pek ağır mesaisinde kıymetli per ilham kaynağı teşkil etmektedir. Fa- (Deva; 0 umcu sayfada) Çekler arasında Alman parası yeçmiyor, pasif mukavemet gün yeçtikçe artıyor olan her şeyi yaparken bir kara ordusu| İzmir, (Hususi o muhabirimizden) — Bu sene, havaların sıcak gitmesinden dolayı incir mahsulü zamanından pek erken kemale ermiş ve kurutulmağa baş- lanmıştır. 8 Ağustos günü mahsulün İz- mire getirilerek piyasanın açılması müm- kündür. Fakat piyasa bu tarihte açılmı- yacak, daha doğru bir anlatışla açılamı- yacaktır. Hattâ piyasanın hangi tarihte, hangi seafte, kaç kuruştan açılacağını Ege mımtakasında tek müstahsil vey tüccar şu dakikada bilmiyor. Bütün bunları bilen ve idare eden bir kişi, İzmir Ticaret ve Sanayi Odası Reisi B. Hakkı Balcıdır. Kendisi şu anda Av- Tupada Pazar günü İstanbul yolile İzmire hareket edecektir. On altı senedenberi Egenin «İncir Kralı, kâkabını bihskkın kazanan B. Hakkı Balcıoğlu Aydın mmtakasında mevcud ircir bahçelerinin mühim bir İ kısmına sahibdir. Kendisi Pazartesi sa- bafhı İzmire gelince derhal Aydın mınta- kasına hareket edecek, evvelâ Hiye giderek incir mahsu cek, piyasanın o #htiy karşılıyacak nisbette mahsulün hazırlandığını anlar- İzmire telgrafla malümat verecek: — Piyasa falan gün ve saate açıla” bilir! m ünü verecektir. Onun verdiği İbükmün. söylediği sözün değişmesine ih- İdimal yoktur. Çünkü incir mıntakasında- İki tek müstahsil, onun arzu ve muvafa- kati olmadan ir çuval inciri piyasaya indirmez. Bu hâdise, B. Hakkı Baltının ğı hürmet ve sevgiden başka bir İncir kralı ilk gelen Hakkı Balcıdır. Kendisi incir mahsulünün ihracatçısı değildir. Fakat Avrupaya, Amerikayd satılan incirlerin en mühim kısmını o satar. En tehlikeli girişmekten çekinmez. Bazı seneler on beş yirmi bin ton incir İişi yapar. Bir kuruşluk bir fiat farkının, (20 bin tonluk bir satışta yüz binlerce Ti- ra bir zarara malolacağını düşünmek, o- run iş hayatındaki cesaret ve tefevvu- kunu göstermeğe kâfidir. B kı Balemin ancak 14 Ağustos Pazartesi günü İzmire dönmesine intizar edilebilir. Tüccarlar böyle tahmin edi yorlar. İncir müstahsilleri de bir kurta- rıcı gibi onun yolunu bekliyorlar. Eğer B. Hakkı Balcıoğlu ayın yirmisine kadar İzmire dönmezse, piyasa açılamaz. alivre satışlara l Filhakika incir mahsulü deyince akla Sayfa ? ürkiyenin incir kralı Tüccarlar müstahsil karşısında birlik bütün incir rekoltesini satın alan adam Bu dakikada Egede incir piyasasının hangi tarihte, kaç kuruştan açılacağını bilen yoktur. Onu bilen tek adam, Hakkı Balcıdır. Avrupadadır. İzmire gelmesi bekleniyor yapınca Hakkı Balcı ne Hakkı Baleının dediği oldu. İhracab çılar derhal piyasayı açtılar. Müstahsili boğduramam B. Hakkı Balcı, bezen müstahsilin e İindeki malın ucuza gideceğini anlayınca sesini yükseltir: ili boğdurmayacağız. Onu ğ yorsunuz, der ve müstahsile ikrazatta bulunarak elindeki malı alır, iyasada nâzım bir rol oynar. Ancak ma» ln değer fiatı verilince piyasada serbes ti temin edilir. Bu sene için vaziyet herkesin meçhu- lüdür. İhraestçılar korku içinde alivre apıyorlar, Piyasanın kaç kuruştan vi İzmirde tek büen yoktur. Balcıoğlu Avrupada alıcılarla te maş etiiklen ve muayyen bir fiat üzerin- de antant kaldıktan sonra kararını bil- direcektir. Yukarıdaki satırlar okununca, neden Ji satışların Jâyıkile inkişaf edeme- meydana çıkar. Bu müdahale faydalıdır Acaba İzmir Ticaret Odası Reisi bulu- nan B. Hakkı Balcının bu müdahalesi zararlı mıdır? sakişi Buna herkes kat'iyen «hayır. cevabı- nı vermektedir. Hattâ B. Hakkı Balcının rakibler! bile... İzmir Odası Reisi Avrupa piyasalarındaki iştira kabiliyetini tesbit ettikten sonra piyasanın inkişaf etmeme- İsine bir sebeb kalmadığı görülmüş ve İ denenmiştir. Her sene 15 Mayısta İzmir- den ayrılarak Ağustosun ilk haftası s0- vee Balcıoğlu İzmire gelince derhal #hra-|nunda İzmire dönen B. Hakkı Balcının cat tacirlerine ve incir satıcılarına tele-| bu işdeki tecrübe ve ehliyeti kabili inkâr fon edecek: İ değildir. Kendisi 40 senedenberi İzmir — Yarın şu saatte piyasa açılacaktır. yemiş çarşısının aşinası ve en büyük in- Her Çekin ağzında: “ Almanlar buraya kolay girdiler, faat. günü gelince kolay çıkamıyacaklar ,, sözü dolaşıyor. Bunun manası ilk fırsatta her Çekin bir Alman askerinin hakkından geleceğidir (Pariz Seir) yazıyor! Praf sokaklarında dolaşırken gözü- şi * ilk çarpan şey: Duvarlara tebe- "le, kömürle yazılmış veya çakı ile zilmiş şu harfler olur: V. R. A, H. a makamlarına göre bunlar hiç isyan mânasını ifade etmez: Çek linde Führer sözü «V» harfile başlar. Denaleyh bu dört harf olsa ola şu id gelebilir: «Sayh Führeri A - itler, taz buki, harflerin arasındaki nok - kalin kaldırınız Ortaya Vrah diye bir & me çıkar. Çek lisanında bu kelime aile demektir. | Bi * <r kartpostaler dükkânmda dükkân e elli mark uzatıyorum. Neza- Bi <» bozukluğu olmadığı cevabını ve- “vE Bunun üzerine yanımdaki Çek aşım benim yerime bir mark ve” © Dükküncı bu sefer parayı elinin *€ itiyor, ve: ”— İstemem murdarı... diyor. ekler arasında alış verişte koron « ç dan başkası geçmiyor. * yla kahvelerde Yenmez) diye esi; bakıyorsunuz s4londa birdenbire mı- rıldanmıya benzer bir ses başlıyor. Buna bir ikinca, üçüncü, dördüncü ilah da katılıyor. Ve kahvenin içi, ağız açmadan söylenen bir şarkı mırıltısile doluyor. Neye uğradığını bilmiyen kah- ve sahibi koşuyor, müşterilerinden bi- rer birer şarkı sölylememelerini rica ediyor. Aldığı cevab şu: — Şarkı söyliyen yok... Mırıldan - mak da yaşak değil ya.? Bugünlerde bir küfür gibi bunu dili. ne dolamıyan kalmadı. Merakla kendisine baktığımı görün- ce: . — Yanılmayınız, diyor, şu sırada is- yanın misyanın çıkacağı yok. Tankla, tüfekle baş edilmez. Fakat nasıl olsa bir gün olacak, her Çek bir Almanm hakkından gelecek. Şimdilik pasif mu- kavemetle kalıyoruz ve onlar; iz'aç için her fırsatta elimizden geleni yapıyo- TUZ. * Yan:başındaki sokakta kafası tütsü- ” lü birine rastlıyorsunuz. İki Alman a3. kerini kollarından yakalıyor. O sarhoş talâkatile başlıyor söylenmiye... As - kerler tabii bir şey anlamiyorlar. E- linden siyrılmıya çalışıyorlar. Gelip geçenler bu hale bakıp tuhaf tuhaf ümsüyorlar. Sarhoş azametli aza - metli ; — Kardeşlerim, ar, hakkınız var, buraya kolayca giriverdiniz. Fakat şeytan çatlasa çıkamıyacaksınız. Yanımdaki Çek arkadaşım bana ya- vaşça bunun mamasını anlatıyor: — «Giimek günü gelince, bir tek duvarlara 7 Şarkı) Alman buradan sağ çıkmıyacak» de - afişler asılı. Halbuki,İmek istiyor. Çekler arasında mütemadiyen gizli emirlerin dörldüğü ve bunların harfi harfine yerine getirildiği apaçık. Füh- rerin doğum günü Prağlılar sabahtan akşama kadar Çek meçhul askerinin ri mezarın dibine gelişi güzel bıraktı- lar. Fakat akşam çökünce çiçeklerin atıldığı yerde şu cümle ortaya çıktı: «Hak yerini bulacaktır.» X mezarının önünden geçtiler, demet de.i met çiçek getirdiler. Ve güya demetle-| diğeri bu kadar setm olacaksınız, diye- İcek ve ondan sonra piyasa açılacaktır. | Filhakika piyasanm açıldığı gin ve saatte onun çizdiği satış projesi aynen ve harfiyen tahakkuk eder. # İncir borsasmda Hâkkı Balcı, bizzat bir müstahsildir. İncirin künhlüne vâkıftır ve şüphe edile. mez ki bü branşın başlıca mütehassısıdır. İncir kralı geçen sene piyasanın açı lacağı gün, borsada nazik dakikalar ge çirdi. Karşısında ittfhada yakm bir birlik kuran» başlıca incir alıcıları, Hakkı Bal. cıoğlunun tesbit ettiği flata yanaşmak is- İtemediler. İncir mahsulünün üçe ayrıla rak üç fiata satış edilmesi noktasında ıs İrar ettiler. O zaman B. Hakkı Balcı ortaya atıldı: — Müstahsil hesabını yapmış, mahsu- |Kinü ona göre sizin önünüze getirmiştir. Eğer iki flat üzerinden almazsanız size satılacak tek kilo incirimiz yoktur, dedi, Yihakika müstahsil malını vermedi, Öte taraftan B. Haklı Balmoğlu bizzat Siz şu kadar, falan tüccar çu kadar, bir) Memlekette en fazla sab'k Cimihur| piyasaya çıkarak, safıcısı bulunduğu in- reis Hacha ile general Sirovy'den nef. | oirlerin tamamını satın alda. Yani bu ro: ret ediliyor. Bir zamanlar büyük bir) Me satarken müsthasil, alırken ihracatçı (Devamı 10 uncu sayfada) oluyordu. Bu müthiş hareket önünde ge- cir tüccarıdır. Filhakika son zamanlarda pamuk işine de başlıyan B. Hakkı Bale Egenin en mahsuldar pamuk tarlalarına sehib olmuştur. Yakın bir zaman sonra kendisi «Pamuk ve İncir Kral, lika- ğına şüphe yoktur, B. Hakkı Balcı, sermayesinin tamamı- nı kış mevsiminde müstahsile dağıtır. Müstahsil bütüm malını B. Hakkı Baler ya teslim eder. Tıpkı büyük bir banka, İbir kooperatif şirket gibi hareket eden İB. Hakkı Balcı, yaptığı satıştan temin jettiği temettü köylü ile birlikte payla- şır. Kendilerine her hafta ve mevsim so sunda muntazam hesab verir, Hususi hayatı Egenin incir kralı gayet mütevazı hir hâyat geçirir. Senenin üç ayını Avrupa- İda geçirdikten sonra, diğer dokuz ayı iş İhayatına hasreder. Sabahları saat sekiz buçuktan gece ona kadar yazıhanesinde çalışır. Ew basit satışlarin alâkadar olur. Bilhassa Avrupa ile ticari muhaberata ehemmiyet verir, B. Hakkı Balcının Göztepede bir ya Msı, İnciraltı civarında bir bahçesi var- dır. Yazın Pazar günlerini bu bahçede geçirir. Bazan da motörile deniz gezin- tileri yapar, Adnan Bilget